23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/14 25 EYLÜL 1991 HAVA DURUMU TURKIYE'DE BUGÜN Devlet Meteoroioji İşleri Ge- nel Müdürlüğû'nden alınan bilgiye göre yurdun kuzeydo- ğu kesimleri parçalı bulutlu. diğer yerler az bulutlu gece- cek. HAVA SICAKLIĞI Değış- meyecek. RÛZGÂR: Kuzey ve doğu yönlerden haftf, arasıra orta kuvvette esecek. Denız- lerde, Doğu Karadeniz'de gün- doğusu ve poyraz, Batı Kara- deniz, Gûney Ege ve Batı Ak- deniz'de gûnbatısı ve lodos, diğer denizlerde gûnbatısı ve karavelden saatte 10-21 denız rnilı hızta esecek. VAN GÖLJJ'nde hava açık geçecek. Rûzgâr, güney ve batı yönlerden Hafif, ara sıra orta kuvvette esecek. Göl küçûk dalgalı olacak. Adana Adapazarı Mıyaman Alyon AJn Anlara vnakya Amalya Artvın ^Oın Bahtesr Btleok Bıngol Bıtts Bdu Burea Canakkale Çorum Deuzlı A 34° 19° Oyattakır A 27» 15° Edrne A 32° 19° Erancan A 25° 10° Erajnım B 24° 6° Estoşetnr A 26° FGazuntep A 32°2i°Gın!sıın A 31° 18° Gûmüşhane B B 24° 12° Hakkâr A 33° 16° Isparta A 28° 11° Istanbul A 24° 8°taM A 30°12°K*5 A 26° 17° Kasömoou A A 24° 8°Kajsen A 28° 13° KırtdanHı A 27°16°Konya B 25° 7°Kutafıya A 20° 15° Malalya 33° 15° Manısa 28° 13° K Maraş 27° 9°Metsın 22° 4c Muğla 25° 7°Muş 31° 15° Ntfde 23° 17° Ortu 26° 9°Rıa 26° 13° SamstMi 28°10°S«rt 26° 17° Sınop 31° 19° Sıras 23" 6° TekırdaO 22° 7°Trata)n 26° 6°Tuncei 27° 13° U$ak 26° 9°Van 24° 9°Vtasa 25» 13° ZonguMak A 31° 15D A 32° 16° A 31° 20° A 29° 14° A 28° 10° A 26° 10° B 23° 17° B 24° 15° B 24° 16° A 32° 18° A 22° 16° A 24° 7° A 24° 14° B 24° 15° B 30° 11° A 27° 11° A 24° 10° A 23° 7° A 22° 13° *' k t > u l u t l u <^X* B bulutlu 6-gûnesiı K-karlı S-ast Y-yaJmurlu Kahıre • BULMACA SOLDAN SAGA: 1/ Kimi sözlerde ve soz öbeklerinde, çı- kaklan yakın sesle- rin an arda gelmesi sonucu söyleyışin kulağı rahatsız etme- si. 2/ Tarlalarda sa- ban ve pullukla açı- lan su yolu... Ispan- ya'da Bask bolgesi- nin bağımsıziığı için savaşım veren gizli örgüt. 3/ Yabancı paralann ulusal pa- ra cinsinden değe- ri..." — -i mucize- gûyem ne desem lâf değil / Çerh ile söyleşemem âyinesi sâf değil" (Ne- fi). 4/ Hamam... Akıtn şiddeti biri- mi kiloamperin kısa yazıhşı. 5/ Ge- minin kaplama tahtalarım ziftleyerek su geçirmez duruma getirme işi. 6/ Kalsiyumun simgesi... Eskiden hu- kümdara ayrılan gemi. 7/ Akdeniz bölgesinde yetişen büyük bir ardıç türu. 8/ Çin ve Japonya'da oynanan bir çeşit satranç....Melez. 9/ "Sersem, budala" anlamında argo sözcuk... Güney Amerika'da bir ülke. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Sincaba benzer kemirici bir hayvan. 2/ Asık surath... Şoh- ret. 3/ Kar yağmış bir alana bakma sonucu ortaya çıkan goz kamaşması... Eski Yunan mimarlığının uç biçeminden biri. 4/ Müsiahkem yer... "Serçeden korkan — ekmez!' (Atasözü). 5/ Kadercilik. 6/ Eski Türklerde çocuklan koruyan tanrıça... Ha- yat arkadaşı. 7/ Kesintilerden sonra kalan miktar... İskambilde valeye verilen bir başka ad. 8/ Eski dilde erozyon... Vilayet. 9/ lstemli kas hareketlerinde düzensizliğe yol açan eşgüdüm bo- zukluğu. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet Venizelos'un demeci E î. M A M R A ritıcmılmh Vfetomın itfc huvıJk Irtr tıjto» tftrlu R ( k 1* M G f. C SUZY VF.RNON *t PtERRE HATCHF.FF »nfmdn 25 PYLÜL 1931 Venizelos bugün saat beşte beni evinde kabul etti. Son derecede memnun ve neş'eli görünuyordu. Dedik ki: "— Birkaç gün sonra lsmet Paşa Hz. ile muhterem rüfekasını burada selâmlıyacağımdan dolayı pek memnun ve bahtiyanm. Türk ricali geçen sene Ankara'da kiişat ettiğimiz Itilâf ve Öbstluk yöill '-•' üzerinde bütün Yunan milletinin yürüduğünu burada bizzat tesbit edeceklerdir. Nasıl kı geçen sene ben de Ankara'da aynı hali görmuştum. Iki milletin münasebatı hakikaten dostanedir. Diğer milletler arasındaki dostluklar bu iki milletin dostluğu kadar hiçbir zaman kuvvetli olamaz" 30 YIL ÖNCE CumhuriYet D.Almanya'nın varhğı 25 EYLÜL 1961 Batı Berlin'de ileri gelen gazeteci ve gazete sahipleri ile yaptığı hususi bir göruşmede Başkan Kennedy'nin şahsi mürnessili General Lucius Clay, Doğu Almanyanın mevcudiyetinin kabul edilmesi gerektiğini söylemıştir. Fakat, bu beyanat Batı Almanyada o derece heyecan yaratmıştır ki General Clay'in isminin gizlenmesine imkân hasıl olmamıştır. Aynı günde Birleşik Amerika Dışisleri Bakanlığı, Batı Almanya'daki Birleşik Amerika temsilcileri ve General Clay'in bizzat kendisi Birleşik Amerika siyasetinde bir değişiklik olmadığını bildirmişlerdir. Anlaşıldığına göre Birleşik Amerika Doğu Almanyayı tanımaya kararlı olmakla beraber Clay tarafından ortaya atılan yeni siyaset Sovyetlerle Berlin üzerinde yapılacak göruşmelerde ortaya atılacak tekliflere bir başlangıç teşkil etmekte ve bir zemin hazırlama mahiyetindedir. GEÇE1V YIL BUGÜN Cumhuriyet Savaş son çare 25 EYLÜL 1990 Cumhurbaşkanı TUrgut Özal, CNN televizyonunda kendisiyle yapılan söyleşide, savaşın son çare olduğunu belirterek "Körfez krizi, yüzde 90-95 olasılıkla ambargo yoluyla çözülecektir" dedi. Özal, Irak'm askeri gücünün abartıldığını, Türkiye'nin ABD ile daha fazla ticaret yapmak amacında olduğunu belirtti. Özal, ABD gezisinin ilk gününe, Amerikan CNN televizyonunun stüdyolarından yaptığı canlı yayına katılarak başladı. J. Kennedy İngiltere'de AU-PAIR • 17-27 yaş arası GENÇ BAYANLAR • Seçkin bir ailenin yanmda, anneye yaıdımcı olarak • ÎNGİLİZCE'yi tNGlLTERE'de öğrenmek istiyorsanız • REHBERİNİZ OLABİLİRİZ!.. • BtZt HEMEN ARAYIN!.. GB Lisan Okulbn Acmlesi FEFA A.Ş. Hüsrevgerede Cad. 142/3 80200 Tesvikıye/tSTANBUL FAX. 160 37 10 TEL 136 18 68 - 136 13 80 WWBLEDON SCHpOL OF ENGLJSH Eğltlmde presti] Em. 81-947192) tt 135 1599 Ş f c h t a r C. 37/7 Totsim-İSI.Ş G e n ç b a y a n k ı r a Au-PalrHk (Ingıltere'de Amarıka'da Fransa'da) DOGAN OPGANIZASYOM İNGİÜZCEYİ 8 AYDA KONUŞUN Sizi Amerikalı dostlarımızla tanıştıralım. 349 59 38 DÜNYA'DA BUGÜN Amsterflarn Annran ABB O Baraıona Basal Bdgrad Barfn Bonn Brûtsel Budapeşte Ztnem Cezayır Odde Duta Franldurt Ome Hetankj Kopenhag Kâtn Y 16° A 34° A 29° A 35° B 2S° A 19° Y 19° 8 22° B 21° Y 16° B 20° A 20° A 34° A 37° A 39° B 21° A 31° Y 15° A 31° Y 17° B 20° A 34° Lenngrad LDndra Madnd Mıtano Montreal Mostam Mün* Y 14° B 18° B 23° A 30° B 12° B 22° Y 14° Y 23° B 19° A2S° A 27° Y 25° A 33° W*ıv ljnus Varşova Venedı» Vijana Wastıngton-- Zûrtı A 19° Oslo Pars Prag Roma Sotya $ B W° A 29° Nüfus kimliğımi kaybettim. Hükünısüzdür SABRÎ TA YLAN TEM SANAT GALERİSİ -IİZBCNVE UıpıT S«VJI) TO*ly«-(l«n17.17ralj«ncı ulked«n 39, loplan 56 seçne sanatçidan orıjnal saıuısal banular. fclfc»O(, Cod fro* 0. Okt« bW S<* U*l TARTKMA Canka.ya'nın Bo^lııgu Yürürlükteki anayasa kurallarına göre seçilen cumhurbaşkanı, seçildikten sonra anayasadaki ifadesiyle "tarafsızlık" konumunu beğenmemiş, kendine başkanlık sistemine göre çalışan bir devlet başkanımn konumunu yakıştırmıştır. Fransa 1804. Napoleon Bonaparte, senato tarafından "yasam boyunca konsül" seçilmiş, impara- torluk tacını giymesine de az kalmıştır. Ar- tık Fransa'nın tek adamıdır. Onca güçlü ko- numuna karşın, yine de çoktandır Fransa dışında yaşamakta olan Bourbon haneda- nından, yani Fransa kraliyet tahtının yasal varislerinden çekinmektedir. Onlara gözda- ğı vermek amacıyla bir hanedan uyesini, genç Enghien Dükü'nü yaşadığı tarafsız topraklardan kaçırıp Fransa'ya getirtir ve sudan bir bahaneyle kurşuna dizdirtir. Napoleon'un bu davranışı, yandaşlan arasında bile dehşet uyandınr. Bunun "bir cinayet" olduğu kanısı, yaygındır. Büyük Fransız Devrimi'yle tarih sahnesine çıkan, önce ihtilal yönetimine, ardından Napole- on'a, onun ardından da XVIII. Louis'ye hiz- met vermeyi beceren donemin dahi devlet adamı Joseph Fbuche ise bu olayı, sonra- dan tarihe geçen bir cumleyle ozetleyip yar- gılar: "Hayır, cinayetten de vahimdir, bir hataydı!" Fouche'nin burada anlatmak istediği, ci- nayetin önemli olmadığı değildir; ama ya- saûura aykın bir eylemin belli koşullarda yaJ- nızca yasalara aykırılığı çok aşan ağırlıkta sonuçlar doğurabileceğidir. Bu türden cumlelerin tarihe geçmelerinin nedeni, somut bir olayı çıkış noktası alma- larına karşın, sonrasız gerçekleri dile geti- rebilmeleridir. Hangi çağda ve hangi koşul- lar altında olursa olsun, devletin ve devlet adamının saygınlığına gölge duşmesi gibi... 1991 Türkiyesi'nde cumhurbaşkanlığı ma- kamında bulunan kişinin davranışlarının anayasaya aykırılık oluşturduğu, aslında - açık ve seçikliğinden ötürü- artık tartışma- ya değer bir konu değildir. Çünkü Türki- ye'nin sekizinci cumhurbaşkanı, daha ant içmesinin hemen ardından "politikadan" geldiğini, "partisinin kurucusu" olduğunu, dolayısıyla o doğrultuda düşünmesinin de "doğal sayılması" gerektiğini açıkça söyle- miştir. Bizim sistemimizde tarafsızlık yemi- nini etmiş bir cumhurbaşkaaının bu davra- nışı, hukuk dilinde "ikrar" ya da "itiraP' sozcükleriyle tanımlanır. Seçildiği anda "partisiyle ilişkisinin kesileceği" anayasa kuralı olan cumhurbaskanının o partinin yörüngesinden sapmayacağını söylemesi, eylemleriyle de söylediklerini sürekli karut- laması, bizim hukuk sistemimizde "itiraf edilmiş" bir anayasa suçudur. Durum şöyle de açıklanabilir: Yürürlük- teki anayasa kurallarına göre seçilen cum- hurbaşkanı, seçildikten sonra anayasadaki ifadesiyle "tarafsızlık" konumunu beğen- memiş, kendine başkanlık sistemine göre ça- lışan bir devlet başkanımn konumunu ya- kıştırmıştır. Bu, yalnızca teknik anlamda anayasa ku- rallarına aykınlığın bir anayasa suçunun oluşmasmın çok ötesinde bir şeydir; bun- dan iki yüz yıl önce söylenen cümlede dile getirildiği uzere, bir hatadır. Sözü edilen davranışların bir hata olmaları, Türkiye Cumhuriyeti'nde devletin yapılanma biçimi- ni bütünüyie olumsuz yönde elkilemelerin- den, anayasa sistemimiz gereği anayasanın bekçisi ve partiler üstu bir denge unsuru ol- ması öngörülmüş bir makamı bu işlevler- den bütünüyie yoksun kılmalarından kay- naklanmaktadır. Anayasamız, cumhurbaskanının tarafsız- hğı konusundaki duyarhlığını, onun yoklu- ğu halinde kendisine -örneğin başbakanın değil- fakat Turkiye Büyuk Millet Meclisi Başkanı'nın vekâlet edeceğini açıkça buyu- rarak da ortaya koymuştur. Bu durumda ve Kurtuluş Savaşı'nın en kritik günlerinde Meclis'ten başkomutanhk görevinin süresi- nin uzatılmasını isteyen, bu uzatma olma- dığı takdirde görevine devam edemeyeceği- ni belirten Mustafa Kemal'in, tarafsızlığı konusunda söylenen bazı sözler üzerine TBMM Başkanlıgı'na bir mektup yazarak, "Yuce Meclis de bu kanıda ise" görevinden cekileceğinı bildiren Fahri Korutürk'ün dav- ranışlan göz önünde tutulduğunda, bugün cumhurbaşkanlığı makamında bulunan ki- şinin tutum ve davranışlarının doğrudan devletin yapısını sarsar nitelikte olduğu ken- diliğinden ortaya çıkmaktadır. Türkiye'nin sekizinci cumhurbaşkanı, tıp- kı üçüncü Cumhurbaşkanı Celal Bayar gi- bi, devleti değil, ama partiyi yeğlemiş, ko- numundaki değişiklikle partisinc cumhur- başkanlığı yetkileriyle hizmet etmeye koyul- muştur. Önümüzdeki seçimler sonucu oluşacak yeni Meclis'in, cumhurbaşkamna ait temel işlevlerin yerine getirilmemesi nedeniyle cumhurbaşkanlığı makamının boşalmış ol- duğu yolunda bir karar alması, belki de yu- karıdan beri sözünü ettiğimiz hatayı başka hatalara yol açılmaksızın düzeltmenin tek yoludur. Bilindiği gibi anayasamız, cumhurbaş- kanlığı makamının ölüm, istifa ya da baş- kaca nedenlerle boşalmasından söz eder. Bu durumda, işlevin ortadan kalkmasmdan da- ha önemli başkaca nedenler düşunebilmek, olası mıdır? AHMET CEMAL tstanbul EĞİTİ M REHBERİ OSS ve OYS ADAYLARI U N I V E R S I T E L E R I N YABANCI DİLLER BÖLUMUNE HAZIRLAYICI GRAMER ve ÇEVIRİ AIGIRL1KLI İNGİLİZCE SINIFLARI İNGİLİZCEYİ ÇANAJANS Tei: 15100 44 FM: 151 41 55 ÖĞRETİR SIBEN\ SURÜCÜ KURSU 26 Eylül Hafta Sonu 30 Eylül Hafta Içj Sabah. Aluarn gruplaeına kayıtlar>rnfr devam ediyor. 1991 model Renault Spnng ve Doğın'larla eğıLim venyons SURKUR ISURKUR ALTIYOL-KADIKÖY TEL: 349 48 42-43 KadıkıSy, HahaSaCad NO:13 349 48 42-43 SÜRÜCÜ KURSU Devr^er. "~ HaltaSonu: 21 Eyttl Hafta tçt: 23 Eytıl KADIKÖY (SâCüttûçeyne Caını yan) 349 18 24 - 349 18 25 336 02 06 • 336 02 79 PRACTICAL ENGLISH U|yuııMwı»t«Til»i)lı İNGİÜZCEÖĞRENto 23EyO 2« KADKOY 111.3491824-1360206 33602 79 F« 3491)25 ÇeUceğinize İUfkin %pnularda Stçiminizt Saygı "Duyar • • • 15KlŞlLlKTV-ViDBr>AUM0IX)^NTMUSINIrLARDA > GENEL İNGİLİZCE >- ÖZEL AMAÇLAR İÇİN İNGLİZCE (Tıp-Tıcan-Teknik vb) 9- ULUSLARARASI GEÇERLİLİKTEKİ PET-CFC-TOEFL ve CPE sınavlarına hazırlama > ÜNİVERSİTE ADAYLARINI İNGİLİZCE BÖLÜMLERİNE HAZIRLAMA >- ORTAOKUL ve ÜSE ÖĞflENCLERlNE İNGLtZCE PROGRAMLAR ÖDUL! ÖĞRETECEĞİMİZ İNGİÜZCEDİR. 2. Devre Programiarımız 30 Eylül'de Başhyor ANTİK İNGİLİZCE DİL KURSLARI IstattUCad. KımnşaööoySok NoiO BAKRKÖV TM: 572 18 44 - 572 18 60 iuvrre İNGİÜZCE CAMBROGE ÛNlVERSrrESl SINAVLARI (ÇT |CM«IO(X fl€UMNWY| Cft ICNCRDS RftST CERmCAIE: GENEL İNGİLİZCE • Yoğun, Yarı Yo^un / Yüksek Standart S Ekonomik Fıyat GwıpüriıCd No SûLALRI 520 8199 r SANTRAL StRll'C KLRSl ı Halta Sonu: 12 Ekım Hatla Içı: u Ek.m 544 96 71-72 ' IİLGJSAYARPROGRAMLAMA BİLG6AYARLIMUHASEBE BİLGJSAYARLIOAKTİO KURSLARI BASiC-COBOL-PASCAL-C DBASE-LOTUS EGITIMMERI AVRUPA STANDAR71AR1NDA BAKIRKÖY, Istasyon Cd Gur Çarşısı K 5 ' Tel: 583 05 68-583 16 96 « 1 ÛĞBBÖVE Bft «MKİC VE IMKfrC BAŞH3A EÛMİM ACI KAYBIMIZ Şirketimiz eski Genel Müdiir Yardımcılanndan SAIİHZEKİ JNGİR'in ölüm haberini büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız. Kendisine Tann'dan rahmet, kederli ailesine başsağlığı dileriz İSFALTA.Ş. Genel Müdürlüğü OZEL BORA SÜRÜCÜ KURSU 68. Dönem kayıtları başlamıştır Hafta sonu cumartesi, pazar Hafta ıci pazartesı, salı. çarşamba, perşembe günlerı bayan direksıyon hocalarımtz var. Dershane OsfcMar: 343 67 12 Pistlerimiz Kozyataiı: 362 47 33 Tarakya: 162 M 18 TEK YOL EĞİTİM K A D I K O SURKUR SÜRÜCÜ KURSU Devrelsr: HattaSonu: 21 Eylül Hafta Iç) 23EylûJ (Sabah-Akşam) KADtKÖY (Söğüdûçeşrrie Camii yanı) Tel- *J918 24^36 02 06- 336 02 79 Fox:349 18 25 VEFAT VE BAŞSAGLIGI Fatih Belediye Başkanlığı Zabıta Müdürü, dayımın oğlu SalihZeki CİLİNGİR görevi başında geçirdiği ani bir rahatsızlık sonucu hakkın rahmetine kavuşmuştur. Aziz naaşı, 25 EylüJ 1991 Çarşamba günü (Bugün) Fatih Camii'nde kılınacak ikindi namazına müteakip Gungören Aile Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Acımız büyüktür. Çilingir ve Akyüz ailelerine, Fatih Belediye Bşk. Sn. Yusuf GÜNAYDIN'a ve mesai arkadaşlarına, dost ve akrabalarına başsağlığı dilerim. Mevla rahmet eylesin. Av.lAKUP AKYÜZ Bakırköy Belediye Başkanı 3 aylık bebeğe bakacak yatılı ya da gündüzlü bayan aranıyor. Tel: 386 34 45 K A D I K Ö Y SURKUR PRACTICAL ENGLISH • Huzurlu m tıcaK bir ortamda • Uygun ödam» kofulanyla İNGİLİZCE ÖĞRENİN Davrolar: HaftaiçiSEyiûl - HrftaSonu 28EyO KAOKÛY (S4}ülû5 »fn. Caıri yn) T«t 3K 18 İW36 02 06 - 336 02 79 Fox 34918 25 SURKUR LISAN KURSU 12WşiHksınrfk3rc}a "FİLOLOJİ'ye HA2RLJK" • GRAMMAR «REAOING • TRANSLATION »TESTING D«vr*l«r: HataSonu 21 EyU Hdtalç: 7Bum KADIKÖY (Sa0GtK>eHiıw C*m* ftn) Ttt 34» 1834-3J6CB 06-336 02 7» FOC349162S POLİTİKA VE OTESİ MEHMED KEMAL Her Konuda Bir Dosya... Rafet Ballı, Paris'te, La Fayette Caddesi'nde bir telefon ku-l lubesi bulmak için çevresine bakınırken yanına bıyıklı, yaka-l sı açık, utangaç iki esmer delikanlı yaklaşıyor Belli ki bizim! 'Doğulu' vatandaşlanmızdan, "Abi, sen Türk müsün?" diye soruyorlar. ; "Evet." "Buralarda bir Kürt Enstitüsü varmış, yerini biliyor musun?" İki yapı ilerisini gosteriyor, "işte burası!.." Paris'in göbeğinde iki Kürt, bir Türkten Kürt Enstitüsü'nü soruyor, iyi mi? I Daha önce de böyle bir öykü dinlemiştim. Münih'te iki işçi! Türkiye Konsolosluğu'nu soruyorlar. ' "Nereden bildiniz Türk olduğumu?" "Elıni ardına bağlayarak dolaşan biri Türkten başkası ola- maz." j Almanya'ya giden bir arkadaşıma, "Yolunu şaşmrsan he-j men bir tuvalete gir ve adresi sor" demişler. i "Neden?" j "Tuvalet işçilerinin hemen hepsi Türktür." ! Bundan birkaç yıl önce Berlin'de bir açıkoturumda bulun-; muştum. Soz döndü, dolaştı Kürt sorununa dayandı. Ben ko-j nuşurken Kürt demiyor, hep Doğulu vatandaşlarımız diye la-! fı geçiştirıyordum. Oturum süresınce kimse de "Niye Kürt! demiyorsun" diye sormadı. Dışarıda Kürtlerden söz etmek! bölücülük sayılıyor, dönüşte sıkıyönetim yakaya yapışıyordu.', Bunu dışandakı Kürtler de bildiğinden hoşgörülü davranıyor-; lardı. Oturumdan sonra koktelyde açıkladılar. ; Irak'm Kürtleri zorladığı son göçte Kerkük, Erbil ve Duhok-; tan kaçanlar yoksulluğu, açltğı, ölümü sırtlarında taşıyorlar-1 dı. Zulmün önünden kaçanlann çoğu kadın ve çocuktu. Irak j zulmünü görenler, "Türkiye'de böyle şey dmaz" diyorlardı. "Neden?" "Her şeyden önce Türk halkı razı gelmez." Türk ve Kürt tarih içinde kaç yüzyıldan beri birlikte yaşa- mıştır. İsyanlar olmamış mıdır? 1806'da Süleymaniye'de Ab-1 durrahman Paşa ayaklanmasından beri olmuştur. Ama ge- > ne de bir arada yaşamayı bilmışlerdir. Günümüzde canlı ve! dinamik bir Kürt sorunu vardır. Kürtler bulundukları coğraf-! yayı bölecek yerde kendılerı bölünmüşierdır. Bugün de sılahlı j eyiemden banş masasına değin türlü yolları denemek iste- | yenler vardır. ] Osmanlı'dan bu yana bir Kürt politikası olmamış mıdır? Ol-; muştur ama tutarlı değildir. Bu politikanın en cahilcesı Kür-1 dü Türk sayma zorlamasıdır. i Orduyu elinde tutan Mareşal Fevzi Çakmak, Doğu'ya okul, i yol, fabrika yapılmasını ıstemezdi. Nedeni Kürtler, okur, uya-! nır, aydınlanır devlete isyan ederdi. Cumhuriyet valisi genç; Avni Doğan da tersini düşünürdü; yol, okul, fabrika yapılırsa; Kürtler devlete daha çok bağlanırtardı. Kürt sorunu bir süre î böyle anlasıldı. ! İki partili döneme gireceğımiz sırada muhalefet lideri Ce-! lal Bayar bir gün Köşk'e çıkar. Millı Şef'ten yeni partı için ica-1 zet (izin) ister. j Paşa, her türlü izni verecektir ama zihnini kurcalayan iki j sorun vardır. Bunları açığa döker: j "Sizden iki isteğim var. Dıni siyasete alet etmeyin, laikliğe < dokunmayın!" Bayar için bu kolaydır, hemen evet' der. İkin- • cisi şöyle: ! "Yeni partı Doğu'da örgütlenmemeli, örgüt kurmamalı..." ! "Nasıl olur Paşam? Doğulu vatandaşlarımız "Biz vergi verip! askerlik yapmıyor muyuz? Biz vatandaş değil miyiz" diye sor-: mazlar mı? Sorduklarında ne yanıt verebiliriz?" ] Paşa bakar ki olacak gibi değil, örgüt kurulmasına izin verir.; Bu konuşmalardan başlayıp gelen Kürt sorunu kapalılıktan kurtulmuş, açıklığa kavuşmuştur. Ayrıntılarını bu konuda dü- şünenlerın kanılarını okumak istersenız Rafet Ballı'nın Dosyası'nı salık veririm (Cem Yaymevi). ÇALISANLARIN SORULARl/SORUNLARI YILMAZŞİPAL "Kıdem Tazminatı Hakkım Var mı?" SORU: Halen çalışmakta olduğum KtT'te 1982-1988 yıllan arasında işçi statüsunde çahştım. Kendi istegimle ve dilekçe ile başvurarak 1988'de sigortalı sozleşmeli me- mur statüsıine geçtim. 1990'da bizi sigorta statüsün- den Emekli Sandıgı statiisune geçirdiler. Şu anda Emekli Sandıgı'na bağlı ve sozleşmeli memur olarak göre yapmaktayım. tşçi olarak çalışmaya başladığım ve sonra kendi is- tegimle sozleşmeli memur statüsüne geçtiğim bu ku- nımdan, işçilik siireme ait kıdem tazminatı hakkım var mı? Hakkım varsa nasıl hareket edebiürim? Kıdem tazminatı hakkım zaman aşımına ugrar mı? YANITi tşçi statüsünden isteğı dışında memur statüsüne geçi- nlenlerin kıdem tazminatı almaya hakları olduğu yargı karar- larında vurgulanmıştır. (1) "ÖZET Muvafakatı ahnmaksızın memur yapılan işçinin kıdem tazminatı istemeye hakkı vardır!' (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 26.10.1977 tarih, 3401 esas ve 841 karar) (2) "Bakanlar Kurulu kararı ile işçi statusunden memur sta- tüsüne geçirilen işçinin, iş koşullannda esaslı bir değişiklik ol- muştur. Bu durum, 1975 sayılı kanunun işçiye fesih hakkım tanıyan 16. maddesinin 11. bendinin (e) fıkrasındaki hali oluş- turur. Ancak işçinin kıdem tazminatından yararlanabilmesi için akdi feshederek yeni görevinde çalışmaması gerekir!' (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 14.11.1983 günlü E. 1983/6963, K. 9260; 28.3.1984 gün E. 1984/2616, K. 3243 sayılı kararb-0 Gerek isteği ile gerekse isteği dışında işçilikten memurluğa geçirilmekle birlikte iş aktini feshetmeden çalışmasını sürdü- ren işçilere, kıdem tazminatı ödenmeyeceği yine yargı kararla- rı ile kesinleşmiştir. (3) "ÖZET: İşçi statüsunde çalışmakta iken Bakanlar Kuru- lu Karan ile memur statüsüne geçirilen işçi iş aktini feshetme- yerek yeni görevinde çalışmasını sürdürdüğü takdirde kıdem tazminatına hak kazanamaz" (Hukuk Genel Kurulu, 29.1.1986 tarih, 1984/9 - 168 esas ve 1986/48 karar) (4) "ÖZET: Hizmet akti ile çalışmakta iken Bakanlar Kuru- lu Karan ile genel müdür yardımcıkğına atanan ve böylece sta- tüsü değiştirilmiş olan, iş şartlannda esaslı bir şekilde değişiklik nedeniyle fesih hakkım kullanmadıkça kıdem tazminatına hak kazanamaz!' (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 13.2.1985 tarih, 1984/11443 esas ve 1985/1727 karar) Kaynak: (1) Osman USTA - Kıdem Tazminatı 1988, sayfa: 80 (2) Osman USTA - Kıdem Tazminatı 1988, sayfa: 81 (3) Lebib Yalkın Yayınlan cüt AA/13, sıra no: 269 (4) Yasa Hukuk Dergisi mayıs 1985, sayfa: 776 TEŞEKKUR 18.09.1991 tarihinde sevgili annem ŞÜKRİYE USMAJVı yitirdim. Acım sonsuzdur. Kendisinin hastalığı sırasında göstermiş oldukları yakın ilgiden ötüru Teşvikiye Sağlık Evi sahibi D, OSMAN ÜÇER ve Dr. Josef Benbaneste'ye ve Sağlık Evi mensuplarına ölümünden sonra cenazesine gelmiş olan akrabalanmıza ve dostlarımıza teşekkiır ederim. PROF. DR. MÜKERREM (USMAN) ANA^OLU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle