Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/4 HABERLER 6NİSAN1991
POÜTIKA GÜNLÜGÜ
Istifaya
• GtRESUN (Curahuriyel)
— ANAP MKYK üyesi ve
Giresun Milletvekili Dr.
Burhan Kara, Merkez tlçe
Başkanı Şaban Bulam'm
istifa etmesi gerektiği
yolundaki çağrısını
tekrarladı. Dr. Kara,
"Bulam'ın haysiyetiyle,
şerefîyle istifa etmesini
bekliyorum. İstifa
etmemekte direnirse
gerekeni yapanz" dedi.
ANAP Giresun Merkez tlçe
Teşkilatı'nda yasanan son
gelişmeleri değerlendiren
Milletvekili ve MKYK üyesi
Dr. Burhan Kara, Merkez
llçe Başkanı'na sert
eleştiriler yöneltti. Merkez
ilçe teşkilatında 13 asil ve
13 yedek yönetim kurulu
(lyesinin Şaban Bulam'ın
karşısında olduğunu
hatırlatan Dr. Kara, "Bu
arkadaslarımız Şaban
Bulam'ı istemiyorlar.
Kendisine birlikte
çalışamayacaklannı
söylediler. Bulam
istenmediği yerde hâlâ
neden bekliyor? Hâlâ nasıl
kalabiliyor? Ona partimizin
tüzüğünü okumasını
öneriyorum" dedi.
Bahar
atagı
• ANKARA (ANKA) —
Ramazanın sona
ermesinden sonra "bahar
atağına" kalkacak olan
DYP, DP'nin iktidara
gelişinin yıldönümü
dolayısıyla 12 mayısta
Ankara'da "demokrasi
şöleni" düzenleyecek.
Partisinin nisan ve mayıs
ayı programlannı açıklayan
DYP Genel Başkanı
Süleyman Demirel, 23
Nisan Egemenlik ve Çocuk
Bayramı törenleri .
dolayısıyla TBMM'de
önemli bir kojıuşma
yapacagını söyledi.
Arslan'a ceza
• İç Politika Servfsi —
2000'e Doğru Dergisi
Sorumlu Yazı Işleri Müdürü
Tünca Arslan, bölücülük
savıyla TCK'nın 142/3
maddesi uyannca
yargılandığı iki ayn davada
toplam 7,5 yıl hapis
cezasına çarptınldı. Dergi
tarafından dün yapılan
yazılı açıklamada, 4 Mart
1990 tarihli 2000'e Doğru
Dergisi'nde yayımlanan
"Kürt sorununa çözüm
önerisi / Federatif
yapılanma" başkklı yazı
nedeniyle açılan davada
Istanbul 2 Numaralı
DGM'de Arslan için 7,5 yıl'
ceza verildi, ancak daha
sonra bu ceza 6 yıl 5 aya
indirildi. Paraya
çevrilmeyen ceza için
Yargıtay'a basvurulacağı
bildırildi.
Özal'a
mektubaceza
• İZMİR (Cumhnriyet Egc
Birosn) — Cumhurbaşkanı
Turgut özal'a yazdığı
mektup nedeniyle 5 yıla
kadar ağır hapis cezası
istemiyle yargılanan
astsubay Hacı Bayram
Yüksel, 3 ay hapis cezasına
çarptınldı. Güne>r
Deniz
Saha Komutanlığı Askeri
Mahkemesi'nde dün yapılan
yargüamada askeri savçı
görüşünü açıkladı. Askeri
savcı sanığın
Cumhurbaşkanı'na yazdığı
mektupta siyasi demeç
verdiğini söyledi.
'Ozgürlük
Dünyası'
• İç Politika Servisi —
Ayhk "özgürlük Dünyası"
dergisinin son sayısı
toplatıldı. Dergi, bu hafta
yayımlanan sayısında yer
alan "1 Mayıs'a Doğru"
yazısında komünizm
propagandası yapıldığı
gerekçesiyle İstanbul Devlet
Güvenlik Mahkemesi'nin
kararıyla toplatıldı.
istanbulBarosu'nun 113. kuruluşyıldönümü ve Avukatlar Günü kutlandı
Hııkııkım üstünlüğü sağlansınAKM'de düzenlenen törene SHP lideri înönü
ile DYP Genel Başkan Yardımcısı Cindoruk
da katıldı. İnönü, iktidarın anayasaya uymak
yerine, anayasayı kendi keyfi uygulamalarına
uydurduğunu söyledi. Cindoruk da Adalet
Bakanlığı'nın levazım deposu olmadığını
vurguladı.
İstanbul Haber Servisi — 5
Nisan Avukatlar Günü ve İstan-
bul Barosu'nun 113. kuruluş yıl-
dönUmü törenlerle kutlandı.
SHP Genel Başkanı Erdal İnö-
nü, 12 Eylül Anayasası'mn doğ-
rultusunda ve siyasal iktidann
uygulamaları nedeniyle huku-
kun üstünlüğü ve hukuk devle-
ti kavramlannın ciddi ölçüde ze-
delendjğini vurgulayarak "Top-
lıunumuz vargıdan yakınır hale
gelmiştir" dedi. Hükumetin ce-
zaevlerinin boşaltılması yolun-
daki "vaatlerini" bir an önce
gerçekleştirmesini isteyen tnönü,
SHP olarak geniş kapsamlı bir
af çıkarılmasından yana olduk-
larını söyledi.
DYP Genel Başkanı Süley-
man Demirel ise törene gönder-
diği mesajda, gercek demokra-
siyi kurmak, işletmek ve yerleş-
tirmek için sonuç alıncaya kadar
mücadeie edeceklerini belirterek
hukukun üstünlüğünü gerçek-
leştirebilmenin en önemli şartla-
rından birinin serbest savunma
hakkının işlemesi olduğunu söy-
ledi.
Avukatlar Günü ve 10.500
üyeli İstanbul Barosu'nun 113.
kuruluş yıldönümü nedeniyle
dün Atatürk Kültür Merkezi'n-
de düzenlenen törene SHP Ge-
nel Başkanı Erdal tnönü, DYP
Genel Başkan Yardıması Hiisa-
mettin Cindoruk, bazı yüksek
yargı organlan üyeleri ve çok sa-
yıda avukat katıldı. Başbakan
Yıldırım Akbulut, TBMM Baş-
kanı KayaErdem, bakanlar ve
bazı yüksek yargı organlan tem-
silcilerinin kutlama mesajlan
ilettikleri tören, Baro Başkanı
Tnrgut Kazan'ın konuşmasıyla
açıldı. Kazan, avukatlık ve sa-
vunma hakkıyla ilgili sorunları
aktardığı konuşmasında "ahla-
ki düşüklügü" nedeniyle görev-
lerinden ihraç edilen yargıç ve
savcılann avukatlık yapmaları-
nı sınırlayan engellerin kaldırıl-
masından ve hukuk eğitiminin
Meslekte 35 yılını dolduran avukatlara plaketler verildi. Cindonık'un plaketini SHP lideri tnönü verdi.(Fotoğraf: Uğur Saner)
İstanbuTda polisesuikasttstanbal Ha-
ber Servisi —
tstanbul Emni-
yet Müdürlüğü
Güvenlik Şu-
besi istihbarat
bölümünde gö-
revli polis me-
muru Hacıbey
Kaya (28) Beşiktas Ihlamurde-
re Caddesi'nde dün sabah saat
08.45'te silahü 2 kişi tarafından
öldürüldü. Saldırganlara müda-
hale etrhek isteyen Suat Cinci
(28) adlı genç de kaburgalarına
isabet edetı kurşun sonucu kal-
dırıldığı hastanede ameliyat
sonrası öldü. Kaçan saldırgan-
ların yakalanması için polis ge-
niş operasyonlara başladı. Sal-
dırıyı yasadışı Devrimci-Sol ör-
gütü üstlendi. tstanbul'da yılba-
şından bu yana siyasi nedenler-
le öldürülenlerin sayısı 6'yı bul-
du.
Görgü tanıkları ve polis yet-
kililerinden edinilen bilgiye gö-
re evli ve iki çocuk babası Ha-
cıbey Kaya, dun sabah arkadaş-
lanyla birlikte spor yapacağı ye-
re gitmek üzere Beşiktas Ihla-
murdere'deki evinden ayrıldı.
Daha önce çevik kuvvette görev
yapan ve bir süre önce de Gü-
venlik Şube Müdürlüğu istihba-
rat bölümüne geçen Kaya, Ihla-
murdere Caddesi üzerindeki 170
kapı numaralı tüpgaz bayiinin
önüne geldi.
Bu arada daha önceden pusu
kurduklan sarulan kimliği belir-
siz silahlı iki kişi polis memunı
Kaya'yı yaylım ateşine tuttu.
Kaya, vücudunun çeşitli yerle-
rine isabet eden 7 kurşunla olay
yerinde yaşamını yitirdi. Bu sı-
rada olay yeri yakınından geç-
mekte olan ve saldınya müda-
hale etmek isteyen Suat Cinci
adh gence de isabet eden bir
kurşun, kaburga kemiklerini
parçaladı. Cinci, çevredeki va-
tandaşların yardımlanyla Şişli
Etfal Hastanesi'ne kaldınlarak
ameliyata alındı. Ancak Cinci
kurtarılamadı. Kaya'nın cesedi
de aynı hastanenin morguna
kaldınldı.
Olay sonrası gazeteleri arayan
ve kimliğini gizleyen bir kişi sal-
dınyı yasadışı Devrimci-Sol adı-
na üstlendiklerini belirterek "Si-
yasi şubede gözaltında tutulan
ve işkenceyle katledilen Yusuf
Erjşti'nin durumu açıklanınca-
ya kadar eyleralerimize devam
edecegiz" dedi.
TECİL BAKANLAR KURULU'NDA KABUL EDİLDİ
Tasarı,pazartesi günüMeclis'te
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Ba-
kanlar Kurulu, ceza tecilini antiterör yasa
tasansına ekleyerek kabul etti. Bakanlar
Kurulu, ceza tecilini de içeren antiterör ya-
sa tasansımn pazartesi günü Meclis'e sevk
edilmesini kararlaştırdı. Devlet Bakanı ve
Hükümet Sözcüsü Kemal Akkaya, "Bun-
dan sonrası TBMM'nin işi" dedi. Benim-
senen ceza tecüi uygulaması ile TCK'nın 125
ve 146. maddeleri, askeri suçlar, devlet gö-
revlilerine karşı işlenen suçlar ve ırza geç-
me suçları kapsam dışı bırakıldı. Tecil yet-
kisi de başvuru koşulu ile yargıçlara bıra-
kıldı.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın başkan-
lığmda toplanan Milli Güvenlik Kurulu'nca
hükümete tavsiye edilen ceza tecili ve anti-
terör yasa taslaklan, MGK'nın ardından
Cumhurbaşkanhğı KöşkU'nde toplanan Ba-
kanlar Kurulu'nda ele alındı. Dün akşam
yaklaşık 3.5 saat süren Bakanlar Kurulu
toplantısından sonra bir açıklama yapan
Hükümet Sözcüsü Kemal Akkaya, terörle
mücadeie yasa taslağımn içine cezalann te-
ciline ilişkin düzenlemenin de eklendiğini
ve bu şekliyle aynen benimsendiğini söyle-
di. Akkaya, ceza teciliyle ilgili uygulamaya
ilişkin şu bilgileri verdi:
"Cezalann ertelenmesine ilişkin uvgula-
mada kamu görevlerini ifa ederken veya bu
sıfatlan kalknuş olsa dahi görevleri dola-
yısıyla öldürülenler hariç, diğer suçlan iş-
levenler istisna hükümleri içinde yer almı-
yorlar. Diğer taraftan TCK'nın 125 ve 146.
maddelerinde yer alan suçları işleyenler is-
tisna maddesi içinde yer alıyor. Irza geçme,
askeri suçlar bu erteleme kapsamı dışında
bulunuyorlar. Bu uygulama, Anarşi ve Te-
rörle Mücadele Yasası içinde yer alacak. Pa-
zartesi günü Meclis'e sevk edeceğiz. tvedi-
likle görüşülmesi konusunda Meclis danış-
ma kurullan karar verecektir."
Akkaya, kapsam içinde yer alan suçlar-
dan idam cezası alanların bu suçlarının ya-
sanın yürürlüğe girrr-îsiyle birlikte 36 yıl ha-
pis cezasına dönüştürüleceğini, ancak infa-
zın gerçekleştirilmeyeceğini söyledi.
Tasarının yasalaşmasının bayrama kadar
gerçekleşip gerçekleşmemesinin TBMM'de-
ki çalışmalara bağlı olduğunu da söyleyen
Akkaya, yasanın anayasaya aykırılık teşkil
etmediğini de savundu. Akkaya, cezalan te-
cil edilen kişilerin devlet memurluğundan
ve kamu haklanndan yararlanabilecekleri-
ni, çünkü infaz gerçekleşmediği için suçtan
herhangi bir sakıncamn ileri sürülemeyece-
ğini bildirdi. Akkaya, tecil uygulamasının
Cezalann tnfazına tlişkin Kanun'un 19.
maddesine dayamlarak yapıldığını da kay-
detti. Akkaya, düzenlemenin anayasa-
nın eşitlik ilkesine aykırı olup ohnadığına
ilişkin bir soruya da "Anayasanın eşitlik il-
kesine girip girmemesini, biz onu... tabii bu
yoruma muhtaçtır, biz onu anayasanın kap-
samı içinde gordük" diye yanıtladı.
Bu arada, yurtdışında bulunan ve vatan-
daşbktan çıkarılanlann da başvurmalan ha-
linde tecile ilişkin yeni düzenlemeden yarar-
lanabilecekleri bildirildi.
Tecil uygulaması, yararlanmak isteyenle-
rin başvuru koşuluna bağlı tutularak, yar-
gıçlann yetkisine bırakıldı.
kalitesinin düşmesinden yakın-
dı. Bu konuda kalitenin yüksel-
tilmesi için taşradaki bazı hukuk
fakültelerinin kapatılarak öğren-
cilerin İstanbul, Ankara gibi şe-
hirlere aktanlmasını öneren Ka-
zan, "Üç luraatbanenin bulun-
duğu Erzincan'a nasıl fakülte
açarsınız? Eğer hemşerilerinize
bir iş yapmak isliyorsanız, bu-
yurunuz hal binası kunınuz.
Amt hukakla oynamayınız" di-
ye konuştu.
Turgut Kazan, tutuklu ve hü-
kümlülere aftan söz edilerek
umutlandınldığını, şimdi ise
"Söz verdik, senet vennedik"
denildiğini anımsatarak "Devlet
yaşamında bir başbakanın sözü
senetten daha degerlidir. Aksi-
ne bir davranış devletin lahribi
demektir" dedi.
SHP Genel Başkanı Erdal
İnönü de anayasa ve yasadışı uy-
gulamalann iktidann belirgin
niteliği haline geldiğini söyledi.
Devletin sistemsizlik içinde yö-
netilmek istendiğini belirten
İnönü, amacını aşan kanun
hükmündeki kararnamelerle
TBMM'nin yasama yetkisinin
elinden alındığını, ayrıca Ana-
yasa Mahkemesi'ni etkisizleştir-
mek doğrultusunda yeni tertip-
lere girişildiğini anlattı. İnönü
şöyle konuştu:
"Bu iktidar anayasaya uymak
yerine, anayasay ı kendi keyfı uy-
gulamalanna uydurmak inadı
içindedir. Daha kaygı verici
olan, hükumetin yetkilerinin de
Cumhurbaşkanlığı tarafından
gasp edilerek kullanılıyor olma-
sıdır. Hükümet fiilen devredışı
kalmıştır. Burada hem hükümet
açısından bem de cumhurbaşka-
nı açısından birbirini tamamla-
yan ikili anayasa ihlali ile karşı
karşıyayız."
Hukukun, toplumun gerisin-
de kalmaması ve toplumsal ge-
lişmenin yarattığı yeni beklenti-
leri karşılayabilmesi gerekliliği-
ne dikkat çeken İnönü, "polis
devleti döneminden kalan, öz-
gürlükleri ve demokratik geliş-
meyi engelleyen baskıcı ve ya-
saklayıcı tüm kurallaruı" hukuk
sistemimizden ayıklanmasmı is-
tedi. İnönü, 12 Eylül Anayasa-
sı'mn, adalet reformu konusun-
daki birçok kazanımları yok et-
tiğini belirterek "Toplumumuz
yargıdan yakınır hale
getirilmiştir" dedi.
Milli Güvenlik Kurulu toplan-
tısı ve THY'deki grev nedeniyle
törene katılamayan Adalet Ba-
kanı Oltan Sungurlu ise salon-
da okunan konuşma metninde,
ülkemizde adalet reformunun
gerçekleştirilmesi ve yargılama-
nın hızlandınhnası konusundaki
çalışmalann sürdüğünü belirtti
ve bu konuda gerçekleştirilen
yasal düzenlemeleri sıraladı.
Sungurlu, Adalet Bakanlığı'nın
yargının işleyişindeki temel gö-
revinin "daha ziyade bir nevi lo-
jistik destek sağlamak" olduğu-
nu öne sürdü.
DYP adına törene katılan Ge-
nel Başkan Yardıması Hüsamet-
tin Cindoruk ise konuşmasına,
Adalet Bakanı Oltan Sungurlu
1
nun açıklamalarını eleştirerek
başladı. Cindoruk, Sungurlu-
nun Adalet Bakanhğı göre^'ini
"lojistik destek vermektir" sek-
lindeki sözlerine "Adalet Bakan-
hğı bir levazım deposu degildir"
karşılığını verdi. Cindoruk,
'Türkiye'nin eksiği, demokratik
kimliğidir. Bir türiü demokratik
kimliğimizi yapamadık. Biz sün-
güyle anayasa yazmaya çalıştık.
Gördük ki süngüyle anayasa ha-
zırlanmıyor. Süngüyle geliyor,
süngüyle gidiyor" diye konuştu.
Konuşmalar sonrasında ara-
larında Hüsamettin Cindoruk-
un da bulunduğu meslekte 35 yı-
hnı doldurmuş avukatlara şük-
ran plaketleri verildi. Cindo-
ruk'a plaketini Erdal tnönü
verdi.
HİKMETÇETİNKAYA
DANIŞTAY ^TECİU UYGULAMASINI DEĞERLENDİRDİ:
Af suçu, tecil kişiyi hedef alır
TURAN YILMAZ
ANKARA — Danıştay, hükumetin
"cezaevlerini boşaltma" konusunda bir
fonnül olarak gündeme getirdiği tecilin,
Türk hukuk sisteminde yargıçlar tarafın-
dan kullarulan bir yetki olduğunu beürt-
ti. Danıştay, Türk Ceza Yasası'na 1926
yılında giren tecilin, yargıçlar tarafından
tesadüfen suç işledikleri sonucuna varı-
lan kişilerin cezalarına uygulanabilece-
|ini kaydetti. Danıştay, tecili "kişiyi ce-
zaevine sokmadan bir süre önce toplum
içinde, ailesinden ve işinden koparmadan
denemek iyi bal gösterdigi takdirde mah-
kûraiyeüni yok saymak" diye tanımladı.
Danıştay İçtihadı Birleştirme Kurulu,
cezası tecil edilen devlet memurlarına
ilişkin farkh uygulamalara gidilmesi üze-
rine aldığı, 1990/2 sayılı kararınüa, öğ-
retide "kısa süreli hürriyeti bağlayıcı ce-
zalann yerine konmuş bir hukuki
raüessese" olarak tanımlanan tecil konu-
sunda şu değerlendirmeyi vaDtı:
"Tecilde hakim olan fikir, fail hakkın-
daki cezanın infazından, muayyen müd-
det içinde gösterecegi iyi hal neticesi fe-
ragat edilmesi, onun cezaevine konma-
sına y ine kendi gayreti ile engel olunma-
sıdır. tlk defa suç işleyenlere (veya böyle
kabul edilenlere) karşı daha merhamet-
li davranılnıası, serbest hayatta tekrar
tecrübe edilerek ceza infaz edilmeden da-
hi ıslah olmalarına yardım edilmesi fik-
ri, müessesenin mahiyetini teşkil eder.
Deneme müddetini iyi hal ile geçirenin,
nefsini ıslah ettiği kanaatine dayanıl-
makta ve cezanın infazına gitmeden de
muntazam bir hayat sünneye alışmış ol-
dugu karinesi kabul edilmektedir."
Kararda, 'İyi bir ceza siyaseti" olarak
değerlendirilen tecilin, cezalann kişisel-
leştirilmesi aracı olduğu, ayrıca kısa sü-
reli hürriyeti bağlayıcı cezalann sakınca-
lannı da ortadan kaldırdığı belirtildi. Ce-
za hukukunda ıslah yönteminin ağırlık
kazanmasıyla birlikte, suç yerine suçlu-
nun ön plana çıktığı da kaydedilen ka-
rarda, "Cezalar fiile değil, onu ika etmiş
olan faile uydurulmalıdır. Bazı kimseler
suç işlemiş olabilir. ancak kişiyi bu suça
iten, suç işleme temayülü değil, toplum-
sal zorunluluklar, bedeni-fikri düşkün-
lük halleri olabilir. Bu kişiler için infaz
mutlak zaruret arzetmeyebilir. Bunlann
ileride tekrar suç işleyebileceği tasavvur
edilemez. Bu nedenle suçlu iyice incelen-
meli, tesadüfi suçlu ile suçu itiyat edin-
miş olanlar aynlmalıdır" denildi.
Kararda, tecile ilişkin şu saptamalar-
da da bulunuldu:
"Kanunumuzda tecil, umumi hüküm-
lerde yer alır. Bu nedenle, başka türiü
hükme bağlanmamış bütün suçlarda ce-
zalann tecili mümkundür. Tecil bir bü-
tündür Tecilde suç aynmı yapümaz. Esas
olan mahkümiyetin cinsi ve süresidir ve
dikkat edilecek olan, işlenen fiilin nevi
değil, failde aranan subjektif şartlardır.
Tecil bolünmez. Fail tecile ya layıktır veya
değildir Layık görülmüşse hakkındaki
cezalann hepsinin tecili gerekir. Fail için
verilen cezarun bir kısrrunın tecili, bir kıs-
mının infaz edilmesi, müessesenin gaye-
siyle bağdaşmaz."
Kararda, tecilin tümüyle kişiyi gözö-
nünde tutan bir sistem olduğu belirtil-
di. Kararda, yargıcın bu yetkiyi, faile iliş-
kin subjektif şartlan inceleyerek, onun
tesadüfen bu suçu işlediği sonucuna var-
ması halinde kullanacağı kaydedildi.
MERHABA
Özgürtükten, bağımsızlıktan demokrasiden yana
olan tüm insanlarımıza Merhaba demek için
ÖZGÜR-DER'in açılışında birlikte olalım.
GELECEK ÖZGÜR GUNLER ELLERİMİZDEDİR
Tarih: 6.4.1991 Cumartesi Saat: 15.00
Adres: Fatih, İtfaiye Cad. Ferhatağa Sk. Arzu Apt.
4/2 Unkapanı
HAKLAR VE ÖZGÜRLÜKLER DERNEĞİ
Geçici Yön. Kur. Başk.
Av. Zerrin Sarı
Jk İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR
gSte BELEDİYE BAŞKANUĞI'NDAN
İstanbul Buyükşehir Belediyesi'nin ihtiyacı olan 5000 kg. (Send
Granül) larva ilacı:
2886 sayılı Devlet Ihale Kanunu'nun 51/p maddesine göre iç veya
dış piyasadan leklif alınarak pazarhk usulü ile satın alınacaktır.
Şartname, Satın Alma Daire Başkanlığı Araç Gereç Satın Alma
Müdürlüğü'nde görülebilir veya bedeli mukabili satın alınabilir. ls-
tekliler bu iş için hazırlayacakları teklifleri en geç 2 Mayıs 1991 gû-
nu saat 10.00'a kadar Büyükşehir Belediyesi Encümeni'ne teslim
edeceklerdir.
- Denizkaplumbağaları ile tanışalım.
- Dalyan'da bayram.
- Doğa ve tarıhle iç içe tatil olanağı.
- Koyceğiz Gölu ve kanallarda yeşil turlar sizi bekliyor.
- Cannos harabelerı, kaya mezarları ve
Sultaniye Kaplıcaları.
İki kişi 10 gün oda + sabah kahvaltısı
500.000^- TL.
Fıyatlara KDV dahil değildir.
SUN MOTEL-DALYAN
Tel.: (6116) 1234-<6116) 1450
Yönetmen Oyundan
Çekilince...
100 bine yakın Iraklının Çukurca bölgesine yerleştirilme-
si düşünülüyor. Sınır boyunda 500-600 bin Iraklı Türkiye'ye
geçmek için bekliyor.
Onceki gece TV'de sınırdaki görüntüleri izliyoruz. Çoğun-
luğunu kadınlar ve çocuklar oluşturuyor. Renkli cama ge-
len görüntüler bir insaniık dramını sergiliyor. Bir doktor, üç
yaşlarmdaki bir çocuğu muayene ediyor. Vücudundaki ya-
ra izlerini gösterip anlatıyor:
— Çocukların çoğu ishal. Salgın bir hastalığın Güneydo-
ğu'da yayılması söz konusudur...
Bir genç anne ağlayarak konuşuyor
— Annem, babam, eşim, yeğenlerim toprak altında kal-
dılar. On gündür dağlarda yürüyerek buraya ulaştık. Sad-
dam hepimizi öldürecekti...
Hakkâri yöresinde ısı, geceleri sıfırın altında. Çok sayıda
bebe yollarda ölmüş. Iraklı sığınmacıların TV'de görüntüle-
rini izledikçe insanın içi sızlıyor.
Kadınlar ateş yakmış. Tencerelerde et pişiriliyor. Bunlar
sürüleriyle sınıra dayanmış Iraklı Kürtler.
Kürtleri Saddam'a karşı kışkırtan kim? Artık bu gerçeği bil-
meyen yok. ABD, Iraklı Kürtleri Saddam'a karşı ayaklandır-
dı. Sonra birden geriye çekikji. Saddam, Kuzey Irak'taki Kürt-
lerin üzerine yürüdü, bombaladı. Geçmişte olduğu gibi bu-
gün de bu insaniık dışı oyunun yönetmeni ABD...
Acaba, Güneydoğu sınınmıza gelen ve Türkiye'ye geçmek
isteyen 500-600 bin Kuzey Iraklı'ya nasıl bakıyor ABD ve Av-
rupa ülkeleri?
— Açın sının girsinler...
Böyle bakıyor...
Körfez savaşından önce bir koyup üç, beş, on, yirmi'alma
hesabıyapan Cumhurbaşkanı Özal, şimdi kara kara düşü-
nüyor. Ozal, ANAP milletvekillerine verdiği iftar yemeğinde,
"Biz sının açamayız" — ^ ^ —
diyor. Dün gece TV'de Kürtleri Saddam'a karşı
de buna benzer şey- kıs
kır
tan
kİm?ArtlkbU
ler söytuyor. Kısaca, • - . . . . •
özaiVyapti« nesabm gerçegı bılmeyen yok.
yanhşlığını görüyor ABD, frakll KÜIİlerİ
ama yine de görme- Saddam'a karSI
mezlikten geliyor. oaooa/77 a Karşi
oiacağı buydu... ayaklandırdı. Sonra
IrakJı Kürtlerin yaşa- bjr(
jen
geriye ÇekİldL
îâgfa'Sa şimdi: Saddam, Kuzey Irak'taki
saddam, ABD'nin kış- Kürtlerin üzerine yürüdü,
S S ' S : bombalad,. Geçmişte
yor; onları Türkiye ve OİdUÇU ÇIÖI bUÇUH de bu
Iran sınırına doğru ka- jnsanllk dlŞI OVUnUP
K f B
r A
3 yönetmeniABD...
dışı dram karşısında "haydi bakalım, onlan alın" diyor
Türkiye'ye...
Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal...
Ne yapacak Türkiye? Sının açacak mı?
SHP MYK, Güneydoğu sımrımızdaki yaşanan bu insan-
iık dışı vahşetin uluslararası hukuk kuraiları içinde ve ivedi
çözüm yolunda Birleşmiş Milletler'in gereken ilgiyi göster-
mesini istiyor...
Evef, bölge ve dünya ülkeleri şimdi daha carpıcı, ilerisi
için kaygı verici bir Kürt sorunuyla karşı karşıya. ABD, Kûrt-
lerden desteğini çekti, Saddam da bunu fırsat bilip balyoz
gibi Kürtlerin üzerine indi. ABD, şimdi kenara çekilmiş
izliyor...
Demek ki dış politikalar birilerinin kuyruğuna takılarak yü-
rütülürse sonucuna da katlanmak gerekiyor Bir koyup üç,
on, yirmi almak hesabını yapmanın da belirti bir faturası çr-
kıyor. ABD, Kürtlere, "ayaklanın aslanım" deyip geri çekilince,
tûm düşler attüst oluyor.
Unutulmamalıdır, emperyalizmin kuralı budur.
BM, konuya hiç süre yiiirmeden etkin ve köklü bir biçim-
de sahip çıkacak mıdır? Saddam'ın, gerekçesi ne olursa ol-
sun, masum sivil halka karşı giriştiği toplu yok etme eyle-
mine BM ivedi önlem alacak mıdır?
ABD ve Batı ülkeleri bastırıyor:
— Sınırlarınızı açın, Kürtleri kabul edin...
özal yanıt veriyor:
— 200 binini biz alalım, 200 binini siz...
Hesaplar karışıyor. ABD kışkırttığı Kürtlere sahip çıkma-
yıp sadece izliyor.
Aynı 1970'lerde Kürtlere destek verip beş yıl sonra "haydi
eyvallah" dediği gibi...
Bunda şaşılacak ne var?
DEMOKRAT SELtM
EATIH BORUCU
6.3.1959 - 11.3.1991
Kimse duymadan ölmeliyim!
Ağzımın kenannda bir parça kan bulunmalı
Beni tanıyanlar mutlak birini seviyordu demeliler
Tanıyanlar ise zavallı demeli, çok sefalet çekti
Fakat hakiki sebep bunlardan hiçbiri olmamalı
• ORHAN VELİ
Demokrat Selim bize güçlü olun demişsin
Denemek kolay araa guçlü olmaya çalışacağız
Seni sevmiştik her şey kendi guzelliği ile kalsın .
Senı unutmayacagız.
MEHMET KIVRAK - RAFET BOZ - HASAN ÖZTÜRK •
H. HLSEYİN AKYOL - SLLTA1S KIVRAK - THOMAS
MARTİ - ADRİAİN MARTt - NEVZAT ALTA.N
İSVİÇREDEN DOSTLARIN
SHP İSTANBUL İL KÜLTÜR VE EĞİTİM KOMİSYONU
KÜLTÜR KURULTAYI 1991e DOĞRU...
KENTLEŞME VE ÇEVRE TARTIŞIUYOR...
7 Nisan 1991 Pazar. Cemal Re?ıt Rey Konssr Safcmu, Küçflk Salon, İstanbul
10 30-11 00 SELAMLAMA VE AÇtŞ KONUŞMALAfll
Ercan Karakaş. SHP İstanbul II Başkanı
Prof Dr Tofga Yarman, SHP İstanbul II Kiiltûr ve Eğıtım Komsyonu B«k
11 00-13.00 I. OTURUM
KENTLEŞME VE ÇEVRE SORUNLARINDA MEStEK OOALARININ
GÖRÜŞLERI, KENTLEŞME POLITIKALARININ ÖNEMİ
aurum Saşkam - Necdel UĞUR (Eskı Isı Mılletvelali. M Eğ Bak.)
Yûcel GURSEL (TMMO6 Mımariar Odas. M. Subaa Başkanı)
Solmai MARŞAN (TMMOB Inşaat Müh. Oda» Genel Sekreiefi)
Ahmet TURGUT (TMMOB Şehır Piancılan Odası tstanbul Şub. Baş)
Ahmet ISVAN (Eskı Istanöul Beledıye Başkanı) <
13.00-13.30 ARA
13 30-15.30 11 OTURUM
KENTLEŞME VE ÇEVRENjN KÜLTÜREL YAŞAMLA ETKİLEŞIMI
aurum Başkanı Yücel GÜRSEL (TMMOS ist Mımartar Odası Başk )
Prrt. Dr Doğan KUBAN (ITÜ Mımari* Fak Restorasyon Ana
Bılım Dalı Bask )
Prof Dr Mete TAPAN (ITU Mım Fak Bına Bılgısı Ana Bil Dalı.
İstanbul Anakent Betedıyesı Damşmanı)
YrcfrDoç Dr. Zskaı GÖRGULÜ (Yıldız Unıversıiesı Şehıralık Ana Bılım
Dalı Kentsel Yenılerne ve Ko
r
uma Ana Sılım D Bek.)
Yrd Doç Dr. Gıiden ERKUT (ITU Şehır ve Bölge Planlama Böl.
Soeyoiog)
15 30-16 00 ARA
16 00-18 00 III OT'JRUM
KENTLEŞME POLITIKALARINA ÇÖZÜM ÖNERILERI
Oturmrı Başkanı Prof Dr Hande SUHER (ITÛ Şehırcılık Ana Bılım
Dalı Başk.)
Prol Dr Yıldız SEY (ITU Mımariık Fak Yapı Bılgısı Ana Bılım Dalı Baş)
Prof Dr Mehmet KAflPUZCU (Boğauçı Unı. Cevre Sılımlerı Enst)
Prof Dr lorahım ŞANLI (Mimar Sinan Ûnı Şehu ve Bölge Pl İstanbul
Anakent Belediye Danışmanı)
Prol Dr Afıfe BATUR (ITU Mımariık Fak Mımariık Tanhı Ana Bılım Dalı)