22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/14 DİZİ-RÖPORTAJ 6NİSAN1991 2 0 2 0 YILINDA TURKIYE SAHINALPAY —10— Türkiye'nin önümüzdeki otuz yılda dUnya eko- notnisi içinde daha iyi bir yere geleceğine inanmak- la beraber maddi refah artışının başka türlü "ma- liyetleri" olacağını vurgulayaalar Adınüar Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Zülftt Dideli ile Prof. Dr. Tahsin Yncd. Dicleli'ye göre maddi kalkjnmanın bedeli çevre olacak: "Türkiye üç dünyanın kesiştiği yerdeki coğ- rafi konumu, ekonomik potansiyeli, ürütılerinin çe- şitliliği ve toplumsal dinamizmi ile önümü2deki yıl- larda giderek zenginleşecek. Ama bu, adam başına düscn milli gelir gibi kcavansiyonel ölçülerle bakıl- dığında böyle olacak. Oysa çevre açısından ele aia- cak olursak çevrenin büyük zarar göreceğmi, bu açı- dan durumun çok daha kötüleyeceğini söyleyebili- rim." Prof. Yücel'e göre ise maddi refah dttzeyi yükse- lirken başka türlü bir yoksullaşma yaşayacagoz: "tç- tenlikle söylemek gerekirse biraz tereddüte düşüyo- nım. Daha zengin mi, yoksa daha yoksul bir Tür- ZalfaDideli Türkiye önümüzdeki yülarda giderek zenginleşecek. Ama bu adam başına düşen milli **** gelirebakıldığında böyle olacak. Oysa çevre açısından durum daha da kötüleyecek. Haluk ö z d a l g a Türkiye ekonomisinin geleceğini görmek için îstanbul'un bugününe bakmayı uygun görüyonım... Sosyal ve kamusal hizmetlerde tipik bir Üçüncü Dünya görüntüsü, gelir dağılımında büyük adaletsizlik... kiye mi? Zenginlik, yoksulluk görece kavramlar. İyi bir zenginliğe mi, kötü bir zenginliğe mi gideceğiz... Bir tek biçimliliğe gidiyoruz gibi geliyor bana. Tek biçimlilik belirli nesnelerin, belirli modellere uygun olarak üretilmesiyle sınırlı kalmayacak; toplumlan da kapsayacak. Çok değişik toplumlar giderek ben- zer nitelikler kazanıyor. Insamann mantaliteleri bir- birine yaklaşmaya başlıyor., bir kitle kültürü doğu- yor. Bu kitle kültürü baalannı bir düzeye kadar çı- kanyor; bazılannı da indiriyor. Tekniğin geürdiği olanaklar insanın bazı etkinliklerini, yaraüaüğını ge- reksiz kılıyor. Bunun bir tür yoksullaşma olduğu da düşünülebUir." Roman ve oyun yazan Tank Bngra Türkiye eko- nomisinin geleceği konusunda, iyimserlikle karam- sarbğın sınınnda yer alıyor: "Türkiye ekonomisinin geleceği konusunda iyimser olamıyorum. Çünkü her seyden önce ülkede verilen eğitimi iyi ve sağlıklı bul- muyorum. Türkiye'de eğitim sistemi, uluslararasm- daki ekonomik yanşta yenik düşmeyecek insanlar yetiştirmiyor. tkinci olarak araştırma denen şey, eko- nominin lokomotifi olan şey yeterli düzeyde değil. Bir de tüketim meselesi var. Insanlanmızda tasar- nıf büinci yok; zaman kavramı, yann düşüncesi yok. Toplam ekonomi açısından bu bana büyük bir teh- like gibi görünüyor. öte yandan Türkiye son 7-8 yıl- da daha önce hayal edilemeyecek noktalara geldi. Bu yalnızca ekonomide baa öncü insanların ortaya çıkmasıyla, dünyaya açdmasıyla mümkün oldu. Ben bu öncülere çok değer veriyonım. Bunun için ka- ramsar da olamıyorum." Karamsar senaryolar "Türkiye ekonomisinin geleceği konusunda da ben pek iyimser değilim. Bugün uygulanmakta olan bir model var. Bu model yeni bir model değil, oldukça eski bir model. Böyle bir ekonomi modeli uygulan- dığı zaman başka alanlarda da yeniliğe yönelik ted- birler gerekir. örneğin özel girişim modeli Avnıpa'- da ortaya çıktığı zaman bunun yanında sağlamlaş- mış bir laiklik, bir de eğitim altyapısı vardı. Yani eğitim ve laiklik tarihte bu modelin yardımcısı ol- muştur. Türkiye'ye baktığımızda beni iyimserlikten ahkoyan şu: İnsanlar hem bu modeli uygulamak is- tiyorlar hem de gizli veya açık laikliğe karşı olanla- n destekliyor; eğitime de önem vermiyorlar. Bu mo- delin tutarsızlığı, beni iyimserlikten uzaklaştıran bi- rinci nokta. lkincisi de nüfus artışı. Bunun için hiç- bir şey yapıldığj yok. Nüfus artışı askeri darbe teh- likesi gibi alıştığımız bir şey... Bu da korkulacak bir şey... Bizdeki uygulayıcılar geçen yüzyüın dar ka- falı kapitalistlerine çok benziyorlar. Bu, gelecek için umut verici değildir." Şair ve deneme yazarı Meiih Cevdet Anday, Türkiye ekonomisinin geleceği ko- nusundaki karamsarhğının nedenlerini böyle açık- hyor. Türkiye'nin geleceği, îstanbul DSP eski genel baskan yarduncılarından Haluk Özdalga, bugünkü tstanbul'da Türkiye'nin gelece- ğini görüyor. özdalga'nın Türkiye ekonomisinin ge- leceğiyle ilgüi görüşleri şöyle: "Otuz yıl sonra Türk ekonomisinin durumu kuşkusuz bugünden daha iyi olacak. Türkiye dünya ekonomisiyle daha yoğun bir entegrasyon içine gjrecek; piyasa ekonomisi kökleş- miş olacak; ortalama gelir 4-5 bin dolar düzeyine ulaşacak. Ama Türkiye'nin, dünya ekonomisinde- ki göreü konumunda, bazı iyimser tahminlerin ak- sine bir sıçrama yapabileceğine inanmıyorum. Hat- ta büyük ihtimalle bir miktar gerileme olacak, çün- kü zengin ülkelerin ortalama gelirleri 14-15 bin do- lar düzeyinden 25-30 bin dolara yükselecek... Ben 2020 yılında Türkiye ekonomisinin geleceğini gör- mek için Îstanbul'un bugününe bakmayı uygun bu- luyorum; bugünün lstanbulu, 30 yıl sonrasının Tür- kiyesi için güzel bir göstergedir diye düşünüyorum. Yoğun bir iktisadi faaliyet, mal ve hizmet arzında çeşitlilik... öte yandan sağlıksız bir nüfus artışı, çev- re kirliliği, sosyal ve kamusal hizmetlerde tipik bir Üçüncü Dünya görüntüsü, gelir dağılımında büyük adaletsizlik... Genel manzara bu olacak." Karikatürist AIİ Uhi, Türkiye ekonomisinin ge- leceğiyle ilgili karamsarlığım büyük ölçüde zihniyet sonınlanyla açıklıyor: "Türkiye'de birtakım şeylerde gen kaldık ki bu geri kabş halen sürüyor. Birtakım düşünceler Türkiye'ye geç geliyor. Avrupa'da 'devlet insan yapısıdır, demek ki insan devlete hâkim olmahdır' diyen liberal düşünce hâlâ Türkiye'ye gel- medi. Türkiye'nin bence en önemli eksikliği, sosya- lizm düşüncesinden önce liberalizm düşüncesinin ol- mayışı. Şimdiye kadar kurulan hiçbir sağ parti de Türkiye'de gerçekten liberal düşünceyi temsil etme- di... Bana öyle geliyor ki biz hem düşüncede hem de ekonomide hep azgelişmiş ülke kimliğini sürdü- receğiz. Otuz yıl sonra belki bugünkünden daha iyi bir durumda olacağız, ama çağın gerisinde kalaca- ğız. Bilim kafası olmadan teknoloji, tfeknoloji olma- dan ekonomi gelişmez. BUimin gelişmesi insan ka- fasının tamamen özgür bırakılmasına dayamr. Biz- de kafalar özgür bırakümıyor, Gazali'den bu yana... Belki statükonun sürmesinde çıkan olanlar özgür düşünceyi engelliyor. Bazılan zannediyor ki ekono- miyi düşünceden ayırabiliriz. tnsanın iki temel faa- liyeti var: Biri ekonomik, diğeri düşünsel. Bunlar- dan birinin bile özgür olmayışı liberal demokrasiyi engeller." Türk-lş Genel Başkanı Şevket Yılmaz da Türk ekonomisinin geleceği konusunda iyimser değil. "Türkiye, olumsuz etkenlere ragmen kalkmma sü- recinde olan bir ülkedir. Ancak 30 yıl sonra hangi noktaya gelebilir sorusuna cevap vermek çok zor- dur" diyen Yılmaz'a göre yatırım eksikliği ve artan Ekonominin geleceği konusunda karamsarlann temel gerekçesi Nüfus ve eğitimdekî darboğazlar aşılmalıişsizlik karamsarhğının temel nedenleri: "Işsizliği azaltmamn tek yolu yatınmlardır. özel sektör yatı- rım yapamamaktadır. Yüzde 110 faizle yapüacak ya- tırım yatırım değildir. Güvencesi olmayan yatırım- ci, yatırım yapmaz. Yaünmlar devletin inisiyatifi- ne İcalırsa bugünkü bütçe olanaklanyla o da müm- kün değildir. lç ve dış borçlar, faizleri... Işsizleri azaltmak yerine çoğaltmaya gitmektedir. Yatınma büyük güvence vermediğimiz takdirde dunımu par- lak görmüyorum. Bugünkü guvensizlik içinde yatı- rımlann artacağını, işsizliğin azalacağını söylemek mümkün değildir. Görünen köy kılavuz istemez..." Dünya ekonomisiyle bütünleşme "2020 Yılında Türkiye" araşürmasmda göriiştüğümüz kişilerin bü- yük çogunluğu tarafından olumlu bir gelişme ola- rak değerlendirilirken Türkiye'de Islamcı düşünce tarihi üzerine araştırmalanyla tanınan tsmail Kara bunu gerileme nedeni olarak değerlendiriyor: "Tür- kiye dünya ekonomik sistemiyle bütünleşmeye de- vam ettiği sürece ekonomik güçlükleri artacak. 12 Eylül sonrası ekonomik yönelişler sonucu belki Tür- kiye'deki zengin insan sayısı artacaktır, fakat gelir dağılımındaki bozukluğun daha da kötüleyeceğini sanıyonım... Türkiye üzerindeki dış baskılar son bir buçuk iki asırda gittikçe ağırlaşıyor. Meşrutiyet'in üanı basküan azaltmadı, çoğalttı; cumhuriyetin ilanı da. Resmi ideoloji bunun aksini söylese de Türkiye siyasi konumuna paralel olarak iktisadi ve toplum- sal zenginliklerini de kaybeder bir durum almıştır... Ekonomiyi siyasetten ve kültürden ayrı düşüneme- yiz. Türkiye'de karar merkezleri ne kadar halka da- yanıyor? Benim açımdan mesele burada düğumle- niyor. Kalkınma ve gelişme büyük ölçüde milli bir harekettir... Türkiye'de iktidarların ne kadar milli dayanaklan var, sorulmaya değer. Türkiye, sömü- rülen bir ülkedir diyemem, Türkiye hiçbir zaman sö- mürge olmadı; ama benzer mekanizmalar Işlemek- tedir. Türkive'vi 2020 ydmda bugün olduğundan da- ha zengin bir ülke olarak görmüyorum, çünkü Türki- ye dış dünyayla kendisi aleyhine işleyen ilişkiler içine girmiştir." Emperyalizmin uydusu Dış dünyayla ilişkilerin, özellikle dış ekonomik ilişküerin Türkiye'nin aleyhine işleyişi Aziz Nesin'- in karamsarhğının temel nedeni. Aziz Nesin, Türki- ye'nin geleceğiyle ilgüi hemen her konuda büyük bir karamsarUğa sahip. Bu karamsarhğını da Türkiye'- nin iktisadi ve siyasi bakımdan "emperyalizm"e ve esas olarak da "büyük emperyatist ABD'ye bağunh" bir ülke olmasıyla acıklamakta. Aziz Nesin'in Türki- ye ekonomisinin geleceğiyle ilgili görüşlerini şu söz- leriyle Özetleyebiliriz: "Türkiye'nin 60 milyar dolar borcu var. Ikinci Dünya Savaşı sonrasında ABD'yle ilişkiler başlaym- ca borca girdik. Ondan önce Kurtuluş Savaşı'ndan çıkmıştık; onurlu bir ülkeydik. Bugün onurlu bir ül- ke ve onurlu ülkenin insanlan olduğumuza inanmı- yorum. Bir ülke 60 milyar dolar borçlu ise ekono- misi de siyaseti de bağımsız değildir... Türkiye si- yasal sımrlan içinde istediği yerde askeri üs kurmak hakkına sahip değildir. Turkiye'yi bir aile sayarsak bu aile borçludur. Âlacakh kasap, bakkal evin içi- ne girip her şeyi yapıyor. Kültürumüze, yaşama bi- çimimize, kocaların yaşama bicimine, kadınların iç çamaşırlanna kadar kanşıyor... Böyle bir Türkiye 2020 yüında ne olacak? Bu borçlardan ikinci bir eko- nomik kurtuluş savaşı vererek kurtulabilir miyiz diye düşünmemiz gerekiyor. Bugün mevcut partüerin hic- biri programlanna bu borçtan nasıl kurtulunacağı- nı koymuyorlar. Borcumuzu azaltma yollannı ara- mıyorsak bu borç artacak demektir. Ben 2020 yüında Türkiye'nin kurtuluş umudunu kesinlikle görmüyo- rum..." "2020 Yıünda Türkiye" araştırmasmda ekonomik gelişmeyi köstekleyen etkenler arasında üzerinde en çok durulan konular, hızh nüfus artışı ve eğitim ala- nındaki sorunlar oldu. Konuştuğumuz kimselerin en az üçte biri hızlı nüfus arüş.nm önlenmesinin eko- nomik açıdan Türkiye'nin önde gelen sorunu oldu- ğunu vurguladı. Bunlann bir kısmı nüfus planlama- sının bir milli politika olarak uygulanmasının tek çı- kar yol olduğunu ileri sürdüler. Bu yöndeki görüş- lerden bazılan şöyle: Egitimde "sarmaşık dallan" — Yavuz Canevi: "Türkiye'de bugüne kadar nü- fus artışından şikâyet eden olmadı. özel bazı kurum- lar dışında kimse bu konuyla ilgilenmedi. Aile plan- laması bir devlet politikası olmadı. tnanfyorum ki 2000 yıhna kadar farkına vanlacak ki biz yüda yüzde 2.5 nüfus artışıyla ilerleyemeyiz; bunu yüzde l'e dü- şürmek zorundayız... Böyle bir politik bilinçlenme- nin olavağma inanıyorum ve ancak o takdirde Türki ye'nin ekonomide bir 'orta yol' tutturabileceğine (yani kabul edilebilir bir gelişme göstereceğine) ina- nıyorum." —. Tansu Çiller: "Ben Turkiye'yi mucizeler ya- ratmaya namzet bir ülke olarak görüyonım. Ancak 1980'lerde Türkiye, nüfus artışı konusunda yerin- de saydı; çünkü artış hızını düşüremedi. Yılda yüz- de 2.4 korkunç büyük bir oran. Bu oranı veri ala- rak bir projeksiyon yaparsanız Türkiye ekonomisi- nin geleceği için iyimser olmak mümkün değil." Eğitim alanındaki sorunlanmız, Türkiye'de eko- nomik kalkınmanra hızh nüfus artışı kadar önemli bir başka engeli olarak görülüyor. C«m Boyner, eği- tim alanındaki sorunlarımızı anlatırken görüştüğü- müz kimselerin birçoğunun kaygdaruu yansıtıyor: "Egitimde zorunlu ilköğretimin sekiz yüa çıkanl- ması, eğitimin her kademesindeki gençlere meslek edindirilmesi şarttır. Burada üç sorun var: Biri kay- nak meselesi. Fransa'da bütçenin yüzde 25'i az bu- lunduğu için insanlar sokaklara dökülüyor. Biz yüz- de 17'ye çıkınca bayram ediyoruz. Ashnda yüzde 25 AliUlviHem düşüncede hem ekonomide azgelişmiş ülke kimliğini stirdüreceğiz... Bilim kafası olmadan teknoloji, teknoloji olmadan ekonomi gelişemez. BUimin gelişmesi insanın kafasının özgür bırakılmasına dayanır. Şevket Yılmaz Yatınma büyük güvence vermediğimiz takdirde durumu parlak görmüyorum. Bugünkü guvensizlik içinde yatırımlann artacağım, işsizliğin azalacağını söylemek mümkün değildir. bile bizim için yeterli değil. İkinci sorun acaba bu- gün Türkiye, ilköğretimi 8 yıla çıkarmaya, liselerin önemli bir bölümünü meslek lisesi haline getirmeye karar verse bunun gerçekleşmesi ve ilk ürünlerin ahn- ması kaç yıl sürecek? 10-15 yıl sonra netice verecek yatınmlar siyasi iktidarlar için ne cazip ne de ko- lay... Üçüncü sorun sarmaşık dallan... Türkiye'nin makro sosyo-kültürel politikasına dolanmış birtakun sarmaşık dallan var. Uköğretimin 8 yü olmasına kar- şı çıkan güçler var. Türkiye'nin, ilköğretimiB 8 yı- lın altıiıda olduğu yalnızca 12 ülkeden biri olmak- tan çıkmasına en büyük engel, ülkenin kültürel an- lamda Doğululaşmasını tercih eden kesimin baskı- sıdır. İlköğretimi 8 yıl yaptığmızda imam hatip okul- larının orta kısımlannı kapatmak zorundasımz... Bu üç engel aşılabilirse yapüacak şeyler bellidir." Sah ganii: Dünyadaki yerlmiz. Goleri . Atölye 146 97 38 • 132 «4 26 TESVlKhE SANAT, GALERİSİ EROL KINALI Resim Sergisi 5 Nisan-30 Nisan 1991 Abdi lf»kçi Cad. 48/1 T«şvikiy« T»ltl41 0 4 5 8 F 1 4 6 6 7 6 8 AEDPA AMTekstilbmk Sanat GılerİJi MUHSİN KUT Resim Sergisi 3 Nisan-2 Mayn T«,mly. Ta4: 1 » 13 79 GORBON SANAT GALERİSİ SABAHATTİN ŞEN RESİM SERGİSİ 2 Nisan - 4 Mayıs 1991 AKYAVAŞ ARAT GÜLERYÜZ KOMET ÖNSOY SEZER Galeri Nev Maçka C. 33/B 131 67 63 CENCAY KASAPÇI Resim Sergisi 21 Mart-12 ^asa^ Aytar C«L Nl Apl. 2*1 Lm«rt 165 M 14 MUZAYEDE HEYECANI DEVAM EDİYOR. 136. MUZAYEDE 7 NİSAN PAZAR İSTANBUL HİLTON OTELİ 300 ÇEŞÎT NADİDE ANTİKA ESERLER % . •• Sama sunulanlar 5-6 Nisan günleri galerimizde sergilenecektir. ANTİK EYTAM CAD. NO. 16 NİŞANTAŞI/İSTANBUL Tel: 131 44 65 - 130 74 82 - 141 47 76 - 141 40 48 ATLAR... Heykel Sergisi _ 4 Nisan jŞ 4 Mayıs'91 (0 YldıkınuİK Çıtnuzı 6/7 O ) I$M Tıyıtrosu »rkı»ı| Elmmg 132 59M SUİ&T G«XBtSt GÜLDEREN BAYRAKTAR Besım Sergisi 29 Mart-17 Nisan T«*os Çıkm«L Vıpıkur Han K 1 No: 27-M B»ro5(u 1 U K 9 3 N u r c a n P e r d a h ç ı Rölyefve HeykelSeıgia 1 - 29 ftsan 1991, UM-18H0 (PazargunlenJışında) H YOflCa Modem Sanat ValikonağıCaddesiNo. U7'2Nisantasılstanbul Tel 130 39 80 2-50 Nisan 1991.11.00-18.00 Resim Seıgisig isaldal caddea 141 Bejoğlu-lSönN Tt\ 152 1698 EKREMKAHRAMAN G A R A N T 1 S A N A T G' A L E R l S l Sergi 10 Nisan'a kadar uzatılmıştır ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ Küçük Salon Sergı Saatlen: 11.00-19 00 Galeri paztr günleri kapalıdlr. ARKEONSANAT GALERİSİ sürawJ ÇAĞDAŞÖZGONBASH SERAMIK. HEYKEL YAĞUBOYATABUıUVR SAT1Ş MERKE2I E3 SANFA SANÂTGALERİSİ İBRAHİM ÇİFTÇİOĞLU 2 Nısan-7 Mayıs Espas Sarkaç ve Tık" Resım Sergisi 'hlamur Cad Yeşılçımen SoK No 91 BerıkUv'ST 159 72 55 DEMET YERSEL Resim Sergisi 14 Mart-21 Nisan 1.L«*ntSUWnSok. NocKTtt 170 03 62 TEN SANAT GALERIS) FİVZİ Resim Sergisi MI7 I I « VtNCL ADNAN TURANİ 28 Marf-25 Nisan 1991 arra arkası) Ihlamuc Yolu Gûnol Ap) tel- 113 06 19-160 30 77 1 NİSAN ' 2» NIIAN 1 "KESM SERGBT P5» EMLAK BANHASI tmm Sanat Galensı Turulı Hrlmı Cad No 104 A N K A R A HAYRİ KARAY Heykel Sergisi 3-27 Nisan 1991 M2TISAN Uk*l« Sok. No: 3 Ortaköy 159 51 55 BURHAN TEMEL RESİM SERGİSİ 16 MARM3 NİSAN 199/ ne-gun BE ANAT >*>oc CocOea 2C T.i A G I N =ı MOC* CUSSİCCD&MC \KVL ROCK POP ULLl Halep iş Horn M*dal Cad t«/96BEYO<SLU CSes 1885 Tıyatrosu Posaıı) GALERİ LEBRİZ ÇEŞİTLEMELERI Avnl Arbaş Aydm Ayan Gevher Bozkurt İbrahlm Çallı Eren Eyüboğlu Leyla Gamsız Nedlm Günsür Nuıi iyem Feyha Kısakürek Edip H. Köseoğlu Orhan Peker Hale Sontaş Burhan Uygur Eşref Üren 25 Mart - 25 Nlsan Eytam Cad. Aftthara Apt. 16 NlMnU». 1*0 22 «2 N İ S A N n u ı UDINÇini, Porsden ( E l SEVİH İlllKtlSukıboya II!IIÜIIİ OltklllYağlıboya EMLAK BANKASI Sanat Galerisi Bılyoz Sok Tfem Han 4 1 Tiınel • Beyo|lu, T t l ' 5 1 4 1 0 0 (Serç, Pmrteı - C ı n r a «nsm* her {On 1100 • » 00 u ı * n nsmdı jofehlr) BURHAN DOĞANÇAY Fotoğraf Sergisi 6 Nisan-13 Mayıs 1991 AçılışSoat 16 00 DERtMOD KOLTÛR HERKEZİ ISTANBÜL PCECI doMI hergun 1900'a kodot açığn İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI'ÎSDAIS 1. Sosyal Turistik Tesislet Müdürlüğu Ünitelerinden 440 kabinii Büytik Plaj'a giriş ve plajdaki kabin, gardorap, Fotoğrafçılık \e eraanetçilik iş- leri akit başlangıcındakı 31 Ekim 1992 yılının akşamına kadar 2 sezon- Juk müddetle 560.000.000.—TL. muhammen bedelk kirayaverilecektir. Geçici Teminatı: 16.800.000.— TL.'dır. thaleye lştirak Teminatı: 70.000.000.— TL.'dır. Şartnamesi: 50.000.— TL. bedelle Sosyal Turistik Tesisler Müdürlu- ğü'nden temin edilebilir. Yukarıda yazılı iş 2 Mayıs 1991 gunu saat 11.00'de Utanbul Büyukşe- hir Belediye Encumeninde 2886/45'nci rnaddesine göre Açık Arttırma usulü ile şartnamesi veçhile ihale olacaktır. Ihaleye katılmak isteyenler Geçici Teminat mektup veya makbuzları ile Şartnamesinde yazılt diğer belgelerle birlikte yukarıda belinilen gun ve saatte îstanbul Buyükşehir Belediye Encumeninde haar bulunmanız gerekmektedır. Ilan olunur. YUSUF ERİŞTİ NEREDE? 14 Mart 1991 Perşembe günü saat 08.20'de Belgradkapısı önünde siyasi şube polisleri taraftndan gözaltına alınan YUSUF ERİŞTİ'den hiçbir haber alınamamaktadır. Tüm yetkili ve görevlilere YUSUF ERİŞTİ'nin NEREDE? olduğunu soruyoruz. TAYAD'h Aileler Adına GÜLTEN ŞEŞEN İK6İLİZCE Özel veya Gruplara ders Tel: 588 20 60 (Saat 19.00'dan sonra) İLAN BEYPAZARI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ' NDEN DosyaNo: 1990/59 Esas Davacı TEK lç Anadolu Elektrik Dağıtım Müessesesi tarafından davaJı Beysan Beypazan Un Sanayii ve Tiearet A.Ş. aleyhine açılan alacak davasının duruşmasında verilen karar gereğince: Davaa müessese vekili 1.3.1990 tarihli dava dilekçesi ile davacı mü- essesenin 14.524.197 tutarındaki alacağının dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davahdan tahsiline karar verilmesim talep ve dava etmiş, davalı ştrketin dava dilekçesinde Piripaşa Mah. lçbostan Sok. No: 14 olarak belirtilen adresine tebligat yapılaraamış ve yapıınlan zabıta tahkikau sonucu da tebligata elverişli adresi tespit edilemedi- ginden ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olmakla davalı Bey- san Beypazan Un Sanayii ve Tiearet Anonim Şirketi'nin dunışmanın atılı bulunduğu 6.6.1991 günü saat 10.00'da mahkememizde hazır bulunması ya da bir vekille temsil ettirmesi aksi takdirde Tahkikat ve Yargılamaya H.U.M.K.'nun 213, 337. maddeleri gerefeince yok- tuğunda devam ediüp hüküm verileceği dava dilekçesi ve duruşma gunü tebliği yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 28.2.1991 Basın: 23217 ÇORUM ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 1989/181 Irfan Soylu vekili Av. Fahri Azkur tarafından Nihat Büke ve Ya- şar Dişdiş aleyhine açılan istirdat ve senet iptali davasının yapılan yargılaması sonunda: Davacı vekiU dilekçesinde müvekkiünin davalıyla yaptığı anlaşma sonucu davaltnın yapacağı işlere karsılık 200.000 TL. para ödediği- ni, kalan borcu için 15.3.1989 vade 200.000 TL. 15.4.1989 vade, 200.000 TL. 2.7.1989 vade, 2.400.000 TL'lik üç adet bono verdiği- ni, davalımn anlasmaya uymadığını, yapacağı işleri yerine getirme- diğini bildirerek ödenen panuun davalıdan ahnmasuu, bonolar üzerine ihtiyati tedbir konularak iptaline karar verilmesini istemiştir. Davanın yargılaması sonunda davacı tarafından davalı Nihat Bü- ke aleyhine açılan davanın redcUne karar verilmiş, karar davacı ve- kili tarafından süresind» temyiz edilmiş olup davalı Nihat Büke'nin adresi zabıtaca tespit edilemediğinden ilanen davetiye tebligine ka- rar veriteüş olup davalı Nihat Büke'ye karar ve temyiz dilekçesi teb- liği yerine kaim olmak üzşre ilanen tebliğ ohınur. Baan: 46361
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle