Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/14 DİZİ-RÖPORTAJ 6NİSAN1991
2 0 2 0 YILINDA TURKIYE SAHINALPAY
—10—
Türkiye'nin önümüzdeki otuz yılda dUnya eko-
notnisi içinde daha iyi bir yere geleceğine inanmak-
la beraber maddi refah artışının başka türlü "ma-
liyetleri" olacağını vurgulayaalar Adınüar Dergisi
Genel Yayın Yönetmeni Zülftt Dideli ile Prof. Dr.
Tahsin Yncd.
Dicleli'ye göre maddi kalkjnmanın bedeli çevre
olacak: "Türkiye üç dünyanın kesiştiği yerdeki coğ-
rafi konumu, ekonomik potansiyeli, ürütılerinin çe-
şitliliği ve toplumsal dinamizmi ile önümü2deki yıl-
larda giderek zenginleşecek. Ama bu, adam başına
düscn milli gelir gibi kcavansiyonel ölçülerle bakıl-
dığında böyle olacak. Oysa çevre açısından ele aia-
cak olursak çevrenin büyük zarar göreceğmi, bu açı-
dan durumun çok daha kötüleyeceğini söyleyebili-
rim."
Prof. Yücel'e göre ise maddi refah dttzeyi yükse-
lirken başka türlü bir yoksullaşma yaşayacagoz: "tç-
tenlikle söylemek gerekirse biraz tereddüte düşüyo-
nım. Daha zengin mi, yoksa daha yoksul bir Tür-
ZalfaDideli
Türkiye
önümüzdeki
yülarda giderek
zenginleşecek.
Ama bu adam
başına düşen milli
**** gelirebakıldığında
böyle olacak. Oysa
çevre açısından durum daha da
kötüleyecek.
Haluk
ö z d a l g a Türkiye
ekonomisinin
geleceğini görmek
için îstanbul'un
bugününe bakmayı
uygun
görüyonım...
Sosyal ve kamusal
hizmetlerde tipik bir Üçüncü Dünya
görüntüsü, gelir dağılımında büyük
adaletsizlik...
kiye mi? Zenginlik, yoksulluk görece kavramlar. İyi
bir zenginliğe mi, kötü bir zenginliğe mi gideceğiz...
Bir tek biçimliliğe gidiyoruz gibi geliyor bana. Tek
biçimlilik belirli nesnelerin, belirli modellere uygun
olarak üretilmesiyle sınırlı kalmayacak; toplumlan
da kapsayacak. Çok değişik toplumlar giderek ben-
zer nitelikler kazanıyor. Insamann mantaliteleri bir-
birine yaklaşmaya başlıyor., bir kitle kültürü doğu-
yor. Bu kitle kültürü baalannı bir düzeye kadar çı-
kanyor; bazılannı da indiriyor. Tekniğin geürdiği
olanaklar insanın bazı etkinliklerini, yaraüaüğını ge-
reksiz kılıyor. Bunun bir tür yoksullaşma olduğu da
düşünülebUir."
Roman ve oyun yazan Tank Bngra Türkiye eko-
nomisinin geleceği konusunda, iyimserlikle karam-
sarbğın sınınnda yer alıyor: "Türkiye ekonomisinin
geleceği konusunda iyimser olamıyorum. Çünkü her
seyden önce ülkede verilen eğitimi iyi ve sağlıklı bul-
muyorum. Türkiye'de eğitim sistemi, uluslararasm-
daki ekonomik yanşta yenik düşmeyecek insanlar
yetiştirmiyor. tkinci olarak araştırma denen şey, eko-
nominin lokomotifi olan şey yeterli düzeyde değil.
Bir de tüketim meselesi var. Insanlanmızda tasar-
nıf büinci yok; zaman kavramı, yann düşüncesi yok.
Toplam ekonomi açısından bu bana büyük bir teh-
like gibi görünüyor. öte yandan Türkiye son 7-8 yıl-
da daha önce hayal edilemeyecek noktalara geldi.
Bu yalnızca ekonomide baa öncü insanların ortaya
çıkmasıyla, dünyaya açdmasıyla mümkün oldu. Ben
bu öncülere çok değer veriyonım. Bunun için ka-
ramsar da olamıyorum."
Karamsar senaryolar
"Türkiye ekonomisinin geleceği konusunda da ben
pek iyimser değilim. Bugün uygulanmakta olan bir
model var. Bu model yeni bir model değil, oldukça
eski bir model. Böyle bir ekonomi modeli uygulan-
dığı zaman başka alanlarda da yeniliğe yönelik ted-
birler gerekir. örneğin özel girişim modeli Avnıpa'-
da ortaya çıktığı zaman bunun yanında sağlamlaş-
mış bir laiklik, bir de eğitim altyapısı vardı. Yani
eğitim ve laiklik tarihte bu modelin yardımcısı ol-
muştur. Türkiye'ye baktığımızda beni iyimserlikten
ahkoyan şu: İnsanlar hem bu modeli uygulamak is-
tiyorlar hem de gizli veya açık laikliğe karşı olanla-
n destekliyor; eğitime de önem vermiyorlar. Bu mo-
delin tutarsızlığı, beni iyimserlikten uzaklaştıran bi-
rinci nokta. lkincisi de nüfus artışı. Bunun için hiç-
bir şey yapıldığj yok. Nüfus artışı askeri darbe teh-
likesi gibi alıştığımız bir şey... Bu da korkulacak bir
şey... Bizdeki uygulayıcılar geçen yüzyüın dar ka-
falı kapitalistlerine çok benziyorlar. Bu, gelecek için
umut verici değildir." Şair ve deneme yazarı Meiih
Cevdet Anday, Türkiye ekonomisinin geleceği ko-
nusundaki karamsarhğının nedenlerini böyle açık-
hyor.
Türkiye'nin geleceği, îstanbul
DSP eski genel baskan yarduncılarından Haluk
Özdalga, bugünkü tstanbul'da Türkiye'nin gelece-
ğini görüyor. özdalga'nın Türkiye ekonomisinin ge-
leceğiyle ilgüi görüşleri şöyle: "Otuz yıl sonra Türk
ekonomisinin durumu kuşkusuz bugünden daha iyi
olacak. Türkiye dünya ekonomisiyle daha yoğun bir
entegrasyon içine gjrecek; piyasa ekonomisi kökleş-
miş olacak; ortalama gelir 4-5 bin dolar düzeyine
ulaşacak. Ama Türkiye'nin, dünya ekonomisinde-
ki göreü konumunda, bazı iyimser tahminlerin ak-
sine bir sıçrama yapabileceğine inanmıyorum. Hat-
ta büyük ihtimalle bir miktar gerileme olacak, çün-
kü zengin ülkelerin ortalama gelirleri 14-15 bin do-
lar düzeyinden 25-30 bin dolara yükselecek... Ben
2020 yılında Türkiye ekonomisinin geleceğini gör-
mek için Îstanbul'un bugününe bakmayı uygun bu-
luyorum; bugünün lstanbulu, 30 yıl sonrasının Tür-
kiyesi için güzel bir göstergedir diye düşünüyorum.
Yoğun bir iktisadi faaliyet, mal ve hizmet arzında
çeşitlilik... öte yandan sağlıksız bir nüfus artışı, çev-
re kirliliği, sosyal ve kamusal hizmetlerde tipik bir
Üçüncü Dünya görüntüsü, gelir dağılımında büyük
adaletsizlik... Genel manzara bu olacak."
Karikatürist AIİ Uhi, Türkiye ekonomisinin ge-
leceğiyle ilgili karamsarlığım büyük ölçüde zihniyet
sonınlanyla açıklıyor: "Türkiye'de birtakım şeylerde
gen kaldık ki bu geri kabş halen sürüyor. Birtakım
düşünceler Türkiye'ye geç geliyor. Avrupa'da 'devlet
insan yapısıdır, demek ki insan devlete hâkim
olmahdır' diyen liberal düşünce hâlâ Türkiye'ye gel-
medi. Türkiye'nin bence en önemli eksikliği, sosya-
lizm düşüncesinden önce liberalizm düşüncesinin ol-
mayışı. Şimdiye kadar kurulan hiçbir sağ parti de
Türkiye'de gerçekten liberal düşünceyi temsil etme-
di... Bana öyle geliyor ki biz hem düşüncede hem
de ekonomide hep azgelişmiş ülke kimliğini sürdü-
receğiz. Otuz yıl sonra belki bugünkünden daha iyi
bir durumda olacağız, ama çağın gerisinde kalaca-
ğız. Bilim kafası olmadan teknoloji, tfeknoloji olma-
dan ekonomi gelişmez. BUimin gelişmesi insan ka-
fasının tamamen özgür bırakılmasına dayamr. Biz-
de kafalar özgür bırakümıyor, Gazali'den bu yana...
Belki statükonun sürmesinde çıkan olanlar özgür
düşünceyi engelliyor. Bazılan zannediyor ki ekono-
miyi düşünceden ayırabiliriz. tnsanın iki temel faa-
liyeti var: Biri ekonomik, diğeri düşünsel. Bunlar-
dan birinin bile özgür olmayışı liberal demokrasiyi
engeller."
Türk-lş Genel Başkanı Şevket Yılmaz da Türk
ekonomisinin geleceği konusunda iyimser değil.
"Türkiye, olumsuz etkenlere ragmen kalkmma sü-
recinde olan bir ülkedir. Ancak 30 yıl sonra hangi
noktaya gelebilir sorusuna cevap vermek çok zor-
dur" diyen Yılmaz'a göre yatırım eksikliği ve artan
Ekonominin geleceği
konusunda
karamsarlann temel
gerekçesi
Nüfus ve
eğitimdekî
darboğazlar
aşılmalıişsizlik karamsarhğının temel nedenleri: "Işsizliği
azaltmamn tek yolu yatınmlardır. özel sektör yatı-
rım yapamamaktadır. Yüzde 110 faizle yapüacak ya-
tırım yatırım değildir. Güvencesi olmayan yatırım-
ci, yatırım yapmaz. Yaünmlar devletin inisiyatifi-
ne İcalırsa bugünkü bütçe olanaklanyla o da müm-
kün değildir. lç ve dış borçlar, faizleri... Işsizleri
azaltmak yerine çoğaltmaya gitmektedir. Yatınma
büyük güvence vermediğimiz takdirde dunımu par-
lak görmüyorum. Bugünkü guvensizlik içinde yatı-
rımlann artacağını, işsizliğin azalacağını söylemek
mümkün değildir. Görünen köy kılavuz istemez..."
Dünya ekonomisiyle bütünleşme "2020 Yılında
Türkiye" araşürmasmda göriiştüğümüz kişilerin bü-
yük çogunluğu tarafından olumlu bir gelişme ola-
rak değerlendirilirken Türkiye'de Islamcı düşünce
tarihi üzerine araştırmalanyla tanınan tsmail Kara
bunu gerileme nedeni olarak değerlendiriyor: "Tür-
kiye dünya ekonomik sistemiyle bütünleşmeye de-
vam ettiği sürece ekonomik güçlükleri artacak. 12
Eylül sonrası ekonomik yönelişler sonucu belki Tür-
kiye'deki zengin insan sayısı artacaktır, fakat gelir
dağılımındaki bozukluğun daha da kötüleyeceğini
sanıyonım... Türkiye üzerindeki dış baskılar son bir
buçuk iki asırda gittikçe ağırlaşıyor. Meşrutiyet'in
üanı basküan azaltmadı, çoğalttı; cumhuriyetin ilanı
da. Resmi ideoloji bunun aksini söylese de Türkiye
siyasi konumuna paralel olarak iktisadi ve toplum-
sal zenginliklerini de kaybeder bir durum almıştır...
Ekonomiyi siyasetten ve kültürden ayrı düşüneme-
yiz. Türkiye'de karar merkezleri ne kadar halka da-
yanıyor? Benim açımdan mesele burada düğumle-
niyor. Kalkınma ve gelişme büyük ölçüde milli bir
harekettir... Türkiye'de iktidarların ne kadar milli
dayanaklan var, sorulmaya değer. Türkiye, sömü-
rülen bir ülkedir diyemem, Türkiye hiçbir zaman sö-
mürge olmadı; ama benzer mekanizmalar Işlemek-
tedir. Türkive'vi 2020 ydmda bugün olduğundan da-
ha zengin bir ülke olarak görmüyorum, çünkü Türki-
ye dış dünyayla kendisi aleyhine işleyen ilişkiler içine
girmiştir."
Emperyalizmin uydusu
Dış dünyayla ilişkilerin, özellikle dış ekonomik
ilişküerin Türkiye'nin aleyhine işleyişi Aziz Nesin'-
in karamsarhğının temel nedeni. Aziz Nesin, Türki-
ye'nin geleceğiyle ilgüi hemen her konuda büyük bir
karamsarUğa sahip. Bu karamsarhğını da Türkiye'-
nin iktisadi ve siyasi bakımdan "emperyalizm"e ve
esas olarak da "büyük emperyatist ABD'ye bağunh"
bir ülke olmasıyla acıklamakta. Aziz Nesin'in Türki-
ye ekonomisinin geleceğiyle ilgili görüşlerini şu söz-
leriyle Özetleyebiliriz:
"Türkiye'nin 60 milyar dolar borcu var. Ikinci
Dünya Savaşı sonrasında ABD'yle ilişkiler başlaym-
ca borca girdik. Ondan önce Kurtuluş Savaşı'ndan
çıkmıştık; onurlu bir ülkeydik. Bugün onurlu bir ül-
ke ve onurlu ülkenin insanlan olduğumuza inanmı-
yorum. Bir ülke 60 milyar dolar borçlu ise ekono-
misi de siyaseti de bağımsız değildir... Türkiye si-
yasal sımrlan içinde istediği yerde askeri üs kurmak
hakkına sahip değildir. Turkiye'yi bir aile sayarsak
bu aile borçludur. Âlacakh kasap, bakkal evin içi-
ne girip her şeyi yapıyor. Kültürumüze, yaşama bi-
çimimize, kocaların yaşama bicimine, kadınların iç
çamaşırlanna kadar kanşıyor... Böyle bir Türkiye
2020 yüında ne olacak? Bu borçlardan ikinci bir eko-
nomik kurtuluş savaşı vererek kurtulabilir miyiz diye
düşünmemiz gerekiyor. Bugün mevcut partüerin hic-
biri programlanna bu borçtan nasıl kurtulunacağı-
nı koymuyorlar. Borcumuzu azaltma yollannı ara-
mıyorsak bu borç artacak demektir. Ben 2020 yüında
Türkiye'nin kurtuluş umudunu kesinlikle görmüyo-
rum..."
"2020 Yıünda Türkiye" araştırmasmda ekonomik
gelişmeyi köstekleyen etkenler arasında üzerinde en
çok durulan konular, hızh nüfus artışı ve eğitim ala-
nındaki sorunlar oldu. Konuştuğumuz kimselerin en
az üçte biri hızlı nüfus arüş.nm önlenmesinin eko-
nomik açıdan Türkiye'nin önde gelen sorunu oldu-
ğunu vurguladı. Bunlann bir kısmı nüfus planlama-
sının bir milli politika olarak uygulanmasının tek çı-
kar yol olduğunu ileri sürdüler. Bu yöndeki görüş-
lerden bazılan şöyle:
Egitimde "sarmaşık dallan"
— Yavuz Canevi: "Türkiye'de bugüne kadar nü-
fus artışından şikâyet eden olmadı. özel bazı kurum-
lar dışında kimse bu konuyla ilgilenmedi. Aile plan-
laması bir devlet politikası olmadı. tnanfyorum ki
2000 yıhna kadar farkına vanlacak ki biz yüda yüzde
2.5 nüfus artışıyla ilerleyemeyiz; bunu yüzde l'e dü-
şürmek zorundayız... Böyle bir politik bilinçlenme-
nin olavağma inanıyorum ve ancak o takdirde Türki
ye'nin ekonomide bir 'orta yol' tutturabileceğine
(yani kabul edilebilir bir gelişme göstereceğine) ina-
nıyorum."
—. Tansu Çiller: "Ben Turkiye'yi mucizeler ya-
ratmaya namzet bir ülke olarak görüyonım. Ancak
1980'lerde Türkiye, nüfus artışı konusunda yerin-
de saydı; çünkü artış hızını düşüremedi. Yılda yüz-
de 2.4 korkunç büyük bir oran. Bu oranı veri ala-
rak bir projeksiyon yaparsanız Türkiye ekonomisi-
nin geleceği için iyimser olmak mümkün değil."
Eğitim alanındaki sorunlanmız, Türkiye'de eko-
nomik kalkınmanra hızh nüfus artışı kadar önemli
bir başka engeli olarak görülüyor. C«m Boyner, eği-
tim alanındaki sorunlarımızı anlatırken görüştüğü-
müz kimselerin birçoğunun kaygdaruu yansıtıyor:
"Egitimde zorunlu ilköğretimin sekiz yüa çıkanl-
ması, eğitimin her kademesindeki gençlere meslek
edindirilmesi şarttır. Burada üç sorun var: Biri kay-
nak meselesi. Fransa'da bütçenin yüzde 25'i az bu-
lunduğu için insanlar sokaklara dökülüyor. Biz yüz-
de 17'ye çıkınca bayram ediyoruz. Ashnda yüzde 25
AliUlviHem
düşüncede hem
ekonomide
azgelişmiş ülke
kimliğini
stirdüreceğiz...
Bilim kafası
olmadan teknoloji,
teknoloji olmadan
ekonomi gelişemez. BUimin gelişmesi
insanın kafasının özgür bırakılmasına
dayanır.
Şevket Yılmaz
Yatınma büyük
güvence
vermediğimiz
takdirde durumu
parlak
görmüyorum.
Bugünkü
guvensizlik içinde
yatırımlann artacağım, işsizliğin
azalacağını söylemek mümkün değildir.
bile bizim için yeterli değil. İkinci sorun acaba bu-
gün Türkiye, ilköğretimi 8 yıla çıkarmaya, liselerin
önemli bir bölümünü meslek lisesi haline getirmeye
karar verse bunun gerçekleşmesi ve ilk ürünlerin ahn-
ması kaç yıl sürecek? 10-15 yıl sonra netice verecek
yatınmlar siyasi iktidarlar için ne cazip ne de ko-
lay... Üçüncü sorun sarmaşık dallan... Türkiye'nin
makro sosyo-kültürel politikasına dolanmış birtakun
sarmaşık dallan var. Uköğretimin 8 yü olmasına kar-
şı çıkan güçler var. Türkiye'nin, ilköğretimiB 8 yı-
lın altıiıda olduğu yalnızca 12 ülkeden biri olmak-
tan çıkmasına en büyük engel, ülkenin kültürel an-
lamda Doğululaşmasını tercih eden kesimin baskı-
sıdır. İlköğretimi 8 yıl yaptığmızda imam hatip okul-
larının orta kısımlannı kapatmak zorundasımz... Bu
üç engel aşılabilirse yapüacak şeyler bellidir."
Sah ganii: Dünyadaki yerlmiz.
Goleri . Atölye 146 97 38 • 132 «4 26
TESVlKhE
SANAT,
GALERİSİ
EROL
KINALI
Resim Sergisi
5 Nisan-30 Nisan 1991
Abdi lf»kçi Cad. 48/1 T«şvikiy«
T»ltl41 0 4 5 8 F 1 4 6 6 7 6 8
AEDPA
AMTekstilbmk Sanat
GılerİJi
MUHSİN KUT
Resim Sergisi
3 Nisan-2 Mayn
T«,mly. Ta4: 1 » 13 79
GORBON
SANAT GALERİSİ
SABAHATTİN
ŞEN
RESİM SERGİSİ
2 Nisan - 4 Mayıs 1991
AKYAVAŞ
ARAT
GÜLERYÜZ
KOMET
ÖNSOY
SEZER
Galeri Nev
Maçka C. 33/B 131 67 63
CENCAY
KASAPÇI
Resim Sergisi
21 Mart-12 ^asa^
Aytar C«L Nl Apl.
2*1 Lm«rt 165 M 14
MUZAYEDE
HEYECANI DEVAM EDİYOR.
136. MUZAYEDE
7 NİSAN PAZAR İSTANBUL HİLTON OTELİ
300 ÇEŞÎT NADİDE ANTİKA ESERLER
% . ••
Sama sunulanlar 5-6 Nisan günleri galerimizde sergilenecektir.
ANTİK
EYTAM CAD. NO. 16 NİŞANTAŞI/İSTANBUL
Tel: 131 44 65 - 130 74 82 - 141 47 76 - 141 40 48
ATLAR...
Heykel Sergisi
_ 4 Nisan
jŞ 4 Mayıs'91
(0 YldıkınuİK Çıtnuzı 6/7
O ) I$M Tıyıtrosu »rkı»ı|
Elmmg 132 59M
SUİ&T G«XBtSt
GÜLDEREN
BAYRAKTAR
Besım Sergisi
29 Mart-17 Nisan
T«*os Çıkm«L Vıpıkur Han K 1
No: 27-M B»ro5(u 1 U K 9 3
N u r c a n P e r d a h ç ı
Rölyefve HeykelSeıgia
1 - 29 ftsan 1991, UM-18H0
(PazargunlenJışında) H YOflCa
Modem Sanat
ValikonağıCaddesiNo. U7'2Nisantasılstanbul Tel 130 39 80
2-50 Nisan 1991.11.00-18.00
Resim Seıgisig
isaldal caddea 141
Bejoğlu-lSönN Tt\ 152 1698
EKREMKAHRAMAN
G A R A N T 1 S A N A T G' A L E R l S l
Sergi 10 Nisan'a kadar uzatılmıştır
ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ
Küçük Salon Sergı Saatlen: 11.00-19 00
Galeri paztr günleri kapalıdlr.
ARKEONSANAT GALERİSİ
sürawJ
ÇAĞDAŞÖZGONBASH
SERAMIK. HEYKEL
YAĞUBOYATABUıUVR
SAT1Ş MERKE2I
E3
SANFA SANÂTGALERİSİ
İBRAHİM
ÇİFTÇİOĞLU
2 Nısan-7 Mayıs
Espas Sarkaç ve Tık"
Resım Sergisi
'hlamur Cad Yeşılçımen SoK
No 91 BerıkUv'ST 159 72 55
DEMET
YERSEL
Resim Sergisi
14 Mart-21 Nisan
1.L«*ntSUWnSok.
NocKTtt 170 03 62
TEN SANAT GALERIS)
FİVZİ
Resim Sergisi
MI7 I I «
VtNCL
ADNAN TURANİ
28 Marf-25 Nisan 1991
arra arkası) Ihlamuc Yolu Gûnol Ap)
tel- 113 06 19-160 30 77
1 NİSAN ' 2» NIIAN
1
"KESM SERGBT
P5» EMLAK BANHASI
tmm Sanat Galensı
Turulı Hrlmı Cad No 104
A N K A R A
HAYRİ KARAY
Heykel Sergisi 3-27 Nisan 1991
M2TISAN
Uk*l« Sok. No: 3 Ortaköy 159 51 55
BURHAN TEMEL
RESİM SERGİSİ
16 MARM3 NİSAN 199/
ne-gun
BE
ANAT
>*>oc CocOea 2C T.i
A G I N =ı
MOC*
CUSSİCCD&MC
\KVL
ROCK
POP ULLl
Halep iş Horn M*dal Cad
t«/96BEYO<SLU
CSes 1885 Tıyatrosu Posaıı)
GALERİ
LEBRİZ
ÇEŞİTLEMELERI
Avnl Arbaş
Aydm Ayan
Gevher Bozkurt
İbrahlm Çallı
Eren Eyüboğlu
Leyla Gamsız
Nedlm Günsür
Nuıi iyem
Feyha Kısakürek
Edip H. Köseoğlu
Orhan Peker
Hale Sontaş
Burhan Uygur
Eşref Üren
25 Mart - 25 Nlsan
Eytam Cad. Aftthara Apt. 16
NlMnU». 1*0 22 «2
N İ S A N
n u ı UDINÇini, Porsden
( E l
SEVİH İlllKtlSukıboya
II!IIÜIIİ OltklllYağlıboya
EMLAK BANKASI
Sanat Galerisi
Bılyoz Sok Tfem Han 4 1 Tiınel • Beyo|lu, T t l ' 5 1 4 1 0 0
(Serç, Pmrteı - C ı n r a «nsm* her {On 1100 • » 00 u ı * n nsmdı jofehlr)
BURHAN DOĞANÇAY
Fotoğraf Sergisi 6 Nisan-13 Mayıs 1991
AçılışSoat 16 00
DERtMOD KOLTÛR HERKEZİ
ISTANBÜL
PCECI doMI hergun 1900'a kodot açığn
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR
BELEDİYE BAŞKANLIĞI'ÎSDAIS
1. Sosyal Turistik Tesislet Müdürlüğu Ünitelerinden 440 kabinii Büytik
Plaj'a giriş ve plajdaki kabin, gardorap, Fotoğrafçılık \e eraanetçilik iş-
leri akit başlangıcındakı 31 Ekim 1992 yılının akşamına kadar 2 sezon-
Juk müddetle 560.000.000.—TL. muhammen bedelk kirayaverilecektir.
Geçici Teminatı: 16.800.000.— TL.'dır.
thaleye lştirak Teminatı: 70.000.000.— TL.'dır.
Şartnamesi: 50.000.— TL. bedelle Sosyal Turistik Tesisler Müdürlu-
ğü'nden temin edilebilir.
Yukarıda yazılı iş 2 Mayıs 1991 gunu saat 11.00'de Utanbul Büyukşe-
hir Belediye Encumeninde 2886/45'nci rnaddesine göre Açık Arttırma
usulü ile şartnamesi veçhile ihale olacaktır.
Ihaleye katılmak isteyenler Geçici Teminat mektup veya makbuzları
ile Şartnamesinde yazılt diğer belgelerle birlikte yukarıda belinilen gun
ve saatte îstanbul Buyükşehir Belediye Encumeninde haar bulunmanız
gerekmektedır.
Ilan olunur.
YUSUF ERİŞTİ NEREDE?
14 Mart 1991 Perşembe günü saat 08.20'de
Belgradkapısı önünde siyasi şube polisleri
taraftndan gözaltına alınan YUSUF ERİŞTİ'den
hiçbir haber alınamamaktadır.
Tüm yetkili ve görevlilere YUSUF ERİŞTİ'nin
NEREDE? olduğunu soruyoruz.
TAYAD'h Aileler Adına
GÜLTEN ŞEŞEN
İK6İLİZCE
Özel veya Gruplara
ders
Tel: 588 20 60 (Saat 19.00'dan sonra)
İLAN
BEYPAZARI ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ' NDEN
DosyaNo: 1990/59 Esas
Davacı TEK lç Anadolu Elektrik Dağıtım Müessesesi tarafından
davaJı Beysan Beypazan Un Sanayii ve Tiearet A.Ş. aleyhine açılan
alacak davasının duruşmasında verilen karar gereğince:
Davaa müessese vekili 1.3.1990 tarihli dava dilekçesi ile davacı mü-
essesenin 14.524.197 tutarındaki alacağının dava tarihinden itibaren
faizi ile birlikte davahdan tahsiline karar verilmesim talep ve dava
etmiş, davalı ştrketin dava dilekçesinde Piripaşa Mah. lçbostan Sok.
No: 14 olarak belirtilen adresine tebligat yapılaraamış ve yapıınlan
zabıta tahkikau sonucu da tebligata elverişli adresi tespit edilemedi-
ginden ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olmakla davalı Bey-
san Beypazan Un Sanayii ve Tiearet Anonim Şirketi'nin dunışmanın
atılı bulunduğu 6.6.1991 günü saat 10.00'da mahkememizde hazır
bulunması ya da bir vekille temsil ettirmesi aksi takdirde Tahkikat
ve Yargılamaya H.U.M.K.'nun 213, 337. maddeleri gerefeince yok-
tuğunda devam ediüp hüküm verileceği dava dilekçesi ve duruşma
gunü tebliği yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 28.2.1991
Basın: 23217
ÇORUM
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Sayı: 1989/181
Irfan Soylu vekili Av. Fahri Azkur tarafından Nihat Büke ve Ya-
şar Dişdiş aleyhine açılan istirdat ve senet iptali davasının yapılan
yargılaması sonunda:
Davacı vekiU dilekçesinde müvekkiünin davalıyla yaptığı anlaşma
sonucu davaltnın yapacağı işlere karsılık 200.000 TL. para ödediği-
ni, kalan borcu için 15.3.1989 vade 200.000 TL. 15.4.1989 vade,
200.000 TL. 2.7.1989 vade, 2.400.000 TL'lik üç adet bono verdiği-
ni, davalımn anlasmaya uymadığını, yapacağı işleri yerine getirme-
diğini bildirerek ödenen panuun davalıdan ahnmasuu, bonolar üzerine
ihtiyati tedbir konularak iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davanın yargılaması sonunda davacı tarafından davalı Nihat Bü-
ke aleyhine açılan davanın redcUne karar verilmiş, karar davacı ve-
kili tarafından süresind» temyiz edilmiş olup davalı Nihat Büke'nin
adresi zabıtaca tespit edilemediğinden ilanen davetiye tebligine ka-
rar veriteüş olup davalı Nihat Büke'ye karar ve temyiz dilekçesi teb-
liği yerine kaim olmak üzşre ilanen tebliğ ohınur.
Baan: 46361