Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/10 DIŞ HABERLER 20 MAKT 1991
Papa'nın
çagrısı
• SAN SEVERİNO (AA)
— Papa John Paul,
insanlığın savaştan
kaçınabilmesi için
"gönullerin
silahsızlandırılması"
gerektiğini söyledi. Papa,
dün Güney Italya'ya
yapacağı iki gtinlük gezinin
başlangıcında yaptığı
konuşmada, "Dünyanın, cn
gelişkin silahJarın
kullanıldığı, birçok cana
maJ olan, ölçülemez yıkım
ve hasara yol açan bir
savastan yeni çıktığmı"
belirtti. Papa, insanlığın
geleceğinden savaşı silmek
için "her şcyden önce
gerekli olan şeyin
gönullerin
silahsızlandınlması"
olduğunu vurguladı.
Türkazııılık
açlık grevinde
• SOFYA (AA) —
Bulgaristan'da, Türk
azınlığın konut somnunu
protesto amacıyla başlattığı
açlık grevleri yayılıyor. Ruse
sehrinde otuz Türk, konut
sorununun bir an önce
çözümü isteğiyle yann açlık
grevine başlayacaklannı
açıkladılar.
Bush-Gorbi
zirvesi için
soguk hava
• WASHINGTON (Reuter)
— Şubat ayının ortasında
gcrçekleşmesi gereken
ancak Körfez Savaşı
yüzünden ertelenen
Gorbaçov-Bush Zirvesi'nin
mayıs ayı içinde
gerçekleştirilmesi önerisine
ABD "bakalım" şeklinde
soğuk bir yanıt verdi.
Sovyetler Birliği'nin öneriyi
Moskova ziyareti sırasında
ABD Dışişleri Bakanı
James Baker'a ilettikleri
bildirildi.
ATden
Türkiye'ye övgü
• BRÜKSEL (AA) — AT
Komisyonu Başkan
Yardımcısı Ispanyol Manuel
Marin, Türkiye'de insan
haklan konusunda son
zamanlarda ciddi gelişmeler
görüldüğünü söyledi. AT
Komisyonu, Başkan
Jacques Delors'un
girişimiyle, Başkan
Yardımcıları Manuel Marin
ve Abel Matutes tarafından
hazırlanan "İnsan Haklan,
Demokrasi ve Kalkınma
Politikası" başlıklı belgeyi,
topluluk Dışişleri Bakanlan
Konseyi ve Avrupa
Parlamentosu'na dün
sundu.
Patriotlar
nisanda gidiyor
• AMSTERDAM
(Cumhuriyet) —
Hollanda'ıun Körfez
bölgesindeki askeri
varlığının 3 mayın gemisi
dışında birkaç haftaya
kadar sona ereceÖ
açıklandı. Bu
arada Hollanda
Radyosu'nda yer alan bir
haberde Stinger ve Hawk
füzeleri birliklerinin dün
yola çıktığı, Patriot
füzelerinin ise nisan ayı
başında Almanya'daki
NATO üssüne getirileceği
belirtildi.
Bangladeş'e
kadın başbakan
• DAKKA (AA) —
Bangladeş Devlet Başkanı
Şahabeddin Ahmed, Begüm
Halide Ziya'yı Başbakanlığa
atadı. Bangladeş Devlet
BaşkankğYndan yapılan
resmi açıklamada, Halide
Ziya'nın yarın ant içerek
göreve başlayacağı
kaydedildi.
FUistinüssü
bombalandı
• SAYDA (AA) — İsrail
uçaklannın dün Güney
Lübnan'daki bir mülteci
kampı yakınlannda
bulunan radikal Filistin
gerillalannın üssünü
bombaladığı bildirildi.
GUvenlik kaynaklarının
bildirdiğine göre iki İsrail
uçağı Ahrned Cibril'in
liderliğindeki Filistin Halk
Kurtuluş Cephesi'ne ait
üsse bueün 4 roket attı.
îran'a göre Kürdistan YurtseverlerBirliği, kentin belli başlı bölgelerinin ele geçirildiğini duyurdu
Kürt isyancılar Kerktik'ü aldıABD Dışişleri Bakanlığı güneyde Necef ile Kerbela kentlerinde
çatışmalann devam ettiğini bildirdi. İran'ın dini lideri Hamaney,
Irak'ta 'İslami yönetim' kurulması çağnsında bulundu.
Dış Haberler Servisi — Irak'ın kuzeyinde
Kürtlerle hükümet kuvvetleri arasında şiddet-
li çarpışmalar devam ederken, Kürtlerin pet-
rol bölgesi Kerkük'ü ele geçirdikleri bildiril-
di. Iran haber ajansı İRNA'nın haberine göre
"Kürdistan Yurtseverier Birtigi" dün sabah
yaptığı açıklamada, "Kürt birliklerinin Ker-
kük'te belli başlı bölgeleri ele geçirdiğini"
öne sürdü. Bu arada Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'nden dinlenen tzge, Komala İran,
Irak Kurdistanı'nın Sesi, Birleşik Kürdistan'-
ın Sesi ve Irak'ın Hür Sesi radyolan dün ak-
şam yaptıklan ortak yaymda, Kerkük'un
Kürtler tarafından ele geçirildiğini öne sür-
düler. Radyonun yayınında, 9 bin Irak as-
kerinin çarpışmalar sırastnda esir alındığı, iki
Irak helikopterinin de duşurüldüğü duyurul-
du. Kerkük Havaalanı'ndaki savaş uçakla-
nna da el konulduğu kaydedildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı önceki gün yap-
tığı açıklamada, Kürt isyancdann Erbil ve
Süleymaniye kentleri dahil, Kuzey Irak'ta ge-
niş bir böîgenin denetimini ele geçirdiğini bil-
dirmisti.
Kürtlerden tehdit
Irak Kürdistan Yurtsever Birliği, Irak'ın di-
renişçilere karşı kimyasal silah kullanması du-
rumunda, Dokan ve Darbandihan barajlannı
havaya uçurma tehdidinde bulundu.
Birliğin sözcüsü Şam'da yaptığı açıklama-
da, "Bunun sonocunda Bağdat'ta meydana
gelecek su baskınından Irak yönetimi sorurn-
lu olacaktır" dedi.
Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in
Ulkenin güneyindeki Şii ayaklanmasmın bas-
ünldığını öne sürmesine karşın Necef ve Ker-
bela kentlerinde çarpışmaların devam ettiği
bildiriliyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Richard
Boucher çatışmalann Dicle ve Fırat nehirle-
ri boyunca ve Şiilerin kutsal kentleri Necef
ile Kerbela dofaylannda devam ettiğini
acıkladı.
Güney bölgesindeki genel durumun
"belirsiz" olduğunu kaydeden Boucher,
"Son çaüşmalarda Kerbela kentindeki iki
kutsal yerin zanır gördügünü maalesef
doğnılayabiliriz" dedi.
El Sabah'm açıklaması
Kuveyt Veliaht Prensi Başbakan Şeyh Said
El AbduUab El Sabah, Iraklı rejim muhalif-
lerinin Irak'ın kuzey bölgesine hâkim olduk-
Iannı, güneydeki İran sının boyunca uzanan
bölgede ise kontrolü ele geçirme yolunda iler-
lediklerini bildirdi. AA'ya göre Veliaht Prens
ve Başbakan El Sabah, Irak'ın kuzey ve gü-
neyinde, iran sının boyunca uzanan bölge-
lerin artık ne Irak hükümetinin ne de ayak-
lanan grupların elinde bulunduğunu belirt-
ti, özellikle Güney İran sınır bölgesini "s«-
hipsiz arazi" diye niteledi.
Kuveyt'i ziyaret etmekte olan ABD Sena-
tosu ve Temsilciler Meclisi'nden 27 kişilik bir
heyetle 4 gündür temaslarda bulunan Başba-
kan El Sabah, Irak halkının, liderleri Sad-
dam Hüseyin iktidanyla olan bağlanmn an-
cak kendilerini ilgilendireceğini söyledi. El
Sabah, Ürdün ile Filistin Kurtuluş Örgütü'-
nün adlannı açıkça vererek "ülkesinin Irak
ile birlik olanlan asla unutmayacağım" be-
lirtti.
İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney,
Saddam Hüseyin'in halkı için "tehlikeii ve
zaraıiı" olduğunu soyleyerek Irak'ta bir "Is-
larai yönetim" kurulması çağnsında
bulundu.
Yeni anayasa
Irak Parlamento Başkanı Sadi Mehdi Sa-
lih, yeni anayasa için "yakında" halkoyla-
ması yapılacağını acıkladı.
Salüı, rejim yamısı El-Irak gazetesinde dün
yayımlanan bir röportajda, yeni anayasa için
hazırhklann son aşamada olduğunu belirt-
ti. Irak Milli Türkmen Partisi Sözcüsü Mu-
zaffer Arslan, Irak'ta bulunan Türkmenle-
MusuM
HUK
Y & Sûleymaniye^
\ f o •Kerkûk .»
\"* Baraj.)
Hanataffj
•
* " ••
J
rin hayatından endişe duyduklannı belirte-
rek "Irak'ta yaşayao Tnrkmenler, Saddam
knvvetlerine karşı mücadele vennektedir"
dedi.
Çöldeki büyük yangını söndürmek uzun ve masraflı bir işlem
Kuveyt'te halen alev alev yanan 520
petrol kuyusunu söndürmek için
itfaiyeciler su, patlayıcı ve cesaretlerini
kullanacaklar, daha sonra da supap ve
borulardan yapılan bir "Noel ağacı" ile
petrol fışkıran kuyuiarın üzerleri örtülecek.
1 . Bir buldozerin üzerine yerteştirilen vinç sürekli
olarak pûskürtülen suyun koruması altında kuyunun
çevresindekı enkazı toplayacak Kımı zaman sadece
ateşi söndürmek için kullanılacak olan suyun asıl
görevı bu işte çalışacak adamları, araç gereci ve
bölgeyi soğutmak.
2 . Daha büyük yangınlarda, vinç operatörü
patlayıcıyla dolu bir varilı kuyunun tepesi ile alevlerin
kaynağı arasında asılı tutacak. Daha sonra hemen bir
siperin arkasına saklanarak efektronik ateşleme ile
patlatacak. Bum.
3 . Patfama alevin çevresindeki tüm oksijeni emerek
ateşi boğacak. Bundan sonra vinç yeni "Noel
ağacını" kuyunun üzerine indirecek Supaplar
yavaşça kapanarak petrol akışı durdurulacak.
Modern teknoloji, dünyanın en büyük petrol yangınına karşı harekete geçti
Kuveyt'i 'söndürme' savaşı500'den fazla petrol kuyusunun söndürülme çalışmalarına
geçen hafta başlandı. Kuveyt'te halen günde 5 milyon
varil ham petrol kalın, siyah bir dumana dönüşüyor.
ni korkutmadığını belirtiyorlar. Wild
Well'in başkanı Joe Bowdcn, "Bu iş da-
ha önce yaptıklanmızdan çok farklı de-
ğil, sadece daha büyük" diyor.
Bu kişilerin tahminleri doğru olsa bi-
le sevinmek için çok erken olduğu söy-
leniyor. Çevre ve Kuveyt ekonomisi acı-
sından felaket anlamına gelen yangın
koşullarında bir gün bile oldukça uzun
bir zaman sayılıyor. Tahminlere göre şu
anda Kuveyt'te günde yaklaşık 5 milyon
varil hampetrol (yaklaşık 87 milyon do-
lar değerinde) kalın siyah bir dumana
dönüşüyor. Kuveyt City'de öğle saatle-
rinde bile ışıklar yakıhyor ve hava kir-
lenmesi endeksleri hızla yükseliyor. Yağ-
h ve kömür karası bir yağmur yüzlerce
kilometre uzağa yağarak çölün hassas
ekolojik dengesini bozuyor.
Yine de olayın boyutlannın büyük bir
çevresel felaket boyutlanna ulaşacağı
Dış Haberler Servisi — Iraklı asker-
lerin Kuveyt'ten çekilmeden önce ateşe
verdikleri 500'den fazla petrol kuyusu-
nun söndürülme çalışmalanna bir an ön-
ce başlanmasına çalışılıyor. Amerikalı
uzman itfaiyecilerin yürtiteceği söndür-
me çalışmalannda patlayıcılar ve kuyu-
lann üzerini kapatacak özel bir sübap
ünitesi kullanılacak.
Newsweek dergisinin verdiği bilgiye
göre Red Adair, Boots ve Coots, WUd
VVell Control gibi kişi ve flrmalar uz-
manlık alanlarına giren büyük yangın-
lar konusunda son derece deneyimliler.
Bu kuruluşlar kimi zaman 130 metre-
ye kadar çıkan alevleri söndürmenin ko-
lay olmayacağım, fakat daha önce Mek-
sika, Sumatra ve Oklahoma'da yaşadık-
lan deneyimler sayesinde öldürücü gaz-
lann, 4000 dereceye varan ısınm ve bu
ısıda sıvı cama dönüşen kumun gözleri-
yönündeki tahminlerin gerçekleşmediği
görülüyor. Yoğun ve zehirli duman, bu-
lut tabakasının altında kalmış bulunu-
yor ve bu koşullarda güneşin kapanıp
nükleer kışın başlamasımn daha az ola-
sı olduğu belirtiliyor. Yine bu nedenle
kara bulutlann rüzgârlarla sürüklenerek
Hint musonlarını etkilemesine ve bölge-
ye asit yağmurunun yağmasına olası
gözüyle bakJmıyor. öte yandan tahmin
edilenden az da olsa yangınlann ciddi
sorunlara yol acacağı kesin. örneğin
bölgede bugünlerde başlayan güçlü ba-
har ruzgân hamsin, öldürücü kükürt di-
oksit ve arsenik, kurşun ve bakır gibi ze-
hirli metaller taşıyan dumanı Ortadoğu'-
ya doğru süriiklüyor. Daha da buyük bir
endişe ise Kuveyt'te yaz aylannda sık sık
görülen ani sıcaklık değişimlerinin ha-
vadaki zehirlerin dağılmasına engel ola-
rak toplu hayvan ve insan ölümlerine yol
açması olasılığı.
Bölgedeki petrol kuyulanmn söndü-
rülmesi için ilk ciddi çalışmalar geçen
hafta başladı ve itfaiyeciler ilk olarak
Kuveyt havaalanı yakınlarındaki kuyu-
lardan işe başladılar. Bundan sonra ise
güneye, yangmlann en büyük zarara yol
açtıklan Burgan bölgesine gecilecek. Ku-
yulann üzerinde gerçekleştirilecek pat-
lamalarla ateşin sürmesi için gereken ok-
sijen emilecek. Bundan sonra, uzman-
lar "Noel ağacı" adı verilen özel supap
ünitelerini mevcut borulara geçirerek
bunlan mühürleyecekler. Bu sırada ya-
pılacak en küçük bir hata bu adamlann
havaya ucması anlamına geliyor.
Uzmanlar aylarca sürecek bu zorlu
mücadele için hazırlanırken bu çalışma-
lan eleştiren kimi gruplar söndürme ça-
lışmalarını ordunun yüklenmesini isti-
yorlar. öte yandan bir grup Harvard'lı
fizikçinm önerdiği, kuyulann çevresinin
S- biçimli metal levhalarla kaplanması
önerisi ise uzman itfaiyeciler tarafından
"işi karmaşıklaştırmak" olarak tamm-
laruyor. Bu kişiler "Ateşten korkmuyo-
ruz" diyor ve yangınlan bir an önce sön-
dürmeye kararlı olduklannı belirtiyor-
lar.
DlŞBASINDAN
^laRepubbüca
Avrupa, Balkanlar'ı izliyor
Sovyetler Birliği'nin ve Doğu Avrupa'daki Sovyet imparator-
luğunun çözulüşünden sonra şimdi sıra Balkanlar'da. Eko-
nomik iflaslar ve siyasi anlaşmazhklann pençesinde olan Bal-
kan rejimlerinden geriye kalan ülkeler baştan aşağı bir sar-
sıntı içindedir. Bunlann içinde özellikle iç savaşın eşiğinde-
ki Yugoslavya endişe kaynağıdır. Italya, Arnavutluk'tan ge-
len mülteci akımlannın istilası altında kalırken Kosova'da
Makedony'a'daki azmlıklar ve Bulgaristan'daki Türkler ile Ro-
many^'daki Macarlar arasında gerilim artmaktadır. Bunla-
nn arasında en endişe verici olan Yugoslavya'daki çözülme,
aynen Sovyetler Birliği'ndeki vaziyetin küçük çaph bir kop-
yasını yansıtmaktadır. Aynhkçı Slovenya örneği, Baltık cum-
huriyetlerinde olanlan andırmaktadır. Krovat milliyetçiliği,
Ukrayna milliyetçiliğinin tıpkısıdır. Kosova'daki gelişmeler
de Kafkaslar'da olup bitenleri hatırlamaktadır.
Avrupa olup biteni korku içinde izlemektedir. Çünkü Bal-
kanlar'da Sırbistan'a bakan her çalkantı akla hemen Saray-
bosna ve Birinci Dünya Savaşı'nı getirmektedir. Gerçi şimdi
ortada yabancı baskıyı simgelediği için yok edilmesi gereken
bir Arşiduk Ferdinand örneği yoktur ortada. Ama Yugos-
lavya'nın komşuları kapılannın öte tarafında patlak verebi-
lecek bir iç savaştan korkmaktadır. Böyle bir iç savaş istik-
rarsız Doğu Avrupa ülkelerinde kataüzör olabilecek frenlen-
mesi güç çatışmalar yaratabilir. Batı Avrupa'ya dalga dalga
yayılacak olan buyük mülteci dalgalan da işin cabasıdır. Tek
teselli, bu gelişmelerin bundan 10 yıl önce Brejnev döneminde
ve SS-20 füzelerinin namlusu altında soğuk savaş çıkmazın-
da patlak vermerriş olmasıdır. (19 mart).
Allaha şükür
kapitali«tlerin
elit takımı gelivor.
New«week'ten
LE FIGARO
Perestroyka, SSCB ve Gorbaçov
...Referandumun işlemesini sağlayan dev operasyon
sonucunda 6 yıllık bir perestroykanın tum içerik, hedef
ve sınırlannın tartışmaya açık oluşu ve Gorbaçov'un
belirsizlik diye nitelenebilecek durumuna rağmen SSCB,
demokrasi uygulaması Batı tarafından kabul edilen bu
referandum sayesinde "yeniden yapı" kazandı.
Kimse bu sonucun günün birinde Polonya örneğinde
görüldüğü gibi geçersiz olabileceği varsayımmı göz ardı
edemez. Ancak bugün henüz gelmemiştir. Genelinde
"komünizmin öMüğü" düşünü besleyen Batı, özelinde
Avrupa'da trajik bir yanlışa düşmüş olabilir. Cynku
halen ayakta olan Kızılordu, KGB ve SSCB Komünist
Partisi gibi klasik Ortodoks kurumlar evrensel
komünizmin eskizini içlerinde taşımaktadırlar. (19 mart)
Fransa'nın eski DışişleriBakanı Cheysson ile görüştü:
Ortadoğırda radikal akıııı güçlenebîlir
Körfez savaşında feci bir katliam oldu. Ve bu, koalisyondaki
Araplar dahil, tüm Arap ülkelerinde korkunç bir etki yarattı.
Arap kitleleri Irak'ın utanç verici yenilgisinin ürkütücü şoku
içindeler. Araplar bunun kendilerine zorla kabul ettirildiğini
düşünüyorlar.
CHEYSSON — 'Arafat büyük hata yaptı.'
Dış Haberler Servisi— Fransa'mn eski Dı-
şişleri Bakanı Claude Cheysson, Internatio-
nal Herald Tribune gazetesine verdiği demeç-
te Ortadoğu'da radikal akımların güçlenme-
sinden korktuğunu söyledi. Herald Tribune1
un Cheysson ile yaptığı söyleşiyi sunuyoruz:
— Krize diplomatik bir çöziim bulunma-
sı yolundaki cabalanmz sırasında, Körfez sa-
vaşının olası bedeli hakkında tahminlerde bu-
lunmuş ve bunun Batı'nın Arap dünyası ile
ilişkileri açısından bir felaket olacağını ileri
sürmüştünuz. Askeri açıdan ise onbinlerle
ifade edilen büyük kayıpiar öngörmüştünüz.
CHEYSSON— Kayıpları 200 bin olarak
tahmin etmeliydim. Feci bir katliam oldu. Ve
bu, koalisyondaki Araplar dahil, tüm Arap
ülkelerinde korkunç bir etki yarattı.
— Benim duydugumdan daha yüksek bir
rakam olarak belirttiginiz bu kayıplardan
Saddam Hüseyin'i değil müttefikleri mi suç-
luyorsunuz? Müttefıklerin, sivil kayıplan en
aza indirme çabalanna ilişkin iddialara her-
halde önem vermiyorsunuz?
CHEYSSON— Tabü, Saddam kısmen so-
rumludur, tuzağa kendi ayakları ile girdi;
sonra da kesinlikle kabul edilemez çapta bir
vahşete girişti. Fakat ben, gereksiz tahribat-
tan kaçınılması konusundaki düşunceleri ta-
mamen reddediyorum. Müttefıklerin Irak
ekonomisini imha etme hedefınin sivil kayıp-
lan da kapsaması kaçınılmazdı. Hava sava-
şımn neden planlandığı gibi 15 gün değil 40
gün sürdüğünü ne için sormuyorsunuz?
— Cumhurbaşkanı François Mitterrand,
Irak'a yapılan hava akınlannın Kuveyt'in öz-
gürlüğüne kavuşması için yapılan savaş için-
de yerinde olduğunu söylüyor.
CHEYSSON— Buna hiç kimse inanmaz.
— Savaşı önlemek için diplomatik yollar
aradınız. Ote yandan, acaba banşçı bir geri
çekilme için gerçekçi bir şans var mıydı?
CHEYSSON— Amerika, ta başından be-
ri savaşa gitmeye kararlıydı. Bu yaklaşımla-
rmda hatalı olduklannı söyleyemem. Saddam
ağustos ayında anlaşmaya açıktı, fakat hızla
değişerek inanılmaz derecede inatçı oldu. Sa-
vaş olursa yenileceğini -bunu yakından
biliyorum- çok iyi anlamıştı. Sonuna kadar
Amerikahlann savaşa gidebileceğine inanma-
yı reddetti.
— Bunu bildiğiniz halde neden savaş çık-
mayacağını söylediniz. Ocak sonunda bile
aralannda Arap gazetelerinin de bulundugu
uluslararası basında bu konuda demeçleriniz
çıktı. Bu demeçlerinizle, müttefiklerin Bağ-
dat'ı uyarma ve BM kararlartna uymasını
sağlama yönündeki çabalannı engeilemedi-
niz mi?
CHEYSSON— Saddam'n çevresindeki ki-
Şİler ve ona yakın Araplar bunlan söylemem
için rica ettiler. "Saddam'ı kazandıgına inan-
dırmalıyız. Böylece geri çekilebilir" dediler.
— Fakat göriinüşü kurtarmak için yapılan
bu çekilme Saddam'ın tum dünyayı yıldırdı-
ğj sanısına kapılması olmaz mıydı?
CHEYSSON— Saddam'da bir dereceye
kadar zekâ ve kurnazlık bulduğumu itiraf et-
meliyim, bu da bu kumarı doğruluyor. Fa-
kat onun politik yeteneğini fazla bü-
yütmüşüm.
— Fransa'mn sizin önerilerinizi dinleyip sa-
vaşa kanlmadıgını varsayın. Fransa bugün ne-
rede olurdu? Yeni müttefikleri Cezayir, FKÖ
ve Irak'tan geriye kalanlar olmaz mıydı?
CHEYSSON— Yaser Arafat, inanılmaz
politik hatasmı yapıp Saddam'ı destekledik-
ten sonra Fransa hiçbir zaman FKÖ'nün ya-
mnda olmazdı. Fakat Fransa, diğer Avrupa
ülkelerinin örneğin Sovyetler Birliği'nin yo-
lunu izleyebilirdi. Sorunlar büyü>r
üp Was-
hington'un ehliyetli bir müttefıke gereksini-
mi olması durumunda Paris, bugünkünden
daha iyi bir konumda olurdu.
— Fakat eğer Fransa koalisyona katılma-
saydı ongörduğünüz bu iş böliımü nasıl ger-
çekleşir ve savaşın bitiminde Paris diploma-
tik görüşmelerin merkezi olabilirdi? Aksine
Fransa, ABD'den tecrit olurdu.
Sovyetler
CHEYSSON— Öyle olsa ne olur? Bunun
neresi kötü? Göreceksiniz, işler kötüleşince
nasıl Sovyetler'e döneceğiz.
— Fakat Moskova'mn böyle bir gücü yok
ki.
CHEYSSON— Öyle mi? önümüzdeki
haftalarda bu düşüncenizden dolayı pişman-
hk duymayacağınıza ümit ederim. Sovyetler'in
işe kanşması herkesin hoşuna gjdecektir eğer
korktuğum şeyler gerçekleşirse.
— Neden korkuyorsunuz?
CHEYSSON— Eğer radikal Şii Müslü-
manlar, Güney Irak'ta kontrolü ele geçirir-
lerse, Araplar ve Iranlılar arasındaki bin yıl-
lık denge bozulur ve Irak'ın kutsal kentlerin-
de başlayan radikal akımlar Mekke \e Suu-
di Arabistan'ı tehdit eder. Savaştan önce
Araplar sürekli olarak bize Saddam'ın dev-
rilmesinin böyle bir riski doğuracağmı söy-
lüyorlardı.
— Savaşın, Baö'ya karşı Arap dünyasuu
birleştirecegini söylüyordunuz. Bu görttşlcr
Suudi Arabistan'ın VVashingtoB Büyükclçisi
Prens Bandar Ibni Sultan tarafından "Arap
yanulan Arap'lara guvenmiyor" şeklinde yo-
rumlanmıştı. Prens, "Bizi beyinsiz ve beyaz
elbiseli, beyaz atlı romantik kişfler olarak dü-
şnnüyor ve Saddam konusunda sagdoyıılu d-
mamakla suçluyorlar" diyordu.
CHEYSSON— Bu düşüncemi yeniden
gözden geçirmek için hiçbir neden yok. Ağır-
başlı davrandığı için herkesin çok şey borçlu
olduğu İsrail hariç. Bu durumda bile Arap
kitleleri Irak'ın utanç verici yenilgisinin ür-
kütücü şokundalar. Araplar bunun kendile-
rine zorla kabul ettirildiğini düşünüyorlar.
— Fakat siz ve Mitterrand koalisyoaon
içindeki ve dışmdaki ber Arapla konuştunaz.
Sizinle veya diger Araplarla konusmaya ya-
naşmayan Saddam Hüseyin'di.
CHEYSSON— Söylendiği zaman çok gü-
zel, siz bir de Araplara sorun ne düşündük-
lerini. Uzun dönemde tepki korkunç olacak-
tır ve bu, müttefık ülkeler için de geçerlidir.
— Eğer batıya doğru bir tran akınından
korkuyorsanız, nasıl bir yanıt verilmesini öne-
rirsiniz?
CHEYSSON Ne yapılabileceği konusun-
da emin değilim. övgüye değer bir şekilde,
Amerikalılar Saddam'ın gücünü -haklı
olarak- çökertmeye çabalarken Körfez'deki
sorumluluklannı kabul etmede son derece is-
tekli olduklannı kanıtladılar. Eğer savaş son-
rası sorunları Başkan Bush'un önerdiği ha-
va içinde işlenirse, söylediğim her şey konu
dışı kalır.