Katalog

28 SUBAT 1991 CUMHURİYET/9 INSANLAR F Ü S U I N Ö Z B İ L G E N GÖRÛŞ \ Kara parçası Hıçbir insan kendı başına bir ada değildir. Her insan anakaranın bir parçasıdır. John Donne SONAR'IN KAMUOYU ARASTIRMASI VE BİR FOTOĞRAF Semranım ile Aktuna başabaş mı? BAKIRKÖY Belediye Baş- kanı Yıldınm Aktuna, geçen akşam The Marmara Oteli'nde bir törende Semranım ıle yan- yana oturdu. Ertesı gun de ga- zetelere Sonar Araştırma Şir- keti'nin yaptığı bir kamoyu araştırması geldı. Araştırma sonuçlarına göre "Istanbul Büyukşehir Belediye Başkan- htı için aşağıdaki kişUer aday- hgını koysa hangisine ov verir- siniz?" sorusuna verilen yanıt- lar şöyleydı: — Yıldınm Aktuna yüzde 35.2. — Semra Özal yılzde 23. — Nurettin Sozen yüzde 7.6. — Hiçbiri yüzde 28 Sonar'm son zamanlarda yaptığı ve gazetelere gönderdı- gi kamuoyu araştırmalannda sürekli olarak Yüdınm Aktu- na'yı Türkıye'nın en başanlı belediye başkaru göstermesı bu araştırmalan Sonar'a Aktuna- nın yaptırdığı gıbi bir kuşku doğurmuştu. Semranım ile Aktuna'mn yanyana fotoğrafı ve Sonar araştırması "Aktuna nereye" sorulannı gündeme getirdi. Araştırmayı yapan Sonar kuruluşunun yönetıcisı Hakan Bayrakçı ile konuştuk: "Bizinı araştınnamız Semra Özal'ın tsUnbul'da ANAP'ın indiği yuzde MTerde bulunma- dıgını, lstanbul kamuoyundan yuzde 35-42 arası yuzdelerde destek gordugunu gosterdi. Semra Ozal'ın U başkanlığı için aday olmasında sakınca gor- Mehraet Ali Dıcak, Yıldınm Aktuna, Semranım sohbet ettiler. (Fotoğraf: Muharrem Aydın) meyenlerin oranının yuzde 45.4 olduğu goruluyor." — Bu araştırmayı kim ıs- marladı? — Kimse ısmarlamadı, biz bazen bu tur araştırmalan isim olarak, reklam için ve ruhen amatorce ve sevdiğimiz için ya- pıyonız. — Yıldınm Aktuna veya Ba- kırköy Beledıyesi'nın ısmarla- dığı bır araştırmanız var mı? — Hayır yok. Pek çok >erel yönetim için araştırmalarımız var, ama Bakırkoy'den alma- dık. — Bu araştırmalan Yıldınm Aktuna'mn ısmarladığı yolun- da söylentıler var. — Bunlar spekulasyon. Biz SHP kurultayı oncesinde de kamuoyu araşbnnası yaptık ve SHP seçraeninin buyuk ço- gunluğunun İnonu'yu destek- ledigini soyledik. Biliyorsunuz o zaman Aktuna Baykal'ı des- tekliyordu. Sonar ile bır ılgısi olup ol- madığını Yıldınm Aktuna'ya da sorduk şoyle yanıtladı: — Hayır Sonar'a hiç araştır- ma yaptırmadık, biz daha çok Kamar ile çalıştık. — Pazartesı akşamı Semra- nım ile yan yana oturmanız ve bu araştırma bıraz heyecan yarattı.. — TV'de 7 Gun dergisi da- vet etmişti beni. Oraya gitti- ğimde gazeteci arkadaşlar boy- SEMRANIM'IN DESTEKLERI Ona kimse hayır diyemez İSTANBUL Milletvekih Yaşar Albayrak da Semra Ha- nım'a destek verenlerden Pendik ılçesını ziyaret sırasın- da bır partılı Albayrak'a yak- laşarak "Burası nasıl gidiyor" dıye sordu. Pendik üçe başka- nı, Semra Hanım'ı desteklemı- yor dıye büınıyordu Albayrak şöyle yanıt verdı: "Karadeoiz'de bir fıkra >ar- dır. Lazıo biri tabaktaki zey- tini çatalıyla almaya çalışıyor- muş. Bir denemiş, iki denemiş olmamış. Sonunda da zeytini bırakmış. Bir başkası gelmiş yonüan zeytini bir baünşta ça- talına almış. Şimdi biz de ya- vaş yavaş yonıyonız. Sonra alacağız." Albayrak, Semra özal'ın adayhğı için de bır değrelen- dırme yaptr "Semra Hanım'- ın cumhurbaşkam eşi olarak aday olup olmayacagı tartışı- labilir, ancak bence bu iş için en uygun kişidir. Neden mi? Çunku ona kimse 'hayır' diye- mez, bakanlann yapamadığı- nı yapar. Teşkilat için çok fay- dalı olur, ama teşkilat bunun farkında değil." —Pekı partıde bölünmeye neden olur mu? Albayrak ce- vap veriyor: "Asıl kazana- mazsa buyuk sonın olur. Hem parti içi hem muhalefet parti- leri açısından." lstanbul İI Başkanhgı ıçın bır sure once Naci Ekşi de ha- zırlanıyordu. Eymen Topbaş'a karşı Ekşı aday olacaktı. Şım- dilerde Ekşi, Semra Hamm'ı desteklıyor. Semra Hanım, Istanbul ge- zilerı arasırıda 34 BSY 78 pla- kalı, Renault 25 marka bır otomobille gezıyor. Otomobı- lin fıyatı ise 170 mılyon. Bu arabanın kimin olduğu ıse bı- lınmıyor. Belkı Semra Ha- mm'mdır, belkı kendısine des- tek veren birisınin. BRUTUS TARIH KITABINDAKI 6IBI Hasret kalınan devlet adamıISTANBUL'da ANAP içi savaş kıran kırana gidiyor. Muhafazakâr grubun adayı Talat Yılmaz, kendısımn baş destekçisı Husnu Doğan'ı öve öve bitıremiyor. Ganosmanpaşa ılçesuıe bir- likte gittiler. Hüsnu Doğan oturdu, Yılmaz şöyle konuştu "Huzurunuzda şunları soylemek istiyonım. İnandığı davada kıiçulmeyen, aksine yucelen bakanımı tebrik edi- yorum. Hep tarih kitaplann- da okuduk. Ama buyuk dev- let adamlarına hasret kaldık. Devlet adamltğı fedakftrlık ve cesaret ister. Bildiği ve inandı- gı davadan da donmemek is- ter. lşte Sayın Husnu Doğan bunu yaptı. Bir yanlışı gordu. ikaz etti, oltnadı, en sonunda 'bir topiantıya gelme, bakan- lıkta kal' dediler. Ben anaya- sa geregi gorevimi yapanm de- di. Azledildi... lşte bize boy- lekri lazun. Millete hizmet et- mek zevklerin en guzeli. Bu, cumhnrbaşkanımızın oylaması da değildir. Bu, teşküabn ken- di mucadelesidir. Kimse klm- seyi aldatmasın... Biz yolu- Muhafazakir grubun adayı Yılmaz ve azledilen bakan Doğan. muzdan dönmeyiz, kazanmak için çıkük, kazanırsak ANAP kat kat daha guçlenmiş olur." Acaba ANAP adayı Talat Yılmaz, "tarih kitaplarında okuduğumuz devlet adamlan gibi" dıye değerlendırırken Husnü Doğan için Brütus Husnu mu demek istıyordu? Brutus, ınandığı davadan don- memek için mi Sezar'ı bıçak- lamıştı? ÇİLLER'E YAHIT Nazmiye Hanım aday mı? SEMRANIM'ın il başkanh- ğına adayhğı kadın hakları açısından ele ahnmaya da ça- hşüıyor. Ancak kadmlar, ken- di güçleri ile yönetime geldik- leri partilerde, bu açıdan sorun yaratmıyor. örneğin DYP Ge- nel Başkan Yardımcısı seçilen Tansu Çiller belki parti içinde baa eskı isimleri kızdırdı, ama kimse (kocasınm torpili ile bu yere yükseldı) gibı bir eleştıri getiremedi Tansu Çiller ve Ö- han Selçuk pazartesi gunü hal- kevlennin kuruluş yıldönûmü nederuyle düzenlenen "barış" konulu panelde görüşlerim açıklarken Çiller hafifçe Sel- çuk'a sataştı. "Sayın Selçuk, banş bir sağ ve sol meselesi değildir." tlhan Selçuk konuşmasında sağ ve sol meselelerine değın- memış, düşünce evresinin ıle- ri aşamalannda insanlığın sa- vaş yenne banş olgusunu ge- Çüler çireceğıni anlatmıştı. Bu sataş- maya da şöyle karşılık verdı: "Ben konuşmamda sağ ve soldan soz açmadım. Ozellik- le sağ içindeki konulara da de- ğinmedim. Çunku karşımda ön sıralarda oturan dostum Demirel DYP İl Başkanı Orhan Keçeli açısından dururau lehlikeli go- ruyorum. Nazmiye Hanım da onun yerine il başkanlığına adaylıgını koymaya kalkarsa hem o hem de sağ partiler ha- pı yutarlar." le buyrun diyerek beni bir ye- re goturduler. Semramm'm ya- nıymış, boş sandalye vardı, oturdum oraya. Beni de Sem- ranım davet etmiş gibi oldu. Bazıları bana o akşam 'ANAP'a mı geçiyorsun' dedi. Yani toplumumuz o kadar çok partilerarası ilişkilerde sıcak üişkilere, medeni ilişkilere alıs- mamış ki yıllardan beri. Hep kavga etmişler tabü, şimdi boyle bir ilişki gorunce hemen akıllanna geiiyor 'acaba o par- tiye mi geçiyor' diye. Halbuki oyle bir şey yok. — Semranım'la neler konuş- tunuz? — Pazar gunu Beşiktaş'la bir maçımız var, bizim Bakır- koyspor'un ve Beşiktaş'ı yen- meyi kafamıza koyduk. Beşik- taşlı da kendisine 'pazar gunu maça bekliyorum' dedim. 'Maçı beraber izleyelim' de- dim. 'Gelemem, pazar gunu kongre var' dedi. Pazar gunıi onlann kongresi vannış. Ben de kendilerine başanlar dile- dim kongrede. 'Politikanın içi- ne sanıyorum siz yeni girmiş değilsiniz' dedim, 'eşinizden dolayı sanıyorum 83'ten beri politikanın içindesiniz siz, do- layısıvla poiıtflcada karşılaştı- gınız sorunlar sizın bilmediği- niz sorunlar değildir. Yabancı- lık çekmezsiniz politikada. Ba- şanlar diliyonım, hayırlı olsun' dedim. Bu çerçeve içinde soh- bet ettik." KADINLARDAN TEPKİLER Olan bize olacak KADINLARIN Semranım^ ın lstanbul il başkanhgı aday- lığına tepkılen suruyor. Çağ- daş Yaşamı Destekleme Derne- ğı Ankara Şubesı Başkanı De- mel Işık, "Bu olayda kadın haklarından, laiklikten, de- mokrasiden yana soz soyle- mek, saf tutmak mumkun de- ğil. Çunku oynanan 'guç oyu- nu'nun bu kavramlarla uzak, yakın hiçbir ilgisi yok" diyen Işık'ın tepkısı şöyle: "Liberallik. demokrasi, laik- lik, kadın haklan, aynmcılıga karşı olmak, ne ilgisi var bu kavramlann olanlarla. Sadece gundemi teşkil eden soylemle- ri, kamuoyunu dûşunmeden bolmek için butun bunlar bir siyasal partideki çıkar çabsma- larının yeni duzenlemeleri. Hiç şuphemiz olmasın, elbette Cumburbaşkamnın ka- nsı il başkanı olacak. Olacak da asıl olan, sizin, benim gibi gerçekten laik, demokrat, in- san hak ve ozgurluklerinden ve Turkiye'den yana olan sade va- tandaşların zamanına, enerji- sine, parasına ve haysiyetine olacak. Üstelik bir de kadınla- rın boyunlanna -tabıı yukle- rurlerse- 'biz kadınız, kadınlan destekleriz' boş savı ile ginhne- mış, kazanılmamış seçımlerın nımetlennden ve hak edilme- mış koltuklann işgalinden ya- na olmanın' vebali kalacak." AT DA CİVCİVLER YESİN Kenevirin tohumu "ESRAR imal etmek ve içmek" suçuyla çıkarıldığı Bursa 3. Ağır Ceza Mahkeme- sı'nde önce bir yıl 6 ay hapıs cezasına çarptırılan, ancak "bir daha esrar üretip içmeyeceğine" daır söz verın- ce cezası bir yıl 3 aya ındinlen 47 yaşındakı Niyazi Yakut'un 'suçuyla' ılgih mahkemeye verdiği ıfade şöyle: "Kenevir tohumlannı kuş- lara yem olarak veriyordum. Galiba kenevirler kuşlan yem- lerken toprağa dokulerek filiz- lenmiş. Vallahi bundan sonra dikkat edeceğim! Esrar da iç- meyeceğim." KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK HIZLI GAZETECİ SECDET 6ASL1 V>JlUHOiXâVHuZ AJANISLAJSA e I?ESI CECEK IZNı/viıZ DEGEIdl BASIN MENSUPLAJci <ı SıZtEi? MER ŞEY PEM OMCE BATı DUNYAS/N/OJ glR UVES/ «t 5oN(34 GAZETeClSfMZ UAg6(?L£$ME H A « I L/LU5AL ÇİZGÎLİK KÂMÎL MASARACl AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GOKHAN GÜRSES EVfeT ARTiKÎ iş O KAPARiA BİTSe lYi- evet Sevgih okı^iA«CMİâR...eRK-<eK Ş YOUA GARFIELD JM DAVIS ^^—ö"0 a SELCC *»J / TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 28 Şubat RBAUMUR: 18. YÛZYIUN PLİNİUS'U. 1683'T£ BUGUN,UMLU FKAUStZ SlLIM AOAMI AurotNE F££CMAULr D£ RĞ4UMU& QteOMuK AAUŞTU MArEMAr/X, T&HA/OCOTI MS DOĞ* Bl gr UZ&&MDE& ÇAlJfMAlA&mj SU AGAOA PBN£yS£L F*Z/K KONUSUNOAKI 8U2-LÜ C/UL* S/BÇOK YAPU/fTr 6£LıÇrr/ZOI&, ICESIDl ADIYLA AMILAN TEJZA4OA*£ne£ OLÇ£6t,LOt/f/ YH.O4& SEUtŞ POİA SrLt*JU- /se 6 c/Lrc/*: £/& yrtf>/r occ/şnr&AtvŞjBu yuz- OEN ReAUMU£'£ *f8 ruzYtUA/ fiUN/OS'u" P£N- İLAN KOVANCILAR KADARSTRO HÂKİMLİGİ'NDEN Dosya No: 1989/262 Davacı Malıye Hazinesı tarafından davalılar aleyhıne ıkâme edi- len ladastro tespıtıne ıtıraz davasının yapılan duruşması sırasında venlen ara kararı gereğınce, Davalılardan Asıye Çıçek'ın adresı meçhul olduğundan dava dı- lekçesı teblığ edılmemış olmakla Hazıne tarafından Kovancılar ılçe- sı Yukan Kanatlı köyünde bulunan 494 nolu parselın kadastro tespıtine ıtıraz edılmiş ve buna dair dava mahkememızın 1989/262 esas nolu davası ile devam etmektedır. tş bu ılanm yayımı tarıhın- den itıbaren davalı Asıye Çıçek'e 15 gfln sonra teblığ yapılmış sayı- lacağı, davaJının duruşma gunu olan 8.5 1991 günü saat 09 'da Kovancılar Kadastro Mahkemesı'nde bu davada kendısımn hazır bu- lunması veya kendısıni bır vekılle temsıl ettirmesı aksı takdırde yok- luğuna başvurulmaksızın durusmaya devam olunacağı ve karar venleceğı dava dılekçesı teblığ yenne kaım olmak uzere davalıya ıla- nen teblığ olunur Basın- 45824 tLAN KOVANCILAR KADASTRO HÂKİMLİĞÎ'NDEN Dosya No: 1990/12 Davacı: Malıye Hazmesi tarafından davalılar Lütfıye Karadağ, Se- hm Gül ve Mehmet Gül aleyhıne ıkâme edılen kadastro tespıtıne ıtı- raz davasının yapılan durusrnası sırasında venlen ara kararı gereğınce; Davalılardan Lütfiye Karadağ, Selim Gül ve Mehmet Gttl'ün ad- reslen meçhul olduğundan dava dılekçesı teblığ edılmemış olmakla Hazıne tarafından Kovancılar ılçesı Tabauözü köyünde bulunan 379 nolu parselın kadastro tespıtine ıtıraz edılmı; ve buna daır dava mah- kememızın 1990/112 esas nolu davası ile devam etmektedır İş bu dava ılanın yayımı tanhınden itıbaren davalılar Lütfiye Karadağ, Se- lım Gul ve Mehmet Gül'e 15 gün sonra teblığ yapılmış sayılacağı, davalılann duruşma günu olan 10 5 1991 gunü saat 09'da Kovancı- lar Kadastro Mahkemesı'nde bu davaya kendılennın hazır bulunması veya kendılennı bır vekılle temsil ettırmelerı aksı takdırde yoklukla- rma başvurulmaksızın durusmaya devam olunacağı ve karar venle- ceğı, dava dılekçesı yerine kaım olmak üzere ılanen tebliğ olunur. Basın- 45815