14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 ŞUBAT 1991 HABERLER CUMHURÎYET/3 Damştay, Bakanlar Kundu'nun 'gnev erteleme'si için yürütmeyi durdurma kararı vendi Grevler kalclıgı yertleıı tlevaııı Danıştay'ın aldığı kararla Türkiye genelınde 18 bini aşkın işçi yeniden greve gidebilecek. Bakanlar Kurulu, 25 Ocak 1991 tarihinde 'milli güvenlik' gerekçesiyle grevleri erteleme kararı almıştı. Başbakan Akbulut, Danıştay'ın kararıyla ilgili olarak "Adalete diyebileceğimiz bir şey yok" dedi. tş-Sendika Servisi — Danış- tay 10. Dairesi, Bakanlar Kuru- lu'nca alınan 60 günlük süreyle grev ertelerae karan konusunda yürütmeyi durdurma karan ver- di. Damştay 10. Dairesi, Türk- tş, Selüloz-tş, Teksif ve Türk Metal sendikalannca ayn ayrı yapüan başvurulan inceleyerek Türk-Iş'in başvurusu konusun- da "Başbakanlık'ın savunması- na kadar" yürütmeyi durdurma karan verirken Türk-lş'e bağlı 3 sendikanın ayn ayn yaptığı baş- vurular konusunda ise "savun- maya gerek görmeksizin" doğ- rudan yürütmeyi durdurma ka- ran verdi. Daruştay'ın yürütmeyi durdurma karan üzerine başta Selüloz-tş Sendikası'run SEKte da 10 bin 700 üyesi olmak üze- re yaklaşık 50 işyerinde 18 bmi askm işçiye grev hakkı doğdu. ANKA'nın haberine göre Da- nıştay 10. Dairesi Başkanvekili Erol Diindar başkanlığında ya- pılan toplantıda uyeler Burhan Öç ve Hikmet Yaşar'ın karşı oyuyla 2'ye karşı 3 oyla Türk- tş'in başvurusunu yerinde bu- lundu. Karann gerekçesinde Ba- kanlar Kurulu'nun tüm ülke ça- pında tüm -işkollanna yönelik olarak grev erteleme karan al- masının "yasaya uyguo olma- dıfı" belirtildi ve bu karann uy- gulanması durumunda "telafisi imkânsız zararlann doğacagı" vurgulandı. Başbakan Yıldırım Akbulut ise TBMM'de gazetecilerin ko- nuya ilişkin sorusu üzerine "Adalete diyebileceğimiz bir şey yok. Karar verilmişse verilmiş- tir. Demek ki hukuki görüş o noktada tecelli etmiştir" dedi. Türk-lş Genel Başkam Şevket Yılmaz ise "Bu, adil bir karar" dedi. Danıştay'ın "yürötnıeyi dur- durma" kararı üzerine sendika- lara yeniden grev uygulama hak- kı doğan işyerleri ile buralarda çalışan işçi sayılan şöyle: Selüloz ts: SEKA Genei Mü- dürlüğü ve bağh işyerlerinde 10 bin 700 işçi, Türk Metal Ege Dokümcülük (21), Çinkur (600), Çift Aslan Demir Çivi (55), Tez- can Galvanizli Yapı (35), Alsan (36), Anamak (74), Metal Sana- yii İşverenleri Sendikası (ME- StS) üyesi 14 işyerinde 2 bin iş- Çi- Çimse-tş: Betontaş Beton (240), Bintaş Bartın lnşaat ve Sanayi (60), Kütahya Porselen (850), Özaltın Toprak (76) Türkiye Maden-İş: Ermenek Linyit (200) Agaç-İş: Sunta Tahta (127) Öz tplik-İş: İnceter Boyacıhk (70) Oz Ağaç-Iş: Tepe Grubu (bin 570) Petrol-tş: Ortaş, Canik Las- tik, Boytaş Boya, Malazlar Kib- rit, Pilma Pil, Dostem Aiümin- yum, Erkafleks Yer Döşeme, Keban Holding Plastik işyerle- rinde toplam 700 dolayında iş- çi. Laspetkim-İş: Dora Plastik ve Duramel işyerlerinde toplam 230 işçi. Tıimtis: Bayhan Ticaret, Turkmen Kum Çakıl, Pak Ça- kjl işyerlerinde toplam 22 işçi. Deri-İş: Maga Deri'de 535 iş- Çİ- Horzuırfa lOyıl hapis ve tahliye Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi, ikinci kez yargıladığı işadamı Kemal Horzum'u 10 yıl ağır hapis cezasına çarptırdı. Horzum'un tutuklu kaldığı 2.5 yıllık süre göz Önüne ahnarak tahliyesine karar verildi. Horzum gece serbest bırakıldı. GÜNLÜK tŞLER— 3 ay çalışır, 6 ay yatar znnucdar. Yılda kazandıgı 2-3 milyon da eve, yakacafa gider. 11 ay işsidik çekioce zuruamn sesi daha bir acı çıkar. (Fotograf: Banş BU) Zurnanın 'zırt'. dediei yerIŞ1K KANSU ANKARA — Çinçin'in sokakları, insanlan gibi darda. Kahvenin kapısı gıcırtıyla açıhyor. Tütün kokusu ve çayın buğusu vuruyor yüzümüze. Sobanın üzerindeki güğümde su, kaynama noktasında. Yüzler kapıdan yöne dönüyor. "Mürisyenler"in gözlerinde "Acaba düğuncü mödflr" arayışı. Gazeteci olduğumuz anlaşıhnca, iş umudu yitip gidiyor. "Erzuram Kahvehanesi", davulculann, zurnacılann, klarnetçilerin borsası. Düğün dernek yapacaklar, gelip "müzisyenler"le pazarbk yapıyorlar. Turao Yavuz'u konuşmak yoruyormuş gibi. Kesik kesik !konuşuyor: — 3 ay çalışırsak 6 ay yaüyoruz. Köylerde düğün olursa ne ftlâ. Yoksa başkaca işimiz de yok. Başka iş de arasak yok. Sonu yok bunun. Yandan sessizce arkadaşını dinleyen Hüseyin Kapucn, "Bu sanat, bize babadan, dededen kalma, ölene kadar götürecegiz" diyor. Kavruk yüzünde, çaresizliğin ve kızgınlığın kıpırdamalan var: — Hayatımın bir gezin, görün. Eskiden bUeycüik de yapardık. O da oldu. Kimse ağzmı acıp konuşmak istemiyor. Sesimizi duyuramıyoruz ağabey. AIi Yavuzoğlu, dışandaki soğuğa rağmen, kahvenin önündeki masada oturuyor. Zaman zaman dudaklannda acı ğ yebir gülümseme. "11. aydan bu yana yaüyoruz" diye yakınıyor. Tespihini hırslı hırslı şıkırdatıp, konuşuyor. — Ankara civan köy düğünlerinde çalanz çoğu zaman. Ydlık 2-3 milyon kazanınz. O da odun parasına ancak yeter. Senin anlayacagın, ekmegimizi bulamıyonız. Erzurum Kahvehanesi'nin az ilerisinde bir başka "müzisyen kahvesi"ndeyiz. Okey şıkırtüan, "Star l"deki pembe diziden gelen hıçkınkları bastınyor. Ahmet Özdemir, baba mesleğini yürütüyor. Zurna, ney, davul ustası. 9 kardeşinden 4'ü onun gibi müzisyen. özdemir, "IJ5-1 aydır boş geziyorum. 3 aylık kiramı ödeyemedim" diyor. ANKARA (Cumhuriyel Bü- rosu) — Emlakbank'ı günumüz kur fiyatlarıyla yaklaşık 200 milyar lira dolandırmaktan sa- ruk işadamı Kemal Horzum, 10 yıl ağır hapis cezasına çarptırü- dı. Horzum'un tutuklu kaldığı 2.5 yıllık süre göz önünde bu- lundurularak tahliyesine karar verilirken halen gıyabi tutuklu olarak aranan banka görevlile- ri pkret Öngen ve Nilgün Dam- gacı da zimmet suçundan onar yıl ağır hapse çarptırıldılar. Gı- yabi tutuklu olarak aranan Hor- zum'un muhasebecisi Isnrafl Ozkan da zimmete işıirak su- çundan beş yıl ağır hapis cezası aldı. Ankara Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesi, daha önce verdiği mahkûmiyet kararlannm Yargı- tay tarafından bozulması üzeri- ne ikinci kez yargüandığı Hor- zum ve arkadaşlan hakkındaki karannı dün açıkladı. Başkan tsmet Küriimoglu, Horzum, öngen ve Damgacj'nm önce TCK'nın 202/1. maddesi uya- rınca zimmet suçundan sekizer yıl ağır hapis cezasına çarptırü- dıklarını bildirdi. Verilen bu ce- za 1/4 oranında arttırılarak on yıl ağır hapse dönüştürüldü. ls- mail özkan için de aynı madde uyannca zimmete iştirak suçun- dan önce sekiz yıl ağır hapis ce- zası verildi. Bu ceza daha son- ra 1/2 oranında indirildi. Mahkeme heyeti davanın açıldığı tarihteki kur fiyatları üzerinden bankanın zaran ola- rak beUrlenen 52 mib'ar 163j)}iln yon 21 bin 852 bin lirarun dâi- vanın açıldığı 10 Eylül W86tar rihinden itibaren yasal faiziyle birlikte saruklardan tahsil edilip bankaya iadesine karar verdi. Mahkeme Horzum'un yurtdışı- na çıkışmı yasakladı. Karar, oy birliğiyle alınırken üye Tevfık Yılmaz' ın Başkan Kürümoğlu ve üye Düzgün Korkmaz'ın aksine Horzum'un tahliyesine muhalif kaldığı gözledi. Türkçe dışında, bazı derslerden 1-2-3-4 alınsa bile not ortalamasıylayıl kaybedilmeyecek Ortalaması 5 olan sınıf geçecek PORTRE / KEMAL HORZUM Hızhçıktı, hızhdüştü Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol ağırlıkh not ortalaması ile sınıf geçme sisteminin uygulanacağmı söyledi. Tartışılan üç alternatiften en çok kabul göreni, bütünleme sınavınm kaldınlmasını, ortalama 3.9 ve altmda olan öğrencilerin okudukları sınıfı tekrarlamasım içeriyor. ANKARA (AA) — Müli Eği- tim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu, sınıf geçme sisteminde yapüacak değişiklik çahşmalan- nı tamamladı. Kurul, Milli Eği- tim Bakanı Avni Akyol'a, dün sistemde yapüacak değişiklik ve benimsenen ağırlıklı not ortala- ması ile sınıf geçme sisteminde uygulanabilecek üç alternatifi bakana sundu. Milli Eğitim Bakanı Avni Ak- yol, AA'ya yaptığı açıklamada, ağırlıkh not ortalaması ile sınıf geçme sisteminin uygulanacağV nı, ancak bu konudaki üç alter- natiften henüz secim yapdmadı- ğını söyledi. Türkçe, yeni sisteme alınmadı Taüm Terbiye Kurulu Başka- nı Ömer Okutan'ın toplantıdan sonra yaptığı açıklamaya göre her dersten 5 alan öğrenci sınıf geçecek. Bazı derslerden 5-6-7-8-9 alıp bazı derslerden 1-2-3-4 alsa bile öğrenci smıfta bırakılmayacak. Bu uygulama Türkçe dersi için gecerli olma- yacak. Türkçe ve Türk dili ve edebiyatı derslerinde ögTencinin aldığı not en az 5 olacak. Öğretmenlerin tercihi Ağırhkh not ortalaması ile sı- nıf geçme sisteminde kurul ta- rafından yapüan çahşmalar so- nucu ortaya çıkan üç alternati- fın biri Ankara'da bazı okullar- daki yönetici ve öğretmenler ta- rafından yüzde 100'e yakın oranda tercih edildi. Bu alternatif, bütünleme sı- navlarının kaldınlmasını öngö- rüyor. Yıl sonunda, ağırlık not ortalaması 5 ve yukarı olan öğ- renciler bir üst sınıf a geçiyor. Ağırlıklı not ortalaması 4 ile 4.9 arasında olan öğrencinin duru- mu, doğrudan öğretmenler ku- rulunda değerlendiriliyor. Ağır- lıklı not ortalaması 3.9 ve aşa- ğıda olanlar ise sınıf tekrarlıyor. Bu ahernatife göre eğitim su- resi, yılda 170'ten 190-200'e çı- kanlacak. Dersler 1 eylulde baş- layacak, sömestr tatili üç hafta olacak. Tatil yılda üç kez birer hafta olarak da kullamlabile- cek. Dersler 15-20 haziranda ta- mamlanacak. Lise birinci sınıf- tan 2. sınıfa geçenlere öğret- menler kurulu karan ile kol seç- me önerisinde buhınulacak. Rehberlik servisi, not takibi ya- pacak ve veli ile sıkı bir işbirli- ğine girecek. Diğer iki alternatif Ağırlıklı not ortalaması ile sı- nıf geçme modeünde uygulana- bilecek olan ve Bakan Akyol'a da sunulan diğer alternatifler- den biri, bugunku sisteme en ya- kın olanı. Buna göre ağırlıklı not ortalaması 5 olan öğrenci doğrudan sınıf geçecek, 4.9 ve daha aşağı olanlar bütünleme sı- navına girecek, bütünleme sına- vından sonra ortalamalan 4.00 ile 4.9 arasında olanlar öğret- menler kuruluna gidecek, 3.9 ve daha aşağı olanlar sınıf tekrar- layacaklar. Diğer alternatifte ise bütünle- me smavı kalkacak. Onun yeri- ne ağırlıklı not ortalamasını yükseltme sınavı yapüacak. Bu sınava sadece 5'ten aşağı alan- lar değil, 5'ten yukarı olup da ortalamasını yukseltmek isteyen oğrenciler de girebilecekler. Ağırlıklı not ortalamasını yük- seltme sınavında 4 ile 4.9 arasm- da not alan öğTenciler öğret- menler kuruluna girecek, 3.9 ve daha aşağı alanlar sınıf tekrar- layacaklar. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — 6 yıldır ülke gündeminden hiç düşmeyen Kemal Horzum'un yüdızı 12 Eylül 1980'den sonra parladı. Turk ticaret hayatında bir anda yükselen Horzum'un düşüşü de çok ani oldu. Horzum, bu süre içerisinde önce 3 yıllık kaçaklık hayatı yaşadı, ardından da 2.5 yüa yaklaşan bir tutukluluk dönemi geçirdi. Sanayi ve teknoloji bakanlığı nda memur olarak çalışan Horzum, 12 Eylül sonrasında ticaret hayatına atıldı ve 80'li yılların ilk yansında hızla yükseldi. 1984'te Ankara vergi şampiyonu ilan edildi. Ancak Horzum'un bu şampiyonluğu "sahte fatura düzenleyip elde ettiği şişirme kâriarla sağladığı, devlete olan vergi bcrcunu uzun yıllar ödemediği" öne suruldü. Horzum, 1985'te yurtdışma kaçarken ardından son 6 yılın Doğu bölgelerindekiyükseköğretim kurumlan, profesör, doçent veyardımcı doçent sıkıntısı çekiyor Kadrolar serbest^üniversiteler sıkışık Uzun süredir kadro sıkıntısı çeken üniversiteler saklı kadroların serbest bırakılmasıyla bir ölçüde nefes alacak. Ancak özellikle doğu bölgelerindeki üniversiteler, batıdaki üniversitelerin ellerindeki öğretim elemanlarını almalanndan yakmıyorlar. IZMtR (Cumhuriyet Ege Büroso) — Ba- kanlar Kurulu'nun geçen hafta üniversitele- re ait kadrolan serbest bırakması, öğretim ele- manına gereksinim duyan üniversitelerde se- vinçle karşılandı. Ancak boş kadrolan olma- sına karşın 'ilgisizlik" nedeniyle bu kadrola- n dolduramayan Doğu bölgesindeki üniver- sitelerde ise "kadrolan serbest bırakmanın önemli olmadıgı, zaten var olan boş kadro- lara da öğretim üyeterinin başvurmadığı'' vur- gulandı. Resmi Gazete'de 20.2.1991 günü yaynnla- narak yürürlüğe giren karara göre üniversi- telere ait toplam 5 bin 823 saklı kadro serbest bırakümıştı. Kararda serbest bırakılan kad- roların 826'sı profesör, 630'u doçent, 594'ü yardımcı doçent olarak kullanılması belirtil- mişti. Uzun süredir kadro sıkıntısı çeken üniver- siteler saklı kadrolann serbest bırakılması ile bir ölçüde rahat nefes alacak. Bakanlar Ku- rulu'nun aldığı bu karar, üniversitelerde uzun suredir kadro yetersizliği nedeniyle başka kad- rolarda çalışan profesör, doçentlerin atanma- sına yardımcı olurken yeni öğretim görevli- lerine de görev sağlanması, üniversiteleri memnun etti. Buna karşın özellikle Doğu böl- gelerinde bulunan üniversitelerde, alınan ka- rar kaygıyla karşılandı. Batı'daki üniversite- lerin ellerindeki oğretim elemanlarını aldık- lanndan yakınan Doğu üniversiteleri, Batı'- ya oranla öğretim görevlisi sayısındaki sürekli düşüşün de önlenmesini istediler. Kadrolann Bakanlar Kurulu'ndan çıkma- sının ardmdan üniversitelerde çeşitli beklen- tiler başladı. Gazetelere ilanlar vererek kad- ro "arayan" üniversiteler, ya çok büyük Ugi ile karşılaşıyor ya da başvuru olmaması ne- deniyle eğitimi elindeki kadro ile sürdürüyor. Bakanlar Kurulu'nun kadrolan serbest bı- rakması konusuna üniversite rektörleri çeşit- li tepkiler gösterdi. Rektörlerin görüşleri şöyle: Prof. Dr. Sennet Akgün (Ege Üniversitesi Rektörü): 123 saklı kadromuz serbest bırakıl- dı. Bizi asıl memnun eden olay, 306 tane pro- fesör, 10 tane doçent kadrosu ihdas oldu. Ye- niden kadro verdiler. Asistan kadrosunda ça- lışan birçok profesörümüz vardı. Prof. Dr. Erol Işın: (Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı): Yeni gelişmekte olan bir üniversiteyiz. Ziraat, tıp, Isparta Mühendis- lik, meslek yüksek okullanmızda oğretim ele- manı sıkıntısı çekiyorduk. Ancak saklı kad- rolann serbest bıraküması yuzde yüz bir ra- hatlama getirmese bile yuzde 50 bizi rahatlat- tı. Durumumuz diğer taşra üniversitelerine oranla oldukça iyi. O kadar çok başvuru olu- yor ki hangisini seçeceğimizi duşunüyoruz. Prof. Dr. AhmetKaradenizli (Trakya Üni- versitesi Rektörü): Üniversitemiz fakultelerin- de kadro sıkıntısı yok. Türkiye'nin en çok meslek yüksekokuluna sahip üniversiteyiz, Bunun yanında verilen kadrolan birden kul- lanmak istemiyoruz. Kendi içimizden seçerek bütünlüğümuzu bozmadan kadromuzu oluş- turmayı planhyoruz. Böylece dinamizm de kaybolmayacak. Prof. Dr. Muaffak Akman (Cnmhuriyet Üniversitesi Rektörü|: Saklı kadrolanmızdan 97'sinin serbest bırakılması bir iki yıl için ye- terli olacaktır. Zaten bundan fazla atayacak elemarumız da yok zaten. Kadromuzda sıkıntı yok, ama yeterli değil. Şunu belirtmekte ya- rar var: Batı'da yeni üniversiteler açüdıkça Doğu'daki üniversitelerin gelişmesini bekle- mek hayaldir. Prof. Dr. Hurşit Ertoğrul (Atatürk Üniver- sitesi Rektörü) — Ataturk Üniversitesi Tür- kiye'deki universiteleri öğretim görevlisi ba- kımından besleyen bir universitedir. Yetişti- rip diğer universitelere öğretim üyesi gönde- riyor. Serbest bıraküan 117 kadronun 73'ü okutman, uzman ve öğretim görevlisi. Yetiş- miş öğretim üyesini elimizde tutmak mümkün değil. Prof. Dr. Uğur Büget (Gaziantep Üniver- sitesi Rektörü): Üniversitemize kuruluşunda 2019 akademik kadro aynldı. Buradan bize verilen miktan zaten daha dolduramadık. Bi- zim buralara da pek giden ve gelen olmadığı için ne kadar ilan etsek de başvuru olmuyor. Mevcut kadromuzu 3 sene içinde 2 veya 3 ki- şi fazlalaştırabildik. Bakanlar Kurulu'nun verdiği 92 kadro zaten boş olan kadronun üzerine eklenmiş oldu. Keşke gelseler, kad- romuz dolsa da kadro sıkışıklığına düşsek. Şu an öğretim üyelerimizi elimizde tutuyoruz. Ancak her an bir sıkıntı yaşayabiliriz korku- su içindeyiz. Kadromuzu arttırmaya çalışıyo- ruz. Olmuyor. Prof. Dr. MitBat öztan (Çokurova Üniver- sitesi Rektörü): Bizdeki akademik kadro 1100'u geçti. Dolayısıyla bize verilen 141 kad- ro gerçekten az. Bu konuda çeşitli defalar hu- kumet yetkililerine, Başbakan'a, Cumhurbaş- kanı'na soruniarımızı aktardık. Keşke akade- mik kadrolann tümü serbest bıraküsaydı. Ta- bii bu bir hükümet politikası. HORZUM — Emlakbank'ı 200 milyardolandırmaktan sanıktı. en önemli davalanndan Emlakbank olayı başladı. YapıUn araştırmalar sonunda Horzum'un bu bankadan 70.9 milyon dolar, 34 milyon da İsviçre Frangı'nı usulsüz olarak aldığı ve bunları geri ödemediği öne surüldü. Günumüz kur fiyatlarıyla 200 milyar lirayı bulan bu dolandmcılık savıyla hakkında dava açılan Horzum, 13 Eylul 1988'de İsviçre tarafından Türkiye*ye iade edildi, tutuklandı ve yargılanmaya başlandı. Banka görevlileriyle birlikte yargılanan Horzum'un ilk tutukluluğu 2 ay 10 gün surdü. Ardından tahliye edildi. Ancak dava için oluşturulan 6. bilirkişi heyetinin raporu ile yeniden tutuklandı. Tüm tutukluluk süresi 2.5 yıla yaklaşan Horzum, Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 12 yıl 6 ay ağır hapse mahkûm edildi. Horzum ile birlikte banka memurlan Fikret Öngen ve Nilgün Damgacı da aynı cezayı alırken, muhasebecisi lsmail özkan ise 6 yıl 3 aya mahkûm oldu. Yargıtay 5. Ceza Dairesi Mahkeme Başkam Ekrem Çelenk'in Horzum'un iadesi için İsviçre makamlarına yazdığı yazınm suçluların iadesi sözleşmesı hükümlerine uygunluk taşımadığını, bu yazıdaki ifadelerin yargıcın tarafsızlığını şüpheye duşürecek nitelikte olduğunu belirtti. \
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle