22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 HABERLFR 28 ŞUBAT 1991 Tenzil-i rütbe • ANKARA (ANKA) — ANAP Ankara Milletvekili Göksel Kalaycıoğlu Semra özal'ın tstanbul il başkanlığına aday olmasının tenzil-i rütbe olduğunu söyledi. Göksel Kalaycıoğlu, Semra Özal'ın Türkiye'nin en üst makamında bulunan Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın eşi konumundayken Istanbul il başkanlığına adayhğını koymasının bir çeşit tenzil-i rütbe olduğunu belirtti. Semra Özal'ın bu davranışını "fedakârhk" olarak nitelendiren Göksel Kalaycıoğlu, "Semra Hanım partinin birliği beraberliği için fedakârlıkta bulunuyor" dedi. Komisyona Ozal engeli • ANKARA (Cumhuriyet Birosu) — TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nun dünkü toplantısı, çoğunluk sağlanmasma karşın ANAP'h üyelerin bir bölümünün Semra özal'ın il baskanhğını desteklemek için İstanbul'a gitmesi nedeniyle yapılamadı. SHP ve DYP'li üyeler, iktidar milletvekillerinden önemli bir bölümünün toplantıya gelmemesini eleştirdiler. Komîsyon Başkanı Yusuf Bozkurt özal, muhalefetin eleştirisi uzerine, "Ben muhalefetin çoğunlukta olduğu bir toplantıda meseleleri görüşelim istedim" dedi. • • Ozalnişan yüzügü taktı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Cumhurbaşkanı Turgut özal, dün akşam Devlet Konukevi'nde, Namık Kemal Zeybek'in kızı Şube Zeybek'le işadamı Halil Kaffar'ın nişan yüzüklerini taktı. Gençlerin nişan yüzüklerini takan özal yîptığı konuşmada "Nikâhı çabuk yapın. Şahidiniz olurum. îşler ne kadar çabuk biterse, bizim ekonomik program gibi, hiç kimse anlamadan işi bitirmek lazım. Aksi takdirde araya bir sürü haf .girer. Savaşın, ekonominin, evliliğin belli kaideleri vardır" dedi. SBP Sakarya örgütü kuruldu • ANKARA (ANKA) — Sosyalist Birlik Partisi (SBP) Sakarya il örgütü de kuruluşunu tamamladı. SBP Genel Başkan Yardunası ve Izmir Milletvekili Kemal Anadol'un yaptığı acıklamaya göre Sakarya il başkanlığına Faik Avcı, yönetim kurulu üyeliklerine de Şaban Güner, Mehmet " Demir, Kemal tlter, M.Ali Zcytinoğlu, Seyhan Günel ve Yusuf Ertürk getirildiler. Köy koruculugu • ANKARA (ANKA) — HEP Kars Milletvekili Mahmut Ahnak'ın haarladığı, köy koruculuğu sisteminin kaldınlmasını öngören yasa teklifi TBMM tçişleri Komisyonu'nda reddedildi. Mahmut Alınak, köy koruculuğunun ülke için ekonomik kambur haline geldiğini ve sistemin iflas ettiğini savundu. Köy koruculuğunun "zulüm makinesine" dönüştuğünü, bölge halkını karşı karşıya getirerek düşmanlıklan körüklediğini ifade etti. Ozal'a hakaret davası • tSTANBUL (AA) — Gözaltında bulunduğu süre içinde Cumhurbaşkanı, emniyet güçleri ve savcıların manevi şahsiyetini "tahkir ve tezyif ettiği" iddia edilen üniversite öğrencisi Ferda Civelek'in yargılanmasına başlandı. tstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmada, hakkında 9 yıla kadar hapis cezası istenen tutuklu sanık Ferda Civelek'in sorgusu yapıldı. Ferda Civelek, Siyasi Şube'ye gönderildiğini, bu süre içinde işkence gördügunfl öne sürdu. Duruşma, tanık polislerin dinlenilmesi için ileri bir tarihe bırakıldı. ANAP Istanbul il başkan adayı Yılmaz, devlet bakanları Konukman ve Özdemir'isuçladv Bakanlar terör estîriyorİDRİS AKYÜZ ANAP'ta Semra Özal'a karşı "muhaf azakâr" kanadın tstan- bul il başkan adayı olan Talat Yılmaz, devlet bakanları tbra- him Özdemir ile Ercument Ko- nukman'ın, "Semra Özal'a taraf olmayan" delegeler üzerinde te- rör estirdiğini öne sürdü. Bu arada, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın, Milli Eğitim Ba- kanı Avni Akyol ve tstanbul Milletvekili Adnan Yıldız'dan, Talat Yılmazi "adayuktan çekil- nesi" için ikna etmelerini iste- diğı öğrenildi. Talat Yılmaz da üzerinde yoğun bir baskı oldu- ğunu belirtti, ancak "kesinlikk" çekilmeyeceğini, vazgeçmesi ge- reken kişinin Semra Özal oldu- ğunu ifade etti. tstanbul İl KongresPne üç gün kala, ANAP'taki parti içi tartış- malar da yoğunlaştı. Semra Özal'a karşı Httsnii Doğan, dev- let bakanlan Mehmet Kececfler, Cemil Çiçek ıle Içişlen Bakaru Abdfilkadir Aksu'nun desteğin- de "muhafazakâr" kesimin ada- yı olan Fatih llçe Başkanı Talat Yılmaz, adayhktan cekilmesi yo- lunda ağır baskılar altında oldu- ğunu bildirdi. Yılmaz, MUli Eği- tim Bakanı Avni Akyol'un,' "adayiıguıı açıklamasının ardın- dan" Cumhurbaşkanı Özal'ın adayhktan çekilmesim istediği- ni kendisine ilettiğini söyledi. Cumhurbaşkanı özal'ın önceki akşam da tstanbul Milletvekili Adnan Yıldız'ı köşke çağırarak lalat Yılmaz'ın adayhktan vaz- geçmesi için ikna edilmesini is- tediği öğrenildi. Adnan Yddız, bu konuda, "Sayın Cumhurbaş- kanı, Ydmaz'm adayhktan çekil- mesini, Semra Hanım'ın il baş- kanı otmasını, ancak listenin Ta- lat Yılmaz ve teşkilat tarafından hazurtanmasını istedi. Ben de kendilerine. böyle bir şeyin çok zor olacagını, Talat Yılmaz'ın adayhğına teşkilatın karar ver- digini ilettim. Kendilerine saygı- mızın sonsuz olduğunu, Talat Ydmaz'ı ANAP gmbu içerisin- de 60'a yakın milletvekih'nin de destekledigini biMirdim" diye konuştu. ÂNAP'ın teşkilattan sorumlu Genel Başkan Yardım- cısı Orhan Demirtaş'ın da Yıl- maz'ı telefonla arayarak kendi- sine "cekilme" konusunda bas- kı yaptığı belirtildi. Talat Yılmaz ise bütün baskı- lara karşm adayhktan çekilme- mekte kararh olduğunu belirte- rek "Çekikcek biri varsa o da Sayın Semra Özal'dır. Benim ce- kihnemi zor kollanarak mı sağ- layacaklar? Bunu nasd yapacak- lar, merak ediyorum. Ben, teş- kilaün adayıyım" dedi. Yılmaz, Semra özal'ı desteklemek üze- re tstanbul'da bulunan bakan- lardan bazılanrun delegeleri teh- dit ettiğini de öne sürdü ve "Devlet bakanlan Ercüment Konukman ile tbrahim Özde- mir, bu konuda detege üzerinde terör estiriyorlar" dedi. Yümaz, bundan önceki kong- relerde delege kartlannın ilçe ör- gütlerince dağıtıldığına dikkat çekerek "Bu kez kartlann, il merkezindvv e The Marmara Oteli salonlannda, neden alın- dıgı anlaşılamayan imzalar kar- şıhğı dağıtılmasının düşündürii- cö olduğunu" söyledi. Kendisi hakkında ycdsuzluk dosyaları bulunduğu soylentilerine de de- ğinen Yümaz, verilemeyecek hiç- bir hesabı olmadığım beürterek "Ne kacakçüık yaptım ne dev- let kredisi kuOandım ne de dev- let bankalannı dolandırdım" de- di. Yümaz, bu iddiaları ortaya atanlann önce kendi ayıplannı örtmesi gerektiğini söyledi. Yü- maz, 1988'de işlerinin bozuldu- ğu için konkordatoya teşebbüs ettiğini, ancak bankalarla anla- şarak bu işten vazgeçtiğini, da- ha sonra da gayri menkullerini satarak borçlannı ödediğini an- lattı. Talat Yümaz, dünü, Silivri, Çatalca, Büyükçekmece ve Kü- çükçekmece ANAP Uçe örgüt- lerini ziyaret ederek geçirdi. Yıl- maz'ın bu turuna, tstanbul mil- letvekillerinden Nuri Gökalp ve Adnan Yıldız'ın yanı sıra, G.Os- manpaşa llçe Başkanı tbrahim Yıldıi, Bakırköy llçe Başkanı Ramazan Kadir Coşkan da eş- Semra Özal 'kapalı devre'Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın eşi Semra özal dün il merkezinde delegelerle görüşmeye devam etti. Partililer özal'ın "birleştirme" liste çıkartacağını belirtirken kadınlara ağırlık vereceği öne sürüldü. GÜNDÜZİMŞİR ~ ANAP tstanbul U kongresine 4 gün kala Semra özal'ın seçim karargâhında liste tartışmalan da hareketlenmeye başladı. Semra özal baştan beri uygula- dığı "kapalı devre" seçim siste- mini dün de surdürdü. Saat 14.00'e kadar The Marmara Oteli'nin 18. katında kurulu ka- rargâhında delegelerle görüşen Semra özal, daha sonra tstan- bul İl Merkezi'ndeki odasına çe- kilip çalışmalannı buradan yü- rüttü. Şeffaf bir politika izleyen Talat Ydmaz'ın aksine kapalı kapüar ardında çahşmayı tercih eden Semra özal'ın il merkezi- ne gelişinde neşeli olduğu göz- lendi. Semra özal destekçisi delege v« partililer genel havayı "Iş bitti" diye yorunüarken temkinli üyelerin de liste peşine düştüğü gözlendi. Delegelerin söyledik- lerinden çıkan sonuca göre Sem- ra Özal'ın "birleştirme" bir lis- te çıkartacağı görüşü ağırhk ka- zanmaya başladı. Delegeler özellikle listenin bugüne kadar eşine rastlarunamış şekilde ka- dın ağırlıkh olacağı konusunda görüş belirttiler. Liste için adı geçen örgüt yöneticileri arasın- da ise başta Semra özal'a ilk desteği veren ilçe başkanlann- dan Erdal Aksoy (Sarıyer), Mustafa Çebi (Kadıköy), Os- man Ceylan (Beykoz), Necdet Tarık Pişkin (Üsküdar) bulunu- yor. Eski belediye başkanların- dan ve tstanbul il başkanlığına aday ohnaya hazırlanırken gerı çektirilen Naci Eksi'nin seçim sonrası bir devlet kuruluşunda göreve getirileceği öğrenildi. Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tmren Aykut, karşı aday Yılmaz'ın delegelere Ku- ran'a el bastırtarak yemin ettir- diğüıi, boylece dini siyasete alet ederek suç işlediğini Ueri sürdü. ANAP Kadıköy üçesinin yeme- ğine katılan Ferruh tlter de Semra özal'ın kongreyi kesin- likle kazanacağını, aksini dü- şünmediğini behrterek "Talat Kadıköy tlçe Başkanı Mustafa Çebi'nin delegelere verdigi yemeğe Semra Özal'ın yanı sıra Kadıköy delegesi olan kızı Zeynep Özal da katıldı. (Fotoğraf: Cumhuriyet) Yılmaz'ın yolsuzlnk dosyalan- m hazııiıyonız. tki gün içinde basına da|ıtacağız" dedi. Semra Özal'ın ildeki çahşma- lanna muntazam olarak katılan tstanbul Milletvekili Bülent Akarcah ise Yılmaz'ın "F3i kal- binde olanlara hitap ediyorum. Cebinde olanlara degil" sözle- rine "Devletin leşvik dairesinde memur olarak çalışırken herhal- de eli kalbinde olduğu için bu- günlere geldi" şeklinde karşılık verdi. Semra özal'ın adayhğına baştan beri karşı çıkan ve mu- hafazakâr kanattaki örgütlenme çahşmalannı sürukleyen Bakır- köy tlçe Başkanı Kadir Coşkan ile Gaziosmanpaşa tlçe Başka- nı tbrahim Yıldız'ın ve Istanbul Milletvekili Abdülbaki Albay- rak'ın bakanhk istemine sert bir üslupla yanıt verikliği öğrenildi. Listeye girecek diğer adaylar arasında ise eski ilçe belediye oaşkanlarından Yetkin Gündiiz ile Osman Hızlan'ın adları geçi- yor. Semra Özal ile görüşmeye gelen delegelere delege kartları ise Ercüment Konukman tara- fından imza karşüığında teslim edildi. Bu arada tstanbul Milletvekili Hayrettin Elmas ile kardeşi Şiş- li tlçe Başkanı Alaattin Elmas- m her iki adayın da listesinde yer almak için çahşmalannı sürdür- dükleri gözlendi. Semra Özal'ın bir video ka- seti hazırlatarak bazı ilçelere ve delegelere gönderdiği öğrenildi. Semra Özal, akşam da il bina- sında yer alan Kadıköy ilçesi de- legelerine verilen yemeğe katıl- dı. NOTLAR Devlet destekli '83 ruhu... CELAL BAŞLANGIÇ Taksim Alanı'nın dört bir yarunı resmi polis araçlan tutmuş. The Marmara'nın önünde kırmızı plakalı üç bakan aracı var. Konunalar otelin döner kapısınm önünde. Siyah bir Mercedes'in arka sol kapısı açılı- yor. Döner kapıdan çıkıp araca binen, bir elinde purosuyla Devlet Bakanı Güneş Taner. The Marmara Oteli'nin önünde siyah araç ve polis kalabalığı var. Bir taksi şofö- ru kızgın: — Abi, bu 'hanfendf neden Beşiktaş'taki Devlet Konukevi'nde degil de bn otelde ka- hyor. Ben giremem oraya. Ama o girer. ln- sanın basına devlet kuşu konmalı ki oraya girsin. Hoş o kuşu da Kenan Evren kafes- lediya... tki siyah araç daha yanaşıyor The Mar- mara'nın önüne. tlkinden, Devlet Bakanı Mustafa Taşar iniyor. Yanında Ahmet Ka- raevü var. Arkadan gelen Devlet Bakanı Er- cüment Konukman. The Marmara'nın yü- rüyen merdiveninden çıkıp asansöre bini- yorlar. "Hanfendi" 18. kattaki odasında çahşı- yor. Asansörler an kovanı gibi. Biri iniyor, diğeri çıkıyor. OteUn lobisinde müşterilere ek olarak bir de ANAP'h kalabalığı var. "Ben şuranın ilçe başkanryun", "Ben bnra- nın belediye meclisi üyesiyim", "Ben filan- ca Uin milletvekiliyim" diyen kapıya daya- myor. Ancak "hanfendi" birinci karargâhı olan otelde sadece randevulu konuklarla görüşüyor. "Herkese açık göruşme il bina- smda." Saat 14.25'te otelin lobisinde bir hareket başhyor. Polis müdürleri, tstanbul Emniye- ti'nin korumalan, Cumhurbaşkanlığı'run korumalan dört bir yandan hareketleniyor- lar. Kulakları telsizlerinde, gözleri asansör kapısının üzerinde yanan "18"de... Işık sö- nünce "Tamam" diyorlar, "hanfendi geli- yor." Arkasında Mustafa Taşar'la çıkıyor Sem- ra özal, asansörün kapısından. Yürüyen merdivenle iniyor. Üzerinde kahverengi par- dösüsü var. "tl başkanlığına uygun sadelikte" diyor peşine takılan iki kadın. Merdivenin ucunda bekleyen yeşil ceketli, yakası altından kartal rozetli bir "ANAP sdamı" vererek alkışbyor. "Hanfendi" mer- di\ enden inince üç kez eüni öpüp basına ko- yuyor. Sonra da konuşmaya başhyor. An- cak adam dilsiz. "Hanfendi" arkasında bekleyen Taşar'ı gösteriyor dilsiz ANAP'hya: — Bir şey varsa bunu bul, bunu bul. Adam Taşar'a doğru uzanıyor. Devlet Ba- kanı gülmekle kızmak arasında: — Ulan biz dillilerle anlaşamıyornz zaten... Kırmızı plakalı, siyah plakalı, normal plakalı on beş kadar araç larlabaşı'ndan ge- çiyor. Trafik açümış. Galatasaray Lisesi'nin önünden dönüp, tramvay raylan üzerinden ANAP tl Merkezi'ne doğru gidüiyor. Istik- lal Caddesi'ndeküer tramvay yerine upuzun bir konvoy görünce şaşırıyorlar. Oysa şaşı- racak bir şey yok. İl başkan adayı "hanfen- di", birinci karargâhından ikinci karargâhı- na "teşrif ediyorlar." Partideki kalabalığa "banfendT'yie bir- likte gelenler de ekleniyor. Salonun kapısm- da itiş kakış var. Kapıdan gecmek için soy- lenebilecek en makbul unvan "dekgeyim" demek. Salonun kapısı hemen açıhyor. Içe- ride delegeler imza karşıhğı kartlannı aiı- yor. "Hanfendi"nin geldiği saatte partide olup kartıru almayan delege de bir başka yolla daha fışlenmiş olacak. "Hanfendi" partiye girdiği andan itiba- ren müzik yayım başhyor. Teypte, "83 nı- hn"nu canlandırmak için olsa gerek, "Anm babm peteğim" var. Ahmet Karaevli, elin- de "ANAP'ın 1. yıl albümii "yle dolaşıyor. Karşısına cıkanlara Özal'ın, Keçecüer'in, Tk- şar ve kendisinin yan yana olduğu fotoğra- fı gösterip "Keçeciler teşkilat başkanıydı, Taşar genel sekreterdi, ben de genel sekre- ter yardımcısıydım. Bu tablo yeniden can- luıyor. 83 ruhuna dönüyonu yani" derken, Keçecüer'in gösteriyor: "Ama bir fireyle." "Hanfendi"nin bulunduğu salonda dele- gelere kartlan imza karşüığı dağıtılıyor. Ka- pıda "Ah keşke ben de delege olsaydım" di- ye yakınan bir kalabahk kâlıyor. Gazeteci- ler de, korumalann gerisinde. Zaten koru- malar, "Hanfendi"yi sadece gazetecilerden koruyorlar, "aman bir yanhşhk oimasın" di- ye. Koridordan bardaklar, sıcak meze ta- baklan taşıruyor. Akşama delegelere yemek var, "hanfendi"nin ikinci karargâhı ANAP İl Merkezi'nde. ANAP "83 ruhuna dönü- yor." Anlaşılan, partinin "eski ruhu"na dönmesine tek engel, tstanbul tl Başkanı Eymen Topbaş'mış. Topbaş'ın yerine, mil- letvekili, bakan, Cumhurbaşkanı, hatta dev- let destekü "hanfendi" gelince ANAP 83'e dönecek, ama "biraz fireli bir ruhla." lik etti. Talat Yılmaz'ın ziyaret- leri sırasında, davul-zurna eşli- ğinde kurban kesilerek karşüan- dığı gözlendi. Yılmaz'ı destekle- yen Devlet Bakanı Cemil Çiçek de dun Eyüp, Kuçükçekmece ve Bakırköy Uçelerinde delegelerle toplantı yaptı. öte yandan Semra özal'a des- tek veren grup tarafından kale- me alındığı anlaşılan bir bildiri de delegelere postalandı. "ANAP fstanbul II Teşkilatı" imzalı delegelere hitabeden bil- diride, Keçeciler için "gericüigin sembolu". Çiçek için, "köy avu- katı", Aksu için 'iki lafı bir ara- ya getinnekten aciz", Doğan için "Bu ihanet niye?" ifadeleri kul- lanıldı. Bildiride aynca 3 mar- tın ANAP için tarihi kader gü- nü olduğu da belirtilerek "Sem- ra Özal Hanımefendi'nin öncü- lüğönde tstanbul'da başlayacak bu hareket, biiyük kongrede partideki muhafazakâr-millivet- çi (sahte milliyetçi) pisliklerin kesinlikle temizlenmesine atıla- cak en önemli adımdır" denil- di. Cezaevlerini boşaltalım Özal koşullu af 8öztt verdi Cumhurbaşkanı,141,142 ve 163'ün kaldırılacağını, böylece fıkir suçlulannın hapisten çıkacağını belirterek "Ancak şu anda cezaevlerinde olanlar için de infaz kanununu değiştirelim" dedi. özal, Kürtçeyle ilgili yasa tasansının da hızla . Meclis'ten geçirilmesini istedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Cumhurbaşkanı Turgut Özal, terör suçlan da dahil olmak üzere cezaevlerin- deki mahkûmlann cezalannın ertelenmesini öngören bir ce- za infaz yasası değişikliği ya- pılması gerektiğini söyledi. Ozal, Türk Ceza Yasası'nın 141, 142 ve 163. maddelerini yeniden düzenleyen "anti-terör yasası" hazırbklannın tamam- larrmasından sonra cezaevle-, rindeki fifcir- saçkılannın ser- best kalacagını belirterek "Bir daha aynı suçu işlememeleri kaydıyla öbiır suçlulann ceza- lannı da erteleyelim. İkinci kez aynı suçu işlerlerse cezalannı daha ağır çeksinler" dedi. özal, yayınlara ilişkin her türlü yasağın da kalkması gerektiği- ni savundu. Cumhurbaşkanı Turgut özal, önceki gece Or-An'daki milletvekili lojmanlannda ve dün sabah TBMM'deki maka- mında ANAP milletvekilleriy- le gruplar haünde sohbet etti. Bu sohbet sırasında özal, Kürtçenin serbest bırakıhnası- na ilişkin yasa tasansının hız- la TBMM'den geçirilmesini is- tedi. "Bu kanundan korkma- yın. Kendi memleketimizdeki Kürtlere serbestlik verirsek, komşu ülkelerdeki Kürtler ko- nusunda da daha rahat konuşabiliriz" diyen Özal, önümüzdeki günlerde TBMM gündemine getirihnesini istedi- ği yasal değişildikler konusun- daki düşüncelerini de şöyle di- le getirdi: "Her türlü yayın yasagını kaldırahm. Zaten 141, 142 ve 163. maddeleri kaldıran anti- terör vasasmı hazıriıyoruz. Bu- nun yüriirlüğe girmesiyle bir- likte fikir suçlulan, hatta ba- sından mahkûm olanlar, hep- û hapisten çıkacak. Ama bir de şu anda cezaev- lerinde olanlar için infaz kanu- nunu değiştirelim, cezaevleri- ni boşaltalım. Hâkim, savcı, polis; güvenlik güçlerini öldü- renler, onlara karşı suç işkyen- ler dışındakilere farklı davra- nahm. Diğer mahkûmlann ce- zalannı bir defaya mahsus er- teleyelim. Aynı suçu bir daha işlerse cezasını daha agır çek- sin. Halen yakalanamayanlar da müracaatlan hah'nde bir de- faya mahsus bundan faydalan- sınlar. Gelsin teslim olup git- sinler. Ama bir daha suç işler- lerse cezalannı iki-üç kat faz- lasıyla çeksinler. tnfaz kanununu değiştire- lim. Bn bir nevi af olsun, ama genel af degil de erteleme bi- çiminde gerçekleşsin." VEFATLAR İÇİN Yurtiçı, yurtdışı cenaze nakle- dılır, cenaze ılaçJama, malzeme, tabut, butun ışlemler hassası- yeöe, süratle yapıhr. Işletmede aynca 18 ambütans mevcuttur Cenaze ılanltrında hizmet be- delı alınmaz İSLAM CENAZE İŞLERİ 1472006-140 6886 Mesul Müdür HafızVELİEROEMİR POÜTİKAGÛNLÜĞÜ HlKMtT Çevre Konıma ve Imar Yasası... Siyasal iktidarın muhalif belediyelere Rarşı uyguladığı pa- rasal kıskaç giderek daralırken, 3194 sayılı Imar Yasası'nda yeni bir değişikliğe gidiliyor. ANAP izmir Milletvekili Işılay Saygın'ın hazırladığı, İmar Yasası'nın kimi maddelerinin de- ğiştirilmesini içeren yeni yasa tasarısı önümüzdeki günler- de TBMM'de gorüşülecek. Evet, siyasal iktidar, yerei yönetimlerin ellerinj kollannı bağ- lamakla kalmıyor. Elindeki kesiciyle can noktalarına vuru- yor, soluk almasını önlüyor. Ölümcül bir yola sürüklemek is- tiyor. ANAP'lı belediyeler bu tür uygulamalardan pek yakınmı- yor. Çünkü onların bir sorunu yok. Yakınan olursa 'sus payı' verilip susturuluyor. Özellikle kasaba belediyelerinde yöne- timde olan ANAP bir umursamazlık örneği vererek operas- yonu kıyı ilçelerinde, büyük kentlerde sürdürüyor. Burada üzerinde durulması gereken önemli nokta şudur: Merkezi yönetimin, özel çevre koruma bölgelerini amacın- dan uzaklaştırıp yerel yönetimleri ve merkezi kurumları aşıp imar kararlarını tekeline alması, böylece doğal zenginlikle- rin yok olması. Göz göre göre yapıyor ANAP iktidarı bunu. Amaç belli: Kıyı ve kerrt yağması hangi koşullarda olursa olsun sürsün. Bunu gerçeklestiriyor merkezi yönetim... TMMOB Mimarlar Odası Genel Sekreteri Arrf Şerrtek, 5 Aralık 1990 günü bu konunun boyutlarını uzun uzadıya an- latmış, yetkılilerin dikkatini çekmişti. O tarihte şöyle diyordu Şentek: — İktidarın üst yetkilileri, yerel yönetimlerin elindeki imar yetkilerini merkeze ve kendi ellerine aktarma politikalannı bu uygulama ile sürdürüyorlar. Bu kez, yerel yönetimlerle biriikte merkezi örgütler, ilgili bakanlıklar ve bu arada Çev- re Müsteşarlığı da yet- kisizleştirilmektedir. ^ — ^ — ^ ^ - ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ — — böigeierde, iktidarın ımar Yasası oncekının tam üst yetkilileri arazikui- tersiydi. ANAP yerel bS.ni'vermeS ğnetimlerde iktidardaydj. yoiiarmı açmaktadır- Böylece yetkıyı Bayındırlık l Bakanlığı'yla İmar 2İ.SÎ5: Bakanhğı'nm bir/eştirilmesi tam tersiydi. sırasında belediyelere ANAP yerel yönetim- vermİŞtİ. Şİmdİ İS6 ÖU BgBclk ÎÎS3."& yetkiyi yeniden gerlye ymdıriık Bakanitğı iie alıyor. Bakanlığa Imar Bakanlığı'nın bir- devrediyor. Çünkü ANAP, leştirilmesi sırasında V pm ı vnnptimleri Pfi Mart belediyelere vermişti. ' Q ™ ? ? , . \ G , M f n şimdi ise bu yetkiyi 1989'da elınden kaçırdı. yeniden geriye alıyor. ^ ~ " ^ ^ ~ " " ' — Bakanlığa devrediyor. Çünkü ANAP yerel yönetimleri 26 Mart 1989'da elinden ka- çırdı. Oyun içinde bir oyun bunun adı... İmar Yasası'nın TBMM gündemine gelmesi yoğun tartış- malara neden olacak. ANAP ve kimi çıkar çevreleri dışında hiçbir kurum ve kuruluş bu yasayı desteklemiyor. Belediye yönetim ve çalışanlarını cezalandıran, kaçak ya- Fylaşmaya arka çıkan bu yasa tasarısı rant yağmasını yoğun- laştıracak; hak arama özgürlüğünü ortadan kaldıracak, kar- maşalara neden olacaktır. Bir başka deyişle muhalif bele- diyeleri iktidara getiren halk cezalandırılacaktır. Sizlere Köyceğizden, Fcça'yadek kıyı dilimindeki yağma- lamayı ıleride anlatacağız... Kıyı belediye başkanlan, en canlı örneğin Muğla yöresin- de olduğunu söylüyor ve şöyle diyorlar: — Tüm planlama ve imar yetkilileri yerel yönetimlere ge- ri verilmelidir. Çevre korumada haikın katıhmı esas alınma- hdır... Bu tasarı TBMM'de onaylanıp çıkarsa ne olacak? Bölge, çevre ve metrppolıtan alan planlannın yapımı, onayı DPT ile Bayındırlık ve İskân Bakanlığı'na bağlanıyor. iki ku- ruluşa parsel ölçeğine dek sınırsız yetki tanınıyor. Yerel yö- netimler tümüyle yetkisiz ve işlevsiz kılınıyor. Tasarı yasallaşırsa anayasanın "yerinde yönetim" ilkesi açıkça çığnenecek... Evet imar:planlama yetkisi elinden alınan belediyeler Ba- yındırlık ve İskân Bakanlığı'nın birer birimi haline dönüştü- rülecek. Asıl amaç budur... Bakalım, her şeye "olur" deyip parmak kaldıran ANAP mil- letvekillerinden bir tanesi çıkıp "hayır" diyebilecek mi çağ- dışı yasa tasarısına. Bekleyelim göreceğiz... P A R T İ L E R D E N Doğaıfa genel göriişnte • İZMtR (ANKA) — SHP, Hüsnü Doğan'ın Savunma Bakanlığı'ndan azliyle ilgili TBMM'de genel görüşme açümasını isteyecek. Bu konuda SHP Meclis Grubu'nda bir önerge veren İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, "Türkiye, hanedanla demokrasi ve demokratik rejimin çatışüğı bir ülke haüne getirildi ki bu dunım Türkiye'nın imajının, rejiminin dünya kamuoyunda küçümsenmesine neden oluyor" dedi. Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın eşi Semra Özal'ın kişisel nedenlerle ve kaprislerle ANAP il başkanlığına aday olmasının devlet sorunu haline getirilerek Milli Savunma Bakanı Hüsnü Doğan'ın görevden alınmasına neden olacak boyutlara vardınldığını belirten Ersin, cumhuriyet tarihinde ve Osmanlının meşmtiyet döneminde bile böyle bir olayın şimdiye dek yaşanmadığını söyledi. _ Demirel İstanbul'da ISTANBUL (AA) — DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, Körfez savaşmda amacın Kuveyt'i kurtarmaktan öteye gittiğini söyledi. Demirel, Söyleşi dergisince düzenlenen ayhk toplantıda, "Aldıgınuz haberlere gore Irak'ın BM kararlannı kabul etmesine rağmen ateşkes sağlanmıyor. Amaç Kuveyt'i kurtarmaktan öteye gidiyor. Yeni bir dunım var. Irak'ın gücünün çökertilmesi" dedi. Türkiye'nin Körfez politikasını, taraf olmaması gerektiği açısmdan eleştirdiklerini bildiren Demirel, kimsenin 'savaşa karşı çıko' diye suçlanamayacağım beürtti. Hukukun üstünlüğünün insan haklan olduğunu, o insanların da ülke yönetimine katılmalan gerektiğini anlatan Demirel, şöyle konuştu: "Demokrasi üç beş kişinin olayı değil. Tüm milletin olayıdır. Türkiye'nin çağa uyabilmesi için önce elbisesini değiştirmesi lazım. Bu, elbise, pantolon, kravat değildir, kafadır!' Inönü, Trakya'tia tç PoUtika Servisi — SHP Genel Başkanı Erdal Inönü ile bir grup SHP milletvekili bugün ve yarın Trakya bölgesinde gezi ve incelemelerde bulunacaklar. Inönü, bugün saat 09.30'da SHP konvoyuyla lstanbul'dan hareket edecek. Babaeski Belediyesi hizmet binasının açıhş törenine katılacak olan Inönü, öğleden sonra da Çanakkale, Istanbul, Edü-ne, Kırklareli, Tekirdağ örgutleri ile belediye başkanlarırun hazır bulunacağı bir değerlendirme toplantısına katılacak. Inönü, yann Büyükkanştıran ve Çorlu'ya gidecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle