Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 ARALIK 1991 EKONOMİ CUMHURİYET/13
Atamyıldız,
Maliye
müsteşarı
• ANKARA (AA) - Maliye
ve Gümrük Bakanlığı
Müsteşarlığı'na Ökmen
Necdi Atamyıldız atandı.
Atamyıldız, Hazine ve Dış
Ticaret Müsteşarlığı'nda
halen müşavir olarak görev
yapıyçrdu. Dürikü Resmi
Gazete'de Sanayi ve Ticaret
Bakanhğı Müşavirleri,
Selçuk Yıldınm, Özcan
Cengiz, D.Ali Yalçıntaş ve
lsmet Karabacak'ın başka
bir göreve atanmak üzere bu
görevlerinden alınma
kararlan da yayımlanarak
yürürlüğegirdi.
Eee'de tüpgaz
sıkıntısı
• İZMİR (ANKA) - Tüpraş
Aliağa Rafınerisi'nde LPG
ünitelerinde meydana gelen
anza yüzünden Ege
bölgesinde tüpgaz sıkıntısı
başgösterdi. Ege'nin ihtiyacı
olan tüpgazın
karşılanabılmesi için
tankerler Tüpraş Yanmca
tesislerinde uzun kuyruklar
oluşturdular. Türkiye Petrol
Rafinerileri Anonim
Şirketinın (TÜPRAŞ)
Aliağa tesislerinde bir hafta
önce meydana gelen LPG
ünitesindeki anza nedeniyle
üretim yapılamadığı
bildinliyor.
Macaristan'dan
Çağrı
• İSTANBUL(AA)-
Macaristan Sanayi Odası
Başkanı Dr. JanosTolnaı,
Türkiye'deki sermaye
kıtlığının. Macaristan'daki
kadar büyük boyutlarda
olmadığını belirterek Türk
işadamlarının Macaristan'da
yatınrn yapmalan için teşvik
edilmelen gerektiğini
bildirdi. tstanbul Sanayi
Odası (İSO) tarafından
düzenlenen "Globalleşme,
Ticaret Bloklan, Son
Gelişmeler ve Türkiye"
konulu panelde konuşan Dr.
JanosTolnaı, 1990yılınm
nisan ayından bu yana
Macaristan'da büyük
değişıklikler meydana
geldiğini belirterek "Şu anda
Macaristan'da parlamenter
demokrasi var. Devamlı
olarak reformlarbirbirini
izliyor"dedi.
KISA K1SA
•TÜTÜN-
BANK,
Almanya'dakı
ikinci
temsilciliğini
önceki gün yaklaşık 50 bin
Türkün yaşadığı
Braunschweig kentinde açtı.
• PIERRECARDİNve
Linda EvTekstil Ürünleri ilk
satış mağazası bugün Bağdat
Caddesi'ndeaçılıyor. Linda
Tekstil Türkiye'de üreteceği
PierreCardin ürünlerinin
Almanya ve Benelux'e satış
hakkınadasahıp
BARAKA
yetkilileri,
önceki gün
Bursalı sanayici ve
tüccarlarla Al Baraka
Türk'ün fmansman
imkânlannın görüşüldüğü
bir toplantı yaptılar.
Türk bankacdan Soyyetlertteki "banka enflasyortu"ndan şaşkına döndü
Sovyet bankalarına clikkat
ESER ATİLLA
Sovyetler Birliği'nde esen ay-
rüık rüzgârlan, bankacılık sek-
törünü de derinden etkiliyor.
Son dönemde mantar gibi biten
bankaların döviz kaynaklannın
bilinmemesi ve yeterli deneyime
sahip olmaması bu ülkeyle iş ya-
pan Türk bankalarmı da daha
tedbirli davranmaya itiyor.
70 yıldır kendi alanlannda te-
kelliğini sürdüren birkaç banka
1987 yüından itibaren monopol-
lüğunü yitirirken son siyasi olay-
lar da bankaalık sektoründe ka-
osa yol açtı. 1987 yüında Sovyet-
ler'de gerçekleştirilen bankacılık
alanındaki reformun ardından
ülkenin Merkez Bankası olan
Gosbank ile dış ticareti yürüten
Vneş Ekonomi Bank'ın tekel du-
rumlan kınlmaya başladı.
Ülkede o zamana dek hatırı
sayıür 5-6 banka varken reform-
dan sonra geçen 4 yıl içinde bu
sayı 1300'e fırladı. öyle ki Mos-
kova sokaklannda adım başı bir
banka görmek kanıksanır hale
geldi. Hatta söylenen o ki lokan-
tacısından kooperatifçisine dek
bankacılıkla uzaktan yakından
ilgisf olmayan birçok kesim ban-
ka kurmaya başladı. Ancak
1300 bankanın yarısının çahşır
durumda olduğu ve bunlann
bankacılık faaliyetlerinin sade-
ce yüzde 5-6'sını gerçekleştirdi-
ği de istatistiki bilgiler arasında.
Tüm bu gelişmelere son dö-
nemde Sovyetler'den aynlan
cumhuriyetlerin ayn ayn kendi
merkez bankalarmı ve dış tica-
ret bankalannı kurrnak istek ve
girişimleri de eklenince ülkeyle
ticari ilişkide bulunan Türk ban-
kalan iyice şaşkın döndü. Türk
bankalan, yeni kurulan banka-
4 yıl içinde kurulan ve sayıları 1300'e varan
bankalardan ancak yarısının calışır durumda
olduğu belirtilirken, bunlardan hangisinin ciddi
ve güvenilir olduğunu anlamakson derecede zor.
larda Sovyetler'in dış ticaret iliş-
kilerini yürüten en kıdemli ve
sözü geçen bankası Vneş Eko-
nomi Bank'ın iznlni arıyor.
"Bir gün bir bakıyorsunuz bir
mektup ya da bir baber Biz
Rusyada yeni bir banka kur-
dnk, sizinle iş yapmak istiyoruz.
Biz de kendüerine Vneş Ekono-
mi Bank'tan dış ticaret yapma
iznini ahp atanadıklannı soruyo-
ruz. Onlardan gelen yanıt da ge-
nelde Rusça oluyor."
Bu sözler Sovyet bankalany-
la iş yapan bir Türk bankasının
yetküisine ait. Adı sanı bilinme-
yen bu bankalarla iş yapmanın
çok zor olduğunu belirten yet-
kili, "Cumhoriyetierin bik dö-
viz kaynaklan belli değilken bu
yeni kurulan bankaların döviz
kaynaklannı bilmek Ubü ki
olanaksız" diyor. Sovyetler'de
muhatap bulmanın iyice zorlaş-
tığını anlatan yetkili, çok saygın
müşterileri dışında Sovyetler'le
pek iş yapmak istemediklerini
vurguluyor. Şu anda "bekle-
gör" politikası izlediklerini söy-
leyen aynı yetkili, "Mart ayına
kadar bu iş sanırun çözüme ula-
şır. O zaman dek temkinli da\-
ranmakta kararhyız" diyor.
Sovyetler'de kâğıt üzerinde
kurulu 1300 bankanın 30'unun
dış ticaretle ilgilendiği, bunlann
içinden de ancak 3-4 tanesinin
ciddi banka olduğu belirtiliyor.
Sovyetler'in dış ticaret ilişkile-
rini yürüten Vneş Ekonomi
Bankası'yla aynı faaliyeti yürü-
ten bir bankanın da Rusya Fe-
derasyonu'nda kurulduğu bildi-
nliyor. Ros Vneş Torg Bank adı-
nı taşıyan bu bankanın yeni ku-
rulanlar arasında en örgutlen-
miş, yol almış banka olduğu
söyleniyor.
Sovyetler'le iş yapan büyük
bir bankanın bir üst düzey yet-
kilisi de Türk bankalannın borç-
larıyla Sovyet bankalarının
borçlanm dengelemeye çalıştık-
lannı, uzun vadeli kredi üişkile-
rine girmekten kaçmdıklannı
belirtiyor. tlişkilerde belirsiz bir
döneme girildiğini vurgulayan
yetkili, "Yeni kurulan bankalar
daha ekipmanlannı kuracaklar,
dış dünyayla tanışacaklar. Ger-
çek banka olmalan için daha
çok zamaoJan var" diyor. An-
cak her bankayla muhabir iliş-
kifcrinin sürdüğünü belirten yet-
kili, "Nasıl müşteri seçerken
dikkatli davranıyorsak çalışaca-
ğımız bankayı seçerken de dik-
katli davranınz. Gelen teklifle-
ri inceleyip, ona gore karar ve-
riyoruz. Risk altına girmemeye
calışıyomz" diye belirtiyor.
Türk-Rus İş Konseyi kuruldu
Ekonomi Servisi — Sovyet-
ler'de yaşanan değişiklikler
üzerine Dış Ekonomik llişkiler
Kurulu (DEtK) bünyesinde fa-
aliyet gösteren Türk - Sovyet İş
Konseyi'nin de adının ve yapı-
sının değişeceği belirtildi.Türk
Sovyet İş Konseyi 4. Ortak top-
lantısı Moskova'da yapıldı. Si-
yasi değişikliklerin yaşandığı
belirsizlik ortamında yapılan
toplantı sırasında Turk-Rus İş
Konseyi kuruldu. Toplantıya
Maliye ve Bayındırlık bakanla-
rının yanı sıra 150 Türk işada-
mı da katıldı.
Türk-Sovyet İş Konseyi Baş-
kanı Nihat Gökyiğit, dün bir
basın toplantısı düzenleyerek 4
gün süren toplantmın içeriğini
açıkladı. Gökyiğit, Türkiye'nin
Sovyetler'in ticari ortağı oldu-
ğunu belirterek Rusya'daki
cumhuriyetlerle yapacakları ti-
cari ilişkide Rusya Federasyonu
ve Ukrayna'ya ağırlık verecek-
lerini söyledi.
Son gelişmeler çerçevesinde
Türk-Sovyet İş Konseyi'nin ya-
pısı ve isminin de doğal olarak
değişeceğini belirten Gökyiğit,
"Ülke büyük bir olasılıkla Ba-
ğımsız Devletler Topluluğu adı-
nı alacak. Biz de yeni gelişen
duruma göre dengelerimizi ye-
niden kuracagız" diye konuştu.
DEİK Başkanı Celil Kurtog-
lu ise Sovyetler'de yaşanan
olaylara ne aşın kötümser ne de
aşırı iyimser yaklaşılması gerek-
tiğini belirterek "Bence işadam-
larunız ellerini ateşe sokmahlar.
Onlara büyük işlere girmeyin
ama oradaki işleri ihmal de et-
meyin derim " dedi.
Boyner6
kız' veriyor
Ekonomi Servisi — Boyner
ailesinin sahibi bulunduğu Al-
tınyıldız'ın halka açılması dola-
yısıyla bir basın toplantısı dü-
zenleyen şirketin Yürütme Ku-
rulu Başkanı Cem Boyner, "Ai-
le şirketleri için halka açıimmk
adeta ele kız vermeye benziyor"
dedi. tlk aşamada minimum ya-
sal sınır olan yüzde 15'le ise baş-
ladıklarını, ancak bu oranı ka-
demeli olarak arttırmayı ve Al-
tmyıldız Şirketler Grubu'na ait
diğer şirketlerin de yakında hal-
ka açılması için çalıştıklannı be-
lirten Boyner şöyle dedi:
"Her ne kadar aile üyeterini
yüzde 15'e bUe guçlükte ikna et-
sem de 2000 li yıllara kadar bn
rakamı yüzde 30-40'lara çıkara-
cağımızı sanıyonım."
Boyner, Altınyıldız'ın halka
acümasınuı Altmyıldız Şirketler
Grubu'nu yakından ilgilendirdi-
ğini, bu yüzden de hisselerin ya-
tınmcısına kâr getirmesinin
kendileri için önemli olduğunu
belirtti. Halka açılmayı ucuz de-
ğil pahalı bir kaynak olarak gör-
düklerini, ancak kurumsallaş-
maya çok önem verdikleri için
bu yolu seçtiklerini söyleyen
Boyner sözlerine şöyle devam
etti:
"Bir aile şirketi halka açddık-
tan sonra artık sadece kendi
kendine hesap verme lüksünü
kaybeder. Aynca kendi cabalan
Altınyıldız'ın
halka açılması
nedeniyle dün
bir basın
toplantısı
düzenleyen Cem
Boyner, 2000'li
yıllara doğru
şirketlerinin
büyük bir
bölümünü
halka açmak
istediklerini
söyledi.
ile kunıp büyüttükleri şirketle-
rine yıllar sonra başka ortak al-
mak işadamlan için hiç de ko-
lay degildir. Ama biz bunu bir
yaşam felsefesi olarak benimse-
dik ve hissedarlanmızm bizden
hesap soracak durumda olma-
lannı çok geüştirici buluyonız."
Altmyıldız tesislerinin Çatal-
ca'ya taşınacağım ve şimdiki te-
sislerüı yerine de bir dünya ti-
caret merkezi kurmayı planla-
dıklannı ve Beymen'in yaklaşık
3 kat büyütmek için çalıştıkla-
nnı söyleyen Boyner, hisse se-
netlerinden elde edecekleri kay-
nağı buralarda kullanacaklan-
nı belirtti. Ahınyıldu'ın yurtiçi
pazarmın yüzde 35 olduğunu,
bu yıl sonuna kadar da 5 milyon
dolarlık ihracata ulaşacaklanm
söyleyen Boyner, sah günü 8 bin
liradan satışa sunulacak hisse
senetlerinin endeks dışı hareket-
ler nedeniyle dalgalanmasmı is-
temediklerini de sözlerine ekle-
di.
Kamuya
hafta sonu
maaş müjdesi
ANKARA (AA) — Kamu
kurum ve kuruluşlannda çalı-
şan memur, işçi ve sözleşmeli
personel, maaşlannı yılbaşın-
dan sonra bankalardan ve oto-
matik para çekme makinele-
rinden alabilecek. Maaş günü-
nün cumartesi veya pazara
denk gelmesi halinde, maaşlar
yine bu yöntemle çekilebile-
cek.
Maliye ve Gümrük Bakan-
hğı'nın dünkü Remi Gazete'de
ya>imlanan tebliğinde, yılba-
şından sonra maaş ödemeleri-
ne ilişkin yeni bir düzenleme
getirildi.
Tebliğ ile genel ve katma
bütçeli idareler ile bu idarele-
re bağü döner sermaye işletme-
leri ve fonlarda görevli memur,
işçi ve sözleşmeli personelin
maaşlannı bankalardan alması
kararlaştınldı. Ancak konum-
lan ve durumlan bakımından
aybklann ödenmesinde banka-
lardan yararlanamayacak ku-
rumlar, eskiden olduğu gibi
maaşlan mutemet aracılığıyla
dağıtmaya devam edecekler.
Bu arada aynı dairede çalı-
şan personelin maaşlannm ay-
nı bankadan ödenmesi kararı
alınırken, işyerlerinin ay başın-
dan en az iki iş günü öncesin-
den maaşlan bankalara teslim
etmesi gerekiyor.
Pamukbank, menkul kıymet alım-satımında tam gün, tam hizmet verir!
* Pamukbank, menkul kıymetler borsasında
hızla işlem tamamlar. Pamukbank'ın tüm
şubeleri menkul kıymet alım - satımmda
tam hizmet sunar. Her şube, "tam yetkili
bir merkez" gibi çalışır. Hisse senedi alım
satım emirlerini hiç beklemeden - bekletme-
den, bir telefonla anında yerine getirir. Pa-
mukbank'ın önde gelen görevi müşterileri-
nin istek ve çıkarları dogrultusunda işlem
tamamlamaktır.
-mjkbonk ıVenkJ kı,f='ler ryierkezı Buyuitdere Cad No 82
">ayreHepe 80450 Istonbui 1e' 267 17 51 267 13 29 775 24 7C
PAMUKBANK
EKONOMİDE KULİS
MERAL TAMER
Koçfun cirosu 39 trilyonKoç Grubu, bu yılı da "en
büyük" olarak kapatıyor.
Gruba bağlı 88 şirketin 1991
yılı cirosu 39 trilyon lira do-
laylarında bekleniyor. Bu ra-
kam geçen yılki 23 trilyon 375
milyar liralık 1990 yılı cirosu-
na göre yüzde 67 dolayların-
da bir artışı ifade ediyor. Bu
oran, bu yıl için beklenen
yüzde 66.5'luk enflasyon ora-
nıyla da örtüşüyor.
Koç Grubu şirketleri ara-
sında özel sektörün bir nu-
maralı dev kuruluşu Arçelik,
yine lokomotif konumunda.
Arçelik'in cirosunun yıl sonu
itibarıyla 4 trilyonu aşması
bekleniyor. Bu rakam, geçen
yılki 1 trilyon 960 milyar lira-
lık ciroyta karşılaştırıldığında
Koç Grubu şirketlerinde ciro
artış ortalamasının çok üze-
rinde. Artış oranı yüzde
100'den bile fazla.
Arçelik'i 3.5 trilyon lirayı
aşan cirosuyla bu şirketin
ürünlerini pazarlayan Atılım
Pazariama izlerken Tofaş da
3.5 trilyon dolaylarındaki ciro-
suyla başı çekıyor. Tofaş'ın
1990 yılı cirosu 1 trilyon 742
milyar liraydı.
Koç Grubu'nda 1990 yılı
sonlarında yapılan program-
da Körfez krizi ve sanayide-
ki yaygın grevler dikkate alı-
narak 1991 yılı için daha
"mütevazı" hedefler öngö-
rülmüştü. Gerçekleşen ra-
kamların ise plan hedeflerini
aştığı belirtiliyor.
Gruptaki kâıiılık ise 3.5 tril-
yon lira olarak bekleniyor.
Genelde yüzde 10 olarak he-
deflenan kârlılığın, bu yıl yük-
sek işçi ücretleri ve ekonomik
konjonktürdeki diğer etkilen-,
meler nedeniyle, küçük bir
oran da olsa genlediği dikkati
çekiyor.
40 trilyon liraya yaklaşan
ciro. 3 5 trilvon kâr gibi ast-
ronomik rakamlarla Koç Gru-
bu devlet içinde devlet.
1991 yılı için tahmin edilen
430 trilyon liralık Gayri Safi
Milli Hasıla rakamı ile bir kar-
şılaştırma yaparsak Koç Gru-
bu'nun cirosu, Türkiye'nin
GSMH'sinin yüzde 9'u mer-
tebesinde.
Aynı karşılaştırmayı Türki-
ye bütçesiyle yapacak olur-
sak... Türkiye Cumhuriyeti'-
nin bu yılki bütçe gelirlerinin
toplamı 100 trilyon lira doiay-
larında. Bir başka deyişle
Türk devletinin bütçe gelirle-
ri, Koç Holding'in 1991 ciro-
sunun sadece 2.5 katı.
Bu dev kuruluşta şimdi
1992 yılı hazıriıldarı yapılıyor.
Şirketlerden gelen 1992'ye
ilişkin program hedeflerinde
enflasyon konusunda iyimser
beklentiler dikkati çekiyor.
Bu arada Koç Grubu üst
yönetimi de 1992'ye önemli
değişikliklerle girecek. Goı-
bun 1 numaralı profesyonel
yöneticisi Can Kıraç'ıh yanı
sıra yıl içinde vefat eden Ida-
re Komitesi üyesi Yüksel Pu-
lat ve Hazine'ye Müsteşar
olan Tevfik Altınok 1992de
yoklar. Koç Grubu üst yöne-
timinin nasıl şekilleneceği ise
önümüzdeki günlerde netlik
kazanacak.
Can Kıraç'a böylesi yakışır"Bizden Haberler, Türk
özel sektörü tarafından ya-
yınlanmış ilk kurumsal der-
gldir. 1963 yılında başlamış
olan bu yayın, önceleri Koç
Otomotiv grubuna hitap et-
miş, 1970 yılında da Koç
Topluluğu'nun içine, zaman
zaman da dışa açılan bir vit-
rin olmuştur.
Egemak şirkeH müdürlü-
ğüm döneminde başlattı-
ğım bu öncü hareket, yıllar
içinde özel sektörümüzü
oluşturan diğer şirket ve
gruplarca da benimsenmiş
ve bugün şirket dergiciliği,
ülkemizde çok geniş bir ala-
na yayılmıştır.
Bizden Haberler'in gele-
cek kuşaklara tarihi ve bel-
gesel bir kaynakça olacağı-
nı ve Koç Topluluğu'nu ilgi-
lendiren önemli olayların
hatırtanmasına imkân sağ-
layacağını düşünerek, bü-
yük bir mutluluk duyuyo-
rum.
28 yıllık hayatı boyunca
Btzden Haberler'in künye-
sinde "sahip" olarak göz-
ükmek beni daima gurur-
landırmıştır. Şimdi sahiplik
görevinden' ayrılmak za-
manı gelmiş bulunmaktadır.
Bu duygularla, 1991 yılı-
nın bu son sayısında, Biz-
den Haberler'in daha uzun
yıllar yaşamasmı diliyor,
sevgili okuyuculanmıza ve-
da ediyorum."
İmza Can Kıraç....
HAYATIN
YENİ BİR SAHİLİNDEN
HEPINIZE
Evet, Can Kıraç, 31 aralık
günü Koç Grubu'ndaki tüm
görevlerini bırakmakta kesin-
kes ısrarh. 23 yıl önce
"yarattığı" çocuğu Bizden
Haberler'in sahiplığini de bu
çerçevede bırakıyor.
Ama bu kararlan veren,
Can Kıraç kadar yaratıcılığı ve
esprisi güçlü bıri olunca "ve-
da sahnesi" bu kadarla kal-
mıyor. Derginın sayfalarını çe-
viriyoruz. O da ne? 28. sayfa-
da ait alta 2 resim. Tabii foto-
montaj. İlkinde Can Kıraç te-
peden tırnağa simsiyah bir
kostüm içinde çıtlere dayan-
mış. Çitin ötesinde dalgalı bir
deniz ve günbatımı... Herhal-
de çitin gerisi de Koç Hokjing
olmalı. Kıraç'ın veda etmenin
hüznünü yaşayan yüz ifade-
si ve koskocaman bir The
End yazısı....
İkinci resimde ise Can Kı-
raç, güleç bir ifadeyle ve 5-6
yaşındaki gürbüz bir çocuğun
bedenine monte edilmiş yü-
zuyle "Hayatın yeni bir sahi-
linden hepinize sevgilerimi
sunuyorum" diyor.
Beyaz Saray*a bornoz satıyor
PENTA'da yollann ayrılma-
sının ardından PENTA Tek-
stil'i devralan Murat Vargı, şu
sıralar ABD Başkanı George
Bush'un yakınları için bornoz
üretiyormuş. Siparişi de biz-
zat Bush vermiş. Hatta BusK1
un hediye yereceği yakınları-
nın tümünün isimlerinin baş
harfleri, bornozların ceplerine
özel olarak işleniyormuş.
Bunları nereden mi biliyo-
ruz?
Geçen hafta bu köşede çı-
kan PENTA: Harç bitti, yapı
paydos" başlıklı yazı üzerine
Murat Vargı dan bir mektup
aldık. Vargı mektubunda
Bush'un sipariş olayını şöyle
anlatıyor:
"ABD Başkanı George
Murat Vargı
Bush'a Türkiye'ye geldlğin-
de verilen hediyeler arasın-
da bizim imalatımız bornoz
da vardı. Enteresan olan
olay, Bush gittikten sonra
cereyan etti. Beyaz Saray,
resmen Ankara'daki Büyü-
kelçiliği aracılığıyla fabrika-
mız mamullerinden sipariş
etti. Başkan bu bornozlan
yılbaşında çok yakın akra-
balanna, Başkan Yardımcı-
sına ve Beyaz Saray men-
suplanna hediye etmek için
sipariş vermiş. Bütün hep-
sinin markalan, bornozlann
ceplerine özel olarak işlen-
di.
Biz, Beyaz Saray'a, para-
sı karşılığında kaliteli ürün-
lerini satan dünya çapında-
kl firmalann yanında yer al-
maktan dolayı çok memnu-
niyet duyuyoruz. Tabiatıyla
beni Başkan Bush'a tanıştır-
masının yanı sıra, fabrlka-
mızı açan Sayın Ozal'a da
çok müteşekkiriz."
Yaşar, Izmir için istiyor
TÜSİAD İzmir'de
şubeaçsm. Jefi
Kamhi'nin başkanı
bulunduğu
TÜSİAD, adına
eklediği 'Türkiye'
kelimesini 'Türk'
olarak değiştirsin.
İzmir iş hayatının en büyük
grubu Yaşar Holding'in Baş-
kanı Selçuk Yaşar, geçenler-
de TÜSIAD'da yapılan üye-
lerle sohbet toplantısında 2
konudan yakındı. Birincisi
"ANAP döneminde İzmir
vurgun yemiş, ihmal edil-
mişti. İzmir'e sadece siya-
si iktidar değil, TÜSİAD da
yeterince ilgi göstermemiş-
ti. TÜSİAD İzmir'de bir şu-
be açamaz mıydı?"
Selçuk Yaşar, ikinci yakın-
masında daha ziyade Egeli
genç işadamlannın hislerine
tercüman oluyor gibıydi. Ege-
li işadamlan EGİAD'ı kur-
muşlar, ancak önceki yıllarda
istanbul'da kurulan ve Ceffi
Selçuk Yaşar
Kamhi'nin başkanlığını yap-
tığı Genç İşadamlan Derne-
ği GİAD, bu arada resmi baş-
vurularını yaparak adını TÜ-
GİAD olarak değiştirmişti.
Selçuk Yaşar, "TÜGİAD'ın
ilk kelimesi Türk olsa mese-
le değil, ama onlar Türkiye
diye almışlar. Oysa onlar
tüm Türkiye'deki genç işa-
damlannı tetnsil etmiyoriar.
TÜSİAD olarak bu kelime-
nin Türk olarak değiştiril-
mesi için girişimde bulun-
mah " tavsiyesinde bulundu.
Ancak TÜSİAD üst yöneti-
minde ağırtıklı olan görüş,
"TÜSİAD olarak bu konuda
bir tavır koymaya gerek
olmadığı" yönünde. İzmir'in
ihmal edilmişliğine gelince...
TÜSİAD Başkanı Bülent Ec-
zacıbaşı, bu yılın başında
TÜSİAD olarak Ege Bölgesi
Çalışma Grubu kurduklarını
ve bu grup aracılığıyla hem
İzmirli sanayicilerin sorunla-
rını daha yakından izleyebil-
diklerini hem de İzmir'den
TÜSİAD'ın çalışmalarına fa-
al olarak katılmak isteyen TÜ-
SİAD üyelerinin çalışmaların-
dan yararlanma olanağjnın
doğduğunu söylüyor. TUSİ-
AD için çok önemli olan
"Özelleştirme Raporu"nun
Ege Bölgesi Çalışma Grubu
tarafından hazırtandığını ve
bu çalışmanın 10 ocakta İz-
mir'de basına tanıtılacağını
dile getiren Eczacıbaşı, ken-
disinin de 2-3 ayda bir İzmir'e
giderek bu toplantılara katıl-
dığını vurguluyor ve "TÜSİ-
AD'da ağırlıkta olan görüş,
bu noktada İzmir'de bir şu-
be açmaya gerek olmadt-
ğıdır" diyor.