13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 HABERLER 13 ARALIK 1991 ORTAM ŞAHİN ALPAY Dil Sürçmesi NeNATOneATülkelerinde, hükümetin üzerinde yetkilerie donatılan bir MilliGûvenlikKunjluyada Milli Savunma Bakam'na bağlı olmayan bir Genelkurmay Başkanlığı yoktur. "Burada sivil mi, askeri otorite mi var, belli değil. İki başlı- lık var." Mardin Valisi Bolat Bolatoğlu'nün Güneydoğu gezileri sı- rasında Başbakan Demirel ve Başbakan Yardımcısı Inönû1 ye verilen brifingde söylediği bu sözler, basında çıkan ha- berlere bakılırsa, bir gerginlik yarattı. Brifingin bıtiminde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Do- ğan Güreş, herkesin duyacağı biçimde, "\feli Bey'in diii sürçtü herhalde," dedi. Orgeneral Güreş, bu sözleriyle, otoritenin sivillerde mi yok- sa askerlerde mi olduğu konusunda herhangi bir tereddüt bulunmadığını; demokrasiyle yönetilen Türkiye'de otoritenin elbette ki sivil hükümette olduğunu vurguluyordu. Genelkurmay Başkanı daha sonra C/zre'nin Akçay mez- rasını ziyareti sırasında Kürt çocukları Kürtçe "gel" anlamı- na gelen "vara vara" sözleriyle yanına çağırdı. Bu esnada yanındakilere "Eskiden ben de biraz Kürtçe bilıyordum. Ama unuttum" dedi. Sabah gazetesinin haberine göre Güreş, "Kürt çocuklarla Kürtçe konuştu. Böylelikle Kürtçe konuşan ilk Genelkurmay Başkanı oldu." (10.12.1991) Orgeneral Güreş, birçok sivile örnek olması gereken bu "crvil" (uygar) ve demokratik tutumuyla en üst askeri otorite olarak Türkiye'de Kürt kökenli yurttaşların ayrı bir dil ve kül- tür kimliğine sahip olduklarını tanıyordu. Sayın Güreş, Tür- kiye'de "Otorite asker- de mi, sivilde mi?" "Kürt var mıdır, yok mudur?" gibi demok- ratik bir ülkede çoktan aşılmış olması gere- ken iki soruda tered- düte yer bırakmaya- cak bir tavır ortaya ko- yarak sembolik anla- mı yüksek olan iki me- saj vermiş bulunuyor. Ama Mardin valisi Bolatoğlu'nun sozlerı gerçekten bir dil sürçmesi midir? Sa- yın Vali'nin sonrakı sözlerine bakılırsa, teröristlerle mücade- iede sivil güvenlık güçlerinın yeterince iyi donatılmamış ol- malarından yakınıyor. Ne var ki sivıl-askeri otorite ilışkisi Türk demokrasisinin açıklığa kavuşturulmaya muhtaç bir sorunu olmaya devam ediyor Bulanıklık bızzat anayasadan kaynaklanıyor. 1961 'den bu yana TC anayasaları, hükümetin üzerinde bir statüye sahip Mılli Güvenlik Kurulu'nu bir anayasa kurumu haline getirmışiir. 1982 Anayasası'na göre Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Milli Savunma, İçişleri ve Dışişleri Bakanları ile kuvvet komutanları ve Jandarma Ge- nel Komutanı'ndan olusan Milli Güvenlik Kurulu'nun, "alın- masını zorunlu gördüğu tedbirlere ait kararları, Bakanlar Ku- rulunca öncelikle dikkate alınır." Anayasaya göre Genelkurmay Başkanı Milli Savunma Ba- kam'na değıl, Başbakan'a bağlıdır. Bireski bakanın ifadesiyie Milli Savunma Bakanlığı, Turk Silahlı Kuvvetlen'nin "ayniyat memurluğu" durumundadır. (Bkn. M. Ali Birand, Emret Ko- mutanım, 1986, s. 415). Türkiye'de ordu ile halk arasında belkı başka ülketerde rast- lanamayacak güçte bir güven ve sevgi bağı olduğuna kuşku yok. Bogaziçi Universitesi'nden bırgrup bilim adamının 1990 yılında gerçekleştirdıkleri "Türk Toplumunun Degerteri" araş- tırması da bunu hayli nesnel bir şekilde ortaya koydu. Ama hiçbir demokratik ülkede, ne NATO ne AT ülkelerin- de, hükümetin üzerinde yetkilerie donatılan bir Milli Güven- lik Kurulu ya da Milli Savunma Bakam'na bağlı olmayan bir Genelkurmay Başkanlığı yoktur.. ... v , -, ,- .- Türkiye'de hükümet progra- mının ifadesiyie "tam demokratikleşme" sivıl-askeri otorite ilişkısının anayasal ve yasal düzeyde de demokratik esaslara oturtulmasım gerekti- riyor. Gerek DYP-SHP koalisyon protokolünde gerekse hükümet programında başka konularda gerekli anayasa değişiklikleri- ne değinilirken bu konunun ele alınmaması acaba bir ihmal midir? The Economist |'in Türkiye dosyasv En acil sorun insan haklarıKürt sornno Türkiye bölünme noktasına gelmemek için Kürt sorununa bakışını değiştirmeli. Bölgedeki terörü önlemek için radikal birtakım kararlar ahnması gerekiyor. Genel bir yerinden yönetim uygulaması çerçevesinde Kürtlere kendi kendilerini yönetme hakkı tanınabilir. Ekonomi Servisi— Dünyanın önde gelen haftalık dergilerin- den tngiliz iş çevrelerine yakın- hğıyla bilinen The Economist- in bugûn piyasaya çıkan sayısın- da araştırma bölümü tümüyle Türkiye'ye aynldı. Demokratik- leşme sorunlanndan ekonomiye, stratejik konumdan Avrupa ile ilişkilerine kadar geniş bir yelpa- zeyi kapsayan 14 sayfalık dosya- da Türkiye'nin en acil sorunu- nun insan hakları olduğu belir- tiliyor. "lslamın yıldızı olmayın, kendinize Batı'ya ve çağdaşlığa yönelik bir gelecek hazırlayın" Cezaevleri ve polis Demokrasinin bütün kurumlanyla işlerlik kazanması için yeni hükümete çok iş düşüyor. Öncelikle insan haklan konusunda Türkiye'yi en fazla yük altında bırakan cezaevleri ve polis örgütünün acilen ıslah edilmesi gerekiyor. ITURKEY Star of Islam MOSTpc»plcll)mlcllıccndufllıccolJwarh.T; madc ruitcy maıTcr cvcn Icss tton rtıcv l ılıoughı ıi nıaııcrct! bcforc. Ttıc Tıırk^ wcıc miklly ' ırtcfııl in tlıc ciHiıaınmcnı nııd ctcfcnl of cuımmı- ımııı, IHII ılı.iı hns bccn adııcvcd, liıc lurk^ can iHm rrtıını m tlıc pcrifiiirry wltcfc ıhcv l)clon£ I lim Kcııl<ıır.ılly.lrr(ig.ıttt.ınıİ£aı|X>lllıc;ıIlyhlınri (lonMilrr ıhc ını*l lıkcly null»xtk for ihc wı>fkl ufthc nc\t 15or 70yc.irv.iml Ihcprulîlcımllııssori aw.iy, uııiıl and unlcs* Russıarc.i«cmblcstlıc cco- noınıc urcııglh. aııd ıhc wıll, lo ıııake antfhcr bıd fof ıhc comınl of furojv Tlıcrc wıll bc cconomıc Üıctn'iı aınJ l>nd ıcıııpcr. bcmccn llıc wınncre ot ılıc culd war. Antcrıca. Luropc aTîU J.ipnn Jput bad ıcıııpcr <ccım ımhkcly lo dcpcııcralc ınlo anythıng dci|icralcty wıırv bclv/ccn now and 2010 tastcm Ası.ı jKinımliingly corıiaıtK both ıhc lasl rcnınalHs üfdcfcalcd ManuMiı and ılıc wıır!d s nıplcs ı Lookeastv/ard, Europe, and see why ıjou need a successşful Turfeeıj.snıjs Bnan Beedham mesajı verilen araştırma, ana hatlarıyla şu konulan ele alıyor: • İnsan hakları: Toplumdaki tüm göruşlerin yansıtıldığı bir platforma dönüşen son genel se- çimlerde Türk demokrasisi iyi bir sınav verdi. Ancak demok- rasinin bütün kurumlanyla iş- lerlik kazanması için yeni hükü- mete çok iş düşüyor. Öncelikle insan haklan konusunda Tür- kiye'yi en fazla yük altında bı- rakan cezaevleri ve polis örgü- tünün acilen ıslah edilmesi ge- rekiyor. • Ordu: Demokratikleşme sü- recinin tamamlanması için ordu- nun siyasetten tümüyle çekilme- si sağlanmalıdır. Bugüne kadar Milli Güvenlik Kurulu'nun "ül- kenin bölünmez bütünlüğü, top- lumun huzur ve refahı" gibi ge- The Economist'in bngün piyasaya çıkan sayısının araştırma böliimünün tamamı Türkiye ile ilgili. Dergi, Türkiye'ye "İslam'ın yıldızı olmayın. Batı'ya ve çağdaşlığa yönelin" mesajım veriyor. rekçelerle aldığı kararlara hükü- met tarafından öncelik veriliyor- du. Artık Cumhurbaşkanı Özal ve Başbakan Demirel, orduya, demokratik hükümetlerde oldu- ğu gibi, danışmalan gerektiği kadar danışacaklannı açıklaya- bilirler. • Parlamenter sistem: Tü- müyle modern bir siyasi yaşam için daha tutarb bir parlamen- ter sistem oluşturma yönünde çaba gösterilmesi gerekiyor. Meclis'teki katılım oraru olduk- ça düşük. Milletvekilleri genel- likle, parti liderleri tarafından, kararlannı uygulamada başvur- duklan piyonlar olarak görülü- yorlar. Bu da Meclis'in yünltme organına kaynaklık etme ve ya- sama işlevlerini aksatıyor. Öte yandan siyasi partiler yel- pazesi hâlâ tam olarak oturmuş değil. Gelecekte bugunkünden epey farklı bir yelpaze oluşabilir. Serbest piyasa ve devletin kü- çültülmesi yanhlannm Mesut Yümaz etrafmda oluşturacaklan bir merkez sağ parti; "sosyal re- fah"çı ve liberal genç sosyal de- mokratlardan olusacak Mark- sist olmayan bir merkez sol par- ti. Islami bir partiye olan ihtiyaç bir süre daha devam edecek, an- cak zamanla ortadan kalkacak- tır. Fakat böyle bir yelpaze için eski siyasi kuşakların yerlerini gençlere devretmeleri gerekiyor. Bu da zaman alacaktır. • Islami akımlar. Türkiye'nin köktenci Islami akımlar nede- niyle gerileyecejUne dair yaygın bir kanı var. Ancak Türkiye'de son yıllarda gözlenen dinsel uya- nış, pek şiddet unsuru içermiyor ve ekonomide ciddi bir bunaüm oluşmaması koşuluyla, politik açıdan tehlike arz etmiyor. Tür- kiye'de geleneksel değerlerin ye- niden etkili hale gelmesinde, köyden kente göç olgusunun pa- yı büyük. Fakat "kentleşmenin" doğal sonucunun "kentlileşme" sürecinin hızlanması olduğu da unutulmarnalı. Kentlileşme ora- ru yükseldikçe, dinin siyasi etkisi de hafifleyecektir. • Türkiye'nin önemi: Muslü- man bir ülkenin modern dünya- nın üyelerinden biri olabileceği- nin canlı örneğini oluşturmasın- dan kaynaklanıyor. Türkiye, coğrafi açıdan değilse bile, dü- Anamur Imam Hatip Lisesi Öğnendleri başörtü yasağını delmeye çahşryor Türban için doktor raporu MEHMET BÜYÜKARI ANAMUR - Imam Hatip Lısesi'nde okuyan kız öğrencilerin, "derslere başörtüsüz girilmesi" bıçımindeki yönetmelik hükmünü doktordan Sinözit raporu' alarak delmeye çalıştıklan öğrenildı. Anamur Milli Eğıtım Müdürü Gazi Mett, "Ufak tefek pürüzler var ama çözüyorum. 'Başı kapalı olacaktır' di\ e rapor kabul edilemez" dedi. Lise Müdürü Kerim Toslak ıse doktorlardan alınan raporları Mıllı Eğitim Bakanlığı'na ileterek 'yanıt' beklediklerini, bu süre içinde öğrencilere biraz toleranslı yaklaştıklannı söyledi. Içel'in Anamur ilçesındeki lmam Hatip Lisesi'nde bazı ögretmenlerin, yönetmelikteki hükmü anımsatarak yaptığı "Başörtüsü giyenler disipline verilecektir" uyarısı üzenneokuldaki 125 kızöğrencıden 120 kadannın doktorlardan rapor alma yoluna gittikleri anlaşıldı. Yönetmelik gereği sadece Kuran okunması sırasında başın örtülmesi şeklindeki kural, alınan raporlardan sonra diğer dersler için de geçerli olmaya başladı. Anamur'da görev yapan bazı doktorlann. "Sinözit hastasıdır, tfirban giymesi gerekir" diye rapor verdığı. tmam Hatip Lisesi yönetıminın de bu raporlan şımdiük kabul ettığı bıldırildi. Bazı ögretmenlerin yakınmasınayol açan bu gelışmeden sonra beden eğitimi derslerindeeşofmangıvılmesı şeklindeki anlayışa da kız öğrencilenn karşı çıkraaya başladıklangörüldü. Beden eğıtımı öğretmeninın "Bu ders başka şekilde işlenemez" uyansı üzenne kız öğrencilerin bu kez "Rahatsızlığı var, raporiudur" diye doktorlardan yazı getirdikleri görüldü. Anamur tmam Hatip Lisesi Müdürü Kerim Toslak. rapor olayının Milli Eğitim Bakanlığı'na ıletildığinı ve yanıt beklendiğini söyledi. Toslak şöyle konuştu: ( "Yukarıya. yani Milli Eğitim Bakanlığı'na bu rapor gecerli olabilir mi di>e sorduk. Daha cevap gelmedi. Bu arada öğrencilere biraz toleranslı yaklaşıyonız. Gönderdiğimiz y azı gelirse ona göre uygulama > apacağız. Eşofman meselesi biraz farklı y ansıtılmış olmalı. Öğrenciler çok fakir, İMa *al. giy' drvemiyonız." şünsel birlik açısından Avrupa1 - nın bir parçaa olmaya aday. Av- rupa'da 1996'da gerçekleştirile- cek gümrük birliğine kadar Türkiye'nin göstereceği perfor- mans önemli. Serbest dolaşım, büyük ihtimalle 9O'lı yıllarda mümkün olmayacaktır. Ancak Avrupalılar Türkiye'yi tümüyle dışlamayı göze alamayacaklar- dır. Dışladıkları takdirde, Tür- kiye'nin dünyanın "tslamcı küs- künler"ine katılması olasıhğı güçlenir. Avrupalılar'ın böyle bir kararın yanhşlığını anlamaları 2000 yılını bulmayacaktır. • Kürt sorunu: Türkiye bö- lünme noktasına gelmemek için Kürt sorununa bakışını değiştir- meli. Bölgedeki terörü önlemek için, radikal birtakım kararlar ahnması gerekiyor. Genel bir ye- rinden yönetim uygulaması çer- çevesinde Kürtlere kendi kendi- lerini yönetme hakkı tanınabilir. GAP'ın hayata geçirHmesi de za- manla bölgedeki sorunlan ha- fifletecektir. • Su sorunu: Türkiye tarafın- dan ortaya atılan "Banş Suyu" Projesi'ne, konunun muhatabı Arap ülkeleri sıcak bakmıyorlar. Dünyanın bu bölgesinde su bir giiç biçimi. Eğer, Güneydoğu- daki terör yüzünden proje teh- likeye düşmezse Türkiye'nin böl- gedeki gücü artacak. Dünyanın en sıcak bölgesi: 'Soğuk savaş'ın sona ermesiyle, Türkiye'nin stratejik önemini kaybedeceği düşünülüyordu. Taın tersine Türkiye, dünyanın en sıcak bölgesinin ve.olası ikin- ci bir soğuk savaşın merkezinde yer alıyor. • Ekonomik sorunlan Tür- kiye'nin gündemindeki e# acil ekonomik sorunun enflasyon olduğu biliniyor. Enflasyonu düşürmek için bütce açığını dü- şürmek, bunun için de ya vergi gelirlerini arttırmak ya da har- camalan kısmak gerekiyor. Tür- kiye'de vergi adaleti henüz sağ- lanamamış durumda. Vergi ka- çırılmasını önlemeıc için, hükü- metin vergi kaçakçüaruu ağır ce- zalara çarptırma kararlıhğını »göstermesi gerekiyor. Harcama- !an kısmak için ise yeni hükü- met ayınm yapmaksızın tüm KlT'leri, yabancı yatırımlar da dahil olmak üzere özel sektöre devretmeli. DİSK'in mal varlıgı • ANKARA (ANKA) — Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay, DtSK'in mal varlığımn iadesi için yasa taslağı hazırlattı. Taslak DtSK yöneticilerinin talebi doğrultusunda hazırlandı. Taslagın, DİSK'in mal varhğını tş ve tşçi Bulma Kurumu'na devreden Terörle Mücadele Yasası'nın geçici dokuzuncu maddesininin iptaline yönelik olduğu bildirilirken, bakan Moğultay'ın taslağı en kısa zamanda Bakanlar Kunılu'na sunacağı ifade edildi. Moğultay'ın hazırladığı taslagın Bakanlar Kurulu'nda ve TBMM Genel Kurulu'nda onaylanması halinde DtSK, 11 yıldan sonra mal varlığına kavuşmuş olacak. Mezarcı'ya eleştiri • ANKARA (AA) — Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Arif Çavdar, "Yüce Atatürk'e karşı takımlan sapık tavır, ihanet şebekelerinin hâlâ var olduğunu ve giderek büyüdüğünü kanıtlamaktadır" dedi. Arif Çavdar dün yaptığı yaalı acıklamada, RP tstanbul Milletvekili Hasan Mezarcı'nın TBMM'deki, Atatürk'ü hedef alan sözlerini eleştirdi. Çavdar şöyle dedi: "Dogmatik ve fanatik demokrasi düşmanlanna karşı, demokrasinin kendi kendisine koruma mekanizmalannı ortadan kaldıran siyasal partilerimizin, ayrnazhklannı sona erdırmelerini hâlâ da beklemekteyiz!' Açlık grevi sona erdi • MALATYA (Cumhuriyet) — Malatya E Tipi Cezaevi'ndeki mahkümlann 29 gün süren açlık grevi dün sona erdi. Eskişehir Cezaevi'ne sevkleri ve daha önceki açbk grevlerinde elde edilen haklannın veribneyişini protesto eden tutuklu ve hükümlüler 13 kasunda eyleme başlamışlardı. 55 tutuklu ve hükümlü HEP ve IHD temsilcileriyle yaptıkları görüşme sonraa açhk grevine son verdiler. '. Mesut Yılmaz Iktidar seçimden kaçıyor ÇORUM (Cumhuriyet) — ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz 20 Ekim seçimlerinde kendileri de dahil hiçbir partinin umduklannı bulamadığını belir- terek "Eşyanın tabiaüna aykın bir koalisyon kuruldu. Kurul- duklarından beri birbirleriyle möcadele eden iki parti koalis- yon knrdu" dedi. Yılmaz, hükü- met programındaki en önemli maddenin demokratikleşme ol- masma karşın Meclis'ten geçiri- len seçimleri erteleme yasası ile hükümetin seçimden kaçtığını söyledi. ANAP lideri Mesut Yılmaz pazar günü belediye başkanlığı seçimi yapüacak olan Amasya ile Tokat'ın Zile ilçesine gitmek üzere dün Genel Başkan Yar- dımcısı Ersin Taranoğlu, Cam- hnr Ersnmer, Bülent Atasayan ve Teşkilat Başkan Yardımcısı Safter Gaydalı ile birlikte Anka- ra'dan ayrıldı. Çorum milletvekili Aleş Ami- koğhı'nun "Sayın Başbakanun" diye anons ettiği Mesut Yıhnaz, muhalefet partilerinin seçimler- den önce yapılmayacak ne var- sa vaat ettiklerini savunarak "Vaat etmedikleri bir tek gökte- ki yıldızlar kaldı" dedi. Seçim öncesi bütün partilerin kendilerinden hesap soracakla- nnı açıklamaları üzerine koalis- yona yanaşmadıklannı yinele- yen ANAP lideri, "Görevimiz, yerine getireceklerini sanmıyo- rnz, ama bu partilerin vaatleri- ni takip etmektir. Bunu başara- biiirlerse bizim zaranmıza da ol- sa milletinıizin yarannadır. Mil- letimizin yaranna olanlar bizim de yaranmızadır" dedi. AKLINIZDAN GEÇENLER VE GEÇMEYENLER... AŞK NEDİR? EŞİNİZİ NE KADAR TANIYORSUNUZ? SEVİŞİRKEN NELER YAP- MAK İSTERSİNİZ? EVİNİZİN EN MUTLU ODASI YATAK ODASI Mİ? EN GÜZEL AŞKLARIN KIRKINDAN SONRA YAŞANDIĞINI BİLİYOR MUYDUNUZ? VE TABİİ HEPSİ BİRBİRİNDEN EROTİK OYUNLAR, OYUNLAR... KADINLARI SEVEN KA- DINLAR, FRANSIZ USULÜ AŞK... VE AIDSİN SİNSİ YÜZÜ AKLINIZDAN GEÇMİŞ MİYDİ? ÖZGÜR VE MUTLU BİR CİNSEL YAŞAM İÇİN ŞİMDİ HEPSİ ERO'DA. 1. VE 2. FASİKÜL BİRLİKTE ÇIKTI. B AYİN İZDE. TEK FASİKÜL FİYATINA... 7.000.- TL. E R O C İ N S E L Y A Ş A M A N S İ K L O P E D İ S İ ERO, İTALYAN VE TÜRK UZMANLARIN HAZIRLADIĞI GÜVENİLİR BİR KAYNAK. ERO, 7 CİLT 84 HAFTA MÜSTEHCEN VE EROTİK ARASINDAKİ FARKI VURGULAYACAK... İTALYAN ESTETİĞİNİN ÜRÜNÜ FOTOĞRAFLARLA BİRLİKTE... KENDİ CİLDİNİ KENDİN YAP! FASİKÜLLERİ İZLER- KEN ERO'NUN SİZE BİR SÜRPRİZİ OLACAK: SELF CİLT. CİLT KAPAKLARIYLA, CİLTÇİYLE UĞRAŞMADAN, KENDİ CİLDİNİZİ KENDİNİZ YAPA- BİLECEKSİNİZ. ERO'NUN ÇOK ÖZEL VE ÖZGÜN BİR TEKNİKLE HAZIRLANAN CİLT KAPAKLARI SİZE AYRI BİR KULLANIM KEYFİ VERECEK. MODA'DA KİRALIK Sahibinden full eşyalı 80 m 1 , iskeleye beş dakıka mesafede günduz 151 00 46 gece 160 28 42 243.000 TL İNDİRİM. ÜCRETSİZ 7 CİLT KAPAĞI. 3 KOLAY TAKSİT! 20 OCAK 1992'YE KADAR 7 CİLTLİK ERO CİNSEL YAŞAM ANSİKLOPEDİSİ'NE SİZ DE ABONE OLUN. HEM 693.000 TL. YERİNE SADECE 450.000 TL. ÖDEYİN... HEM DE İSTERSENİZÖDEMENİZİ 3 KOLAY TAKSİTLE YAPIN! HER 12 FASİKÜL TAMAMLANDIĞINDA, YENİ ERO CİLDİNİZ ELİNIZDE OLACAK! C İ N S E L Y A Ş A M A N S İ K L O P E D İ S İ O Y U T Y A Y I N G R U B U CUMHUFMYET CADDES) 3 i ? "*UP H * N 80230 MABSiYE 1ST TEL 231 4 0 60 FAX 240 66 9 T
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle