Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 ARALIK 1991 EKONOMİ CUMHURtYET/13
Vehbi Kpç>a
Başan Odtilti
• İSTANBUL (AA) —
Amerika Nüfus
Enstitüsü'nün (The
Population Institude) 1991
Yılı Yaşam Boyu Başarı
Ödülü'nün, işadamı Vehbi
Koç*a verileceği bildirildi.
Amerika Nüfus Enstitüsü
Başkanı Werner Fornos
tarafından yapılan
açıklamada, Türkiye Aile
Sağhğı ve Planlaması Vakfı
Başkanı olan Vehbi Koç'a,
aile planlaması
konusundaki ileri
görüşlülüğü, çabaları ve bu
konudaki etkin rolü
nedeniyle bu ödülün
verilmesinin kararlaştırıldığı
belirtildi.
Emisyonda
daralma
• ANKARA (AA) —
Piyasadaki kâğıt para
miktarı, 4 aralık-U aralık
tarihleri arasında 355
milyar lira geriledi. Merkez
Bankası verilerine göre
emisyon hacmi 11 aralık
tarihi itibanyla 19 trilyon
862 milyar liraya çekildi.
Serbest kota
dağıtımı
• tSTANBUL (AA) —
tstanbul Tekstil ve
Konfeksiyon, Ege, Liıudağ,
Akdeniz, Antalya, Güney
Doğu Anadolu thracatçı
Birlikleri Genel Sekreterliği,
Kanada, ABD ve AT
ülkelerine yönelik
kısıtlamaya tabi
kategorilerde 1992 yılı için
birinci serbest kota
dağıtımının bugun
yapılacağını bildirdi.
TUGEV'e
bakan destegi
• Ekonomi Servisi —
Turizm Geliştirme ve
Eğitim Vakfı (TUGEV)
Yönetim Kurulu üyelerinin
Turizm Bakaru Abdülkadir
Ateş'le yaptıkları toplantıda
TUGEV'in bir yan
kuıuluşu olan OTEM Oteli
ve Eğitim Merkezi'nin ülke
çıkarlanna uygun
programlarla teçhiz edilerek
yeniden eğitime başlaması
ve sağlıklı bir işletme
düzenine kavuşturulmas: ele
alındı. Turizm Bakanı
Abdülkadir Ateş, eğitimin
Türk turizmi için önemli
etkinliklerden birisi
olduğunu, bu konuda
TUGEV'in grrişimlerini
bakanlık olarak
destekleyeceklerini belirtti.
Sanayi üretimi
yerinde saydı
• ANKARA (AA) — Bu
yılın ekim ayında bir
önceki yılın aynı ayına göre
sanayi üretimi yüzde 0.9
oranında artış gosterdi.
Devlet İstatistik
Enstitüsü'nden (DİE)
yapılan açıklamada, ekim
ayında geçen yılın aynı
dönemine göre sanayi
üretiminde madencilik
sektöründe yüzde 2.4,
imaJat sanayiinde yüzde 1
artış olurken enerji
sektöründe yüzde 0.1
oranında gerileme
kaydedildiği bildirildi.
Hilton Genel
Mtidürü
• İZMİR (UBA) — Hilton
International Genel
Müdürü Jean Paul Herzog
Türkiye'deki
demokratikleşme
hareketinin turizm
gelirlerinde patlamaya yol
açacağını söyledi. Herzog
bu hareketin Türkiye'yi
Avnıpa Topluluğu'na da
taşıyacağını belirterek
"Türkiye toplulukla
yaşanan reorganizasyona
şimdiden hazırlıklı olmalı"
dedi. Herzog, oteller
zincirinin 150. halkasını
oluşturan îzmir Hilton
Oteli'nin 31 aralıkta
yapılacak olan ön açılışı
nedeniyle Izmir'e geldi.
KISA KISA
• Pamukbank
söyleşıLri
çerçevesinde
'Bedenm
Dili' konulu söyleşi ile aynı
adlı kitabın tanıtımı bugün
Alarko Merkezi'nde Doç.
Dr. Zuhal Baltaş ve Doç.
Dr. Acar Baltaş tarafından
yapılıyor.
• Halk Sigorta, 1991
çahşma yılınm ük 9 ayında
350 milyar lira prim
toplamına ulaştığını
açıkladı. Halk Sigorta'ımn
hedefi, 1991 yılını 480
milyar lira prim toplamıyla
tamamlamak.
• ÇBS Holding Yönetim
Kurulu Başkanı Şaban
Çavuşoğlu, 1992'nin ilk 4
ayının bağlantdarını
şimdiden
gerçekleştirdiklerini, 1992'de
15 milyon dolarlık bir
ihracatı hedeflediklerini
belirtti.
Piyasada yılbaşı hazırlığı
ÎZZETTİN ONDER
BÜLENT KIZANLIK
199 l'i sancılı kapayan mal pi-
yasalarında yılbaşı hazırlıklan
hızlı başladı. Özellikle temel tü-
ketim ve gıda maddelerinde yıl-
başı alışverişlerinin yanı sıra ye-
ni yüa yönelik beklentiler de pi-
yasaya hareket getirdi. Özel sek-
törün yübaşından itibaren uygu-
lamaya konulması beklenen
zamlardan önce "mala" yönel-
diği ve stokların şiştiği belirtili-
yor. Kamu kuruluşlan ise yıl so-
unda envanter sayımının getir-
diği bürokrasi yükünü hafiflet-
Toptancı ve perakendeciler yılbaşında beklenen 'zam furyası'ndan
kazançlı çıkmak için bu ay özellikle sürümü yüksek gıda ve temel tüketim
maUarında stoka yöneldiler. Piyasada, 'Doğru malı doğru zamanda
stoklamayan şekerdeki gibi zarar eder' görüşü hâkim. Kamu kuruluşları
ise envanter sayımı nedeniyle stoktan kaçıyor.
mek için mal aümmı yavaşlatıp lük alımlann aybaşmdan itiba-
ren yerini daha büytik miktar-stok eritiyor.
tlgililer, özellikle büyük fir-
malann sermayelerini malda de-
ğil para piyasalannda değerlen-
dirmeyi daha kazançlı görmeye
devam ettiklerini belirtiyorlar.
Buna karşın sürumu yüksek te-
mel tüketim maddelerinde gün-
larda stok abmlara bıraktığı bil-
diriliyor. tlgililer, "Birkaç gün
sonra devre>e girmesi beklenen
yeni >il zamiarı doğru mal stok-
lara repo kadar hızlı ve yüksek-
kazanç getirir" görüşünü savu-
nuyorlar. Ancak "her malda
stok yap"ılmayacağı'na dikkat
çeken yetkililer, "Parayı olma-
yacak bir mab bağlayanlar zam
beklentisi boş çıkınca vurgun
beklerken zarara uğnıyorlar"
uyansmda bulunuyorlar. Şeker-
de yaşanan olayın stokçulara
ders olması gerektiğini söyleyen
Oüzey Pazariama Genel Müdiı-
Bakkallann
veresiye
derdi
İZMİR (AA) — Izmir Bak-
kallar ve Bayiler Odası Başka-
nı Musa Özherek, veresiye sa-
tış yapan Izmirli bakkallann,
vatandaşlardan 1.5 milyar li-
ra alacakları olduğunu
söyledi.
Özherek, veresiye alışveriş
yapılan esnaf kesiminin başın-
da bakkallann geldiğini belir-
terek şöyle dedi:
"Giinümüzde bakkallar
adeta bir kredi bankası haline
geldi. Halkımız, maaşın yan-
sı kadannı veresiye alışveriş-
lerle, esnafımızdan. bir anlam-
da kredi gibi çekerek yaşamı-
nı sürdttrmeye çalışmaktadır."
Veresiye alışverişlerde bü-
yük artış olduğunu bildiren
özherek, şöyle konuştu:
"Şu anda 5 bin bakkal es-
nafı vatandaşlardan 1.5 milyar
lira alacagını tahsil edeme-
mektedir. Esoafımız bunun sı-
kınüsını yaşarken son zaman-
larda birkaç toptancımn satügı
mal için vade farkı koyması,
esnafımızın iyice belini biiktü.
Bu uygulama tiim toptancılar
arasında yaygınlaşırsa bizim
de artik veresiye verme giicü-
müz kalmayacak. Esnafımız
veresiye sattşlan durdurmak
zorunda kalacakür."
Pazarcüar özellikle bakliyat ve kahvaltılıkta veresiye ya da çekle çalışıyorlar.
Toptanada "pazaıa" krizi
Ekonomi Servisi — Pazar-
cıların gövde gösterisi toptancı
piyasalannda tedirginlik ya-
rattı. Bakırköy'de yeni semt
pazarlan kurulmasına karşı çı-
kan pazarcıların tezgâh açma-
maları nedeniyle, korkulu
günler yaşayan Rami'deki top-
tancılar, belediyenin 30 yeni
pazardan vazgeçmesi üzerine
rahat nefes aJdılar. Açık hesap
ya da çekle çalışan pazarcıla-
nn Rami piyasasına 10 milyar
liranm üzerinde borcu birikti-
ğini söyleyen Rami Toptancı-
lan Yardımlaşma ve Dayanış-
ma Derneği Başkanı Mehmet
Reis, "Pazara çıkmayan esnaf
bir haftadır ödeme yapamı-
yor. Yüz milyonlarca liralık
çek karşıhksız çıktı" dedi.
İstanbul Umum Pazara Es-
nafı Odası'nın aldığı karar
doğrultusunda geçen haftadan
bu yana Bakırköy'deki 76 pa-
zarda tezgâh açümaması yü-
zünden satış yapamayan pa-
zarcıların, 5-10 milyon lira
arasında değişen günlük öde-
melerini yapamadıklarını an-
latan Mehmet Reis, "Sadece
benim 100 milyon liralık çe-
kim döndü. 3 pazarcı kendi
geldi, 4 tanesi de telefonla bor-
cu ertelememi istedi" dedi.
Rami'de yaşanan "pazarcı
krizi"nden başta bakliyat,
peynir, zeytin ve deterjan ol-
mak üzere toptancı piyasala-
nnın büyük bölümünün etki-
lendiğini kaydeden Mehmet
Reis, "Türkiye çapında yüzde
15-20 pazar payına sahip olan
Rami'de alışveriş güvene da-
yalıdır. Senetsiz, teminatsız,
ipoteksiz mal veririz. Bu ne-
denle 1985'te 829 toptanadan
430 tanesi terki diyar eyledi.
Şimdi biz de sadece uzun sü-
redir çalıştığımız pazarcılara
mal veriyoruz" dedi.
rii Ahmet Başer, "Zam gelecek
diye toptancı şekere yüklendi, 1
kamyon alan 5 kamyon, 20 çu-
val alan 50 çuval alıp sakladı.
Fabrika peşin para sattığı için
toptancı parasını ona gömdü.
Beklenen zam gelmedi, iistelik
şimdi satsa zarar edecek. Çiin-
kii parayı buna bağlamanın da
maliyeti var" dedi.
Çeşitli firmalarm yetkılileri de
bu yılın ilk aylarında piyasada
yaşanan büyük durgunluğun sa-
tışlan düşürerek piyasaJarda is-
tenmeyen mal stoklanna yol aç-
tığını da savunuyorlar. Yetkili-
ler, bu nedenle bazı üretici fir-
malarm ellerinde yeterli stok
bulunan toptancılara yüksek fi-
yattan mal satmakta zorlandık-
lannı da söylüyorlar. Bir büyük
pazariama kuruluşunun yetkili-
si, ayçiçekyağmda önemli pazar
payına sahip büyük bir fırma-
nın bu yüzden satışlarını dur-
durduğunu belirtti. Yetkili "Fir-
ma toptancımn 8 bin liraya sat-
tığı ayçiçekyağımn fabrika çıkış
fiyabiu 9 bin 100 lira olarak ilan
edince satış yapamadı" şeklin-
de konuştu.
Lever-İş Satış Direktörii Ta-
ner Karamollaoğlu, stok hare-
ketliliği için piyasadaki para
darlığının aşılması gerektiğini
vurguladı ve "Genellikle kamu
kuruluşlan ile resmi kantin, ko-
operaüf ve ordu pazarlan yıl so-
nunda stok sayımı nedeniyle
alımlannı ktsabilirler. Ancak
gerçek ticaret yapanlar, toptancı
ve esnaf yıl sonunda birçok ma-
mulde alımlan arnnr. Bunda fi-
yat artış beklentileri rol oynar.
Ömegin sekerde çok ciddi stok-
lar yapıldı" dedi.
GtMA Genel Müdiir Yar-
dıncısı Murat Uzunok ise yıl
sonuna kadar tamamlanması
gereken envanter sayımlarının
stoklar üzerinde belirleyici oldu-
ğunu kaydetti. Uzunok, "Ara-
lık ayı içinde mal girişlerini as-
gariye indirijoruz. Bu satışa
sunduğumuz mallann bulundu-
ğn reyon stoklan etkilenmiyor.
Ancak koltukaitı stoku diye ad-
landırdığımız depo stoklannı
azaltıvoruz" dedi.
Devlerpara makinesiEkonomi Servisi - Sinema ve
müzik dünyasının devleri âde-
ta altın yumurtlayarak pro-
düktörlerine yılda milyonlarca
dolar kazandınyorlar. Holl-
ywood'a ya da müzik endüstri-
sine yatınm yapanlar için yılda
20 milyon dolardan başlayıp
200 milyon dolara kadar çıkan
bir gelir elde etmek işten bile
değil. Hollywood'un bu yılki
toplam gelirlerinın 14 milyar
dolan aşması bekleniyor.
Tlıe Economist'te yer alan bir
habere göre. son yıllann en ye-
tenekli yönetmeni olarak nite-
lendirilen ve hemen her fılmi
gişe rekorlan kıran "sinemanın
dahi çocuğu Steven Spielberg"-
ın son filmı Peter Pan'ın yatı-
nmcısına yaklaşık 200 mÜyon
dolar getirmesine kesin gözle
bakılıyor. Amerikan sineması-
nın en ünlülerinden Dustin
Hoffman ve Robin Williams'ın
başrollerini paylaştığı fılm 70
milyon dolara mal olmuş. Ge-
çen yazın gişe açısından en ses
getiren filmi olan Terrainator 2
ise yatınmcısına 200 milyon do-
lardan fazla getirmişti. Bu
arada "Gûzel ve Çirkin", "Ad-
dams Ailesi" gibi Amerikan
sineması için düşük sayılabile-
cek bir miktar olan 30 milyon
dolar dolayında bir maliyetle
çekilen bazı fılmler de oldukça
ıyi iş yaptı.
Pek de parlak bir yaz geçir-
meyen müzik endüstrisinde ise
Michael Jackson, U2 ve
McHammer'ın son albümleri
plakçılann yüzünjj yeniden
güldürdü. Ancak yıne de VVall
Street bu endüstrilere yatınm
yapmakta çok da fazla istekli
görünmüyor. Bunun en önemli
nedeni ise film, plak, kaset ve
Özuygur'un
yerine
Ertüzünmü?
KOİ Başkanhğı'na
Tevfik Ertüzün, Şeker
Fabrikaları Genel
Müdürlüğü'ne Fikret
Ünlü, Köy Hizmetleri
Genel Müdürlüğü'ne de
Tahsin Kaplan'ın
getirilmesi bekleniyor.
ANKARA (ANKA) — Kamu
Ortaklığı İdaresi Başkanhğı'na
Tevfik Ertiizüh'ün getirileceği •
öğrenildi.
Tevfik Ertüzün, Çitosan'a ait
beş çimento fabrikasının Fran-
sız SCF firmasmın satışımn
mevzuata aykırı olduğu görü-
şüyle dava açmış ve mahkeme
satışı iptal etmişti. Daha sonra
Danıştay da mahkemenin kara-
nm pnaylamıştı. Kamu Ortak-
lığı İdaresi Başkanlığı kesinleş-
tiği takdirde Te\r
fık Ertüzün baş-
lattığı davanın bir anlamda mu-
hatabı durumuna gelecek.
Bu arada Köy Hizmetleri Ge-
nel Müdürlüğü'ne Tahsin Kap-
lan'ın, Şeker Fabrikaları Genel
Müdürlüğü'ne Fikret Ünlü'nün
atanmasına ilişkin kararlann da
Köşk'ün onayına sunulduğu be-
lirtildi.
'Tenninator
2' yapımcısına 200
milyon doların
Üzerinde bir gelir
sağlarken Michael
Jackson'ın son
albümii satış
rekorlan kıracak
göztikiiyor.
yle yaptığı yeni kontrat şarkıcı-
ya en az 30 milyon dolarlık bir
geliri garanti ediyor.
disklerin maliyetlerinin son d--"-
rece yüksek olrnasma karşın bu
sektörlerde yatınmm büyük
riskler taşıması. Örneğin Mic-
hael Jackson ve McHammer Sinema dünyası için önemli
gibi starlann bile son albümle- gelişmelerden bin de ise bu yıl
rinin eski albümlerinin vardığı büyük fırmalann film maliyet-
satışa ulaşması beklenmiyor. lerini kontrol alüna almayı
Jackson'ın plak sırketi Sonv'- başararak geçmış yıllara göre
bir avantaj elde etmiş oimaları
Örneğin Paramotfnt'un geçen
yıl 30 milyon dolar olan ortala-
ma film maliyeti bu yıl 20
milyon dolara düşmüş VValt,
Disney ise bu rakamı 24 milyon
dolardan 18 milyon dolara in-
dirmeyi başarmış.
YILBAŞINDA "MUHTEŞEM KISMET"
İVILLA(Ataköy'de)
Tam Bilettere:! adet villa Yarım Biletlere: 2 adet uç yatak odalı daıre
Çeyrek Biletlere: 4 adet bir yatak odalı daire
2.5OO.OOO klşiye toplam 4 8 2 milyar!..
MİLLİ PİyAMGO
Zam
paketinin
ucu göründü
ANKARA (AA) — Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Ersin
Faralyalı, sanayinin en önemli
girdileri arasında yer alan elek-
trik ve fuel-oile ilk aşamada sey-
yanen zam geleceği açıklandı.
Faralyalı, ancak daha sonra-
ki uygulamaJarın sanayinin lehi-
ne olacağını bildirdi. Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Faralya-
h, bir sanayicinin "Elektriğin ki-
lowattsaatine yüzde 60 oranın-
da zam geleceği yolnnda tah-
minler yapıldığını" anımsatması
üzerine, "Kesinlikk o kadar
olmayacaktır" dedi. Faralyalı,
petrol ürunleri zammı konusun-
da şunları söyledi:
"Fuel-oilde çok büyük çar-
pıklıklar vardı, onu hemen gi-
derdik, Avnıpa ile aramızda fi-
yat farkı vardı. Petrol fivatlan-
nın son zamanlarda düşüşünü
göz önüne alarak yaptığımız he-
saplamalara göre baktık ki fud-
oil dışındaki diğer petrol ürun-
lerinin tümü de dış piyasalardan
yüzde 30 civarında daha ucuz.
Oysa sanayimizin en çok kullan-
dığı girdi olan fuel-oil, Türkiye
1
de dışandan yüzde 20 daha pa-
haiı, şimdi bunu tam tersine çe-
viriyonız."
Faralyalı, zammm hükümet
tarafından açıklanacağını da
kaydetti.
Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği TOBB'un sanayi odaları
konseyi toplantısmda konuşan
Faralyalı, antma tesisi ve filtras-
yon sistemi olmadan hiçbir fab-
rikayı çahştırma arzusunda ol-
madıklarını belirtti. İş âlemiyle
ilgili konularda kesinlikk bu ke-
sime damşmadan karar almaya-
caklanm, vergi ve ihracatla ilgili
konularda önümüzdeki günler-
de bu çevrelerin görüşlerini ala-
caklannı anlatan Faralyalı, şun-
lan söyledi:
"Son yıllarda ihracat durmuş-
tur, ihracatı artırmak için tabii
ki üretimi artırmamız gerekir.
Üretimi arttırma konusunda biz
hükümet olarak sizin yolunuzu
acacağız. İlk aşamada kaynak
aktarmada büyük zorluklanmız
olacaktır."
TOBB Genel Kurulu ve Sana-
yi Odaları Konseyi Başkanı Şi-
nasi Ertan ise hükümet progra-
mını bir karasevdahnın âşığına
yazdığı mektuba benzeterek "Bn
karasevdah memkketine, ülkesi-
ne âşık. Mekhıptakilerin gercek-
leşmesi için kaynak sorunu
çözümlenmeli" dedi. Bunun en
kolay ve sevimsiz yolunun zam-
lardan geçtiğini belirten Ertan,
zamların bir defaya mahsus ol-
ması gerektiğini söyledi.
İstanbul Sanayi Odası (İSO)
Başkanı Memduh Hacıoğlu da
uygulanacak hükümet progra-
mında özel kesime de büyük so-
rumluluk düştüğünü ifade ede-
rek "Bize rağmen sanayi politi-
kaları yapılamaz. Gerçek an-
lamda demokratik ekonomiden
bahsetmek için bizim görüşleri-
mizi almaları ve ortak çalışma
yapmamız gerekir" diye konuş-
tu.
Babalara Karşı "Baba"
Yeni bir iktidar dönemi başlarken, bir yandan piyasa eko-
nomisi içinde kalkınma çabalannın sürdürülmesi, diğer yan-
dan da "sosyal" içerikli bazı kavramların yerteştirilmesi, gün-
demin iki temel maddesini oluşturmaktadır. Bu iki araç, pi-
yasa ekonomisi uygulamasında ekonomik kalkınmanın ilk
aşamalarında birbirini dışlayıcı, sonraları ise tamamlayıcı
rol oynamaktadır. Bu nedenle, bir dönemde bir birine zıt ola-
rak algılanan bu araç ya da politikalar, başka bir dönemde
tamamlayıcı olarak görülmektedir. Tarihsel örneklere baktı-
ğımızda "sosyal" amaçlı kamusal polltikaların, ekonomik ge-
lişme aşamasının ancak belirli bir döneminde oluşturuldu-
ğunu görmekteyiz.
1990'ların başında, henüz iktidar el değiştirmeden belir-
ginleşmeye başlayan politikalar demeti, hem dış hem de iç
çevrelerin etkisi ile geliştirilmiş gibi görülmektedir. Batı ile
bütünleşme çabalarında giderek yogunlaşan ve ekonomik
birlik kapısını zorlayan Türkiye, Batı'nm toplumsal ve siya-
sal odaklarda yogunlaşan tepki ve eleştirilerini, hiç değilse
hafifletmek ve böylece eleştirileri gerçekten ekonomik ve çı-
kar çatışmaları alanına çekmek, bunun açıkça yapılmadığı
yerlerde ise, taviz koparmak amacı güdebilir.
Batı'nın eleştirilerinin yoğunlaştıgı ve daha çok insan hak-
ları ile ilgili alanlarda yapılacak düzenlemeler, uzun-
dönemde kaynak gerektirmektedir. Toplumsal sorunlann, te-
melde, ekonomik yapılanmalardan kaynaklandığı kabulü ya-
pılırsa, bunların çözümü de hızlı ekonomik birikime ve/veya
adil kaynak ve gelir dağılımı koşuluna bağlı bulunmaktadır.
Aksi halde, insanların seslerini boğmada kadife eldiven yet-
meyecek ve patolojik boyutlarda, akıl almaz teknikler geliş-
tirilecektir.
Bu bağlamda iç koşul ve dürtülere döndüğümüzde, ge-
lişmelerin Batı'da görüldüğü gibi, güçlü bir biçimde toplurn-
dan geldiğini ileri sür mek gerçekçi görülemez. Ekonomik
yapılanmalar, sanayi-
Mücadele, bazı "sosyal"
içerikli politikalar sergileyen
"Baba" ile buna karşı
çıkacak "Babalar" arasında
cereyan edecektir. Babalara
karşı yürütülecek bu
mücadelede, "Baba"nın göç
kaynağı arkasına alabileceği
Ulinçli kesimler olacaktır.
leşme, gerçek anlam
da kentleşme (kasa-
balaşma değil!), işçi-
leşme vb. gibi koşul-
lar, henüz böyle bir
devinmeyi tetikleyebi-
lecek güçte görülme-
diği gibi, buna koşut
olarak da kaynaklara
hâkim çevreler de ge-
rekli fedakârhğı (!)
yapmaya hazır izleni-
mi vermemektedir. — • — ^ ~ " • "
Aslında böyle bir model çerçevesinde soruna yaklaşıldığın-
da Batı'nın çıkarlarının da bu yönde olmadığı açıktır. Zira,
Türkiye'de yatınm yapmaya hazırlanan bir yabancı firmanın
işçi ücretlerine bakış açısı, yerli yatırımcıdan fazla farklı ol-
mayacaktır. Yabancı ve yerli yatırımcıların açmazı ise, işçi
ücretleri ya da bununla sembolize edilen sosyal haklarla top-
lumun sosyo-politik huzur ve istikrarı ile ilgili tercihlerinin ça-
tışmalı olmasıdır. Bu çatışmanın göreli çözümü ise, toplum-
sal kurumların gelişmesi ve buna bağlı olarak gelişecek bi-
liAç düzeyine bağlı görülmektedir.
Yeni idarenin devraldığı durumun çarpık görüntüsü tümü
ile toplumda gelişen sosyal hak dürtülerıne, istemin iç di-
namikleri ile verdiği cevaptan oluşmamaktadır. Örneğin de-
vasa boyutlara ulaşmış olan kamu açıkları, sosyal hizmet-
lerin yoğunlaşmasından değil, tam tersine, vergi avantajları
(vergi harcama'arı) ve ona kaynaklanmıştır. Bu durum kar-
şısında, yeni idarenin topluma yaptığı vaatlerin karşısında-
ki birinci engel, bu süreci ters çevirmek olacaktır. Bu süre-
cin ters çevrilmesi ise, temelde sosyo-ekonomik yapılanma-
ların bu yöndeki gelişmeleri ile olası görülmektedir. İşte, 1990
başlannda, toplumun yeni açıhmlannı da kristalleştirerek po-
litik eyteme dönüştüren iktidar, bu oluşumu hızlandırıp, çö-
zümü de kolaylaştırabilir. Ancak, sosyal politikaların yerleş-
mesinde hedeflerin belirlenmesi ne derece önemli çekici gü-
cü oluştursa da, piyasa yapılan ve onun üzerinde oluşan sos-
yal kurumlar da o derece itici gücü oluşturur. Bu amaca yö-
nelik çabaların önündeki en ciddi engelin faktör piyasala-
rındaki monopolleşme eğılimlerinin oluşturduğu dikkate alt-
nınca, ana hedefin boyutu daha iyi kavranmış olur. Şimdilik
ciddi bir çabanın görülmediğı bu alanda önemli adımlar atıl-
madıkça, zaman içinde sosyal amaçlı politikalar yorgun dü-
şerek, sistem içi çözümlemeler gündeme gelebilir. Şu hale
göre mücadele, bazı "sosyal" içerikli politikalar sergileyen
"Baba" ile buna karşı çıkacak "Babalar" arasında cereyan
edecektir.
Babalara karşı yürütelecek bu mücadelede "Baba"nın güç
kaynağı arkasına alabileceği bilinçli kesimler olacaktır Böyle
bir mücadelede toplumun kazançlı çıkabilmesi ise, günlük
popülist politikalar uygulanmasını değil, bilinçli bir düzen-
leme, birikim ve atılım stratejilerinin geliştirilmesini gerek-
tirdiğini öngörme fazla yanlış olmasa gerek.
ÎZZETTtN ÖNDER İstanbul Üniversitesi tktisat Fakültesi'nde
öğretim üyesi
Ihracat sigortasında
zorunluluk dönemiANKARA (AA) — Türkiye
İhracat ve Kredi Bankası
(Eximbank) tarafından 2 yıl
önce başlanan ihracat sigorta-
sı uygulaması, banka kredisi
kaynaklı tüm ihracat işlemleri
için zorunlu hale getiriliyor.
Banka tarafından kullandın-
lan reeskont kredisi, sevk ön-
cesi kredi ve yılbaşından itiba-
ren uygulanmaya başlanması
planlanan rotatif kredi işlemle-
ri, yılbaşından itibaren zorun-
lu olarak sigortalanacak. Si-
gortanın uygulama esaslanna
ilişkin bilgiler firmalara gönde-
rilmeye başlandı ve firmalar-
dan poliçelerinin bir an önce
hazırlannıası açısından teklifle-
rini en kısa sürede bankaya
ulaştırmaları istendi.
Edinilen bilgiye göre ödeme-
si teyitli akreditif şeklinde olan
doğalgaz, bankacıhk ve ülke
kredileri anlaşmalan kapsa-
mında gerçekleştirilecek ihracat
işlemleri, zorunlu sigorta kap-
samı dışında bırakılacak. lhra-
catçılar, diğer 1 yülık ihracat iş-
lemleri hakkında Eximbank'a
bir paket sunacaklar. Banka,
bu ihracat işlemlerini değerlen-
direrek ihracat işlemleri için
prim belirleyecek. İhracatçı,
primi bankaya ödeyecek ve ih-
racat işlemleri 1 yıl süreyle bü-
tün ticari ve politik risldere kar-
şı sigortalanmış olacak. thra-
catçının, ihracat bedelini her-
hangi bir politik ya da ticari
risk nedeniyle alamaması halin-
de, ihracat bedelinin yüzde
90'a kadar olan bölümü ban-
ka tarafından ödenebilecek.
Bankanın, şündiye kadar kı-
sa vadeli, uzun vadeli, yurtdışı
yatınm sigorta prograrnlan uy-
gulamaya koyduğunu hatırla-
tan yetkililer, ihracat sigortası-
nın zorunlu hale getirilmesinin
sağlayacağı yararlar konusun-
da şunlan söylediler:
"Zorunlu ihracat sigortası-
na, ilk bakışta odenecek prim-
ler yüzünden kredi maliyetinin
artacagı gerekçesiyle karşı çıkı-
labilir. Ancak bn sigorta saye-
sinde, ithalatçılann ödeme gü-
cü hakkında doğru bilgi edini-
lebilecek, riskli ödeme ve vadeli
satış talepleri daha kolay kabul
edikbilecek. thracatçılar, tanı-
madıklan yeni pazariara ve
müşterilere açılma konusnnda
endişe duymayacak. Bu; ihra-
catta yeni pazarlann, yeni alı-
cılann kazanılması, ihracatın
artması anlamına geliyor."
BAŞBAKANLIK HAZINE VE DIŞ TİCARET
MÜSTESARLIGI'NDAN BİLDİRİLMİŞTİR
Hazine'ce çıkarılan, değişken faizli 1983 Devlet İç
Borçlanma IV. Tertip tahvillerinin 16 Aralık 1991 tari-
hinde vadesi gelen 8 No.lu kuponları için yıllık %
62.51 oranında net faiz ödenecektir. Faiz ödemeleri,
T.C. Merkez Bankası ve T.C. Ziraat Bankası şubele-
rince yapılacaktır.
Anılan tahviller istenildiğinde vadesinden önce pa-
raya dönüştürülebilir.
Kamuoyuna duyurulur.