22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
<29 KASIM 1991 HABERLER CUMHURİYET/5 BAŞKE1NTTEN : AHMETTAN Program Var Program İçeri... ANKARA - "Halkız biz, yeniden doğarız ölümlerde..." 1 Dün Demirel hükümetinın programı tartışılırken. bir başka siyası kadronun programı da Meclıs'te, elden ele gezıyordu. Yukandaki dize, bu programın kapağmda yer alıyor. Bu siyasi kadro, SHP'de "Yeni Sol" diye bilinenlerden olu- şuyor. Yeni Sol'da Baykalcılar ile Baykalcı olmayan, ama Baykal ile birlikte hareket edenler var. Ama hükümetin, SHP kanadında bunlardan kimse yok. Yeni Sol'un önde gelenlerinden birisıne soruyoruz: "Böyle özel bır programla, ortaya çıkmanız dışlanmanızın sonucu mu?" Yanıt: "Kesınlıkle hayır.. Biz bu programın hazırlığına kabi- ne belli olmadan başlamıştık. Ayrıca biz SHP'yı üçüncü parti halıne getıren, bugünkü yönetıme olduğu kadar, ülkenın köh- nemış parlamenter sistemine de karşıyız.." Muhatabımız, ,HEP kökenli değil. _ _ _ ^ _ _ ^ ^ _ ^ guvenoylamasında Yeni Solcularm tavrı ne olacak? Bu sorunun yanıtı "sonun başlangıcı "nın sinyalini vermekten uzak. "Biz, parti disipliline bu aşamada saygılıyız." Özetle, koalisyonun kurtuluşu değilse bile kuruluşu, Yeni Solun parti disipliline saygısı sonunda gerçekleşecek... o dönemden kalan ışleyişle çalış- yok. Ama radlkal mi radikal görüşler orta- ya koyuyor. Zaten, "Halkız biz..." diye başlayan program bu tür "radi- kalliklerle"dolu. Hatta parlamenter siyasal sistemin degiştirilme- sl konusunda bile. Şöyle: "(Ulkede)Varolan siyasi sıstem, 1930lu yılların ihtiyaçlanyla, bilgi birikimiyle dü- zenlenmıştir. Parlamento esas olarak maktadır. Mevcut parlamento, Türkiye'dekı oluşumları izleyen, onları anlayabilen bir organ olma özelliğlnı kaybetmıştır. Parlamento temposunu yitirmış, çağın dinamızminden uzak, güncel kavramından uzak bir işleyiş içerisinde bulunu- yor." "Tıkanan Parti ve Çıkış Yolu" başlıklı programda, SHP'nin en önemli eksiklığınin "ideolojı" olduğu anlatılıyor. Yeni Solcularm SHP için öngördüğü recetede 5 ılaç var: -ideoloji eksiklığınin gidenlmesı, -Geçmişın partısı olmaktan çıkarılması, - ûrgütsel yeniden yapılanması -Çağdaş sosyal demokrat kımlığımize uygun anlayış, - Liderle birlikte, anlayış, söylem, program vetüzükdeğişik- liğin. Bu 5 ilacın 5'inin de kullanılması şart koşuluyor. Yoksa SHP'nin sağlığa kavuşması çok zor. Koalisyon ortaklığı bu ilaçların alınmasını erteleyecek. DYP ile yapılan koalisyona karşı çıkılması bu yüzden. "Halkız biz." diye başlayan program ne zaman halka sunu- lacak? Yanrtbeklendiği gıbı: "Olağanüstü Kurultay'da..." Peki yarınki hükümet guvenoylamasında Yeni Solculann tavrı ne olacak? Bu sorunun yanıtı "sonun başlangıcı" nın sinyalini vermek- ten uzak. "Biz, parti disiplinine bu aşamada saygılıyız." özetle, koalisyonun kurtuluşu değilse bile kuruluşu , Yeni Sol'un parti disiplinine saygısı sonunda gerçekleşecek... MECÜS'TEN NOTLAR înönü sataşmalan neden yanıtiamadı? FARUK BİLDİRİCt ANKARA — Eski Başbakan Mesut Yılmaz, muhalefeıe ça- buk alışmış. Koalisyon hükü- metinin programı üzerinde iyi çahşmış, ama yine de hırçın bir dille Meclis kürsüsünden nite- lemeler yağdırdı: "Bu programlar muglak, karmaşık, çelişkfli, acemi aka- demisyenin tez çalışmasına benziyor. Devletçi, kaynağı ol- mayan bir prognun, aceieyle ya- pılan alışveriş listesi gibi..." Yümaz'ın konuşma üslubu özellikle DYP milletvekillerini kızdırdı. Süıekli laf atılması Uzerine Yılmaz, zaman zaman sözünü kestL Ancak DYP'li Başkanvekili Yıldınm Arcı'nın "susturamıyorum" tavrına ANAP sıralanndan sert tepki- ler geldi. ANAP Grup Başkan- vekili Mustafa Kalemli'nin iti- raa uzerine Başkarüık Divanı- nda Yılmaz'a laf atan SHP'li üye, yerini ANAP'lı Işılay Say- gın'a bıraktı. Yümaz'ın, programda hazır- lanılacağı belirtilen "anti- damping yasası"mn iki yıldır yürürlükte olduğunu söyleme- si, iktidan şaşırttı. Yılmaz, ya- sanın bulunduğu Resmi Gaze- te*yi de "Başbakan'vn yararlan- ması için...'' kürsüye bıraktı. Her fırsatta oturduğu yerden bağıran DYP Milletvekili Kadir Güçlü, Yümaz'ın "Eyi.." diye Demireri taklit etmesiyle iyice çileden çıktı: "Agababaa da böyle yapar- dı_" DYP'li tbrahim Gttrdal da oturduğu yerden seslendi: "Çaüadrn..." Yılmaz konuşurken Devlet Bakanı Ekrem Ceyhun sürekli Demirel'e notlar getirdi. Cey- hun, tartışmalar boyunca an gi- bi çalıştı, ama televizyonda De- mirel'in yanında görünen Tan- sn Çilkr ile Cavit Çağiar oldu. Yılmaz, Inönü'ye de sataştı: "Inönü'den yemin töreni sı- rasınâa bu kürsüyü kirleten miBetvekiIleri için kamuoyuna verdigi sözü yerine getirmesini istiyorum." Hatip Dicle ve Leyla Zana- run davranışı için "pislik" de- nilmişti. SHP'li milletvekilleri ayağa fırladılar, bağırdılar. Ama Inflnü, "sataşma olması- na karşın" kursüye çıkma hak- kını kullanmadı. Daha sonra Yılmaz'ın sözle- ri anımsatüınca tnönü, Yılmaz'ı ayıpladı: "Kendisini çok yadırgadım. Aoadili farkiı diye kimseyi kü- çümsemeye hakkı yoktur. El- bette anayasaya saygı berkesten istenir. Meclis'te konuşmanın kuralı vmrdır. Onlann hepsi ta- mam..." Tabü lnönü'nün bu sözleri de Dicle ve Zana'nın durumu- nu açıklığa kavuşturmadı. Büknt Ecevit'in konuşması SHP ve DYP'ülerin ilgisini çek- ti. Dikkatli bir dille programın açık noktalannı sergileyen Ece- vit, tutuktu. Meclis'te grubu bulunan partilerin liderlerine birer saat verilmesine karşın kendisine tanınan sürenin 15 dakika olmasını, sürekli üzerin- de durduğu seçim sisteminin "adaletsizliğine" bagladı. Yıllar sonra yeniden Meclis kürsösüne gelen Necmettin Er- bakan'a da zaman yetmedi. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindonık'un yerine birleşimi yöneten Avcı, Erbakan'ı "Üç dakikanız kaldı" diye uyardı. Erbakan, hemen tepki göster- di: "H insaf. Buraya kol saati- mizle birlikte çıktık. Daka 10 rialtiknıtı var." 75 dakika konuşmasına kar- şın Erbakan, görüşmelerin so- nunda eleştirileri yanıtlayan Demirel'e mağhrp olmaktan kurtulamadı: "Erbakan, tnönii'ye hiçbir knrumun baglanmadı|ını söy- lüyor. Ama 21 Nisan 1978'deki hükümetimizde keodisine sade- ce TÜBÎTAK bagüydı..." Demirel, gülüşmeler uzerine ekledi: "Kendisini mahcup etmek is- temezdim, ama ters bir yerden yakaladı meseleyi." Her şeye hâkim ve rahat bir üslupla konuşan Demirel, mu- halefeti eleştirirken kırıcı bir dil kullanmadı. "Baba" imajının altını çizmek ister gibi sakin sa- kin konuşan Demirel, "Sovyet- ler'deki milli gelir beş bin do- lann üzerinde" sözünü eleştiren ANAP'hyı karşılıksız bı- rakmadı: "Sen nereden bileceksin, yurtdışına gidince binalan gö- rürsün, ama kafana bir şey gir- mez." Başbakan Demirel kan dökülmesine karşı muhalefeti işbirliğine çağırdv En önemli sorun terörANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Başbakan Süleyman Demirel, hükümet programı üzerinde eleştirileri yamtlarken koalisyonun bir mecburiyet ol- duğunu vurguladı. Demirel, ANAP'lılann koalisyona yöne- Hk eleştirüerinin ardından 'seçim' diye laf atmalan uzeri- ne, "Seçimden bıkmadıysanız yann getirin önergenizi, seçime gidelim" karşüığım verdi. Demi- rel, ANAP lideri Yılmaz'ı 15 gün sonra GAP konusunda TV'de tartışmaya çağırdı. Demirel, DYP grubunun ayakta alkışlan arasında kursü- ye geldi. SHP milletvekilleri ise Demirel'i ayağa kalkmadan al- kışladılar. Demirel, TBMM'nin halka açık hale getirilmesi ge- reküğini vurgulayarak TVde her ay açıkoturumlar düzenlenmesi ve bazı Meclis görüşmelerinin TV'den her ay yayımlanmasını istedi. Demirel, koalisyonu ku- ran partilerin kendi programla- n olduğunu ifade ederek "Ama bn partilerin bir de koalisyon protokofleri var ve bu protokoDe miDete karşı angajeyiz" diye ko- nuştu. Demirel, koalisyonun bir zo- runluluk olduğunu belirterek "Hükümet çıkaramasaydık Türkiye'nin işi zordn. Yeniden seçime gkJilmesi bile zordu" bi- ciminde konuşunca ANAP sıra- lanndan itirazler yükseldi. Bu- nun uzerine Demirel, "Seçimden bıkmadıysamz hemen yann ge- tirin önergenizi, seçime gjddim" dedL Demirel, SHP ve DYP oy- lannın toplamının yüzde 48 ol- duğunu ifade ederek "Karsımız- dald yüzde 52'nm toplanması kabfl olsaydı o zaman burada biz degil, siz olurdnnuz" diye konuştu. Demirel, SHP ve DYP'nin kendi zorluklanm yenerek bir görüsmeden siyasi fayda çıkarı- rım diyenler de olacaktır, ama bu meseie hepimizin mesetesidir. Hem halkı devlete ısıtahm, hem de knrşun atan elleri kıralım. Bo terörden kurtulmadıkça hiçbir şeyi balledemeyiz. Terör, büyük şeUrlere »çramışûr. Istanbul buyttk bir sorundur. Çözttm ge- tiretim. Çözümler hukuk de\ le- ti ve demokrasi içinde olsun." Demirel, TBMM'de terör, ekonomi ve dış politika konula- dunnz denir. Biz bu işi yapanz diye çıktık, ama siz de işin ba- ştnda balkın moralini bozma- yın" biçiminde konuştu. Yümaz'm "KİTTeri satalım" görüşünü de eleştiren Demirel, şunlan söyledi: "Satalım. Haydi alıcı bolıın. Satdabiliyonhı da siz niye sat- madınız? Alan yok ki? Kim aur? Biz KİTleri gruplandıra- lını, suufkuMkraum, deferlendi- relim öyle satalım diyoruz. Bu- Başbakan Süleyman Demirel hükümet programı uzerine eleştirileri yamtlarken 'SHP ve DYP'nin kendi zorluklanm yenerek bir program etrafında bir araya geldiklerini, buna kimsenin diyeceği bir şeyin bulunmadığını' söyledi. Demirel, 'Meseie ciddidir ve hepimizin meselesidir' diye konuştu. program etrafında bir araya gel- diklerini, buna kimsenin diyece- ği bir şeyin bulunmadığını söy- ledi. Demirel, 1. sorunun kan dö- külmesi olduğunu dile getirerek "Meseie ciddidir ve hepimizin meselesidir. Bn işi bir günde, bir haftada, üç ayda hafledecek var- sa, ben hemen görevi devreüne- ye hazınm" dedi. Güneydoğu- da halkın devletten kopanldığıru belirten Demirel, şöyle dedi: "Getin bunu konssalım. Bu nnda genel görüşme isteyecek- lerini de dile getirdi. Demirel, hükümet işinin zor olduğunu belirterek "Bu sabah kalktıgım- da 54 trilyon bütçe açıgı ile karşı karşıyayım. Haydi bana 54 tril- yon bulun" diye seslendi. Demirel, enflasyonun mutfak- ta yüzde 100 olduğunu, orta sı- nıf diye bir şeyin kalmadığını anlatarak "Haydi bakalım enf- lasyonu indirin, haydi bakalım 54 trilyon bulun. Bulamayacak- tınız da niye hükümete Uüip ol- nu begenmiyorsamz, begendifi- niz formüln söyleyin." Demirel, Türkiye'nin Avrupa Sozleşmesi ve Paris Şarn'na Baü ülkelerinin hoşuna gitsin diye imza koymadığmı belirterek "Bunlan kendi insammız için yapUk" dedi. Demirel sözlerini şöyle sürdûrdü: "Türkiye'oe iskence vardv, ya- pılmışür. Bundan kimsenin tüy- leri d&en diken olmasu. Bu ha- pishanelerle dunyanın önüne çı- kamayız. Suç işlemişse cezasını çeker. Bn cezayı çekerkcn işken- ce etmek olmaz. Cezaevine koy- dugunuz da sizin vatandaşmız. Ona insan gibi muamete edecek- siniz. lnsaai degerleri yoziaşma- dan yasatmak mccburiyetmde- yiz." Demirel, 11 trilyon KİT açığı bulunduğunu kaydederek sözle- rini şöyle sürdürdü: "Zammı benim kacagıma bı- raktınız. 7-anımı benim kocafı- ma bıraküktan sonra ha ben yapmışun ha sen, ne fark eder. Yani cocuk dogmus, babası beü degil. Cami avlusuna bırakmak gibi bir şey." Başbakan Demirel, Yılmaz'ı 15 gün sonra TV'de GAP'ı tar- tışmaya çağırdı. Demirel, "Mii- şavirlerini de getir, kimi getirir- sen getir" dedi. Demirel'in çağ- nsına Mesut Yılmaz başını sal- layarak "Kabul" dedi. Demirel, asgari ücretin kade- meli olarak vergi dışı bırakılaca- ğını, küçük çiftçi borçlannın si- lineceğini, yeşil kart uygulama- sunn başlatüacağını, seçmen ya- şuun 18'e, seçilme yaşınuı da 25'e düşürüleceği yolundaki vaatleri- ni tekrarlayarak hükümetin iyi niyetle ve herkesi kucaklayacak şekilde kurulduğunu, ortaya ko- nulan hedeflere kimsenin karşı çıkmasının mümkün ohnadığı- nı sözlerine ekledi. Ecevit hükümet prograraının büyük bölümüne olumlu yaklaştı. DSP LİDERİECEVtT: Sorunlar geçiştirildi ANKARA (Cumhariyet Bürosu) — TBMM Genel Kunılu'nda grubu bulu- nan partiler adına yapılan konuşmalar- dan sonra söz alan DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, konuşmasının önemli bir bölümünü adaletsiz olarak nitelediği se- çim sistemini eleştirmeye ayırdı. Hükü- met programını yer yer olumlu ifadeler- le eleştiren Ecevit, KÎTMerin özelleştiril- mesine Meclis'in karar vermesini istedi. Ecevit, "Programda çok önemli bazı ekonomik soronlar 'gözden geçirilecek', 'önem verilecek" gibi ifadelerle geçişürilmiş" diye konuştu. Grubu bulunan siyasi partilerin söz- cülerinin konuşmalanndan sonra "kisi- sel konuşma" adı altında SHP Tunceli Milletveküi Kamer Genç ile DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit 15'er dakikalık sü- relerle kürsüye geldiler. Ecevit'in kürsüye çıkışı sırasmda bazı milletvekillerinin alkışladığı görüldü. Ecevit, yaklaşık 11 yıl sonra çıktığı TBMM kürsüsündeki konuşmasına se- çim sisteminin adaletsizliğine değinerek başladı. Bütün sorunları halkın çözece- ğini, ancak halkın oyunun Meclis'e ada- letli şekilde yansımadığını vurgulayan Ecevit, "Demokrasinin en teoel ilkesi bu seçim sistemi ile boznldu" dedi. Seçim sisteminin değiştirilmesinin anayasaya bağlanması halinde geç kalınabileceği uyansında bulunan Ecevit, seçmen ya- şının düşürülmemesi konusunda da ANAP, SHP ve DYP'yi eleştirdi. Hükümet programını yer yer olumlu bulduğunu belirten Ecevit, önemli bir ih- mali yakaladığını vurgulayarak, basına verilmiş bulunan cezaların affedilmesi- ni istedi. Ecevit, dünyada basına en ağır baskunn Türkiye'de görüldüğünü söyle- di. Yükseköğretim, çalışma yaşamı ve sağlık alanında yeterli düzenlemelere yer verilmediğini, yer verildiği durumlarda da kaynak gösterilmediğini söyleyen Ece- vit, şöyle konuştu: "Hükümet programında çok önemli bazı ekonomik sorunlar 'gözden geçiri- lecek', 'önem verilecek' gibi ifadeterte ge- çiştirflmiş. KoaUsyon ortaklan, kayna- guu buhunazlarsa vaatlerinin alünda ka- labüirler." Bu arada Meclis sıralanndan Ecevit'- in konuşma süresini tamamladığı uyan- lan geldi. Bir önce, kişisel konuşma için kürsüye gelen Kamer Genç'in Ecevit'in konuşmasım kesmediği için Meclis Baş- kam'na "Ayıptır ayıp" dediği duyuldu. Başkanın uyanlan uzerine ise Ecevit, ko- nuşma süresinin kısalığmın adaletsiz se- çim sisteminden kaynaklandığını belir- tip, "Sayın Başkan eger istiyorsanız ko- nuşmamı hemen keser kürsüyü terk ede- rim" deyince salondan alkış aldı. Erbakan: "Bu hükümet programı değil, olsa olsa iyi niyet mektubudur" dedi. Rp LİDERİ ERBAKAN: ~~ Bu fîlm yeni başlamıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Seçimlerin ANAP iktidarları dönemin- deki tek adam yönetimine son verdiğini söyleyen RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, DYP - SHP koalisyon hükü- metinin davranışuıa bağlı olarak ya cumhuriyet, ya da meşrutiyete geçilece- ğini söyledi. Erbakan, hükümet progra- mının baştan aşağıya DYP programı ve Başbakan Süleyman Demirel'in 1979'da hazırladığı hükümet programı ile satır satır aynı olduğunu vurguladı. Erbakan, seçîmlerden önce "pesüne düşün" diyen Demirel'in bugün "Türkiye'nin sorun- lannın DYP'nin değil türo partilerin so- runu olduğunu" söylemeye başladığını anlatan Erbakan, "Yani 'dün dündür, bugün bngündür." Ben bu filmi alb ke- re seyrettim. Bu film yeni başlamıyor" diye konuştu. Erbakan dün TBMM'de hükümet programı uzerine partisinin görüşlerini açıklarken tek adam yönetiminden sonra mutlakiyetten meşrutiyete mi cumhuri- yete mi geçileceğinin DYP ve SHP'nin davranışına bağlı olduğunu belirtti. Er- bakan hükümetin Meclis'i dikkate alma- ması durumunda yarı meşrutiye, TBMM'nin her şeyin sahibi ve temsilci- si olduğundan hareket etmesi durumun- da cumhuriyete geçileceğini söylemesi uzerine TBMM Başkanvekili Yıldınm Ava araya girdi ve anayasada Türk dev- letinin cumhuriyet olduğunun yazıldığı- na dikkat çekti. Erbakan bunun uzeri- ne "Ben anayasada ne yazdığını söyle- miyorum. Tatbikatın nasıl olduğunu soylüyorum. Yoksa anayasada çok şey yazıyor" dedi. DYP'nin SHP'ye koalisyon ortağı gi- bi davranmadığını ve hükümetin kuru- luşu sırasında büyük haksızlık yaptığı- m savunan Erbakan şöyle dedi: "Sayın tnönü'ye TÜBİTAK baglanı- yor. Bakayım başka bir şey var mı? Bir de TSE var. Sayın tnönü TSE ile mille- te verdigi sözleri nasıl yerine getirecek? Başta Merkez Bankası olmak Uzere bü- tün bankalar Sayın Demirel'e bağlı. Bu nasıl ortaklık? Program baştan aşağı DYP programı. SHP'nin adı program- da bir kelime ile geçiyor, ortak olarak degil. Sayın Demirel, Sayın tnönü'ye haksızlık ortaya çıkmasın diye 'araba- ya buyurun' diyor. SHP hükümetin için- de ufalmış ufalmış yok ohnustur. Bu klasik DYP programıdır." Hükümet programında ülkenin so- runlan konusunda birtakım "poUldinik tespitler" ve temenniler olduğunu kay- deden Erbakan, sorunlarm doğnı teşhis edilmediğini ve doğnı tedavi yöntemle- rine yer verilmediğini belirtti. Erbakan, "Bu bir hükümet programı degil. Olsa olsa iyi niyet mektubudur" dedi. Hükümetprvgrumıniy 'acerni akademisyenin tez çalışması' olarak niteleyen Yılmaz: \4iadeirnizi yerine getirinVerilen vaatlerin yerine getirilmesini isteyen ANAP Genel Başkanı Yılmaz, "Tutarlılıgın bir önemi varsa, şimdi belediye seçimleıini öne alsınlar. Gelin, haziran ayında belediye seçimlerini yenüeyelim. Böylece İstanbul da kurtulur, İzmir de" diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, hükümet prog- ramını "acemi akademisyenin bir tez çalışması" olarak nitele- yerek programa DYP'nin değil, SHP'nin damgasmı vurduğunu öne sürdü. Verilen vaatlerin ye- rine getirilmesini isteyen Yıl- maz, SHP'nin tstanbul ve Iz- mir'de yerel secimlere oranla büyük oy kaybına uğradığmı da ifade ederek "Tutarulığın bir önemi varsa şimdi belediye se- çimlerini öne alsınlar. Gelin önümüzdeki haziran ayında be- lediye seçimlerini yenileyelim. Böylece İstanbul da kurtulur, tzmir de" diye konuştu. Yılmaz, kürsüye gelirken ANAP grubu ayağa kalkarak uzun süre kendisini alkışladı. Demirel'in, ANAP'm ilk seçim- lerde dağılacağı biçimindeki gö- rüşlerini "kehanet" olarak ni- teleyen Yümaz, "ANAP yüzde 24 oy almıştır. DYP'nin oylan ise ödünç oylarla birükte bizim sadece üç puan üstümüzdedir" dedi. Yılmaz, buna rağmen DYP'nin Meclis'te yüzde 40 sandalye elde ettiğini belirterek "Sayın Demirel, bunu da be- ğenmediği seçim yasasına borçludur" diye konuştu. Bazı DYP görevlilerinin ANAP'tan milletveküi transfer edecekleri yolundaki iddalan da kürsüde dile getiren Yılmaz, "Benim grubumda bir tane bi- le satılık milletvekili yoktur. Eğer varsa onun gitmesinde de zarar yoktur" deyince ANAP'- hlarca alkışlandı. • Yılmaz, seçimlerle ilgili en doğnı tahminin Erdal tnönü'ye ait olduğunu ifade ederek "Açık ni istedi. Yümaz, seçimi kaybeden ba- zı eski milletvekillerinin kamu kuruluşlannda ve KtT'lerde yö- netici yapılmak istendiğine de dikkati çekerek "KTT'leri siyusi etkilerden kurtaracağınızı söyle- diniz. Eger buralara kendi siya- silerinizi getirirseniz, tutarsızlı- ğa düşersiniz" diye konuştu. Bu sırada bazı SHP'lilerin Yılmaz'ı protesto ettikleri görüldü. Yılmaz, seçim beyannameleri ile hükümet programı arasında tutarsızlıklar bulunduğunu da ifade ederek konuşmasım şöyle sürdürdü: "Peşin verginin kaJkacağı se- çim beyannamesinde var. Acaba peşin vergi Bodrum havaalam gibi buraya gelirken mi prog- ramdan düştü? Seçmen yaşının 18'e, seçilme yaşının da 25'e in- dirilmesinden hiç söz edilmiyor, acaba gençlerden umudu mu kestiniz? Sayın Demirel de tnönü de ye- ni il vaatlerinde bulundu. Prog- seçik hezimete uğrayan İnönü'- ramda bu da yok. SHP ve DYP nün tahmini doğnı çıkmış, SHP seçim beyannamelerinde asgari iktidar olmustur" dedi. Yılmaz, daha sonra SHP'nin İstanbul ve İzmir oylaruıdaki büyük düşü- şü anlatarak belediye seçimleri- nin haziran ayında yenilenmesi- ücretin vergi dışı bırakılacagı söyleniyor. Ama programa bak- tığınızda asgari ücret kademeli olarak vergi dışı bırakılacaktır deniliyor." Yılmaz daha sonra Demirel- in seçim propagandalarındaki bazı vaatlerini hanrlatarak "Ak- hisar'da tütün üreticisine verdi- ğiniz sözü yerine getirin. Pamuk üreticisine verdiginiz sözleri tut- manızı bekliyorum. Geçen yaz üriinü çaya da kilogram basına 500 lira vereceğiniz vaadini ye- rine getirin. Bunun kaçamağı yok" diye konuştu. Yılmaz, seçim vaatlerinde yer alan bazı projelerin sayısının hü- kümet programında düşürüldü- ğüne dikkati çekerek "Bu yeşil kart işini de öyle abarttınız ki yeşil kart vermeye mecbursunuz, vermezseniz bu millet de size kırmızı kart verecektir" dedi. Yılmaz, Erdal tnönü'ye de, "Sayın İnönü'den yemin töreni sırasında bu kürsüyü kirleten milletvekilleri için verdigi sözü yerine getirmesini istiyorunT di- yerek seslendi. Yümaz'ın bu söz- leri de SHP'liler tarafından pro- testo edildi. Yümaz, programın tümüyle ilgili olarak değerlen- dirmelerini ise şöyle anlattı: "Bu program, kendi ifadesiyle 6 kere gitmiş, 7 kere gelmiş Sa- yın Başbakan'ın progranuna benzemiyor. Daha çok bir ace- mi teknisyenin tez çahşmasma benziyor. Ama bu keze ne dok- tora verilir ne de güvenoyu." Yümaz, hükümete 12 milyar lira döviz rezervi olan bir ülke teslim ettiklerini belirterek, "Devraldıgınız ne enkazdır, ne de yokluk içinde bir Türldye'dir" dedi. Enflasyon ko- nusunda hükümetin ise bir yü rötarla başladığını ifade eden Yümaz, programda enflasyonun yüzde 10'ların altına çekilmesi iddiasından da hiç söz edilme- diğini vurguladı. Yümaz, Demirel'in "ülke 'eyi' yönetilmiyor" biçimindeki söz- lerini anımsatarak, "Sizden memleketi 'eyi' yönetmenizi beküyoruz" diye konuşunca ba- zı DYP'lilerin, "çatladınız, çatladınız" diye bagırdıklan du- yuldu. Yümaz, DYP ve SHP'li- lerin sık sık kestiği konuşmasın- da programa SHP zihniyetinin hâkim olduğunu öne sürerek, "Bu program gönlü zengin ama kaynağı olmayan bir program- dır. Aceleyle hazırtanmış bir alışveriş listesi gibidir" dedi. KtT ürünlerine zam yapılma- yacağı, yeni vergi getirilmeyece- ği gibi vaatleri hatırlatan Yü- maz, "Geürieri vergUemek degil, tüm gelirlere el koysanu bu programı nygulayamazsınız" di- ye konuştu. Kilercioğlu koordinatör • ANKARA (ANKA) — Başbakan Süleyman Demirel, Kıbns ile ilgili konulann koordinasyon görevini Devlet Bakanı Orhan Küercioğlu'na verdL Başbakan Süleyman Demirel tarafından yayımlanan genelge ile yolsuzluklarm takibi ve sonuçlandırüması, refonnlann idaresi, Bulgaristan'dan gelen göçmenlerle ilgili koordinasyon ve Devlet Denetleme Kurulu'ndan sorumlu olan Devlet Bakanı Orhan Kilercioğlu, bundan böyle Kıbns üe ilgili konulann koordinasyonu görevini de yürütecek. Anday müşavir • ANKARA (AA) — Türk yazınının ünlü ismi Melih Cevdet Anday Kültür Bakanlığı'nda göreve başhyor. Prof. Emre Kongar'ın da önümüzdeki hafta Kültür Bakanhğı Müsteşarlığı görevine getirilmesi bekleniyor. Kültür Bakanlığı yetkililerinden alınan bügiye göre özel statülü müşavir kadrolanna Türk kültür ve sanatının önde gelen isimlerinin getirilmesi amacıyla Bakan Fikri Sağlar çeşitli girişimlerde bulunuyor. Dün görüşülen Melih Cevdet Anday, Prof. Şerafettin Turan, gazetecUer Ozgen Acar ve Hasan Bülent Kahraman, önümüzdeki gunlerde bakanlık müşavirliği görevlerine başlıyorlar. Güneş'te eylem 88. güntinde • tSTANBUL (AA) — Güneş gazetesinden tazminatsız olarak işten atüan 42 kişinin başlattığı eylem 88. gününü doldurdu. Işçilerin gazetenin önüne kurduklan çadınn da dün polis tarafından yıkıldığı bildirildi. Eylemci işçiler adına bir açıklama yapan Yusuf Enginkaya, dün çadırda nöbet tutan 2 arkadaştanmn sendikalar masasından olduğunu söyleyen polisleı tarafından bir ekip otomobüine ahnarak bir süre dolaştınldıklannı ve daha sonra tekrar gazete önüne bırakıldıklannı bildirdi. Uçağa boınba ihban • tSTANBUL (AA) — Roma-Dakka seferini yapmak üzere havalanan Bangladeş Havayollan'na ait DC-10 tipi yolcu uçağına bomba konulduğu yolunda yapılan ihbar uzerine uçak dün sabaha karşı Atatürk Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. thbar asüsız çıktı. Alınan bilgiye göre dün gece 274 yolcusuyla Roma'dan havalanan Bangladeş Havayollan'na ait uçağa, kalkışından bir süre sonra bomba konulduğu yolunda Roma'da bir acenteye telefon ihbannda bulunuldu. İhbar uzerine uçak rota değiştirerek en yakm havalimam olan Atatürk Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Dergi toplatma • tSTANBUL (ANKA) — Aylık Devrimci Proletarya Dergisi, İstanbul DGM tarafından bölüculük propagandası yapüdığı gerekçesiyle toplatıldı. Dergiden yapüan açıklamada, bu hafta içinde çıkarüan derginin 2. sayısının "Bu dalga kırümalıdır" başlıklı yaada bölüculük propagandası yapüdığı gerekçesiyle toplantüması eleştirildi. Açıklamada, "MÇP ve sivil faşistlerin bölücü propaganda ve eylemlerine karşı halkı uyarmak ve Türk-Kürt çatışmasma karşı çıkmak bölüculük olamaz. Türk-Kürt kardeşliğinin savunulduğu yazı nedeniyle toplatma karan vermek, resmi ideolojinin tahammülsüzlüğünün göstergesidir" denildi. Harika Avcı korıuna istedi • İSTANBUL (AA) — Ses ve sinema sanatçısı Harika Avcı'nm ağabeyi Mehmet Önengil'i vurduklan iddiasıyla gözaltına alınan 4 kişiden 2'si tutuklandı. Harika Avcı, hayatının tehlikede olduğunu belirterek, koruma istedi. Olayla ilgili olarak, İstanbul Adliyesi'ne sevk edilen sanıklardan, ses sanatçısı Yeliz'in kocası Ufuk Deveci ile tsmail Akın adlı kişi tutuklandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle