Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 OCAK 1991 HABERLER CUMHURtYET/5
Keçeli: Millet
erken seçim
isriyor •
• İSTANBUL (AA)_
DYP İl Başkanı Orhan
Keçeli, Türkiye'de erken
seçim için bütün yasal
yoUarı deneme fırsatı
doğduğunu belirterek,
"Milletin isteği de erken
seçimdir" dedi. Keçeli,
DYP il merkezinde
düzenlediği basın
toplantısında, Türkiye'de
dengelerin bozulduğunu,
demokrasinin zedelendiğini
ileri sttrdü. Istanbul'da
SHP'li belediyelerin verdiği
hizmetleri de eleştiren
Keçeli, maden işçilerinin
grevi bahane edilerek tüm
belediye hizmetlerinin
askıya alındığını söyledi.
Keçeli, tstanbul'da yaşanan
bütün olumsuzlukların,
felaketlerin faturalannın
ANAP iktidarı ve SHP
belediyelerine ait olduğunu
savundu.
Erdem'in
kabulti
• ANKARA (AA) —
TBMM Başkanı Kaya
Erdem, temaslarda
bulunmak üzere Türkiye'ye
gelen Kanada Parlamentosu
Avrupa Grubu Başkanı
Terry Clifford'u kabul
ederek, bir süre görüştü.
Erdem, görüşmeden önce
yaptığı açıklamada,
Clifford'u Türkiye'de
görmekten duyduğu
memnuniyeti dile getirerek,
parlamentolar arası
ilişkilerin ülkeleri
yakınlaştırdığını belirtti.
Terry Clifford da Türkiye'ye
ikinci kez geldiğini ve daha
da kalkınmış bulduğunu
söyledi. Clifford, daha
sonra Amasya Milletvekili
Adnan Tutkun
başkanhğmdaki TBMM
Dışişleri Komisyonu
üyeleriyle bir görüşme
yaptu
Danıştay a
ziyaret
• ANKARA (AA) —
Çağdaş Yaşamı Destekleme
Derneği Başkanı Dr. Demet
Işık ve yönetim kurulu
üyeleri, Danıştay Başkanı
Ekrem lspir'i ziyaret etti.
Ekrem Ispir, görüşmeden
sonra yaptığı açıklamada,
Dernek Başkanı ve yönetim
kurulu üyelerinin görevine
yeni başlaması dolayısıyla
kendisini tebrik ettiklerini
söyledi. Dernek Başkanı
Dr. Demet Işık da
görüşmede Ekrem Ispir'e
dernek çalışmaları
hakkında bilgi verdiklerini
söyledi.
ANAPMKYK
toplantısı
»ANKARA (Cumhuriyet
Börosu) — ANAP Merkez
Karar ve Yönetim Kurulu
(MKYK) dün akşam 4 saat
süren topiantısında maden
işçilerinin yurüyüşü ile
Körfez krizini
değerlendirdi. MKYK
üyeleri Akbulut'un işçi
eylemleri konusundaki
tutumunu başanb
bulduklannı belirttiler.
Malatya Milletvekili Talat
Zengin, Akbulut'u
tutumundan dolayı
katladıktan sonra Güneş
Taner'in devlet
bakanlığından istifasını
"garip ve komik" diye
niteledi.
Yülek
başdanışman
• ANKARA (UBA) —
Ulaştırma Bakanı Cengiz
Tuncer'in müsteşarlıktan
aldığı Ertan Yülek
Cumhurbaşkanı Turgut
özal tarafından,
Cumhurbaşkanlığı
Başdanışmanhğı'na atandı.
Atamaya ilişkin
Cumhurbaşkanlığı karan
Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürürlüğe
girdi.
Bakan Taner, Çetin ve Cindoruk'la 141,142 ve 163'ü tartıştv
Terör yaratanlara af yokBasınla sohbet toplantısında SHP Genel Sekreteri Hikmet
Çetin'in "fîkir suçlulanna af' önerisine Devlet Bakanı
Taner, "Memlekette terör yaratanları, kan dökenleri ben
sokağa çıkarmam" yanıtını verdi. DYP Genel Başkan
Yardımcısı Cindoruk, Türkiye'de demokratik hak ve
özgürlüklerin askıya alındığını söyledi.
tc-Politika Servisi — Gazeteciler Ce-
miyeti'nin düzenlediği 'basınla sohbet'
toplantısma katılan Devlet Bakanı Gü-
neş Taner, SHP Genel Sekreteri Hikmet
Çetin ve DYP Genel Başkan Yardımcı-
sı Hüsamettin Cindoruk, 141, 142 ve
163. maddelerin kaldınknasını ve af ko-
nusunu tartıştılar.
Devlet Bakanı Taner, muhalefeti, söz
konusu maddeleri 'rafa kaldırmak'la
suçladı. SHP Genel Sekreteri Çetin, bu
maddelerden hüküm giyenlere af getiril-
mesi için TBMM'deki yasa önerisine iş-
lerlik kazandırma çağnsında bulundu.
DYP Genel Başkan Yardımcısı Cindo-
rak da 'Paris Şartı'nın gereklerinin ye-
rine getirilmesini istedi.
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nezih
Demirkent'in açış konuşmasıyla başla-
yan panelde söz alan Devlet Bakanı Gü-
neş Taner, ekonomik sorunlar, enflas-
yon, iç politikada gelişmeler ve Körfez
krizi ile ilgili görüşlerini açıkladı. Tuer,
Körfez krizinin, Türk ekonomisine 4.5
milyar dolarhk yük getirdiğini ve enflas-
yonu 14 puan yükselttiğini söyledi. Ta-
ner, enflasyonun 1991'de ise yüzde 30
civannda gerçekleşebileceğini ifade et-
ti. Ekonomiyle birlikte demokrasinin de
gelişmesini istediklerini kaydeden Taner,
141, 142 ve 163. maddelerin kaldınlma-
sını ilk kez kendisinin önerdiğini öne
sürdü. Taner, "Fikir özgürliigiinün gi-
debUdiği yere kadar gitmesini savunuyo-
ruz" diye konuştu. Gttneş Taner, söz
konusu maddelerin kaldırılmasında
163'ü ayrı tutarak, 'çifte standart' uy-
guiadıklannı ifade etti.
SHP Genel Sekreteri Hikmet Çetin de
demokrasinin önUndeki tüm engellerin
kaldırılması gerektiğini savunarak,
"Hem Paris Şarb'na imza koyacaksuuz
hem de 141,142 ve 163'ü uygulayacak-
sın, anadille konuşma özgüriüğiinü lu-
sıttayacaksmız. Bu, otacak şey degfl" de-
di.
Çetin, 141,142 ve l&'ün kaldınlma-
sı yanı su-a bu maddelerden hüküm giy-
miş olanlan öncelikle kurtarmak için af
önerisinde bulundu. Çetin, "Gelin, he-
men bu bafta TBMM'de bunu görüşe-
lim ve fikir suçundan hüküm giymiş in-
sanlan kurtaralun. Biz 82 milletvekili ile
buna hazınz" diye konuştu.
DYP Genel Başkan Yardımcısı Hüsa-
mettin Cindoruk ise Türkiye'de demok-
ratik hak ve özgürlüklerin askıya alın-
dığını, ekonomide de 'keyfi' uygulama-
lar yapıldığıru söyledi. Cindoruk, 'Pa-
ris Şartı'nın gereklerinin yerine getiril-
mesini isteyerek "Hukuk, dışta farklı,
içte farklı gösterilemez, boyle bir çifte
standart olamaz" diye konuştu. Türki-
ye'de siyasi yasaklann kaldırılmasına
karşı olan bir partinin iktidarda olduğu-
nu ifade eden Cindoruk, Özal'ın kendi-
sini farklı bir cumhurbaskanı olarak ta-
nıttığını ve "Buna ahsacaksınız" dedi-
ğini hatırlattı. Cindoruk, "Cumhurbaş-
kanı yeni eş, yeni ev ya da yeni araba
degfldir, buna alışılamaz" dedi.
Panel'in tartışma bölümünde de Ta-
ner, Çetin ve Cindoruk 141, 142 ve
163'ün kaldırılması ile Türkiye'nin Kör-
fez krizinde taraf olma konulanna de-
ğindiler. Devlet Bakanı Taner, SHP Ge-
nel Sekreteri Hikmet Çetin'in, 'füdr soç-
Inlarına af önerisini reddederek,
"Memiekette terör yaratanlan, kan dö-
kenleri ben sokaga çtkaramam. Sizin çı-
karmak istediklerinizi ben bilijorum.
Ama bunlan dışan çıkaramam" karşı-
lığmı verdi.
Körfez krizinde, Türkiye'nin 'cogra-
fi konumu' gereği ilgili davranmasımn
normal karşılanacağını belirten SHP Ge-
nel Sekreteri Hikmet Çetin, krizin
Türkiye'yi 'daha çok' etkilemesinin
Cumhurbaskanı'nın tutumundan kay-
naklandığını söyledi. Çetin, "Nasıl ki
Akbolut, Özal'ın gölgesi ise, Saym Özal
da Bnsh'un gölgesi" dedi. Bunun üze-
rine Devlet Bakanı Taner de, "Şimdi
böyle konuşmak size yakışıyor mu?" di-
ye karşılık verdi. Taner, "Bu krizden
önce, Irak, siıyn mesek yaparak topla-
nnı Türkiye'ye çevirmişti, bunu biliyor-
musunuz? Bu nedenle Irak'la, Saddam'-
la sonınnmuz var" diye konuştu.
Bakan Taner, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Demirkent, SHP Genel Sekreteri Çetin ve DYP Başkanvekili Cindoruk, 'basınla sohbet' toplantısında konuştular.
BASINLA SOHBET TOPLANTISINDAN NÖTLAR
'Saddam'ın bağışladığı bakan'Devlet Bakanı Taner, SHP Genel Sekreteri
Çetin ve DYP Genel Başkan Yardımcısı
Cindoruk'un, 'basınla sohbet' toplantısındaki
tartışmalan, iktidar-muhalefet kapışması
izlenimini veriyordu. Taner'in "el-kol"
hareketleri, Cindoruk'un sakinliği ve Çetin'in
"ciddi" görünümü dikkati çekiyordu.
masının ilk bölümünde Güneş
Gazeteciler Cemiyeti'nin
"The Marmara" Oteli'nde ön-
ceki akşam düzenlediği "Baan-
la Sohbet" yemekli toplantısma
Ugi oldukça fazlaydı. Konuşma-
cılar, Devlet Bakanı Güneş Ta-
ner, SHP Genel Sekreteri Hik-
met Çetin ve DYP Genel Baş-
kan Yardımcısı Hüsamettin
Cindoruk'tu. Böyle olunca da
"basın mensuplan için organi-
ze edilen" toplantıya, bir o ka-
dar politikacı da dinleyici ola-
rak katıhyordu.
Toplantıyı yöneten Gazeteci-
ler Cemiyeti Başkanı Nezih De-
mirkent'in, üç konuşmacıyı baş-
başa bırakıp aradan çekilmesiy-
le, sohbetin "en renkli" tartış-
ma bölumü başlıyordu. Konuş-
dıgı bakan" ifadesini kullanan
Cindornk, ilk sözü ahyordu.
Cindorak, Güneş Taner'in "Ba-
kan kartını göstennesine" ve
"Ben gerçek bakanım, Sad-
dam'ın bağışladıgı degil. tste
kartım, gölge bakan da
degilim" sözlerine değinerek;
. — Ülkede gölge bakana ihti-
yaç yok. Zaten gölge başbakan
ve gölge hükümet var, diyor.
Taner de bu sırada mikrofo-
na sarılıp Cindonık'un sözünü
kesiyor ve şöyle diyor:
— Biıiikte, milletvek>li ada-
yı olduk, niye seçikmediniz, se-
çilin, gelin de öyle konuşalun.
Bu kez, Cindornk, kendi si-
yasi yaşamını kısaca özetleme
gereği duyduğunu belirtiyor ve
milletvekilliğine hevesli olmadı-
ğım, 40 yıldan beri politika yap-
tığını anlatıyordu. Güneş Taner
de bu sırada purosundan sık sık
nefes çekiyor ve "dudak
büküp" elini sallayarak;
— Kusura bakmayın, siz es-
Idsiniz, benim yaşun bnnlan bfl-
meye müsait degil" diyordu.
Taner, Cindoruk'la tartışırken
Demirel'in "sâne-i mület" sözü-
nü gündeme getirip eleştirisini
sürdürüyordu. Cindoruk, bu-
nun üzerine Taner'e;
— DemireTe bu kadar takıl-
mayın. Bakın, biz zamanında,
tsmet Paşa'yla çok DğraşUk ve
bir sürü şey geldi başımıza. (Sa-
londa gülüşmeler) diye cıkışı-
yordu.
Iki konuşmacı arasındaki tar-
tışma sürerken Taner, Cin-
doruk'a;
— Böyle gidersek, Sayın Çe-
tin'e zaman kalmayacak, biraz
da o konuşsun diyor ve tartış-
ma ortamına Hikmet Çetin gi-
riyordu. Çetin, Güneş Taner'in,
Körfez krizinde, Türkiye'nin tu-
tumuna yönelik sözkrini değer-
lendiriyordu;
— Bo toplantıdan Türkiye'-
nin Irak'la savasacagı end^esi
Ue aynlacagım.
Taner, bu söz üzerine Çetin'-
in konuşmasını kesiyor;
— Deli Saddam, getirdiği
toplaria. Türkiye'ye saldınnaya
hanrlanıyordu, Körfez krizi örî-
cesinde biliyor mnsunuz? Ben
57 milyondan sorumluyum, be-
nim yedi ceddim, kan dökme-
seydi, bu topraklar Türkiye'nin
olmazdı. Siz gittiniz o diktatö-
riin elini sıktinız.
Bu kez, Çetin, mikrofona sa-
nhp karşıhk veriyordu:
— Bütün bunlar Özal'dan
kaynaklanıyor. Akbulut, nasıl
Özal'ın gölgesi ise Özal da
Bnsh'un gölgesi..
Güneş Taner, sinirli bir şekil-
de araya giriyordu;
— Kusura bakmayın ama,
eee, bu şimdi size hiç yakıştı mı?
Taner, konuşmasını sürdü-
rürken sesler birbirine kanşıyor,
kimin ne dediği anlaşılmıyordu.
Bir süre sonra Taner'in sesi,
mikrofona hâkim oluyordu.
Taner;
— Sizin neden sinirlendiğini-
CUMHURBAŞKANI^MN YENİ YIL RESEPSİYONU 3 GÜN SÜRECEK
Evren, Özal'ın davetine katümıyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosn) — Cumhurbaskanı Turgul
Özal'ın yeni yıl nedeniyle düzen-
lediği resepsiyona çağırdığı eski
Cumhurbaskanı Kenan Evren
de olumsuz yanıt verdi.
Cumhurbaskanı Özal'ın bu-
gün başlayarak üç gün sürecek
olan resepsiyonlanna siyasi parti
liderlerinin yaru sıra mületvekil-
leri, sanatçüar, sporcular ve üst
dûzey bürokratlar çağnldı. An-
cak, bu resepsiyona SHP ve
DYP genel başkanlan Ue millet-
vekilleri katılmayacaklarını
açıkladılar. Parlamento dışında-
ld partilerden Sosyalist Parti Ge-
nel Başkam Ferit tlsever ile RP
Genel Başkanı Necmettin Erba-
kan ve bazı sanatçılar da resep-
siyonda hazır bulunmayacaklar.
Başbakan Yıldınm Akbulut ile
ANAP millervekillerinin dışın-
da sadece MÇP Genel Başkam
Alpaslan Türkeş'in Çankaya'da-
ki davete katılması bekleniyor.
Eski Cumhurbaskanı Kenan
Evren'in de Özal'ın davetine
olumsuz yanıt verdiği öğrenildi.
Halen Marmaris'teki evinde
"anılar"ı ile ilgili çahşmalarıru
sürdüren Evren, özel Kalem
Müdürü aracıhğıyla Cumhuriyet
muhabirine, "Yogun çalışmala-
n nedeniyle davete katılamaya-
cafını, Cumhurbaskanı Özal'a
telefonla göriişerek ilettiğini"
bildirdi.
öte yandan görevi sona eren
Cumhurbaşkanlığı Konseyi üye-
si ve eski Milli Güvenlik Konse-
yi üyesi Nejat Tümer, dün
TBMM'ye gelerek, Cumhurbaş-
kanhğı Genel Sekreteri Kemal
Yamak'ı ziyaret etti. Tümer,
TBMM'den aynlırken gazeteci-
lere, "Cumhurbaşkanının vere-
cegi resepsiyona katılmak için
Ankara'ya gdmiştim. Bu fırsat-
tan istifade ederek Kemal Paşa
1
yı ziyaret ettim. Biliyorsunuz.
Biz meslektaşız" dedi.
öte yandan Cumhurbaşkam
özal, dün öğleden sonra
TBMM'deki çalışma bölümüne
gelerek, ANAP milletvekiü Dev-
let Bakanı İbrahim Özdemir.
Adalet Bakanı Oltan Sungurlu,
Milli Savunma Bakam Hüsnü
Doğan ile görüştü.
özal'ın görüştüğü ANAP
milletvekilleri arasında Mehmet
Pürdeloğlu, Ali Talip Özdemir,
Abdullah Tenekeci, Sudi Türel,
Nurettin Yılmaz, Selahattin
Mumcuoğlyu. Buran Kara'nın
da bulunduklan belirlendi.
Hatay Milletvekili Mehmet
Pürdeloğlu iler birlikte gelen
ANAP'hlarla öza/m Iskende-
run'u il yapma sözü verdiği öğ-
renildi. Özal'm önceki akşam
TV'de yayımlanan 32. Gün
programındaki konuşmasını be-
ğenip beğenmedikleri sorusuna,
ANAP'hlar, "begendikteri" kar-
şıhğını verdiler. Özal, Zongul-
dak'taki grevin muhalefet parti-
lerince istismar edildiğini
söyledi.
zi anladım, Irak'la su mesdesi-
ni konuşurken sandınız ki tstan-
bnl'uo su sorununa gekcegim,
korktunuz. Ama öyle degil mi?
tstanbul'da su sıkıntısı yok mu?
Konuların tartışılmasında
"çok ciddi" olduğunu söyleyen
Çetin, Taner'e şu karşıhğı ve-
riyordu;
— 1989'nn çok kurak geçti-
ğİHİ siz söylediniz. Yani Istan-
bul'da su vardı da bepsini Saym
Sözen mi içti? (Salonda kahka-
ha ve alkışlar). Taner basürmak
istedi;
— Peki, ya yollardaki çukurlar?
(Gülüşmeler)
Tartışma sırasmda, erken se-
çim ve 141, 142 ve 163'ün kal-
dınlması konulan tartışıhrken
Güneş Taner, SHP-DYP işbir-
liğini gündeme getiriyor ve Cin-
donık'a hitaben şöyle diyordu;
— SHP için bir sey söyleye-
mem, Allahı var. Bir şey söz ve-
rirse, yapmaya çalışıyor. DYP
böyle mi? Zannediyorsunuz ki
millet de bunu yiyor.
Cindoruk, sakin bir ifadeyle
Taner'e yamt venneye çalışıyor;
— Siz bunlan bırakın, enflas-
yondan bahsedin, daha çok ya-
kışıyor. (Alkışlar) Cindoruk,
özal'ın kabine üzerindeki etki-
sini dile getiriyor, bakanlann ve
genelkurmay başkanının istifa
ettiğini hatu-latırken sadece To-
nımtay için "Saym" sözcüğünü
kullanıyordu. Bunun üzerine
Taner, atılarak "nedenini" so-
ruyordu. Cindoruk da;
— "1960'da tutuklandıgım-
da, bana tek bir kişi geçmiş ol-
sun demişti, o da Binbaşı Necip
Torumtay'dı" karşıhğını veri-
yordu. . . ,.,
Taner, sıntrh konuşmalan sı-
rasmda, basını da eleştiriyor ve
"camur atmak"la suçluyordu.
Bu kez Nezib Demirkent araya
giriyordu;
— Türkiye'de fikir özgürlü-
gü var. Bu çamur atma olarak
nltelendirilemez, sanınm sayın
bakan sürç-i lisan etti....
"Basınla sohbet" toplantısı,
üç parti temsilcisinin bir anlam-
da, "iktidar-muhalefet" kapış-
ması biçiminde noktalanıyordu.
CUNEYTARCAYUREK
YAZIYOR
Anlayana Soylenmesi
Gereken...
ANKARA — SHP grubunda inönü, DYP grubunda De-
mirel maden işçisinin istediği ücretie hükümetin verdiği ra-
kamın birbirine oldukça yaklaştığını söylüyorlar. SHP lideri
artık uztaşmaya yanlı olduğunu dokunduruyor. DYP lideri
ise, "işin hemen çözümlenmesini" istiyor.
Dün sabah, yaklaşık aynı saatlerde Maden-İş Sendikası
Genel Başkanı Şemsi Denizer, Mengen'de toplanan tşçile-
re yaptığı açıklamada, hükümetin öne sürdüğü tek koşula
yanıt veriyor ve "Bu yürüyüş eytemi bitmiştir. Biz Ankara'-
ya, siz Zonguldak'a gidiyorsunuz" diyordu.
Maden işçileri grevinin otuz sekizinci, Ankara'ya yürüyü-
şûn beşinci gününe rastlayan dünkü sabah, toplumsal mu-
halefeti simgeleyen görkemli sahnelerin üzerine perde, ya-
vaş yavaş iniyordu. Belki de kimi gözier nemli, kimi yürek-
ler kırık ve genelde işçide burukluk...
SHP ve DYP'nin yanı sıra haftalık toplantıya girebilmek
için Akbulut'un teşrifini bekleyen ANAP grubu koridorun-
da; son sözü söyiemiş, söylediği yerine getirilmezse ne ya-
pacağını bilan efelere özgü bir hava yaşanıyordu.
Bakanlar Kurulu önceki gece çook uzun bir toplantı yap-
mış, bakanlar çoook uzun süre 32. Gün'e çıkan manevi ba-
baları TÖ'yü izlemiş, kimileri Magic Box'taki bir yayını ka-
çırdığına hayıflamrken arada işçi sorunuyla Körfez bunab-
mına değinilmişti.
İşçilerin barikat önûnden Mengen'e dönmeleri okımlu bir
davranıştı. Ne var ki hükümet, Akbulut'un ifade etttği ko-
şuldan vazgeçilmesini istemiyofdu. Mengen'e dönüş, bir ba-
kıma yürüyüşün artık sürmeyeceğini gosteriyordu, ama ye-
terti değildi.
Demirel'in dün söylediği gibi hükümet, "işçinin burnunu
sürtmek istiyordu". Sendika "yürüyüşün bittiğini resmen
açıklamadıkça" grevi sona erdirecek görüşmelere yenkJen
başlanılmayacaktı.
Akbulut, ANAP ^ — ^ ^ — ~
grubuna cebinde
Denizer'in "yürüyüş
eylemini kapatan"
açıklamasıyla geldi.
Toplantıya girerken
basına "parasal mü-
zakerelere başlana-
bileceğini" söyle-
mesi, Denizer'in
açıklamasından ya
daha önce ya da o
sırada haberi oldu-
ğunu gosteriyordu.
TÖ ile hükümet,
TV'yi yine diledikle-
ri gibi kullanarak ka-
muoyunda işçi eyle-
mine olumsuz puan-
lar verdirmeye çalış-
mışlardı.
Olayların istertik-
eleŞtİrİrken ÖU
tüketenin arasına girip
çalışanlarla devleti
kavga ettirdiğini"
söylüyordu. 31.365
milyarlık Köşk
ödeneğinin on bin
işçinin asgari ücreti
olduğunu, "TÖ'nün on
bin işçi kadar
üretmediğini" alaylı
me^noMa^gl dille anlatıyordu.
şinde davranışlany-
la bir numaralı sorumlu olan TÖ, önceki gece kışkırtmaları
yine sürdürdü. Maden işçisinin istediği yeni ücretle kimi kı-
yaslamalar yaparken bir yerde ordu ile işçi kesimi karşı kar-
şıya getirecek örnekler sıraladı.
Ülkeyı savunmakla yükümlü astsubaydan yûksek rütbeti
subaya kadar görevti 167 bin kişinin yıllık maaş tutarı işçi-
nin istediği 4 trilyondu. Oysa 45 bin işçi bu kadar istiyordu.
Benzer kışkırtmalar zaten iki gündür sürüp gidiyordu. Ha-
bere göre Mengen'e gönderilen polistere grevden önce iş-
çinin kendilerinden birkaç kat fazla para alrJtğt tşJenmiçti.
inönü, TÖ'yü eleştirirken bu nedenle "üretenle tükete-
nin arasına girip çalışanlarla devleti kavga ettirdiğini" söy-
lüyordu. 31.365 milyarlık Köşk ödeneğinin on bin işçinin as-
gari ücreti olduğunu, "TÖ'nün on bin işçi kadar
üretmediğini" alaylı dille anlatıyordu.
Ya Akbulut'la yaptığı görüşme? Meclis'te, sokakta hukuk
devletinin ana kurallarıyla kurumlarını yadsıyan Başbakan
son günlerde hukuk devletinden söz etmeye başlamtştı. İnö-
nü, "kulaklarına inanamıyordu."
Ne var ki İnönü, işçinin burnunu sürtmeye karariı iktidar-
dan işçiyle görüşerek spnuç almasını istemeye gidiyordu.
Demirel, dolaylı yoldan inönü'ye takılıyor ve "Bana da git,
konuş diyortar. Ne konuşacağız? Laf, anlayana söylenir"
diyordu.
Sorumluluk, siyasetinden somut kimi olaylara kadar TÖ'-
nün omuzlarındayken; iktidar, grevle yürüyüşe siyaset ka-
rıştırıldığını öne sürecek ölçüde siyasal erdemsizlik göste-
rebiliyordu.
Soruna çözüm umudunun pekiştiği dün, işçi eytemleri-
nin sağladığı malzeme siyasetin odak noktalarınca kullanıl-
maya başlanıldı. İktidar ve muhalefet sabah, Meclis'teki gö-
rüşmelere hazırlanıyordu.
Bu arada Denizer'in dünkü açıklamasındaki son cümte-
ler kulaklarda yankılanıyordu:
"Netice alamazsak eylemlerimiz bitmez. Hakkımızı alma-
dıkça eylem durmaz. Görüşmeler süresince eytemler du-
racaktır."
Bekleyelim...
P A R T İ L E R D E N
ANAP'a ihtar
• ANKARA (AA) — Anayasa Mahkemesi,
dolandırıcılık suçundan sabıkalı bir üyenin
kaydını silmediği gerekçesiyle ANAP'a
"ihtar" verilmesini kararlaştırdı. Anayasa
Mahkemesi kurulu dün yaptığı toplantıda,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın ihtar
istemini yerinde görerek söz konusu
aykınhğı gidermesi için ANAP'a ihtarda bulunulmasmı
kararlaştırdı. Kararın oybirliğiyle alındığı öğrenildi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, dolandırıcılık suçundan
sabıkalı Çorum lli Osmancık llçe Teşkilat üyesi Hüseyin
Büîbül'ü, uyan yapılmasına rağrnen parti üyeliğinden
çıkarmadığı gerekçesiyle ANAP'a ihtar verilmesini
istemişti. Bassavcılık, söz konusu üyenin durumunun,
siyasi partiler kanununun, partilere üye olamayacak
kişilerle ilgili düzenlemeyi yapan 11. madde kapsamına
girdiğini belirleyerek partiye uyanda bulunmuştu.
DMP Tekirdağ kongresi
TEKİRDAĞ (AA) — Demokrat Merkez
Partisi Tekirdağ İl Başkanüğı'na
Sabahattin Eral getirildi. İlk olağan
kongrede yönetim kurulu üyeliklerine de
Ali Rıza Deniz, ömer Behçet Yazgınel,
Ersin Bilmeç, Fehim Ersalcan, Hayati Avcı,
Mehmet Doyuran, Hasan Cinpiri, Mustafa
Kahraman, Seyfullah Balkan, Cemal Gürtaş, İbrahim
Denizer ve Sadık Bahçeli seçildiler. Yönetim kurulu
önümüzdeki günlerde görev bölümü yapacak.
Pamukbank Bizim Kredi ile kayak ve tenis şimdi çok kol
% # A I,X '91
modelleriyle.
JAK
JGUNGOR nncnto TEKNIK SANAYI VE TLC. LTD. şı
ŞfŞLİ •Holasfcargaa Cad Tel.l316S26 ÇİFTSHAVUZIAR Bpğdal Cod Tel 343 90 98
No 332/1 ISTANBUl Fox 1411174 No 228/B KADIICÖY/İSTANBUl Fox 343 86 03
Ocak ayında PAZAR
guntorı saal 10-18 afası açıklır