23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/18 SPOR 9 OCAK 1991 Galatasaray, özel maçta Ajax ile 2-2 berabere kalırken 524 milyon liralık gişe hasılatına sevindi Izmirde gol dtiellosuGalatasaray: 2 — Ajax: 2 STATi Atatürk SEYtRCİ: 31504 GELİR: 524.000.000 TL. BAKEMLER; Hasan Ceylan (5), Aii Rıza Çakmak (5), Kenan Gökkaya (4) GALALASARAY: Hayrettin (5) (Nezihi 5)-Bülent (6), COneyt (6), Ismail (6), Muhammet (5) (Metin 4), Yusuf (6), Prekazi (5) (Er- dalS), Uğur (5) (M.Yücedağ3), Tayfun (6)-Koseçkı (6), Tanju(4) (Hasan 3) AJAX: Nenzo (5}-Blint (7), Larsson (5) (Vinn 4), F.De Boer (6)- Sehip (6), Winter (5) (Wülems (4), Bergkamp (5), Wouters (5), Wüsekge (4)-Petterson (5) (Kreek 5), Roy (5) GOLLER: Dk. 4 Bergkamp (kendi kalesine), dk. 5 Petterson, dk. 60 Erdal, dk. 82 Sehip NÜVtT TOKDEMtR İZMİR — Galasataray, konu- sılat tesellileri oldu. Sarı gu Ajaxla lzmir'de 2-2 berabe- Kırmızılılar iki kez önc geçme re kalırken galibiyeti koruyama- dı. Ancak 524 milyon liralık ha- lerine karşın, maçın sonunda ar- zuladıklan sonuca ulasamaz- ken, ortaya koyduklan futbol gerçekten umut vericiydi. Istanbul'daki salon turnuva- sında karşıtına 6-2 yenilmesine karşın tzmir'de Galatasaray'! 31 binin uzerinde seyircisi yalnız bı- rakmadı. Ajax gibi güçlü bir karşıtı önünde özel maç olsa bile takımını yalnız bırakmayan San-Kırmızılı taraftarlar 90 da- kika boyunca galibiyetin özle- tniyle çırpındılar. 60. dakikada Erdal'ın ayağından gelen golle ayağa kalkan tribıinler, karşılaş- marun bitimine 8 dakika kala gelen eşitlik golüne karşın otur- mak bilmedi ve takımına deste- ği sürdürdü. Galatasaray, bildiğimiz 3-5-2 dizilişiyle sahada yer alırken be- lirli önlemleri almıştı. özellikle BUlent'in Roy üzerine oynama- MAÇIN ELEŞTlRtSİ Devre arası keyfî sı Ajax'ın oyun düzenini etkikr- ken, takıraın ortaalanda topa sahip oldugu anlarda geliştirdi- ği ataklarda rakibe zorlu anlar yaşattı. Ancak bir Tanju'nun sa- hadan silinişi, Uğur'un çok ge- ride kalması, Koseçki'nin de Tanju'nun oyun alanına girme- mekteki ısran Galatasaray'ın gol alanındaki etkinliğini azalttı. tkinci yanda San-Kırnuzüılar is- tedikleri tempoyu özellikle ilk beş dakikadan sonra tutturdular ve bekledikleri galibiyet golüne de kavuştular. Ne var ki golden sonra Ajax takımı ortaalandan kombine ataklarla Galatasaray- ın üzerine geldi ve eşitliği sağla- makta da gecikmedı. Burada or- taya çıkan bir sey var ki o da fut- bolculanmızın uluslararası alan- daki tecrübesizliğiydi. Her ne kadar Avcıpa kupalannda be- lirli dereceye gelmiş olan takıma sahipseniz de olayı basite indir- diğinizde eldeki değerleri yok ediyorsunuz. Işte Galatasaray1 ın dünkü göninümü buydu. 90 dakikanın bütününde degil ama çoğunluğunda etkili olmalanna karşın bireysel oyunda karar kıl- dıklan için galibiyetten oldular. Bunda bir etken de golcu fut- bolcuların silik kahşlanydı. Karşılaşmanın'ilk golü 4. da- kikada geldi. Muhammet'in ce- zaalanı içinde Koseçki'ye çıkar- dığı topu bu futbolcu kaçırdı. Bergkamp kalecisine vermek is- terken ağlara gönderdi ve Gala- tasaray 1-0 öne geçti. Eşitliği sağlayan gol hemen 1 dakika sonra oldu. 5. dakikada Witsek- ge'nin ortasını Petterson gole çe- virdi: 1-1. Bu golden sonra Ga- latasaray daha ataktı. 26. daki- kada Prekazi'nin köşe atışından gelen topu Cuneyt kafayla çevir- di, ama direğin yanından auta gitti. 36. dakikada Koseçki sağ- dan cezaalanına girdi çaprazdan sert şutunu Nenzo çikardı ve ilk yan 1-1 tamamlandı. tkinci yanya Galatasaray hızh başladı. 60. dakikada Tayfun1 un soldan ortasında savunmayı geçen topa Erdal iyi vurarak Ga- latasaray'ı 2-1 öne geçirdi. 65. dakikada Koseçki, Yusuf un pa- sına iyi vurdu, ama top auta çık- tı. 70. dakikada VVitsekge, 73. dakikada Koseçki'nin şutlan so- nuç getirmedi. 82. dakikada Roy'un soldan pasına Sehip ce- zaalanında iyi vurarak sonucu belirledi: 2-2. BÜLENT BUDA İZMİR — Galatasaray ligin ikinci yansına haarhğını ya- parken, ilk yan dinlencesini anlamlı bir biçimde değerlendi- riyor. Ajax, Hollanda ekolüyle yıllardır Avrupa sahalarında toz kaldıran bir takım. Fiziksel gücüyle ovunun gerektirdiği bö- lümünde istediği tempoyu yakalayabiliyor. Teknik yanlanyla da oyun planlamasını ezbere uygulayabiliyorlar. Böylesine fiziksel guç ve tempolu bir takım karşısında ül- kemizin en zengin kadrosuna sahip Galatasaray da karşıtına benzer bir görunüme gırince, hazırlık maçı olmasına karşın ortaya oyunun büyuk bir bölümünde izleyenlere keyifli dakı- kalar yaşama ortamı doğdu. özellikle Galatasaray savunması az sayıda yakalandıkları anlar dışında, Hayrettin'in her geçen gfln olgunluğu yakala- ması, Cüneyt'in gösterişsiz ama akıllı oyunu, lsmail'in gücu- nü bulmasıyla oluşan olgun futbolu, Yusuf, Bfllent ve Tay- fun'un güçlü, diri katılımlanyla güven verici bir görüntü ser- giliyor. Koseçki'yi diğerlerinin anladığı gün Galatasaray'ın gol gücünün büytlk oranda artacağı kesin. Koseçki gününde bir Tanju'yla ve de diğerleriyle ligin ikinci yansmda bol gol atan bir Galatasaray'ı oluşturabilirler. Bize göre Galatasaray'daki en belirgin olumsuzluk, böyle- sine teknik kapasitesi yüksek bir takımı oluşturan futbolcu- lar yanında Mustafa Yücedağ'ın sıradan futbolculan andıran silik görüntüsü. Bu görüntünün surekliliği Galatasararay'ın yaptığı yatınmdan zarar edeceğini gosterirken, Yücedağ'ın da futbolunun baharında tükenişi demek olacaktır. Gecenin anlamlı yanı Atatürk Stadı lzmir takunlanyla boş tribünleri oynarken, izleyene keyif ve doyum veren takımlar- la da 40 binleri yakalayabiliyor. Bu demektir ki Atatürk Sta- dı salt Galatasaray, Fenerbançe ve de Beşiktaş'la dolu tribün- leri yaşayacak. YüZME 400metrede yenidünya rekoru PEHTH (AA) — 6. Dunya Yüzme-Atlama-Sutopu ve Senkronize Yüzme Şainpiyo- nası'na Avustralya'nın Perth kentinde devam ediliyor. Şampiyonanın 6. gününde öğleden sonraki seansta yapı- lan finallerde, yüzmede 5 alün madalya daha sahibini buldu. Surinam, Macaristan, Avustralya, SSCB ve Alman yüzücülerin birer altın madal- ya kazandığı dünkü yanşlarda, tek dünya rekoru 400 metre bi- reysel kanşıkta Macar yüzücü Tamas Damyi'den geldi. Bayanlar 200 metre serbestte de ABD'li Olimpiyat Şampiyo- nu Janes Evans, evsahibi ülke- den Hayley Lewis'e geçilerek düş kırıklığı yarattı. Yüzücü- müz Derya Büyükuncu ise bu- gün 200 metre sırt üstü eleme- lerinde mücadek edecek. Feyyaz çalışmayı yanda bıraktı GİRNE (Cumhariyet) — İkinci yan hazırlıklan için Kıb- ns'ta bulunan Beşiktaş, günde çift idmanla çalışmalanna hız verdi. Dün sabah 10.00'da ilk antrenmanını yapan Siyah- Beyazlılar, öğleden sonra da 15.00'te bir çahşma daha yap- tılar. Sabah yapılan ilk antren- man 2 saat sürerken, Şenol'la çarpışan Feyyaz, antrenmam yanda bıraktı. Feyyaz'ın sakat olan bacağmı kontrol eden masör Necati Yücel, fazla bir sorun olmadığını söyledi. Be- şiktaş Teknik Direktörü Gor- don Milne ise bir basın toplan- tısı düzenleyerek ilk yandaki sanssızliklann ikinci yanda so- na ereceğini belirtti. F.Bahçe tanı kadro çalıştı Spor Serviâ — Ligin devre arası nedeniyle dinlenmeye çe- kilen San-Lacivertli ekip yeni- den top başı yaptı. Teknik Di- rektör Hiddink yönetiminde çalısan Fenerbahçe, tam kad- ro olarak antrenmana çıktı. Sakat olan Rıdvan, Vokri, Ha- kan'ın da çahşmaya katılması ile oldukça hırslanan Fener- bahçeli futbolcular, kadroya girme çabası içinde oldukları- nı gösterdiler. Antrenmandan sonra Vokri ve Rıdvan salona girerek yaklaşık bir saat kadar kondisyon çalıştılar. İZMİR'DEKİ RÖVANŞ — Galatasaray salon turnuvasında farklı yenüdiği Ajax'ı tzmir'de elinden kaçırdı. Tempolu karşılaş mada zaman zaman giizel hareketler ve dört güzel gol vardı. (Fotoğraf: Zafer Aknar) Özerklik Yasası, federasyonu çıkmaza soktu Çözüm; yasa değîşîkliği/Hukukçular 27.5.1988 tarihinde cıkanlan 3461 sayılı ^ /kanunla özerk hale getirildiği söylenen Futbol ^Federasyonu'nun bu kanun içindeki bazı maddeler "yüzünden güç duruma düştüğünü belirtip ivedi olarak düzeltme yapılması gerektiğuıi söylüyorlâr. TURGUT DARUGA FIFA'nın 48. maddesine uyum sağla- mak amacı ile özerk hale getirilen Fut- bol Federasyonu, 3461 sayılı kanunda yer alan bazı maddeler yüzünden güç duru- ma düştü. Hukukçular, bu maddelerin ivedi olarak değişmesi gerektiğini söyledi. 27.5.1988 tarihinde yürürlüğe giren 3461 sayılı kanun, başlangıçta futboldaki tûm sorunlan çozebilecek nitelikte gö- rünüyordu. Ancak süratle gelen değişik- likler ve beklenmedik olaylar Futbol Fe- derasyonu ile Tahkim Kurulu arasında uyumsuzluk olduğunu gösterdi. Türkı- ye Futbol Federasyonu Kunıluş ve Go- revleri Hakkındaki Kanun'un 13. mad- desinde yer alan Tahkim Kurulu F1FA hukuk kurallanna göre işlerük kazana- madı. Sonuçta, sorunlara yine adli ku- rumlarda çözüm arandı. Hukukçular, kanun hazırlanırken FIFA isteğinin göz önüne alınmadığını ve federasyon bün- yesinde çözülmesi gerektiği halde bu bi- linçsizlik nedeniyle olaylarm adli kurum- Iara taşındığıru belirttiler. Futbol Federasyonu Hukuk Kurulu1 ndan isminin açıklanmasını istemeyen bir üye kanun hazırlanırken Tahkim Ku- rulu Talimatı'nda çelişkıli maddelere yer verüdiğini vurgularken aynı anda iki de- ğişik hükmün bulanması Ue Futbol Fe- derasyonu'nun pkmaza sokulduğunu id- dia etti. Hukuk Kurulu'ndaki üyenin bu konudaki görüşü şöyle oldu: TMboi Fcderasyona içinde, Türkiye FotİMİ Federasyonn Ue kulüpkr, knliip- ler ile fntbolcnlar va da iki kuliip ara- sında çıkacak sonınlan adli meftUere yansıtmadan çözmesi gereken Tahkim Kurulu Tritanab daha başlangıctan yanfaş duzNÜenmiştir. Kesin karar vennesi ge- rekirken, işİcmleri kendi bünjesi dışına çdtaran hikomkrle çaüşır dnnıma gd- ndftir. Örnegin, 13. nuuldede kararlann kedniigİMİen söz edilirken Knnıl karar- lan keslndir, idari ve ymrgısal mercilerin onayına tabi olouıdtgı gibi bunlara kar- şı yargısal yoDara da başrnnılaıııaz' den- mistir. Bir §omki iMregrafta ise 'Hmknk Usdü Muhakemeleri Kanoaa'Bn, ka- rarlann acüdanması, hatalann düzeltil- mesi ve vargüamanın yenilenmesi hak- kındaki bnknmleri sakbdır' deflilmekte- dir. UyKDİanacak mevzuat böliirafinde 'Kural, 3461 saydı kanun, Ana SUtii ve FIFA knrellan üt diger talinuıtlaruı bn talinata avlon olmayan bikiimieri Ue •dalet ve nenfet esasian dairesinde ka- rar verir 1 seklinde acıktama yapümaku- dır. 16. maddeddd bu »pHam.nnı ikinci paragrafında ise yine çeüşkiyi sergileyen HUMK'ıu hükömleri biriad paragra- fa ayian düşmeyecek btcimde uygalanır' «tenilmektedir. Kendi bönyesi içinde çözüm araması gereldrken, kesin bir karar Ue uygulama istemek yerine, başvurn sabjplerine adli kunımlar kapısını acan ba maddelerin degistirUmesi gerekmektedir. Hnkuk Usulü Muhakemeleri Kanunn'nan 516-536. maddeleri, Tabkim Karuln ka- rarlanna karşı Yargıtay yolunun acık ol- dngnna göslennektedir. Baska bir deyiş- le Tahkim Knrnln kararian Ucbir zaman kesin degfldir. Fatbol Federasyona bir karar verebUmek için Tahkim Kumlu'- nnn kararlanm bekiemekien öte lahldm Knrnln Talimatı'nda yer alan Hnkok Usora Mnhakemelefi Kannnu httkttmleri ayannca önce asliye hnkuk, sonra da Yargıtay'a başvuruyu ve bu başTurola- nn sonacnnn da bekiemek zonındadır." 2 büyükler lige ağırlığını koyunca seyirci arttı Voleybola renk geldî ALEV ANAKÖK Yıllardır voleybol da bir tür- lü 3 büyuk kulübun lige ağırü- ğını koyamaması nedeniyle sa- lonlarda seyirciyı bu beklenen sayının ustünde buhnak pek olası değildi. Ancak zaman za- man Feoerbahçe'nin devreye ginnesiyle bir hareketlilik göz- lenirdi. Şündi durum büyük öl- çüde değiseceğe benziyor. Bu- nun da tek nedeni artık voley- bolda Fenerbahçe'nin de kendi- ni göstermesi. Bu sezon yapılan transferlerle Avrupa Kupalan 1 ndan birine katümayı hedefle- yen San-Lacivertliler sezon ba- şındaki tutukluğunu artık ata- rak lige ağırlığını koymaya baş- ladı. Bunun ilk kanıtı da geçen hafta sonu başlayan ligin ikin- ci yansında kapadıklan Pasa- bahçe ve ardından da Galata- saray galibiyetleriydi. Uzun yıllardır seyircisini sa- lona çekemeyen Sarı- Lacivertliler pazar günü Gala- tasaray macında tribün desteği- ni de arkasma alınca "22 yıldır" yenemediği rakibini di- ze getirmeyi başardı. Seyircinin coşkusu takımı olumlu yönde motive edince tüm oyuncular kapasitelerinin en üst noktası- na tırmanmayı basardüar. He- le Ukımın iki "ihüymr deUkan- UH". Ata ve Dünya'nın ortaya koyduklan oyun yıllaruı getir- diği tecrübenin ürtlnüydü. Ya diğerleri, Hakan, Serdar, Mustafa, Üzeyir ve Çekoslovak oyuncu Pavel. Gerçekten çok başarüı bir oyun ortaya koydu- lar. Evet, Fenerbahçe Galatasa- ray'ı yendi. Bu ezeli rekabetin her branşında her zaman ola- ğan karşılanan bir durum. An- cak işin en olumlu yönü, Fener- bahçe seyircisinin artık voley- bola da ilgi göstereceği. tşte Galatasaray ve Fenerbahçe re- kabetinin tekrar başlayacağı vo- leybolumuzda nihayet özlenen ortamın doğmus olrnası. Bun- dan sonra play-offta oynana- cak olan ilk Galatasaray - Fe- nerbahçe maçı nerede olursa ol- sun şimdiden kapalı gişe oy- nanmaya aday. Şimdi sırada Beşiktaş var. Eğer Siyah-Beyazlılar bu yıl li- ge. çıkmayı başanrlarsa işte o zaman 3 büyük kulübün müca- dele edeceği voleybol liginin keyfine doyum olmayacak. Yoleybolda 2 maç var Spor Servisi — Türkiye Er- kekler Voleybol Ligi'ne bugün oynanacak iki maçla devam ediliyor. Günun programı şöy- le:Ankanı (Selim Sım): 16.00 Ziraat Bankası-S.Filament. tstanbul (Burhan Felek): 16.00 Eczacıbaşı-Mako. ŞAMPİYONLUK SEVİNCİ — Dün yapılan karşdaşmadan sonra Maltepe Usesi'ni farklı yenen Üsküdar Kız Lisesi eltopunda tstanbul birincisi oldu. Maçtan sonra Üskiidariı sporcnlar şampi- yonluk kupası Ue büyük sevinç yaşadı. (Fotograf: Kerem Kaçarlar) Eltopufınalinde Maltepe LisesVni33-13 yendi Üsküdar Kız Lisesi şampiyon Usk. Kız L: 33 - Maltepe L.: 13 HAKEMLER- Ziya Artuğ (7), Çetin Tiryaki(l) ÜSKÜDAR KIZ L.: Meltem (7), Ebru (7) 5, Di- lek (7) 6, Mehtap (6) 3, Aslı (7) 8, Nuray (6) 2, Arzu (7) 8, tlkay (6) 1, Rezzan (6), Olcay (6). MALTEPE L.: Şebnem (4), Müjgan (5) 1, Arzu (5), Yasemin (4), Başak (6) 4, Latife (5), Sevgi (6) 8, Nihal (5), Hale (4). İLK YARI: 17-7 KEREM KAÇARLAR ' Lise genç kız eltopunda Üsküdar Kız Lisesi Is- tanbul birincisi oldu. Dun Bağlarbaşı Spor Sa- lonu'nda yapılan final grubu son karşılaşmalannda Maltepe Lisesi'ni 33-13 yenen Üsküdarlı eltopçulan Istanbul birinciliğini kaza- mrlarken, Maltepe Lisesi de ikinci oldu. Gunün öteki maçlannda ise Kenan Evren, Ö.Tercuman'ı 26-13, Istanbul Y.M.Lisesi de Y.Levent Lisesi'ni 24-18 yendi. Bu müsabakalardan sonra Istanbul Y.M.L. üçüncü, Yeni Levent dördüncü, Kenan Evren L. beşinci, ö. Tercuman L. de altmcı ol- du. H A F T A L J K ABDÜLKADÎR YÜCELMAN G.Saray sadece ligde değil Kulûptorimizin yeni arayış- lar içine girmesinin gereklili- ğini geçen hafta Galatasaray örneği ile anlatmaya çalış- mıştık. Bu hafta yine Galata- saray'ın girişimi ile İstanbul'- da bir saion futboluna tanık olduk. Hotlanda'dan Ajax, Macaristan'dan Ujpest, Ro- manya'dan Craiova, Çekos- lovakya'dan Dukla Prag'm da katridıkları salon futbol tumu- vasına ne yazık ki ilgi azdı. Avrupa'da ve özellikle Ame- rika'da gayet büyük ilgi top- layan salon futboluna tetan- bui'daki ilgisizlik bir çok ko- nuda kaygı verici. önce şunu saptamak ge- rekir düsOncesindeyiz. HaMa- mız acaba neden sadece fut- boia meraktı? Futboiun dışın- daki sporian spor olarak, şov olarak kabul etmiyor mu? Ama bir basketbolun önemli bir maçında salon tıklım tık- lım doluyor, bir iddialı boks maçında bile ringin kenarın- da oturacak yer bulunamıyor. O hakJe acaba insanımız ger- çek mücadele mi anyor. Aca- ba Avrupa'nın tanınmış ku- lüplerinin katıldığı bir futbol turnuvasının şov yanının ol- madıgı düşüncesi mi Istan- buHuları Abdi ipekçi Sakmu'- na kosturmadı? Olabilir, bel- ki bu konuda basın olarak da biz spor kamuoyuna bu tur- nuvanın Türkiye'de "İlk" ol- duğunu ve bunun önemini antetamadık. Ancak her şeye rağmen 11 milyonluk bir Is- tanbul'da eğer bir yenilik ola- rak sunulan salon futbolu 12 bin kişilik bir salonu doklura- mıyorsa bu tehlikeli ışaretle- ri algılamamız, değerlendir- memiz gerekiyor. istanbul'da 2 binli ytttarda bir olimpiyat düzenleme dü- şüncesi içindeylz. Ama var- sayılım ki bu organizasyon bi- ze verildi. Peki ama biz bu oyunları kime sunacağız; e<- bette istanbul halkına. Ama futboiun dışındaki spor olay- lannı spordan saymayan ve ilgi göstermeyen IstanbuHular dünya ülkelerinin sporculan- nı birbirieri ile başbasa bıra- ktrsa bu oUmpfyatlar gelmis gecmiş en sonük oyuniar ola- rak tarihe gecer. Daha şimdi- den yaprimas gereken gerek kulüpleri gerekse federas- yonlan özendrrerek istanbul'- da istanbullulann ilgisini çe- kebilecek her türtü spor otay- lannın organizasyonunu sağ- lamaktır. Tabii bu arada ku- lûplerin zararlan da devlet olarak karşılanmalı ya da ge- rek Spor Toto ve Loto gerek- se Milli Piyango ve At Yanş- ları reklamUui ile destetden- meltdir. 'Hazır ol'u bırak, rahat ol Avrupa Olimpiyat Komite- si Birliğı kasım 1991 'de İstan- bul'da toplanacak. Bu, olim- piyatlar konusunda Türkıye'- nin görücüye çıkması demek- tir. Once hemen belirtelim, böyle bir toplantıyı istanbul'a almak büyük bir başarıdır. Hele Türkiye'nin dünyaca "1 numaralı savaş bölgesi" ilan ediidiği bu günlerde böy- le bir karann alınmasında bü- yük payı olan Uluslararası Olimpiyat Komitesi Türkiye delegesi Sinan Erdem'ı ve Milli Olimpiyat Komitesi Ge- nel Sekreteri Togay Bayatlı'- yı kutlamak istiyorum. IOC- nin bağımsız ve özgür bu de- legeleri kasımda İstanbul'da bir araya gelecekjer. İstan- bul'u gezecekler, istanbul'u tanıyacaklar ve İstanbul hak- kında fikır sahibi olarak ülke- lerine dönecekler. Onların belleklerine yerteşecek her iz 2 binli yılların olimpiyatların- da bize oy verdirebilir veya aksi de olabilir. İşte bu önemli topiantı için Sinan Erdem, "Her şey ka- sımdakl toplantıda başlar. Çünkü olimpiyata aday İs- tanbul görücüye çıkıyor" demektedir. Ama ortada olimpiyat düşüncesinden başka gerçekleşmiş hiçbir somut olay yoktur. "Olimpi- yat Yasası" Meclisten ne za- man geçecektir? Bu soruyu Derimod'un jürisıne katılan sayin bakana sorduk. "Sayın bakan; istanbul'un görücü- ye çıkması için 10,5 ayı kal- mıstır. 'Spor yasası' henuz tasan haUndedlr (Büyük Şe- hir Beledlye Baskanı Sayın Nurettin Sözen tasandan haberi olmadığını söylü- yor). Eğer bu yasa Meclis- ten 'kıyak emekllllk gibi, milletvekllleri maaslannın arttınlması' gibi tasanlar kadar hızla geçmezse biz 1991 kastmında degll, 1998 kasımında bile görücüye çt- kamayız. Bize lütien 1991 'de ne yapılacağmı ta- rih olarak bikllreblUr mW- niz." Bakan bey tarih vere- medi, ancak "ben hazınm" dedi. Herkes hazır TMOK da hazır, Büyük Kent Belediye- si de hazır. Ama "hazır ol'- 'maktan iş yapamıyoruz ga- liba. Binsınin "rahat" deme- si gerek. Beyin ve kafa bir de vücutBir zamanlar tek bakanlık; Milli Eğitim ve Spor. Sonra aynldılar. Oysa birisinden gençlerin beyinsel ötekisin- den ise bedensel eğıtimleri sözkonusuydu. Ama ayırdı- lar. İnsan yapısını iki ayrı bi- çimde değerlendirmek bize özgü bir olaydı ve bir gerçek var ki o da kafa ile beynin farklı olduğunu anlayan şu ül- kede çok az insan vardı. . Şimdi olayımıza geieîim. İstanbul'da orta dereceli okullar arasında bir güreş şampiyonası yapıldı. Bu şam- piyonada Plevne Lisesi 10 sıklette 5 birincilik, 1 ikincilik ve 3 üçüncülük aldı. Bu ger- çekten de büyük bir başany- dı. Plevne Lisesi'nin öğrenci- leri bayram ediyorlardı, ama okulun yönetim kadrosu san- ki okutdan cenaze çıkmışça- sına yas tutuyordu. Nedeni belli değildi. Ama şampiyon takımın idman yaptığı min- derleri depoya kaldırtanırt müdür muavini Ahmet Ro- doplu oiduğunu bilmeyen yok. O da bir beden eğitimi öğretmeniydi ve 15 yıldır ay- nı okuldaydı. Yeni gelen be- den eğitimi öğretmeninin ba- şanstnı çekememiş otabilirdi. Olabilirdi ama okulun müdü- rü bu davramşa izin verme- meliydi. Şampiyon takımın çalışttğı idman minderi şimdi okulun kömür deposuna atılmış du- rumda. Ve luu milyon aege- rindeki minder halen Beden Terbiyesi GençHik ve Spor İl Müdürlüğü'nün kayıtlarına göre takımı şampiyon yapan beden eğitimi öğretmeni Na- suh Gûndüz'ün zimmetinde. Mindere bir şey olursa yandı gitti Nasuh Hoca. Bu çirkin oiaya son günler- de bir de tehditler eklenmiş. "Mindarter depoya, şampi- yon takımın ögrvtmeni Ça- nakfcale'ye." Oysa geçen yıl okulun salonuna duş yapıl- ması için toplanan 12 milyo- nun hesabını soran yok. Evet sayın bakanlar; Milli Eğitim Bakanımız eski dost Avni Akyol ve daha geçen gün yemek yediğimiz masa- da "Türk sporu İçin her ae- yi yapmaya hazınm" diyen spordan sorumju Devlet Ba- kanımız Sayın İsmet Ozars- lan, bir beden eğitimi öğret- menine ve sporcu öğrencile- re yapılan davranış için ne d'ı- yeceksinız? Kuşkusuz bun- lardan sizin haberiniz yoktur. Olmaması da oteğandır. Ama kadrolarınızda bu tip spor düşmanı insanlann olduğunu da bilmeniz gerekir. Şimdi Plevne Lisesi'ndeki olaylar ve geçen yıl spor adı- na toplanan paralarla ikjili bir soruşturma açılacağına ina- nıyoruz. Ama sonucun lütfen bu köşeden yine spor kamu- oyuna duyurulmasını da bek- liyoruz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle