Katalog

26 OCAK 1991 CUMHURİYET/17 HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN Devtet Meteoroloji Işleri Genel Mûdûriûğû'nden aknan bügiye gö- re; yurdun kuzey ve doğu kesım- leri bulutlu Orta ve Doğu Karade- - niz, İç Anadolu'nun doğusu, Do- ğu Anadolu ıle Güneydoğu Ana- dolu'nun doğusu yağışlı geçecek Yağışlar Orta ve Doğu Karadenız kıyılan ile Güneydoğu Anadolu1 da kar şeklmde olacak. HAVA Sl- CAKLIGI: Değişmeyecek. Deniz- lerde rûzgâr: Doğu Karadeniz'de günbatisı ve karayel. Ege ve Do- ğu Akdenlz'de yıidız ve poyraz, Marmara, Bat Karadeniz ve Bat A 12» 2°nyataigr A s> rtnm Entaean F -2° Eramım Akdeniz'de yıidız ve karayeklen 3-5, EgeMe 7 tovvetinde satte 10-21, Karadenız ve Ege'de 33 denız mıli hızla ese- cek. Van Goiû: Kar yağışlı geçecek, görüş uzaMıgı 10 km., yağış anında 2-4 km. dolayında bulunacak. NOT: (-) olarak göstenlen yerierden rapor alınamıyoc K 3°-6°Mmsa K -4° -12°M«rsn A 2°-«°Mu5 K 7° 4°N4de K e° yrjrtu 7° -2 İstanbul «"•2° lanr •2» -t2°Kas -S°-U°Kasömonu 1»KırMml A 7° Ptann K 2°-8" KüOüya A P - r «Jötya K -5°-10°S«nsur A 3»J"Sirt »Smop A 8" rSıvas K -7° .«"TetaftlaS A 2° -3" Tratanı K 2°-10°TunceH A 2°-2° \fen K 0°-1O°Zonguldak A 7°-f A 7*-2° A 12° *" A 9°^° -2° -KP 0P-5° 7* *> «•5° a» 2° 4»-2" 7° 2° 2°-8° e°-2° 7° 4° K K K K K K A K A K K 1° -10° A r-e* K -f-120 K 0»^° A 9° 3» açık bukıthı ya$murtu $fe ast ^ttrt A-jç* Mukjtt;frflünes*K-kart S-sslı Y-»a}murtu DÜNYADA BUGÛN Lenmgrad K 2° Londra A 6° Uadnd B 10° S 8° Zürfh S 0° BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Bir olayın ortaya çıkma koşullannda- ki sonsuz küçük bir değişikliğin etkisiyle herhangi bir anda yön değiştirebılen kimyasal, fiziksel ve mekanik dönüşüm- lere verikn ad. 2/ Sı- nır nişanı... Cömert. 3/ Bir baskı tekni- ği... "Uygun, elverişli" anlamında argo sözcük. 4/ Pi- yangoda en küçük ikramiye... Müstah- kem yer. 5/ Erimekte bulunan buzun sıcaklığj ile kaynar suyun buhar sı- caklığı arası seksene bölünerek de- recelenmiş olan sıcakölçer. 6/ Sa- hip... Stronsiyum elementinin simge- si... Gümüş. 7/ Pamuk ipliğini ya da bezini bol ve soğuk su ile yıkayarak ağartma Lşi... Türkçede ilgi adılı. 8/ Bir bilim ya da sanat kolunda özel ve belirgin yöntem. 9/ Söz geçirirlik, saygjnlık... YUz kalıbı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Sara hastalığına verilen bir başka ad. 1/ Menzil... Uzerinde deriden bir bant bulunan tahta. ayakkabı. 3/ Bir inceleme so- nucunu içeren yazı. 4/ Kız kardeşi Elektra ile birlikte babası- nın öcünü almak için annesini öldüren ve birçok trajediye ko- nu olan mitoloji kahramanı. 5/ Duman lekesi... Kömürleştiri- lecek ağaç ya da pişirilecek tuğlalarla dolu olan ve dışı çamur ile sıvanan kümbet. 6/ Hafıf esinti... Sert bir içki. 7/ Uluslara- rası Çalışma örgütü'nün simgesi... Bir görevin yürütülebilmesi jçin merkez olarak seçilen yer... Bir nota. 8/ Güzel söz söyleme sanatı. 9/ Bir yağış şekli... Vizon. 60 YIL ÖNCE CumhurİYet Reisicumhur Hz. ARSLAN KUVVET ŞA ? ABI 26 OCAK 1931 Gazi Hazretleri bu akşam saat 22'ye 20 kala Izmir'e müteveccihen Ankaradan mufarakat ettiler. Reisicumhur Hazretleri Heyeti Vekile içtimaından sonra doğruca Riyaseticumhur dairesine giderek saat 9'a çeyrek kalaya kadar istirahat buyurdular. Ve müteakıben istasyonu teşrif ettiler. lstasyonda hiç bir merasim yapılmadı. Reisicumhur Hazretlerini Medis Reisi Kâzım, Başvekil Ismet ve Erkânı harbiyei umumiye reisi Fevzi Paşalarla vekil ve meb'us beyler ve erkânı hükûmet tarafından teşyi etti. Heyeti Vekile azası Gazi Hazretlerinin kompartimanına binerek bir müddet konuştular ve Gazi Hazretleri Trabzon meb'usu Hasan Beyle "Balkan birliği" hakkında görüştüler Hasan Beyin verdiği izahati alâka ile dinlediler. Müteakıben orada bulunan Ibrahim Alâattin Beye yeni Maarif işleri hakında ve kitap mes'elesi etrafında suvaller sordular. Saat 22'ye 20 kala kompartimanda bulunan zevat indiler yalnız Heyeti Vekile azası ve H. Fırkası kâtibi umumisi Saffet Bey Gazi istasyonuna kadar teşyi ettiler. Reisicumhur Hz.nin refakatlerinde Falih Rıfkı, Recep (Kütahya), Recep Zühtü, Salih (Bozöyük) Beyler vardı. Ankara Valısi Gazi Hazretlerini şehir hududuna kadar teşyi etti. 30 YIL ÖNCE Cumhuriyet * Kurdaş'ın açıklaması 26 OCAK 1961 Maliye Bakanı Kemal Kurdaş 1961 malî yılı bütçesi münasebetiyle şu açıklamayı yapmıştır: Hafta başında 1961 malî yılı bütçesinin Kurucu Meclisin Bütçe Komisyonuna takdimi vesilesiyle yaptığım konuşmalarda uzerinde durduğum 2 mühim noktanın halk „ , „ . efkânmıza bir kere daha Kemal Kunl«ş açıklanmasında fayda mulâhaza etmekteyim. 1- 31.12.1960 tarihli ve 193 numaralı kanunla ihdas edilen servet beyanı müessesesi, gelir vergisinde kontrolun temini, kaçakçılığın önlenmesi bakımlanndan sistemin muhtaç olduğu tamamlayıcı bir mekanizmadır. Bu itibarla, muhteuf memleketlerde muhtelif şekillerde tatbik edilmekte olan bu müessesenin, memleketimizdeki vergi sistemine ithalinin bir servet vergisi veya varhk vergisi tesisi ile aslâ bir alâka ve münasebeti bulunmamaktadır. Bu mevzuda izhar edilen endişeler veya yapılan söylentiler asıl ve esastan tamamen âridir. 2- Mevcut vergi sistemimizin, vergilerimizdeki adalet ve umumiliği temin ve istihsal ile yatırımlan teşvik edici bir istikamette yeniden organizasyonunun sağlanması maksadiyle Maliye Bakanlığında, vergi sahasmda tecrübeli mütehassıslardan bir komite kurulmuştur. Bu komite, mevcut vergilerimizi teker teker incdiyerek bu vergilerde istihsal ve yatınrnlann lâyıkiyle gelişmesiHe engel teşkil eden hükümleri ayıklıyacak, aynı maksatla vergüeri istihsal ve yatırımlan daha da teşvik etmesi bakımından lüzumlu olan yeni hükümleri tesbit ve teklif edecektir. Mütehassıslardan kurulmuş olan bu komite mesaisini tekemmül ettirdikten sonra vergi sistemimiz uzerinde bilgi sahibi olan ecnebi mütehassıslann da bu komiteye alınması veya yapılan teklifler uzerinde ecnebi mütehassıslann fikirlerinin de alınması derpiş olunmaktadır. GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet Din dersi rafa 26 OCAK 1990 Dokuz Eylül Üniversitesi'nde Din Bilimleri .Araştırma Enstitüsü kurulması ve devlet memurlarına "din eğitimi" verilmesini öngören yasa önerisinde geri adım atıldı. öneriyi hazırlayan ANAP Konya MUIetvekili Mehmet Şimşek, görüşmenin ertelenmesi için dün TBMM Milli Eğitım Kornisyonu'na bir önerge verdi. Yasa önerisini geri çekmek istediğini, ancak Meclis Içtuzüğu'ne göre bunu tek başına yapamayacağını bildiren Şimşek, bu süre içinde öneriye imza atanların imzasını toplayacağını ve öneriyi geri çekeceğini söyledi. Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol ve komisyon üyeleri, önerinin geri çekilerek yeniden hazırlanması konusunda görüş birliğine vardılar. TARTISMA Körfey/de Neler Ohıyor? Esasında bugün Ortadoğu'da cereyan eden olaylann bir bacağı eksik gibi görünüyor. O bacak Sovyetler Birliği'dir. Sovyetler Birliği bilinen sorunlan nedeniyle, tabir uygunsa, kendi canının derdine düştüğünden bugün Ortadoğu'da yoktur. Bir Fransız düşünürü, aolamı itibanyla şöyle diyor: Toplumu oluşturan her ferdin iki türlü sorumİuluğu ve vatandaşhk göre- vi vardır. Birincisi; mesleğini en iyi şekilde icra etmek. tkincisi toplumsal konularda, neme lazım demeden mutlaka düşüncesini soykmek suretiyle yönetimde etkili olmak, yönetime katılmaktıf. 17 ocak günü sabaha karşı saat iki sıra- lannda telefonla uyandınldım. Televizyon, savaşı anlatıyordu. Ürperdim. Zira banşı kurtarmak için yapılması gereken bütün ça- balann daha bitmediği inancındaydım. Ya- mlmışım.. Bana göre ABD savaşı birkaç gün erken başlatmıştır. Savaşta, beklenme- yen zamanda, beklenmeyen yerde, beklen- meyen kuvvetle ve beklenmeyen tarzda bir taarruzu başlatan baskın yapmış olur. ABD bu ilk avantajı yakaladı. Denebilir ki, bu- nun baskını mı kaldı? Ağustos başından be- ri yığmak yapılıyordu. Her şeye rağmen, ben banş çabalanmn birkaç gün daha sür- dürülmesi gerektiği düşüncemi muhafaza ediyordum. llerleyen saatlerde CNN denen tath canavar, muhteşem teknolojisi ile iz- leyicileri büyüledi. Yansız gibi görünen fa- kat aslında tek yanh bir yayınla savaşı bir panayır şenliği, bombalanan Bağdat'ı ışık- landınlmış bir noei ağacı gibi tasvir ederek büyük bir psikolojik zafer kazandı. tnsan- lar nerede ise savaşın olup bittiğine inan- dılar, bir kısmı ise belki savaşta olup par- sayı toplayamadığına hayıflandılar. Ancak konuya yüzeysel, hissi veya kasıtlı olarak tarafh bakıp ahkâm kesenlerin balonlan yirmi dört saat içinde söndü ve savaşın acı yüzü kendini göstermeye başladı. Bugüne kadar cereyan eden olaylan he- pimiz en küçük aynntısına kadar biliyoruz. Şimdj, geleceği anlamaya çalışalım. Ancak geleceği değerlendirebümek için geçmişin bazı noktalanna kısaca göz atmakta yarar var. Bugün dünyanın belki %80'i lrak Dev- let Başkanı Saddam Hüseyin'i suçluyor. Ben de onu suçluyorum. Saddam'ın bugü- ne kadar yaptıklannı kesinlikle onaylamı- yorum. Eüne fırsat geçerse gelecekte yapa- bileceklerinden de büyük endişe duyuyo- rum. Saddam'ın bertaraf edilmesi gerekti- ğine de gönülden inanıyorum. Fakat bu. arada aklıraa takılan bazı sorulara cevap aramaktan da kendimi alamıyorum. Bu Saddam nasıl bugüne geldi ve bütün dünyanın başına bela oldu? Saddam, za- man içinde sessiz sedasız kendi kendisini mi yarattı, yoksa Saddam yaratıldı mı? Yara- tıldı ise kimler tarafından, niçin yaratıldı? Yaratıldı ise bugün kontrolden çıktığı için mi yoksa misyonunu tamamladığı için mi bertaraf ediliyor? Acaba zamanında ihtar edilseydi, kulağı sertçe çekilseydi, Saddam yaptıklanndan vazgeçirilebilir miydi? Kriz- den ve savaştan hangi odakların ne tür si- yasi ve ekonomik menfaatleri var? Bu Saddam'ı bertaraf edelim fakat bun- dan sonra başka Saddamlan türetmemek için yukandaki sorulann doğru cevapları- m bulahm ve problemieri büyümeden çö- zelim. Savaş her zaman ve her bölge için vahim bir olaydır. Savaş, Ortadoğu'da olunca çok daha vahim olur. Çünkü Ortadoğu'da çı- kacak bir savaş kolay kolay söndürülemez. lşte Arap-lsrail anlaşmazlığı kırk yılı aşkm süredir devam ediyor. Ortadoğu'nu hassa- siyetini çok kısa olarak şöyle sıralayabiliriz: — Ortadoğu, Asya, Avrupa ve Afrika kıtalannı kontrol altında tutabilecek en uy- gun coğrafya parçasıdır. — Ortadoğu, dünya pctrolûnün ortala- ma yüzde altmışına sahiptir. — Ortadoğu, Müslümanlık, Hıristiyan- lık ve Yahudilik gibi dinlerin doğduğu ve bunlara ait kutsal yerleri bünyesinde bulun- duran bir bölgedir. Bu maddelerin her birisi için kitaplar ya- zılabilir ve yüzlerce yıllık tarihten her dev- re ait siyasi, askeri, ekonomik ve dini se- beplerle yapılmış harplerden örnekler veri- lebilir. Ortadoğu bugün de bu önemini bütün canlılığıyla konımaktadır. Bu nedenledir ki, Ortadoğu'da çıkacak bir savaş başka bir bölgedekinden çok daha vahimdir. Burası bir batağa girdi. Ama, ABD, dünya lider- liğini sürdürmek karanndaysa, Ortadoğu'- nun coğrafyasından (kara parçası ve çev- resindeki yollan ve denizleri) ve petrolün- den asla vazgeçemezdi. Gelecekte neler olabilir? ABD ve koalisyon kuvvetleri, dünyamn en yüksek teknolojisiyle teçhiz edilmiş, tek kelimeyle muazzam bir güçtür. Irak'ın bu- güne kadar bu güce karşı durması, onun için bir basan sayılmalıdır. Bu süre içinde şaşınp acaba ABD sandığımız kadar kuv- vetli değil mi? Ya da lrak, sandığımızdan daha kuvvetli mi diye soracak olanlar çı- kabilir. Bence konu şu. ABD'nin tek kor- kusu insan zayiatı vermektir. Bu, ABD ka- muoyunu tahrik eder ve ABD yönetiminin savaşı Ortadoğu'da değil, Amerika kıtasın- da kaybetmesine neden olabilir. Hava ha- rekâtında, ABD'nin zayiatı bir kara hare- kâtındakinden daha az olacakur. Bu neden- le, kara harekâtından önce Irak'ın kolunu kanadını kırmak istemektedir. öbür taraf- tan lrak, ABD'nin umduğundan daha da- yamkh ve daha tecrübeli çıkmıştır. ABD, kara harekâtına başlamaktan şimdilik ka- çmırken aksine Irak'm amacı da bir an önce ABD'yi kara harekâtına sokmaktır. Kara harekâtı başlarsa tabii ki lrak da şimdikin- den daha çok zayiat verecektir. Fakat artı zayiatın onun için fazla önemi yoktur. lrak halkının direnme gücü bitmeden kara ha- rekâtı başlatılabilirse, ABD tarafına verdi- receği insan zayiatının psikolojik etkisiyle morali yükselecektir. Kara savaşında lrak iki, belki de üç cephede birden savaşacak ve bunun için çok kötü bir durum yarata- caktır. Buna rağmen ABD kuvvetlerine ver- direceği zayiat Amerikan kıtasmdan ses ge- tireceği için Saddam açısından çok daha önemlidir. Saddam'a göre, Irak'ın ölmeye hazır al- tı milyon insanı var. Buna karşılık ABD yö- netimi kaç insanmm ölmesini göze aiabilir? Aynca, kara harekâtırun Irak'a sağlayacağı bazı avantajlan da göz ardı etmemek gere- kir. örneğin, kum çölleri, iklim şartlan, uzayan, ikmal yollan, içecek su sonınu ve yayünuş Amerikan birliklerinin emir komu- ta ve muhabere konulannda karşılacağı zorluklar lrak için büyük avantaj olacak- tır. Bu nedenle sanınm ABD kara harekâ- tırun mümkün olduğu kadar geç başlat- mayı tercih edecektir. Irak, bugüne kadar Israil'i kullanarak karşısındaki Arap cephesini parçalamaya çalıştı. Sonunda tsrail misilleme karan al- dı. Ancak, bu karann Suriye ve Mısır'm tu- tumunda ne tür bir değişiklik yapacağım şimdiden kestirmek mümkün değildir. Eğer Irak, karşısındaki Arap cephesinde bir çat- lak yaratabilirse durumunu çok rahatlatmış ve kuvvetlendirmiş olacaktır. ABD'nin karşısındaki bir diğer sorun da zannederim şudur: Bugün Irak kendi iste- ğiyle ya da kara harekâtı sonucu Kuveyt topraklarını terk edip eski sırarlarına çeki- lirse, ABD'nin izleyeceği hareket tarzı ne olacaktır? Irak topraklanna girecek mi yoksa duracak mı? Irak'ı işgal ederse, sa- vaş amacından sapmış olur. Buna sanınm Sovyetler Birliği ve Çin başta olmak üzere bütün Üçüncü Dünya ülkeleri reaksiyon gösterecektir. Aksine, Irak'a girmezse, Sad- dam'ı nasıl yakalayacaktır? Esasında bugün Ortadoğu'da cereyan eden olaylann bir bacağı eksik gibi görü- nüyor. O bacak Sovyetler Birliği'dir. Sov- yetler Birliği bilinen sorunlan nedeniyle, ta- bir uygunsa, kendi canının derdine düştü- ğünden bugün Ortadoğu'da yoktur. Ancak Sovyetler Birliği'nin Ortadoğu'da aktif bir politika uygulamaması, eşyanın tabiatına aykındır. Sovyetler Birliği er ya da geç böl- geye girecek ve siyasi ağırhğmı koyacaktır. Bu ise dengelerin değişmesini icap ettirecek- tir. Ortadoğu'da sıcak savaş bittiği zaman dünyada bitmiş görünen belki Avrupa'da bitmiş olan soğuk savaş, bu bölgede bütün hızıyla devam edecektir. Sıcak savaş son- rası çözümüyle Türkiye'nin Ortadoğu sa- vaşuıdaki yeri ve rolü ayrı yazılann konu- su olması gerekir. Bu nedenle burada de- ğinilmemiştir. Cemil Özer Emekli Tümgeneral TEBLİGAT İLANI VİRANŞEHİR ÎCRA MÜDÜRLÜCÜNDEN Dosya No: 1990/87 AJacaklı Ahmet Özkan vekili Av. Mahmut Zaim Suman'a 95.000.000 TL. borçlu Kemal Acıbuca vekili Av. Nasan Seliın'e kam- biyo senetlerine mahsus ödeme erari tebliğ edilmiş, vekilin İcra Tet- kik Meraı'ne yapuğı itirazı reddedilmiş. MüdürlüğümUzün 11.10.1990 tarih ve aynı sayılı gayrimenkullenn fıilen haczine ilişkin kıymet ra- poru ve llK.nun 103. maddesine göre davet kâğıdı tebliğ edilmiş, sü- resinde itiraz edilmemesi nedeniyle fıili haciz kesınleştigı gibi borca karşı yapılan itirazın reddine ilişkin lcra Tetkik Mercii Hâkımligr- nin karannın temyiz edilmemesi nedeniyle kesuıleşmesi akabınde ve- kiliniz Av. Hasan Selim vekaletten isüfa etmiştir. Viranşehir'deki adresini terkederek adresi tespit edilemeyen Kemal Acıbuca'nın fiüen haczedilen gayrimenkullerinin alacaklı vekili ta- rafından satışı talep edildiğinden, satış ilanın tebligat yasasının 28. maddesı gereğince ilanen tebligat yoluyla tebliğine karar verildiğin- den; fiilen haczedilen Kale mahallesi, ada 64, parsel 40, 78, 6 nolu gaynmenkullerle, aynı mahalle ada 269, parsei 6,7, 8 nolu gayrimen- kullerle, aynı mahaile, ada 332, parsel 1 nolu, aynı mahalle 329 ada, 6 parsel sayılı gayrimenkuller, toplam 179.540.000 TL. muhammen kıymetle 18.2.1991 günu saat 13.30 Uâ (7.00 saatleri arasmda icra dairesinde açık arttırma suretiyle satılacaktır. Bugünde muhammen kıymetin % 75'ini bulmazsa, 28.2.1991 günü aynı yer ve saatte satı- lacağı, lKK'nun 126. rnaddesi gereğince ilanen tebHğ olunur. 19.12.1990. Basın: 45301 tLAN T.C. ADANA 2. İŞMAHKEMESİ 1990/51 Davaa SSK Gend Müdürlüğu vekili Av. 1. Etera Aktamıs tara- fından davalı Turizm Inşaat ve Tic. Ltd. Şti. aleybine açılan R.Taz- rainat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda: Davalı Mersin yolu üzeri No: 90 Adana adresinde kurulu bulunan Turizm lnşaat ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine 15.586.606.87.— TL alacak davasmda davalının bu adresine tebligat yapılamadığı gi- bi emniyet mudurlüğü araalıgı ile yaptırılan araştırmada yeterli ad- res tespit edilemediğinden, 15.2.1991 günü saat 9.00'da duruşmada hazır bulunması ya da ken- disini bir vekil ile temsil ettirmesi aksi halde yokluğunda karar veri- leceği dava dilekçesi yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 21.1.1991 İLAN AKDAĞMADENt ASLÎYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1990/253 Davacı Akdagmadeni ilçesinin Başpınar köyunde Cemile Yazan vekili avukat Adnan Serbes tarafından davalı aynı köyden Ramazan Yazan aleyhine açılan cıhaz bedeli alacak davasının yapılan açık yar- gılaması sırasında: Davalının yukanda belirtilen adresine çıkarulan davetiye bilateb- liğ iade edilmiş, emniyetçe yapılan tahkikatta sarih adresi tespit edi- lemediğinden dava dılekçesinin ilanen tebliğine karar verilmiş olup dumşması 11.03.1991 günü saat 09.00'a bırakılmıştır. MezkUr gün ve saatte dunışmaya gelmeniz veya bir vekille temsil edilmediği taktirde tahkikat ve yargılamaya yokluğunuzda bakılıp so- nuçlandınlacağ], dava dilekçesinın tebliği yerine kaim olmak üzere ilan urihinden itibaren 15 gun sonra tebliğ yapılmış sayılacağı husu- su ilan olunur. Basın: 45322 GAYRÎMENKUL AÇIK ARTIRMA İLANI ANKARA GAYRİMENKUL SATIŞ İCRA MÜDÜRLÜĞÜNDEN Dosya No: 1990/822 Satılmasma karar verilen gayrimenkulun cinsi, kıymeti, adedi, ev- safı: Ankara Çankaya ılçesi Çankaya Mahallesi Nergiz sokak 15 no- lu Hülya apartmanın bulunduğu yere rastlayan imann 4866 ada 16 perselini teşkil eden 1044 m 2 miktannda arsası bulunan kargir apart- manın 50/1030 arsa payına tekabul eden zemin kat 3 nolu daire bir borçtan dolayı Ankara Belediyesi mezat salonunda açık artırma su- retiyle satılacaktır. Geniş evsafı dosyada mevcut sartnameye ilişkin bilirkişi raporunda açıklanmıştır. TAKDtR EDİLEN DEĞERİ: 150.000.000. TL. dir. S*öş şartlan: 1 — Satış 1/3/1991 günü saat 11.30'dan 11.45'e kadar yukanda ya- züı yerde açık artırma suretiyle yapüacaktır. Bu artırmada tahmin edi- len kıymetin *f» 75'ini ve rüçhanh alacaklılar varsa alacaklan mec- rauunu ve satış masraflannı gecmek sartı ile ihale olunur. Boyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artırarun taahhudü baki kalmak şartiy- le 11/3.1991 günü aynı yer ve saatte ikinci artınnaya çıkanlacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacakhlann alacağını ve satış masraflan- nı gecmesi şartiyle Vt 40 artırana ihale olunur. 2 — Artınnaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin V* 20 nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın temi- nat mektubunu vermeleri lâzımdır. Satış peşin para iledir, alın iste- diğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verüebilır. Dellâliye resmi ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış be- delinden ödenir. 3 — Ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (+) bu gayrimen- kul üzerindeki haklanm hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddiala- nnı dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lâ- zımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaş- madan hariç bıraküacaklardır. 4 — Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde odenmezse İcra ve Iflas Kanununun 133. raaddesi geregince ihale feshedilir. İki ihale arasmdaki farktan ve Vo 30 faizden alıcı ve keTıllen mesul tutulacak ve hiç bir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 — Şartname, Uân tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 — Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayüacaklan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 1990/822 sayılı dosya munarasiyle memurluğumuza başvurmalan ilan olunur. 15/1/1991 (1c îf. K. 126) (4-) İlgiüler tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın 18352 MALtYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI BURSA DEFTERDARLIĞI'NDAN İŞYERİ KAPATMA DUYURUSU "Aşağıda adı ve soyadı belirtilen mükellefin işyeri, belge düzeni- ne uymaması nedeniyle Vergi Üsul Kanunu'nun mükerrer 354. mad- desi uyannca 1990 yılı içinde birinci defa 3 gün, ikinci defa 5 gün sure ile kapatılmıştır." İşyeri kapatılan mükellefin: Adı, soyadı veya unvanı: Adil Karakoç lşyerinin adı veya unvanı: Damla Restaurant Adresi: Yeniyol No. 22/A Bursa Kapatma nedeni: Belge duzenine uyulmaması Duyurunun kanuni dayanağı: Bu duyuru 213 sayılı Vergi Usul Ka- nunu'nun 5. maddesi hükmü ile aynı kanunun 182 sıra numaralı ge- nel tebliği uyannca yapılmıştır. Basın: 18430 POLİTİKA VE OTESİ MF.HMFT> KEMAL Onlarınki Özeldir... Savaşlar kirni ülkelerde diktatörleri devirir, kimi ülkelere de diktatör getirir. Devrilenin de yeni gelenin de ömrü uzun de- ğiidir. Belli bir süreci var, gelir ve gider. Diktatörlerin kendile- rini gizlemek için klasik bir öyküsü vardır. Soraıiar: "Siz diktatör müsünüz?" "Diktatör olsam bu soruyu sorabilir misiniz?" Böyiece kelini örtmüş olur. Bu dönemde Stalin'i yerden yere vuran Kruşçev'e sorar Amerikalı gazeteciler: "O zaman niye karşı çıkmadınız?" Kruşçev bağınr: "Kim bunu soran?" Gazeteciler tısss... "İşte o zaman ben de sizin gibi susuyordum." Savaş hiçbir zaman iyi olmamıştır. Yenen için de yenilen için de... Savaşta ülkenin halkı ölür. Savaşta, demokrasiden caymadan savaşın en gûzel örne- ğini İngiltere vermiştir. Boşuna İngiltere'ye demokrasinin beşiği' demezler. Koca Churchill savaşı kazandı, ama ilk se- çimde de yenik düştü. İngiliz demokrasisi savaş kahramanı- na 'Artık dur' demesini bilmişti. Zaten ingiltere'deki yönetici- ler yılların birikimi deneylerle nerede duracaklarını, nerede gideceklerini çok iyi bilirler. İşte Demir Leydi Thatcher bir- kaç oy yitirince tadında bırakıp gitmedi mi? Bundan kim ders alacak? Elbetle demokrasiye inancı olanlar!...Demokrasiye inancı olmayanlar kös dinlerler... Bir savaş venliyor. Bu savaşian sonra Ortadogu'yu çevre- leyen ülkelere demokrasi gelir mi? Hayır. gelmez. Ama ge- leceğini sananlar var. Onlar da göreceklerdir. Kuzey Afrika'da Fas'tan başlayarak Cezayir, Libya, Tunus, Mısır, Yemen, Suudi Arabistan, Ürdün, Suriye, lrak ve Kör- fez ufaklıkları... Bunların içinde nerede demokrasi vardır? İşrail'de var ve yarım yamalak da bizde... Öteki ülkelerin hiçbirinde demokrasi yok, gelmez de... Ne- den? Çünkü demokrasi için altyapı ve temel ister. Bu temel hiçbir zaman atılmamıştır ki demokrasi gelsin!.. tsrail, Arap ülkelerine benzemiyor. Orada savaş da olsa o)- masa da kan gövdeyi götürse de götürmese de.. demokra- si her zaman var, işler de... Bize gelince, yarım yamalak demokrasi var dedik... Çün- kü on yılda bir askerin darbe yaptığı ülkede demokrasi ol- maz. On yılda bir darbe yapan asker demokrasiyi yıkar. Bir de yönetimi eline geçiren serüvenciler gitmek istemezler de- mokrasiyi yıkarlar. Kuzey Afrika'yı, Güney Asya'yı ve Ortado- ğu'yu kuşatan ülkelerde biri yarım yırtık, öteki de tam olan iki demokratik ülkeyi zor çıkardık... Başlatılan savaş demokrasi için değildir. İnsan haklan için hiç değildir. Kuveyt'te insan hakları mı elden gitti? Hayır, pet- rolün denetimi elden gitti, savaş da ondan dolayı başladı. Bir dünya savaşına dönüşür mü? Televizyon başında sey- redilen bir savaş, hiçbir zaman dünya savaşına dönüşmez. Bakalım Amerika ve onun kuyruğuna takılanlar dünyanın ba- şına neler getireceklerdir? Bunca masrafın bedelini ödete- ceklerdir. Bütçelerini yaparken kılı kırk yaran ülkeler bir he- saplaşmaya oturulduğunda aslan payını elbette kendileri ala- caklardır. Başkalarına da bırakmayacaklardır. İsrail'in gözde olduğu anlaşılmıyor mu? "Aman sen sava- şa karışma, senin hıncını biz alırız" diye kodaman ülkeler yal- var yakar olup diz çökmüyorlar mı? Nedir bu İsrail gözdeli- ği? Onu da bize değil Başkan Bush'a sorun!.. Bizim kuşak birinci değılse de ikinci büyük savaşı hem gör- dü hem yaşadı. Ekn.ek karnesini çok iyi biliriz, kuponla bas- ma almışızdır, ölülere kefen bulunamamıştır. Bundan sonra savaş isteyenler bunları bilmeyenler, görmeyenlerdir. ÇALIŞANLARIN SORULAR1/SORUNLARI YILMAZŞİPAL "Normal emekli ile malulen emekli" SORU: Yirmialtıncı yılını çalışan, 1. derecenin 1. kademe- sinden aylık alan ilkokul ögretmeniyim. 1945 dogumlu olmam nedeniyle erkek iştirakçi ola- rak, 50 yaşımı dolduracağım 1995 yıhnda, normal emekli olacagım. Ancak bir rahatsızlığımdan ötiirii malulen emekli olursam emekli aylığım De ikramiye tutarım kaç lira olur. Normal emekli ile malalen emekli olanlar arasın- da bir ayncalık var mıdır? NJL. YANITi "Adi maluUük ayhğı, fıili hizmet müddetleri en az (10) yılı tamamlamış bulunan iştirakçilerin fiili ve itibari hizmet müddetleri toplamına göre ve malullük dolayısıyla vazifeden aynldıklan tarihteki keseneğe esas aylık veya ücretleri" göz önü- ne alınarak bağlanmaktadır. Malullük aylığı da emekli aylıklan gibi genel aylık, kıdem ayhğı ve taban aylıklan üzerinden hesaplanmaktadır. Bu hesaplamada fiili ve itibari hizmet süresi 25 yıl olanlara, görevde iken alınan genel, kıdem ve taban aylıklan brüt tuta- nnın V»75'i bağlanmaktadır. Malullük aylıklan da hizmet sü- resi "25 yıldan az olanlara her tam yıl için Vol eksiği, fazla olanlara her tam yıl için %1 fazlası üzerinden bağlanır!' Erkek iştirakçilere emekli ayhğı bağlanması için iştirakçi- nin, en az 25 yıl çahşması ve 50 yaşını doldurması koşuldur. Malullük ayhğı bağlanmaslnda 25 yıilık süre 10 yıla inmek- te ve belirli bir yaşı doldurmak gerekmemektedir. Fiili hizmet süresi 10 yılı dolduran kadm ya da erkek işti- rakçiye koşulsuz malullük ayhğı bağlanır. 26 yıl fiili çalışma süresini dolduran iştirakçiye bağlanacak •emekli ayhğı ile malullük ayhğı aynı orandan %76 üzerinden bağlanır. Emekli ikramiyesi de maJul ya da emeküye 26 yıl üze- 'rinden ödenir. 1. derece 1. kademeden görev ayhğı alan, 26 yıl hizmeti bu- lunan öğretmene 1991 ydında (1 ocak - 30 haziran) bağlana- cak malullük ayhğı: 821.286 TL. Genel mallullük ayhğı 53.504 TL. Kıdem ayhğı 364.800 TL. Taban ayhğı 1.239.590 TL. Toplam mallullük ayhğı ödenecek ikramiye: 28.096.640 TL. Genel ayhk ikramiye 1.372.800 TL. Kıdem aylık ikramiyesi 9.360.000 TL. Taban aylık ikramiyesi 38.829.440 TL. Toplam emeklilik ikramiyesi. AÇIK OTURUM Ortadoğu-Savaş-Türkiye Konuşmacılar. Prof. Dr. Aydın Aybay Prof. Dr. Edip Çelik Mahmut Dikerdem Prof. Dr. Erdoğan Teziç Yöneten: Doç. Dr. Yücel Sayman (İstanbul Barosu Başkan Vekili) • Tarih:26.1.1991 ^ Yer İstanbul Gazeteciler Cemiyeti Burhan Felek Salonu • Saat: 14.00 İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI