Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 OCAK 1991 CUMHURÎYET/17
HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN
Uevtel Meteoroloıı Işien Genel Mudûrtü-
Jû'nden aknan bdg^e göre yunijn kusy ke
arrten parçat yer yer çok buMkı Marma-
ra'nın tloflusu, Kndenc. lc ve DoOu Ana-
doly'nuntaııcyık Alyon ve Kütalya çevre
len yafet. d û * ınfler c buMb «eçecetc
VS4ışlar Marmanfmn dotusunda ya6mur
Karademztoyılanndayagmur ve karta kan-
ş* yaûmur yafe atan dJervHterde lor şek
inde olacak. HA*aCAW.Ö Önerrib.*-
AjşMk olrrayaca*. RÜZGAR: Kıcey ve do-
Ju yMnden laM ata s n orb luvvetto yur-
dun M» leamfemditaıyyBİ otarak esecelL
Denderimode Manrara yridız ve lonyekten, w*» ty=w ı>ajaucııuuvvuKMuduflywuNKîiHyijrı^ıuaap v n n ya-
Ege.B«ıAfe)enc\eBatıKara)enc()eyık)L- »ş abn yerterde yaflış nnda 2 A 4 km doi^nla buknacak. Van gMin-
w poyraaJan, Ooju Karadenc w Ooju Ak deh3vacokbulu*ıgeçMXlt.rûqıirlaaıyvedı4uyMerdenrHfrraraan
denzi
dc3ıUSyeryi!r6.lvtarmara.Egeve ortalom«wcsaak.Gttlıiiç«kM|pkatacak GârûfiızıHıtı 101ın deM-
KandnizVeyefyer7ıta8larwelndesaal- yında Munac*
k 10 ta 21 yer yer 27 Eje, MtrmrMa ve
Kaıa*ıiKiıteyeryer33ila«0d«nBi«te-
la «secek. Dero muEdl yer yer kaba dat-
A 13° 5C
ayartıatar A
~ B
K
K
K
A
A 12° Pöresun K
A 13° 3°GûmüşhaneK
S° 3°E<*rne
3°-8° Eranean
0" KPErzunım
-19°-3?>Esiaşdıir
2° -4° Gaaanep
5C
4° Mamsa
7°-2° KMaraş
° * > M
Blngöl
BH*s
Botu
Bursa
ÇanaHote
Çorum
Demd
K 2°-!° Hakttn
B 11° 2°lspwta A
Y 6° 1 teönbui V
Y 4° 2°Bnv B
K -3° •15°Kars K
K -4° •IF'KjsOmonu K
K 0°-4°K«ysen B
Y 9° 2° KırfcJare* B
B 6° 2°Konya 8
K 9° 2°KüWıya B
B 8° fMalatya B
-20°-34°Mugb
T°-4° Mus
7°-4° NıOde
6° 3°0r*ı
-2° -10°Rra
-2° -12°Samsun
2°-8°Sw1
5° 3°Sinop
10° 3°S«as
-M°-26°lelortfat
1°-3° Trataon
0°-12°1İJIK*I
9° 2°Uşa«
0°-8° VSn
2 ° t ° Vtagat
0° 10°Zong<jMal(
B 10° 2°
A 11° 2°
A M° 4°
B 9° 1°
K -8°-18°
B 2°-r
K 5» 3°
K 5» 2°
K 8° 3°
A 6°-4°
K 5» 2"
K T4t>
B 5° 1°
K 6° 3*
K -2° -14°
B 4°-6°
K -MP-IF
K -3°-9°
K < » f
<# *** A-aç* BOuluDu Ggûnes» K-ttrlı S-s«* Y-yjgmrtı
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Sarı renkte ve
cam parlakhğında,
doğal demir ve mag-
nezyum silikat. 2/
Kısa çizme... tlham.
3/ Havuçla yapılan,
lokuma benzer bir
tath. 4/ Piramit. 5/
Bir dokuma madde-
si... Gözleri gönne-
yen. 6/ Giysi kolu...
Yapısına girdiği söz-
cüğe "yakışır
şekilde" anlamı ka-
tan sonek. 7/ Hakla-
rını kendi kullan-
mak için yasanın gösterdiği yaşa gel-
miş olan kimse... Doğu Anadolu'da
bir dağ ve geçit. 8/ Eskiden lstan-
bul'daki yabancılara özellikle Fran-
sızlâra halkın verdiği ad... Bizmutun
simgesi. 9/ Tahıl yığını... Dar bir el-
bise üzeriûe giyilen, ince kumaştan
üstlük.
VUKARTOAN AŞAĞIYA:
1/ Eskiden alkollü içkilere konan
vergi. 2/ Büyük erkek kardeş... Bir
sahne yapıtının büyük bölumlerinden her biri. 3/ Ucu nodullu
de|nek. 4/ Kurnaz, açıkgöz... Ilkel benlik. 5/ Bir nota... Pozi-
tif elektrot. 6/ Akdeniz bölgesinde bir ırmak... Çıplak vücut
resmi. 7/ Bakmak, beslemek, yetiştirmek. 8/ Bom sesi... Bir ha-
ber ajansının simgesi... Asya'da bir ırmak. 9/ Havadaki su bu-
harı... Sanat, hüner.
60 YIL ONCE Cumhuriyet
Yapı Kanunu
•ÇiFçiLERE—|
j NOVO lomjevi gûbrelcr
25 OCAK 1931
Yeni bir yapı lâyihası tanzim
edilmekte olduğunu
yazmıştık. AJâkadar
mimarlar tarafından tanzim
edilen bu lâyihanın bir defa
da Belediye fen heyetince
tetkiki için emir verilmiş ve
lâyiha Belediyeye
gönderilmiştir. Belediye fen
heyetinde bu maksatla bir
komisyon teşkil edilmiştir. Komisyon dün ve evvelki gün
toplanarak yapı lâyihasmı tetkik etmiş ve lâyihaya bazı
maddeler ilâve etmiştir. Yeni yapı lâyihasınm en mühim
maddesi her belediyenin bir müstakil plân yapması
hakkında konan mecburiyettir. Yapı lâyihasına göre her
belediye bulunduğu sehrin müstakbel plân ve projelerini
asgarî bir müddet zarfmda yaparak ona göre çahşacaktır.
Şehirde yapılacak bütün inşaat bu plân dairesinde
olacaktır.
Lâyihada apanıman ve evlerin vazdyeti ile istimiâk işleri
de son esasata göre tanzim edilmiştir. Bu caddede bazı
binalann çok yüksek ve bazılarının da çok alçak
olmalanna rnüsaade edilmiyecektir.
Yapı lâyihasının B.M. Meclisinin bu devresinde
yetiştirilmesine çaüşılacaktır.
Diğer taraftan Istanbul Belediyesi de Istanbul'un şekli
müstakbel plânını tanzim için tetkikatına devam
etmektedir. Mimar ve profesör Yansen'in yakında
şehrimize gelmesine intizar olunmaktadır. Yansen
Istanbul'un rnüstakbel plâm hakkında tetkikatta
bulunacaktır.
Gizli profesyonel
Galatasaray takımının amatör oyunculanndan Ergun
Acuner ile Genç MiIIi Takım Kaptanı Erdoğan Celebi
Izmir'e transfer etmek istediklerinde lculüpleri ile
mukavele yapmak istememişler ve amatör kalacaklarını
bildirmişlerdir. Bunun üzerine Galatasaray Kulübü Bölge
vasıtasıyla Beden Terbiyesi Umum Müdürlüğüne bir yazı
yazarak bu sporculara maaş, prim ve zaruri masraf
olarak para ödendiğini bu suretle adı geçen futbolculann
amatörlük sıfatlannı ihlâl ettiklerini bildirmiştir. Merkez
Iştişare Heyetinin aldığı karara göre Galatasaray Kulübü
bu futbolculann profesyonel sayılmasını istemektedir. .
30 YIL ONCE Cumhuriyel
A.Karaosmanoğlu
Almanya-Türkiye
25 OCAK 1961
Batı Almanya hükümeti,
Türkiyenin 1961 yıh yatınmlanmn
fmansmaıunda kullanmak üzere
yardımda bulunmayı kabul etmiştir. |
Bu maksatla müzakerelere
önümüzdeki cuma günü Bonn'da
başlanacaktır.
AJınan bilgiye göre hükümetimizin
1961 yaünmlan için istiyeceği yardım 300 milyon mark
(642 milyon TL.) olacaktır.
Devlet Plânlama Teşkilâtı tarafından 1961 yılının iktisadî
şartlannı nazara alan yatınm projesi hazırlanmış ve
tasdikten geçmiş bulunmaktadır. llgililer Bonn
müzakerelerine bu plânı da beraberinde götürmektedirler.
Plân kısa ve uzun vadeli olmak üzere iki grupta
toplanmıştır. Bu iki grupun yatuTinlan derhal başlıyacak
ve plânlann aksatılmadan tatbikine çalışılacaktır.
Belirtildiğine göre hazırlanmış olan plânlar
memleketimizin süratle kalkınmasmı temin edecektir.
Cuma günü Bonn'da başlıyacak olan müzakerelere şu
zevat katılacaktır:
Settar İksel (Bonn Büyük Elçimiz), Turgut Atuğ (Dış
Ticaret Dairesi Umum Müdürü), Reşat Aktan (Tarım
Bakanlığı Müsteşan), Zayyat Baykara (Bonn Büyük
Elçiliği Ali ve Iktisadi Müşaviri), Atillâ Karaosmanoglu
(Devlet Plânlama Dairesinde mütehassıs).
GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet
Gerlach istifa etti
25 OCAK 1990
Demokratik Almanya'da eski Devlet Başkanı Erich
Honecker'in görevden çekilmesinden sonra Devlet
Konseyi Başkanlığı'nı yürüten Manfred Gerlach istifa
ediyor. Aynı zamanda Liberal Demokratik Parti
LDPD'nin Genel Başkanı olan Gerlach, 6 mnyıstaki
seçimlerde aday olmayacağını ve bundan sonra herhangi
bir siyasi görev üstlenmeyeceğini açıkladı.
"Ilımlı bir politikacı" olarak tanınan Gerlach, yıllarca
komünist partiyle işbirliği yaptığı için kendi parti
çevreierinde eleştiriliyordu.
Lenıngrad
Moskova (
DUNYADA BUGUN
• (
Amsterdam S 4°
Amman
Mna
Bağdat
Barcelona
Basel
Belgrad
Berfn
Bonn
BfüKsei
B 10°
B 13
Kahıre •
B 5
S 0"
S 3
S 5°
Budape^e S -1°
Cenevre S 3°
Cezayir
Odde
Dubai
FraMırt
Gırrve
Heöf*
Kjrnre
Kopenhaa
Koln
Lenmgrad B 3°
Londra S 1°
6°
7°
4°
B 0°
S 0°
B
B 17°
S 1
Y t2
S 3°
S 4
S 2°
Y 10°
Madnd
Mlano
Montteai
MostaM
Mdnın
NtwYıxk
Oslo
Pans
Prag
(*yad
Roma
Solya
Şam
Td *rw
üjnus
Var$ova
Venedik
Vıyana
VVbsfsngton
Zûnh S 3°
S 5°
S 6°
S 1°
B 10°
B 2°
S 1°
B 12
B 4°
TART1SMA
Usaııs Taınamlama Egitimi
Uç yıllık meslek lisesi eğitiminden sonra ÖSY sınavlanyla bu
okullara girmeyi ve mezun olmayı başaran meslek
yüksekokulu öğrencilerinin hakları düşünülmemektedir.
meslek yüksekokulu mezunlarının aldığı
diploma da önlisans diplomasıdır. Üç yıl-
lık meslek lisesi eğitiminden sonra ÖSY sı-
navlanyla bu okullara girmeyi ve mezun ol-
mayı başaran meslek yüksekokulu öğren-
cilerinin hakları düşünülmemektedir. Ay-
rıca meslek yüksekokulunu bitirenler, di-
ğer üniversite mezunu kişilerle aynı hakla-
ra sahip değillerdir. örneğin askerük ko-
nusunda lise mezunlarına uygulanan sistem
İki yıllık eğitim yüksekokulunu bitiren-
lere verilen lisans tamamlama eğitimi, di-
ğer yüksekokul mezunlarma da verilemez
mi?
Milli Eğitim Bakanı Sayıo Avni Akyol,
LİMME (Lise Mezunlarına Meslek Edin-
dirme) projesinden mezun olaniara önlisans
diploması verilmesi konusunda çaüşmala-
n olduğunu açıklamıştır.
Oysa üniversite bunyesinde eğitim veren
Taşları
Yitirdiklerimizle bağlantılarımızın sürdüğü yerler
gömütlüklerdir. Buralardaki yazılı taşlar, yazın (edebiyat),
tarih, toplumsal davranışlar açısmdan önem taşımaktadırlar.
Gömütlükte çok sayıda seçkin kişiler yat-
makta. Bu aile gömütlüklerinden, Atatürk-
un arkadaşı, Hamidiye kahramanı Rauf Or-
bay (1881-1964); yazar Oktay Akbal'ın bü-
>1ikbabası, ünlü devlet adamı ve yazar Ebn-
bekir Haam Tepe>ran (1864-1947); İsUnbul
eski valilerinden Prof. F.Kerim Gökay
(1900-1987); Danişşafaka Lisesi kurucula-
rından Sakızlı Esat Paşa; Kore savaşlann-
da gösterdiği kahramanlıklarla öne çıkan
Albay Celâl Dora (1902-1984)'ların gömüt-
lüklerini saymakla yetineceğim.
Gömüt taşlannın toplumsal davranışları
yansıtmalarına değgin birkaç örnek verme-
nin de yararh olacağını sanıyorum:
— Mermere yazan ustanın, yazdığı söz-
cüğün anlamını bilmemesi yüzünden, bir
ayıbı (!) önleme düşüncesiyle, "Dersiam"
sözcüğünü "Dersian" olarak yazmış olma-
sı ügi çekici.
— 1946 yılında ölen eşin gömüt taşında
"Tannbâki" 1955 yüında ölen kocasımn gö-
müt taşında "Hiivelbâki" yazılmış olması
düşündürücü.
Yitirdiklerimizle bağlantılanmızın sürdü-
ğü yerler gömütlüklerdir. Buralardaki yazılı
taşlar, yazın (edebiyat), tarih, toplumsal
davranışlar açısmdan önem taşımaktadırlar.
Abdülhak Hamit Tarhan'ın (1852-1937)
genç yaşta yitirdiği eşi için yazdığı
"Makber" (mezar, gömüt) adlı yapıtının
"ölü" bölümündeki şu dizeler yazınsal açı-
ya güzel bir örnektir:
Bu taş cebinime benzer, ki ayn-ı
makberdir.
Dışı sükût ile zahir, derunu mahşerdir.
Ben, yakınlarda dolaştığım Sahrayıcedit
gömütlüğünden örnekler vereceğim. Sahra-
yıcedit, Kadıköy'ün bir mahaJlesi. Ziver-
bey'den geçen minibüs yolu üzerinde, Göz-
tepe'den sonra gelen durak yöresi. Gömüt-
lük, durak yakınındaki, aynı adlı caminin
kuzeyinde, sokaklar arasında kalmış, üçgen
biçiminde bir adacık. Tepesine yakın gö-
mütler eski yazılı taşları içeriyor. Saptaya-
bildiğim en eski tarih: 1284 (1867) (Üskü-
dar, Ayazma Camii imamı Tahir Efendi'nin
halilesi Emine Hanım'ın gömütü).
uygulanmaktadır.
Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fa-
kttltesi aracılığıyla lisans tamamlama prog-
ramlannın meslek yüksekokulları mezun-
larına da hitap etmesini istiyoruz.
Egitünde eşitlik ilkesi tek taraflı kalma-
malı. Lise mezunu bir kişi sekiz aylık kurs-
tan sonra "önlisans" diploması alabiliyorsa
bizlerin üniversiteyi kazamp meslek yükse-
kokulunu bitirmemizin bir anlamı kalmı-
yor.
ERKAN ONGUN
EJektrik Teknikeri/tstanbul
— Toplumda, değJşik yönlerile seçkinleş-
miş kişilerin gömüt taşlannda, cumhuriye-
timizin 2590 sayılı yasasıyla devlet dilinden
kaldınlan Hanım, Bey sözcükleri yerine Ba-
yan Bay sözcüklerinin yer almış olduklan-
nı görmek insana mutluluk vermektedir.
Örnekler: 1926 yılında ölmüş olan Bayan
Zeynep Kanatlı; 1935 yılında ölen Bay Ru-
şen Kanatlı; eski defterdarlardan Ali Rıza-
nın 1940 yılında öne eşi Bayan Muhsine
Aşar; Sabık Van Mebusu Bay Turan kızı ve
Yarbay Refik Başkaner Refikası, 1936'da
ölen Bavan Fevkiye; tarihsiz bir gömüt ta-
şında okunan: Bayan Ahenktar'ın ruhuna
fatiha...
Bu satırlarda gömüt taşlarınm değerleri
üstüne daha aynntılı bilgiler sunmanın ola-
naksızlığı ortadadır. Yazımı, 1924-1982 yıl-
lan arasında yaşamış olan Dr. NuretÜB Zelri
Aksoy'un gömüt taşındaki şu sözle
T
le biti-
riyorum:
"Scnin için yazılacaklar bu taşa sıgmaz
ki."
Yitirdiklerimizle ilişkilerimizi kesmeme-
miz dileğiyle.
RÜŞTÜ ERGUN
Işınbilimci (Radyolog)
KURS DEBSANE EGITIM ÇANAJANS 151 00 44 FAX 151 41 55
AU-PAIRLİK
İNGİLTERE'DE
• 17-27 w
S Seçkjn İNGİUZ y
AU-PAJRik yaparak 6 ay 1 yıl
2 yıl katarak İNGfLlZCE a$rene-
btfr. Haftada E30-E35 pound
/ BTANBULLİSANIERKE2İ
KURStYERLERİNl bu «#Wn ha-
metınden ÛCRETSİZ yarar-
lafldnyor.
Gençtûrk Cd. No. 50 LALELİ
Tel : 520 81 99
Fax : 511 90 69
CAMBRIDGE ÛNlVERSrTESl
SINAVLARI
PET (CJUBROGE PREUHNMIY)
CFÎ (CAMBMDGE FHn C3mRCAlE)
GENEL İNGİÜZCE
• Yoğun, Yarı Yoğun
• Yüksek Standart
• Ekonomik Fiyat
mmmn, ÜSAN MEBKEÖ
Gançtûrt Cd. No 50 LALEÜ
520 81 99
YABANCI DL EĞrrlMl
Yabancı öfjretmenlerie
İNGİLİZCE
AYDA
99.000 TL.
Kayctlar bajlamiîtır.
159 74 30 / 4 Hat
Modem E&ıfen Tesslerı A.Ş.
AbaciLatfSk.No: 11 Maç*a
İNGİLİZCE KURSLARI
YENİ Y/LDA
/ Genel ve mesleki ingiiizce
/ Toefl-Proficiency sınavlarına takviye
/ Dil ağırlıklı ÖYS tercihlerine ingiiizce hazırlık
• Orta-Lise öğrencilerine takviye kursları
/ Şirket merkezlerinde kurslar
/ Doktora ve doçentiik sınavlarına hazııiık
• Tûm seçenekler igin yoğun ve yarı yoğun kurslar
YENİ BİR BASLANGIC
* Genelve mesİBkı hglzM,
* Cambndge, TOER, ÜnivMsft* hazırlık kurslan,
Orta-Lisa eğrtimi,
* Ûnrv<jrs<te ve Yûkssk üsans EJröflii
* Y K V« Spor kurslan (9-25 yaş),
afeyanı ve kampûs tonarlamad,
Ayrtca
Genç bayanlara
bgjlterv'd*
AU-PAİRİ
bot
<aliıe
uygun
lWcy»kınılUsıı«tif
yıpmü
EĞİTİM DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ.
'Tet 1755349-1662672 Fccc 16631 29
b
.K.: 122M«adiyeköy GayretiepeDurağı Suzukj Claû
GENÇLER
ÇvtfiClBUUUKUflUUU
IşaMâUIŞGMUNTIU
r
TURİZM ve OTELCİLİK^
' GÜNDÛZ VE AKŞAM KAYTTLARIBAŞUMŞHR.'
KURSLARIMIZ ÜCRETSİZDİR.
U.USUUUIU9 TURtZM EÖTİIUEBKE2İ
BojBrtessn Cd Hasanefert l^ı No: 123n
TOPHANE/IST
TşL 152 S4 04 (05O81
özei BOGAZÎÇİ
Gökfiliz Işhanı KatS MEClDtYEKÖY (Pois Karakolu ve Halkbankaa Yanı)
Tel: 174 20 70 - 174 14 65
K A 0 I K O Y
LISKUR
SÜRÜCÜ
KURSU
Devreler:
Haftalçt: 4 Şubal
HaftaSonu: 9Şubat
KADKÖY
(SöğûtlûçaşmeCaniyanı)
349 18 24-349 18 25
336 02 06-336 02 79
KURS
DERSANE
EĞİTİM
İLANLARINIZ
İÇİN
ÇANAJANS
151 41 55
151 00 44
T.C.
MARMÂRİS
ASLİYE CEZA MAHKEMESt
Esas No: 1988/310
Karar No: 1989/145
Mühür fekki suçundan sanık Tekin ve Şerife'den olma 1958 do-
ğumlu, tstanbul Adalar Maden Mahallesi nüfusuna kayıtlı Abdul-
lah Tıraş hakkında müsnet suçtan yapılan açık duruşması sonunda:
Sanığın eylemine uyan TCK'nun 274/1,2790 TCK 19, 647 6. mad-
deleri gerejince 3.000 TL. ağır para cezası ile cezalandırıldığı ve ce-
zasının teciline dair verilen gıyabi hüküni tüm aramalara rağmen
bulunup kendisine tebligat yapılamayan kararın Resmi Gazete'de ila-
nen tebliğine karar verilmiş olup, 7201 sayılı tebligat kanununun 29.
ve müteakip maddeleri gereğince kararın Resmi Gazete'de ilanına,
kararın ılan tarihınden itıbaren 15 gun sonra kesinle;mi$ sayılacagı
ve ilan ücretinin kendisinden almacağı ılan olunur. 11.1.1991.
Basın: 18143
İLAN
ANKARA 19. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 1989/1020
Karar No: 1990/629
Davacı Zöhre Yazanel tarafından davalı Şemsettin Yazanel aley-
hine açılan boşanma davasının yapılan duruşmasında;
Yozgat ili, Şefahatli ilçesi, Konaklı Mah./Köyü cilt 033/01, sayfa
10, kütük 8'de kayıtb Mehmet Ali oğlu, Zahide'den dogma 18.2.1941
D.lu Şemsettin Yazanel ile Abdulhalim lua, Döndü'den doğma
1.7.1949 D.lu Zöhre Yazanel'in M.K.'nun 134 maddesi uyannca bo-
şanınalanna,
Müşterek çocuklan Bilgehan Yazanel'in velayetinin anneye veril-
mesine ve babaJan ile şahsı münasebetlerinin tesısıne, müddetinde
temyiz edilmediği takdirde hüküm kesinleşeceği tebligat yerine kaim
olmak üzere ilan olunur.
Basın: 18333
T.C.
BULANCAK SULH CEZA MAHKEMESİ
Esas No: 1989/254
Karar No: 1990/125
18.10.1989 tarihinde aktif madde miktan düşük çamasır suyu imal
etmek suçundan sanık Bulancak ilçesi Kuşluhan köyü nüfusuna ka-
yıtlı olup halen Bulancak ilçesi Uçarh mahallesi Kadıoğlu sokakta
mukim, Hüseyin oğlu Fatma'dan olma, 1341 doğumlu Murat Kara
hakkında yukanda numarası yazılı hükmü ile TCK. 398, 3506 S.K,
TCK 19, 647 S.K.4, TCK. 402/1, 402/2. maddeleri gereğince netice-
ten 470.000 TL. ağır para cezası, 3 ay süre ile suça vasıta kıldığı ça-
masır suyu imalatçılığı meslek sanat ve ticaretinin tatiline, çamasır
suyu imalathanesinin bulunduğu rnahal için hayati önem tasımadı-
ğından takdiren 7 gün süre ile kapaulmasına, karar özetinin buyük
harflerle yazılmak sureti ile ve kapatma süresi kadar kalmak üzere
kapatılan çamasır suyu imalathanesinin göze çarpan bir yerine ya-
pıştınlmasına, karar özetinin masrafı bilahare hükümlüden alınmak
üzere Ankara, tstanbul ve Izmir'de yayımlanan tirajı yüz binin üze-
rinde bulunan bir veya iki gazete ile ayrıca suç yerinde yayımlanan
mahalli bir gazetede derhal ilan edilmesine karar verildigi ilan olu-
nur. 15.1.1991.
CEYHAN 1. ASLİYE HUKUK
HAKİMLİĞİ'NDEN
Sayı: 989/357
Davacı Hazine vekili tarafından Elif Kızılkaya vs. aleyhine açılan
tapu iptali, tescil davasında;
Davalılardan Emine Kızılkaya, Abidin Kızılkaya, Elif Kızılkaya,
Ayşe Kızılkaya, Yusuf Kızılkaya, Mustafa Kızılkaya, Fadime Kızıl-
kaya, Musa Kızılkaya ve Fadime Kızılkaya gösterilen adreste bulu-
namamış ve adresleri de tespit edilememiş olduğundan adlanna ilanen
tebligat yapümasına karar verilmiştir.
Adı geçen davalılann 11-2-1991 günü saat 9'da yapılacak oturum-
da bizzat bulunmaları veya bir vekille temsil olunmalan, gelmedik-
leri takdirde yokluklannda karar verileceği, ilanen tebliğ olunur.
30.10.1990 Basın: 45302
ANKARA...ANKA
MUŞERREF HEKİMOĞLU
Şaşırtıcı Olaylar
Savaş günlerinde kimi gerçekleri daha iyi anlıyoruz. İnsan
olarak, vatandaş olarak, gazeteci olarak. İnsan sevgisinden,
saygıdan yoksun bir toplumda yaşamak acı bir olay. Korku-
lar, kuşkular içinde kalıyor insan. Hiçbir konuda aydınlanmı-
yor, karanlığı aşacak ışık bulamıyor. Oysa ülkeyi yönetenler
durmadan konuşuyor! Ancak konuşmak değil, inarftjırıcı ol-
mak önemlr Acı, ama gerçek, bir gûven bunalımı başlamış
bulunuyor. Ülkeyi yönetenler açısmdan düşündürücü bir du-
rum bu. Bir yoruma, bir yargıya varmaları gerekir.
Savaşın başındayız henüz. Ne zaman sona ereceğini çok
iyimser devlet adamları da kestiremiyor. Başkan Bush gün-
lerden söz ediyordu dün. Bugün, aylardan söz ediyor. ABD
ajansları da iyimser yorumlardan kaçınmak zorunluluğunu
söylüyorlar. Başka bir haberde de Patroit füzeleri üretimine
hız verilmesi isteniyor savaş sanayicilerinden. Eldeki füze-
ler yetmiyor mu acaba? TV'yi izlerken ilginç yorumlar, tartış-
malar var. Tonlarca bombayla kirli çamaşırların yıkandığı öne
sürülüyor, kara mizah yapılıyor! Çamaşırlar kımin derseniz,
Irak'ı bir silah deposuna dönüştürenlerin! Çocuklar bile so-
ruyor: Bu vurucu, öldürücü, kimyasal silahlan Irak'a niçin sat-
mışlar acaba? Kime karşı, ne zaman kullansın diye? Yaban-
cı bir diplomat, üretseydiniz sız de satardınız, diyor Satmak
önemli anlaşılan, ötesi düşünülmüyor. Sonunda da hayli çe-
lişik tablolar oluşuyor dünyamızda. Barışseverlik yargılanıyor,
savaşa karşı olmak suçlanıyor neredeyse! Oysa dünyamız ba-
rısçı politikalar oluşturarak güzelleşır. Üretilen güzellikleri yok
ederek değil. Savaş öldürüyor ancak. Kimi zaman niçin öl-
dürdüğünü de bilmiyor insanlar. Özellikle demokratik ilkele-
re, kurallara ters düşen yönetimler döneminde güdümlü bir
toplum durumuna düşüyorlar. Her şey demokrasiye ters doğ-
rultuda gelişiyor. Konuşması gerekenler susuyor, açık kalması
gereken kapılar kapanıyor. Kilitleniyor neredeyse.
Bu dönemde gazetecilik de güç bir görev. Hiçbir kuruluş-
la diyalog olanağı yok. Kopuk diyaloglarla nereye varılır? Bir
gerilim tırmanır ancak. Gerilimi doğru haberlerle yatıştırmak
gerekir, çoksesli haberlerle. Tek sesli haberciliğin sakınca-
ları TV ekranına da yansıdı kısa sürede. Bir kaynaktan alı-
nan bilgiler, kuşkulara yol açtı. Kamuoyu çoksesli haberler-
le aydınlanmak istiyor Değişik kaynakların verdiği haberler-
le bir yoruma varmak istiyor. Gazetecinin görevi de bu, çok-
sesli, çok boyutlu haberler vermek. Kamuoyunu değişik açı-
lardan aydınlatmak. Bunu yapmak için gerekli diyalogdan kc-
puğuz bugün. Bu kopuk diyalog nedeniyle fısıltı gazetesinin
etkisi yadsınamaz. Tirajı giderek yükseliyor, kulaktan kula-
ğa dolaşan haberler toplumda tedirginlik, güvensizlik yara-
tıyor. İnandırıcı biçimde de yalanlanmıyor doğrusu.
Diyalog kopukluğu, tüm kuruluşları şaşırtıyor biraz. SHP
milletvekillerinden bir grubun TRT Genel Müdürü'nün oda-
sındaki davranışları da bir şaşkınlığın sonucu bence. O ak-
şam sanatçı dostlarımla birlikteydim. TV'deki görüntüyle her-
kes üzüntüyle ürperdi. Sosyal demokrat bir partinın millet-
vekillerine yakıştıramadılar bu davranışı. Seçmenlerinin tep-
kisi doğrultusunda TFTT yönetıminden hesap sormanın baş-
ka bir yöntemi yok mu? SHP'liler kimi konularda belli yönte-
mi bulamıyor, politika oluşturamıyorlar nedense! O milletve-
killeri arasında Prof.Dr. Türkân Akyol'u, eski plancılardan
Birgen Keieş'i de görmek beni çok şaşırttı. Bu biçimde bir
protesto onları da üzmüş olmalı. Politikacılar duygusallığı aşırı
boyutlara vardırıyor kimi zaman. Bu tehlikeli bir eğilim, olum-
suz gelişmeler üretiyor ancak. Bu kez de öyle. Ekrana yan-
sıyan kimi sözlere ve davranışlara özûr bulmak kolay değil.
örneğin Tayfur Ün'ün sözleri ve davranışları TV izleyicileri-
ni, hatta SHP yandaşlannı hayli üzdü. ANAP yönetimine de
SHP'ye saldırı fırsatı verdi ancak. Başbakan Akbulut devleti
yönettiğini, belli konularda kamuoyundaki beklentileri yanıt-
lamak görevıni bir yana bıraktı. Gazetecilerle yapacağı söy-
leşiyi de hayli geciktirdi. Üstelik başbakanlık konutundan,
ama ANAP Başkanı olarak politika yaptı ekranda. Bir yanda
bombaiı, kanlı savaş sahneleri, füzeler, Tel Aviv sokaklarırv
dan yıkıntılar. yaralıiar, bir yanda çikolata yiyen, bir görevliye
ayağının yeniden kayabıleceğini söyleyen bir mılletvekili!.. Sa-
nırım, SHP'liler de üzüldü, ama neye yarar? Bir düş kırıklığı,
bir umut kırıklığı yaşandı bir kez! Bu kırıklığı onarmak hayli
güç olacak.
Elbet olayın uyarıcı bir yanı da var!
Kopuk diyaloglarla demokrasi yürümüyor. Demokrasiden
söz edenler inandırıcı olamıyor. Kurumlar, kuruluşlar arasın-
da sağlıklı, güvenilir bir diyalog gerekiyor. İktidar ya da mu-
halefet, tüm siyasal kuruluşların bu diyaloğu oluşturacak ko-
şullan sağlamaları gerekiyor bir an önce. Nasıl derseniz, ara-
sınlar, bulsunlar. Diyalog sağlayacak bir politika oluştursun-
lar. Yoksa barış yolları tıkanıyor giderek.
Ülkede banş olmadan dünya barışına katkımız düşünüle-
bilir mi? TV önünde tutsak türü otururken sorular alabildiği-
ne düğümleniyor. İzlediklerimizle yaşadıklarımız açısmdan
insan olarak, vatandaş olarak, gazeteci olarak açık seçik du-
rumumuzu görüyoruz.
Tüm ülkelerde savaşa karşı eylemler, yürüyüşler var. Par-
lamentolarda savaşa karşı oy kullanan milletvekilleri, savaş
için olumsuz konuşmalar yapan eski askerler, devlet adam-
ları, demokratik hak ve özgürlüklerini rahatça kullanıyorlar,
yadırganmıyorlar. Saddam'dan yana olmakla suçlanmıyorlar
hiçi'Tersine kamuoyu aydınlanıyor, daha sağlıklı yorumlara
yarıyor, düşüncesini, görüşünü özgürce savunmak özgürlü-
ğü sınırlanmıyor. Bu yöntemi tek seslilikten hoşiananlar ya-
dırgıyor yalnız. Ama TV'deki son uygulamalar da gösterdi.
Toplumdaki beklentiler bu yönde değil, tersine çoksesli ha-
berlere, yorumlara özlem duyuluyor. Uzun süredir ekranda
görünmeyen kişiler, değişik görüşleri ve yorumlarıyla yayın-
lara başka bir boyut getirdiler. Elbet göze çarpan aksaklıklar
da var. Çok sesli yayınlar bakımından deneyimsizliğimiz de
göze çarptı, ama değişik yüzler ve sesler daha çarpıcıydı doğ-
rusu. TV yayınlarını kısıtlayan yasaların da yeniden gözden
geçirilmesi gerekiyor kuşkusuz. Makaslanan filmler, denet-
lenen ve kesilen haberleri yabancı ajanslardan izlemek tep-
ki yaratıyor. Başkentte ya da başka bir kentte kablolu, çanaklı
televizyonu olan kişiler olaylan kapsamlı biçimde izleyebili-
yorlar. Bu olanaktan yoksun kalaniar da yayımlananı öğren-
mekle yetinmek zorundalar. Olacak şey mi bu? SHP mtllet-
vekiilerini hırçın tepkiler yerine bu konulara eğilmesi gereki-
yor. Parmak sayısı nedeniyle sonuç almayabilirler. ama par-
mağını ters yönde kullananları da yeniden sergileyebilirler.
ESKİŞEHİR İŞ MAHKEMESİ
HÂKİMLİĞİ'ıNDEN
Esas No: 989/393
Karar No: 990/411
Tülomsaş A.Ş. vekili Avukat Tayfun Merdoğan tarafından Ab-
durrahman Yayman aleyhine açılan alacak davası nedeni ile;
Davacının 388.934.- lira ihbar tazminatı alacağımn 5.12.1989 ta-
rihinden itibaren yasal faizi ile birükte ve ayrıca 38.893.- lira vekilük
ücreti, 8.170.- lira karar harcı, 218.000.- lira mahkeme masrafının
3/4'ünün davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine 15.11.1990 tarih
989/393 E. 990/411 K. sayı ile karar verilmiş olup süresi içinde tem-
yiz edilmediği takdirde karann kesinleşeceği adresi tesbit edilemeyen
davalı Abdurrahman Yayman'a karar tebliği yerine geçmek üzere ila-
nen tebliğ olunur.
Basın: 45265
ANTALYA 2. SULH HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 1987/352
Karar No: 1990/551
Davacı Antalya Belediye Baskanlığı vekili Av. Füsun özbcrk ta-
rafından davalılar Tahsin özden ve Abdullah Avsin aleyhine açılan
tazminat davasının davalılardan müteselsilen ve müştereken alınıp
davacı tarafa verilmesine, 71.250 TL'lık tazminat talebinin reddine
dair verilen 1987/352-1990/551 sayılı ve 3.5.1990 tarihli karan da-
valılara tebliğ edilemediğinden mahkememizce ilanen tebliğine ka-
rar verilmiş olup; ilan tarihınden itibaren Kanuni süre içerisinde temyiz
edilmediği takdirde kesinleşmış sayılacagı ilanen tebliğ olunur.
16.1.1991.
Basın: 45293