28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 OCAK 1991 CUMHURÎYET/17 HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN Uevtel Meteoroloıı Işien Genel Mudûrtü- Jû'nden aknan bdg^e göre yunijn kusy ke arrten parçat yer yer çok buMkı Marma- ra'nın tloflusu, Kndenc. lc ve DoOu Ana- doly'nuntaııcyık Alyon ve Kütalya çevre len yafet. d û * ınfler c buMb «eçecetc VS4ışlar Marmanfmn dotusunda ya6mur Karademztoyılanndayagmur ve karta kan- ş* yaûmur yafe atan dJervHterde lor şek inde olacak. HA*aCAW.Ö Önerrib.*- AjşMk olrrayaca*. RÜZGAR: Kıcey ve do- Ju yMnden laM ata s n orb luvvetto yur- dun M» leamfemditaıyyBİ otarak esecelL Denderimode Manrara yridız ve lonyekten, w*» ty=w ı>ajaucııuuvvuKMuduflywuNKîiHyijrı^ıuaap v n n ya- Ege.B«ıAfe)enc\eBatıKara)enc()eyık)L- »ş abn yerterde yaflış nnda 2 A 4 km doi^nla buknacak. Van gMin- w poyraaJan, Ooju Karadenc w Ooju Ak deh3vacokbulu*ıgeçMXlt.rûqıirlaaıyvedı4uyMerdenrHfrraraan denzi dc3ıUSyeryi!r6.lvtarmara.Egeve ortalom«wcsaak.Gttlıiiç«kM|pkatacak GârûfiızıHıtı 101ın deM- KandnizVeyefyer7ıta8larwelndesaal- yında Munac* k 10 ta 21 yer yer 27 Eje, MtrmrMa ve Kaıa*ıiKiıteyeryer33ila«0d«nBi«te- la «secek. Dero muEdl yer yer kaba dat- A 13° 5C ayartıatar A ~ B K K K A A 12° Pöresun K A 13° 3°GûmüşhaneK S° 3°E<*rne 3°-8° Eranean 0" KPErzunım -19°-3?>Esiaşdıir 2° -4° Gaaanep 5C 4° Mamsa 7°-2° KMaraş ° * > M Blngöl BH*s Botu Bursa ÇanaHote Çorum Demd K 2°-!° Hakttn B 11° 2°lspwta A Y 6° 1 teönbui V Y 4° 2°Bnv B K -3° •15°Kars K K -4° •IF'KjsOmonu K K 0°-4°K«ysen B Y 9° 2° KırfcJare* B B 6° 2°Konya 8 K 9° 2°KüWıya B B 8° fMalatya B -20°-34°Mugb T°-4° Mus 7°-4° NıOde 6° 3°0r*ı -2° -10°Rra -2° -12°Samsun 2°-8°Sw1 5° 3°Sinop 10° 3°S«as -M°-26°lelortfat 1°-3° Trataon 0°-12°1İJIK*I 9° 2°Uşa« 0°-8° VSn 2 ° t ° Vtagat 0° 10°Zong<jMal( B 10° 2° A 11° 2° A M° 4° B 9° 1° K -8°-18° B 2°-r K 5» 3° K 5» 2° K 8° 3° A 6°-4° K 5» 2" K T4t> B 5° 1° K 6° 3* K -2° -14° B 4°-6° K -MP-IF K -3°-9° K < » f <# *** A-aç* BOuluDu Ggûnes» K-ttrlı S-s«* Y-yjgmrtı BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Sarı renkte ve cam parlakhğında, doğal demir ve mag- nezyum silikat. 2/ Kısa çizme... tlham. 3/ Havuçla yapılan, lokuma benzer bir tath. 4/ Piramit. 5/ Bir dokuma madde- si... Gözleri gönne- yen. 6/ Giysi kolu... Yapısına girdiği söz- cüğe "yakışır şekilde" anlamı ka- tan sonek. 7/ Hakla- rını kendi kullan- mak için yasanın gösterdiği yaşa gel- miş olan kimse... Doğu Anadolu'da bir dağ ve geçit. 8/ Eskiden lstan- bul'daki yabancılara özellikle Fran- sızlâra halkın verdiği ad... Bizmutun simgesi. 9/ Tahıl yığını... Dar bir el- bise üzeriûe giyilen, ince kumaştan üstlük. VUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/ Eskiden alkollü içkilere konan vergi. 2/ Büyük erkek kardeş... Bir sahne yapıtının büyük bölumlerinden her biri. 3/ Ucu nodullu de|nek. 4/ Kurnaz, açıkgöz... Ilkel benlik. 5/ Bir nota... Pozi- tif elektrot. 6/ Akdeniz bölgesinde bir ırmak... Çıplak vücut resmi. 7/ Bakmak, beslemek, yetiştirmek. 8/ Bom sesi... Bir ha- ber ajansının simgesi... Asya'da bir ırmak. 9/ Havadaki su bu- harı... Sanat, hüner. 60 YIL ONCE Cumhuriyet Yapı Kanunu •ÇiFçiLERE—| j NOVO lomjevi gûbrelcr 25 OCAK 1931 Yeni bir yapı lâyihası tanzim edilmekte olduğunu yazmıştık. AJâkadar mimarlar tarafından tanzim edilen bu lâyihanın bir defa da Belediye fen heyetince tetkiki için emir verilmiş ve lâyiha Belediyeye gönderilmiştir. Belediye fen heyetinde bu maksatla bir komisyon teşkil edilmiştir. Komisyon dün ve evvelki gün toplanarak yapı lâyihasmı tetkik etmiş ve lâyihaya bazı maddeler ilâve etmiştir. Yeni yapı lâyihasınm en mühim maddesi her belediyenin bir müstakil plân yapması hakkında konan mecburiyettir. Yapı lâyihasına göre her belediye bulunduğu sehrin müstakbel plân ve projelerini asgarî bir müddet zarfmda yaparak ona göre çahşacaktır. Şehirde yapılacak bütün inşaat bu plân dairesinde olacaktır. Lâyihada apanıman ve evlerin vazdyeti ile istimiâk işleri de son esasata göre tanzim edilmiştir. Bu caddede bazı binalann çok yüksek ve bazılarının da çok alçak olmalanna rnüsaade edilmiyecektir. Yapı lâyihasının B.M. Meclisinin bu devresinde yetiştirilmesine çaüşılacaktır. Diğer taraftan Istanbul Belediyesi de Istanbul'un şekli müstakbel plânını tanzim için tetkikatına devam etmektedir. Mimar ve profesör Yansen'in yakında şehrimize gelmesine intizar olunmaktadır. Yansen Istanbul'un rnüstakbel plâm hakkında tetkikatta bulunacaktır. Gizli profesyonel Galatasaray takımının amatör oyunculanndan Ergun Acuner ile Genç MiIIi Takım Kaptanı Erdoğan Celebi Izmir'e transfer etmek istediklerinde lculüpleri ile mukavele yapmak istememişler ve amatör kalacaklarını bildirmişlerdir. Bunun üzerine Galatasaray Kulübü Bölge vasıtasıyla Beden Terbiyesi Umum Müdürlüğüne bir yazı yazarak bu sporculara maaş, prim ve zaruri masraf olarak para ödendiğini bu suretle adı geçen futbolculann amatörlük sıfatlannı ihlâl ettiklerini bildirmiştir. Merkez Iştişare Heyetinin aldığı karara göre Galatasaray Kulübü bu futbolculann profesyonel sayılmasını istemektedir. . 30 YIL ONCE Cumhuriyel A.Karaosmanoğlu Almanya-Türkiye 25 OCAK 1961 Batı Almanya hükümeti, Türkiyenin 1961 yıh yatınmlanmn fmansmaıunda kullanmak üzere yardımda bulunmayı kabul etmiştir. | Bu maksatla müzakerelere önümüzdeki cuma günü Bonn'da başlanacaktır. AJınan bilgiye göre hükümetimizin 1961 yaünmlan için istiyeceği yardım 300 milyon mark (642 milyon TL.) olacaktır. Devlet Plânlama Teşkilâtı tarafından 1961 yılının iktisadî şartlannı nazara alan yatınm projesi hazırlanmış ve tasdikten geçmiş bulunmaktadır. llgililer Bonn müzakerelerine bu plânı da beraberinde götürmektedirler. Plân kısa ve uzun vadeli olmak üzere iki grupta toplanmıştır. Bu iki grupun yatuTinlan derhal başlıyacak ve plânlann aksatılmadan tatbikine çalışılacaktır. Belirtildiğine göre hazırlanmış olan plânlar memleketimizin süratle kalkınmasmı temin edecektir. Cuma günü Bonn'da başlıyacak olan müzakerelere şu zevat katılacaktır: Settar İksel (Bonn Büyük Elçimiz), Turgut Atuğ (Dış Ticaret Dairesi Umum Müdürü), Reşat Aktan (Tarım Bakanlığı Müsteşan), Zayyat Baykara (Bonn Büyük Elçiliği Ali ve Iktisadi Müşaviri), Atillâ Karaosmanoglu (Devlet Plânlama Dairesinde mütehassıs). GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet Gerlach istifa etti 25 OCAK 1990 Demokratik Almanya'da eski Devlet Başkanı Erich Honecker'in görevden çekilmesinden sonra Devlet Konseyi Başkanlığı'nı yürüten Manfred Gerlach istifa ediyor. Aynı zamanda Liberal Demokratik Parti LDPD'nin Genel Başkanı olan Gerlach, 6 mnyıstaki seçimlerde aday olmayacağını ve bundan sonra herhangi bir siyasi görev üstlenmeyeceğini açıkladı. "Ilımlı bir politikacı" olarak tanınan Gerlach, yıllarca komünist partiyle işbirliği yaptığı için kendi parti çevreierinde eleştiriliyordu. Lenıngrad Moskova ( DUNYADA BUGUN • ( Amsterdam S 4° Amman Mna Bağdat Barcelona Basel Belgrad Berfn Bonn BfüKsei B 10° B 13 Kahıre • B 5 S 0" S 3 S 5° Budape^e S -1° Cenevre S 3° Cezayir Odde Dubai FraMırt Gırrve Heöf* Kjrnre Kopenhaa Koln Lenmgrad B 3° Londra S 1° 6° 7° 4° B 0° S 0° B B 17° S 1 Y t2 S 3° S 4 S 2° Y 10° Madnd Mlano Montteai MostaM Mdnın NtwYıxk Oslo Pans Prag (*yad Roma Solya Şam Td *rw üjnus Var$ova Venedik Vıyana VVbsfsngton Zûnh S 3° S 5° S 6° S 1° B 10° B 2° S 1° B 12 B 4° TART1SMA Usaııs Taınamlama Egitimi Uç yıllık meslek lisesi eğitiminden sonra ÖSY sınavlanyla bu okullara girmeyi ve mezun olmayı başaran meslek yüksekokulu öğrencilerinin hakları düşünülmemektedir. meslek yüksekokulu mezunlarının aldığı diploma da önlisans diplomasıdır. Üç yıl- lık meslek lisesi eğitiminden sonra ÖSY sı- navlanyla bu okullara girmeyi ve mezun ol- mayı başaran meslek yüksekokulu öğren- cilerinin hakları düşünülmemektedir. Ay- rıca meslek yüksekokulunu bitirenler, di- ğer üniversite mezunu kişilerle aynı hakla- ra sahip değillerdir. örneğin askerük ko- nusunda lise mezunlarına uygulanan sistem İki yıllık eğitim yüksekokulunu bitiren- lere verilen lisans tamamlama eğitimi, di- ğer yüksekokul mezunlarma da verilemez mi? Milli Eğitim Bakanı Sayıo Avni Akyol, LİMME (Lise Mezunlarına Meslek Edin- dirme) projesinden mezun olaniara önlisans diploması verilmesi konusunda çaüşmala- n olduğunu açıklamıştır. Oysa üniversite bunyesinde eğitim veren Taşları Yitirdiklerimizle bağlantılarımızın sürdüğü yerler gömütlüklerdir. Buralardaki yazılı taşlar, yazın (edebiyat), tarih, toplumsal davranışlar açısmdan önem taşımaktadırlar. Gömütlükte çok sayıda seçkin kişiler yat- makta. Bu aile gömütlüklerinden, Atatürk- un arkadaşı, Hamidiye kahramanı Rauf Or- bay (1881-1964); yazar Oktay Akbal'ın bü- >1ikbabası, ünlü devlet adamı ve yazar Ebn- bekir Haam Tepe>ran (1864-1947); İsUnbul eski valilerinden Prof. F.Kerim Gökay (1900-1987); Danişşafaka Lisesi kurucula- rından Sakızlı Esat Paşa; Kore savaşlann- da gösterdiği kahramanlıklarla öne çıkan Albay Celâl Dora (1902-1984)'ların gömüt- lüklerini saymakla yetineceğim. Gömüt taşlannın toplumsal davranışları yansıtmalarına değgin birkaç örnek verme- nin de yararh olacağını sanıyorum: — Mermere yazan ustanın, yazdığı söz- cüğün anlamını bilmemesi yüzünden, bir ayıbı (!) önleme düşüncesiyle, "Dersiam" sözcüğünü "Dersian" olarak yazmış olma- sı ügi çekici. — 1946 yılında ölen eşin gömüt taşında "Tannbâki" 1955 yüında ölen kocasımn gö- müt taşında "Hiivelbâki" yazılmış olması düşündürücü. Yitirdiklerimizle bağlantılanmızın sürdü- ğü yerler gömütlüklerdir. Buralardaki yazılı taşlar, yazın (edebiyat), tarih, toplumsal davranışlar açısmdan önem taşımaktadırlar. Abdülhak Hamit Tarhan'ın (1852-1937) genç yaşta yitirdiği eşi için yazdığı "Makber" (mezar, gömüt) adlı yapıtının "ölü" bölümündeki şu dizeler yazınsal açı- ya güzel bir örnektir: Bu taş cebinime benzer, ki ayn-ı makberdir. Dışı sükût ile zahir, derunu mahşerdir. Ben, yakınlarda dolaştığım Sahrayıcedit gömütlüğünden örnekler vereceğim. Sahra- yıcedit, Kadıköy'ün bir mahaJlesi. Ziver- bey'den geçen minibüs yolu üzerinde, Göz- tepe'den sonra gelen durak yöresi. Gömüt- lük, durak yakınındaki, aynı adlı caminin kuzeyinde, sokaklar arasında kalmış, üçgen biçiminde bir adacık. Tepesine yakın gö- mütler eski yazılı taşları içeriyor. Saptaya- bildiğim en eski tarih: 1284 (1867) (Üskü- dar, Ayazma Camii imamı Tahir Efendi'nin halilesi Emine Hanım'ın gömütü). uygulanmaktadır. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fa- kttltesi aracılığıyla lisans tamamlama prog- ramlannın meslek yüksekokulları mezun- larına da hitap etmesini istiyoruz. Egitünde eşitlik ilkesi tek taraflı kalma- malı. Lise mezunu bir kişi sekiz aylık kurs- tan sonra "önlisans" diploması alabiliyorsa bizlerin üniversiteyi kazamp meslek yükse- kokulunu bitirmemizin bir anlamı kalmı- yor. ERKAN ONGUN EJektrik Teknikeri/tstanbul — Toplumda, değJşik yönlerile seçkinleş- miş kişilerin gömüt taşlannda, cumhuriye- timizin 2590 sayılı yasasıyla devlet dilinden kaldınlan Hanım, Bey sözcükleri yerine Ba- yan Bay sözcüklerinin yer almış olduklan- nı görmek insana mutluluk vermektedir. Örnekler: 1926 yılında ölmüş olan Bayan Zeynep Kanatlı; 1935 yılında ölen Bay Ru- şen Kanatlı; eski defterdarlardan Ali Rıza- nın 1940 yılında öne eşi Bayan Muhsine Aşar; Sabık Van Mebusu Bay Turan kızı ve Yarbay Refik Başkaner Refikası, 1936'da ölen Bavan Fevkiye; tarihsiz bir gömüt ta- şında okunan: Bayan Ahenktar'ın ruhuna fatiha... Bu satırlarda gömüt taşlarınm değerleri üstüne daha aynntılı bilgiler sunmanın ola- naksızlığı ortadadır. Yazımı, 1924-1982 yıl- lan arasında yaşamış olan Dr. NuretÜB Zelri Aksoy'un gömüt taşındaki şu sözle T le biti- riyorum: "Scnin için yazılacaklar bu taşa sıgmaz ki." Yitirdiklerimizle ilişkilerimizi kesmeme- miz dileğiyle. RÜŞTÜ ERGUN Işınbilimci (Radyolog) KURS DEBSANE EGITIM ÇANAJANS 151 00 44 FAX 151 41 55 AU-PAIRLİK İNGİLTERE'DE • 17-27 w S Seçkjn İNGİUZ y AU-PAJRik yaparak 6 ay 1 yıl 2 yıl katarak İNGfLlZCE a$rene- btfr. Haftada E30-E35 pound / BTANBULLİSANIERKE2İ KURStYERLERİNl bu «#Wn ha- metınden ÛCRETSİZ yarar- lafldnyor. Gençtûrk Cd. No. 50 LALELİ Tel : 520 81 99 Fax : 511 90 69 CAMBRIDGE ÛNlVERSrTESl SINAVLARI PET (CJUBROGE PREUHNMIY) CFÎ (CAMBMDGE FHn C3mRCAlE) GENEL İNGİÜZCE • Yoğun, Yarı Yoğun • Yüksek Standart • Ekonomik Fiyat mmmn, ÜSAN MEBKEÖ Gançtûrt Cd. No 50 LALEÜ 520 81 99 YABANCI DL EĞrrlMl Yabancı öfjretmenlerie İNGİLİZCE AYDA 99.000 TL. Kayctlar bajlamiîtır. 159 74 30 / 4 Hat Modem E&ıfen Tesslerı A.Ş. AbaciLatfSk.No: 11 Maç*a İNGİLİZCE KURSLARI YENİ Y/LDA / Genel ve mesleki ingiiizce / Toefl-Proficiency sınavlarına takviye / Dil ağırlıklı ÖYS tercihlerine ingiiizce hazırlık • Orta-Lise öğrencilerine takviye kursları / Şirket merkezlerinde kurslar / Doktora ve doçentiik sınavlarına hazııiık • Tûm seçenekler igin yoğun ve yarı yoğun kurslar YENİ BİR BASLANGIC * Genelve mesİBkı hglzM, * Cambndge, TOER, ÜnivMsft* hazırlık kurslan, Orta-Lisa eğrtimi, * Ûnrv<jrs<te ve Yûkssk üsans EJröflii * Y K V« Spor kurslan (9-25 yaş), afeyanı ve kampûs tonarlamad, Ayrtca Genç bayanlara bgjlterv'd* AU-PAİRİ bot <aliıe uygun lWcy»kınılUsıı«tif yıpmü EĞİTİM DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ. 'Tet 1755349-1662672 Fccc 16631 29 b .K.: 122M«adiyeköy GayretiepeDurağı Suzukj Claû GENÇLER ÇvtfiClBUUUKUflUUU IşaMâUIŞGMUNTIU r TURİZM ve OTELCİLİK^ ' GÜNDÛZ VE AKŞAM KAYTTLARIBAŞUMŞHR.' KURSLARIMIZ ÜCRETSİZDİR. U.USUUUIU9 TURtZM EÖTİIUEBKE2İ BojBrtessn Cd Hasanefert l^ı No: 123n TOPHANE/IST TşL 152 S4 04 (05O81 özei BOGAZÎÇİ Gökfiliz Işhanı KatS MEClDtYEKÖY (Pois Karakolu ve Halkbankaa Yanı) Tel: 174 20 70 - 174 14 65 K A 0 I K O Y LISKUR SÜRÜCÜ KURSU Devreler: Haftalçt: 4 Şubal HaftaSonu: 9Şubat KADKÖY (SöğûtlûçaşmeCaniyanı) 349 18 24-349 18 25 336 02 06-336 02 79 KURS DERSANE EĞİTİM İLANLARINIZ İÇİN ÇANAJANS 151 41 55 151 00 44 T.C. MARMÂRİS ASLİYE CEZA MAHKEMESt Esas No: 1988/310 Karar No: 1989/145 Mühür fekki suçundan sanık Tekin ve Şerife'den olma 1958 do- ğumlu, tstanbul Adalar Maden Mahallesi nüfusuna kayıtlı Abdul- lah Tıraş hakkında müsnet suçtan yapılan açık duruşması sonunda: Sanığın eylemine uyan TCK'nun 274/1,2790 TCK 19, 647 6. mad- deleri gerejince 3.000 TL. ağır para cezası ile cezalandırıldığı ve ce- zasının teciline dair verilen gıyabi hüküni tüm aramalara rağmen bulunup kendisine tebligat yapılamayan kararın Resmi Gazete'de ila- nen tebliğine karar verilmiş olup, 7201 sayılı tebligat kanununun 29. ve müteakip maddeleri gereğince kararın Resmi Gazete'de ilanına, kararın ılan tarihınden itıbaren 15 gun sonra kesinle;mi$ sayılacagı ve ilan ücretinin kendisinden almacağı ılan olunur. 11.1.1991. Basın: 18143 İLAN ANKARA 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1989/1020 Karar No: 1990/629 Davacı Zöhre Yazanel tarafından davalı Şemsettin Yazanel aley- hine açılan boşanma davasının yapılan duruşmasında; Yozgat ili, Şefahatli ilçesi, Konaklı Mah./Köyü cilt 033/01, sayfa 10, kütük 8'de kayıtb Mehmet Ali oğlu, Zahide'den dogma 18.2.1941 D.lu Şemsettin Yazanel ile Abdulhalim lua, Döndü'den doğma 1.7.1949 D.lu Zöhre Yazanel'in M.K.'nun 134 maddesi uyannca bo- şanınalanna, Müşterek çocuklan Bilgehan Yazanel'in velayetinin anneye veril- mesine ve babaJan ile şahsı münasebetlerinin tesısıne, müddetinde temyiz edilmediği takdirde hüküm kesinleşeceği tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. Basın: 18333 T.C. BULANCAK SULH CEZA MAHKEMESİ Esas No: 1989/254 Karar No: 1990/125 18.10.1989 tarihinde aktif madde miktan düşük çamasır suyu imal etmek suçundan sanık Bulancak ilçesi Kuşluhan köyü nüfusuna ka- yıtlı olup halen Bulancak ilçesi Uçarh mahallesi Kadıoğlu sokakta mukim, Hüseyin oğlu Fatma'dan olma, 1341 doğumlu Murat Kara hakkında yukanda numarası yazılı hükmü ile TCK. 398, 3506 S.K, TCK 19, 647 S.K.4, TCK. 402/1, 402/2. maddeleri gereğince netice- ten 470.000 TL. ağır para cezası, 3 ay süre ile suça vasıta kıldığı ça- masır suyu imalatçılığı meslek sanat ve ticaretinin tatiline, çamasır suyu imalathanesinin bulunduğu rnahal için hayati önem tasımadı- ğından takdiren 7 gün süre ile kapaulmasına, karar özetinin buyük harflerle yazılmak sureti ile ve kapatma süresi kadar kalmak üzere kapatılan çamasır suyu imalathanesinin göze çarpan bir yerine ya- pıştınlmasına, karar özetinin masrafı bilahare hükümlüden alınmak üzere Ankara, tstanbul ve Izmir'de yayımlanan tirajı yüz binin üze- rinde bulunan bir veya iki gazete ile ayrıca suç yerinde yayımlanan mahalli bir gazetede derhal ilan edilmesine karar verildigi ilan olu- nur. 15.1.1991. CEYHAN 1. ASLİYE HUKUK HAKİMLİĞİ'NDEN Sayı: 989/357 Davacı Hazine vekili tarafından Elif Kızılkaya vs. aleyhine açılan tapu iptali, tescil davasında; Davalılardan Emine Kızılkaya, Abidin Kızılkaya, Elif Kızılkaya, Ayşe Kızılkaya, Yusuf Kızılkaya, Mustafa Kızılkaya, Fadime Kızıl- kaya, Musa Kızılkaya ve Fadime Kızılkaya gösterilen adreste bulu- namamış ve adresleri de tespit edilememiş olduğundan adlanna ilanen tebligat yapümasına karar verilmiştir. Adı geçen davalılann 11-2-1991 günü saat 9'da yapılacak oturum- da bizzat bulunmaları veya bir vekille temsil olunmalan, gelmedik- leri takdirde yokluklannda karar verileceği, ilanen tebliğ olunur. 30.10.1990 Basın: 45302 ANKARA...ANKA MUŞERREF HEKİMOĞLU Şaşırtıcı Olaylar Savaş günlerinde kimi gerçekleri daha iyi anlıyoruz. İnsan olarak, vatandaş olarak, gazeteci olarak. İnsan sevgisinden, saygıdan yoksun bir toplumda yaşamak acı bir olay. Korku- lar, kuşkular içinde kalıyor insan. Hiçbir konuda aydınlanmı- yor, karanlığı aşacak ışık bulamıyor. Oysa ülkeyi yönetenler durmadan konuşuyor! Ancak konuşmak değil, inarftjırıcı ol- mak önemlr Acı, ama gerçek, bir gûven bunalımı başlamış bulunuyor. Ülkeyi yönetenler açısmdan düşündürücü bir du- rum bu. Bir yoruma, bir yargıya varmaları gerekir. Savaşın başındayız henüz. Ne zaman sona ereceğini çok iyimser devlet adamları da kestiremiyor. Başkan Bush gün- lerden söz ediyordu dün. Bugün, aylardan söz ediyor. ABD ajansları da iyimser yorumlardan kaçınmak zorunluluğunu söylüyorlar. Başka bir haberde de Patroit füzeleri üretimine hız verilmesi isteniyor savaş sanayicilerinden. Eldeki füze- ler yetmiyor mu acaba? TV'yi izlerken ilginç yorumlar, tartış- malar var. Tonlarca bombayla kirli çamaşırların yıkandığı öne sürülüyor, kara mizah yapılıyor! Çamaşırlar kımin derseniz, Irak'ı bir silah deposuna dönüştürenlerin! Çocuklar bile so- ruyor: Bu vurucu, öldürücü, kimyasal silahlan Irak'a niçin sat- mışlar acaba? Kime karşı, ne zaman kullansın diye? Yaban- cı bir diplomat, üretseydiniz sız de satardınız, diyor Satmak önemli anlaşılan, ötesi düşünülmüyor. Sonunda da hayli çe- lişik tablolar oluşuyor dünyamızda. Barışseverlik yargılanıyor, savaşa karşı olmak suçlanıyor neredeyse! Oysa dünyamız ba- rısçı politikalar oluşturarak güzelleşır. Üretilen güzellikleri yok ederek değil. Savaş öldürüyor ancak. Kimi zaman niçin öl- dürdüğünü de bilmiyor insanlar. Özellikle demokratik ilkele- re, kurallara ters düşen yönetimler döneminde güdümlü bir toplum durumuna düşüyorlar. Her şey demokrasiye ters doğ- rultuda gelişiyor. Konuşması gerekenler susuyor, açık kalması gereken kapılar kapanıyor. Kilitleniyor neredeyse. Bu dönemde gazetecilik de güç bir görev. Hiçbir kuruluş- la diyalog olanağı yok. Kopuk diyaloglarla nereye varılır? Bir gerilim tırmanır ancak. Gerilimi doğru haberlerle yatıştırmak gerekir, çoksesli haberlerle. Tek sesli haberciliğin sakınca- ları TV ekranına da yansıdı kısa sürede. Bir kaynaktan alı- nan bilgiler, kuşkulara yol açtı. Kamuoyu çoksesli haberler- le aydınlanmak istiyor Değişik kaynakların verdiği haberler- le bir yoruma varmak istiyor. Gazetecinin görevi de bu, çok- sesli, çok boyutlu haberler vermek. Kamuoyunu değişik açı- lardan aydınlatmak. Bunu yapmak için gerekli diyalogdan kc- puğuz bugün. Bu kopuk diyalog nedeniyle fısıltı gazetesinin etkisi yadsınamaz. Tirajı giderek yükseliyor, kulaktan kula- ğa dolaşan haberler toplumda tedirginlik, güvensizlik yara- tıyor. İnandırıcı biçimde de yalanlanmıyor doğrusu. Diyalog kopukluğu, tüm kuruluşları şaşırtıyor biraz. SHP milletvekillerinden bir grubun TRT Genel Müdürü'nün oda- sındaki davranışları da bir şaşkınlığın sonucu bence. O ak- şam sanatçı dostlarımla birlikteydim. TV'deki görüntüyle her- kes üzüntüyle ürperdi. Sosyal demokrat bir partinın millet- vekillerine yakıştıramadılar bu davranışı. Seçmenlerinin tep- kisi doğrultusunda TFTT yönetıminden hesap sormanın baş- ka bir yöntemi yok mu? SHP'liler kimi konularda belli yönte- mi bulamıyor, politika oluşturamıyorlar nedense! O milletve- killeri arasında Prof.Dr. Türkân Akyol'u, eski plancılardan Birgen Keieş'i de görmek beni çok şaşırttı. Bu biçimde bir protesto onları da üzmüş olmalı. Politikacılar duygusallığı aşırı boyutlara vardırıyor kimi zaman. Bu tehlikeli bir eğilim, olum- suz gelişmeler üretiyor ancak. Bu kez de öyle. Ekrana yan- sıyan kimi sözlere ve davranışlara özûr bulmak kolay değil. örneğin Tayfur Ün'ün sözleri ve davranışları TV izleyicileri- ni, hatta SHP yandaşlannı hayli üzdü. ANAP yönetimine de SHP'ye saldırı fırsatı verdi ancak. Başbakan Akbulut devleti yönettiğini, belli konularda kamuoyundaki beklentileri yanıt- lamak görevıni bir yana bıraktı. Gazetecilerle yapacağı söy- leşiyi de hayli geciktirdi. Üstelik başbakanlık konutundan, ama ANAP Başkanı olarak politika yaptı ekranda. Bir yanda bombaiı, kanlı savaş sahneleri, füzeler, Tel Aviv sokaklarırv dan yıkıntılar. yaralıiar, bir yanda çikolata yiyen, bir görevliye ayağının yeniden kayabıleceğini söyleyen bir mılletvekili!.. Sa- nırım, SHP'liler de üzüldü, ama neye yarar? Bir düş kırıklığı, bir umut kırıklığı yaşandı bir kez! Bu kırıklığı onarmak hayli güç olacak. Elbet olayın uyarıcı bir yanı da var! Kopuk diyaloglarla demokrasi yürümüyor. Demokrasiden söz edenler inandırıcı olamıyor. Kurumlar, kuruluşlar arasın- da sağlıklı, güvenilir bir diyalog gerekiyor. İktidar ya da mu- halefet, tüm siyasal kuruluşların bu diyaloğu oluşturacak ko- şullan sağlamaları gerekiyor bir an önce. Nasıl derseniz, ara- sınlar, bulsunlar. Diyalog sağlayacak bir politika oluştursun- lar. Yoksa barış yolları tıkanıyor giderek. Ülkede banş olmadan dünya barışına katkımız düşünüle- bilir mi? TV önünde tutsak türü otururken sorular alabildiği- ne düğümleniyor. İzlediklerimizle yaşadıklarımız açısmdan insan olarak, vatandaş olarak, gazeteci olarak açık seçik du- rumumuzu görüyoruz. Tüm ülkelerde savaşa karşı eylemler, yürüyüşler var. Par- lamentolarda savaşa karşı oy kullanan milletvekilleri, savaş için olumsuz konuşmalar yapan eski askerler, devlet adam- ları, demokratik hak ve özgürlüklerini rahatça kullanıyorlar, yadırganmıyorlar. Saddam'dan yana olmakla suçlanmıyorlar hiçi'Tersine kamuoyu aydınlanıyor, daha sağlıklı yorumlara yarıyor, düşüncesini, görüşünü özgürce savunmak özgürlü- ğü sınırlanmıyor. Bu yöntemi tek seslilikten hoşiananlar ya- dırgıyor yalnız. Ama TV'deki son uygulamalar da gösterdi. Toplumdaki beklentiler bu yönde değil, tersine çoksesli ha- berlere, yorumlara özlem duyuluyor. Uzun süredir ekranda görünmeyen kişiler, değişik görüşleri ve yorumlarıyla yayın- lara başka bir boyut getirdiler. Elbet göze çarpan aksaklıklar da var. Çok sesli yayınlar bakımından deneyimsizliğimiz de göze çarptı, ama değişik yüzler ve sesler daha çarpıcıydı doğ- rusu. TV yayınlarını kısıtlayan yasaların da yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor kuşkusuz. Makaslanan filmler, denet- lenen ve kesilen haberleri yabancı ajanslardan izlemek tep- ki yaratıyor. Başkentte ya da başka bir kentte kablolu, çanaklı televizyonu olan kişiler olaylan kapsamlı biçimde izleyebili- yorlar. Bu olanaktan yoksun kalaniar da yayımlananı öğren- mekle yetinmek zorundalar. Olacak şey mi bu? SHP mtllet- vekiilerini hırçın tepkiler yerine bu konulara eğilmesi gereki- yor. Parmak sayısı nedeniyle sonuç almayabilirler. ama par- mağını ters yönde kullananları da yeniden sergileyebilirler. ESKİŞEHİR İŞ MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'ıNDEN Esas No: 989/393 Karar No: 990/411 Tülomsaş A.Ş. vekili Avukat Tayfun Merdoğan tarafından Ab- durrahman Yayman aleyhine açılan alacak davası nedeni ile; Davacının 388.934.- lira ihbar tazminatı alacağımn 5.12.1989 ta- rihinden itibaren yasal faizi ile birükte ve ayrıca 38.893.- lira vekilük ücreti, 8.170.- lira karar harcı, 218.000.- lira mahkeme masrafının 3/4'ünün davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine 15.11.1990 tarih 989/393 E. 990/411 K. sayı ile karar verilmiş olup süresi içinde tem- yiz edilmediği takdirde karann kesinleşeceği adresi tesbit edilemeyen davalı Abdurrahman Yayman'a karar tebliği yerine geçmek üzere ila- nen tebliğ olunur. Basın: 45265 ANTALYA 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1987/352 Karar No: 1990/551 Davacı Antalya Belediye Baskanlığı vekili Av. Füsun özbcrk ta- rafından davalılar Tahsin özden ve Abdullah Avsin aleyhine açılan tazminat davasının davalılardan müteselsilen ve müştereken alınıp davacı tarafa verilmesine, 71.250 TL'lık tazminat talebinin reddine dair verilen 1987/352-1990/551 sayılı ve 3.5.1990 tarihli karan da- valılara tebliğ edilemediğinden mahkememizce ilanen tebliğine ka- rar verilmiş olup; ilan tarihınden itibaren Kanuni süre içerisinde temyiz edilmediği takdirde kesinleşmış sayılacagı ilanen tebliğ olunur. 16.1.1991. Basın: 45293
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle