23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 OCAK 1991 HABERLER CUMHURtYET/3 îçişleri Bakanv Sığınmacıların sayısı 200 bini aşabilir Savaş 'misafirleriJLrak'tanTürkiye'yebugünekadar361 kişisığındı. ™n 'da ' J2 '*™ "a k "r i I d e Sk ?asın 5ilgiMer Hzi(A .P '?.! bun »kar *1 *• a****"Türkiye'ye bugüne kadar 361 kişi sığ Bunlardan 29'u savaş başladıktan sonra Türkiye'ye giriş yaptı. Aralannda Iraklı askerlerin de bulunduğu sığınmacılara kesinlikle kötü muamele yapılmadığı, bu kişüerin misafir olarak kabul edildikleri belirtildi. VEDAT YENERER / MEHMET YAPICI / ZAFER AKNAR / OSMAN YILDIZ ANKARA / ADANA / Dİ- YARBAKIR / CİZRE — Ba- kanlar Kurulu, savaş nedcniyle Türkiye'ye sığınan Irakblar için önJem alınması talimatını verdi. Iraklı sığınmacıların kalabile- cekleri yerlerin saptanmasına başlandı. Bugüne kadar Türki- ye'ye gelen ve 250"sinin asker ol- duğu bildirilen 361 sığınmacı- nın, halen Hakkâri, Van ve Bat- man'da banndırüdıklan, bunla- ra ilişkin harcamalann Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fo- nu'ndan karşılandığı kaydedildi. Îçişleri Bakaru Abdülkadir Ak- su, Irak'tan kaçarak Türkiye'ye sığınacakların sayısının 200 bi- ni aşabileceğini söyledı. Bölge Valisi Hayri Kozakçıoğlu, Türk- iye'ye gelen Iraklılardan asker- lerin Genelkunnay, sivillerin po- lis taraîından sorgulandıklarmı söyledi. Adana-Samsun hattı üzerinden geçen 36. meridyenin doğusun- da kalan il ve ilçelere tehlike ika- a Diyarbakır'dan, batısında ka- lan il ve ilçelere de Eskisehir'den yapılacak. Van Vali Vekili Vedat Müftü- oglu, Bakanlar Kurulu'nun Irak'tan Türkiye'ye sığınanlar için aldığı karânn 17 ocakta kendilerine ulaştığmı belirtti. Karar uyarınca çalışmalara baş- ladıklarını, sığınmacıların yer- leştirilebilecekleri yerlerin kapa- sitelerinin tespitine başladıklan- nı söyledi. Müftüoğlu, kış ko- şullan nedeniyle çadırkent uy- gulamasının düşünülmediğini belirtti. Müftüoğlu, yapdan har- camanın şimdilik Sosyal Yar- dımlaşma ve Dayanışma Fonu'ndan karşılandığını, ileri- de Başbakanhk'tan gerekli kay- nağın talep edileceğini kaydetti. Bu arada Hakkâri ve Van'da da özel olarak oluşturulan yer- lerde Iraklı sığınmacıların bu- lunduğu, şu ana kadar sığınmacı sayısının 361'e ulaştığı, bunların 29'unun savaşın başlamasının ardından geldikleri öğrenildi. 250'si asker olan sığınmacıların 133'ünün Van'da, 180"inin Tat- Güneydoğu'da hayatrampada ÜMtT ASLANBAY DİYARBAKIR — Köylerin birisi, Diyarbakır Havaalanı'nın hemen dibinde. Füze rampaları tam tepelerinde. Ucaklar peş peşe kalkıp iniyor. Diğeri 'radar össü' ile yan yana. Dev bir metal kulak dönüp duruyor az ötelerinde. Birinin adı •Özdemir'. Yeni adıymış bu. Diğerininki 'Yolboyu.' Yolboyunca uzaruyor. 20 haneli Özdemir'e girmek çok zor. Karayolundan ayrüdıktan sonra ayağınıza yapışan çamur pek izin vermiyor. Daracık sokaklar. Gübre yığınları, köpekler. Bir köşede bir eşek. 200 metre Korkuyor, bizi köyün içine götürmekten. Bilmiyor, ama civarda avlanmarun artık yasak olduğunun söylendiğini aktarıyor. Hepsi naylonla kaplamışlar evlerini. Muhittin Adıgiizel, 12 nafusa bakıyor'.. O da kaplamış evini naylonla. Başka da bir şey yapmamış. 'Pekiyi hiç mi korkmuyor?': —Allah'tan ne yapak? Allah bilir. Herkes başının çaresine bakar. Hukiunetten ne istiyek ki? Şehmuz Kulaksız... Soyadını kulağını göstererek tarif ediyor. Soruyoruz: —Uçaklar bomba atarsa ne yapacaksınız? —Ailah ne yaparsa onu Diyarbakır Havaalanı'nın yanıbaşındaki köylerde evler naylonla kaplanrnış durumda. însanlar Tatriot' füzeleriyle yan yana gündelik hayatlannı sürdürüyorlar. Üssün karşısmdaki kıraathanede 'okey' devam ediyor. Korku, tevekkülle birlikte... u'çaklar bomba atarsa ne yapacaksınız? Allah ne yaparsa onu yapacağız. Allah'ın emrinden kaçış yok. Bu füzelerle kendinizi emniyette hissediyor musunuz? Vallahi iki tarafhdır. Artık emniyette miyiz, değil miyiz Allah bilir. kadar ilerideki rampalara dönmüş arkasını. Önündekini yemekle meşgul. llerisinde minaresız cami. Çifte hoparlörlü. Bayraklı yapı ise ilkokul. Köy, yıllarca once -anlatılan- lara göre 20 yıl- havaalanının bulunduğu yerde imiş. Pistin bulunduğu yerde. Askeri havaalanı nedeniyle göç etmişler. Arpa, buğday ekiyorlar, hayvan besüyorlar yakındaki tuğla fabrikasında çalışıyorlar. Mehmet Can Koç... 15-16 yaşlarında gösteriyor. yapacagız. Allah'ın emrinden kaçış yok. Avni Koç, Mehmet'in küçüğü. —Sen ne yapacaksın? Soruyla yanıt veriyor: —Ne yapacağun? Muhittin Adıguzel'e, füze rampalanru gösteriyoruz: —Bu füzelerle kendinizi emniyette hissediyorsunuzdur.. —Vallahi, iki taraflıdır. Artık emniyette miyiz, değil miyiz? Yoksa tam tersi mi Allah bilir... Köyün üstünden geçip, iki savaş uçağı peş peşe piste süzülüyor. Bellı ki gürültüye alışmışlar, dönüp bakmıyorlar bile. Füzelerin adını da çok merak etmiyorlar, ama Öğrenmişler: 'Patriyod...' Yolboyu; daha kalabalık. Ters istikamette. Adana karayolu uzerinde. Kıraathanesi var. Ussün ;ara karşısında sahibi Mehmet Çetin. "Saddam buraya atmaz" dıyor. 'Ya atarsa?.." —Ne yapacağız? Bu kış kıyamette nereye gideceğiz? Allah buyuktur... Sinan Çınar. "NATO'da işçi." 18 yaşında. Ortaokuldan terk. "Maske verecekkr bize" diye etrafındakilere anlatıyor. Konu açüınca, Edip Ayatan da 18'inde. Sinan'ın arkadaşı. Lisede okuyor. Ona göre de 'kaçmak gerekmiyor.' Savaş çıkarsa o ne yapacak ki? —Ne yapacagım. Kaçmayacağım, ama yatacak da değilim ya! Adil Karakaş söze kanşıyor; herkes gibi o da izlemiş TV'den. CNN muhabirlerini, lsraillileri. Hepsi gaz maskesi takıyorlar. Ama Türkiye'de yok. Bu kadar 'tevekküle' karşı çıkıyor: —Türkiye, bir şey yaparsa, Saddam atar... Sonra kendi aralannda konuşuyorlar: —Korkuyorsun değil mi? Korkmuyorum. Ne olacak şehit olurum. —Ne şehidi? Ne şehit ne gazi olnrsun. Son sözleri söyleyen, Seyithan Kaya. 1986'da 'Suudi'ye giimiş.' 2-3 yıl kadar çalışmış. Tane tane konuşuyor: —Biz savaşmak istemiyonız. Savaşa karşıyız. Böyle yaz... Uzun, garip metal sırıkların soyut bir heykele benzettiği radar üssünün önünden bir Amerikan kamyoneti geçiyor. Dev metal kulak sola turunu tamamlamış, sağa doğru dönüyor. Karşısmdaki 'Mehmet'in Kıraathanesi'nde çaylar tazeleniyor. Okey taşları şakırdatüıyor. Küçükler, büyüklerden saklı sigara içiyor... 20 metre ötede bir asker, üssün kapısında nöbet bekliyor... 6'sının Diyarbakır'da, 6'sımn Şırnak'ta, 4'ünün Bitlis'te oldu- ğu büdirildi. Türkiye'ye geçişlerin Hakkâ- ri'nin Çukurca ilçesine bağlı sı- fır noktasındaki köyler ile Ha- bur smır kapısı yakınındaki He- zil Çayı'ndan olduğu belirtiliyor. Alınan bilgiye göre Hakkâri'nin Çukurca, Şemdinli ve Yükseko- va ilçelerinde gelenJerin ön so- ruşturmalannın yapılabilmesi için 4 ayrı karakol oluşturuldu. Dün bir acıklama yapan Olağa- nüstü Hal Bolge Valisi Hayri Kozakçıoğlıt, aralannda küçük rütbeli subaylar da bulunan as- kerlerin Genelkurmay tarafın- dan, sivillerin poüs tarafından sorgulandığını açıkladı. Türki- ye'ye giriş yapanlar henüz "iltica" talebinde bulunmadık- lan için kendilerine "stgmmacı" işlemi yapıhyor. Yalnız, asker olan sığınmacılarla Genelkur- may Başkanlığı'nın ilgileneceği belirtildi. Diyarbakır'da kurulu Mütte- Başkanı Kurmay Albay Halil Kalaycı, Irak'tan sığınan mülte- cilere kesinlikle kötü muamele yapılmadığını belirterek "Miil- teciler bizim misafirimizdir" de- di. Biths'in Tatvan ilçesinde oluş- turulan mülteci kampmda ba- rındırılan 120'si asker, 60'ı sivil 180 Irakh, dün Müttefık Basın Bilgi Merkezi'yle Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nin birlikte düzenledikleri gezide yerli ve ya- bancı gazetecilerle görüştürül- dü. Kaçarak Türkiye'ye gelen Irakhlar, 10 yıldır yaşadıklan sa- vaş ortamından bıktıklannı bil- direrek, "Savaş çok çok bir ay sürer ve sonucta Saddam kaybe- decektir. Barış ve özgürlük or- tamı saglandıktan sonra tekrar ttlkemiM doneceğiz" dediler. Konuyla ilgili bir acıklama yapan Îçişleri Bakanı Abdülka- dir Aksu, sığınmacı sayısının ge- lişmeler üzerine artacağını bek- lediklerini söyledi. Aksu, "Biz tedbirlerimizi al- mış durumdayız. Sayının kaca ulaşabileceği hususunda bir şe> söylemek miimkün değil, ama 100 bin, 200 bin belld de daha fazla olabilir" dedi. Îçişleri Bakanı, sivil savunma ile ilgili tüm me-vcut planların gözden geçirilerek güncel hale getirildiğini, hassas bolge sayı- lan Güneydoğu'daki illerin sivil savunma birimlerinin takviye edildiğini bildirdi. Îçişleri Bakaru, sivil savunma planlan içinde, sabotajlara karşı gerekli önlemlerin de bulundu- ğunu belirterek "Çeşitli planla- nmız var. Bunlardan biri de sa- botajlara karşı önlem planlan, teröre. beşinci kol faaliyetlerine karşı tedbir planlan uygulama- ya konuldu" dedi. Sivil Savunma Genel Müdü- rü Ahmet Turan Bozkır'ın bil- dirdiğine göre ise yalnızca 37 il- de siren sistemi bulunuyor. Boz- kır, "Sınır illerimizin tümunde siren sistemi.mevcuttur" dedi. SAVAŞMATİK — Güneydoğu'da görev yapan askerier izne çıktıkları günlerde yogun telefon gö- rüşmeleri yapıyorlar. Askerier acil para intiyaçlarını da bankalann kartla para çekikn sislemleri- ni kullanarak gidermeye çalışıyoriar. (Fotoğraf: Turan Yılmaz) Endişe, tedirginlik, korku ve paııik... Savaşın sıcağındaki Türk büyükelçileriTel-Aviv, Şam, Amman ve Riyad'daki havayı Cumhuriyefe anlattılar Haber Merkezi— Arap başkentlerindeki Tür- kiye büyükeiçileri ile Tel Aviv'deki Türk masla- hatgüzarı, Körfez Savaşı'run patlak vermesinden sonra bulunduklan Ulkelerdeki izlenimlerini Cumhuriyet için anlattılar. Türk diplomatik temsilcilerinin bulunduklan başkentlerden telefonla aktardıkları izlenimleri şöyle: Tel Aviv. Maslaluıtgttzar fakjrem Gt- veadlrea- Dtin gece (önceki gece) rahat geçen ikinci gece oldu. Bütün gece yağmur yağdı. Bu, bu yıl Israil'e düşen ikinci yağrnurdu. Herkes için hoş bir sürpriz oldu. Çünİcü lsrail'de şiddetli bir kuraklık var. Esas önemlisi de yağmurun kim- yasal silah kahntılannı kolaylıkla temizlernesi. Iş- teb*ylece yağmur^srailliler için hoş bir sürpriz. Aynca ABD'nin hava köprüsü kurması, Isra- il'in savunmasını Patriot füzeleriyle desteklemesi de kamuoyu uzerinde çok olumlu etki yaptı. Is- railliler özelükle Patriot füzelerinin Suudi Ara- bistan'da basanh sonuçlar vermesi üzerine rahat- ladılar. Aynca Amerikan uçak gemisi USS For- restall'm bölgeye doğru yola çıktığımn açıklan- ması, Israil Başbakanı'mn ilk kez televizyona çı- karak konuşması, hükümetin politikası açısından daha da aydınlatıcı oldu. lsrail Başbakanı hal- kın sürekli olarak evlerinde hapis tutulamayaca- ğuıı söyledi. Bugiın (dün) Tel Aviv'de daha çok dükkân açıl- dı, sokaklarda daha çok insan görülüyor. Trafık de daha arttı. Hayat yavaş yavaş normale dönü- yor gibi görünüyor. Hatta İsrail Havayollan El Al'ın seferleri de sürüyor. lsrail'den Türkiye'ye gitmek Uteyerder bugün (dün) vize almaya baş- ladılar. Ş«at/Bii>-ttkelçl Erhaa T«^«p. Bura- da hayat normal. Olağanüstü bir gelişme yok. Okullar, işyerleri, devlet dairelerinin hepsi açık. tnsanlar normal olarak sokağa çıkıyor, alışveriş- lerini yapıyorlar. Körfez'de bunalım tırmamp sa- vaş çıkınca halkta büyük bir rahatazlık oldu. Sa- vaşın hemen öncesi ve savaşın ilk günü herkes yiyecek depolamak, bankalardan paralarım çek- mek telaşma düştü. Ama kesinlikle büyûk bir pa- nik yok. Suriye rejimi, 'Irak halkı kardeş halktır' gö- rüşünde. Buradaki hissiyat, bunalımın tek adam ve onun çevresindekilerden kaynaklandığ) yolun- da. îsrail'e yapılan füze saldınlarına tepki gös- termediler. Burada genel kanı bir Arap-f srail sa- vaşmın başlatılamayacağı yönünde. Ama böyle bir ihtimal belirirse de bunun Araplararası ko- ordinasyonla olabileceği görüşündeler. Hayatın normal akışını sürdürmesine karşın, halkta sınırın az ötesinde ateş yağdığı için sanıyonım, bir tedirginlik var. Bir de olası terör saldınlanna karşı çok sıkı güvenlik önlemleri alındı. AMman/Büyiikelçi OkUıv Aksoy- Bu- rada tedirginlik sürüyor. Karşıhkh saldırılar de- vam ettikçe de bu tedirginlik sürecek. Amman- da yaşam akışında bir değişiklik olmadı. Gerçi çarşı pazar faaliyeti daha düşük. Daha az sayı- da insan sokakta görünüyor. Türkiye*deki üsle- rin Irak'a hava saldırılannda kullanılmasından rahatsızlık duyuluyor. Bu arada lncirlik'te lsrail jetleri bulunduğu haberi de duyuldu. Bu haber yalanlandı, ama dış ajanslar ve televizyonlar bu- nu ağırlıkb olarak verdiler. Bu da rahatsızlığı art- tıran bir unsur oldu. Şimdiki halde bekleyiş sürüyor. Daha önce meclis, saldınlan kınayan bir bildiri yayımlamıştı. Benzeri bir bildiri de dün (önceki gün) senato- dan çıktı. Amman yönetimi ateşkes için çaba har- cıyor. Körfez'de savaşı barışçı bir biçimde sona erdirecek bir çözümün bulunmasını istiyorlar. Ya- pılan açıklamalar daha çok kendi iç kamuoyla- nna dönük. Kan dökülmesine son verilmesi yak- laşımı içindeler. Bu tür bir çağrıyı içeren bir me- sajı Veliaht Prens Hasan, SHP lideri Erdal tnö- nü ve DSP lideri Bülent Ecevit'e de gönderdi. Rtyad/üfeslek N e M i r ı t b r a h l n Yalraa- Dün gece (önceki gece) Riyad'da füze saldınsı yerel saatle Ol.lffda oldu. Suudi ve ABD kaynakları füze saldırısını yalanlıyorlar. Ancak vatandaşlar arasında füze düştüğünü görenler var. Bugün (dün) sokaklarda trafik epeyce azaldı. Asker ve polis kontrolü fazlasıyla arttmlrruş du- rumda. Şehirde genel bir panik havası görülüyor. Daha önce Dahran ve Darnman kentleri için teh- like var, ama Riyad tehdit altında değil, denili- yordu; şimdi bu inanç yok oldu. Pek çok Riyad- lı batı bölgelerine, daha güvenli olarak büine% Cidde'ye göç ediyor. • Bu arada Türkiye'nin durumunu aynca abar- tan bir yayın yok. Halk arasında da Türkiye"yle ilgili özel bir hissiyat duyulmuyor. Haberlerde Is- rail'e yapılan füze saldınlanyla ilgili bölümler ha- berlerde sansürleniyor. lncirlik'ten uçaklann kal- kışları ve inişleri haberlerine de dün ve önceki gün yabancı basında atıf yapıldı. Trlpoll/Riiyükelçİ Erf(UB Tttzel Lib- ya'nın başkentinde durum normal. Kayda değer önemli bir olay yok. Herkes işinde. Burada 25 bin Türk işçisi yaşıyor. önemli Türk kuruluşla- n da var. Libya makamlannın Türklere bakışı ciddi ve olumlu. Herhangi bir saldın ya da na- hoş olay olmaması için gerekli önlemler alınmış durumda. Zaten tatsız hiçbir olaya izin verilme- di. Ama kamuoyunda bir hassasiyet var hiç kuş- kusuz. DUN\ADA BUGUN ALlStRMEN Nereden Baksan CNN her gün gece maçı verir gibi savaşı veriyor ve biz de ekran başında atari oynar gibi savaşçılık oynuyoruz. Ger- çekte verilen savaşın kendisi değil. Savaşan askerleri, yıkı- ma uğrayan kentleri, ölenleri ve öldürenleri öğrenmiyoruz. Oysa Vietnam savaşı sırasında olaylar, ölenler de yansıyor- du basına. Ve eger, basın ile kamuoyu savaşın sonunda Önemli bir rol oynamışsa nedeni de buydu. CNN ise yalnızca, insan öğesi olmayan bir savaş oyunu sunar gibidir. Ama CNN'in hakkını da yememek gerek. Yine de kendi- sini kopya ederken sansürleyen TRT'den çok daha ileri, hiç değilse haberleri olduğu gibi veriyor. Türk halkına haber ver- mek için kurulduğu halde artık işlevi halkın haber alma öz- gürlüğünü kısrtlayarak iktidara yaranma olan TRT, ne zaman Incirtik'ten söz edilse hemen CNN yayınına sansür koyuyor. Tüm dünya televizyonlarını ızleyenler, Amerikan uçaklarının incirlik'ten havalanarak Irak'ı vurduklarını biliyor. Ama yal- nızca TRT'yi izleyen Türk halkının kendi topraklarının, ülke- sini savaşa sokacak biçimde kullanıldığından haberi yok. Hiçbir yanı hakiı ve düzgün olmayan savaşın başka bir çar- pık yanı. Ama çarptklıklar komedyası yalnız TRT ile bitmiyor. Bu çar- prtmalara katılan katılana. Yetkililerimiz, savaş konusun- da her türlü önlemin alındığınt açıklıyorlar. Oysa Adana ve güney illerinde panik dorukta. Olası bir kimyasal savaşa karşı gaz maskesi bile yok. Yetkililere sormak gerek. Halk açısından savaş konusun- da hangi önlemler alınmış. Ama kime ne soracaksınız? Kendi yarımyamalak demokrasisinin kurallannı bile çiğ- neyerek ülkeyi tek adam diktasına sürüklemekte başroller- den birine soyunmuş bir kişi bile "Ordaoğu'ya demokrasiyi götüreceğimizi" söyleyecek kadar fütursuz olduktan sonra... Neyse ki yanlışlık ve çarpıklık yalnız bizimle sınırlı değil. Türkiye'yi ya doğrudan müdahale ile (ki zayıf olasılık) ya da topraklannı sıçrama tahtası yaparak (ki bu olasılık gerçek- leştı) savaşın tarafı haline sokmak için yapmadığmı bırak- mayan ABD, bu girişimini başarıya ulaştınr ulaştırmaz, ül- kemizi tehlikeli bölge ilan edip buradaki sivil yurttaşlannı uya- nyor. Ne güzel bir çifte standart değil mi? Çifte standart yalnızca ABD ile sınırlı değil. Fransız hava kuvvetleri, bir zamanlar kendi sattıkları tü- zeleri bombalarken de aynı davranış içindedirler. Ama yalnız Fransızlar mı? Körfez'de savaşan ülketerin acaba hangisi, daha önce Saddam'a kim olduğunu bile bile füze ya da kimyasal silah satmamış ki? Hele israil'in füze saldırısına uğramasından sonra karşı- laşılan durum daha da ilginç. Yıllar yılı İsrail'in Filistinliler ve komşu Arap ûlkelerine saldınlarına ktlıf bulmaya çalışan bir kamuoyu, şimdi bir tek ölünün bile olmadığı bu saldırı- lardan sonra ayağa kalkmış durumda. Yahudilerin neler his- settiğinden tutun, Hıtler'e kadar uzanan anımsatmalarla çal- kalanıyor ortalık. Kısacası neresinden bakarsanız bakın, insanı şaşırtan, bi- raz da tiksindiren bir maskaralık sergileniyor Körfez savaşı sırasında. Yanlışlıklar komedyası yalnız Batı dünyası, İsrail ve Türki- ye ile de sınırlı değil. Iran yönetimi gösteriler yapıyor sokaklarda. Gerekçe Müs- lümanların kanlannın dökülmesı. Peki sekiz yıllık İran-lrak savaşında ölen 1 milyon kişinin kanının sorumlusu da siyo- nizm ve ABD mi? Müslüman kanı dökülmesi ahmaklığının anlaşılması için işin içine ile ABD ile siyonizmin karışmast mı gerekti? Hiçbir yanı haklı olmayan bir savaş, herkesin aklını basın- dan aldı. Dünya aklın sınırlarını bir yana bıraktı, koca bir çıl- gınlığı yaşıyor. Hepimizin encamı hayrola! K1SAK1SA • Gazlantep'in Kilis ilçesinde Suriye'den Türkiye'ye kacak girmek isteyen bir grupla çtkan silahlı çatışmada bir kişi yakalandı. Çatışma sonucu Reşit Dedeoğlu (29) adh kaçakçı sağ olarak yakalanırken öteki kişilerin yeniden Suriye'ye kaçtıklan belirlendi. • Yargıtay yerel mahkemenin isteği aşarak karar vermesinin doğru olmadığına karar verdi. Resmi Gazcte'de yayımlanan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi karannda, konu olayda Kirkor Rine Krisep adlı kişinin açtığı ölüm tespiti davasında İstanbul 2. AsÛy« Hukuk Mahkemesi, isteği aşarak ölüm kaydırun nüfus siciline işlenmesine karar verdi. • Kadlri tarikatı şeyhlerinin etkisinde kalarak 3 yaşındaki oğlu Abdullah'ı kesen tbrahün Halil Altun'un yargılanmasına devam edildi. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmada sanık Altun'un akli dengesinin yerinde olup olmadıgımn belirlenmesi için İstanbul Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi'ne sevk edilmesi için ilgili cezaevinden talep beklenirken duruşma ileri bir tarüıe ertelendi. • Yasadısı Devrimci-Sol Uyesi olduğu iddiasıyla 2 ocakta gözaltına alındıktan sonra 17 ocakta çıkanldığı Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından tutuklanan Alişan Turan'uı avukatı Zerrin Sarı, emniyette başlayan işkencelerin cezaevinde de sürdüğünü iddia etti. Avukat ' San yaptığı açıklamada, öğrenci Alişan Turan'ın ifadesinin DGM savcısı tarafından zorla alındığıru iddia etti. • Türkiye genelinde ölüm cezalarının kaldırılması için kampanya başlatan Izmir Barosu'nun 26-27 ocak tarihlerinde düzenleyeceği "Yaşama Hakkı Kurultayı", Adalet Bakanı Oltan Sungurlu'nun katılmak istememesi üzerine ve eski Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e de diğer çağrüı kişilerden tepki gelmesi üzerine 23 şubata ertelendi. • Ak-Doguş dergisi Konya Temsilcisi ve İbda Kitabevi sahibi gazeteci Kerim Bozdağ, izinsiz pankart astığı iddiasıyla Konya DGM'de yargılandı. Bozdağ, Konya Fuan'na siyasal içerikli pankart astığı gerekçesiyle DGM tarafından bir yıl hapis cezasına çarptmldı. Ceza daha sonra 24 bin lira paraya çevrildi. • Sayıştay 1. Daire Başkanı ve üyesi İlhan Gener ile 7. Daire Başkanı ve üyesi Mesut Tozan emekli oldu. • Manisa'nm Turgutlu ilçesinde ve Kocaeli'nde dün meydana gelen kazalarda 9 kişi öldü. Turgutlu'da meydana gelen kazada aynı aileden Rafet Demir, eşi Gönül, oğullan Erol, geünleri Tülay ve torunlan Rafet ve Ozan hayatlannı kaybetti. Izmit'ten tstanbul'a giden yolcu otobüsü E-5 Karayolu'nda karşıdan karşıya geçmekte olan Refiye Kara ile Hasan Kara adlı kan kocaya çarparak ölümlerine neden oldu. Danca kavşağında ise kimliği belirlenemeyen bir kadın aşın hız yüzünden otomobilinin yol kenanndaki bariyerlere çarpması nedeniyle öldü. • Mllll Eğitim Bakanlığı, parasız yatdı ve burslu öğrenci sayısını arttıracak Bir üst düzey bakanhk yetkilisi, orta dereceli okullarda okuyan ve maddi imkânı yetersiz öğrencilere burs verildiğini hatırlatarak "Bu yıl 8 bin 500 Öğrenciye burs verildi. Bu sayı 1991-92 ydında 10 bine çıkanlacak. Böylece 18 bin 500 öğrenciye burs imkânı sağlamış olacağız" dedi. Bakanhk, burslu öğrencilere ayda 44 bin Üra ödeme yapacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle