Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
JMHURİYET/14 HABERLERİN DEVAMI 22 OCAK 1991
Tahran'da 2.
cephekaygısı
Türkiyeden kara operasyomı
ANKARA (Cnmhuriyet Bii-
rost) — Türkiye'nin üslerini
ABD'nin kullanuruna açması
çeşitli tslam ülkelerinde tepki ile
karşüanırken tran Cumhurbaş-
kanı Haşemi Rafsancani ülkesi-
nin bu gelişmeden duyduğu ra-
batsızlığı ve "savaştn yayüma-
sına" ilişkin endişelerini Cum-
hurbaşkanı özal'a duyurmak
amacıyla özel danışmanı Büyü-
kelçı Ali Reza Muayyeri'yi dün
Ankara'ya gönderdi.
Dün öğle saatlerinde Anka-
ra'ya gelen ve Cumhurbaşkan-
lığ) Sözcüsü Büyiıkelçi Kaya To-
peri tarafından Esenboğa Hava-
alanı'nda karşılanan Büyükelçi
Muayyeri ziyaretinin "savaşın
gelişmesini öntemeyi ve bir an
öncc banşçı sonun bulıuunası-
nı amacladığuu" belirtti. Büyü-
kelçi Muayyeri, öğleden sonra
ilk flnce Dışişleri Bakanı Kurt-
cebc Alptcmoçin ile bir araya
geldi. Körfez savaşındaki olası
gelişmelerin değerlendirüdiği
bildirilen bu görüşmeden sonra
herhangi bir resmi açıklama ya-
pılmadı.
Büyükelçi Muayyeri daha
sonra Başbakan Yıldınm Akbu-
lut tarafından kabul edildi. Bir
saat kadar süren görüşme hak-
kında Başbakanlık Basın Mer-
kezi'nden daha sonra yapüan
acıklamada taraflann tüm caba-
lara rağmen Körfez savaşının
çıkmasından duyduklan üzün-
tüyü dile getirdikleri bildirildi.
tran Cumhurbaşkanı'run özel
temsilcisinin Irak'm Kuveyt'ten
derhal çekilmesi gerektiğini vur-
guladığı belirtilen açıklamada
daha sonra şöyle dendi:
"Hüküroetin BM karariannı
titizHkle uyguladığını kaydeden
Başbakan, Türkiye'nin hiçbir
komşasunun toprağında gözü
olmadığını ve Körfez cografya-
smın değişmemesinden yana gö-
rüşü bulunduğunu belirtti. Baş-
bakan Akbulut, Türkiye'nia
Lrak'tan bir saMın bekkmedigi-
ni, Türkiye'ye yönelik bir saldın
olmadığı takdirde [rak'a karşı
bir askeri gücün kullamlmaya-
cağını tekrarladı."
Cumhurbaşkanı özal ise Bü-
yükelçi Muayyeri'yi saat 16.30'-
da kabul etti. Büyükelçi Muay-
yeri burada Cumhurbaşkanı
Rafsancani'nin bir sözlü mesa-
jını iletti. Bir saatten fazla sü-
ren görüşmeden sonra bir açık-
lama yapan Cumhurbaşkanhğı
Sözcüsü Büyükelçi Kaya Tope-
ri, kabulde Büyükelçi Muayye-
ri'nin savaşın başlamasından bu
yana meydana gelen durum
hakkında Iran Cumhurbaşka-
nı'run görüş ve değerlendirme-
lerini naklettiğini bildirdi. Tope-
ri, Cumhurbaşkanı özal'ın da
tran Cumhurbaşkanı Rafsanca-
ni'ye üetilmek üzere bu konuda-
ki görüşlerini ve Türkiye'nin
politikasıru belirtüğini kaydetti.
Yetkili çevreler tran Cumhur-
başkanı'nın Cumhurbaşkanı
özal'a mesajının esas olarak şu
noktalarda odaklantığını bildi-
riyorlar:
1. Körfez'de savaş tüm çaba-
lara rağmen arzulanmayan bir
şekilde başladı. Burada sorum-
lu olan tarafın Irak olduğu kuş-
ku götürmez. Ancak savaş ay-
nı zamanda bölgenin tehlikeli
bir silah yığınağına dönmesine
neden oldu. Şu aşamada tüm
çabalar savaşın daha da yayıl-
masını engelleyeme yönelik ol-
malıdır. Bu nedenle Türkiye'nin
üslerini kullandırması bizi endi-
şelendiriyor. Bu cephenin kara
boyutunu da içerecek şekilde ge-
nişlemesi ise çok ciddi sonuçla-
ra yol açabilir.
2. Çokuiuslu güçler şu anda
adeta Irak halkını cezalandınr-
casına bu ülkenin elektrik sant-
rallan, rafineleri ve barajlan gi-
bi hedeflerini tahrip ediyor. Oy-
sa amaç Irak'ın Kuveyt'ten çe-
kilmesini sağlamaktır. Müslü-
man bir ülkenin halkına karşı
girişilen bu saldınlan onaylama-
mız olanaksızdır.
3. Iran savaş sonrasmda böl-
ge coğrafyasının değişmesine
kesinlikle karşıdır. Bu konuda
Türkiye ile tam görüş birliği
vardır. tran, Irak'ın parçalan-
masuıı hiçbir şekilde kabul et-
meyecektir.
Gerek Cumhurbaşkanı özaT-
ın gerekse Başbakan Akbulut'-
un da Muayyeri'yi kabulleri sı-
rasında Irak'a Kuveyt'ten çekil-
mesi için her türlü fırsatın tanın-
dığını, Saddam Hüseyin'in ise
uzlaşmaz tutumunu sonuna ka-
dar sürdürmeye kararlı olduğu-
nu belirttikleri bildiriliyor. Bu
çerçevede Başbakan Akbulut'-
un Türkiye'nin bir NATO ülke-
si olduğunu ve bu çerçevede so-
rumluluklan olduğunu vurgula-
dığı belirtiliyor.
Büyükelçi Muayyeri Anka-
ra'dan ayrılmadan önce düzen-
lediği basın toplantısında Türki-
ye ile ülkesi arasında Körfez sa-
vaşı konusunda birçok noktada
görüş birliği olduğunu söyledi.
Öte yandan Cumhurbaşkanı
özal dün akşam ABD Başkanı
George Bush ile bir telefon ko-
nuşması yaptı. Cumhurbaşkan-
hğı Sözcüsü Büyükelçi Kaya To-
peri konuyla ilgili açıklamasın-
da, görüşmede Körfez'deki son
durum hakkında karşıhklı bir
değerlendirme yapıldığinı bildir-
di. Görüşmede Iran Cumhur-
başkanı Rafsancani'nin mesajı-,
nın da ele ahndığı sanılıyor.
Bu arada Pakistan Başbaka-
ru Navaz Şerif'in yann Türki-
ye'ye geleceği bildirildi. Yetkili
çevrelerden edinilen bilgiye gö-
re Şerif, tran üzerinden Türki-
ye'ye gelecek.
New York muhabirimiz Şeb-
neaı Atiyas'ın haberine göre Pa-
kistan'ın savaş sonrasında böl-
gede istikrarı sağlamaya yöne-
lik askeri ittifak oluşturulması
için çalışmalar yaptığı kaydedi-
liyor. Pakistan Başbakanı Na-
vaz Şerife yakın bir resmi gö-
revli, Iran - Türkiye ve Pakistan
arasında süren görüşmelerin
"ortak bir anlayış yaratmayı"
amaçladığını kaydederek, şim-
dilik böyle bir ittifak için "as-
keri" sözcüğünü kullanmaktan
kaçındıklanru, "stratejik" söz-
cüğünü yeğlediklerini ifade et-
ti. ABD'nin de bölgede Batı it-
tifakı ile uyumlu böyle bir gyç
oluşturulmasını özendirdiği
kaydediliyor.
Tahran radyosu
Tahran radyosunun önceki
akşam yaptığı yayuıda Tahran'-
da lngilizce olarak yayımlanan
Tahran Times gazetesinin Tür-
kiye ile ilgili yaptığı yoruma da
yer verildi. Türkiye'nin tutumu-
nu eleştiren gazetenin yazısında
şöyle denildiği bildirildi:
"Türkiye'nin savaşa katılma-
sı, bölgenin geleceği açısından
tehlikelidir. Türkiye, Musul ve
Kerkük'e göz dikti. Irak askeri
guciinu kullandığı sürece Türki-
ye Irak'a doğrudan girmekten
kaçınacaktır. Ancak Irak'ın sa-
vaş giicunün yok edilmesi dunı-
munda Turkiye, Kuzey Irak'ta-
ki petrol yataklannın bulundu-
ğu Musul ve Kerkük'ü eie geçi-
rir. Irak'ın parçalanması ve
paylaşılmasına Iran asla göz
yummayacaktır."
Iran'dan îsrail'e
sert uyarıDış Haberler Servisi — Iran
Dışişleri Bakanı Ali Ekber Ve-
layeti dün başkent Tahran'da
düzenlediği basın toplantısında
tsrail'i Irak'a misillemede bu-
lunmaması için sertçe uyararak
"tsrail'in her ne sebeple olursa
olsun tslam topraklanna saldı-
n düzenlemesi tran için kabul
edilemez" dedi. Iran Cumhur-
başkanı Haşimi Rafsancani de
dün Tahran'da başlayan 3.
Uluslararası Körfez tşbirliği
Konferansf na gönderdiği me-
sajda, Körfez savaşmda tarafla-
rın "aldın ve mantıgın sesine
uyarak daha fazla can ve mal
kaybı olmadan savaşa son ver-
meleri" için çağrıda bulundu.
tran Dışişleri Bakanı Velaye-
ti, müttefık kuvvetlerin Irak'a
yönelik "yahşi" saldınlannı kı-
nayarak "BM kararlannın hiç-
biri bunn haldı göstertmez" de-
di.
AA'nın AFP"ye dayanarak
Tahran'da bildirdiğine göre Ve-
layeti, "Irak'ın masum halkı
çokuiuslu güçlerm bombardı-
manına uğrnyor. Biz bunu kını-
yoruz. Çokuiuslu güçler Irak'a
vahşice saMırdılar" diye konuş-
tu. Velayeti ulkesinin Körfez sa-
vaşuida tarafsız olduğunu hatır-
latarak lran'ın bölgede hiçbir sı-
nır değişikliğirû kabul etmeyece-
ğini vurguladı.
tsrail'in savaşa girmesi olası-
Iığj konusundaki bir soruyu ya-
nıtlayan Velayeti, şöyle konuş-
tu:
"tsrail'in her ne sebeple olur-
sa olsun tslam topraklanna sal-
dın düzenlemesi Iran için kabul
edilemez. İsrail'e karşı başta Fi-
listinlilerinki olmak üzere her
türlü mücadeleyi destekliyo-
nız."
Diplomatik kaynaklar, Şiiler
tarafından kutsal sayılan Necef
ve Kerbela kentlerinin ABD
uçakları tarafından bombalan-
dığı haberinin tran halkı arasın-
da büyük tepki uyandırdığını
bildiriyorlar.
Rafsancani'den çagn
Iran Cumhurbaşkanı Rafsan-
cani, "Bölge ülketerinin istenen
istikrann sağlanması için barışı
sağlama çabası içine girmelen-
ni" istedi. Rafsancani dun Tah-
ran'da başlayan 3. Uluslarara-
sı Körfez tşbirliği Konferansı'-
na gönderdiği mesajda, Körfez
savaşında taraflara "aklın ve
mantıgın sesine uyarak, daha
fazla mal ve can kaybı olmadan
savaşa son vermeteri" çağrısın-
da bulundu.
Irak'a destek
Bu arada AP, Irak'ın rehine-
leri canlı kalkan olarak kullan-
ma kararını lran'ın destekleme
eğilimi gösterdiğini bildirdi.
Ajans, Tahran radyosunun
"Irak'ın ekonomik kaynakla-
nyla kimi zaman da kentlerin ve
suçsuz sivillerin bombalandıgt-
m" bildirdiğini duyurdu. ABD,
şimdiye kadar sadece askeri he-
deflerin bombalandığını öne sü-
rüyordu.
UFUK GÜLDEMtR
WASHINGTON — Körfez
savaşının, öngöriüenlerin ötesin-
de uzama eğiliminin ohnası, ka-
rada da 2. cephe senaryosunu
Türkiye için güncel bir risk ha-
line getiriyor.
Türkiye'yi bu riskin eşiğine
getirebilecek geüşmeler şöyle
özetlenebilir:
1) ABD'nin Irak'a karşı yü-
rüttüğü yoğun hava saldınsmın
üzerindeki toz duman dağıhp
askeri değerlendirmeler Was-
hington'a akmaya başladıkça
görülüyor ki Amerika, Irak'ı ta-
mamen yakıp yıkmak niyetinde
değil. Örneğin, askeri hedefler
yoğun olarak bombalanıyor,
ama Irak'ın temel sanayisine,
altyapısına bir zarar gelmesin-
den özenle kaçmıhyor. Sivil halk
öylesine gözetiliyor ki Saddam
Hüseyin'in dahi bombardıman-
dan korunmak için apartman
dairelerinde kaldığı bildiriliyor.
Şu ana kadar Saddam Hüseyin-
in değer verdiği aile fertlerinden
kimsenin evinin hedef alınma-
mış olması önemli bir gösterge.
2) Tüm bunlar, iki anlama ge-
liyor: Birincisi, Amerika ne
Irak'ı ne de Saddam Hüseyûı'i
tamamen bitirmek istemiyor.
Kuveyt olayı yatıştıktan sonra
bölgede yeni istikrarsızlıklar ya-
ratmayı arzulamıyor. tkincisi de
Saddam Hüseyin'in bir nokta-
dan sonra hâlâ Kuveyt'ten çeki-
leceğine inanılıyor. Peki Ameri-
ka'mn bu limitli askeri harekâ-
tı, Saddam Hüseyin gibi ülkesi-
nin kaderini tek başına elinde
tutan bir lidere "dognı mesajlar
verilmesine" hizmet ediyor mu?
Bu sorunun yanıtı ortada. An-
cak durum gösteriyor ki Ame-
rika, her ne kadar savaştan ön-
ce Saddam Hüseyin'i "Hitler gi-
bi olaylardan tek başına
sorumlu" ilan ettiyse de böyle-
sine sorumlu bir kişiyi ortadan
kaldırmadan da bu krizden sıy-
nlabileceğini düşünüyor. Ban
gözlemcilere göre bu, savaşın
uzamasıyla uç verebilecek bir
nokta. "Çiinktt Saddam Hüse-
yin eger tek başına bu krizi ya-
raubildiyse o halde varlığı ve ik-
Ödan sürdükçe kriz de sürecek."
3) Amerika her ne kadar bu
savaşın "Vietnam'a benzemeje-
cegini, kısa zamanda zafere
ulaşmak için Amerikan askeri-
nin elinin kolunun
tutulmayacagını" ilan etmiş ol-
sa da şu ana kadarki gidişat,
askeri terminolojiye
"Gradualism" diye geçen ve
Amerika'nın Vietnam'dan zafer
elde edemeden ayrılmasına yol
açan sürecin Irak'ta da tekrar-
landığıru gösteriyor. Gradua-
lism, savaşın yavaş yavaş büyü-
mesi anlamına geliyor. Bu konu-
da şöyle bir senaryo tartışılıyor:
Amerikahlar savaş üerledikçe,
kan döküldükçe "acaba ne uğ-
runa savaşıyoruz" sorusuna ya-
nıt aramaya başlıyor. Bu arada
doğal olarak kamuoyunun sava-
şın ilk günlerinde yönetime gös-
terdiği destekte erozyon başlı-
yor. Amerika bunun getirdiği
panikle bu kez sayaşı bir an ön-
ce sona erdirmek için ilk günler-
de kaçmdığı sivil hedeflere yö-
neuneye başhyor, 2. derecede rol
alrmş Türkiye gibi müttefîklerini
1. derecede katkıya zorluyor. Vi-
etnam'da olduğu gibi kentleri
bombalamaya başlıyor. Ancak
bu hırçınlaşma, Amerikan ka-
muoyunda savaşa muhalefetin
daha da artmasıyla uç veriyor.
Yani yine Vietnam savaşındaki
kısır döngü başlıyor ve Ameri-
ka kendisini dış ve iç cephede iki
savaşa sürüklenmiş olarak bulu-
yor.
4) Washington bugüne kadar
Saddam Hüseyin'i hep Ameri-
ka'nın mesajlarını yanhş anla-
makla, yanhş hesap yapmakla
suçladı. Hatta ABD Başkanı
Bush, buna bir keresinde Cum-
hurbaşkanı Turgut ÖzaPı da ta-
nık gösterdi: "Bölgenin büyük
liderlerinden birisi bana Sad-
dam'ın saldıracağımıza ikna ol-
madıgını söyledi" dedi. Oysa,
Amerika'nın şu ana kadar yü-
rüttüğü "ölçülü" savaş, Saddam
Hüseyin'in değil, Washington-
un Irak'ın mesajlannı tam ola-
rak algılayamadığmı gösteriyor.
Irak, başından beri Kuveyt'ten
çekilmeyeceğini söylüyor ve bu-
nu sağlamak için vargücüyle
Amerika'ya direnmeye hazırla-
nıyor. Amerika da şu ana kadar
yürüttüğü "centilmence" savaşla
fazla can kaybı vermeden Ku-
veyi'i kurtaracağını umut ediyor.
Saddam Hüseyin'in yapmak is-
tediklerinden birisi şu: Ameri-
ka'ya unutamayacağı bir ders
vermek, Amerika'nın kendisine
emir veremeyeceğini tüm dünya-
ya göstermek. Bu ruh hali, Or-
tadoğu'da Amerika hakkındaki
yaygın kamuoyu duygulannın
Hüseyin'in ağzından dışavuru-
mu ve prim yapacak bir tavır.
Saddam Hüseyin, bu mobilizas-
tMZALI PANKART — Bir gnıp sair, ögretim öyesi, yazar ve sanatçı imzaladıklan pankartla. (Fotograf: Suat Kozluklu)
'Muhatabına' verilmek üzerepankart hazırtadılar
Sanatçılar: Savaşa son verin!tstanbul Haber Servisi — Dünyarun bir-
çok yerinde savaş karşıtı gösteriler sürer-
ken IstanbuPda da bir grup şair, ögretim
üyesi, yazar ve sanatçı, basın toplantısı dü-
zenleyerek Körfez savaşına ve Türkiye'nin
bu savaşa kaülmasına duyduklan tepkiyi
dile getirdileT, sendikaları, kişi ve kuruluş-
ları bu konuda duyarh olmaya çağırdılar.
Gazeteciler Cemiyeti Lokali'ndeki top-
lantıya, aralannda ses ve sinema sanatçı-
lan Nur Sürer, Edip Akbayram, Sadık
Gürbiiz, Bilgesu Erenus, Halil Ergün, Ay-
taç Arman, tlyas Salman, Grup Kızılır-
mak üyeleri, şair ve yazarlar Muştak Ere-
nus, Levla Erbil, Bekir Yıldız, Orhan Al-
kayn, Sungur Savran, Hasan Kıyafet, Ad-
nan Bostancıoğlu. Pınar Kür, Adnan Öz-
yalçıner. Sennur Sezer, Ataol Behramog-
lu, ögretim üyesi Gencay Gürsoy, ressam
Orhan Taylan, Çağdaş Yaşamı Destekle-
me Derneği yönetim kurulu üyesi Gölse-
vil Erdem'in de bulunduğu yaklaşık 50 kişi
katıldı.
Toplantının açış konuşmasım yapan
Ataol Behramoğlu, sanatçılar olarak mad-
di bir yaptınm güçleri bulunmadığını, ma-
nevi ağırlığa sahip olduklarını söyledi.
Behramoğlu, "Türkiye'yi bu savaşa sokan
yönetici grubun başındaki kişi ısrarla ül-
kenin maddi çıkarları olacagın söylüyor.
Bu kısır gorüşlülüktıir. Hükümete soru-
yorum, 'savaşın uzayabileceğini onceden
düşündüler mi?' Savaş kışkırtıcılığı sonu-
cunda, Türkiye topraklanna atılacak bir
bomba, bir füze Türkiye'nin anlamını de-
giştirecek. Türkiye eski Türkiye olmaya-
cak. Yöneticiler bunun vebalini sonsuza
kadar taşıyacaklar" diye konuştu.
Toplantıda söz alanlar, tepkilerini ve
önerilerini şöyle dile getirdiler:
Halil Ergün: Çok acı çekiyorum ve ken-
dimi çok yalnız hissediyorum. Akılalmaz
bir TV politikasıyla binlerce bomba yağı-
dırılırken insani dram kaçırılmak isteni-
yor. Hepimiz televizyoa karşısında rehine-
yiz. Savaş atari oyunu haline gelmiştir.
Herkes duyarsız. tnsanları harekete geçi-
rici eylemler yapmalıyız!'
Nur Süren Bir deli kuyuya taş attı, 57
milyon çıkaramıyor. Bütün dünyada savaş
karşıtı eylemler var, bir Türkiye'de hiçbir
şey yapılmıyor. Ve Türk basını CNN'in dı-
şına çıkamıyor. Dünyadaki eylemleri ga-
zetelerde okumak istiyoruz, ama yok.
Leyla Erbil: Bu savaş soykmm savaşı-
dır. BM'in Irak'a karşı başlattığı soykınm
savaşıdır. Hâlâ bir şeyler yapabiliriz. Sa-
vaşa hayır demek için geç kalınmış değil-
dir.
Bekir Yıldız: Arabistan çöllerinde 1300
yıl sonra tekrar Kerbela olayı yaşanıyor.
Sadık Gürbüz: Türkiye Cumhuriyeti,
Türk halkı savaşa karşı değildir. Türk hal-
kı kurtuluş, özgürlük savaşlanna saygıy-
la bakar, onurla yaklaşır. Onursuz savaş-
lar Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez
yazılıyor. Türkiye onurlu safda yer alma-
lı, tarafsızlığını belirtmelidir. Yurtdışında,
özal'ın ABD Başkanı Bush'un postalla-
rını silerken gösterilen karikatürler yapı-
lıyor. Türk halkı bu kadar onursuzîaştı-
nlamaz, kimsenin buna hakkı yoktur.
Bilgesu Erenus: "Emperyalist savaşla-
ra son" yazıh pankartı imzalayarak mu-
hatabma verelim.
Pınar Kür Türk halkı bu savaşı istemi-
yor. Türk halkının canının komnmasına
yönelik en ufak bir tedbir alınmamıştır.
Güneydoğu'da gaz maskesi dağıtılmadı,
sığınak yok. Parası olan bu tarafa geliyor.
tsrail halkına 2.5 milyon gaz maskesi da-
ğıttı, Türkiye 1500 gaz maskesi dağıttı. Bu
utanç verici, her şeyden daha acı verici.
Sennur Sezer. Savaşa girdik ve özgür-
lüklerimizi birer birer yitiriyoruz. Bu yö-
netimin savaşa ihtiyacı vardı. Özgürlük-
lerimizin elimizden alınmasına izin verme-
meliyiz, bu tuzaktan kurtulmalıyız.
Orhan Alkaya: Büyük devletler küçük
devletleri yutabilirler, ama küçük devlet-
ler daha fcüçük devletleri yutamaz denili-
yor. Türkiye savaştadır. Ben bu savaşta sa-
vaşmayacağım. Orduya katılmayacağım,
çağnlırsam gitmeyeceğim. Böyle bir savaş-
ta onurlu insanlann yeri olmadığına ina-
nıyorum.
Gencay Gürsoy: Türk toplumu ne ya-
zık ki savaş öncesindeki savaş aleyhtarı
tavrından geri dönüyor. Toplum savaş
oyunları histerisine kapılmış. Insanlarda
savaş heyecanı var. Çok ümitli değilim,
azınlığız.
Sungur Savran: Bu konuda sendika
temsilcilerinin de çağrılacağı bir büyük
toplantı düzenlenmeli. îşçi sınıfı bir işa-
ret bekliyor olabilir.
Basın toplantısından sonra "Emperya-
Hst savaşlara son" vazılı pankart imzalandı
ve pankartın "muhatabına götüriilmesi"
kararlaştırıldı.
Incirlîk'e Tatriot' ağı
(Baştarafı I. Sayfada)
Oysa daha sonra Irak
"Scud" füzelerinin Tel-Aviv ve
önceki gün de Suudi Arabistan'ı
vurması, aynca Irak Hava Kuv-
vetleri'ne ait savaş uçaklarının
çok ulushı ittifak uçakları ile "it
dalaşı" yapıp bazüannı düşûriip
"pilotlarını da esir etmesinin"
tncirlik'te de kaygı yarattığı an-
laşılıyor.
Bu nedenle Amerikahlar tn-
cirlik Üssti'nün içine "Patriot"
füze bataryası yerleştirdi. Buna
karşılık, üs içindeki kısa menzil-
li yerden havaya "Rapier" fü-
zeleri ile "Oerlikon" uçaksavar
toplannın bazılan üs dışına çı-
kartıldı.
Daha çok alcak uçuşlu düş-
man hava saldınlarma karşı
kullamlan "Rapier" füzelerin-
den iki batarya ve daha kısa
menzilli bir "Oerlikon" uçaksa-
var topu Adana'nın içinde ve
üsse bakan "Remzi Oguz Ank
Mahallesi"ndeki bir tepeye yer-
leştirildi. Benzeri hava savunma
sistemlerinin çamlık tepelerde
de bulunduğu bildiriliyor.
Ttirk "F-16
M
lan
19 ocak cumartesi günü öğle-
den sonra Türk Hava Kuvvet-
leri'nin üç adet "F-16" savaş
uçağının tncirlik Üssü'ne indi-
ği gözlendi. TRT kameralann-
ca da görüntülenen Türk uçak-
laruıın bu beklenmedik inişi
hakkında üsten bir Türk yetkili
"üssün güvenliği ile ilgili devri-
ye uçuşu yaptıklanm" söyle-
mekle yetinmişti.
Ancak bu uçaklann kalkışına
bir daha tanık olunamadı. Üs-
ten gece ve gündüz değişik sa-
atlerde çıkış yapıhyor. Uçakla-
rın cinslerini saptama olanağı-
na karşılık kimlikleri gece uçuş-
lannda belirlenemiyor.
Bu nedenle üç "F-16" Türk
savaş uçağmın bu gece uçuşlan
sırasında Amerikan savaş uçak-
larının yanı sıra Kuzey Irak'a
yönelik bazı saldmlara "Türk
pilotlannın savaş eğitim ve ye-
teneklerinin arttınlmasını sağla-
ma amacıyla" katılmış olabile-
ceği söyleniyor.
Gözlemciler, Cumhurbaşka-
nı Turgut Özal'ın bir süre önce
verdiği "Türk askerinin de sa-
vaş eğitim ve yeteneklerinin art-
tınlmasını sağlama amacıyla bu
savaşa katılmasırun iyi olacagı"
kanısını açıkladığını anımsatı-
yorlar.
Gözlemciler aynca bir Türk
savaş uçağının Irak sınırına
15-20 km uzakukta Cudi DağV-
na bomba düşürmesi olayına da
dikkati çekiyorlar. Bu kaynak-
lar "Türk Genelkurmayı'nca
eğitim ve devriye uçuşu sırasın-
da bombanın düşürüldügü yo-
lundaki açıklamada bir yanlış-
lık var. Devriye uçuşu sırasında
bombadan ziyade düşman
uçaklanna karşı koyacak hava-
dan havaya silahlar bulunur,
bomba taşınmaz" diyorlar.
Aynı yetkililer "Türk hükü-
metinin İncirlik çıkışlı Ameri-
kan savaş uçaklarının Kuzey
Irak'ı bombalamalan olayını ilk
gün 'eğitim uçuşu' diye tanım-
ladığını ve Cudi Dağı'na bom-
ba düşürülmesi olayındarı da yi-
ne 'eğitim uçuşu' diye söz edil-
mesi arasında İcavram benzerli-
ğinı anımsatıyorlar.
Söz konusu yetkililerin ben-
zeri değerlendirmeleri, Adana'-
ya gelmiş yabancı TV ve basın
mensuplarına da yaptıkları an-
laşılıyor.
İncirlik Üssü'ndeki bir Ame-
rikalı sözcü, Türk savaş uçak-
lannm da harekâta katüdığma
ilişkin haberleri ne yalanlayıp ne
de doğrulayabileceğini söyleye-
rek "Türk Hava Kuvvetleri'nin
nuhatabımız olduğunu" ekle-
mekle yetindiler.
. Suudi Arabistan'in Dahran
kenti ite tncirlik arasında üç gün
önce kurulun hava köprüsün-
den usse personel ve cephane yı-
ğınağının yugunlaştığı gözlenı-
yor.
Kalkandan daha fazla akar-
yakıt tanker uçağı, nakliye ve
personel uçağının üsse inmesi,
yeni teknik personel, pilot ve
yer personeli gibi takviye ele-
manların geldiğini ve aynca Su-
udi Arabistan kökenli akaryaktt
ikmalinin de havadan yapıldığı
izlenimini yaratıyor.
Bir Amerikan yetkilisi önü-
müzdeki günlerde "Forrestal"
adlı Amerikan uçak gemisinin
Doğu Akdeniz'e geleceğini söy-
ledi. Yöredeki 6. Füo'nun öte-
ki uçak gemilerinin İsrail'in sa-
vunmasına destek verdiğini,
"Forrestal" ın özellikle tncir-
lik'i besleyen ve savunmasını
destekleyen bir görev yapacağı-
nı belirtti.
İneirlik'ten 13. harekât
ABD uçaklannın İncirlik'ten
Irak'a yönelik on üçüncü saldı-
rısı için uçak kalkışlan dün ge-
ce 22.25'ten itibaren başladı.
23.20'ye kadar 31 savaş uçağıy-
la 3 yakıt uçağı tncirlik'ten ha-
valandı.
yonu sağladığı takdirde savaşı
son tahlilde kaybetse de mağlup
sayılmayacak, çünkü Ortado-
ğu'da "mazlumlar" mağlup de-
ğil, galip oluyor. Bunun için de
Amerika'ya bugüne kadar gö-
rühnemiş bir askeri direniş gös-
tereceği anlaşıhyor.
5) Daha şimdiden Irak uçak-
savarlan ilk günün şokunu atıp
Amerikan uçaklanna zor anlar
yaşatmaya başladı. İsraü ve Su-
udi Arabistan kentleri korku
içinde. Son üç gündür Irak top-
çusu sınınn hemen ötesinden
Suudi topraklannı arada bir ate-
şe tutuyor, dev yakıt tanklannı
vuruyor. Amerikahlar, eğer bir
askeri manevra düşünmüyorlar-
sa bu bataryanın yerini tespit
edip imha etmekte güçlük çeki-
yor. İhtimaldir ki Irak topçusu
Kuveyt'te apartmanlann altına
dahi kanlmış rayh tünellerde te-
tikte bekliyor. Amerika'nın, bu
derece iyi mevzilenıniş, savaş de-
neyimi olan bir gücü sadece ha-
va saldmsıyla yerinden oynat-
ması çok zor. Amerika bu ba-
kımdan bir süre sonra Irak top-
çusunun üzerine kara birliklerini
yollamak zorunda. Bunun da
kanlı ve uzun bir çarpışmaya yol
açacağı kesin. Amerika, Irak'ı
Kuveyt'ten çıkarmamn yolunun-
Kuveyt coğraf>
r
asında yürütüle-
cek savaştan değil, Irak coğraf-
yasındaki savaştan geçtiğıni bil-
miyoT olamaz. Ancak şu ana
kadar savaşın gidişatı, Ameri-
ka'nın bu yolu seçmediğini gös-
teriyor. Tüm bunlar ortaya ko-
yuyor ki önümüzde kanta ve
uzun bir savaş var.
Savaş uzayıp Amerika'nın, ar-
zuladığı başarıyı elde edemeyin-
ce Türkiye'nin savaştaki rolünü
arttırmasını talep edeceği tabii.
Bu bakımdan savaşın uzaması
Türkiye için önemli riskler do-
ğuruyor. Bunlardan birisi Türki-
ye'nin evsahipliği ettiği uçakla-
nn sayısımn arttınlması. Ame-
rikan askeri makamlan daha
şimdiden Irak'ın bombardıman-
dan kaçırdığı uçaklan kuzeyde
sakladığını iddia etmeye başla-
dı. Tüm bunlar Türkiye için
alarm verici belirtiler. Çünkü
Irak'ın kuzeyine Amerika'nm en
risksiz ulaşma yolu Türkiye üze-
rinden. Dolayısıyla eğer Ameri-
ka bugün izlediği "ölcülü" savaş
stratejisiyle kısa sürede sonuç
alamazsa, 2. cephe senaryosunu
bu kez kara birliklerini de kap-
sayacak biçimde genişletmek ar-
zusu ile ortaya çıkabilir.
BATMAN
20 ABD
helikopteri devrede
DOSTUM
MOZART
Nadir Nadi
7. bası 5.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yaymları Tûrkocağt
Cad. 39-41 Cağaloğlu-htanbul
Ödemeli gönderilmez.
Haber Merkezi — tncirlik
Hava Üssü'ne B-52 bombardı-
man uçaklannın iniş-kalkış ya-
pabilmeleri için yoğun hazırlık-
lar yapıhyor. Batman Askeri
Havaalaru'na, ABD Hava Kuv-
vetleri'ne ait 20 helikopter indi.
Bağdat radyosunun Irak'a
Türkiye ve tsrail'den füze saldı-
rısı yapıldığı yolundaki iddiası
Dışişleri Bakanlığı ve Genelkur-
may Başkanlığı yetkilileri tara-
fından yalanlandı. Dışişleri Ba-
kanlığı Sözcüsü Murat Sungar,
'Türkiye'nin Suriye ile anlasa-
rak Şamın ABD uçaklanna ha-
va sahasuu actıgı" şeklindeki ha-
berlerin asılsız olduğunu söyle-
di .
BBC televizyonunun Anka-
ra'dan izlenen yayırıında Bağdat
radyosunun, Türkiye ve tsrail'-
den Irak'a füzeler fırlaüldığı id-
diasına yer verilirken BBC din-
leme servisinin uzmanlarından
biri,"Haberde ciddi bir bilgi bu-
lunmadığını ve haberin Arap
dünyasını etkilemeye yönelik
olduğunu" söyledi. Ankara'da
Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'den
Irak'a füze atıldığı iddiasının ta-
mamen asılsız olduğunu bildire-
rek "Böyle bir durum söz konu-
su bile değildir" ifadesini
kullandı.
Genelkurmay Başkanlığı'n-
daki askeri yetkililer de Bağdat
radyosunun haberinin gerçek-
lerle bağdaşmadığını bildirdi.
Genelkurmay'da üst düzeydeki
bir askeri yetkili, Türkiye'nin
envanterinde saldın yapabilecek
nitelikte füze bulunmadığını
söyledi. Askeri yetkililer Türk
uçaklannın ABD uçaklanyla
birlikte Kuzey ve Batı Irak'ta
ortak operasyonlar yaptıkları
savlannı da yalanladılar.
tncirlik'ten günde ortalama
yüz sorti (çıkış) yapan ABD sa-
vaş uçakları F-15, F-16 ve
F-111'lerin yanı sıra üste B-52
ağır bombardırnan uçaklannın
da konuşlandınlması amacıyla
hazırlıklar yapüdığı bildiriliyor.
Adana Büromuzdan Ufnk Te-
kin'in haberine göre B-52'lerin
daha rahat faaliyet göstermele-
ri amacıyla gereken özel "saf
su"nun elde edilmesi amacıyla
gerekli kimyasal işlemlerden ge-
çirümesi için üste göre\
r
li ABD'-
Ulerin bazı müteahhitlerle işbir-
liği içinde oldukları öğrenildi.
Üsteki Amerikalı kaynaklar,
son zamanlarda yaptıkları gibi
"B-52'ler tncirlik pistine ne za-
man inecek ve sayılan ne ola-
cak" sorumuza "Ne bu ne de
harekâtla ilgili diğer sorulann
yanıtı burada istenecek. Muha-
tap artık ABD'li makamlar de-
gil" karşıhğını verdiler. Çok sa-
yıda bomba taşıraa özelliğine
sahip olan B-52 uçaklannın ka-
nat genişliklerine karşın tncirlik
pistine inmekte zorluk çekmeye-
cekleri de ortaya çıktı. Daha ön-
ce üs komutanı Gary Lorenz,
tncirlik pistinin B-52'ler için el-
verişli olmadığını söylemişti.
Bu arada lncirlik'teki yoğun
trafik dün de sürdü. Üsten ön-
ceki geceyansı başlayarak öğle
saatlerine kadar iki filo uçak ha-
valandı. tki filoda yer alan 73
uçaktan 72'sinin üsse geri dön-
dükleri bildirildi. tncirlik
Üssü'nden Irak'a yönelik saldı-
rılann başlatıldığı perşembeyi
cumaya bağlayan geceden bu
yana 12. harekât kapsamında-
ki uçuşlar dün sabah 08.10'da
başladı. 09.30'a kadar 42 savaş
uçağı, yedi yakıt tanker uçağı ve
bir erken uyan sistemi Awacs
uçağı havalandı. Uçakların dö-
nüşü ise U.30-12,.00 arasında
gerçekleşti.
Gazetecilere polis
baskısı
Gazetecilerin üsteki hava tra-
fığini yakından izledikleri ve bir
tür basın gözlem merkezi olarak
kullamlan tncirlik yakınlannda-
ki Adana Toptancılar Çarşısı
dün de siyasi polis tarafından
basıldı. 'Milli güvenlik açısın-
dan sakıncalı' olduğu gerekçe-
siyle önceki gün askerler, dün
de siyasi polis tarafından bası-
larak gazetecilerin çıkanldığı
boş dükkândan, ABD'nin Irak'ı
vurmasıyla başlayan Üsteki ha-
va trafiği ve olası gelişmeler iz-
leniyordu.
Bu arada, Batman ve Muş üs-
lerinde uçak hangarları ve cep-
haneliklerin yapımına hız veril-
di. Batman Üssü'nde halihazır-
da 8 adet uçak hangan bulunu-
yor. Bu hangarlar 2'şer uçak
alabiliyor. Muş'ta ise 18 adet
uçak hangan var. Her iki üste
de 225 bin ton cephane konula-
bilecek birçok cephaneük bu-
lunduğu da bildiriliyor.
Batman Askeri Havaalaru'na
önceki gün ABD Hava Kuvvet-
leri'ne ait 20 helikopterin indi-
ği gözlendi. Havaalamnda gö-
revli bir askeri yetkili, "Trafik
önceki günden itibaren hızlan-
dı. En son olarak ABD'ye ait 20
helikopterle 30 kişilik kurtarma
ekibi gddi. C-130 nakliye uçak-
lanyla da sürekli mühimmat ge-
tiriliyor. Yakında F serisi avcı
bombardırnan uçaklannın geti-
rileceğini de öğrendik" dedi .
Diyarbakır 8.Ana Jet Üssü'-
nde de dün hareketlilik gözlen-
di. Üsten Çevik Kuvvet'e bağlı
Belçika Mirage-5 uçaklan ile
Türk F-104 ve F-16'lan bölge-
deki keşif ve eğitim uçuşlannı
sürdürdüler.
Mersin Limam'ndaki bir de-
nizaltı, bir mayın tarama gemi-
si ve 4 savaş gemisi dün Akde-
niz'e açıldı. Akdeniz'e açılan ge-
miler, ABD'nin Irak'a saldm-
sından bir gün önce Mersin Li-
manı'ndan ayrıldıktan sonra 18
ocakta geri dönen bir denizaltı,
bir mayın gemisiyle Anıttepe,
Alçıtepe, Piyalepaşa ve Fatih
zırhlılan, Türk savaş gemileri-
nin Kıbns-Mersin arasında dev-
riye görevi yaptıkları sanılıyor.
Öte yandan Başbakan Yıldı-
nm Akbulut dün sabah Başba-
kanlık Konutu'nda Devlet Ba-
kanı Güneş Taner ile 3 saat sü-
ren bir görüşme yaptı. Gün bo-
yunca Genelkurmay Başkanlığı
kuryeleri Başbakan Akbulut'a
Körfez savaşıyla ilgili raporlar
getirdiler.
Kaçınlan
Sovyet
uçağına
inişizni
verilmedi
Haber Merkezi— Sovyetler
Birliği'nde, Taşkent-Odessa sefe-
rini yaparken kaçınlan
Tupolev-154 tipi yolcu uçağına
tstanbul'a iniş izni verilmedi. tki
hava korsanı tarafından kaçın-
lan ve 8 mürettebatı dışında yol-
cusu bulunmayan uçak Bulga-
ristan'm Burgaz Havaalam'na
indi.
Edinilen bilgiye göre Sovyet-
ler Birliği'nde Taşkent-Odessa
seferini yapan yolcu uçağı kal-
kışmdan kısa bir süre sonra iki
hava korsanı tarafından kaçınl-
dı. Karadeniz üzerinden Türki-
ye'ye yönelen uçağın Atatürk
Havalimanı'na inmek istediği
yolunda Sovyetler Birliği'nin ts-
tanbul Başkonsolosluğu'na ih-
bar yapüdı. Bunun üzerine, Ata-
türk Havalimanı'nda tüm birim-
ler alarma gecirildi. Ancak uça-
ğın kaptan pilotu ile yapılan gö-
rüşmelerde, kendisine iniş izni
verilemeyeceği bildirildi. tlgjliler,
iniş izninin "genel güvenlik" ne-
deniyle verilmediğini belirttiler.
tzin verilmeyen Tupolev-154
tipi Sovyet uçağı, daha sonra ro-
tasını değiştirerek Bulgaristan'a
gitti ve saat 13.45 sıralannda,
Burgaz Havaalaru'na indi.