18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 HABERLER 75 OCAK 1991 Güneyin filnıleri • ANKARA (ANKA) — Halkın Emek Partisi (HEP) Kars Milletvekili Mahmut Alınak, Başbakan Yıldırım Akbulut'a Yılmaz Güney'in toplatılan filmlerinin nerede olduğunu sordu. Alınak, Başbakan Akbulut'un yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığı'na verdiği soru önergesinde, Yılmaz Güney'in filmlerinin sahiplerine iade edilmemesinin nedeninin açıklanmasını istedi. Alınak aynca iki bakanhğın kararlarından hangisinin doğru olduğunun açıklanmasını istedi ve "7.5 yıl sonra bulunduğu yer büinmeyen 110'a yakın Yılmaz Güney filmleri yakıldı mı? Yakılmadıysa film sahiplerinin filmlerinin sağlamlığı konusunda duyduklan endişeleri nasıl giderilecek? Yılmaz Güney filmlerinin bulunmaması karşısında soruşturma açtıımayı düşünüyor musunuz" diye sordu. T4XAD'dan kınama • İstanbul Haber Servisi — Tutuklu ve Hükümlü Ailelerı Dayanışma Derneğ (TAYAD) üyeleri, derneğin süresiz olarak kapatılmasını protesto etmek amacıyla dün DUnya Sineması'nda basın toplantısı düzenlediler. Derneğin genel sekreteri Sadiye Uyar yaptığı konuşmada, "TAYAD'ın kapısındaki mühür durduğu sürece insan haklarına saygıdan söz etmenin hiçbir anlamı yoktur. Devrimci, demokrat insanlan, TAYAD'ın açılması için harcanan çabalara duyarlı olmaya çağınyoruz" dedi. Coşkuır'a yeni ameliyat • İstanbul Haber Servisi — SHP'nin önceki gün Pendik'te düzenlediği "savaşa hayır" mitingi sonrası kargaşa nedeniyle ablasıyla birlikte demiryolu alt geçidine düşerek ağır yaralanan Selma Coşkun'un (19) beyin kanaması geçirdiği için yeniden ameliyata alındığı belirtildi. Kartal Devlet Hastanesi'nde önceki gün dalağı alınan Selma'nın, beyin kanaması geçirmesi üzerine dün sabah yeniden ameliyata alındığı öğrenildi. Bu arada, Selma Coşkun'un bir gözünü kaybettiğinin kendilerine iletildiğini belirten yakınlan, HEP Milletvekili Kenan Sönmez'in hastaneye gelerek gelişmeler hakkında bilgi aldığını söylediler. • Inönü cenazeye katıldı • KIRIKKALE (CumhuriyeO — SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, llçe Başkanı Celalettin Muslu'nun cenaze törenine katıldı. Pazar günü geçirdiği ani kalp krizi sonucu hayatını kaybeden SHP Kırıkkale eski ilçe başkanı Celalettin Muslu, SHP Genel Başkanı Erdal tnönü'nün de katıldığı cenaze töreniyle dün toprağa verildi. ÖLÜM EskiBakan Güven • tSTANBUL (AA) — Imar ve tskân eski Bakanlarından, İstanbul eski Milletvekili Muhittin Güven, Istanbul'da öldü. 1915 yılmda Beyrut'ta doğan Muhittin Güven, 1938 yılında Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Mimarhk Bölümü'nden mezun oldu. Bir süre serbest mimarhk yapan Güven, 1961-1969 yılları arasında İstanbul Milletvekili olarak TBMM'de görev yaptı. Muhittin Güven, 1961-1962 yıllannda 1. Koalisyon Hükümeti'nde Imar ve tskân Bakanhğı, 1965-1966 yüları arasında TBMM Bakan Vekilliği görevlerinde bulundu. Güven'in cenazesi, bugün Levent Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra Zincirlikuyu MezaruğYnda toprağa verilecek. Hak-lş lmilyon imzalı metniAkbulut'a veriyor, öğretim üyeleri Cumhurbaşkanı'na mektup gönderdi Barış için kampanyaHak-tş Konfederasyonu 1 milyon imzalı bildiriyi Başbakan'a sunacak. Öğretim üyeleri Cumhurbaşkanı'na gönderdikleri mektupta "Savaşa hayır" dediler. HEP yöneticileri tzmir'de mezarlıkta gösteri yaptılar. tç Politika Servisi — Birleş- miş Milletler'in Kuveyt'ten çekil- mesi için Irak'a verdiği süre so- na ererken Türkiye'de savaşa karşı gösteriler, eylemler ve ya- yımlanan bildiriler kampanyaya dönüştü. Hak-İş Konfederasyo- nu'nun başlattığı "Savaşa hayır" kampanyasında toplanan bir milyon imzanın Başbakan Yıldı- nm Akbulut'a iletileceği bildiri- lirken, Üniversite Öğretim Üye- leri Derneği, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a bir mektup gön- dererek, 62 öğretim üyesi ve yar- dımcısı da "Kamuoyuna ve TB- MM'ye" başlıklı bir metinle sa- vaşa karşı olduklannı belirttiler. HEP İzmir ü ve ilçe yönetim ku- rulu üyeleri dün mezarlıkta ke- fen giyerek düzenledikleri top- lantıda "Savaşa hayır" derken, SP Genel Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada "Türkiye'nin savaşa bulaşmasının önüne Özal'ı devirerek geçilebilir" de- nildi. İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Semih Semin de "sağ- lığımız ve geleceğimiz için sava- şa hayır" dediklerini açıkladı. Hak-lş Başkanlığı'nca yakla- şık iki ay önce "Körfez krizinin banşcı yollaria çözümiine yöne- lik çalışma yapılmasını" içeren imza kampanyası sonuçlandı. Hak-lş Başkanı Necati Çelik yaklaşık bir milyon ünzaya ula- şan dilekçenin Başbakanhğa su- nulacağını söyledi. Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Yönetim Kurulu adına Başkan Prof. Dr. Coşkun Özde- mir tstanbul'da 400'e yakın üni- verske elemanınca imzalanan ve kamuoyuna açıklanan metni Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a gönderdi. Açıklamada şu görüş- lere yer verildi: "Irak'ın Kuveyl'i işgali hiçbir biçimde hoş görülemez, onay- lanmaz. Ancak bu olaya göste- rilecek tepkilerde ülke çıkarian- nın belirleyici olması gerektiği açıktır. Kendi çıkarlan açısmda aktif müdahaleye hazırlanan ABD ile aynı senaryo içinde yer alarak savaşa sürüklenmek hal- kımızın ve ülkemizin guvenligi ve esenliği açısından kısa ve uzun vadede büyiik malivetlere yol açacaktır. Bu nedenk bu kri- tik aşamada ülkemizin bir sava- şa itilmesine karşı çıkıyor ve böyle bir senaryoda öncii rol oy- nayanların varih önünde ağır bir sorumluluk taşıyacaklanna ina- nıyonız." Ankara'da da 62 öğretim üye- si ve yardımcısının imzaladığı "Kamuoyuna ve TBMM'ye" başlıklı metinde şöyle denildi: "Siyaseten sonımsuz Cum- hurbaşkanı, anayasayı çiğneyen bir tutumla hükümetin yetkile- rini kullanarak iilkemizi savaş tehlikesiyle karşı karşıya getir- miş bulunmaktadır. Ulkenin sa- vaşa surüklenmesi, gereksiz ye- re kan dökülmesine ve büyiik bir yıkıma >ol açmakla kalma- yacak daha da ağır bir hukuk dışı ve karanlık baskı dönemi başlatacaktır. Mustafa Kemal- in özdeyişiyle 'Ulusun yaşa'mı tehlike ile karşı karşıya kalrna- yınca savas bir cinayettirî Hal- MEZARLIKTA GÖSTERİ — HEP tzmir U ve ilçe yöneticileri kefenli gösteri yaparak "Savaşa hayır" dediler. Deıııirel: Tek düşündükleri savaşANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, Cum- hurbaşkanı Turgut Üzal'ın, ABD Dışişleri Bakanı James Baker'a, Türkiye'deki ABD üslerinin kullanımı için izin vermiş olabi- leceğini öne sürerek "Böyle bir izin verme- ye hakkı yoktur. Gene herkes bildiğini oku- yor. Hesaplaşacağız sonunda" dedi. Demi- rel, ABD'nin Türkiye'deki üslerini kullan- ması durumunda Irak'ın bu üslere füze ata- bileceğini, Türkiye'nin de bunu kendisine te- cavüz sayıp savaşa girebileceğini söyledi. Demirel, dün düzenlediği basın toplan- tısında Körfez bunalımında savaşa çok yak- laşıldığını söyledi. Türkiye'nin Körfez kri- zi içindeki yerini değerlendiren Demirel, ABD Dışişleri Bakanı James Baker'ın ziya- retinden sonra yapılan ve serbest ticaret an- laşmasının konuşulduğu yolundaki açıkla- maların doyurucu olmadığını kaydetti. De- mirel, şunları söyledi: "Adamlann burnunu sıksan canı çıkacak, düşündükleri tek şey savaştır, Kuveyt işin- den nasıl çıküacağıdır. Bunlan bir kenara itip Türkiye ile Amerika arasında ticaretin konuşulduguna kimsc inanmaz. Bunlar bir nevi perdedir. örtmedir. Konuşulmuş olan şeyleri, Türkiye bilmiyor. Yalnız bugün (dün) çıkan Amerikan gazetelerinde Tür- kiye'nin üsierini bu savaşta kullanmaya mü- saade edecegi haberleri var. Bir taraftan da resmi ağızlar, Bize saldırı olmadıkça biz sa- vaşa girmeyiz' gibi beyanlarda bulunuyor- lar. Obür taraftan da bilhassa Güneydogu Anadolu'da yöneticiler halka 'Savaş geliyor, yiyeceğinizi alın' gibi beyanlarda buhınuyor- lar. Türkiye'de, piyasada, bankalarda (elaş var. Bir panik mertebesinde olmasa bile te- laş var. Savaşın konuşulduğu yerde, telaş et- meyin demek mümkün değil. Bana göre te- laşa gerek \oktur." Saddam Hüseyin'in, başmda Kuveyt gi- bi büyük bir dert varken çok hayati bir zo^ runluluk olmadıkça Turkiye'yi hedef seçme- sinin düşünülemeyeceğini belirten Demirel, Irak'ın Türkiye'yi, "Türkiye'nin toprakların- dan, üslerden veya kendisinden bir zarar ge- leceğini hissetmesi" durumunda hedef se- çeceğini vurguladı. Demirel, şunlan söyledi: "Saddam kâfi derecede çamura batmış- tır. Bence o çamur içinden çıkıp Turkiye- ye zarar verebilmesi, ancak Türkiye toprak- lannın kendisine karşı kullanılması halin- de olur. Bunlann hepsi varsayımlardır. Hiç- bir savaş planlandığı gibi vürümemiş ve bit- memiştir." kın istemlerine ve ülke çıkarla- nna lümüyle ters bir tutumla NATOdan Çevik Kuvvet isten- mesi, üslerin kullanılması, sı- nır kjşkırtmalan gibi olup bit- tilerle Türkiye'nin savaşa surük- lenmesi, başta TBMM üyeleri olmak üzere, bu sürüklenişe karşı çıkmayan herkesi savaş ci- nayetine ortak edecektir." HEP İzmir il ve ilçe örgütleri yönetim kurulu üyeleri Pasa Köprüsü Mezarlığı'nda yanla- nnda getirdikleri kefenleri giye- rek "Savaşa hayır" dediler. Yeşiller Partisi Merkez Yüriit- me Kurulu, "yurttaşlann muha- lefeline karşın, iktidann savaş hazırltgı içinde otmasını kaygı ile izlediklerini" açıkladı. Yeşiller Partisi'nden yapılan yazılı açık- lamada, Ortadoğu'da petrol çı- karları için savaşa kalkışarak, insanlık suçu işleyenlerin yanın- da yer alınamayacağı bildirildi. Ecevit: Savaş, insanlığa ihanettir ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, BM Güvenlik Konseyi'nin 2 ağustosta aldığı 660 sayılı kararının Irak-Kuveyt görüşmelerine ilişkin hükmüne işlerlik kazandırılmadan savaşı başlatmanın, insanlığa ihanet olacağını belirtti. Ecevit, dün verdiği yazılı de- meçte, kararın, yalnızca Irak'- ın Kuveyt'ten koşulsuz olarak çekilmesini değil, iki ülkenin aralanndaki anlaşmazlıkları çözmek üzere yoğun görüşme- lere hemen başlamasını emret- tiğine işaret etti. Bugune değin yalnızca Irak'ın Kuveyt'ten çe- kilmesi üzerinde d v irulduğunu belirten Ecevit, demecinde şu görüşlere yer verdi: "Göriişmelerin başlamasına ilişkin hüküm nedense unutul- muştur. Bu yükürnlülüğe dik- katleri çekmek işleyenlerin ses- leri, karşılıklı savaş çıglıklan arasında boğulup gitmiştir. Gü- venlik Konseyi karannın Körfez sorununa banşçı ve akılcı çö- züm yolunu gösterea bu hük- mün işlerlik kazandırmadan Körfez sorununu çözmeye kal- kışmak söz konusu karann çiğ- neıunesi anlasiına gelecektir ve tarih bunu bagışlamayacaktır. 15 ocak gece yansı, bir savaşın değil, göriişmelerin veya o yön- de atılacak adımlann başlangıç noktası olmalıdır." DSP lideri Ecevit, iki ülke arasında göriişmelerin başlatıl- masında psikolojik veya politik engeller bulunması durumunda, bunun partisinin barış planında önerilen dolaylı görüşmeler sü- recini başlatmakla aşılabileceği- ni vurguladı. SHP LİDERt İNÖNÜ TRTNİN TUTUMUNU ELEŞTİRDİ Meclis'înaczîni anlamıyoruınANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, TBMM'nin olağanüstü toplantıya "usuller- de yeri olmadığı" gerekçesiyle çağrılmamasını eleştirerek, "TBMM'nin böyle bir dunım- da, böyle bir acz göstermesini antamıyorum. Usulümüzde yok diye hayatta kalamıyoruz" dedi. İnönü, TRT'nin önceki akşam TV-2 19.00 haber bülteninde SHP'nin İstanbul mitingine yer vermemesini de "saçma bir davranış" olarak niteleyerek, "TRT'nin de, TRT'yi yöneten- lerin de aklına şaşayım. Böyle bir yönetimin Türkiye'de bir gün daha kalması sakıncadır" dedi. İnönü, dün partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, "Savaş olasılıgı- nın Ulkeyi bütünüyle kaygı için- de tuttuğunu. böyle kritik bir dönemde kamuoyuna bilgi ve- rilmediğini" kaydederek şcyle konuştu: "Kritik dönemde halkımızın ne istediği ortaya çıkıyor mu? Böyle kritik bir dönemde, de- mokrasinin beşiği, odağı ve baş- lıca organı olan TBMM'de bu konular konuşuluyor mu? Ülke- mize yabancı yetkililer geliyor- lar, Anayasa'ya göre bu konular- da yetkili olmayan Cumhurbaş- kanı ile konuşuyorlar, gidiyor- lar. Kamuoyu ne olup bittiğin- den habersiz, kaygı içinde san- ki her dakika savaşa girecekmi- şiz gibi bir korku içinde olayla- n izliyor. Bu durumu protesto ediyorum. Demokraside böyle şey olmaz." Son gelişmelerin TBMM'de görüşülmesini istedikierini, bu isteklerine "usullerin buna izin vermedigi" yanıtının verildiğini anımsatan İnönü, "TBMM'nin böyle bir durumda böyle bir acz göstermesini anlamıyorum. 'Usullerde böyle birşey yok' ne demek? Usul eksikse o usulleri hemen düzeltmek mümkündür. Usulümüzde bizim ne zaman ölecegimiz de yok. Ama geliyor ölüm karşımıza ve gidiyoruz. 'Usulümüzde yok' diye hayatta kalamıyoruz. Böyle saçma şey olmaz" diye konuştu. İnönü, tstanbul'da önceki gün gerçekleştirikleri barış mi- tingine halkın savaşa karşı oldu- ğunu gdstermek için büyük ka- tılım gösterdiğini, mitinge katı- lanların tümünün SHP'li olma- sının mümkün olamayacağını söyledi. Televizyonun ikinci ka- nalında 19.00 haber bülteninde, Avrupa'daki savaş karşıtı eylem- lerin yayımlanmasına karşın, Is- tanbul'daki mitinge yer verilme- diğini, bu durumun TRT yetki- lilerince "19.00 haberierinde po- litik haber göstermiyoruz" biçi- minde açıklandığını anlatan İnönü, özetle şunları söyledi: "Avrupa'da yapılan miting politik değil, Türkiye'deki poli- tik. Bu ne demek? 'Muhalefeti göstermeyiz' demek. Gözünüzü açın, oradaki muhalefet değildi, oradaki Türk milleti idi, halkı- mızdı. Oradaki insanlar hayat- larını korumak için oraya geldi- ler. Aklımza şaşayım, TRTye de, TRTji yönetenlere de. Böyle bir yönetimin bir gün daha kal- ması Türkiye'ye sakıncadır, Türkiye'nin çıkarlanna aykın- dır. tnsanlanmızı bu kadar hiç- bir şeyden anlamaz zanneden, Avrupa'daki mitingi gösterip Türkiye'deki mitingi göstenne- yen insanlar, 'Orada biz politik haber göstermiyoruz' diyenler kimi kandıracaklar? Bu işi bı- raksınlar. Gitsinler, onlann ba- şındaki insana, 'Biz ne söyleye- ceğimizi şaşınyoruz.' desinler. İstanbul ve Ankara'da sivilsavunma çahşmaları sürüyor Savaş öııleıııleri tamamlandıHaber Merkezi — Türkiye'de olası bir sıcak savaşa karşı alınacak önlemler bü- yük ölçüde tamamlandı. Ankara'da Ha- cettepe Hastanesi NATO birliklerine, Gazi Üniversitesi Hastanesi Hava Kuv- vetleri'ne, İbni Sina Hastanesi de Kara Kuvvetleri'ne tahsis edilirken bu konu- daki koordinasyonun Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nce yapılması kararlaş- tınldı. Istanbul'da da Büyükşehir Belediye- si, hızlı tramvay platformu ile Aksaray ve Karaköy yeraltı çarşılannm savaş du- rumunda 'sığınak' olarak kullanılması- nı kararlaştırdl. TRT, kimyasai ve biyolojik savaşa karşı alınacak önlemler konusunda spot programlar hazırladı. Kızılay ve hastanelerin kan ve serum stoklamaya devam ettikleri, özel Uaç ve serum fabrikalarında çalışan personel- den izinde olanların da çağınlarak yo- ğun bir biçimde çalıştınldıkları öğrenil- di. Öte yandan Sağlık Bakanlığı'nın Do- ğu ve Güneydogu bölgelerindeki sağlık ocağı ve hastanelerin eksiklerini de gi- derdiği bildirildi. Içişleri Bakanhğı da Sivil Savunma Genel Müdürlügü'nce hazırlanan ve kul- lanılacak kimyasai silahlara karşı alına- cak önlemleri içeren broşürleri tüm ba- kanlık, kamu kurum ve kuruluşlarına gönderdi. Ülke genelinde kamyon ve otobüs gi- bi taşıyıcı araçlann da bu önlemler kap- samında değerlendirildiği öğrenildi. An- botaj ya da bombalamaya karşı hasar onarım planlarının hazırlandığını, İS- BAK ve İSTON'un böyle bir durum kar- şısında tam kapasite üretime geçebilecek hale getirildiğini belirten Sözen, Halk Ekmek fabrikalarının da kapasitelerinin en yüksek düzeyde kullanılabilmesi için planlar yapıldığını, stok hazırlandığını Başkentte hastanelerin savaş halinde hangi kuvvet komutanhğı emrine verileceği yeniden düzenlendi.' Bakanlıklara kimyasai silahlara karşı alınacak önlemleri içeren broşürler dağıtıldı. TRT spotlan hazırlandı. îstanbul'da Aksaray ve Karaköy yeraltı çarşıları sığmak olarak düzenlendi. kara'daki kamyon sahiplerinden bir bö- lümünün çağınlarak sıcak savaş olasılı- ğından kendilerine düşen görevlerin an- latıldığı ve her an belirtilen bu görevle- re hazır bir biçimde beklemelerinin is- tendiği kaydedildi. İstanbul Anakent Belediye Başkanı Nurettin Sözen de dün bir basın toplan- tısı düzenleyerek olası savaş hali için alı- nan önlemleri açıkladı. Herhangi bir sa- bildirdi. Sivil savunma kurallarını hal- kın nasıl uygulayacağına ilişkin broşür- ler basıldığına da değinen Sözen, sığı- naklann gözden geçirildiğini, sığınaklara ilişkin bilgilerin üst organlara iletildiği- ni vurguladı. Sözen, şu bilgileri de verdi: "Hızlı tramvay platformunu 35 bin insanı, Aksaray ve Karaköy yeraltı çar- şılannı da 20 bin insanı alabilecek şekil- de sığınak olarak kullanmajı planladık. Belediye binasuun alt katı da sığınak ha- line getirildi. Elinde mal oldnğu halde satışa yanaşmayan esnafı da denetime aldık. Belediye zabıtası bu konuda ih- barlan değerlendirecek. Şu an için temel gıda maddeleriyle ilgili bir karanmız yok.''Sözen,25 milyon metreküp fazla su bulunduğunu da kaydederek "Üsl organlann" isteği üzerine, kente verilen su miktarını arttıracaklarını bildirdi. öte yandan Îstanbul'da bulunan 14 devlet, sigorta ve fakülte hastanesinin başhekim ve dekanlan, İstanbul İl Sağ- lık Müdurü Temel Dağlıoğlu'nun baş- kanlığında bir toplantı yaptılar. Temel Dağlıoğlu aylık rutin toplantı- larmı yaptıklannı ve alınması gereken genel tedbirleri görüştüklerini bildirdi. Bakanlıktan savaş hali önlemleriyle il- gili bir yazılı tebligat gelmediğinide söy- leyen Dağlıoğlu, "Zaten daha önce, il sivil savunmanın öngördüğü bir hazır- lık programı vardı. Hangi hastanenin hangi görevi yapacağı hastanelere iletil- mişti. Bu program dahilinde tedbirler aunmıştır. Toplantıda son duruma gö- re tedbirli ve hazır olunmasını istedik" dedi. POLİTİKA GÜNLUĞÜ HİKMET ÇETİHKAYA Savaşın Soğuk Yüzü Güneydoğu'da stnır köyierinde hızlı bir göç yaşanıyor. Sh nır noktalarında bulunan köylerde batıya gidenlerin sayısı artıyor. Bugün 15 Ocak 1991 salı... Savaşın soğuk yüzünü görüyor gibi oluyor insan. Saat- ler ilerliyor. Barış o kadar uzak mı değil mi, kimse bilmiyor. Son ana dek bir umut ışığı bekleniyor. Neler olup bitiyor? Cumartesi gecesi Esenboğa'da yoğun sis okjuğu gerek- çesiyle Adana İncirlik'e inen ABD Dışişleri Bakanı James Baker ve beraberindekiler pazar günü oğleden sonra saat 14.30'da Ankara'ya geldi. James Baker, cumartesi gece- sini İncirlik Üssü'nde geçirmiş, geziye katılan gazeteciler ise Seyhan Oteli'ne yerleşmişti. Adana'daki meslektaşlarımız cumartesiyi pazara bağla- yan geceyi uykusuz geçirdiler. Pazar sabahı İncirlik'e gitti- ler. Ussün önünde uzun süre beklediler. Belki, James Ba- ker bir açıkiama yapar, diye düşündüler. Bu arada çeşitli varsayımlar tartışılıyordu. Baker, yoğun sis nedeniyle Esenboğa'ya inememişti. Adana İncirlik Üssü'ne inmesinin nedeni nasıl açıklanırdı? Niçin Antatya değil de İncirlik Üssü'ydü? Acaba Baker, Esenboğa'ya ınmek yerine incirlik'i mi tercih etmişti? Her şey kapalı kapılar ardında gerçekleşiyordu. Gelişme- lerden bakanların bile haberi yoktu. TBMM'nin toplanması bugüne kalıyordu. Olağanüstü toplantıya gerek olmadığı açıklanmıştı. Halkta bir savaş korkusu başlamıştı. Güneydoğu'da sı- nır noktalarındaki köyterin boşalması bu yüzdendi. Valiler fırsat buldukça köylere gidiyor "korkmayın, bize Irak bir şey yapamaz" diyorlar, ama köylerin boşalmasını da engelle- yemiyorlardı. SHP lideri İnönü, halkın paniğini görmüştü. DYP lideri De- mirel, DSP lideri Ecevit, siyasal iktidann olup biteni haber vermemesini eleştiriyorlardı. Meclis olağanüstü toplanma- mış. ABD Dışişleri Bakanı James Baker, 3.5 saat kaldığı An- kara'da sadece Başbakan ve Cumhurbaşkanı'yla görüş- müş, ancak bir açık- ^ — — — — — — — ^ ~ lama yapılmamıştı. Salt Cumhurbaş- kanltğı Sözcüsü Bü- yükelçi Kaya Toperi, çok kısa bir duyuru- da bulunmuştu. Bugün 15 Ocak 1991 salı... TBMM bugün ola- ğan oiarak toplana- cak. Acaba hükü- met, neler olup bitti- ğine ilişkin bir açık- iama, bilgilendirme yapacak mı? Muhalefet liderle- ri ve kimi ANAP'lılar, hükümetin, savaş yetkisini ancak TBMM'den alabile- ceğini söylüyor. Ja- mes Baker'ın Cumhurbaşkanı Özal'la görüşmesinden sonra ABD'nin İncirlik Üssü'nü kullanmak ve askeri operasyon- da Türkiye'den destek istediği öne sürülüyor. Kimi ANAP'lıfardan dün, İncirlik Üssü'nü ABD'nin bir as- keri operasyonda kullanıp kullanmayacağı konusunda gö- rüşlerini aldık. Onlar "hayır kullanamazlar" deyip eklediler: — Bizim anayasamız ile Savunma ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması (SEİA) birsaldırıya izin vermez. O nedenle ABD İncirlik ya da bir başka üsten Irak'a karşı saldırı yapamaz... ANAP'lılar "bunun bir koşulu vardır" deyip anlatryorlar: — Hükümet ABD Dışişleri Bakanı'na evet' dediyse, ya- ni Amerikan savaş uçaklan Türkiye'deki üslerden harekâ- ta başlayacaksa, hükümetin Meclis'ten yetki alması gere- kir... Erdal İnönü ise dün sabah savaş olasılığının ülkeyi kaygı içine ittiğini, tedirgnlik yarattığını söylüyordu. İnönü, "böy- le bir kritik dönemde Türkiye'de kamuya, halkımıza bilgi ve- riliyor mu?" diye soruyordu... İnönü diyordu ki: — Böyle bir dönemde, demokrasinin başlıca organı TBMM'de bu konular konuşuluyor mu? Ülkemize yabancı yetkililer gelip anayasaya göre bu konularda yetkisiz Cum- hurbaşkanı'yla konuşuyorlar... Evet kamuoyu ne olup bittiğinden habersiz. Bir savaş teh- likesi var ortada. Sokaktaki yurttaş panik içinde... TBMM olağanüstü toplanmıyor, bilgilendirilmiyor. Mad- rid'de, VVashington'da, Roma'da, Frankfurt'ta yûzbinler "sa- vaşa hayır" diye yürüyor. SHP, İstanbul'da "Savaşa Hayır" mitingi yapıyor. Televizyon, bu mitingi 20 saniyede geçişti- riyor. Bugün 15 Ocak 1991 salı... Savaşın soğuk yüzünü görür gibi oluyoruz. Barış olasılı- ğı çok uzaklarda oisa bile hâlâ umudumuzu yitirmiyoruz. Bekliyoruz... Halkta bir savaş korkusu başlamıştı. Güneydoğu'da srnır noktalarındaki köylerin boşalması bu yüzdendi. Valiler fırsat buldukça köylere gidiyor "korkmayın, bize Irak bir şey yapamaz" diyorlar, ama köylerin boşalmasını da engelleyemiyorlardı. Meclis bugün toplanıyor Gündem Körfez ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — TBMM Genel Kuru- lu'nda bugün Körfez krizi ile ilgili son gelişmeler ve hüküme- tin ızlediği politika tartışılacak. Hükümetin isteği üzerine ger- çekleştirilecek görüşmelerde, Dışişleri Bakanı Ahmet Kurtce- be Alptemoçin Meclis'e bilgi verecek. SHP ve DYP genel başkanlan da Körfez krizinde Türkiye'nin izlediği politikayı eleştirecekler. ANAP grup yönetimi, hükü- metin isteği üzerine Körfez kri- zi ve izlenen politikalar konusunda TBMM'de görüş- me açılmasını istedi. ANAP grup yönetiminin bu isteği dün toplanan Danışma Kurulu'nda benimsendi. TBMM'nin bugün toplanacak olan Genel Kuru- lu'nda yapılacak görüşmelerde "genel görüşme" prosedürü iz- lenecek. Öncelikle hükümet adına Dışişleri Bakanı Ahmet Kurtcebe Alptemoçin kürsüye gelerek Körfez krizinde son du- rum ve hükümetin izlediği po- litika konusunda bilgi verecek. ANAP grup yönetimi, hükü- metin, bu sabah toplanacak olan ANAP grubunda da bilgi vermesini önerdiler. Dışişleri Bakanı Alptemoçin, önce ANAP grubunu bilgilendire- cek. ANAP grubunda genel başkan adaylanndan Mesut Ydmaz'ın da söz alarak görüş- lerini açıklaması bekleniyor. ANAP yöneticileri, izlenen po- litika konusunda grupta gerek görülmesi halinde tartışma da açılabileceğini ifade ettiler. WASHINGTON POST GAZETESI Savaş teröründe istanbul da hedefWASHINGTON (AA) — Irak'la savaş halinde dünyanın dört bir yanındaki Amerikan hedeflerine terör saldınsı bekle- yen Amerikah uzmanlar, sorun noktalan arasında İstanbul'u da sayıyorlar. Terör konusunda bir değer- lendirme yayımlayan VVashing- ton Post gazetesi, güvenlik yet- kilileri ve uzmanlann muhtemel sorun noktalan arasında Atina, Briiksel, Roma, Viyana, İstan- bul, Karaçi, Manila, Lima, San- üago ve Montevideo'nun yer al- dığını bildirdi. Uzmanlann, teTörün kapsanu ve zamanlamasını tahminde güçlük çektiklerini bidiren gaze- te, gizli bir toplantının sonuçla- nna göre savaş halinde Ürdün, Pakistan, Israil işgah" altındaki topraklar, Cezayir, Tunus, Fas, Sudan, Yemen ve Moritanya'da ABD karşıtı kargaşa beklendi- ğini aktardı. Irak kaynaklı terörün de Av- rupa, Ortadoğu, Hindistan ve Güneydogu Asya'da vurması bekleniyor. Aynca Latin Ame- rika, Afrika ve ABD'de de sal- dırı olabileceği söyleniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle