Katalog

15 OCAK 1991 HABERLER CUMHURÎYET/3 Güneydoğu'da 2. Ordu'dan sonra diğer birlikler de Irak'a karşı mevzileniyor 3.Ordu sııura yöneldi DUNYVDA BUGUN Bölgedeki askeri yetkilüer şöyle diyorlar: "Irak'tan Türkiye'ye yönelik. potansiyel bir tehdit vardır. Ancak potansiyel tehdit, fiili tehdit değildir. Bunun iyi değerlendirilmesi gerekir. Bir savaş için Türk Silahb Kuvvetleri her zaman hazırdırî' Kara Kuvvetleri Komutanı Silopi'de birlikleri denetledi. lann "savunmava yonetik" olduğunu yinelerken, krizdeki belirsizliğin kaygısını yaşıyorlar. Cum- huriyet muhabuierinin bölgedeki bazı askeri yet- kililerle yaptığı görüşmelerde askeri kaynaklar, "Irak'tan Türkiye'ye yönelik potansiyel bir teh- dit vardır. Ancak potansiyel tehdit fiili tehdit de- ğildir. Bunun iyi degeriendirttmesi gerekir. Bir sa- vaş için Türk SUahb Kuvvetleri ber zaman hazırdır" dediler. Diyarbakır'ndan sonra Mardin, Nusaybin ve Cizre bölgesinde her gün bir askeri konvoy gör- me olasılığı var. Bu arada Diyarbakır'daki 7. Ko- EVREN DEĞER MEHMET AKA DİYARBAKIR / ADANA — Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki askeri önlemler arttırüa- rak sürüyor. Irak sırunna yakın bölgeye 2. Or- du'dan sonra 3. Ordu'nun bazı birliklerinden önemli kaydırmalar yapıldığı öğrenildi. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Muhittin Fisu- noğlu Cizre ve Silopi'deki askeri birliklerde de- netlemelerde bulundu. Diyarbakır'daki müttefik basaı bilgi merkezin- deki yetkilüer, sınır bölgesine yapdan kaydırma- lordu'nun bütün birliklerinin sınır bölgesine kay- dırıldığı sapiarurken kolordu binasının altında büyük bir harekât merkezi ve sığınak oluşturul- duğu öğrenildi. Diyarbakır Hava Limaru'run önumüzdeki gün- lerde sivil trafiğe kapanması bekleniyor. Sivil ha- valimanının hemen yanındaki 8. Ana Jet Üs Ko- mutanhğı'ndaki Türk ve Belçikalı fılolar ise eği- tim uçuşlannı sürdüriiyor. Gerek Türk F-16 ve F-104, gerekse Çevik Kuvvet'in Belçika'ya ait Mirage-5 uçaklarının gece eğitim uçuşu yapma- dıklan belirlendi. Incirlik Üssü'nün özel konumu nedeniyle sal- dın hedefı haline gelebilecek Adana'da Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi arazisine geçen hafta ortasmda iki adet Rapier füzesi yerleştirildi. In- cirlik'in ABD'li Komutanı Albay Larry Goreyt, kapalı TV'den yaptığı konuşmada, "Persooelin üs dışuta resmi ünilorma ile çıkması ikinci bir emre kadar yasaktır" uyarısında bulundu. ABD Hava Kuvvetleri Komutanlığı, tncirlik kaynakh haberlerin daha sağhklı ve kısa sürede üretilebil- mesi için bir basın merkezi oluşturmayı karar- laştırdı. Mersin Limanı, uçaklarla korunmaya alındı. Uçaksavarlar, limanın ana giriş noktasına yakın ve orduevi çevresine mevzilendirildİ. Deniz Kuv- vetleri'ne ait Alçıtepe, Anıttepe, Piyalepaşa ve Fa- tih zırhlüan Mersin Limanı'nda bekliyorlar. Malatya Erhaç Hava Üssü'ndeki Çevik Kuv- vet'e katılacak 7 minibüs, akaryakıt taşıyabilen iki jeep, bir otobiis, bir kamyon, iki ambulans ve askeri mühimmaı yüklü 4 kamyonetten olu- şan araç konvoyu Malatya'ya geldi. Bölge halkı mağaralan temizleyip kapılanna naylon koyarak 'savaşa karşı* hazırlanıyor Hasankeyfte mağara sığınaklarıMaske yok Mardin Sivil Savunma Müdürlüğü yayımladığı broşürlerde halkı evlerinde iki haftalık yiyecek depolamaya çağırdı. Kimyasal silaha karşı halk eğitilmeye çahşıhyor. Mardin Belediye Başkanı "Bende gaz maskesi yok, halk zaten nasıl kullanılacağını bilmiyor' 1 dedi. FARUK BtLDtRİCt / ÜMİT ASLANBAY / VEDAT YENERER / D İ Y A R B A K 1 R / B A T - MAN/MARDtN — Güneydo- ğu'da göç bütün hızıyla sürü- yor. Bir savaş olasıhğına karşı Cizre ve Silopi'nin boşaltılma- sına kadar önlemler alındı. Her iki ilçede, tahliye halinde 300 si- vil kamyona görev seferberlik kagıdı çıkanldı. Hasankeyf ma- ğaralan sığınak olarak hazırlan- maya başlandı. Güneydogu'da tüm dikkatler radyo ve TV haberlerinde odak- laşıyor. Herkes "savaş çıkacak mı, Saddam kimyasal silah ata- cak mı?" sorulanna yanıt an- yor. Son bir haftadır Cizre ve Silopi'den yoğunlaşan göç dün daha da hızlandı. Silopi'den günde 200, Cizre'den ise 100 ha- nenin başka kentlere göçtüğü görtilüyor. Ev ve işyerlerinin önünde kamyonlann fazlahğı dikkat ce- kerken, otobüs terminallerinde yoğun bir yolcu trafiği yaşandı. Öğleden sonra ise iki ilçenin bü- yuk bir sessizliğe gömülduğü, başka kentlere gitme olanağı ol- mayan yurttaşlann kaymakam- lıklara başvurarak yardım iste- dikleri gözlendi. Bu arada, bir savaş duru- munda Cizrelilerin Bingöl'e, Si- lopililerin de Mersin'e nakledil- meleri planlandı. Kızılay tarafından dün bölge- ye 20 araç dolusu tıbbı malze- me gönderildi. Cizre Kaymakamı Mustafa Büyük, Cizre'ye 200 gaz maske- si geldiğini, bunlann sivil savun- ma hizmetlerini yürütecek gö- revlikre verileceğini söyledi. Bü- yük, "Olası bir savaş durumu- na karşı tüm öolemler alındı. Biz vaıandaşlann goç etmesini istemiyonız. Vatandaşın stğınak yönunde talepteri var. Hükümet konağımızda bile sığınak yok" dedi. Mardin Sivil Savunma Mü- dürlüğü, yayımladığı broşürler- de halkı evlerinde iki haftalık yi- yecek depolamaya çağırdı. Kim- yasal silahlara karşı alınacak korunma önlemleri hakkında dağıtılan başka bir broşvirde de kimyasal zehirlenmenin belirti- leri sayıldıktan sonra "Varsa maskeni tak, kirli elbiseierini te- mizle veya çıkar al. derine bu- laşan sıvıyı surtmeden sil, gere- kiyorsa suni teneffüs yap" gibi ilkyardım önerileri yer aldı. Ay- nca, kan zehirleyici gazlara kar- şı "Amilnitrik" ampulü, sinir gazlarına karşı da "Atropin" iğ- nesi salık verildi. Mardin Belediye Başkanı Ay- dın Saraçoglu, önlemler konu- sunda "Bende de maske yok. Üstelik halkia maske olsa bile nasıl kullanılacağını bilmiyor" dedi. Hasankeyf Belediye Başkanı Eşref Başaran, savaşa karşı tek çarelerinin "magaralar" oldu- ğunu kaydederek, "Halkın şim- diden mağaralan temizleyerek ve kapılanna naylonlar gecire- rek olası bir saldınya haztrlan- dıgını" belirtti. Hasankevf'te yüzlercesi kullanılan 5 bine ya- kın mağara var. Silopi'nin ANAP'lı Belediye Başkanı Neşet Öktem. bölgeden MESS SAVAŞ ALANI — Dev-Sol, MESS'in Zonguldak işçilerinin grevine karşı leştirecekkrini duyurmak" amactyla bombalandığını bildirdi. Dev-Sol'an MESS'e hukümetin tutumunu protesto, ANAP Ankara tl Başkanlıgı binasının da "Kör- yönelik saldınsında patiayan bombalar genel merkezi savaş alanına çevirdi. fez'de savaş karan alınması dunraundatilke genelinde sabotaj eylemleri gercek- (Fotoğraf: Uygar Gurkan) istanbuVda MESS merkezine.Ankara'daANAP il binasına atılan bombalarıDev-Sol üstlendi 2 kentte 6 bombah protesto? İstanbul'da dün sabah merkezine gelen silahlı Sekreterj İlhan Lök ve yatırıp 6. kata bomba Haber Merkezi — İstanbul Şişli'de Türkiye Metal Sanayi- cileri Sendikası (MESS) Genel Merkezi ile Kıalay'daki ANAP Ankara t Başkanlıgı binalanna dün sabah bombah saldm dü- zenlendi. Her iki saldınyi da Dev-Sol örgütü üstlendi. Dev- Sol, MESS'in "Zonguldak işçi- lerinin grevine karşı hukümetin tntumunu protesto", ANAP Ankara tl Başkanlıgı binasının da "Körfez'de savaş karan alın- ması durumunda ülke genelin- de sabotaj eylemleri gerçekleş- tireceklerini duyurmak" ama- cıyla bombalandığını bildirdi. Her iki olayda da can kaybı olmadı. Şişli Abide-i Hürriyet Cadde- si'ndeki Baydaş Han'da bulu- nan MESS Genel Merkezi'ne dün sabah saat 08.00'de gelen ve silahlı olduklan bildirilen 3 kişi, silah zoruyla birinci katta- ki bina boyacısı, bir hademe ve kapıcıyi yanlanna alarak 4. ka- ta çıktılar. Burada bulunan MESS Genel Sekreteri tlhan Lök ve 3 personeli toplantı oda- sına götüren ve yere yatıran si- lahlı ve bombah saldırganlar, te- lefon hatlarını keserek altıncı kata çıktılar. Tahrip gücü yük- sek olduğu belirtilen ve iki adet olduğu samlan bombaları yer- leştiren saldırganlar, hızla zemin kata inip olay yerinden uzak- laştılar. Kimliği belirsiz 3 saldırgan kaçarken altı katlı binanın en üst katına yerîeştirilen bomba- lar büyük gürültüyle patladı. saat 08.00'de MESS 3 kişi MESS Genel personeli 4. katta yere koydular. ÇevTedeki vatandaşlar arasında heyecana yol açan patlama so- nucu MESS Genel Merkezi'nin 6. katı savaş alanına döndü. Patlamayla, 5. katm da kısmen tahrip olduğu öğrenildi. Yol tra- fiğe kapamrken çevredeki bazı binaların da camları kınldı. 3 personel ve MESS Genel Sekre- teri İlhan Lök patlamanın ar- dından binaya giren polis ekip- lerince kurtanldılar. Olay sonrası gazeteleri tele- fonla arayan ve kimliğini gizle- yen bir kişi saldınyi Devrimci Sol/Silahh Devrimci Birlikler adlı yasadışı örgüt adına üstlen- diklerini belirterek şunları söyledi: "3 ocakta Zonguldak maden işçilerinin haklı direnişlerini des- teklemek ve 4 ocakta işçinin iizerine tank ve panzerlerini sii- rerek grevi engellemeye çalışan hükümet ve faşist işveren tem- silcisi MESSM protesto etmek için bombalama eylemini ger- çekleştirdik." AA'nın büdirdiğine göre An- kara'da Bakanhklar semtindeki Alarko şirketi önünde, şirkete ait bir otomobile konan bomba patladı. Patlamada can kaybı olmadı, çevredeki binaların camlan kınldı. Edinilen bilgiye göre, dün akşam saat 23.30 sı- ralarmda Kızılay Bakarüıklar'- da, Alarko I&ı Sistemleri Danış- ma Merkezi'nin önünde, şirke- te ait 34 KZF 85 plakalı otomo- bile konan bomba oatladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı İmren Aykut ile TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Refik Baydur gönderdikleri mesajlarla MESS'in bombalanmasını kı- nadslar. Öte yandan ANAP İl Baş- kanlıgı 'nın bulunduğu Akay Caddesi 12 numaradaki binaya dün sabah 08.15'te kimliği be- lirsiz iki kişi tarafından bombah saldırıda bulunuldu. Görgü ta- nıklarının anlatımına göre biri 20 yaşlannda bir erkek, diğeri de 18-19 yaşlannda bir kız olan saldırganlar, binaya iki bomba- yı atarak olay yerinden kaçtılar. Binanın kapısına atılan bomba- lardan biri patlamadı. Diğeri ise patlamadan önce binanın yanın- daki lokantada komilik yapan 15 yaşında bir çocuk tarafından ahnarak apartmanın boşluğuna atıldı. Apartman boşluğunda patiayan bomba, binanın cam- larının kınlmasına yol açtı. Patlamadan yaklaşık 3 saat kadar sonra gazetemizi telefonla arayan bir kişi olayı Dev-Sol adına üstlenirken ülke genelin- de eylem yapacaklarıru iddia et- ti. Telefondaki ses, "ANAP'a, MESS'e yönelik gerçeUeşürilen eylenüer bir şey değil. Türkiye çapında eylem yapılacak. Kör- fez krizi nedeniyle Türkiye, ABD yanlısı tutumunu sürdur- mesi halinde başta emperyalizm yanlısı ülkelerin elçilikleri teker teker havaya uçunılacaktır" de- di. Aynı kişi, "Gerekirse İacir- lik'i de havaya uçuracağu" teh- didinde bulundu. ANAP Yüreğir ilçe binasına kimliği belirsiz kişilerce bomba atıldı. Ölen ya da yaralananın olmadığı patlama sırasında çev- redeki binalarda camlar kınldı. Emniyet müdürlüğünden alman bilgiye göre saat 19.30'da konu- lan bomba içerideki malzemele- re de önemli ölçüde zarar verdi. ANAP Genel Başkan Yar- dımcılanndan Metin Gttrdere UBA'ya olaydan sonra yaptığı değerlendirmede, "Mahalefet, kitleleri iktidara karşı harekete geçinneye calışırsa, insanlan ik- tidara tepki için körüklerse, par- titerin önüne bomba konması- nı yadırgamamak lazım" dedi. ANAP'ın tüm teşkilatlanna son zamanlarda sık sık bomba ihban yapüdığı da öğrenildi. Beymen Çarşı soyuldu205 mily*n çalındı Londra Asfaltı'ndaki Çarşı Giyim Mağazası'na ait depoya bakan arka demir kapıyı oksijen kaynağıyla keserek giren yüzleri kar maskeli beş soyguncu, kasada bulunan 205 milyon lira para ve bazı çekleri aldılar. tstanbul Haber Servisi— Boyner ailesine ait Altınyıldız grubuna bağh Bakırköy Beymen Çarşı Giyim Mağazası önceki gece silahlı 5 kişi tarafından so- yularak kasadaki 205 milyon li- ra çalındı. önceki gece Londra Asfaltı Olgunlar Sokak'ta Çarşı Giyim Mağazası'nın depoya bakan ar- ka demir kapısını oksijen kay- nağı ile açarak içeri giren soy- guncular, gece bekçisi Ali Ar'ı silah zoruyla tehdit ederek el ve ayaklarını bağladılar. Yüzlerin- de kar markesi olan soyguncu- lar, ikinci kattaki kasayı oksijen kaynağı ile açarak içinde üç gün- lük hasılat olan 205 milyon lira para ve bazı çekleri aldılar. Beş soyguncunun mağazadan saat 04.00 sıralannda aynldıklan be- lirtildi. Mağazanın gece bekçisi Ali Ar, polise verdiğj ifadede saldır- ganlann kendi aralannda Arap- çaya benzer bir dil konuştukla- nnı söyleyerek yaşlarının da 18-20 arasında olduğunu kay- detti. Ali Ar, soyguncuların eş- gallerinin belirlenmesi ve. olay- la ilgili ayrıntılı ifadesine başvu- rulması için siyasi şube müdür- Itiğüne götürüldü. Polis yetkilileri ise teknik eki- bin Çarşı Giyim Mağazası'nda gerekli incelemeleri yaptığını be- lirterek eldeki ipuçlannı değer- lendirmeye çalıştıklannı söyledi- ler. Ancak soygunun siyasi yö- nünün olup olmadığı henüz ke- sinlik kazanmadı. Çarşı mağazası hafta sonlan da olmak üzere gece 22.00'ye ka- dar açık kalıyor. Mağaza TÜSt- AD Başkanı Cem Boyner'in ai- lesine ait. göç olayı için şöyle konuştu: "Benim vatandaşianm buau çekükten sonra ben her şeyi söy- leyecegim. Kurşuna dizsinler söyleyecegim. Hukümetin bu sorumsuz anlayışı. tempon böl- ge olayını gundeme getirdi. Bu- radakilerin vurttaş olraa özell; gi luümadı." ANAP Mardin MUletvekiU Nurettin Yılmaz dün esi ile bir- likte Diyarbakır'a geldi. Yılmaz, "Cizra'deVi balkın dörtte üçü, Silopi'dekilerin ise tamamına yakını göç etti. Ben buraya göç etmeyin mesajını vermek için geldim. Oluşan psi- kolojik baskıyı yıkmak istlyo- rum. Ben Banş Dernegi üyesi- yim. O ntdenle 'Savaşa hayır' diyoram" dedi. Güneydoğu Kalanlar ağırlık veriyor DİYARBAKIR ADANA (Cumhuriyet) — Diyarbakır ve Adana başta olmak uzere Gü- ney ve Güneydoğu bölgelerinde- ki camilerde imamlar, halkı da- ha önca gercekkştiremedikleri dmi görevlerini yerine getirrtıe- ye çağırdılar. •Körfez krizinin barışcı yollar- la çözülmesi olasıhğının giderek azalması, ekohomik sorunlan nedeniyle Güneydoğu'dan uzaklaşamayan halkı 'dine sarılmaya' yöneltti. Bölgedeki camilerde görevli imamlar, verdikleri vaazlarda insanlan Allah'ın rahmetine sı- ğınıp af düemeye çağırdılar. İmamlar vaazlarında, kutsal kitaplarda insanlann Allah'ın emirlerini yerine getirmedikleri için bir felakete uğrayacakları- nın yazıldığını anlatarak "Bu gercekleşmek üzeredir. FeUket- ten kurtulmak istiyorsak kulluk görevlerimizi yerine getirmeli- yiz. Yoksa Allah bizi bu gazap- tan kurtarmayacaktır. Daba ön- ce kılamadığınız namazlan ka- za edin, tutamadığınız oruçlan şimdi tutun ki AHah bizi affet- sin, rahmet eylesin" dediler. Bazı imamlar da kullann iba- detlerini yerine getirmeleri ha- linde, "Tannnın onlan kimya- sal stlahlardaa koruyacmgıaı" söylediler. Btiyükelçi Habur'da Türkiye'nin Bağdat Büytikel- çisi Necati Utkanv Büyükelçilik Müstesan Akmet Ökçün, Askeri Atase Kurmay Albay Ysrvuz Öl- çen, Eğitim Müşaviri Cemalet- tİB Sağlık ile beraberindeki 20 kişilik elçilik personeli dün sa- at 14.30'da Habur sınır kapısın- dan Türkiye'ye giriş yaptılar. Türk elçilik mensuplarıyla bir- likte İsveç Büyükelçisi Henrik Amneus da Türkiye'ye giriş yap- n. Bağdat'taki Türk Büyükelçi- ügi'nin kapatümadığını soyleyen Büyükelçi Utkan, sadece faali- yetlerinin ertelendiğini beürte- rek, "Üç Türk uynıklu sözleş- meli personel ve üç bahçıvan ol- mak üzere toplam altı kişi elçi- likte kaldı. Gelmeyi arzu edip de bırakılan yok. kalmak iste>en- lcr kaldı" dedi. AIİStRMEN Orhan Apaydın'a Mektup Orhan Abi, Sen aramtzdan ayrılalı neredeyse beş yıl oluyor. Yıllarını hapishanede birlikte geçirdığin arkadaşlartmn bir bölümü, ölüm haberini bile içeride almışlardı da son görevlerini dahi yerine getirememişlerdi. Güç koşulların sonucunda yakalandığın hastalığın bir tra- fik kazası sonrasında birden hızlanmasıyla yaşamını yitirdi- ğinde, senin Maltepe'de söylediklerin gelmişti aklıma. — Çıkarsınız çocuklar aklırmayın, gençsiniz, ama görecek- siniz, ben bunlann üstüne artık yaşamayacağım demiştin. Biz de sana gülerek "Amma yaptın Orhan abi" deyip ha- pishane raconuna uygun bir de "Bu da geçer yahu" patlat- mtştık. Oysa böbreklerinden hastalığmı, fizik yapının güç koşul- lan kaldıramayacağtnı anlamalıydık. Sonra yıllar boyu seni, havalandırmaya çıkarken üşümeyesin diye, eşin Gürsel Ha- nırrîın -ki bizlerle yaşıt olmasına karşın ona da saygımızdan abla derdik- getirdiği kaban mı anorak mı ne derlerse işte, o kalın gocuğun ıçınde, kutup gezgınleri gibi dolaşırken anım- sıyorum. Zaten, ikinci hapisliğinin tümünü artık Sağmalcılar'ın ha- pishanesinde geçirmiştin. O zamanlar, bilinen yakınmaları- nın yanı sıra sinsi bir hastalığın da seni kemırmekte olduğu- nu hiçbirimiz bilmiyorduk. Bizden önce tahliye olduğunda ise meğer göçme süreci- ne girmişsln de hiçbirimizin haberi bile yokmuş. Bütün bunlar olalı beş yılı geçiyor, neredeyse aramızdan aynlalı o kadar süre geçti. Ama ben 13 Ocak 1991 Pazar günü Pendik yollarında ve Pendik'te hep seni andım. Seni ve senin gibi "savaşa hayır" diyen ve tahliye olduktan kısa bir süre sonra yitip giden ar- kadaşımız İsmail Hakkı Öztorun'u.. 1980'lerin karanlık, kurdun sevdiği puslu günlerinde, "sa- vaşa hayır" deyip barıştan yana tavır koydukları için içeri tı- kılan bir grup insan arasındaydın. Dünya bu tutuklamayla ayağa kalkmıştı, diktatör ise tınrm- yordu. "Diktatör" dedim de aklıma geldi. O şimdilerde anı- lannı yazıyor ve herkesi karalayarak kendini aklamaya çalı- şıyor. Yakınlannın ölümünden duyduğu büyük üzüntüyü an- latıyor da kencii imzaladığı ölüm fermanlannı, yol açtığı ölüm- leri nedense hiç anmıyor. Ama bunun üzerinde fazla durmaya değmez, onlar hep öyledirler ve sen bunu iyi bilirdin. Pazar günü seni anmamın nedeni, on binlerce kişinin "sa- vaşa hayır!", "barışa evet!" diye bağırması oldu. On binler- ce kişi, "Savaşa hayır!" dediği için iki ay kadar tutuklu ka- lan 16 yaşındaki N.A.'nın ilçes) Pendik'te haykırdılar "sava- şa hayır!" diye. Yollar, sokaklar, evlerin pencereleri, balkon- lar, "savaşa hayır!" mitingine giden Erdal inönü'yü görmek isteyenlerle dolmuştu. Kimileri yol boyunca el sallıyor, kimi- leri de alkışlıyortardı. Meydanda ise on binler Erdal İnönû ile birlikte haykmyor- lardı: "Savaşa hayır!" İşte o an, senin salt bu sahneyi görmek için yaşamış ol- manı öylesine istedim ki. Sonra düşündüm, bütün kahırları paylaşan eşin Gürsel Apaydın'ı alıp getirseydim. "Hiç değilse o gelseydi de çekilen kahırlann, yitirilen ya- şamın boşa gitmediğini anlamış, daha doğrusu anlamıştır, zaten anlamasına, ama somut biçimde görmüş olsaydı", di- ve aklımdan gecirdim. Ama Türk'ün aklı sonradan gelirmiş, kusura bakma, da- ha önce düşünemedim ve Gürsel Abla'yı da oraya götürme- yi akıl edemedim. Duşünebilseydim. Gurset Abla, N.A.'yı (Bu 16 yaşındaki gü- zel kızımız böyle anılmayı hiç sevmiyor. Oysa rejimin azizligi olan bu inisyalin omrü boyunca kendisi için bir onur rozeti olacağmı ona birileri anlatmalı ve betırtmeli ki, bu inisyal onun. 16. yaşında ulaştığı onurun.belirtisı, "savaşa hayır!" duşün>ı'. cesinin ayrılmaz btr parçası olmuştur artık) çılgınca alkışla- yan alandaki sevginin aynı şekitde sana yönelmış olduğunu da görebilecekti. Olmadı, herhalde Gürsel Abla dün gazeteleri okurken ay- nı şeylerı zaten düşunmüştür. Artık Türkiye'de, on binler alanlara toplanıp "savaşa ha- yır!" diye bağınyorlar. Artık Türkiye'de milyonlar savaşa kar- şı imza toplayabiliyorlar. Türkiye'de insanlar bılinci ve istenci, banş özleminin önün- deki engeli sel gibi aştı ve aşarken yıktı. Biliyorum, şimdi kimileri, öiüp gitmış birine yazılan mek- tubu da, savaşın kapımızda olduğu bir sırada, iktidarın sa- ğır kulağını aşamayan banş çağnlanna sevınmemı de yadır- gayacaklar. Oysa fizik ölüm önemli değil. Orhan Apaydın ve onun gi- bilerinin savaşımı meyvelerini veriyor ve onlann yaşamlan- nın onurlu savaşımının sonuçlan, düşunceleri, kendileri öl- dükten sonra da sürüyor. Ktsacası, ölenle birlikte bir de ölmeyen oluşuyor o anda. Mektubumu yadırgayanlar varsa aldırma, onlar varsaysınlar ki bu name işte ölmeyip gittikçe güçlenen özlemin simgele- rine yazılmıştır. Savaş bulutlannın en koyulaştığı, çıigınlığın bir kez daha akla karşı yengi kazanmasının eşiğine gelındığı bir sırada ba- nş özleminin haykırışlarla binlerle, on binlerle, milyonlarla dile gelırilmesine sevinmek ise samldığı kadar saçma bir iyim- sedik olmasa gerek. Unutmayalım ki banş her şeyden önce insanlann, toplu- lukların kafalarında yüreklerinde kazanılır. 13 Ocak 1991 günü Pendik'tekiler Türkiye'de insanların ba- nşın bu evresini kazandıklarını kanıtladılar. Yannlarda bu ka- zanım yaşama da geçecektir. 13 Ocak 1991 günü Orhan Apaydın ve onun gibilerin bo- şuna kahır çekmedikleri, yaşamlarını boşuna yitirmedikleri de kanıtlandı. En karanlık günde bile sevindirici olanlar işte bunlardı. KlSA KISA • Komün ve Hedef dergileri ile Yeni Ülke'nin son sayılan ÎDGM kararıyla toplatıldı. Komün ve Hedefin ocak ayı sayılannın "halkı sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanhğa açıkça tahrik" Yeni Ülke'nin 13. sayısının ise, "bölücü propaganda" iddialaııyla toplatıldığı öğrenildi. • Kıbns Türk halkımn özgürlük mucadelesi önderlerinden Dr. Fazü Küçük, ölümünün 7. yıldönümunde bugün törenle anılacak. Lefkoşa Aruttepe'deki Dr. Küçük'ün kabrinde düzenlenecek törende kabre çelenkler konularak Küçük'ün olüm saati olan 10.28'de saygı duruşu yapılarak bayraklar yanya indirüecek. Küçük'ün ölüm yıldönümü nedeniyle bugün Lefkoşa'da bir de "Dr. Küçük Yaşıyor" fotoğraf sergisi açılacak. ANMA Ailemizin değerli büyüğü Tosun Tokdil'in ve bizim çok sevgili, kıymetli annemiz NESİBE TOKDİL'İ kaybedişimizin on ikinci yılında saygıyla amyoruz. SÜHEYLÂ ÇEVİK - AZADE TOKDİL