18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 75 OCAK 1991 Bağımsızlık ilfinına İptal • BELGRAD (AA) — Yugoslavya Federal Anayasa Mahkemesi, Slovenya Cumhuriyeti'nin Yugoslavya'dan bağımsızlık ilan eden karannı iptal ederken, Sırbıstan'dan, diğer cumhuriyetlerden buraya gelen mallara koyduğu gttmrük vergilerini kaldırmasını istedi. Yugoslav Haber Ajansı TANJUG, Yugoslayya'nın 7 cumhuriyetinden hâkimlerin bulunduğu mahkemenin, "Slovenya'nın bağımsızlık karannı iptal ettiğini ve Sırbistan hükumetinin Slovenya ile Hırvatistan'dan gelen mallara yuzde elli oranında gümrük koyma karannı -geçersiz ilan ettiğini" duyurdu. Romanya'da gösteriler • Dış Haberter Servisi — Romanya'nın başkenti Bukreş'te yüzlerce gösterici ünlü Üniversite Meydanı'nda Devlet Başkanı Ion Iliescu'nun istifa etmesi amacıyla oturma eylemi başlattılar. Gösterilerin, perşembe günu Temeşvar kentınin batısında aynı amaçla greve giden işçileri desteklemek için başlatıldığı bildırıldi. AFP'nin haberine göre önceki gun de 10 bin kişi başkentteki Devrim Meydanı'nda yünidü. Göstericilerin, halen Isviçre'de sürgünde yaşayan Kral Michael'i destekleyen sloganlar attıkları da kaydedildi. Bangladeş'te çatışmalar • Dış Haberter Servisi — Bangladeş'in başkenti Dakka'da, polis ile öğrencıler arasmdaki çatışmada bır kişinin öldüğu ve 50 kişinin yaralandığı bildirildi. Polis yetkilileri bolgenin savaş alanına donduğunu, birçok arabanın tahnp edildiğini belirttiler. Ölen gencin polisin kendini savunmak için açtığı ateş sonucu öldürulduğü sanılıyor. Iraırda idamlar • Dış Haberter Servisi — İran, "casusiuk yaptığını, cinayet işledığini ve silahlı faaiiyetkrde bulunduğu"nu öne surduğü 7 Kurt gerillayı idam etti. İran Haber Ajansı, Kürdistan Demokrat Partisi'ne mensup gerillaların, dini bir mahkeme tarafından yargılandıktan sonra ıdama mahkûm edildiklerinı ve bu cezanın infaz edildiğini bildirdi. Arnavut-Yunaıı anlaşması • Dış Haberter Servisi — Arnavutluk ve Yunanistan hükümetleri "Arnavutluk'taki Yunan azınlığın bu ulkede kalması" ve "Arnavutluk'a geri dönen multecilerin baskı gdrmeden, özgür bir yurttaş olarak yaşamaya devam etmeieri" konusunda anlaştılar. Arnavutluk'a iki günlük resmi bir ziyaret için gelen Yunan Başbakanı'nın, Arnavutluk Başbakanı Adil Çarçani ile göruşmesinden sonra vanlan anlaşmamn ortak bildirisi, Yunanistan Dışişleri Bakanı Andonis Samaras tarafından okundu. Diescu'nun Çin zdyareti • Dış Haberter Servisi — Romanya Devlet Başkanı Ion lliescu, resmi bir ziyaret için Çin'e gitti. Bu, komünist rejimlerin yıkılmaya başladığı 1989 yıbndan beri bir Doğu Avrupa ülkesi devlet başkanının Çin'e yaptığı ilk ziyaret oluyor. Rumen Devlet Başkanı lliescu, Romanya'nm devrik başkanı Çavuşesku'yu "eski bir dost ve yoldaş" olarak gören Çinli liderlerden Devlet Başkanı Yang Shangkun, Başbakan Li Peng ve Komünist Partisi Genel Sekreteri Çian Zemin ile görüşecek. Keramfnin Suriye gezisi • Dış Haberter Servisi — Lubnan Başbakanı Ömer Kerami, başbakan sıfatıyla Suriye'ye ilk resmi ziyaretini yapıyor. Kerami, Şam'da Suriye Başbakanı Mahmut Zubi ile "açık yurekli" göruşmelerde bulunacak sonra da Devlet Başkanı Hafız Esad'ı ziyaret edecek. Kerami, "Lubnan'a yaptığı yardımlar için" Suriye'ye teşekkür edeceğini ve Lübnan'ın Arap davasına bağlı kalacağını söyledi. Çıkabilecek bir savaştapetrol yataklannın ateşe verilmesinin, ekolojik denge üzerindeki etkileri tartışılıyor Körfez'de mikleer kış olasılığıBerlin'deki "Elektron Fiziği Merkezi Enstitüsü"nden Dr. Carl, ABD'nin elinde atom bombalanndan başka, aynı etkileri yaratan "aerosol bombası" bulunduğunu bildirdi. DİLEK ZAPTÇIOĞLU BERLİN — Amerika Birleşik Devletleri- nin Irak'a olası bir saldırısı Türkiye, Avrupa ve tüm dünya açısından korkunç sonuçlar do- ğurabilecek nitelikte. Geçen hafta Londra- da toplanan bilim adamlan, Ortadoğu'da petrol yataklannın ateşe verilmesi halinde bu- nun özellikle Türkiye ve diğer yakın ülkeler- de büyük iklim değişikliklerine, doğa tahri- batına, tanmda fdakete ve susuzluğa yol aça- cağını belirttiler. Berlin'dekı "Bektron Fiziği Merkezi Ens- titusd"nden Dr. Peter Carl, bilgısayar sımu- lasyonuyla yaptığı incelemeleri ve tahminle- ri açıkladı. Dr. Carl, ABD'nin elinde atom bombasından başka, aynı etkileri yaratan "aerosol bombası" bulunduğunu bildirdi. Nukleer fizikçi Dr. Peter Carl'ın sorulara verdiği yanıtlar şöyle: —Yaptıgınız hesaplara gore savaş halinde ölıi sayısı dunyanın uzak yörelerinde Orta- doğu'daki olu sayısını biie aşabilecek. Bu tah- mini neye dayandınyorsunuz? DR. PETER CARL — 1984ten beri "nük- leer kış" (nükleer patlamayı izleyen felaket ortamı) hakkındaki incelemelere katılmakta- yım. Bu konu 1980'lerin başına kadar bilin- miyordu. O zamana değin nukleer bir sava- şın sonuçlarınm sadece atom bombasının patlamasmdan kaynaklanacağına inanılıyor- du. Şimdi biliyoruz kı bir atom savaşının yol açacağı yangınlar ve ateşler çok daha drama- tik sonuçlar yaratacaktır. Dünyayı büyıik ola- sılıkla bir iklim faciasına itecektir. —Korfez'de atom silahlan kullanılma ola- sıhgı oldukça duşuk gözıikmuyor mu? DR. PETER CARL — Atom silahı kulla- nılması şart değil. Örneğin Kuveyt'teki pet- rol yataklannın ateşe verilmesi sonucu aynı "nükleer kış" ortamı, yani aynı yoğunlukta duman açığa çıkar. HAVAYA UÇARSA! — Bilim adamlan, en büyük felaketin petrol knyularuun havaya uçurulmasıyla başlayacağını açıkladılar. Yanan petrol, içındeki is oranı olağanustu yüksek sıyah bir duman yaratır. Bu duman kütlesel olarak atmosfere kanşmca gökyüzu- nü karartır. Petrol, atom bombasına nazaran çok daha uzun süreli yangma ve dumana ne- den olur. —Saddam Hüseyin. Kuveyt'teki petrol ya- taklannı mayınlattığını açıklamıştı. Saldırı halinde bu mayınlan ateşleyeceğini söylemiş- ti, ama yine de bunu yapma olasılıgı duşuk degil mi? DR. PETER CARL — Hüseyin'in bu po- kerde girdiğı oyun çok yüksek. Intihara bile hazır bir adam ızlenimi veriyor. Düşmanla- rını kendisiyle birlikte felakete sürükleme teh- didinde bulunuyorsa bunu ciddiye almalıyız. —Korfez'de petrol ne kadar süreyte yanar- sa dunya için tehlikeli olabilir? DR. PETER CARL— Ürdünlü bir fi- zikçi, 30 gun içinde 150 milyon tona yakın petrol yanabileceğini hesapladı. Bunun açı- ğa çıkaracağı duman, hafif yoğunluktaki bir nükleer patlamaya eşittir. Sadece petrol yataklan değil petrol depo- ları, boru hatlan, rafineriler de yanabilir. Kentler bütünüyle ateşe verilebilir ve bu sa- dece Kuveyt'le sınırb kalmaz, en azından Irak ve Suudi Arabistan'ı da içine alır. Ortadoğu'da zaten çok az yağmur yağıyor. Duman bu yörede yağmurla yıkanmayacak, atmosferde daha uzun kalacaktır. —Bu senaryoya gore en kötü ihtimalde ne olur? DR. PETER CARL — Kara duman küt- leleri yavaş yavaş bütün dünyaya yayıür. Gö- züktükleri her yerde gökyuzunü karartırlar. Bılım adamlannın ve benim hesaplanma göre ısı 20-25 derece birden duşer. Bundan etki- lenecek ilk bölgeler tropik ve kuzey tropık bolgelerdir. BuraJarda don oluşur. Bu bölge- lerdeki bitkiler dona alışık değildir, ölurler. Işıksızlık da bitkileri öldürur. Bundan yalnız ormanlar değil bütun tanm etkilenir. Bu bolgelerde su dengesi çöker. Toprak ge- rektiği gibi ısınmayacağından rutubet oluş- maz. Yağmur yağmaz. Benim incelemelerime gore bazı bolgelerde de seller ve kuvvetli yağ- murlar ortaya çıkar. Toprak bu kadar suyu ememeyeceği için buyuk sel felaketleri, tufan- lar yaşanır. —Duman atmosfere yayılır diyorsunuz. Nereye, hangi hızla yayılabilir? DR. PETER CARL — Ortadoğu bölgesi- ne hemen yayılacak olan dumanlar eğer ha- va şartlan musaitse 5 gunde Orta Avrupa'ya ve Almanya'ya ulaşır. Daha uzun da sürebi- lır. Bilgisayarda verı aJdığım iklim şartlan de- ğişkendir. Kesın bir şey soylenemez. —"Nükleer kış" kendini nasd beUi ediyor? DR. PETER CARL — "Nükleer kış" de- nen fenomenı keşfeden iki bilim adamından biri olan Paul Crutzen, içine duşeceğimiz du- rumu "ogle vakti karanlık" olarak tarif edi- yor. Benim yaptığım deneylerde Ortadoğu- da ışık gunlerce, haftalarca koyboldu. Isı yer yer eksi 20 dereceye kadar duştu. Ortadoğu'- da yangınlar birkaç ay surecek olursa duman Avrupa'yı da direkt etkiler. Zamanla butün kuzey yarımküreye yayılır. — Dk atom bombası Irak üzerinde patlarsa ne olur? DR. PETER CARL — Huseyin birkaç da- kika içinde karşı saldırıya geçmek zorunda kalır. NATO'nun atom silahı taşıyan gemile- ri onun en büyuk hedefi olacaktır. ABD'nin elinde atom bombasından başka, yepyeni bir silah bulunuyor. Bu "aerosol bombası"dır. Aerosol bombası aynı atom bombası gibi mantar biçiminde bir toz ve duman kutlesi yaratıyor ve aynı güçte ısı ve tazyik oluştu- •ruyor. Yalnız bu bomba bile Korfez'de top- yekun savaşa yol açmaya yeter. Fransa'nın Ankara Büyükelçisi Eric Rouleau, Körfez krizini Cumhuriyet'e değerlendirdi 'özal üsleri savaş uçaklarına açabilir'Büyükelçi, "Türkiye insani amaçlarla lojistik kolaylıklar anlamında üslerin ABD tarafından kullanımına izin verdi. Ama yann Özal gerekli olduğunu düşünürse, üslerin ABD uçaklarınça Irak'ı bombalamak için kullanımına izin verebilir. Bu konuda Özal inisiyatifi elinde tutuyor" dedi. ALİ DOĞAN ANKARA — Fransa'nın Ankara Büyükel- çisi Eric Rouleau, Körfez krizinin çozumü- ne "hiçbir diplomatik yolun kalmadığını" be- lirterek "savaş kaçınılmaz" dedi. Amerikan uçaklarınça Turkıye'deki üslerin kullanılma- sının, "Türkije'nin Körfez'e asker ya da sa- vaş gemisi gondermesiyle aynı anlama gelecegi" goruşunu dile getıren Rouleau, "Sa- >ın Özal gerekli olduğunu duşunurse üslerin Amerikan uçaklarınça Irak'ı bombalamak için kullanımına izin verebilir. Özal bu ko- nuda inisiyatifi elinde tutuyor" diye konuş- tu. Rouleau, Mıtterrand'ın plamnın uygulan- ması halinde banşçı bir çözum şansının yük- sek olduğunu belirterek, "Artık Mitterrand plamnın hiçbir başarı şansı yok" dedi. Le Monde gazetesinde daha önce Ortado- ğu uzmanı ve muhabıri olarak gazetecilik yapmış olan Fransız Büyükelçisi Eric Rou- leau, Cumhuriyet muhabirinin sorulanm şöy- le yanıtladı: — Cenevfc ve Bagdat gonışmelerindeki başarısızlığın ardından Mitterrand planı bir anlamda one çıktı. Bu pfaın hakkında bilgi verebilir misiniz? ROULEAU — Mitterrand, planmda Sad- dam Huseyin'e tumuyle koşulsuz bir geri çe- kilme önermiyordu. Sadece Kuveyt'ten tu- muyle çekılebileceğini açıklamasını, rehine- lerin serbest bırakılmasını öneriyordu. Ikin- ci nokıa, Birleşmiş Mılletler'ın butün karar- larının butunuyle istisnasız olarak uygulan- masıydı. Üçüncü nokta Kuveyt'in egemenli- ğinin tanmması ve Kuveyt'in rejiminin ve yö- netiminin niteliğini demokratik bir biçimde dile getirmesiydi. Dörduncu nokta Ortado- ğu'nun bütun sorunlanm ele alan bir veya birkaç uluslararası konferansın toplanmasıy- dı. Mitterand burada Lubnan, Suriye ve Fi- listin sorunlanm kastediyordu. Son nokta da bölge ulkelerini kapsayan bir güvenlik siste- minin oluşturulması için uluslararası göruş- melerin başlamasıydı. Bu güvenlik sistemı Körfez ulkelerin yanı sıra Fas'tan İran'a ka- dar tüm Arap ulkelerini kapsayacaktı. Bu nokta, sılahlarda indirim yapılması sonucu- nu beraberinde getiriyordu. Mitterrand pla- nı özetle buydu. — Mitterrud plamnın gercekleşme şansı var mı? ROULEAU — Mitterrand plamnın hiçbir başarı şansı yok. Çünku ne Saddam Hüser yın geri ceküecetmi açıklamayı kabnl etti, ne de Bush uluslararası bir konferansla Ortado- ğu'daki sorunlann ele alınması önerisini ka- bul etti. Butun dunyanın manüklı olarak gör- düğü bu plan ne yazık ki somut sonuçlara yol açamadı. Zaten size konuştuğum şu anda, sa- at deyım yerindeyse geceyansına iki var ve bir mucizenin dışında Irak ve Irak'a karşı olu- şan koalisyonu arasında çok yakında çatış- ma olacak. — Bunu, bu kadar kesin olarak soyteme- nize neden olan gelişmeter nedir? ROULEAU — Diplomatik bir çözum şan- sı kalmadığını söylememe üç neden yol açı- yor. Birincisi Irak parlamentosunun, geri çe- kilme dışında Saddam Huseyin'e butün des- teğini vermesidir. Böylece Saddam Huseyin savaşı göğüslemeye karar vermiş ohnaktadır. Karamsarhğımın ikinci nedeni, Perez de Cu- ellar'm Mitterrand ile bu sabahkı görüşmesi- nin ardından başarısızlığa uğradığını açıkla- mısıdır. Üçüncü neden, Bağdat'a bır heyet gönderme düşüncesinde olan Avrupa Toplu- luğu'nun bu heyeti göndermek için hiçbir ne- deninin kalmamış olmasıdır. Bu durumda bı- ze savaştan başka bir şey kalmıyor. Irak hal- kı ve savaşa katılanlar içın tumüyle yıkıma yol açacak bir çatışmanın önüne nasıl geçi- İebileceğini hiç bilmıyorum. — Savaşa çok yakıaız mı diyorsunuz, yok- sa... ROULEAU — Daha da öteye gidiyorum, savaş kaçınılmaz diyorum. Bu akşamdan iti- baren (dug akşam) hiçbir diplomatik çözum görmüyorum. Çok yakında savaşın içinde olacağımızdan eminim. — Savaşta Fransa'da yer alacak mı? ROULEAU — Hiç kuşkusuz. Çünkü Fransa bu kararlannın alınmasına katıldı, oy verdi. Fransa sözlerini ıhlal etme alışkanlığı olmayan büyük bir guçtur. Aynı zamanda Fransa savaşı önlemek içın elinden gelen her şeyi yaptı. — Fransa'nın bazı angajmanlara girdigi için savaşta yer alacagını soylediniz. Turki- ye'de BM Güvenlik Konseyi'nin kararlanna uyan ilk ulke ve bazı bilinmeyen angajman- lardan da soz edildiği duşunulurse, Türkiye için de a>nı şeyi söylevebilir misiniz? ROULEAU — Hayır. 678 sayüı BM ka- rarının metninde açıkça savaş sözcüğu söy- lenmiyor. "Bu karan imzalayanlar Kuveyt- Yüzer hastaneler Korfez'de Kimyasalyarayı tedavi çok zor HeMtopterterın ınış alanı UçaMarıçtn konbo* kutesı Kapteı köprûsC Suya de^cbğı an olomatJk olarak açılan cankurtaran (NûkJeer sriahiı s * m olasıiıjına tarşı)ışın laboratuvafi Kulup odaları ve mutfak İRöntgen odaları Oış tedavi merlcea Yaralılan alma ıstasyonu Gerrnnın her MMmüneGeçıcı Idınık ağır yaralılar özel bötümlerde tedavi edıteceMerTıbbı deneyler içın laboratuvarlar Gerru subaylan ve doktorların odaları remek salonu, Makıne odası, en î y * ^ ! çok 16 mıllılk l * f yolculuk içın 18 bın kılovat gucunde ıkı buhar tûrbını * (YaMaşık800 personete aıt kadın ve erkek içın) kamaralar Gernı mûrettebab ıçîn oturma sstoou Aca dunımlar içın gerekh tıbbı teçhızat Gûnde 290 ton ıçme suyu hazırlayan ahaz Dış Haberter Servisi — Savaş çıktıktan sonra ne olacak? Bu sorunun yanıtını kimse bilemese de en azından yaralılan kurtarabilmek ümidiyle bir şeyler yapıhnaya çalışılıyor. 70'li yıllardan kalan iki adet türbin tankeri, "Mercy" ve "Comfort" bu amaçla Körfez bölgesinde hazır tutuluyor. Yuzer hastaneye donuşturülen 273 metre uzunluğundaki bu gemilerde 1000 yaralı tedavi görebilecek. Gemide 12 adet ameliyat odasının yanında steril tedavi odalan da bulunuyor. Körfez bölgesi, kimyasal zehirlenmelerin tedavisi için parlak bir görünüm arz etmiyor. Nükleer Savaşa Karşı Uluslararası Çamaşırhane Yan çıkış kapısı Doktorlar Birliği, aralık ayında bölgeye bir gezi duzenlemiş ve Mısır ile Ürdun de dahil olmak uzere sadece 400 ağır yanık yakası için tedavi olanağı olduğunu gözlemlemişler. Stern dergismin haberine göre savaş çıktığmda bu tür yanık hastasının sayısının 24 bine ulaşacağı tahmin edilirken bu hastaların bakımı için her birine 4 tıp görevlisı gerektiği kaydediliyor. Oysa Irak'ta toplam 9400, Ürdun'de ise 3000 doktor var. Alman profesör Gottstein, "Korfez'de savaş başladığı anda, tıbbi tedavi soz konusu olmayacak, ne sivilter ne de askerter için " dedi in işgalden kurtulması için her tür aracı kullanabilir" dıyor. Eğer Turkıjç "Ben savaşı terrih ederim" dıyorsa, bu da bir araçtır. Fransa ile Türkiye arasında ikinci bir fark, Fransa'nın bolgeye askeri guç yollamış olma- sıdır. Türkiye başından beri bunu yapmaya- cağını söyledi. — Türkiye'dekl üslerin kullamlması durn- munda ne olur? ROULEAU — Bu tumüyle başka bır so- run. Amerikan hava gucunun Türkiye*deki üsleri kullanması, bu asker yollamak ya da savaş gemisi yollamak gibi bir şey. Turkiye- nin üslerimi vermiyorum demek hakkı var- dır. Çünkü bu, bir "casus belli" (savaş nede- ni) olacaktır. Egemen bir ülke olarak Turki- ye'nin butun hakları mevcuttur. Bu, 678 sa- yılı karara aykırı değildir. Bilıyorsunuz Tur- kiye insani amaçlarla lojistik kolaylıklar an- lamında üslerin ABD tarafından kullanımı- na izin verdi. Üslerin Amenkalılarca kulla- nımı, Türkiye'nin çizeceği çerçevede olacak- tır. Ama yarın ya da öbür gun Sayın Özal ge- rekli olduğunu düşünürse, üslerin Amerikan uçaklarınça Irak'ı bombalamak için kullanı- mına izin verebilir. Bu konuda özal, inisiya- tifi elinde tutuyor. Biliyorsunuz önceki gün Türkiye, ABD Dışişleri Bakanı Baker'a üs- lerin insani amaçlar ve lojistik destek ama- cıyla kullanılacağını açıkladı. Elbette uçak- ların inişlen de dahil olmak uzere Türkiye 1 - nın ABD guçlerine verebileceği birçok hizmet de olabilecektir. — Eger soylediğiniz gibi savaş kaçınılmaz ise bir savaş sonrası Ortadoğu'da sorunlann çözülebilecegine inanıyor musunuz? ROULEAU — Savaş, dunyadakı herhan- gi bir sorunun çözümunde en kötu araçtır. Size açıkça soyleyeyim, kullanılacak araçla- rın en kötusıine geldik, aynca şu sorular or- taya çıkıyor: BM kararlanna bır savaş sıra- sında uyulabilecek mi? Irak'ın toprak bütün- lüğu korunabilecek mi? Kara savaşı olursa çok uzun surelı ve maliyetli olacaktır. Batı ka- muoyu nasıl etkilenecek? Her ülkede, bu ara- da Turkiye'de de binlerce ınsarun katıldığj sa- vaş karşıtı mıtingler duzenleniyor. Israil sa- vaşa girerse, Arap ülkelerinin çoğu Irak'a yar- dıma başlayacak ve savaş Ortadoğu'da bir yangı gibi yayüacaktır. Eğer savaş Saddam Hüseyin'in duşmesine yol açarsa Irak'ın du- rumu ne olacak? Bağımsız bir Kürt devleti kurma girişimleri olacak mı? Islami hareket- ler Kürtlerle koalisyon halinde Irak'ta ikti- dara geçecekler mi? Savaş muhtemelen bu- tün bu olaylara yola çabilecektir. Alınacak riskler çok buyüktur. — BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar, Bağdat görüşmesi öncesi ve sonrası Mitter- rand ile bilgi alışverişinde bulundu. Bu du- rum Körfez krizinin yönetiminde bir "lider- lik değişikligi" olarak yorumlanabilir mi? ROULEAU — Liderlik el değiştirdı demi- yorum, ama inisıyatifin ABD'den Avrupa- ya geçtığini söyluyorum. Çunkü Cuellar'm planında Avrupalıların anlaştığı ama ABD- nin kararsız olduğu iki nokta vardı. Karşı ol- duklarını söylemiyorum, ama kararsızdılar. Bırinci nokta, planda sadece Irak kuvvetle- rinin değil, bütün Amerikan güçlennin de çe- kilmesi, bunlann yerini BM guçlerinın alması önerisiydi. Sanıyorum Bush, bu öneriyi ka- bul edebilirdı. Ama Fıkir Avnıpa'dan ve özel- likle Fransa'dan geliyordu. Bız bölgede ya- bancı guçlerin varlığına karşıyız. Cuellar pla- nında ikinci husus, uluslararası barış konfe- ransı toplanmasıydı. Cuellar, Saddam Huse- yin'i koalisyonun, ama özellikle Avrupa'nın, Ortadoğu'nun çözulmemiş sorunlanm hemen ele almayı kabul edeceğini ve Israil sorunu da dahil olmak uzere butün sorunlann Ku- veyt sorunu ile aynı kriterlerle değerlendiri- leceğıni ikna etmeye çalıştı. Boylece Cuellar 1 ın Bağdat'a gidiş ve gelişi öncesi Mitterrand ile göruşmesinin tesadüf olmadığı ortaya çı- kıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle