25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
'25 EYLÜL 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 İSEDAK projeleri • ANKARA (AA) — tslam Ülkeleri Ekonomik Işbirliği ve Kalkınma Teşlrilatı (İSEDAK) 'toplantısına sunulmak üzere, tslam Konferansı 'Teşkilatı'na üye ülkeler arasında, 'tercihli ticaret * sistemi kurulması', '100 milyon dolar sermayeli ihracat kredi sigortası ' mekanizması oluşturulması' ve 'tslam ülkeleri arasında • ticaret enformasyon ağı' - kunılmasına ilişkin üç f önemli proje hazırlandı. »İSEDAK Başkanı Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın açış konuşması ile ' başlayacak olan 6'ncı - İSEDAK toplantılan 7-10 - ekıra tarihleri arasında < Istanbul'da yapılacak. İTEK'e yeni dış rmtişteriler .• • ANKARA (AA) — Tûrkiye üretim fazlası ' enerjiyi ihracata yöneltiyor. Romanya ve ' Bulgaristan'dan sonra Arnavutluk Cumhuriyeti | de, Tûrkiye Elektrik I Kurumu'ndan enerji talebinde bulundu. Fiyat müzakereleri sürdürülen göruşmelerin olumlu sonuçlanması halinde, önümüzdeki yıldan itibaren Arnavutluk Cumhuriyeti'ne yılda 150 milyon kilovatsaate kadar elektrik eneıjisi ihraç edilecek. Tekel2000 jSSCB'de i begenüdi ! • ANKARA (AA) — Sovyetler Birliği'nde Türk sigaralan ile ilgili olarak yapılan bir ankette, Tekel i 2000 en fazla beğenilen i sigara oldu. Onu, lzmir, | Samsun ve Maltepe ! sigaralan izledi. Maliye ve | Gümrük Bakanı Adnan j Kahveci'nin talimatı 1 üzerine, Moskova'da Sovyet ! vatandaşlanna, Türk | sigaralanyla ilgili bir anket > uygulandı. | İş Bankası'nın 1 6. Avrupa şubesi j • ANKARA (UBA) — j Tûrkiye lş Bankası, | FAlnianya'daki beşinci j şubesini yarın Frankfurt i ksminde açacak. Tûrkiye İş i Bankası'ndan yapılan ! açıklamada, bankanın yann | açacağı Hauptbahnof- ! Frankfurt şubesi ile birlikte j bu kentteki şube sayısı ikiye ; ulaşacak. Tûrkiye İş j Bankası'nın EAlmanya'da ı Frankfurt'ta yeni açılacak şube ile birlikte iki, Münih'te bir ve Berlin'de iki şubesi bulunuyor. Tekstilde belirsizlîkABD Eximbank Başkan Yardımcısı Lavvson, ülkesinin uyguladığı tekstil ithalatı politikası konusunda yaptığı açıklamada, "ABD tekstil sanayicisi, bu konuda çok hassas"dedi. ANKARA (Comhnriyet Bü- rosn) — "Yardun yerine ticaret" ilkesiyle ABD ve AT'den tekstil ürünJeri başta olmak üzere ko- nımaahk politikalarını terk et- melerini isteyen Türkiye'nin bu konudaki umutları azalıyor. Cumhurbaşkanı özal'ın ABD- de bu konuda görüşmeler yap- tığı şu sıralarda, Ankara'da bu- lunan ABD Eximbank Başkan Yardımcısı Eugene Lawson, teks til kotalarının ABD'nin iç poli- tikası açısından "son derece hassas" bir konu olduğunu söy- Iedi. ABD Eximbank Genel Mü- dür Yardımcısı, ABD'nin Türki- ye"den ithalatmı arttırma yönün- de bir girişimi olup olmayacağı konusundaki bir soru üzerine tekstil ürünlerinin Türk ihraç malları içinde yüzde 40'lık bir paya sahip olduğunu haurlattı. Tekstil kotalannın Bush-özal görüşmeleri sırasında ele alındı- ğım vurgulayan Lavvson, bu ko- nuda ABD'nin iki sorunu oldu- ğunu söyledi. Lawson'a göre bunlardan biri ABD'deki yerli tekstil sanayicisinin çok duyarh olması. Lawson, ikinci sorunu ise "Toplam tekstil kota mikta- nniB sınıriı otmasından dolayı, bir iilkenin kotasuun arttınlma- suun, digerierinin kotasuıı azalt- mak anlamına gefiyor" biçimin- Erez, Batı'yı eleştirdi Ekonomi Scrvisi — Tûrki- ye Odalar Birliği Başkanı Ya- hm Erez, Körfez krizi dolayı- sıyla Irak ve Kuveyt'e uygula- nan ambargodan en çok etki- lenen ülkelerin başında Tür- kiye'nin gelmesine karşın Ba- . tı'nın kayıplan karşılamak için gösterdiği gevşek tutumu eleştirdi. "Türkiye'nin uzun vadeli kayıplannın hafifletilmesi, ancak Türk ekonomisine kat- kıda bulunmak, bunun için de ticarette bazı kolayiıklar mnmlınmliir" di- yen Yalım Erez, AT'nin ABD ve Japonya'nuı kendi iç poli- tik hesaplanyla hareket etti- ğini söyledi. ABD'de tekstil ithalatını yalruzca yüzde 1 oranında an- tırmayı kabul eden yasanın Başkan Bush tarafından veto edümesinin "anlam taşıma- dtgnu" ifade eden Yalım Erez, Japonya'yı da yapacağı 2 mil- de öretledi. Ancak Lavvson, "Bush yönetfani, kotalar konu- sunda müttefik Türkiye'nin des- teklenmesi için elinden geJeni yapacakbr" dedi. Lavvson, Türk ekonomisindeki bazı sorunlara da dikkat çekerek Amerikan yatırımcılarının, karar almadaki yavaşlıktan yakındıklarını vurguladı. ikinci ülke konumuna gelmeyi hedeflediğini, üçüncü en büyük ihracatçı olinayı da sürdüreceği- ni söyledi. Türk ekonomisinde- ki bazı sorunlara da dikkat çe- ken Lawson, Amerikan yatınm- cılarırun karar almadaki yavaş- lıktan yakındıklannı vurguladı ve bu konuda gelişme kaydedil- mesi gerektiğini vurguladı. ABD Eximbank'ın Tûrkiye1 deki yatırımlarda 700 milyon dolarük mali desteği bulundu- ğunu ve Türkiye'ye mal satan Amerikan ihracatçılanna 414 milyon dolarlık kredi desteği sağladığını söyleyen Eugene Lavvson, Tûrkiye Savunma MüsteşaruğVnın açtığı helikop- ter ihalesine, ENKA ile birlikte katılan United Technologies fir- masına ait Sikorsky helikopter- leri içiu kredi vereceklerini söy- ledi. Körfez krizi başlamadan önce de ABD Eximbank'ı, bu konuda kredi açmayı kararlaş- tırmıştı. Eugene Lavvson, bu kredi miktanmn 1.3 milyar do- lar tuiarında olduğunu ve bu- nun da son 55 yılın en büyük ti- cari kredi işlemi olacağuıı bildir- di. Lavvson, bir soru üzerine de Türkiye'nin Körfez krizinden doğan zararı konusunda hılkü- met, özel sektör ve ABD diplo- matik çevrelerinde farklı tah- minler yapıldığını belirtti. yar dolarlık katkıyı uluslara- rası kuruluşlar aracılığıyla kullandırmak istediği için eleştirdi. Körfez ülkelerinin yardım konusunda yalnızca beyanlarla yetindiğini söyle- yen Erez, "Dünya duzeninin konıııması ugruna kendi ulu- sal çıkarlanm feda etmekten kacınmayan Türkiye'nin kat- laı^ıgı ağır fedakârlıklardan dolayı ptşman edflmemesi içm henüz vakit vardır" dedi. Türkiye-ABD ekonomik iliş- kilerine de değinen Eugene Lavv- son, ABD'nin Turkiye'ye yatı- nmİanm arttırarak Italya'yı ge- çip burada en çok yatınm yapan Yeıû yardımvaatleriGüney Kore ve Taiwan Tûrkiye, Mısır ve Ürdün'e yardım yapacağını açıkladı Dış Haberler Semsi — IMF, Körfez krizinden zarar gören ül- kelere ekonomik yardım yapü- masmı onayladı. IMFnin yapa- cağı yardımın miktan açıklan- madı, ancak içlerinde Tûrkiye, Mısır ve Urdün'ün bulunduğu ülkelere yapılacak yardımın miktanmn, milyarlarca dolan bulması bekleniyor. Güney Kore ve Taiwan, Tûr- kiye, Mısır ve Ürdün'c yardım yapacağını açıkladı. IMFnin dün aldığı karara gö- re Uluslararası Kredi Ajansı, krizden zarar gören ülkelerin ge- reksinim duyduğu yardım mik- tan ve yapılacak ödemelerin şeklini belirleyecek. AP'nin ha- berine göre IMPnin aldığı ka-' rarda, yapılacak yardımın mik- tan ve yardunda bulunulacak ülkeler hakkında herhangi bir ifade yer almadı. Ancak dün ya- pılan toplantıda, ABD'li yetki- liler, krizden en çok zarar gören Tûrkiye, Mısır ve Ürdün'e top- lam olarak 13-16 milyar dolar arası yardun yapılması talebin- de bulundular. IMFnin, krizden zarar gören ülkelere ekonomik yardım yapılmasını ilke olarak kabul etmesi, ABD için bir "zafcr" olarak değerlendiriliyor. Türkiye, Ürdün ve Mısır'a yapı- lacak olan yardımın, Irak'a uy- gulanan ambargonun etkisini göstermesinde etkili olacağı sa- vunuluyor. Güney Kore, Türkiye, Ürdün ve Mısır'a toplam 100 milyon dolar yardım yapacağını açıkla- dı. AA'nın haberine göre Güney Kore Dışişleri Bakan Vekili Yoo Chong-Ha, ülkesinin Körfez'de- ki çokuluslu güce 120 milyon dolar tutannda üniforma ve gaz maskesi vereceğini, aynca hava ve deniz ulaşımı masraflanna katkıda bulunacağını söyledi. Bakan vekili, ülkesinin, Irak'a uygulanan ambargodan en çok etkilenen Ürdün, Mısır ve Türk- iye'ye de 100 milyon dolar tuta- 'Sermaye \asası'nda muafiyet süresi uzuyor Ekonomi Servisi — Maliye ve Gümrük Bakanı Adnaa Kabreci SHP'nin iptal ettutü- ği 'Sermaye Yasası'nı eski ha- liyle yeniden yürürlüğe koy- mak için haarlanan kararna- menin bu hafta içinde Bakan- lar Kurulu'na sunulacağını bil- dirdi. Şirketlerin iştiraklerini ve gayri menkullerini satarak ser- mayelerine vergisiz olarak kat- malannı sağlayan "Sermaye ' Yasası"nın ne kadar yurûrlük- te kaJacağmın tam olarak ke- sinleşmediğini belirten Kahve- ci, Cumhuriyet'e yaptığı açık- ( lamada, "Muafıyel staresinin : 1992 sonu gibi düşünüldügü- nü ancak buna Bakanlar Ku- rulu'nun karar vereceğini" söyledi. Söz konusu muafiyet "iptal" öncesinde 1990 yıü so- nuna kadardı. nnda ekonomik yardım yapaca- ğını belirtti. ABD Hazine Bakanı Nicfao- las Brady, bir süre önce Güney Kore'ye yaptığı ziyarette, Kör- fez'deki çokuluslu güç için 350 milyon dolar tutannda yardun talep etmişti. Yoö Chong-Ha, yardım mik- tannın, ülkenin içinde bulundu- ğu ekonomik güçlükler ve iki hafta önce 150 kişinin ölmesine ve kaybolmasına yol açan su baskınlanndan etkilenenlere ya- pılacak yardun göz önüne alına- rak beürlendiğini belirtti. Tayvan Dışişleri Bakanı Fred- rick Chien, düzenlediği basın toplantısında, Türkiye, Mısır ve Urdün'ün kriz dolayısıyla büyük bir zorlukla karşı karşıya olduk- laıını kaydetti. Fredrick Chien, Türkiye, Mı- sır ve Ürdün ile yapılan görüş- meler sonucunda, yardımm pa- ra ya da yiyecek şekhnde yapd- masına karar ahnacağını söyle- di. Chien, yardımm ülkelere gö- re dağılımının da henüz belirlen- mediğini bildirdi. T U K E T I C I G O Z U Y L E MERAL TAMER Kasa fişi vermiyorlar Istanbul'da kasa fişi isteyen müşterisine gecer- siz bir kâğıt parçası veren içkili lokantayla ilgili tüketici şikâyeti, bir sure önce bu köşede yayım- lanmıştı. Bu olaydan sonra Maliye Bakanlığı ust duzey burokratlanndan biri bizi aramış, Bakan Adnan Kahveci'nin bu yazı üzerine adı geçen lo- kantaya vergi memurlanru gönderterek gerçek- ten de fiş verilmediği tespitinin yapıldığını vebu- nun üzerine ceza kesildiğini bize bildirmişti. Sayın Kahveci'nin buduyarhlığuu dikkate ala- rak işyerlerinde fiş kesilmemesiyle ilgili 3 tüke- tici şikâyetini daha aktarmak istiyoruz: tlk mektup, Kocaeli'nden yazan okurumuz Müyesser Dideli'ye ait: "Tatilde eşimle biriikte Kemer, Kaş ve Bod- rum'a gittik. Kemer ve Kaş'ta hiç maliye görev- lisi yok galiba. KDV, kasa fişi diye bir sey biün- miyor sanki. Demek ki denetim yok. Maliye ele- manlannın belki turiste kasa fişi sormalan doğ- ru olmaz, ama hiç değilse kaldınm ustune yer- leştirilmiş masalar- da karnını do> urup kal- kan bir verli turiste fiş sorsalar hem takibi çok kolay olur hem deesnaf turiste vermese de >erli müşteriye vere vere kasa fişi kesmeyi biraz alış- kanlık haline getirir. Devlet raemuru ola- rak harcamalarıma karşılık kasa fişi lopla- mayı alışkanlık edindi- ğim halde, ilk kez Ke- mer'de inanın fiş isteye- mez hale geldim. İstedi- ğim an garson, sanki babasının nikâhını iste- misim gibi bakıyor. Bu kez de eşim "Niye istedin?" diye bana kızı- yor. Sonunda vazgeçtim. Kemer'de bizim gi- rip oküğımız lokanta ve dükkânlardan sadece RElS KAFE'nin müşteriye istemeden fiş kes- tigini gordum. Ama Bodrura o\le değil. Ya- zarkasalar kendiliğinden çalışıyor. Demek ki Muğla ilinin maliyecileri görevlerini daha iyi yapıyorlar." tşin ilgincı ikinci şikâyetin de Kemer'den ol- ması. Gazetemizden yönetici bir arkadaşımız, 2 kızıyla birlikte 4-5 günlük tatil için gittiği Ke- mer'de Felicitta Butik'ten kızlannın beğendiği 2 penye tişörtü satın almak istiyor. 65 bin ürahk be- deli de kredi kartıyla ödüyor. Paketini alıpçıkar- ken kasa fişi de istiyor. Ancak bronz tenli, boy- nu altın kolyeli diıkkân yetküisi bey, fiş ve remeyeceğini belirtiyor. Arkadaşımrfısrar edin- ce de "Sen zaten kredi kartıyla abşveriş yaparak beni yüzde 4 zarara soktun. Bir desanafiş mi ve- recegim..." diyor. Arkadaşımız kredi kartıyla alışveriş etmiş olsa da kendisine fiş verilmesi ge- rektiğini, eğer kredi kartından memnun değilse baştan kabul etmemesi gerektiğini, fişi alama- dığı takdirde Kemer'deki resmi makamlara baş- vuracağını söylüyor. Ama mağaza yetkUisinin "Kemer'deki resmi makamlardan" korkusu yok ki "git nereye istersen şikâyetet" diyor. Bir de ar- kadaşunızı kolundan tutupbilek gücüylemağa- zanın dışına itiyor. Arkadaşımız yanındakızlanyla birliktedoğru Kemer Karakolu'na gidiyor ve olayı anlatarak zabıt tutturuyor. Zabıtın bir kopyasını daistiyor, ama kendisine vermiyorlar. Acaba o zabıt ne ol- du, doğrusu biz merak ediyoruz. Eğer maliye yetküileri de merak ediyorlarsa okullar açdma- dan birkaç günöncemeydanagelen bu olay ko- lay lıkla soruşturulabiUr. Üçuncü olaydatüketici benim. Üstelik kasa fi- şi almadığım için de suçluyum. 21 eylül cuma gü- nu kızıma Türk DU Kurumu sözlüklerini almak için Cağaloğ- lu'nda Defterdarhğm 500 metre ötesinde An- kara Caddesi üzerinde- ki AKYAR Yayınlani na girdim. Okullar açı- lalı 5 gun olduğu için öyle ilk günün kalaba- lığı da yoktu, ama epey müşteri vardı. Ben söz- lukleri incelerken kasa- nın başında duran bey, kasa fişi isteyenlere "Makinem anzalı, Fiş kesmeme imkan yok" diyordu. Zaten maliye- cilere haber verelim, bu "makinem anzalı" bahanesi, son dönemde moda oldu. Sıra bana geldiğinde kasadaki bey nedense ba- na farklı bır gerekçe göstermeyi uygun buldu ve "Hesabuuz 16 bin lira. Ama fiş isterscniz800 üra daha ödemeniz gerek" dedi. Sözluklerin etiket- lerinin uzerinde 16 bin lira yazdığını zaten oku- muştum. Ama o anda dilim mi tutuldu, çok mu yorgundum, yoksa benden öncekilere zaten ke- sinlikle fiş vermediğini mi görmuştüm... Şimdi nedenini tam çözemeyeceğim. "Pekiyi" dedim ve 16 bin lirayı ödeyip fişi de almadan dükkân- dan çıktım. Yoksa kitap satışlanndaKDV kitap fiyatının üzerine aynca ekleniyor da biz mi bilmiyoruz. Tabii ki eİclenmiyor. Kitapta KDV oraru yüzde 5 ve kitabın ûzerinde yazan satışfiyatınabu oran da dahil. Bu 3 olayı ilgililerin "bilgilerine" sunuyonız, T Ü K E T İ C İ N İ N S E S İ Okeyli biletle yedeğe yazılmak PTT ytizünden §ınavı kaçırdım Istanbul Menkul Kıymetler postaya verildiği ve 3 eylülde h.ölgemdeki PTT'ye geldiğiBorsası'nın personel alımı için açtığı sınava katılmak üzere ge- rekli belgeleri tamamlayarak başvurmuş ve 2 aşamalı olarak (Ingilizce ve bilün sınavlan) ya- PTT'ye (Avcılar PTTsi) görülüyordu. Demek ki mektup PTT merke- ziyle evim arasmdaki birkaç ki- lometreük mesafeyi ancak 5 pılacak olan smavlardan Ingi- gunde alabürniş, böylece de ben lizce sınavımn yer ve zamamnı geleceğim için çok önemli olan bir iş olanağını belki de önü- müzdeki birkaç yıl içinde yaka- layamayacak şekilde kaybetmiş oldum. Eğer bir tazminat dava- sı acarsam, sonuç alabilme ola- sılığun nedir? Yıllık tatilimizi Türkiye'de U yaşuıdaki kızımızla birlikte ge- cirmek amacıyla THY'den yak- laşık 1,5 ay öncesinden Brük- bildirecek mektubu beklemeye başlamıştım. Ve mektup geldi. 18 eylül günü saat 12.15'te ge- len mektupta sınavm 8 eylül sa- at 8.30'da yapılacağı yazıyordu. Yani sınavı kaçırmıştım. Mek- tubun üzerindeki tarihleri ince- lediğimizde 31 Ağustos 1990'da (Adım sizde saldı kalsın) NIŞ AUIMINYUM BORSADA Kuruldüğu 1963 yılından bu yana sürekli ve sağlıklı gelişen Feniş Alüminyum, ekstrüzyon sektöründe ülkemizin lıder kuruluşudur. Türkiye'de 1989 yılında yaklaşık 30.000 tonluk Alüminyum ekstrüzyon mamullerı ûretımının °/o 22'sıni Fenış Alüminyum gerçekleştırmıştir. Avrupa ölçeğınde üretim kapasitesıne sahip, entegre kuruluş Feniş Alüminyum Dünya Standartlarında üretim yapmaktadır. 1970'li yıllardan itibaren, her yıl üretimının bir bölümünü ihraç eden Fenış Alüminyum kendi alanında ihracat öncüsüdür. Son beş yıl içinde bedelsız hisse senediyle birlikte ödenmış sermayesine her yıl net % 30'dan fazla nakdi temettü getirisi sağlayan Feniş Alüminyum'a siz de ortak olun. Feniş Alüminyum Hisse Senetleri yanndan itibaren Finansbank aracılığı ile Borsada... FENIŞ ALÜMİNYUM SANAYİ VE TİCARET A.S. Feniş Alüminyum bır Feniş Holdlng ıştırakıdır Halka arza tkşkın ızahname Finansbank A Ş. 'den temın ediletnUr. sel'den gidiş-dönuş tarihleri belli, "statüsu OK"li biletleri- mizi aldık. Türkiye'ye gelişte her şey normaldi. Dönüşe 4 gün kala tstanbul'daki satış merke- zine telefon ederek dönüş tari- himizin konfırmasyonunu yap- tırmak istediğinizde "Adınız kayıtlarda yok. Ancak Bnik- sel'e telefon ederek gerekll dö- zeitmeyi yaptırabilirsiniz" den- di. Bunun üzerine biletleri alıp THY merkezine gittik. Bize "Hiçbir sorun yok. BUetiniz okeyliyse belirtilen tarihte uçabilirsiniz" dendi. Ancak uçuş günü 2 saat önce havaa- lanına geldiğimizde bize "Kayıt larda adınız yok. Eğer ucakta yer varsa Brüksel'e uçabilirsiniz" dendi. Boş yer olup olmayacağı konusunda bir garanti de verilmediği için yü- reğimiz ağzımjzda beklemeye başladık. Sonuçta bizim uçağın kaikış saatinden 45 dakika son- ra "boş yeri olan bir uçakla" Brüksel'e uçmamız mümkün olabildi. AYTEN HAMARAT - Brüksel Û R E T İ C I Y E TESEKKÜR Mudo'ya teşekkür Bodrum'dan Mudo CoUecti- on'a ait bir T-shirt almış ve ora- da seve seve giymiştim. lstan- bul'a dönünce yakasındaki ta- limat gereği 30 derece sıcakhk- ta yıkandı. Ancak makineden çıktıktan sonra T-shirt değil ba- na, lcanma bile dar gelecek şe- kilde çekmişti. Köşenizden de aldığım cesaretle Suadiye'deki Mudo'ya gittik ve hiçbir sorun çıkmadan T-shirt değiştirildi. KEMAL KEYRAN- isUnbal
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle