Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 EYLÜL 1990* HABERLERIN DEVAMI CUMHURİYET/19
Ankara yardım pazarlığında Üçüncü KanaTda 24 saat
(Baştarafı 1. Sayfada)
Robson'la yapılan görüşmelerde
tüm yan unsurlarla birlikte zara-
nn 5 milyar dolara ulaştığı görü-
şünü yineledi.
Devlet Bakanı Güneş Taner,
Merkez Bankası Başkanı Röşdü
Saracoğlu ve ABD'nin Ankara
Büyükelçisi Morton Abramo-
witz'in de haar bulunduğu Çan-
kaya Köşkü'ndeki kabulde Tür-
kiye'nin ABD'den ekonomik bek-
lentileri de dile getirildi. Kabulde
ABD yetkililerine, ABD'nin tek-
stil kotalarını hafıfletmesi, Suu-
di Arabistan'ın Türkiye'ye mad-
di destek konusunda ikna edilme-
si gerektiği anlatıldı. Ayrıca Su-
udi Arabistan'daki Amerikan as-
kerlerinin gereksinimlerinin bir
bolümünün Türkiye'den karşüan-
ması, 200 milyon dolarlık Dünya
Bankası kredisindeki pürüzlerin
giderilmesi ve Yunanistan'ın ve-
tosu nedeniyle dondurulmuş bu-
lunan 600 milyon ECU'luk 4. ma-
li protokolün serbest bırakılması
için AT başkentleri, özellikle de
Atina nezdinde girişimler yapıl-
ması istendi. Edinilen bügilere gö-
re ABD yönetimi tekstil ve Suudi
Arabistan'daki ABD'li askerlerin
ihtiyaçlannın Türkiye'den karşı-
lanması konulanna sıcak bakıyor.
Öte yandan ABD Dışişleri Ba-
kanı James Baker'ın "Anayasası
yurtdışına asker göndermeye elve-
rişli olmayan ülkelerin diğerierin-
den daha fazla mali katkıda bu-
lunmalan gerektiği" yolundaki
demeci üzerine AP'nin haberine
göre Japonya ve Federal Alman-
ya yapacakları maddi desteği
açıkladüar. Japonya, Irak ve Ku-
veyt'e uygulanan ambargodan en
fazla etkilenen ülkeler olan Türki-
ye, Mısır ve Ürdün'e toplam 2
milyar dolar yardım yapacağını
açıklarken Federal Almanya
"Körfez krizinin çözümü için 400
milyon mark vermeye haar oldu-
gunu" bildiri. Tokyo ve Bonn'-
dan yapılan açıklamalarda hangi
ülkeye ne kadar yardım edileceği
belirtilmedi.
Bonn muhabirimiz DUek Zapt-
çıoğlu'nun bildirdiğine göre 300
milyonu ambargodan etkilenen
ülkelere, 100 milyonu da ABD'-
nin Suudi Arabistan'daki masraf-
larına katkı sağlamak üzere top-
lam 400 milyon mark vereceğini
açıklayan Federal Almanya'da
James Baker'ın çağnsı tepkiyle
karşüandı. Kamuoyundaki yaygın
görüşe göre birleşme arifesindeki
Almanya'mn tüm mali gücünü
birleşmenin giderlerini karşılamak
üzere kullanması gerekiyor. özel-
likle Alman sosyal demokratlan
Bonn'un Körfez krizine büyük
meblağlar ödemesine karşı çıkar-
ken siyasi yelpazenin sağında yer
alan çevreler yurtdışına asker
göndermeyi olanaksız kılan 1949
anayasasının ABD işgal kuvvetle-
rinin direktifleriyle hazırlandığı-
nı ve ABD'nin bunu gerekçe gös-
tererek Bonn'dan fazla para iste-
mesinin haklı olmadığını öne sU-
rüyorlar.
(Baftarafı 1. Sayfada)
Corporation'un sahibi olduğu
"Sk? Cbannel"lardan seçilen
programlarda TV-3'de yayımlan-
maya başlanacak. Kasım sonun-
da imzaJanması beklenen kesin
anlaşmaya göre, TV-3'ün 24 saa-
te çıkanlması öngörülen yayın sü-
resi içinde TRT'nin payı 6 saatten
az olmayacak, programlan seçme
ve yayın saatini belirleme yetkisi
de TRT'ye ait bulunacak.
Denetim TRT'de
olacak
TRT TV Dairesi Başkan Yar-
dımcısı Sedat Örsel, yapılan ön
anlaşmaya göre programlann se-
çimi, denetimi, prototipinin hazır-
lanması gibi konulann tümüyle
TRT tarafından saptanacağını
söyledi.
örsel, TKTnin bu prog-
ramlar arasında vayımlanacak
reklamlardan da önemli oranda
pay alacağını söyledi.
Ağustos ayında yapılan görüş-
melerin teknisyenler düzeyinde ol-
duğunu ifade eden örsel, bu pro-
jenin bir ortaklık değil, sadece iş-
birliği olduğunu bildirdi. Örsel,
Murdocb'a kanal kiralama diye
bir şeyin söz konusu olmadığını
ifade ederek, "Nasıl ki dışardan
program satın alıyoruz, aynı pro-
sedür izlenecek, yalnızca alım için
ücret ödcmemiş olacagız" diye ko-
nuştu.
Örsel, kesin anlaşmanın
kasım sonunda imzalanabileceğini
belirterek, "Nisan ayından itiba-
ren, Sky Channel'lardan alacağı-
mız programlan vayımlamaya
baslayacağız" diye konuştu.
Örsel, TV-3'ü yayına başladı-
gından bu yana, kaliteli yabancı
fılmler, diziler yayımlayan bir ka-
nal haline getirmeyi amaçladıkla-
nnı ifade ederek Murdoch'la an-
laşma yapıldığında bu olanağı ge-
nişletmiş olacaklannı anlattı.
KalırŞu anda. yaşamınızda yeni diyebileceğiniz neler var?..Bir
düşünün!..Yeni bir iş?..Yeni bir ev?..Ya da yeni bir oto-
mobil, yeni bir giysi?..Belki de yeni bir hedef, yeni bir
beklenti ?..Ne olursa olsun, her yenilik heyecan verici de-
ğil mi?.. En azından bir süre içinl.Ya sonra?..Ne olur bu
"yeni"lere ?.. Teknolojileri mi eskir?..Modalan mı geçer ?
Yıpranırlar mı?..Güçten mi düşerler?..Peki, beklentilerini-
zi sürekli karşılayan...sizi hiç yarultmayan...ilk günkii de-
ğerini koruyan, yani yıllarca yeni kalan herhangi bir şeye
sahip olmak imkânsız mı ?..Profilo'su olanlar biliyorlar:
Yıllar sonra bile yeni kalacak en az bir şeye, bir dayanıklı
ev eşyasına sahip olmak imkânsız değil!..
P RO F I LO
3*i*t 1
ARDENDAKI
GERCEK(Baştarafı 1. Sayfada)
değerleri hiçe sayan Iiderler de
çoktur, ama, fırsatçu zalim, kur-
naz, çıkarcı yöntemleri benim-
seyenlere de insanlık saygı duy-
mak zorunda değildir.
hter iç poliıikada olsun ister
dış politikada sağlıklı ölçü
budur.
Uygar dünyada, en bunalım-
lı koşullarda bile hukuk devle-
tini ve demokrasiyi korumak
için elden ne gelîrseyapılır. tkin-
ci Dünya Savaşı bunun örnek-
leriyle doludur. "Bunahm var"
diye demokrasiyi rafa kaldır-
mak, iç ya da dış siyaset yaşa-
mında ortaya çıkan güçlükleri
kişisel iktidar hırsları için kul-
lanmaya kalkmak ilkellik gös-
tergesidir. Bir gelişmis ülkede sa-
vaş ya da terör tehlikesinin var-
lığı, demokratik yaşamı yok et-
mek için gerekçe sayılamaz,
12 Eylül'ün 10'uncu yıldönü-
münde bu ternel ilkeyi anımsa-
mak ve ammsatmak zorunda-
yız- Çünkü 12 Eylül askeri yö-
netiminde kullamlan onaylana-
mayacak yöntemlerin hiçbir işe
yaramadığı aradan 10 yıl geçtik-
ten sonra bugiin çarpıcı biçim-
de ortaya çıkmıştır.
Neyazık ki 1990 Türkiyesi'n-
de terör gündemdedir, faili meç-
hul cinayetler toplumu sarsıyor,
Guneydoğu'da olağanüstû hal
geçerlidir; demokrasiyi geciktir-
mek isteyenler amaçlanna ulaş-
makta başarısız kalmıyorlar.
Hemen yamacımızda çıktı çıka-
cak bir savaş tehlikesinin gün-
demden eksilmemesi de bunahm
sürecinde hukuk devletinin rafa
kaldırılmasını doğal saymak is-
teyenlerin sayısını arttırıyor.
Oysa en büyük hataların ka-
palı rejimlerde ve antidemokra-
tik ortamlarda yapıldığını 12 Ey-
lül deneyiminin bize fazlasıyla
öğretmiş olması gerekirdi.
Uygarlığtn değerlerini ve in-
sanlığın ölçülerini dışlayarak
hiçbir yere vanlamayacağını ke-
sinlikle benimsemek, ülke yaşa-
mında mutluluğun ilk koşulu-
dur. Demokrasi, normal ve sıra-
dan yaşamlarda değil, olağanüs-
tü durumlarda ve bunahmlarda
gerekli ve geçerli rejim diye be-
nimsenmedikçe, özgürlükleri ra-
fa kaldırmak için fırsat kolla-
yanlara cesaret verilecektir.
12 Eylül'ün 10. yılında 12 Ey-
lül'ün hiçbir sorunu çözümle-
mediğini görmek, ahnacak ders-
lerin en büyüğüdür. • • •
GÖZJLJEM
UGUR MUMCU
(Baştarafı 1. Sayfada)
Oysa, bu bunalımın nedeni çok daha derinlerdedir. Bu-
günler. bu bunalımın derinlemesine tartışılacağı günler ola-
cağına, kişisellik ön plana geçiyor.
Uç parçaya bölünmüş sosyal demokrasi nasıl iktidar olur?
Sosyal demokrasi bu bölünmüş haliyle hiçbir zaman ikti-
dar olamaz. Yapılması gereken iş, sosyal demokratlan bir
çatıda toplamaktır.
Güç olan, böyle bir çatıyı oluşturmak ve bütün sosyal de-
mokratlan bu çatıda toplamaktır.
Bunun için ne gereklidir?
Coşku gereklidir bir.
Bilinç gereklidir iki.
Özveri gereklidir üç. Bu özveri ile sorumluluk gereklidir
dört.
Coşku, SHP'nin CHP'den doğan bir parti olduğu,
CHP'nin de anti-emperyalist bir savaş sonunda kurulduğu;
böyle bir kökene sahip olan siyasal partinin bugün ne gibi
bir görevle karşı karşıya olunduğu anlatılarak sağlanabilir.
Yine bu coşku laik ve sivil bir toplum olmak, işçilere, köy-
lülere, memurlara ellerinden devlet zoruyla alınan hakları-
nı savunmakla sağlanabilir.
Sosyal demokratlar, Islamcı ideolojilere, despotluğa, cun-
talara, militarizme ve arabesk liberalizme karşı laikliğin, çağ-
daşlığın, demokrasinin, insan hak ve özgürlüklerinin bay-
rağı olmaiıdır.
Ancak böyle bir coşku sosyal demokrasiyi iktidar yapa-
cak yolları açabilir.
Türkiye'ye bundan sonra nasıl bir rol biçiliyor? İki süper
güç tarafından yazılan ortak senaryolarda Türkiye'yi ne gi-
bi oyunlar bekliyor?
Bütün bu olaylara hem tarih bilinci ile hem güncel geliş-
melerin ışığında geçmiş ve geleceğe bakabilmek gerekli-
dir. Böyle bir bilinç, Türk sosyal demokrasisinin bundan son-
ra ne gibi olayları göğüslemek zorunda kalacağını da atgı-
lamak zorundadır.
Böyle bir bilinç oluşmuşsa o zaman 'özveri' ve
'sorumluluk' söz konusu olur.
Açıkça yazmakta yarar var:
ANAP, soldaki bir bölünmeyi hızlandırmak için yeni bir
seçim yasası hazırlıyor. Bu seçim yasasında yeni barajlar
getinlecek. Getirilecek bu barajlar, sosyal demokratların iki
ya da üç parçaya bölünerek iyice etkisiz hale gelmesine
yarayacak.
SHP'nin oyu azalacak, DSP'nin oyu artacak. HEPde
SHP'nin Guneydoğu'daki oylarının bir kısmını alacak! Böy-
lece. sosyal demokrat oylar getirilecek yeni barajlarla üçe
bölünmüş olacak.
Bu açık gerçekleri İnönü görmüyor mu?
Görüyor!
Baykal görmüyor mu?
Görüyor.
Ecevit görmüyor mu?
Görüyor!
Ya İnönü özveri gösterecek ya Baykal ya da Ecevit. Bu
özveriyi kim gösterir ve "Ben sosyal demokratların bir çatı
altında toplanması için şu özveriyi gösteriyorum" derse o ka-
zanacaktır.
Böyle bir özveri sosyal demokrat tabanda gereken ilgi ve
coşkuyu da yaratacaktır.
Yoksa, sosyal demokrasi hiçbir yarar sağlamayacak bu
kişisel çekişmelerie boşuna zaman yitirecektir.
Olaylara çok daha genış açılardan bakmak gerekiyor.
Çok daha geniş...
SHP Hzirfin iptali için başvurdu
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) — SHP, Körfez krizi nedeniyle
hükümete, "yurtdışına asker gön-
derme ve ülkede yabancı asker bu-
lundurma Lzni" veren TBMM'nin
107 ve 108 sayılı kararlarının ip-
tali için dün Anayasa Mahkeme-
si'ne başvurdu.
SHP Genel Başkanı Eıdal înö-
nü, TBMM'de dun düzenlediği
basın toplantısında, başvuru ge-
rekçelerini açıklarken, "ANAP ik-
tidan. anayasayı, hukukun ve de-
mokrasinin evrensd Ukelerini ken-
disine ayakbağı sayan Ukel bir an-
layışa sahip" dedi. Hukukun ege-
men olmadığı toplumlarda keyfi
yönetimlerin, "tek adam" yöne-
timleri ya da diktalann egemen ol-
duğunu belirten İnönü, böyle du-
rumlarda özgurlük, demokrasi ve
insan hakları gibi yüce kazanım-
lardan söz edilemeyeceğini söyle-
di. İnönü, ANAP dönemini, bir
hukuksuzluk, bir acizlik ve yapay
Anayasa Mahkemesi
parmak çoğunluğunun haksızca
kullanıldığı keyfı bir yönetim dö-
nemi olarak da niteledi.
Hükümete verilen izni, anaya-
saya tümüyle aykın olarak nitele-
yen tnönü, yasa, KHK ve TBMM
Içtüzüğü'nün anayasaya aykınhk-
larını incelemekle görevli Anaya-
sa Mahkemesi'nin, TBMM'nin iz-
ne ilişkin kararını da yasa gücün-
de düzenlemeler içermesi nedeniy-
le incelemesi gerektiğini söyledi.
Anayasa Mahkemesi'nin 424 ve
425 sayüı KHK'lara ilişkin başvu-
rularını da anayasanın Güneydo-
ğu kararnameleri için böyle bir
olanak sağlamamasına karşın in-
celemeye aldığım anımsatan İnö-
nü, izne ilişkin iptal başvuruları-
nın öncelikle ele ahnıp sonuçlan-
dınlması gerektiğini de belirterek,
"107 ve 108 sayılı TBMM karar-
lan, anayasanın 87 ve 92. madde-
leri ile TBMM'ye verilen, savaş ba-
li ilanı, silahlı knvvet kDllanmaya
karar vtrme, yabancı ülkelere
Türk SUahlı KuvveUeri'ni göndcr-
me ve yabancı silahlı kuvvetlerin
ülkede bulundurulmasına karar
verme yetkilerini TBMM'den ala-
rak hükümete devretmektedir. Bo
durum, ülkenin, ülke halkının ge-
lecegi ve kaderi ile sa\'aşacak in-
sanlanmızın yasam hakkı ile ilgi-
li önemli sonoçlan ve büyük ris-
ki içeren hukuksal karariardır"
dedi.
SHP'nin iptal istemini içeren bu
61. başvuru, daha sonra Anayasa
Mahkemesi'ne iletildi. SHP'nin
bugüne kadar yaptığı 60 başvuru-
dan 3'ü, "konusu kalmamasr ne-
deniyle düşmüş, 33'ü iptal ile so-
nuçlannuş, 15'i reddedümis, 9 baş-
vuruya ilişkin inceleme ise henuz
sürüyor.
VEUEFjENDrDEN FÎKRETDAĞUOĞLU
TBKP'ye Patron'a güveniyoruz
savunma
hakkıANKARA (AA) — Anayasa
Mahkemesi, kapatılması istemiy-
le hakkında dava açılan Turkiye
Birleşik Komünist Partisi (TBKP)
Genel Başkanı Dr. Ahmet Nihat
Sargın'ın sözlü savunma yapma-
sına karar verdi.
Anayasa Mahkemesi, sözlu sa-
vunma isteyen TBKP'nin yaptığı
başvuruyu kabul etti. Anayasa
Mahkemesi, TBKP Genel Başka-
nı Nihat Sargın ile partinin Mer-
kez Yürütme Kurulu'nca seçilecek
2 yetkilisinin, 2 ekim günü birlik-
te sözlü savunma yapmak üzere,
Anayasa Mahkemesi'nde bulun-
malarını kararlaştırdı.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı-
lığı, TBKP tuzük ve programında
Anayasa ve Siyasi Partiler Yasası-
nın çeşitli maddelerine aykırı hü-
kümler bulunduğunu belirterek,
partinin kapatılması istemi ile
Anayasa Mahkemesi'ne başvur-
muştu.
Başsavcılık, TBKP'nin, anaya-
sanın 2, 3, 6, 10, 14 ve 68. mad-
deleriyle 2820 sayılı Siyasi Parti-
ler Yasası'nın dördüncü kısmında-
ki 78, 81 ve 96. maddelerine aykı-
rı davranışta bulunduğu gerekçe-
siyle yine aynı yasanın 101-A mad-
desi uyarınca kapatılmasını iste-
mişti.
Öte yandan, TBKP Genel Baş-
kanı Nihat Sargın ve Genel Sek-
reter Haydar Kutlu'nun Ankara
DGM'de yargılanmalarına dün
devam edildi.
Ankara DGM, savunma avu-
katlannm Anayasa Mahkemesi'n-
deki davanın beklenilmesi yönün-
deki istemlerini reddetti. Mahke-
me, yazılı delillerin okunması
amacıyla duruşmayı ileri bir tari-
he erteledi.
KEMAL AKYER
1. AYAK: Kayıtlı bulunan ra-
kiplennden daha formda görünen
Biliyormusunuzkim, tecrübesi ile
ilk şansa sahiptir. Yeni yeni form
tutmakta olan Uncle Gregg, ilk
kez start almasına rağmen rakibi
göriinümünde. Düzelen Mihre'yi
sürprizde öneririm.
2. AYAK: Salı sabahı 600/39,
400/25, 200/12.5 sprinti yapan
Taüıkız'ı başta tutuyoruz. tdman-
lannda iyi görünen kalite Pegasüs
agır kilosundan etkilenmezse ne-
tice alacaktır. Heybetli, salı sabahı
yapmış olduğu 600/38.5, 400/25,
200/12.5 sprintinde düzgün ve
akışlı göründü. 1yi bir yönetimde
başarılı olabilir.
3. AYAK: Sürprize müsait gö-
rünen zor bir C grubu yanşı. Haf-
ta içi pist çakşmalanndaki düzgün
görünümüyle Gönül II başarılı
aprantisiyle ilk şansa sahiptir. Yi-
ne bu yarış için iyi hanrlanan En-
ter ile Şahlan 1 de söz sahibidir.
Yağızcan'ı sürprizde öneririm.
4. AYAK: Bu rakiplerinden ka-
lite olarak üstün olan Patron'u
düzgün idman ve form durumuyla
başta tutuyoruz. Son yanşı ile göz
dolduran Morning Star, müsait
kilosuyla netice alabilir. Salı sa-
bahı 400/24.5,200/12 R sprinti üe
Bonsai, düzelen Doğukan, tabe-
lanın diğer sıralan için mücadele
edeceklerdir.
5. AYAK: Uzun süredir bu ya-
nşı için itina ile hazırlanan Dali-
da, düzgün formunu muhafaza
eden Neriman ile Nurseren arasın-
daki mücadele yanşın birincisini
belirleyecektir. Yıldıray ve Kara-
gülle'yi sürprizde öneririm.
6. AYAK: Haarhk olarak yeter-
li görünen Doğanbatur, düzgün
formu ile ilk şansa sahip. Alaad-
din de başarılı olacaktır. Hilal 12
ve Neame 27, tabelanın diğer sı-
ralan için mücadele vereceklerdir.
TAHMEVLER
1. KOŞU: F: Kalamış (1), PP:
Begüm 1 (5), P: Nurşo (6), S:
Handan 1 (7).
2. KOŞU: F: Biliyormusunuz-
kim (3), PP: Uncle Gregg (2), P:
Mihre (5).
3. KOŞU: F: Tatlıkız (9), PP:
Pegasüs (1), P: Heybetli (4), S: Di-
dar (6).
4. KOŞU: F: Gönül (7), PP: En-
ter (3), P: Şahlan 1 (10), S: Yağu-
can (6).
5. KOŞU: Patron (1), PP: Mor-
ning Star (10), P: Bonsai (4), S:
Doğukan (2).
6. KOŞU: F: Dalida (12), PP:
Neriman (9), P: Nurseren (15), P:
Yıldıray (1), S: Karagülle (7).
7. KOŞU: F: Doğanbatur (13),
PP: Alaaddin (7), F: Hilal 12 (4),
S: Neame 27 (5).
3
4
S
e
7
8
s
k>11
12
13
Ğ
7
4
*
1
OTORİTELEmN GÖRÜŞLERİ
F. Dağlıoğlu
Kemal Akyer
Naip Yılmaz
Orhan Özsu
3-2
3
2-3
1-2-3-5
7-8-9-1
1-4-9-6
9-8-7
4
6-7 1
3-7-ioV 1-10
12-3-6 ' 13-1
10-8-3-7 10
7-9-4
9-12-15
11-12
9-11-12
^1-4
7
4-13
4