Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 EYLÜL 1990 HABERLER CUMHURİYET/11
Tuzla operasyonu davası
• tSTANBUL (AA) — Tuzla'da, ekim 1988'de 4 kişinin
ölümüyle sonuclanan operasyonda, "kasten adam
öldürmek" ile suçlanan 16 polisin yargılanmasına devam
edildi. Kartal Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın
dünkü duruşmasında, ölenlerin avukatlan, Tuzla
operasyonunda ihbarcı olduğu ileri sürülen Engin Kaya ile
ilgili ses ve video bant çözümlerinin, Istanbul DGM'den
getirilerek incelenmesini istediler. Mahkeme heyeti, bu isteği
dikkate alarak, Engin Kaya'nın ses ve video bantlan ile ilgili
belgelerin istenmesini; Adli Fizik Ihtisas Dairesi'nden
istenen olayda ölenlerin içinde bulundukları araçtaki mermi
izleri, kan gruplan ve giysilerindeki raaddelerle ilgili
bilgüerin beklenmesini kararlaştırdı. Dunışmaertelendi.
Tıışalp ve Salmaıra dava
• ANKARA (Cnmhuriyet Bürosu) — Gazeteci-yazar Erbil
Tuşalp için "milli duygulan zayıflatıcı propaganda yaptıgı,
sinema sanatçısı llyas Salman için de "Türkiye'nin manevi
şahsiyetine hakaret ettiği" gerekçeleriyle dava açıldı.
Gaziantep Cumhuriyet Savcüığı, TUşalp hakkında, TCK'nın
142/3. maddesinden, 5-10 yıl hapis istemiyle açtığı davayı,
aralık 1989'da İHD Gaziantep Şubesi'nce düzenlenen
paneldeki, "Kürtlerin demokrasi mücadelesini saygıyla
karşıüyorum" sözlerine dayandırdı. Tüşalp'in
yargılanmasına Gaziantep Asliye Ceza Mahkemesi'nde 19
ekimde başlanacak. llyas Salman hakkında ise, Akhisar
şenliğinde sunuculuk yaptıgı konserdeki sözlerinden ötüril
dava açıldı. Salman için TCK'nın 159. maddesi uyannca 1-6
yıl hapis isteminde bulunuluyor.
Â7&4 KISA
• Kars Bağımsız Milletvekili Mahmut Ahnak bugün TBMM'de bix basın
toplantısı düzenleyerek Halkın Emek Partia'ne katıldıgını açıklayacak.
• Demoknu Merkez Partı kurucular kurulu ve MKYK bugünkü
toplantısında 1. genel kurulun tarihini bdirleyecek.
• Ankara'nın hava kirliligi ve çözüm yoUannı arastırmak üzere
TBMM'de komisyon oluştunüması yolundaki Medis araştuma önergesi
kabul edildi.
• Danıştay Başsavcüığı'na yeniden l\ırgut Akmirza, Ankaıa DOM
Başkaniığı'na da Muhittin Mıhçak atandı.
• Horzum olayıyla Emlak Bankası eskı Genel Müdürü BOlent Şenıiler
hakkındaki ıddiaian araşurmak uzere kurulan TBMM Araştınna
Komisyonu, Kemal Horzum'u dinletneyi kararla$tırdı.
• Anayasa Mahkemesı, Siyası Partiler Kanunu'nun, partilere ttye
yazınuna ilişkin 11. maddesini ihlal ettiği gerekeesiyte MÇPye ihtar
verilmesini kararlaştırdı.
AÇEKLAMA
• 7 Eylül 1990 Cuma gunkü Cumhuriyet Gazetesi'nde
yayımlanan "Emekli başkomiser öldurüldü" başuklı
haberde, benim de adıra geçmektedir. Haberde, OldOrülen
emekli Başkomiser tbrahim Çağlar'ın, "1987 yilında ünlü
MİT raporunu yazdıklan savıyla Hiram Abbas ve Mehmet
Eymür'le birlikte emekliye ayrılan Yarbay Korkut Eken'in
müşavirlik bilrosunda calıştığı" yolunda bir ifade yer
almıştır. 1987 yilında ünlü MlT raporuna dayah nedenler
yüzünden, Sayın Abbas ve Sayın Eymür'le birlikte MlT'teki
görevimden emekliye ayrıldığım doğrudur. Ancak, tbrahim
Çağlar'ın müşavirlik büromda çalışuğı doğru değildir. Böyle
bir bürom bulunmadığı gibi, emekli Başkomiser tbrahim
Çağlar'la uzak yakın bir ilişkim olmamıştır ve kendisini de
hiç tanımadım. Söz konusu haberle kamuoyuna sunulan
yanlış bilginin düzeltilmesini rica eder, saygılar sunanm.
KORKUT EKEN/£me*tf yarbay
Milliyet gazetesine baskın yapan 10 kişiden 6'sı tutuklandı
Drej Ali serbest bırakıldıtstanbal Hater Seryisi — Mil-
liyet Gazetesi'ne saldıran 10 kişi-
den 6'sı tutuklanırken, adamları-
nı "azmettirdigi" ileri sürülen ve
"Drej Ali" olarak taranan Ali Ya-
sak'la kardeşi Mehmet Yasak ser-
best bırakıldı.
Polis yetküilerince tstanbul
Cumhuriyet Savcılığı'ndan soruş-
turmanın ayrıntıiı yapılabilmesi
için ek sttre alınmasına karşın,
Asayiş Şube Müdürlüğü, Milliyet
Gazetesi'ne saldıran 10 kişi ile
bunları azmettirdiği öne sürülen
Ali Yasak, dün öğteden sonra ts-
tanbul Adliyesi'ne gönderildı.
Ali Yasak, kardeşi Mefamel Ya-
sak, Ahmet Devec, Ömer Bulut,
Muzaffer Dolaş, Fehmi Yedikar-
dcş, Israet Beyaz, Kerbela Demir,
Mnstafa Duran, Şükrii Pekcr ve
Mehmet Adnan Kısmet'in ilk ifa-
deleri Muracaat Savcısı HaiM Avu-
ka tarafından ahndı.
Savcı Avuka, Milliyet Gazetesi
1
ne saldıran 10 kişiyi "loplu izrar
vc iş hürriyetini tatadil", Ali Ya-
sak'ı ise "azmettinnek" suçundan
4. Sulh Ceza Mahkemesi'ne gön-
derdi.
Mahkeme kalemindeki kimlik
kontrolü sonrasında yapılan du-
ruşmada, hâkim Kemal Uçkan,
saruklardan Ahmet Deveci, Omer
Bulut, Muzaffer Dolaş ve Fehmi
Yedikardeş'in tutuklanmasına ka-
rar verdi. Bu arada, Mustafa Du-
ran ile Şükrü Peker'in de tutuk-
lanmasına karar verildiği, ancak
yaşlarımn küçük olması nedeniy-
le serbest bırakıldıkları ögrenildi.
4. Sulh Ceza Mahkemesi tara-
fından aralannda Ali Yasak'ın da
bulunduğu 11 kişiden 4'üne tutuk-
lama vermesine Nöbetçi Savcı
Mülazım Subaşı itiraz etti. Bunun
üzerine serbest kalan samklar 6.
Asliye Ceza Mahkemesi'ne çıka-
rüdüar. Hâkim Yavu Abbasoğlu,
serbest kalan sanıklardan tsmet
Beyaz ile Kerbela Demir'i de tu-
tukladı.
Serbest kaldıktan sonra gazete-
cilerle konuşan Ali Yasak, saldı-
rıyı onaylamadığını belirterek,
"Gazete çabşaalanndan birkaf
bayan da zarar görmiiş. Bizzat gi-
dip kendim bnlardan öziır dile-
mek istiyornm" dedi.
Mecliste tartışma
Milliyet Gazetesi'ne yapılan sal-
dın, TBMM Genel Kurulu'nda
tartışıldı. Mecliste gündem dışı
konuşan DYP Milletvekili İrfan
Demiralp, tstanbul'un merkenn-
de bir gazeteye güpe gündüz bas-
kın yapılmasırun çok düşündürü-
cü olduğunu belirterek, bunun
Türkiye'de otorite boşluğunu gös-
teren bir durum olduğunu söyle-
di. Demiralp, tstanbul Emniyet
Müdürü Hamdi Ardalı'mn ka-
nunsuz iş ve eylem yapan merkez-
lerle Uişkide olduğu iddialanna da
dikkat çekti. lçişleri Bakanı Ab-
dülkadir Aksu ise iddialar konu-
sunda belge gösterilmesini istedi.
Drej Ali olarak bilinen Ali Yasak'ın tstanbal Adüyesi'ne getirilme-
si sırasında geniş güvenlik önleraleri alındı. Yasak'ıo yakınlan
adliyede beklediler. (Fotoğraf: l'ğur Günyiiz)
IZMlR'defl NIKMET MTIHMYA
Hesaplaşmanın Boyutu
İZMİR — SHP lideri inönü,
parti tabanına neleri anlatmaya
çalışıyor?
önce şunu:
—Siyasal partilerde bir tek ge-
nel baskan olur. Eğer genel sek-
reter genel başkanlık görevini
üstlenmeye kalkarsa o partide
çift başlı bir yönetim var demek-
tir...
inonü, içinde yaşadığı sıkıntt-
yı niçin yedi aydır htç anlatma-
dı, susmaKla yetindi?
Bu soruya, şu yanıtı veriyor:
—Parti içindeki otayları kamu-
oyu önünde tartışmak isteme-
dim. Ancak gelişen olaylar par-
tiyi giderek küçülttüğü için 'ye-
ter artık' demek zorunda kaldım.
SHP 29 eylülde seçimli olağa-
nüstü kurultaya hazırianırken ör-
gOtlerde "bu işin sonu nereye
varacak" sorusu tartışılmaya
başlandı.
- inönü, Deniz Baykal'a açıkça
"Genel başkanlığa adaylığmı
koy" diyor. Baykal henüz bir ka-
rar aşamasında Geçen kunıltay-
da iki liste çıkmış, Baykal ekibi
150 farkla muhalefet listesinin
önüne geçmişti.
—O halde Baykal genel baş-
kanlığa adayhğını koymalı.
Baykal'a yakın il başkanlan
böyle konuşuyor. Şu anda 57 il-
de örgüte egemen olan Baykal-
cıların tek kuşkusu var. Aritme-
tiksel sonuçlarda artılann ve ek-
silerin kendilerini ne denli etki-
leyeceğini kestiremiyorlar.
Konuştuğumuz parti meclisi
üyeleri bir yanlışlığın tüm hesap-
lan altüst etmesinden çekiniyor-
lar. Adımlannı bu nedenle dikkat-
li atmaya çalışıyoriar.
Oysa İnönü, gayet açık bir dil
kullanıyor:
—Ben genel başkanhğa ada-
yım. Sayın Baykal da aday ol-
sun. SHP'de bir genel başkan-
lık bunalımı varsa kurultay çöz-
sün..
inönû ilk kez atak yapryor. Bir
bakıma Baykal ekibinin taktiğine
'bubi tuzağı' kuruyor. Hesapiaş-
maya çağırıyor.
İnönü'nün bu taktiği, Baykal
ve arkadaşlannın uygulamayı
düşündükleri yöntemi bir anda
bozuyor.
inönü'nün yakın çevresi son
gelişmejeri yorumlarken şöyle
konuşuyor:
—Delege, İnönü, genel baş-
kan olur, güçlü genel sekreter
Deniz Bey'le parti güçlenir hesa-
btnı yapmıştır. Baykal'la parti
güçlenmemiş, ufalmıştır...
İnönü'nün çalışma arkadaşlan
Baykal ekibini suçlarken şu gö-
rûşü ortaya atıyoriar:
—Baykal ve arkadaşlan yan-
lış okuldan geliyorlar. Baykal ge-
nel başkanlığa aday olmalıdır.
Kaçmamalıdır. PM listesi çıkanp
partiyi dışandan yönetmek bir tu-
zaktır ve delege bu tuzağa gel-
SÖKSA SİNOP ÖRME VE KONFEKSİYON
SANAYİ VE TİCARET A^.
YÖNETİM KURULU'NDAN TASARRUF
SAHİPLERİNE DUYURU
Ortaklığımız sermayesı. Sermaye Piyasası Kurulu'nun Ortaklığımızın ve ih-
raç edılen hisse senetlenmizin Kurul veya Kamuca tekeffûlü anlamına gelme-
mek üzere 24/7/1990 tarih ve 105/514 sayılı halka arz ızni ile 900.000.000 TL.si
yeniden değt.leme değer artış fonundan karştlanmak suretiyle 900.000.000
TLdan 27O0.0OO.O00.TLna yükseltilmıştir.
Rüçhan haklarının kullanılmasından sonra kalan toplam 76.141.400TL. tuta-
rındakıpaylar 12/9/1990ile 26/9/1990 tarihleriarasındabedellerınakdenvepe-
şinen tahsıl edilmek suretiyle. halka arz yoluyla satılacaktır.
Bu hisselerın halka arzına ilişkin ızahname 6 8 1990 tarih ve 2581 sayılı T.Tı-
caret Sicili Gazeıesi'nde yayınlanmıştır.
İsteklilerin. aşağıda belirtılen yerlere müracaatla tafsilatlı bilgi almaları ve
izahnameyı tetkik ımkânlan mevcuttur.
ORTAKLIĞIMIZ HAKKINDA TANITICI
BtLGİLER
: SÖKSA: Sinop Örme ve Konfeksiyon
Sanayi ve Ticaret A.Ş.
: Demirciköyü Mevkiı Sinop
5. Muracaat Şekli : Hisse senedi almak isteyen lasarnjf
sahiplerinin Borsada alım yapmak
üzere yatınm ve tıcaret bankalan ile
Sermaye Piyasası Kurulundan Borsa
Bankerliğı beigesi almış aracı kurum
ve borsa komisyonculanndan otuşan
üyelerden bınne muracaat etmelen
gerekmekledir.
6. Paylann Ödenen Bedelleri : Aynca ilan edilmek suretiyle sermaye
Karşılığında Verilmiş Makbuzlann artınmının lıcarel siciline tescıl ve
veya dekontlann Hisse Senetlenyle ilanını izleyen 3 ay içinde jirket
Değiştirılme Zamanı ve Yeri merkezınde •
MALÎ DURUM VE KÂRLILIK HAKKINDA
BtLGİLER
I. Ortaklığın Ana Kalemler Itibariyle Son Üç Yıllık bılançolan:
AKTİF(BinTL) 1987 1988 1989
1. Döner Değerler
2. Bağh Değerler
3. Sabit Değerler (Net)
a) Brüt Sabit Değerler
b) (-) Birikmiş Amortismanlar
Toplam:
PAStF(BinTL)
1.678.545 1.932.836 5.544.322
172.018 324.556 867.055
536.490 1.004.866 2.272.009
781.405 1.409.744 3.067.494
244.915 404.878 795.485
2.387.053 3.262.258 8.683.385
1. Kısa Vadeli Borçlar
2. Orta/Uzun Vadeli Borçlar
3. Özkaynaklar
Toplam:
816.628 839.952 3.850.879
804.716 827.609 1.520.936
765.709 1.594.697 3.311.571
2.387.053 3.262.258 8.683.386
1. Tıcaret Ünvanı
2. Merkez Adresi
3. Tescil Tarihi. Sicil Numarası
ve Ticaret Sicil Memurluğu
4. Ana Faaliyet Konusu
5. Ortak Sayısı
6. a) Odenmış sermayesı
: 04.11.1974-423
Sinop Ticaret Sicil Memurluğu
: Örme-Boya-Konfeksiyon
: 1975
: 900.000.000-
2. Ortaklığın son üç yıllık bilançolannda görülen alacaklar, stoklar
ve y.pılmakta olan yatırımlar (Bin TL)
1987 1988 1989
b) Sermayenin Ortaklar Arasında Dağılımı:
Ortaklann
Cnvanı/Adı-Soyadı
Sermaye payı Toplam
(Bin TL) Sermaye Oranı (%)
• Alacaklar
- Stoklar
a) Mamul
b) Hammadde vd.
- Yapılmakta olan
Yatırımlar
1.078.737
588.751
96.456
492.295
116.368
1.092.947
618.578
94.458
523.620
268.906
2.830.580
1.644.292
288.053
1.356.239
811.405
3. Ortaklığın son üç yıllık gelir tablolan (Bin TL)
Tekshol (T.K.B. % lOOkuruluşu) 359.518.4 39.95
Sinop İl Özel İdaresi 311.913.5 34.65
Türkiye Kalkınma Bankası 90.000.0 10.00
Diğer 138.568.1 15.40
Toplam 900.000.0 100.00
7. Genel Kurulca onaylanmış Son Bilançosundaki: (Bin TL)
a) Ödenmiş Sermayesı . 900.000
b) İhtiyatları . 69.138
c) Yeniden Değerleme Değer
Artış Fonu : 1.046.579
d)Kân(Zaran) ' : 1.295.855
1987 1988 Artıs(%) 1989 Artış (%)
Net Satış Hasılatı 2.624.764 3.774.251
Satılan Malın Maliyeti 1.908.080 2.244.052
Satış ve Genel Yön. Gid. 276.156 534.947
Faaliyet Kârı (Zararı) 440.528 995.252
Finansman Giderleri 112.781 167.982
Faaliyet Dışı Kâr/Zarar - 127.662 - 317.204
43
18
94
126
49
148
11.265.632
7.494.187
1.561.882
2.209.563
394.048
519.660
198
234
191
122
135
64
Donem Kân (zararı) 200.085 510.066 155 1.295.855 154
8. Son uç yılda dağıttığı temettü tutan ve oranı
1987
Tutan
I.Temettü (BınTL)(%)
Donem kârının geçmiş
1988
Tutan
(BinTL)(%)
180.000-20
yıl zararlarına mahsup edilmesı
nedeniyle kâr dağıtımı
yapılamamıştır.
Diğer —
1989
Tutan
(BinTL)(%)
900.000-100
II. HALKA ARZ YOLUYLA SATTLACAK
HİSSELER HAKKINDA BİLGİLER
1. Satışı yapılacak paylan temsilen
ıhraç edilecek hisse senetlerimn
tertibı
2. Bir payın İtıbari Değeri
3. Bir Payın Satış Fiyatı
I. tertip
: 1.000.-
: İtibari değerin altında olmamak üzere
Borsada oluşacak fiyattan halka arz
edilecektir
4. 31.12.1989 tarihi ıtibariyle
a) Ortaklığın diğer Şahıslar lehine
verdiği kefaletlerin toplamı : Yok
b) Ortaklığın kullandığı teminat
mektuplan tutan (Bin TL) : 353.951
c) Aktif değerler üzerinde bulunan
toplam ipotek tutan (Bin TL) : 4.616.733
5. Mali yapı ve kârlılığa ilişkin başlıca oranlar.
1987 1988 1989
- Yabancı Kaynak/Özkaynak 2.12 1.05 1.62
-CariOran 2.06 2.30 1.44
' (Döner Değerler/Kısa Vadeli Borçlar)
- Net Satış Hasılatı/Aktif Toplamı 1.10 1.16 1.30
- Finansman Giderleri/Aktif Toplamı 0.05 0.05 0.05
- Faaliyet kân/Satışlar 0.16 0.26 0.20
• Hisse Senedi defter değeri 851.-TL 1.772.-TL. 3.680.-TL
(Özkaynaklar/Hisse adedi)
- Faaliyet Kârı/Aktif Toplamı 0.18 0.31 0.25
mez. Çünkü delege, Erdal inö-
nü'den vazgeçmek niyetinde de-
Ö'l-
SHP kulisierinde Deniz Bay-
kal'ın genel başkanlığa aday
olup olmayacağı tartışılmıyor.
Baykal ve arkadaşları toplantı
üstüne toplantı yapıp durum de-
ğeriendirmesinde bulunuyoriar.
Baykal ve arkadaşlannın sıkın-
tı içinde olduklan bir gerçek.
Çünkü tüm planlar haziran ayın-
da yapılacak olağan kurultaya
göre yaptlmıştı. Yeni delegeler-
le yapılacak kurultayda Deniz
Baykal genet başkanlığa soyu-
nacaktı.
İnönü, bu planı bozdu. Bay-
kal'a 'adayhğını koy' çağrısını
yaptı. Baykal adayhğını koymaz-
sa, hatta örgütler 'koy seçilirsin'
deseler bile koymazsa. kendi gü-
cünü de yitirecek hiç kuşkusuz.
Yapılacak il kongrelerinde ekibi
büyük yara alacak, parti içi mu-
halefet öne geçecek.
SHP Genel Sekreter Yardım-
cısı Adnan Keskin, şöyle ko-
nuşuyor:
—înönü'nün yedi ay önce se-
çilen PM'yi beğenmiyorum de-
meye hakkı yok. PM kendini sa-
vunmak zorunda. Örgüt yedi ay
önce seçtiği PM'yi hamur yapıp
yutacak değil...
29 eylülde yapılacak kurultay-
da delegeler parti meclisini yu-
tar mı yutmaz mı bilemeyiz...
izlenimlerimiz Baykal ekibinin
'iki arada bir derede' kaldığı.
Kimileri 'Baykal adayhğını koy-
malı', kimileri 'Hayır koymama-
lı, haziranı beklemeli' diyorlar.
Baykal, şimdilik beklemede. Üç
gün içinde adaylığını koyup koy-
mayacağını açıklayacak.
Karan, cuma günü Ankara'da
toplanacak Baykal ekibinin il
başkanlan verecek.
Bekleyelim, göreceğiz...
Emniyet Müdürü
'Eümizde
ipuçları
var
9
Emniyet Genel Müdürü
Necati Bilican, henüz
aydınlanmayan Muammer
Aksoy, Çetin Emeç ve
Turan Dursun cinayetleri
ile ilgili olarak yeni ve
önemli ipuçlan ele
geçirildiğini söyledi.
DENİZLİ (Cumhnriyet) —
Emniyet Genel Müduru Necati Bi-
lican, Çetin Emec, Muammer Ak-
soy ve Turan Dursun cinayetleriyle
ilgili olarak "yeni ve öaemli
ipoçlan" ele geçirildiğini söyledl,
ancak şimdilik ayrıntı vermeyece-
gini bildirdi.
Eski Denizli Valisi olan Bilican,
Denizli'ye geierek Polisevi'nin açı-
lışuu yapü. Bu arada gazetecilerin
sonilannı yarutlayan Bilican, "f•-
tti mechul cinayetler" konusunda
şunları söyledi:
"Prof. Muammer Aksoy, g*ze-
teci Çetin Emeç ve Turan Danan
ile emekli bir komiserin öldiiriil-
mesi olayının üzerinde çok yönli
duruyonız. Hiç kimse bu olaylar
kapandı diye düşunmesin. Elimi-
ze yeni ve önemli ipuçian geçtL
Baalan acıklamam mömkttn de-
gil. Ancak cuayetlerin profesyo-
nrfce işleamiş dnayetler oldugu-
nu ve bnnlann örgüt Urafından
gerçekleştirildigini söyltyebflirim."
Terör konusunda ise uluslarara-
sı yeni anlaşmalara yöneldikleri-
ni anlatan Bilican, teröristlerin
uyuşturucu kaçakçılanyla ortak
hareket ettiğini savundu. Bilican
devamla, "Terör gnıplanm uyn?-
tonıcu kaçakçılan finanse ediyor.
Dünya çapında yapılan bir araş-
tırmada, bunlann eylemlerinde
ortak hareket ettikleri sonucuna
vanldı. Teror sadece Türkiye'nin
değil, tüm dünyanın sonınu. Bn
yüzden 30'u aşkın ulke, uluslara-
rası anlaşmalarla birbirierine dcs-
tek vcrmeye başladı" diye konuş-
tu.
Necati Bilican, Güneydoğu
Anadolu'da meydana gelen olay-
larda azalma görilldüğünü ve son
iki ayda PKK'ya önemli bir dar-
be vurulduğunu öne sürdü.
Menderes, Zorlu vePölatkan için cenazenamazı kılınacak
Mezar nakli kavgasıBaşbakan Akbulut, Demirel'i "devlet töreni"ni
kendüeri yapıyormuş gibi davranmakla suçlarken,
DYP lideri Demirel, "tstismar tartışmalarına meydan
vermeyeceğiz" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) — Basbakanlıkca oluşturtılan
organizasyon komitesi, Mende-
res, Zoriu ve Polatkan'ın mezar-
larının nakline beş gül kala hâlâ
resmi bir açıklama yapamazken,
törene ilişkin programın ana hat-
ları belli olmaya basladı.
lmralı'da cenazelerin pazar gu-
nü açılması sırasında Adli Tıp Ku-
rurau'ndan bir anatomi uzmanı,
din görevlileri, aileler ve Bursa'-
daki resmi erkân bulunacak.
"Tnıva" feribotunun getireceği
cenazeler, pazartesi saat 09.45'te
Sarayburnu'nda olacak. Bu ara-
da ailelerin isteği üzerine cenaze-
ler için belirlenecek bir camide ce-
naze namazı kılınmasına organi-
zasyon komitesince izin verildi.
Vatan Caddesi Lunapark'tan anıt
mezara olan 1,5 kilometrelik gü-
zergâhtaki deylet töreninde Cum-
hurbaşkanı Özal, Başbakan Ak-
bulut, bakanlar ve öteki ilgililer
yer alırken, DYP Genel Başkanı
Demirel ve örgütleri, kortejden
ayn ytlrüyecekler.
Başbakan Yıldırım Akbulut,
Demireri, eski DP'lilere devlet tö-
renini kendüeri yapıyormus gibi
davranmakla suçlayarak bunun
"düriısl bir iş" olmadığını belirtti
ve "Yarayı sarmaya yeltenmemiş
olanlann, bunu yapacak durum-
dayken yapmamış olanlann, biraz
olsun yüzlerinin kızarması
gerekir" dedi.
DYP Genel Baskanı Derairel
de, cenazelerin naklini "devletia
30 yıl sonra bir cinayetten ötiiıü
öziir dilemesi" diye niteledi. 17
eylül töreninin bir partinin işi ol-
madığını belirten Demirel, "En
ufak bir sekilde istismar tartışma-
larına meydan vermeyeceğiz.
Ama buna meydan vermeyeceğiz
diye de bu işte kenarda kalmaya-
cagız" dedi.
CUNEYT ARCAYUREK yazıyor
İki Krizle YaşamakANKARA — Bush ve Gorbi-
den sonra güncel iki flaş isim,
İnönü ile Baykal. İnönü, dün
grupta Körfez krizi üzerinde ge-
reken konuşmaların yapıldığını
söylüyor, "şimdi işimize
bakalım" diyordu.
Körtez bunalımını geride bıra-
kacak kadar önemli olan 'işimiz'
neydi? SHP liderine göre Kör-
fez'i izlerken "asıl işimiz iç poli-
tikaydı." İç politika ise son gün-
lerde SHP'de patlak veren kriz-
le eşdeğerdi.
İktidar kanadı, TÖ'den başla-
yarak aşağıya doğru 'işimizi' iki-
ye ayırmış, Körfez'le birlikte
SHP'de olup bitenlerı birbirini ta-
mamlar ölçüde yorumlamaya
başlamıştı. ANAP ve hükümet
içinden elini bir türlü çekemeyen
'tarafsız' TÖ, bu kez öteki parti-
lerdeki gelişmeleri yönlendirme-
yi amaçlayan irdelemeler yap-
maktan kendini alamıyordu.
TÖ'ye göre Baykal delegeler
üzerinde etkili olabilirdi. Ama de-
legeleri halk etkileyecekti. Halkı-
mız kavgacı doğasından ötürü,
Baykal'ı tutmuyor, kavgacı olma-
yan İnönü'yü yeğliyordu. Bu ne-
denlerle olağanüstü kurultayı
Baykal'ın kazanacağını varsay-
mak yanıltıcı olabilirdi.
TÖ'yü tamamlayan görüşler
aşağı katlardan sesini duyurma-
ya başladı. İki gün önce ciddiye
alınmadığından, Devlet Bakanı
Mustafa Tasar'ın sözlerine deği-
nilmemiştı. Ne var ki bü kez Baş-
bakan Akbulut, dün aynı koşut-
ta ve SHP'deki krizi yorumlayan
görüşler öne sürdü. "Netice iti-
banyla SHP, krizden başarılı çık-
sa da seçim alamayacaktı. DYP
ise zaten bitmişti."
Demek ki ayakta kalan tek bir
parti vardı: ANAP! Tek başına
krallığını ilan eyleyen ANAP, ne-
dense bir türlü "buyrun seçime"
diyemiyordu. Evini ayakta tuta-
mayan, içini temizleyemeyen
ANAP, söz başkalarına geldi mi,
yorumları birtriri ardına sıralıyor,
öteki partilere 'tuuu, kaka' derne-
yi kendinde hak görüyor.
İnönü, "işimize bakalım" di-
yordu, ama hükümet, bu arada
başka işleri tezgâha' koymaya
hazırianıyordu. Ülkenin genel
yararları açısından belki parti kri-
zinden de ötede önemli kimi ha-
zırlıklar seziliyordu. ABD Dışiş-
leri Bakanı Baker, NATO üyele-
rinden 'sembolik asker' istiyor.
Vakit de kalmamıştı. Üç beş
gün sonra TÖ, ABD'ye gidecek-
ti. Bush'u sevindirecek okkaiı ka-
rarlar cebinde olmalıydı ki Beyaz
Saray'a şöyle göğsünü gere ge-
re girebilsın, gerçek büyük dost
kimmiş kim değilmiş dosta düş-
mana, tabii Bush'a gösterebilsin.
Bakanlar Kurulu'nun kuşkusuz
Çankaya'da toplanması uygun-
dur. Denize açılan "Fatih-Turgut
Reis" firkateynlerinin Körfez'de-
ki çokuluslu güce katılımının ka-
rarlaştırılması olasılığı dünkü
beklentilerin başında geliyordu.
Bu arada Suudi kralından "biraz
da asker" istemi geldiyse, gün-
lerdir bir yadsıyıp bir kabul etti-
ğini TÖ, Bakanlar Kurulu'na ka-
bul ettirip, yola çıkabilirdi.
Olur mu, olmaz mı?
Bütünüyle çeşitli olasılıklar
özenle gelişirken "biz işimize
bakıyorduk." SHP'nin kapalı
grup toplantısında İnönü, Bay-
kal'a "Genel başkanlığa adaylı-
ğını koy, bu işi bitirelim" diye
sesleniyordu. Baykal ise -daha
ilk günden varsaydığımız
hesapları- politik üslupla ortaya
koyuyordu. Ona göre şayet par-
tideki "tıkanıklığı giderecekse,
istek gelirse, aday olabilirdi. Yok-
sa partide bir genel başkanlık so-
runu yoktu."
Böylece Baykal, 29 eylülde li-
derlik yarışı yerine, PM üzerine
kurduğu stratejiyi uygulamaya
alıyordu. Kuşkusuz başka bir
yöntem daha akla geliyordu. 29
eylüle kadar örgütten esecek
rüzgârian özenle izlemek, ondan
sonra İnönü'nün çıkışına olum-
lu yanıt vermek de olası bir baş-
ka hesaptı. Ne çare, şu andaki
duruma göre Baykal adaylığa
heves göstermiyordu.
Oysa Baykal'a başka bir pen-
cereden bakarsak, daha değişik
manzarayla karşılaşabilirdik. Is-
tifasından sonra arkadaşlarıyla
sürekli durum değerlendirmesi
yapan Baykal, bir ara cümleteri
birbiri ardına hızla sıralayarak
sesinin bütün gücüyle âdeta
haykırmıştı:
"Böyle kayıkçı kavgasryla bir
yere varılamaz" diyordu. Gerisi
şöyle geliyordu: "Bana genel
başkanlığa adaylığını koy deme-
ye hakkı yok. O şimdi genel baş-
kanlık görevini taşıyor. Genel
başkan olarak görevi partiyi aya-
ğa kaldırmak. Öyleyse kaldır par-
tiyi!"
Baykal'a göre, İnönü'nün gö-
revi, "TÖ ile Ecevit ve Demirel
ile iktidarla savaşarak partiyi ik-
tidara götürmekti." Sonra so-
ruyordu:
"Bir genel başkanın bir genel
başkan adayına karşı kampanya
yürüttüğü dünyanın neresinde
görülmüştür? Ne demek aday ot-
mamı istemek? Kuşkusuz gere-
kirse mücadele ederim. Ama bu-
na 'ben' karar veririm."
Bu patlamaları dünkü grupta
daha politik çizgide yineliyordu.
Bir yerde İnönü'nün korktuğu
başına geliyordu. Baykal, aday
olmazsa izlenecek yol ne olabi-
lirdi? Parti ikiliğin içinden nasıl
çıkacaktı? İnönü, gayet açık bi-
çimde "pratik yol" önerdığine
inanıyordu. Örgüt, yönetimi baş-
tan sona uyumlu bir kadroya ver-
mek istiyorsa, "Ya Baykal'ı ya
da İnönü'yü" yeğlemeli ve iki
başlılık ortadan kalkmalıydı.
Baykal aday olsun olmasın, iki
taraf olağanüstü kurultaya bıçak
sırtında gideceklerdi. Yeni PM'yi
Baykal'cılar kazanırsa, İnönü
zorda kalacaktı. Tersi olur; PM,
İnönü'nün önerdiği yönde kuru-
lursa bu kez Baykal, yılların sa-
vaşımını yitirecek noktaya gele-
bilirdi.
29 eylüle kadar daha çok su-
lar akacak.
ŞAYILI
GÜNLER
Muzaffer Buyrukçu
3000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yayınlan Türkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğtu-tstanbul
Ödemeli gönderilmez.