Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 AĞUSTOS 1990 HABERLER CUMHURİYET/U
19AGUSTOSA DOGRU SEÇIM GUNLUGU
İnönü
ANAP'ın "seçimden sonra işe alacağız" diyerek
vatandaşlara form dağıttığını, bunun "kandırmaca ve
, aldatmaca" olduğunu söyledi. Ankara'mn
Etimesgut ilçesinde'halka hitap eden Inönü,
"Eğer işe alma imkânlan varsa, iktidarlar
şimdi niye yapmıyorlar? Bu kadar aciz
görünen bir iktidarın neyine
güvenebilirsİBİz" dedi. tktidara geldiklerinde
"bir hafta TV bayramı ilan edeceklerini"
söyleyen tnönü, "O zaman herkes kendini
uyarı
gî Çflnkü siz buraya kadar geliyorsunuz. Bunlar demokrasinin
göstergeleridir. Sizi ekrandan göstermiyorlar" diye konuştu.
DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in, "Türkiye'yi savaşa
- sokmak istiyorlar" şeklindeki sözlerini de eleştiren Erdal
• tnönü, kendilerinin de aynı sözleri söylediğini belirterek,
"Niçin bizi eleştiriyor? Çünkü ayrı partisi var. Aynı şeyleri
söylesek de çatıyor" dedi. Inönü, Başbakan Yıldırıra
Akbulut için de "Meclis'te soru soruyoruz. Bakıyor,
bakıyor. Ne sorsak bakıyor, bakıyor, bakıyor. lyi ama
- Meclis fotoğraf çektirme yeri değil ki! Biz cevap
»bekliyoruz" şeklinde konuştu.
S H
P Genel Sekreteri
l B a y k a l A N A P
, ,
. seçim için devlet olanaklarını kullanmaması konusunda
uyararak, "Kendi çıkarı için devlet olanaklarını
kullaıurlarsa bu hukuk ihlalidir. Bunu başka birisi yapsa
hapse girer" dedi. Baykal dün Samsun'un Ayvacık
beldesinde halka hitap etti. ANAP hükümetini eleştiren
. Baykal, "ANAP iktidarmış. Ne iktidarı? Senin yatsıya
; kadar süren kaldı, iktidarın bitti. ANAP dünün iktidarı,
yarının değil" dedi. Baykal'ın gezisine Şişli Belediye
Başkanı Fatma Girik de katıldı. Baykal bugun de Gemhk'in
Küçukkumla beldesine giderek 19.00'da yapılacak salon
toplantısında konuşacak.
Demirerin seçim pikniği £e
Y
n
p
el
Başkanı Süleyman Demirel, eşı Nazmiye Demirel'le birlikte
19 agustosta seçim yapılacak Etimesgut sınırları içerisinde
bulunan Eryaman'da panisinin gönüllü
kadınları tarafından duzenlenen pikniğe
katıldı. Demirel piknik yerinde toplanan
halka hitaben yaptığı kısa konuşmada, pazarj
gunü ülkeyi bu hale getirenlerden hesap
sorulması ve ders verilmesi gerektiğini
söyledi. E>emiı-el daha sonra eşi Nazmiye
Demirel'le el ele dolaşarak halkı selamladı. ^ _
Çocuklar Nazmiye ve Süleyman Demirel'in elini optü.
DÜZELTME
• Emekli Amiral Tanju Erdem'in onceki gün gazetemizde
yayınlanan "Körfez sorununda olası gelişmeler" başlıklı
yazısında "Kuveyt'in eie geçirilmesi ve duzenin tesisi için
sürekli ikmal edilebilen 800.000 kişilik bir kuvvele
gereksinim vardır" cumlesindeki rakam 300.000 olacaklır.
Düzeltır, özur dileriz.
Bayrampaşa'da liderler yarışıyor
SHP lideri İnönü ve
Genel Sekreter Deniz
Baykal, yarın yapılacak
mitinge katılacaklar.
Perşembe günü de
Demirel ve Ecevit,
Bayrampaşa'da olacak.
tç Politika Servisi — Bayram-
paşa'da seçimlere beş gün kala si-
yasi partiler çalışmalannı hızlan-
dırdı. Son günlerde "liderler ya-
nşı"na dönüşecek seçimlerde ya-
rın SHP Genel Baskanı ErdaJ İnö-
nü ile Deniz Baykal, 16 ağustos
perşembe gunü DYP lideri Snfcy-
man Demirel ve DSP lideri Biilent
Ecevit, 17 ağustos cuma günü RP
Genel Başkanı Necmettin Erba-
k«n ve 18 agustosta da MÇP Ge-
nel Başkanı Alpastan Türkeş par-
tilerinin propaganda çalışmalan-
na katılacaklar.
Seçimdeki "şans ibresi"ni ken-
di yönüne çevirebilmek için deği-
şik taktikler izleyen partilerin, bu-
güne kadar milyarlarca lirahk pro-
paganda harcaması yaptıklan be-
lirtiliyor. En çok harcamayı sıra-
sıyla ANAP, RP, DSP, DYP ve
SHP'nin yaptığı öne sürüluyor.
Bu hafta sonu yapılacak seçim-
lere kısa bir silre kala partiler, afiş
ve poster yapıştırmadan, el ilam
ve "özd gazete" dağıtımına kadar
yoğun bir yarış içerisine girdiler.
DYP, bugüne kadar "Büyük Tür-
kiye" başlıklı 50 bin gazete dağıt-
tı, "DYP, Büyük Bayrampaşa
Projesj" adı altında da 75 bin adet
yeni bir gazete daha bastırdı. Ay-
nca, Genel Başkan Süleyman De-
mirel imzasını taşıyan mektuplar
da, tüm seçmfiTÜerin adresine pos-
talanıyor. Demirel'in mektubun-
da, "Ülkemiz, ber gün daha çok
zorinklara ve batağa sürüklen-
mekte ve halkı n şikâyetleri art-
makladır. Bu yonetimin yerel se-
çimlerde o) alması, ömrünü uzal-
nukta ve 26 Mart'ta vatandaşunı-
DSP
konvoyunu
polis
t dağıttı
tç Politika Servisi — DSP
Genel Başkanı Bülent Ecevit
dün seçim nedeniyle 4. kez
geidiği Bayrampaşa'da coşkulu
bir kalabalık tarafından
karşılandı.
tlçeye her gelişinde kendisini
izleyenlerin bırakmaması
nedeniyle üç saatten önce
ayrüamayan Ecevit'in dünkü
turu sırasında gene partililer
arabalarla ve yürüyerek
kendisini takip etmek istediler.
Ancak polis yaklaşık üç saat
süren tur sırasında yolu çeşitli
bölgelerde keserek konvoyu
sokak aralarına dağıttı.
Trafiğin aksamasını gerekçe
gösteren güvenlik güçlerinin bu
davranışı partililerce
kınanırken, Uzerlerine DSP
amblemli tişörtler giymiş büyük
bir kalabalık trafik ekip
otolanna "Başbakan Ecevit"
diye bağırarak polislere el
salladılar. Üstü açık bir
minibüsle ilçeye gelen Ecevit,
Abdi tpekci Caddesi üzerindeki
DSP ilçe merkezi önünde bir
konuşma yaptı. Ecevit,
Etimesgut ve Bayrampaşa'da
DSP'nin birinci parti olacağını
umduğunu söyledi.
an bu yönerjmden kurtnlmak için
verdiği karann uygulanmasını
güçleştinnektedir" diyor. Demirel,
Bayrampaşalılara seslenirken, "19
ağustosun ülkenin mevcnt yöne-
timden kurtulması" ve aydınlığa
çıkması için önemli bir fırsat ol-
duğunu vurguluyor.
SHP ise Genel Başkan Erdal
İnönü ve Genel Sekreter Deniz
Baykal'ın katılacağı yarınki mi-
ting için "büyük bir gövde
gösterisi" hanrhgı içinde. SHP U
merkezinın hazırladığı programa
göre, tnönü ve Baykal Çağlayan
çıkışından konvoy eşliğinde Bay-
rampaşa'ya gelecekler. Ayru anda,
E-5 Şirinevler kavşağından ikinci
bir konvoy hareket ederek, Uçede-
ki miting alanına ulaşacak.
SHP'nin mitingi saat 18.00'de ya-
pılacak.
Partilerin afış ve poster asma
yarışında da ilginç görüntüler or-
taya çıkıyor. ANAP adayı Eyüp
Uçak, SHP ve DYP'Iilerin kendi
afiş ve posterlerini yırttıklarını ve
kendi adaylarınınkini astıklannı
öne surüyor. ANAP adına propa-
ganda kampanyasına katılan Ça-
lışroa Bakanı Imren Aykut, dün il-
çe merkezi biüşiğindeki seçim bü-
rosunda "imzalı fotograr' dağıt-
tı. ANAP adayı Eyüp Uçak da
önceki gece SHP ilçe merkezine
giderek, Vaoit Çalura başanlar di-
ledi.
Bu arada, partililerin propagan-
da masraflannın milyarlan buldu-
ğu belirtiliyor. DYP'liler, seçim ça-
lışmalarında yaklaşık 500 milyon
harcadıklannı belirtirken, SHP
Genel Sekreter Yarduncısı Adnaı
Keskin, kendi harcamalannın 200
milyon civannda olduğunu söyle-
di. En fazla harcamayı ise ANAP,
RP ve DSP'nin yaptığı ifade edi-
lirken, rakam olarak, bu partile-
rin "milvar" sınınnda olduklan
öne sttrülüyor.
KÖRFEZ KRİZİ...KÖRFEZ KRİZİ... KÖRFEZ KRtZt...KÖRFEZ KRİZİ... KÖI
KUVEYT EMİRİ'NDEN MESAJ
Sürgün başbakan
bugün Aııkaracla
ANKARA (Cumhuriyet Buro-
sn) — Türkiye, Irak petrol boru
hattım kapatmasından doğan
maddi zaranrun karşılanacağına
ilişkin en somut güvenceyi bugün
"sürgündeki" Kuveyt yönetimin-
den alacak. Irak'tn Kuveyt'i işgal
ettiği 2 ağustos gününden beri Su-
udi Arabistan'da yaşayan Kuveyt
Başbakanı Şeyh Saad Abduilah El
Salim El Sabah'ın bugün Cum-
hurbaşkanı Turgut özal'a bu gu-
venceyi içeren bir mesaj getirece-
gi bildirildi. Kuveyt Emiri Şeyh
Cabir El Ahraet El Sabah'ın rae-
sajında, Türkiye'nin Irak'a karşı
izlediği politika ve uyguladığı yap-
tırımlardan doğan memnuniyeti
vurgulaması ve Irak'ın denizden
ablukaya alınması yönünde ulus-
lararası görüş birliği sağlanması
için Türkiye'den siyasi destek is-
tenmesi de bekleniyor.
Körfez krizinin başlamasından
bu yana Ankara'ya bölgedeki so-
runu görüşmek için gelen dördun-
cü yabancı konuk olan Kuveyt
Başbakanı Şeyh Saad'ın ziyareti,
Türkiye'nin sorunda oynadığı ro-
lü ön planda tutmaya devam ede-
cek bir gelişme olarak değerlendi-
riliyor. Dün kesinlik kazanan zi-
yaretin özellikle Irak'a karşı An-
kara ve Kuveyt arasmda "davanış-
ma mesajı" verecek olması nede-
niyle "kritik önemi" bulunuyor.
Kuveyt'in meşru Başbakanı Şeyh
Saad'ın dün işgalden sonraki ilk
dış ziyaretini Ankara'ya yapacağı-
nın açıkianması Batılı gözlemci-
ler arasında, "Irak'a birbiri ardın-
dan verilen 'dikkat' mesajlanmn
bir yenisi" olarak yorumlandı.
Dün akşam Ankara'ya gelerek
Cumhurbaşkanı özal tarafından
kabul edilmesi beklenen Şeyh Sa-
ad, geceyi Türkiye'den önce uğra-
dığı Suriye'de geçirdi.
Şeyh Saad burada Suriye Dev-
let Başkan: Hafız Esad tarafından
kabul edildi. Saad-Esad görüşme-
sinde, bölgedeki son durum değer-
lendirilirken "meşru" Kuveyt yö-
netiminin Suriye'nin Irak karşısın-
daki tutumunu sürdürmesi isteği
de vurgulandı.
Kuveyt Başbakanı Şeyh Saad-
ın bugün Cumhurbaşkanı Özal'a
ileteceği mesajdaki "maddi destek
güvencesi"nin yaklaşık 3 milyar
dolarlık bir tutara karşıhk gelmesi
bekkniyor. Bu rakam, Türkiye'nin
Irak petrol boru hattının kapatıl-
masından doğan zaranna eşit. Ku-
veyt yönetiminin bu zararı karşı-
lamasının, Beyaz Saray'ın bu yön-
deki girişimleri sonucu kesinlik
kazandığı öğrenildi. Geçen hafta
Ankara'ya gelen ABD Dışişleri
Bakanı James Baker Türk yetki-
lilerden ekonomik ambargodan
doğan zararm 2.5-3 milyar dolar
dolayında olduğunu öğrenmiş ve
Kuveyt Emiri ile yaptıklarıtemas-
larda bu zararın "hemen beraen
tümüyle" meşru Kuveyt yönetimi
tarafından karşılanması sözünu
aldıklannı ifade etmişti. Kuveyt
Emiri'nin mesajında, aynca Cum-
hurbaşkanı özal'ın bugüne dek iz-
lediği politıkayı, Kuveyt egemen-
liğine kavuşuncaya dek surdürme-
si, bu amaçia ekonomik ambargo
yanında Irak'ın askeri ablukaya
alınması için baskı yapması yö-
nünde bir istemin de yer alması
bekleniyor.
öte yandan Fransız Senatosu
Dış llişkiler ve Silahh Kuvvetler
Kbmisyonu Başkanı Jean Lecann-
et de Körfez sorununu görüşmek
üzere bu akşam Ankara'ya geie-
cek. Fransa Cumhurbaşkanı Fran-
çois Mitterrand'ın isteğiyle bu ko-
nudaki temaslar için toplam on iki
ülkeyi ziyaret eden 23 temsilciden
biri olan Lecanuet, hükümetinin
Körfez bunalırtu konusundaki gö-
rüşlerini Türk yetkililere aktara-
cak. Fransa'da muhalefetteki Sos-
yal Demokrat Merkez Parti üyesi
olan Lecanuet'nin Ankara'ya ge-
tireceği mesajın, Irak'ın denizden
ablukaya alınması yönündeki
Amerikan önerisinin ancak BirleŞ'
miş Milletler karan ile desteklenir-
se uygulanabileceği doğrultusun-
da olması bekleniyor. Edinilen bil-
giye göre Fransız hükümeti Gü-
venlik Konseyi'nin BM Anayasa-
sı'nın 41'nci maddesi çerçevesinde
aldığı ambargo karannın abluka
uygulaması için yeterli olrnadığı
görüşunde Paris, Irak'ın petrol
sevkıyatını tumüyle durduracak
bir abluka için Konsey'den yeni
bir karar çıkması gerektiği tezıni
Ankara'daki yetkililere de aktara-
cak.
Fransa Cumhurbaşkanı Mitter-
rand'ın Körfez sorunuyla ılgıli te-
maslar yapmakla görevlendirdiği
eski Dışişleri Bakanı Claue Cheys-
son ise Tunus'ta FKÖ lideri Yaser
Arafat ile bu konuda bir görüşnıe
yapacak.
Hava sahası ihlali
Irak'tan
2. uyarı
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) — Irak, Türkiye'yi Körfez kri-
zinin başlamasından bu yana ikin-
ci kez "hava sahası ihlali" konu-
sunda uyardı, Bu konudaki uya-
rı, Türkiye'nin Bağdat Büyükel-
çisi Sönmez Köksal'ı dün başkan-
lığa çağıran Irak Dışişleri Bakan
Yardımcısı Nizar Hamdun tara-
fından yapıldı. Türk Dışişleri Ba-
kanlığı ise konunun incelendiğini
belinerek bir açıklamada bulun-
madı.
Bağdat kaynaklı haberlere gö-
re, Büyükelçi Köksal ile göruşen
Irak Dışişleri Bakan Yardımcısı
Nizar Hamdun, bir Türk uçagının
11 ağustos günü 19.52'de Iran ha-
va sahasını yaklaşık 5 kilome re
ihlal ettiğini öne sürdü. Görüşme-
de, Hamdun'un geçen hafta için-
de bir hava ihlali durumunun da-
ha gerçekleştiğini vurgulayarak,
"İçinde bulundugumuz durumda,
bu tur olaylaruı yinetenmesi isten-
raeyen sonuçlar dogurabilir" de-
diği öğrenildi. Hamdun, görüş-
mede iki ülke arasındaki işbirliği-
nin korunması isteğinde oldukla-'
nnı da vurguladı.
Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ise
Büyükelçi Köksal'a iletilen uyarı
konusunda yorum ve açıklama
yapmadılar.
Akbulut
birlik
çağrısı
yaptı
Başbakan 'savaş izni
sadece ülkemize
yönelebilecek bir
tecavüzü önlemeye
matuftur' dedi.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — Başbakan Yıldı-
nm Akbulut, Körfez soru-
nuyla ilgili olarak televizyon-
dan "birlik ve beraberiik"
çağnsında bulundu. Akbulut,
Körfez krizinin banşcı yollar-
dan çözümünu istediklerinı
söyledi.
Akbulut dün saat 16.15'te
Çankaya Köşkü'ne çıkarak
Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'la görüştü. Köşk'te ya-
pılan toplantıya Devlet Baka-
nı Güneş Taner ile Dışişleri
Bakanı Ali Bozer de katıldı.
Akbulut goruşmeden hemen
sonra TRT'ye giderek 20.00
haber bülteninde yayımlana-
cak konuşmasının çekimine
katıldı. Bultenin "Büyüteç"
bolürnünde yayırnlanan ko-
nuşmasında Akbulut, Kör-
fez'deki olaylan ve bununla
bağlantıh olarak Türkiye'de-
ki gelişmeleri özetleyerek
"birlik ve beraberiik" çağn-
sında bulundu. Körfez soru-
nuyla ilgili olarak BM Güven-
lik Konseyi kararlan ve Türk-
iye'nin bugüne kadar izlediği
politikayı arumsatan Akbulut
oto-q cihazından okuduğu
mesajında, özetle şu görüşle-
re yer verdi.
"Türkiye'ye komşu bir
böigede önemli ve ciddi geliş-
mder olurken ülkemizin gü-
venliği açısından da birtakım
tedbirlerin vakit geçirilmeden
alınması zonınlulugu ortaya
çıkmıştır. Bu cerçeve içinde,
TBMM'nin dünkü oluru-
munda savunmamızla ilgili
acil tedbirler için gerekli izin
sağlanmıştır. Bu izin sadece
ülkemize yönelebilecek bir te-
cavüzü önlemeye matuftur.
Zira SS milyon vatandaşımı-
zın ve memleketimmn menfa-
ati bizim için her şeyin üstün-
dedir. Hükiimetimiz bir tek
insammıza dahi zarar gelme-
mesi için gereken tedbirieri al-
j makta kararlıdır. Bu bakun-
! dan ülke savunmasına yöne-
lik hukuki tedbirlerin hazır-
lanması gerekli görülmüştür.
Türkiye'nin çok yakınında
devam eden gerginlik uzerine
hükümetimiz bazı yeni tedbir-
ler alırken, vatandaşlanmızın
da böyle kritik bir dönemde
her zamankinden daha çok
birlik ve beraberlik içinde ol-
malan gerektiğini aynca vur-
gulamak isterim. Diger yan-
dan koraşurauz Irak'ın bu so-
runu en kısa zamanda barış
içinde çözmesini dilemekte-
yim."
Cumhurbaşkanı Özal dün
sabah ayrıca, TBMM Başka-
nı Kaya Erdem'i kabul ederek
aylık olağan görüşmesini yap-
tı.
Milli Savunma Bakanı Giray gelişmeleri Cumhuriyefe değerlendirdi:
Saldıran olursa mukabele ederizANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) — Milli Savunma Bakanı Sa-
fa Giray Tıîrkiye'nin hiçbir ülke-
ye sâldırma niyetini taşımadığının
"açık" olduğunu belirterek "An-
cak bize saldıran olursa derfaal
mukabele ederiz" dedi. Hüküme-
tin TBMM'den aldığı iznin Irak'ı
tahrik etmeye yönelik olmadığını
da bildiren Giray, "Saddam Hü-
scyin bu karan farklı degerlendi-
rip bazı seyler yapabilir mi" şek-
lindeki sorumuza ise "Yapabilir
; deyip, yani boyle bir riski dıişüne-
\ bilirsin ama öbürii daha da risk-
H, senin mukabele edememen da-
ha da risklidir" diye konuştu.
Giray, Körfez krizine ilişkin ge-
lişmeleri Cumhuriyet'e değerlen-
dirdi. Giray, TBMM'nin Türkiye-
ye bir tecavüz olması halinde hu-
kümete savaş hali ilanı ve TŞK'yı
kullanabilmesine ilişkin sorutera
"net" yanıt veremedi. Bakan Gi-
ray'a yöneltilen sorular ve yanıt-
ları şöyle:
— Hükümetin herhangi bir te-
cavüz halinde izin istemi olayın-
da neden böyle bir karara gerek-
sinim duyuldu?
GİRAY — Anayasayı dikkatli
okursaruz, bazı hukukçular diyor
ki, herhangi bir tecavüz halinde
hemen mukabele etmek bu ana-
yasaya göre mürakündür diyor.
Ama hepsi öyle demiyor. Halbu-
ki bugünün savaşlarında bir teca-
vüze hemen mukabele etmek mec-
buri, kaçınılmazdır. Meclis tatil-
de ise Cumhurbaşkanı hemen ka-
rar verebilir gibi anayasanın bir
hükmü var. Ama tatilde değilse o
zaman karan gidip Meclis'ten al-
mak durumu var. O da minimum
5-6 saatlik iştir ki 5-6 saatte çıka-
rabilirsen çok iyi. Bu dünyada 5-6
saatte her şey olabilir.
— Ancak anayasa Meclis lan'l-
deyse cumhurbaşkanma yetki ve-
riyor...
GİRAY — Veriyor, ama tatilde
veya ara vermedeyse diyor.
— Zaten şu anda da Meclis ta-
tilde degil mi?
GİRAY — Tatil ne ara vermek
nedir diye baktığın zaman, şu an-
da tatil, ama mesela 1 eylül tatil
degil. 1 eylül tatil obnayınca o gün
Meclis toplanacak dahi olsa, top-
lanmadan önceki saatlerde boşta
kalıyorsun.
— Bu karar Irak açısından bi-
raz tahrik edici olmadı mı?
GİRAY — Tahrik edici değil,
çünkü Türkiye'ye tecavüze mün-
hasırdır karar. Tecavüze mukabele
etmek amacındadır.
— Ancak Irak Devlet Başkanı-
nın ne yapacağı belli olmuyor.
Türkiye'nin bu karannı farklı de-
ğerlendirip bazı seyler yapabilir.
GtRAY — Yapabilir deyip, ya-
ni böyle bir riski düşünebilirsin,
ama öburu daha da riskli. Yani se-
nin mukabelede bulunamaman
daha da riskli, o zaman daha da
kötü dunıma düşebilirsin. Bugün-
kü»harpler oyle değil. Senin top-
rağına sadece füzesini gönderiyor
o zaman ne yapacaksın. Hemen
karşı bir şey yapabilmen lazım.
— Irak'ın Türkiye'ye bir kimya-
sal füze atması eadişesi var mı?
GtRAY — Norraal şartlarda,
onlar bugün açıklama yapmış,
Türkiye'ye tecavüz için herhangi
bir sebep görmüyoruz, dostluk
ilişkilerimiz yine diplomatik yol-
lardan hallolacaktır denmiş, bu-
nu duymaktan memnun olduk.
Normal şartlarda Irak böyle bir
şey yaparsa yanlış etmiş olur. Bi-
zim Irak'a veya bir başkasına saJ-
dırma niyetimiz olmadığı aşikâr.
Ancak saldıran olursa deriıal mu-
kabele ederiz. Bunu sağlayabil-
mek için ve o konuda münakasa
olmamasını sağlamak için böyie
bir karar çıkrruş oldu.
— Üslerin kullanılma olasıhğı
nedir?
GtRAY — O da kararda belli-
dir. Türkiye'ye bir tecavüz olması
halinde, yabancı kuvvetlerin
TürkiyeMe konuşlanmasına ün-
kân veriyor.
— Türkiye açısmdan ciddi bir
savaş tehlikesi soz konusu mu?
GtRAY — Şimdi öyle dediğin
zaman tabii kehanette bulunmak
pek mümkun degil, ama pek san-
mıyorum ben. Irak'ın bize tecavüz
edeceğini sanmıyorum. Bugun
yaptıklan açıklamada onların da
o şekilde düşünduğünü gösteriyor.
Gerci hani Irak daha evvel Kuveyt
için şunu dedi, bunu dedi, tutmadı
sözünu demek de mümkündür,
ama akıllıcası bize tecavüz etme-
si ıhtimali olmaması gerekir diye
düşünüyorum.
— Bir sıkıyönetim ilam söz ko-
nusu mu?
GtRAY — Niye olsun ki? O i$
ancak seferberlik halinde olur.
Ona Meclis karar verir. Öyle bir
durumumuz yok. Seferberlik için
yine Meclis karan gerekiyor.
BAŞKENTTEN DIŞLŞLERİ BAKANUĞI İZİNİ TARTIŞTI .
Dolar Güvencesi Hatanın eşiğinden dönüldü
AHMET TAN
ANKARA — Cumhurbaşkanı
özal, iki küçük manevra Ue Baş-
bakan Akbulut'u Irak cephesine
sürü verdi.
Artık Özal'a kimse, "tek adam-
lık yapıyor" diyemeyecek, elinde
telefon ülkeyi savaş ruzganna sü-
ruklüyor, diye eleştiremeyecek.
Dün gece, Irak krizini TV'den
halka anlatmak işini Akbulut'un
üstlenmesi manevTa idi. Özal,
kendisini biraz geriye çekme ka-
ran almıştı.
Bunun birkaç nedeni var.
Ama bu nedenlerden biri, içte
ve dışta yaptığı reklamı yeterli gör-
mesi değil.
Asıl neden, isin ucu Türkiye'nin
de kanşacağı sıcak bir harekâta
kadar uzarsa, durumunu guven-
ce altına almak için.
Bu konuda en sağlam adımı ön-
ceki günkü Meclis karan ile attı.
Artık kimse Cumhurbaşkanı
için "dost telefonu" ile Türkiye1
nin başına iş açabilir, diye-
meyecek.
Meclis'in verdiği izin Akbulut-
un cebinde idi. Akbulut da Çan-
kaya Köşku'nun karşı kaldınmın-
daki Başbakanhk Konutu;
nda.
Artık kimse, Özal'dan ve Özal'ın
telefonlarından çekinmemeli.
"Savaş ilan izni" kimde ise ilan
edecek olan da odur.
Bu anlamda, TBMM'nin (daha
doğrusu ANAP grubunun) 60 ek-
sikle ANAP hukümetine verdiği
bu izinle, Özal artık gerçekten
"sorumsuz" hale gelmiştir.
Bu konuda güvenilir savunma
çevrelerinden yansıyan küçük bir
bilgiyi ekleyelim.
Özal hafta sonunda, 60 dola-
yında ANAP milletvekili ile Baş-
bakanlık Konutu'nda Keçeciler
1
in oğlunun sünnetinden sonra, bir
sohbet toplantısı yapmıştı. Bura-
da, "Irak'ın saldınsı ile ilgili yet-
Lilerini Genelkurmay Başkam'na
peşin olarak devrettiğini" söy-
lemişti.
"Küçük bilgi" şu :
Genelkurmay Başkanı, bu "pe-
şin devir" den fazla hoşnut olma-
truş. Nezaket ve saygı ölçuleri için-
de, Cumhurbaşkaru'ndan sağlam
temele dayalı bir "devir" istemiş.
Özal'ın aklına "peşin savaş iz-
ni devri" bu vesile ile gelmiş.
Bu bilgiyi doğrulatma olanağı
bulamadık.
Ama yalnızca dün ve onceki
gün olanlar, Özal'ın "tek adam"
görüntüsünü silme eğiliminde ol-
duğunu gösteriyor.
Hükümete savaş ilam izni bu-
nun en önemli adımı idi. Bunu
Başbakan'ın TV'de dün gece stüd-
yo kaydı demeci izledi.
Aynı biçimde Devlet Bakanı
Güneş Taner, Körfez'deki gelişme-
lerin ekonomiye etkilerini basın
toplantısı ile anlattı.
TBMM Başkanı Kaya Erdem1
in Çankaya'daki kabulü de Özal1
ın "tek adam" olarak krizle uğraş-
madığını gösıeren bir tablo oldu.
Bugün Devlet Bakanı Keçeciler
de krizin petrol ile ilgili yansıma-
larını halka anlatacak.
Özal, kendisini geri çeken bir
görüntü yaratmaya çalışırken bir
yandan da Türkiye, BM karannın
tüm ulkeler ıçın çektiği genel yap-
tırım çizgisinden giderek uzak-
laşıyor.
Irak ile bir "husumel" ilişkisi-
ne doğru kayıvor.
Şimdi de Bağdat'ın elinden ka-
çan Kuveyt Başbakanı'nın Anka-
ra ziyareti çıktı.
Bu sabah Ankara'ya gelmesi
beklenen sürgundeki Başbakan'-
ın, Türkiye'ye ambargonun ilk fa-
turası olan 3 milyar doların gü-
vencesini getireceği belirtiliyor.
Ama Türkiye'nin dolar ile ifa-
de edilen güvencelere değil, sağ-
duyu ve mantıga gereksinimi var.
O da dışarıdan gelmiyor.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) — Hukumetin TBMM'den sa-
vaş ilam izni alması, Dışişleri Ba-
kanlığı'nın üst düzey yöneticileri
arasında "anayasanın 92. raadde-
sindeki hükmü, sorumluluğu
Cumhurbaşkanı'ndan hükümete
devrederek işletecek bir girişim"
olarak değerlendirildi. Yetkililer,
Başbakânlık tezkeresinin ilk haliy-
le TBMM'den gecmemesi konu-
sunda ise "Vahim bir hatanın eşi-
ğinden dönüldü. Orijinal haliyle
çıksaydı Irak'a tehditkâr bir me-
saj gönderilmiş olacaktı. Bu ha-
liyle de içeriği boş, amacı belirsiz
bir girişim. Tecavüz halinde savaş
ilanı yetkisi zaten Cumhurbaşka-
m'ndaydı. Şimdi bunun izni hükü-
mete geçti" dediier. Ankara'daki
Batılı diplomatlar, TBMM kara-
n konusunda "Türkiye'nin iç
sorunu" olduğu gerekçesiyle yo-
rum yapmazken, böigede böyle
bir adım atma gereği duyan baş-
ka ülke olmadığına dikkat çekti-
ler. ABD'li kaynaklar da Türkiye1
deki savunma tesislerinin nasıl
kullanılacağına ilişkin hükumle-
rin kendilerince "çok açık" oldu-
ğunu, bunlann işletilmesine iliş-
kin karar sürednin ise Türkiye'nin
kendi yasalanyla düzenlendiğini
anımsatmakla yetindiler.
TBMM'nin hükümete "savaş
ilanı" izni vermesi, Dışişleri Ba-
kanlığı çevrelerinde yoğun biçim-
de tartışıldı. Bu tartışmalann asıl
nedenini, içinde bulunulan
"hassas" dönemde dış politikayı
doğrudan doğruya etkileyen böy-
le bir gırişimden, bakanlık üst dü-
zey yöneticilerinin son anda ha-
berdar olması oluşturdu. Yetkili-
ler, Başbakanhk tezkeresinin ilk
biçimiyle "Irak'a bir saldırı
daveti" çıkarma anlamma gelece-
ğini ve üslerin kullanımı başta ol-
mak üzere birçok açıdan Türkiye^
yi "her an saldırabilecek bir ülke"
durumuna duşureceğini vurgula-
yarak şu değerlendirmede bu-
lundular:
"Gizli göriişmede, ber kim bu
degişikliğiıı yapümasına neden oJ-
duysa Türkiye'nin UişkUerini ve
güvenliğini gözeterek hareket et-
miş. Sonuçta çıkan karar, anaya-
sanın bir tekranndan öleye geçme-
se de hiç olmazsa vahim bir hata-
nın eşigjnden dönülmuş oldu. Tez-
kerenin ilk halinin kabul edilme-
mesi diplomatik açıdan bizi, gü-
venlik açısından da Türkiye'yi ra-
hatlatu."
Ankara'daki Batılı diplomatlar
ise TBMM karannın olası sonuç-
lan konusunda dün yoğun bir de-
ğerlendirme çahşması yaptılar.
Diplomatik kaynaklar,
TBMM'nin hükümete savaş ilanı
izni vermesine neden gerek duyul-
duğu yolunda yorum yapmaktan
"tç sorunlannıza kanşamayız" di-
yerek kaçınırken, karann Türki-
ye'deki ortak savunma tesislerinin
kullanunına yönelik olduğu görü-
şünde birleştiler.
ABD'b kaynaklann ise TBMM
karannı "olumlu" karşıladıklan
dikkat çekti.
ö ayın doktor ve eczacıların dikkatine:
Sebore, seboreik dermatit ve pitiriazis kapitis
simplex'de endike oları
PERKAPİISHİİSVMI1KEPHİ
% 2 Pyridinthione-Disulphide (Bispyrithione)
200 ml'lik ambalajlarda piyasaya sunulmuştur.
KLRTSAN
İLAÇLARI AŞ.