Katalog

IZ 1990 CUMHURİYET/7 ANKARA HAVASI Cumhurlyet Aıkara Bürosu CUMHURBAŞKANLIGI'NDAN Keçeciler'in oğlunun sünneti Köşk sakinleri son günlerde çok yoğun. Heyetlerin biri gelip diğeri gidiyor. Cumhurbaşkanlığı çalışanları da heyetlerin geliş-gidişlerini sürekli gazetelere duyuruyor. Yine yoğun bır gündu, Cumhurbaşkanlığı basın bürosundaki görevlı, gazetelerin telefon numaralarını çevırmeye başladı. Aynı gün ABD Dışişlerı Bakanı Baker da Ankara'daydı ve kapalı kapılar ardından neler konuşulduğunu herkes merak ediyordu. Görevli, "Cumhurbaşkanlığı'ndan aradığım" açıkladıktan sonra iletılmesı istenen mesajı gazetelere ulaştırdı: —Sayın Keçeciler'in oğlunun sünnet düğünü vardır. ICAZETSIZ GENEL BAŞKAN ADAYI GüzerUen alternatif seçim gezileri I Hasan Celal Güzel. ANAP'ın tek r'icazetsiz" I genel başkan adayı. Güzel, I şimdilerde genel merkezin "Uslu dur" komutuna karşın 19 ağustosta belediye başkanlığı seçım ı yapılacak ikpelerı geziyor. Renkli kışıligryle gıttiği yerlerde haylı sempatı toplayan Güzel'in "seçım taktiğı" ıse ilginç- "ANAP'ı eleştirerek ANAP'a oy istemek." Güzel, ilk durağı olan Kırşehir'e bağlı Akçakent ilçesinde vatandaşlara şöyle seslendi: "ANAP'ın fiyat politikalannın canıntzı nasıl acıttığını biliyor, aynı acıyı ensemde hissediyorum." Vatandaş da tempoyu tuttu: "Başbakan, başbakan" Güzel hemen kendısıne başbakanlık yakıştıranları susturdu. Durum kendisine sorulduğunda da şu yanrtı verdi: —Ben kendim için oy istemeye çıkmadım. Şu anda partim için çalışıyorum. Sonra genel merkez seçim sonuçlarına bakıp "Aleyhte çalıştı" diye bahanelerde bulunmasın. * * * Gezide Kırşehir'in üç milletvekili Gökhan Maraş, Kânm Çağlayan ve ŞevM Göğüsger de vardı. Güzel'i Gökhan Maraş ekibi, Kaman'a davet etti, Güzel de kabul etti. Yolda yemek için Kırşehir Tarım Orman Müdürlüğü'ne uğranıldı. Burada Maraş, Güzel'e Kaman konusunda "brifıng" verdi: —Efendim görseniz, bizim Kaman'da yollar delik deşik. Güzel sordu: —Aa, orada da mı doğalgaz çalışması var? • * * Yemek faslı başladı. "Tek kişilik porsiyonlar" 130 kiloluk Güzel'e yetmemişti. Herkes doyarken "ANAP'ın ağır topu'na birkaç porsiyon daha yemek takdim edildi. Bu arada soruidu: —Efendim pertiiz düşünmüyor musunuz? Güzel yanıtladı: —Valla ben her pazartesi perhize başlıyorum. Salı günü de son veriyorum. İşin kötü yanı, perhiz yapacağım diye her pazartesi gûnü fazladan yemek yiyorum. Bu da kılo almama yol açıyor. * * * Güzel karnını ryice doyurunca "seçim anılarT'nı anlatmaya koyuldu: —Yahu çocuktar, biliyor musunuz, şu partiler ne kadar degişti. Önceden sağ partilerin seçim propagandasında Mehter Marşı'ndan, sol partilerin seçim propagandasında da Ruhi Su falan gibı halk ozanlarının türkülerınden başka şey çaiınmazdı. Sonra da ekledi: —Bir seçim gezisindeyiz. Biz gayet güzel parçalar çalıyoruz. SHP, "Dom dom kurşunu"nu çalıyor. Dtğer sağ partiler de Mehter Marşı. Ben basladım propagandaya. "Bakın SHP kurşundan bahsediyor, bizse sevgiden" diye. Akşama kalmadı SHP "Dom dom kurşunu"nu bıraktı. Sonra diğer partiler de Mehter Marşı'ndan vazgeçtiler. Bir gazeteci hemen müdahale etti: —Sayın Güzel, Başbakan Akbulut daha geçenlerde Konya'da Mehter Marşı'yla gezdi. Cumhurbaşkanı Ozal da Yozgat'ta Mehter Marşı'yla karşılandı. ANAP'ta değişen bir şey yok. Galiba tek değişen sızsiniz? GÜNÜN FOTOĞRAFI TEPE GRUPM Grev göznisü ve grev nöbetçisi. (Fotoğraf: Banş BU] KRİZ, GAZETECİLER VE KÖŞK Yabancı olsun da kotlu da olsa olur, hele CNN olursaCumhurbaşkanlığı Köşkü'nün kapısını mesken tutan yerli gazetecıler, her gün yabancı meslektaslarının hiç bekletilmeksizın •Cumhurbaşkanı'nın huzuruna alınışlarına tanık oluyorlar. Yabancı olsun da nereden olursa olsun. Hele ABD'li televizyoncular, Özal ile istedikleri zamangörüşüp, demeç koparabiliyorlar. Türkiye'deki gazetelere ise, bu TV'lerı izleyip, "Özai'ın.. TV'sine demea" başlığı altında haber yayımlamak düşüyor. Hatta Bakanlar Kurulu'nda bile CNN televızyonu izlenryor. Bugünlerde Ankara'da sohbetler, "CNN'ı izledin mi" sorusuyla başlıyor. özal, Oevlet Başkanı Mehmet Keçeciler'in oğlu Murat'ın sünnetinde kirvelik yapmak üzere Oran'daki milletvekili lojmanlanna gelışınde, bır Türk gazeteci soruyor: "Körfez krizı konusunda bizimle konuşmayı düşünüyor musunuz?" Cumhurbaşkanı şaşırıyor önce, "Bu da nereden çıktı" ya da "sart mı" dercesine bakıyor, ardından "yooo..." yanıtı vererek uzaklaşıyor. Ama Türkiye'de de gazetecıler olduğunu Özal, muhalefet liderieri "zirve çağrısını" reddedince anımsıyor. Zaten Köşk'e girmek isteyen yerli gazetecılerin önünde kurallar yığını var. Kravatlı olmak da bu kuraltarın ılki ve en önemlrsi... Ya yabancı gazetecıler? Onlara kurallar anımsatılıyor, ama kravatsız olsalar da kot pantolonlu olsalar da önemlı değil, huzura alınıyoriar... Herkes soruyor: "Bu savaş nasıl biter?" Kimyasal ve nükleer savaşın sonu ancak şu olur. — Harp bittı, muharip kalmadığındanl.. • * • Özal: "Birleşmiş Milletfer gûcünün yapacağı askeri harekâta Türiaye de katılacak." Hani Birteşmiş Milletler banş için kurulmuştu!.. * • • Özal: "Asker gönderebiliriz" Biz askere gidiyoruz sana kimler bakacak?.. • * • Başkan Bush: "Saddam Hitler'e benziyor. Ona dersini bildirmek gerekiyor." Hitler'in dersi 6 yıl sûrmüştü!.. Sinasi Nahit Berker GUL - GEC ETIMESGUT Seçim, sünnet ve Zenger'in anonsu Başbakan Akbulut'un Etimesgut gezisinde "ünlülerin sescisi "Erkal Zenger, sık sık bir sünnet anonsu yaptı. Zenger, Sağlık Bakanlığımız çocuklarımızı size beş kuruş harcatmadan sünnet ettirecek. Hem de 19 Mayıs Stadyumu'nda sanatçıların eşlığinde" dedı. Zenger'in anonsu, "Bu olsa olsa seçim sünneti olur" yorumlarına yol açtı. Biz de bu'sünneti Sağlık Bakanı Halil Şıvgın'a sorduk: "Biz iki ay kadar önce sünnetlerın devlet hastanelerinde, hekimlerce yapılması için bir genelge yayımladık. Bu nedenle il teşkılatlarımızda da hazırlıklar başladı. Zenger'in anonsunu yaptığı sünnet töreni de bu genelgeden kaynaklanan törendir. Ama biz bunun secimle bağdaştırılmaması için seçım tarihı olan 19 ağustostan sonra yapılmasını ıstedık. Henüz tarıh de beliriemedık. Ben Zenger'e bundan bahsetmemesı için o kadar ısrar ettım, ama o tuttu sürekli bahsettı " GREV Erteleme Harb-İş Sendıkası 3 ağustos günü Amerikan ışyerlerinde greve başladı. Irak krizi de gündeme gelince Amerikalı ışveren iyicı telaşlandı. Grevin hemen ertesı günü Harb-İş'le VBR arasında yenıden görüşmeler başladı. Işveren uzlaşma yolları arıyordu. Ancak Baker'ın Türkiye'ye geleceğının kesınleşmesiyle ABD'li ışveren görüşmeleri kesti. Geçen cuma günü de Bakanlar Kurulu, grevı 60 gün süreyle erteledi. Harb-İş Genel Başkanı Kenan Durukan soruyor: — Amerikalı ışveren görüşmeleri bıçak gibi neden kesti, acaba bir yerlerden ışık mı aldı? KİTAPÇIBAŞI Hesap Devlet Bakanı Mustafa Taşar, bir sohbet sırasında Engin Bilglner ve Oktay Şengüler'in yazdıklan "Sakın Anneme Davulcu Olduğumu Söylemeyin, O Beni Hâlâ Damat Sanryor" adlı kitabından söz edilince şaşırdı: "Bu kitap yeni çıktı herhalde..." Taşar, "hayır" yanıtı alınca açıklama gereğı duydu. "Benim kitapları seçıp okumam için bana getiren ya da bazı malumatları işaretleyen, işi sırf bu olan bir adamım var. Bu kitabı nasıl atlamış, yarın hesap soracağım." KİM KİME DUM DUMA BEftiç AK fe A / fltö/htş ÇtZGİLİK KÂMtL MASARACI I>ft ty ^-s C SOML'YO* \ AĞAÇ YAŞKEN ECİLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES HASTAtJlN uza<la>tt<!c<^a kSçoA -buyasb adam^Hastanenfn 4asw| ve umutia " rÇt T i 2 S l K* t 4 e j C ITİ7 Z aR- GARFIELD JM DAVIS { SADeOE * I JTMRAVV6 sıwcı 1^^* DEĞİLİZ.. ) H-18 TARtHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 12 Ağustos YANSmCI UYDU BU6ÜN, "ECHO 1 "AOLI UAB££CEÇMe UYOUCUMÜ UZ4- YA GöNbeeıuıçri. so MET&E ÇAPINOA BIR. SALOM BtÇIAAiND£Kİ ECHO l , UZArA YOLLAND/ĞtMDA SOUÛKTÜ l/£ ORADA OTO MATrK OLARAtC Ç/ŞlYOeCHJ. UVOU, Ü!mj ALUMıNYUM BlK TASAKAytA te*PLI, ÖZ€U YAP/UM/Ş~r/. GO&EVl DUNYA - VHYIN YAPAN OAOYOt-AHl^ OALSALA 6fi/E yANSfTMA^rr. ECHO 1 Ç.OK OLUHCA, 1368'pe, 4-1 MEme ECHO 2 pe UZAM4 rOLLAHAC Sol<ta, aydanun ytrde. yapılan dejı\emesı gorû/uyor. TÜRK VE DÜNY4 KARİKATÜRÜÎVDEN Hasan Seçkin Yukiyoshi Tokoro (JAPONYA)