23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 TEMMUZ 1990 KULTUR-SANAT CUMHURİYET/5 Cazın gümüş saçlısıyla bir gece • tstanbul Haber Servisi — Dave Brubeck 32 yıl sonra yeniden "merhaba" dedi, Istanbullu cazseverlere. Brubeck dörtlüsü dün akşam Açıkhava Tiyatrosu'nda verdiği konserle izleyicileri cazın "gümüş saçlısı" ile kucaklaştırdı. Dave Brubeck ve topluluğu pupa yelken caz klasikleri okyanusuna açıldılar. "Blue Rondo La Turc" ve "Take Five"ı izleyicilerin coşkulu alkışları eşliğinde seslendiren Brubeck dörtlüsü, üç kez bise çağrılarak unutulmayacak dakikalar yaşattılar izleyicilere. (Fotoğraf: Tarık Ersoy) H.Kemal Çagın'ın sergisi • Kültür Servisi — H.Kemal Çağın'ın "Nostalgia 19. Yüzyıl Kadın Portreleri" adını verdiği sergisi Ortaköy Atelye Çizgi'de 28 temmuz cumartesi günü açılıyor. Sanatçı 5. kişisel sergisinde çeşitli ülkelerin fotoğraf sanatçılarının neredeyse yüzyıl önce çektikleri kadı portrelerini fotoğrafseverlere sunuyor. Sergide Kenney Porten, Fren Andree, Hans Ekiesel, Carl Copper, Alain Noyer'e dek bugün hayatta olmayan pek çok atölye fotoğrafçısını çalışmaları tanıtıhyor. M.Kemal Çağın şunlan söylüyor: "Kadın portreleri ve onları çeken fotoğraf sanatçılannın bugün bize bıraktıkları kültürel miras, yalnız birer anı değil aynı zamanda birer belge niteliğindedir. Benim bir fotoğrafçi olarak yaptığım ise onlan tanıtmak ve bugün hayatta olmayan ve bir suretten ibaret bu insanlara yeniden yaşarlık kazandırmaktııi' Çağın'ın sergisinde yer alan 30 fotoğraf 12 ağustosa dek izlenebilecek. Ferit Oguz Bayır Ödtilü • Kültür Servisi — Ferit Oğuz Bayır Düşün ve Sanat Ödülü bu yıl "roman" dahnda düzenlendi. Ödüle 1990*03 yayımlanmış ya da yayımlanmaya hazır romanlar katılabilecek. Seçici kurulunu Vedat Günyol, Talip >aydın, Mehraet Başaran, Fakir Baykurt, Sami ı^araören ve Emin özdemir'in oluşturduğu yarışmada birinci seçilen yapıtın sahibine 500 bin liralık para ödülü verilecek. Türk kultürüne, sanatına katkıda bulunmak amacıyla kurulan Ferit Oğuz Bayır Düşün ve Sanat ödülü'ne son katılım tarihi 31 Ocak 1991. Yarışmaya katılacak kişilerin yapıtlannı bu tarihe dek "Ferit Oğuz Bayır Düşün ve Sanat ödülü Yazmanlığı-Değirmenyolıı Cad. Kumrular Sk. No. 11, 81570 Küçükyalı-İstanbul" adresine göndermeleri gerekiyor. Yarışmanın ödül töreni 1991 yılının nisan ayında Foça'da yapılacak. Bir panel bir sergi • Kültür Servisi — tstanbul Büyükşehir Belediyesi Kütüphane ve Müzeler Müdürlüğü'nün temmuz ayı etkinlikleri içinde 25 temmuz çarşamba günü Atatürk Kitaplığı'nın toplantı salonunda "ölümünün 100. yılında Vincent Williem Van Gogh" başlıkh bir panel düzenleniyor. Toplantıda Necla Arslan "Van Gogh Hayatı, Sanatı", Dr. Çicek VVöber Bingöl ve Dr. Feryal lrez ise "Van Gogh yörünge dışı kalmış bir ressam rru" üzerine konuşacaklar. Toplantı saat 15.00'te izlenebilir. Aİtın Gtivercin için kura • KUŞADASI (Cumhuriyet) — Kuşadası 4. Aİtın Giivercin Şarkı Yarışması'nın kuraları çekildi. Halit Kıvanç/uı sunuculuk yaptığı Kervansaray'daki kura çekimi için düzenlenen kokteylde Aydın Valisi Recep Yazıcıoğlu ile Kuşadası Belediye Başkanı Lütfü Suyolcu birer konuşma yaptılar. Daha önceki yıllann aksine bu yıl festival görüntüsünden çıkarılan 4. Aİtın Güvercin Şarkı Yarışması'nda verilecek para ödülleri de arttırüdı. Yarışmada birinciye altın güvercin ve 10 milyon lira, ikinciye gümüş güvercin ve 7 milyon lira, üçüncüye de bronz güvercin ve 4 milyon lira para ödülü verilecek. 21 temmuz cumartesi günü saat 21.00"de özel Türk dyumu'nda yapılacak ve Halit Kıvanç ile Fulya tw.ataş tarafından sunulacak yanşma televizyondan da naklen yayımlanacak. Kervansaray'da yapılan kura çekimi sonucu yanşmaya katılan sanatçılar şu sırayla sahneye çıkacaklar: Rezzan Yücel, Grup Üçüncü Nesil, Ufuk Yıldırım - Özden Yüksek ikilisi, Grup Çağn, Sinan Erkoç, Cem Karaca, Volkan Başaran - Serdar Akatlar ikilisi, Suavi Andaç, Grup Gökkuşağı - Pi, Can Uğurluer, Jale Bekâr, Halis Bütünley, Sonat Bağcan - Seda Bağcan, Grup Denk, Sibel Sezal, Burhan Şeşen, Ferhan Şeşen. Rolling Stones iptal • Kültür Servisi — Rolling Stones'un üyelerinden Keith Richards'ın parmağının şişmesi üzerine, topluluğun Londra konserleri ertelendi. ABD tunesinden sonra Avrupa turnesini sürdüren Rolling Stones'un ünlü müzisyeni Keith Richards "parmağının bir futbol topu gibi şiştiğini" söyledi. Topluluğun Londra'daki Wembley Stadyumu'nda vermesi gereken konserler 24 ve 25 ağustos günlerine abndı. Rolling Stones'un 16 ağustosta Hollanda'nın Rotterdam kentinde vermesi planlanan konser ise iptal edildi. AJÖR PLAKÇILIK A.Ş. Sunar SINIMA/vmLLA DORSAY Televizyondaki 'Hoover Kennedy'lere Karşı'dizisinin düşündürdükleri Aile boyu bîr imparatorlukDizi, kapitalist sistemin en büyük uygulayıcısı ABD'nin iç mekanizmalarını bir kez daha deşip sergiliyor. Bir yanda Amerikan imparatorluğu içinde başlı başına bir imparatorluk olan FBI. Öte yandaysa bir aile boyu imparatorluk, Kennedy ailesi. "Hoover Kennedy'lere Karşı" dizisi, dönüp duran teyp bantla- rırun görüntüsüne yerleştirilmiş bir jenerikle başlıyor. Teyp bant- lan... Dur durak bilmeden ilerle- yip duran 20. yüzyıl teknolojisi- nin insanoğluna en büyük arma- ğanlarından biri... Ama tüm ke- şiflerde olduğu gibi, kuüanılışa bağlı olarak en onursuz, giderek aşağüık bir işleve de yaramış olan buluş: FBI'ın, yalnızca onun mu, tüm dünyadaki tüm haberalma örgütlerinin, kimi zaman en soy- lu gerekçelerin ardına sığınarak da olsa, sonuç olarak insanların "mahremiyetine", yaşamlarımn en kişisel ve gizli noktalarına ula- şarak, oradan utanılası belgeler ve tanıklıklar getiren bir olay... Haberalmacıların elbette ki böyle kaygüan hiç olmamış, ol- mayacak. Onlar için "devlet gii- venligi", "ülkenin ryiligi", "düş- raan (veya sapık) ideolojileri sergBeme" vb. cafcaflı etiketlerin ardında, erişilmez olmayan, gizli ve kişisel kalması gerekli hiçbir bilgi yoktur. 70'ine dayanmış ve 40 yıldır ABD'nin içedönük en büyük haberalma örgütü olan FBI'ı yönetmiş Hoover için, zen- ci lideri Martin Luther King ka- dar sözgelimi, Adalet Bakanlığı'- nın, giderek Başkan'ın gizliliğine bile ulaşmak gereklidir, FBI, Amerikan imparatorluğu içinde başlı başına bir imparatorluktur. Onun başına sanki "ilahi takdir" le gelmişe benzeyen -en azından kendisinin buna ınandığı kesin olan- Hoover içinse FBI, Başkan- dan, Senato'dan ve diğer kurum- lardan da önemlidir. "Hoover Kenncdy'lere Karşı", dünyanın en gelışmiş üikesi ve ka- pitalist sistemin en büyük uygu- layıcısı ABD'nin iç mekanizmala- rını bir kez daha açıyor, deşiyor, sergiliyor. Hem de Amerikan ta- rihiain en azından 20. yüzyıl içbı- deki en trajik dönemlerinden bi- rini fon olarak alan bir öyküde... 1960'lann Amerika'sında olup bi- tenler, sadece çeyrek yüzyıl son- ra kolay inarulır gibi gelmiyor in- sana... "lmparaloriugun" yuzü- ne çıkmaz bir leke gibi yapışmış koyu bir ırkçılık; binlerce kilo- metre ötede, Vietnam'da haklı bir bağımsızlık savaşımına karşı giri- şilmiş son derece yanlış bir savaş; altüst olan toplumsal ve siyasal yapı mekanizraaları... Alabama'da zenciler, hem de dua etmeye geldikleri küiselerin- de vurulur, yakıhrken, imparator, yani ABD Başkanı sadece şunla- n söyleyebilmektedir: "Bütün o yasaiar, söylenen güzel sözler ve güzei amaçlann hiçbiri beş para etmiyor. EyaJet yönetimi, yerel polis ve görkemli FBI, olaylara göz ymnuyor". Çünkü imparator da olsa, karmaşık bir anayasal ya- pı içinde yetkiler sınırhdır, belir- lenmiştir. Başkan Kennedy'nin gücü, tek başına Alabama'daki zenci kıyımını durdurmaya yet- memektedir. Tıpkı ABD'de gel- miş geçmiş en tutucu politik ka- nadı simgeleyen, her zenci özgür- lük savaşımcısının ardında bir "komünist" gören, Senatör Mac- Carthy ve bir zamanlann başkan adayı Barry Gokhvater'la aynı ke- feye konulabilecek olan FBI Baş- kanı Hoover'a sözünün geçmediği gibi... öte yandan, anayasal ve ÇAĞDAŞ BİR TRAGEDYA — Kenned} ailesinin yaşadıgı çagdaş tragedyada başrolü John Kennedy oynadı. Bir snikasta kurban giden John Kennedy'nin ünlü oyuncn Marilyn Monroe'yla Uişkisi de uzun süre manşetlerden inmedi. özerk bir devlet kurumu olan FBI'ın yöneticisine dokunamayan bir Başkan görüntüsü de, kuşku- suz Amerikan demokrasisi denen garip ve karmaşık sistemin bir başka ilginç yanı olsa gerektir. Bu fonun ön planında ise gör- kemli Kennedy ailesi vardır: Bu da bir "aile boyu imparatorluk" tur. John ve Robert Kennedy kar- deşler, Amerikan sistemi içinde olunabileceği kadar liberal, çağ- daş ve özgürlükçüdürler. Irkçılık onlar için ABD'nin en büyük ayı- bıdır ve bunu silmeye kararlıdır- lar. Ama garip bir ailedir bu: Ba- baları Joseph Kennedy, John'un başkanhk kampanyası uğruna, "şüpheti kavnaklar"dan (açıkçası Mafya'dan) gelen çekleri kabul etmekte duraksamamıştır. O Mafya ki, John Kennedy, politi- kası gereği onun tam karşısında- dır, onu yok etmekle uğraşmak zorundadır. 1960'ların çalkantılı Amerikası içinde Kennedy kar- deşler, değirmenlere saldıran bi- rer Don Kişot gibidirler. Her şey- leriyle birer düş kahramanı gibi- dir onlar: Genç, yakışıklı, idealist, heyecan ve umut doludurlar. Bir süre için gördükleri düşü tüm Amerika'ya da gördürmeyi, yok- sulluk, sömürü ve ırkçılıktan ann- mış, emeğe karşı hak eşitliğini sağlamış bir ABD imajı ve umu- du yaratmayı başanrlar, ama on- ların yaşamı bir trajedi olmaya mahkümdur. Kendileriyle birlik- te hemen tüm çevrelerini de tra- jik yokoluşlara sürükleyerek, bir Shakespeare dramımn finaline benzer bir sonla ölür giderler. Gerçekten de alabildiğine tra- jik bir öyküdür ontannki... Umu- da doğru dörtnala gidişleri, onlan felaketlerine sürükler, karmaşık ve gizi hâlâ çözülememiş suikast- lerda vurulur giderler. Onlarla birlikte ABD'yi gerçek bir hak, eşitlik ve adalet üikesi haline ge- tirme umutları da yok olur: Ken- nedyMerin ölümünden beri, böy- le bir düş bile artık var olmaktan çıkmıştır. Ama çevrelerindekiler de onlar kadar trajiktir: "Nefret ve şiddet yavaş yavaş yayıbyor" diyen Martin Luther King, yine bu önlenemez şiddetin kurbanı olacaktır. Ağabeyinin ölümünden sonra yasa gereği yerine geçen başkan yardımcısı Lyndon John- son'ı John Kennedy'nin odasına sokmayan Robert Kennedy, biraz Hamlet'i, biraz da bir erkek An- tigone'u andınr... Oğuüarının bi- rer birer ölümüne tanık olan an- ne Rose Kennedy, sanki çağdaş bir Medea'dır... Bir diğer trajik figür ise kuşku- suz Marilyn Monroe'dur. Ken- nedy'lerin içine düştükleri "cadı kazanı" ile hiç ilgisi olmayan, kendi sorunlanyla ve yaşam kav- gasıyla dolu Marilyn de, dolaylı olarak Kennedy / Hoover sava- şmın bir kurbanıdır. Çünkü en bunalımlı günierinde bir erkekten gelecek bir telefonu beklemiş dur- muştur. Ama kader, bu erkeğin aynı zamanda ABD Başkanı ol- rnasıru istemiştir. Ve ne John Kennedy ne de Robert Kennedy, tüm telefonlannın dinlendiğini bi- le bile Marilyn'i arayıp ona onca gereksinme duyduğu bir "alo" se- sini veremezler. Yalnızlığıyla ve derin kederiyle başbaşa kalan Ma- rilyn ise ölumü seçer. O, kendi küçük kadın sorunlarını erkekler dünyasının "'büyük" sorunlan ve uğraşlarıyla dolu bir ortama ge- tirmenin cezasını çekmiştir. Ken- nedy faciasına bulaşmış kadınlar da, Rose, Jacqueline veya Ma- rilyn, faciadan paylarını alır, en büyük acıları, doyumsuzlukları, kayıp ve hüzünleri tadar, giderek ölümün kucağına atılırlar. Evet, Hoover Kennedy'lere Karşı: İkind tç Savaş" adlı çok ilginç dizi bize bunlan düşündür- dü. Bakalım bizde de yakın tari- himizin benzer dramatik olayla- nna, örneğin bir Adnan Mende- res / Ayban Aydan aşkına eğil- mek, sinemacı ve TV'cilerimizin ne zaman aklına gelecek? Oysa topluma ve tarihe maJ olmuş ki- şilerin yaşamlannda öylesine bü- yük dramlar, giderek r'-ajediler gizli ki!.. TKT'nin haberprogramında sanat haberleri de verilmeli Spor iyi de ya sanat nerede?Her akşam haberlerde, genç kuşaklara ufuklar açacak, iç dengelerini sağlıkb kurmalannı sağlayacak sanat haberleri de yer almalı. Spor haberleri için TRT her akşam özel bir 10 dakika ayırı- yor. Hem de Batılıların "prime time" dediği en gözde saatte... Ya- rım saate indirilen (demek ki is- tenirse olabihyormuş!) haberlerin sonunda günün en önenui spor haberleri kısaca veriliyor, genel- de 20.40 - 20.50 arası yayımlanan spor haberlerinde ise aynntıya iniliyor. Ben bir spor meraklısı sayıl- mam. Dört yılda bir esen "kupa fırnnası n na kapıldığımı ve birçok macı TV'den izlediğimı itiraf ede- yim. (Toplumsal paranoyaların dışında kalmak ne mümkün!). Ama işte o kadar. Yine de söz ko- nusu "spor haberieri"ne karşı de- ğilim. Çünkü görebildiğim kada- rıyla bu küçük, ama yayın saati bakımından çok önemli 10 daki- kalarda, yalnızca futbola değil, tüm sporlara değgin bir yayın an- layışı egemen. Bu da, özellikle "genç" bir toplum olan ve spo- run her türlüsünden genç kuşak- larının bedensel ve ruhsal sağlı- ğı yönünde çok şey beklemek du- rumunda bulunan ülkemiz için önemli. Her türlü dengesi altüst olmuş bir toplumda, genç kuşakları, yanlış değer ölçülerinden çağdı- şı ideolojilere kadar türlü-çeşitli tehlikelerden, tuzaklardan koru- mada, beden ve akıl enerjilerini depolamada ve yöneltmede spo- run işlevi bu>-ük. Bu açıdan, yan- bş bir "futbol çılgınlığı"mn biraz dışına taşmak kaydıyla bu tür ya- yınlara olumsuz bakmak zor. Ama bir tek koşulla: Genç ku- şaklar için yine kısır döngülerin ötesinde uzak ufuklar açacak, onlann iç dengelerini sağlıklı bi- çimde kurmaları ve korumalan yönünde işlev görecek olan sana- ta da yer vermek koşuluyla... Her akşam 10 dakika "spor haberleri" mi var? İyi. Ama ni- ye her akşam en azından 5 daki- ka da "sanat haberleri" yok? Niye sutopundan tekvandoya dek ülkenin her bir yanında olup biteni TV ekranından izliyoruz da, sözgelimi Sadri Alışık'ın sağ- SADRİALIŞDCTAN HABER—Televizyon haber programında spo- run her alanından haberleri izleyebiliyonız. Ama örneğin, hastaneye kaldınlan sinema o> uncusu Sadri Alışık'ın sağhk dunımunun güncel raporunu bulamıyoruz. lık dunımunun güncel raporunu, Resit Gürzap'm ölüm haberini ve aynntılı bir yaşamöyküsünü, fes- tivallerde bir gece önce yaşanan heyecanı, sinemamızdan resmi- mize, müzeciliğirruzden arkeolo- jimize, tiyatromuzdan müziğimi- ze sanatın her dahnda olup bite- nin güncel bir dökümünü bula- mıyoruz? Niye TV'de, hem de bi- rinci kanalda (dünyanın en kötü programlanmış kanallarmdan bi- ri olan sözümona 'entel' ikinci kanalda da değil, birinci kanal- da) böyle bir gündelik Sanat Ha- berleri kavramı ve köşesi düşü- nülmüyor, uygulanmıyor? Kendi adıma, Spor Haberleri- ne evet. Ama bunun ardından bir de Sanat Haberleri köşesi gelmesi gercktigini hep düşünecek, bek- leyecek ve yeri gelince de yazaca- ğım. "Atatürkçü" diye geçinen TRT yönetimleri, Atatürk'ün, kültürün önemi ve Türk toplu- mundaki yeri konusundaki sayı- sız deyişinin bir bölümünü bile anımsıyor olsalardı böyle bir programcık çoktan başlamış olurdu. Aİtın Kartal Türkiye'ye • Kültür Servisi — 9. Uluslararası Kartal Kültür ve Sanat Festivali kapsamında düzenlenen ve bu yıl dördüncüsü yapılan 4. Uluslararası Aİtın Kartal Halkoyunlan Yarışması'nda Türkiye birinci oldu. Türkiye dışında KKTC, Yugoslavya, Gürcistan, Macaristan, Polonya, Çekoslovakya, Malezya, Romanya, Arnavutluk, Fransa ve Meksika halk oyunları ekiplerinin katıldıkları yarışmada Türk ekibi 96 puanla birinci, KKTC ekibi ikinci, Yugoslav ekibi üçüncü sırayı aldı. Kartal sahilinde önceki gece gerçekleşen yanşma sonunda birinci ekibe Aİtın Kartal ödülü ve 3 milyon lira, ikinci ekibe Gümüş Kartal ve 2 milyon lira, üçüncü ekibe ise Bronz Kartal ve 1 milyon lira para ödülü verildi. Kartal Festivali • Kültür Servisi — Kartal Kültür ve Sanat Festivali'nde bu gece sunuculuğunu Mesut Mertcan'ın yapacağı, Muazzez Abacı ve Yavuz Değirmenci'nin katılacağı konser saat 21.30'da Kartal sahilinde izlenebilir. Genç lletişim Grubu'nun konseri ise saat 21.30'da Soğanlık'ta. Kartai Gençler Tiyatrosu 'Bekçi' adlı oyununu saat 20.00'de Küçükyalı'da sergiliyor. Meksika, Polonya ve Romanya halkoyunlan topluluklannın gösterisi ise Kartal sahilinde saat 20.30'da izlenebilir. Yalova Şenliği • Kültür Servisi — Yalova Belediyesi'nin düzenlediği Kültür ve Folklor Şenliklerinin 5!sinde bugün saat 18.3O"da Ukrayna, lngiltere, Hollanda, tskocya ve Yunanistan hajk danslan topluluklannın sunacağı gösteriler Cumhuriyet Alanı'nda izlenebilir. Şenlik kapsamında saat 20.30'da Çınarlı Park'ta 'Yasam ve Edebiyat' başlıkh bir panel düzenleniyor. Demirtaş Ceyhun, Oktay Akbal ve Talip Apaydın'ın konuşmacı olarak katılacağı paneli Fanık Şüyun yönetiyor. 'Basında Kadının Yeri' • Kültür Servisi — 24 Temmuz Basın Bayramı dolayısıyla "Osmanirdan Bugüne Türk Basımnda Kadın" konulu bir sergi hazırlandı. Ergun Hiçyılmaz'ın sergisi 24 temmuz salı günü açılacak. Lioness Yönetim Çevresi'nin katkılanyla düzenlenen serginin yanı sıra acıhşta saat 14.00'te "Türk Basmında Kadımn Yeri" konulu bir panel de yapılacak. Tıme aıü/te bu hafta Kültür Servisi — Tolga ve Sibel Savacı bugün saat 20.30'da Time Club'teki söyleşiye katılacaklar. Nilgün Sarayh'nın sinema konulu söyleşisi ise yann yine aynı saatte. Time Club'te (Kalamiâ, Manolyah Sok. No: 6) 28 temmuz cumartesi günü ise Asya- Pasifık Güzeli Melek Gürkan söyleşecek. 1C İSTANBUL BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ İSKİ İSTANBUL SU VE KANALİZAŞYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İNŞAAT İHALESİ Aşağıda Özellikleri belirtilen kapalı zarf ile teklif alma yöntemindeki ihale ile ilgilenenler, ihale dosyaşını İSKİ Genel Müdürlüğû Atıksu Arıtma İnşaat Daire Başkanhğı'nda görebilir ve dosya be- delini İSKİ Genel Müdurlüğü merkez veznesine yatırarak alabilirler. İsteklilerin şartnameye uygun hazırlayacakları kapalı teklif mektuplarını ihale tarihinde saat 11 .OO'e kadar aşağıda belirtilen adreste Genel Evrak Müdürlüğü'ne gıriş, tarih ve numarasını ıçeren alındı makbuzu karşıhğında teslım etmeleri gerekmektedir. Teklif zarfları saat 14.00'te İhale Komisyon Başkanlıgfnca açılacaktır. Teklif verme Geçici İhale Dosya İSKİ No: işin adı Keşif bedeli tarihi teminat tarihi bedeli K3410 Pendik Kavakpınar- Çamçeşme Mah. Atıksu Kanalızasyon inşaatı 4.000.000.000 2.8.1990 280.000.000 7.8.1990 750.000- Not: 1- Postadakı gecikmeler dıkkate alınmaz. 2- İSKİ 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na tabi olmayıp ihaleyi yapıp yapmamakta, dilediği- ne kısmen veya tamamen yapmakta, uygun bedelin tespit ve takdirinde serbesttir. ADRESİ: İSKİ GENEL MÜDÜRLÜGU Aksaray Meydanı 34410 Aksaray-İSTANBUL Tel: 588 38 00 (35 hat) Telex: 31293 ISU-TR — 23923 ISU-TR Fax: 588 38 94 588 38 83 588 39 18 BUTUNLEME KURSLAM dersler ba^lamıştır. 2. devre 25 TEMMUZ Çarşamba günü başlayacaktır. ÖSS-ÖYS kurs kayıtlan devam etmektedir. BÜYÜK k) DERSANE 90-91 ders yılı kayıtlan devam etmektedir Sısh Osmanbey (Sıte Sıneması cıkısı) Tel: 133 03 33 133 03 34 133 05 05 Bakırkoy Bahcelievler (Pereja yanı) Tel: 575 17 68 575 71 22 575 78 96 "YeşiÜ ve maviyi korumaya" EGE doğdu. KAMOYILMAZ İNSANSICAGI Erdal Atabek 4. bası 5000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymlan Turkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul Ödemeli gönderilmez. POLATLI SULH CEZA MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ Esas No: 1986/700 Karar No: 1989/1165 Hâkim: Hayrullah Özdemir 22545 Kâtip- Sinem Ulker Davacı: K.H. Sanık: Rasim Akıntaş, Hüseyin ve Hatice'den olraa 1940d.lu Polatlı Cumhuriyet Mah. nıif. kayıtlı olup halen aynı mah. Inönü Cad. No: 19'da oturur, evli, 6 çocuklu, okur yazar, T.C. ıslam, sabıkasız, besici. Suç: Gıda Maddeleri Nizamnamesi'ne Muh Suç Tar.: 3.3.1986 Karar Tar.: 27.12.1989 Hüküm özeti: Sanık Rasim Altınlaş'ın taklit veya tağşiş edilmiş sucuk satmak suretiyle Gıda Maddeleri Nizamname- si'ne muhalefet suçunu ışlediği sabit görüldü|unden, T.C.K.'nın 398, 402/1-2. maddelerimn uygulanması sonucu olarak uç ay hapıs ve beş bın lira ajır para cezası ile cezalandınlmasına, uç a> müddetle curme vasııa kıldıgı meslek, sanat ve tıcaretın taıiline, lakdiren yedi gün süre ile isyerinin kapatılmasına karar verilmiştir Karar Yargıtay2. Ceza Dairesi'nin 1990/6509 esas, 1990/6845 karar sayılı ilamı ile 14.6.1990 tarihindeonanarak aynı tarihte kesinleşmiştir. 28.6.1990 Basın: 28997
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle