Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 TEMMUZ 1990 KULTUR-SANAT CUMHURİYET/5
Cazın gümüş saçlısıyla bir gece
• tstanbul Haber Servisi — Dave Brubeck 32 yıl sonra
yeniden "merhaba" dedi, Istanbullu cazseverlere.
Brubeck dörtlüsü dün akşam Açıkhava Tiyatrosu'nda
verdiği konserle izleyicileri cazın "gümüş saçlısı" ile
kucaklaştırdı. Dave Brubeck ve topluluğu pupa yelken
caz klasikleri okyanusuna açıldılar. "Blue Rondo La
Turc" ve "Take Five"ı izleyicilerin coşkulu alkışları
eşliğinde seslendiren Brubeck dörtlüsü, üç kez bise
çağrılarak unutulmayacak dakikalar yaşattılar izleyicilere.
(Fotoğraf: Tarık Ersoy)
H.Kemal Çagın'ın sergisi
• Kültür Servisi — H.Kemal Çağın'ın "Nostalgia 19.
Yüzyıl Kadın Portreleri" adını verdiği sergisi Ortaköy
Atelye Çizgi'de 28 temmuz cumartesi günü açılıyor.
Sanatçı 5. kişisel sergisinde çeşitli ülkelerin fotoğraf
sanatçılarının neredeyse yüzyıl önce çektikleri kadı
portrelerini fotoğrafseverlere sunuyor. Sergide Kenney
Porten, Fren Andree, Hans Ekiesel, Carl Copper, Alain
Noyer'e dek bugün hayatta olmayan pek çok atölye
fotoğrafçısını çalışmaları tanıtıhyor. M.Kemal Çağın
şunlan söylüyor: "Kadın portreleri ve onları çeken
fotoğraf sanatçılannın bugün bize bıraktıkları kültürel
miras, yalnız birer anı değil aynı zamanda birer belge
niteliğindedir. Benim bir fotoğrafçi olarak yaptığım ise
onlan tanıtmak ve bugün hayatta olmayan ve bir
suretten ibaret bu insanlara yeniden yaşarlık
kazandırmaktııi' Çağın'ın sergisinde yer alan 30 fotoğraf
12 ağustosa dek izlenebilecek.
Ferit Oguz Bayır Ödtilü
• Kültür Servisi — Ferit Oğuz Bayır Düşün ve Sanat
Ödülü bu yıl "roman" dahnda düzenlendi. Ödüle
1990*03 yayımlanmış ya da yayımlanmaya hazır romanlar
katılabilecek. Seçici kurulunu Vedat Günyol, Talip
>aydın, Mehraet Başaran, Fakir Baykurt, Sami
ı^araören ve Emin özdemir'in oluşturduğu yarışmada
birinci seçilen yapıtın sahibine 500 bin liralık para ödülü
verilecek. Türk kultürüne, sanatına katkıda bulunmak
amacıyla kurulan Ferit Oğuz Bayır Düşün ve Sanat
ödülü'ne son katılım tarihi 31 Ocak 1991. Yarışmaya
katılacak kişilerin yapıtlannı bu tarihe dek "Ferit Oğuz
Bayır Düşün ve Sanat ödülü Yazmanlığı-Değirmenyolıı
Cad. Kumrular Sk. No. 11, 81570 Küçükyalı-İstanbul"
adresine göndermeleri gerekiyor. Yarışmanın ödül töreni
1991 yılının nisan ayında Foça'da yapılacak.
Bir panel bir sergi
• Kültür Servisi — tstanbul Büyükşehir Belediyesi
Kütüphane ve Müzeler Müdürlüğü'nün temmuz ayı
etkinlikleri içinde 25 temmuz çarşamba günü Atatürk
Kitaplığı'nın toplantı salonunda "ölümünün 100. yılında
Vincent Williem Van Gogh" başlıkh bir panel
düzenleniyor. Toplantıda Necla Arslan "Van Gogh
Hayatı, Sanatı", Dr. Çicek VVöber Bingöl ve Dr. Feryal
lrez ise "Van Gogh yörünge dışı kalmış bir ressam rru"
üzerine konuşacaklar. Toplantı saat 15.00'te izlenebilir.
Aİtın Gtivercin için kura
• KUŞADASI (Cumhuriyet) — Kuşadası 4. Aİtın
Giivercin Şarkı Yarışması'nın kuraları çekildi. Halit
Kıvanç/uı sunuculuk yaptığı Kervansaray'daki kura
çekimi için düzenlenen kokteylde Aydın Valisi Recep
Yazıcıoğlu ile Kuşadası Belediye Başkanı Lütfü Suyolcu
birer konuşma yaptılar. Daha önceki yıllann aksine bu
yıl festival görüntüsünden çıkarılan 4. Aİtın Güvercin
Şarkı Yarışması'nda verilecek para ödülleri de arttırüdı.
Yarışmada birinciye altın güvercin ve 10 milyon lira,
ikinciye gümüş güvercin ve 7 milyon lira, üçüncüye de
bronz güvercin ve 4 milyon lira para ödülü verilecek. 21
temmuz cumartesi günü saat 21.00"de özel Türk
dyumu'nda yapılacak ve Halit Kıvanç ile Fulya
tw.ataş tarafından sunulacak yanşma televizyondan da
naklen yayımlanacak. Kervansaray'da yapılan kura
çekimi sonucu yanşmaya katılan sanatçılar şu sırayla
sahneye çıkacaklar: Rezzan Yücel, Grup Üçüncü Nesil,
Ufuk Yıldırım - Özden Yüksek ikilisi, Grup Çağn, Sinan
Erkoç, Cem Karaca, Volkan Başaran - Serdar Akatlar
ikilisi, Suavi Andaç, Grup Gökkuşağı - Pi, Can
Uğurluer, Jale Bekâr, Halis Bütünley, Sonat Bağcan -
Seda Bağcan, Grup Denk, Sibel Sezal, Burhan Şeşen,
Ferhan Şeşen.
Rolling Stones iptal
• Kültür Servisi — Rolling Stones'un üyelerinden Keith
Richards'ın parmağının şişmesi üzerine, topluluğun
Londra konserleri ertelendi. ABD tunesinden sonra
Avrupa turnesini sürdüren Rolling Stones'un ünlü
müzisyeni Keith Richards "parmağının bir futbol topu
gibi şiştiğini" söyledi. Topluluğun Londra'daki Wembley
Stadyumu'nda vermesi gereken konserler 24 ve 25
ağustos günlerine abndı. Rolling Stones'un 16 ağustosta
Hollanda'nın Rotterdam kentinde vermesi planlanan
konser ise iptal edildi.
AJÖR PLAKÇILIK A.Ş. Sunar
SINIMA/vmLLA DORSAY
Televizyondaki 'Hoover Kennedy'lere Karşı'dizisinin düşündürdükleri
Aile boyu bîr imparatorlukDizi, kapitalist
sistemin en büyük
uygulayıcısı ABD'nin
iç mekanizmalarını bir
kez daha deşip
sergiliyor. Bir yanda
Amerikan
imparatorluğu içinde
başlı başına bir
imparatorluk olan
FBI. Öte yandaysa bir
aile boyu
imparatorluk,
Kennedy ailesi.
"Hoover Kennedy'lere Karşı"
dizisi, dönüp duran teyp bantla-
rırun görüntüsüne yerleştirilmiş
bir jenerikle başlıyor. Teyp bant-
lan... Dur durak bilmeden ilerle-
yip duran 20. yüzyıl teknolojisi-
nin insanoğluna en büyük arma-
ğanlarından biri... Ama tüm ke-
şiflerde olduğu gibi, kuüanılışa
bağlı olarak en onursuz, giderek
aşağüık bir işleve de yaramış olan
buluş: FBI'ın, yalnızca onun mu,
tüm dünyadaki tüm haberalma
örgütlerinin, kimi zaman en soy-
lu gerekçelerin ardına sığınarak
da olsa, sonuç olarak insanların
"mahremiyetine", yaşamlarımn
en kişisel ve gizli noktalarına ula-
şarak, oradan utanılası belgeler ve
tanıklıklar getiren bir olay...
Haberalmacıların elbette ki
böyle kaygüan hiç olmamış, ol-
mayacak. Onlar için "devlet gii-
venligi", "ülkenin ryiligi", "düş-
raan (veya sapık) ideolojileri
sergBeme" vb. cafcaflı etiketlerin
ardında, erişilmez olmayan, gizli
ve kişisel kalması gerekli hiçbir
bilgi yoktur. 70'ine dayanmış ve
40 yıldır ABD'nin içedönük en
büyük haberalma örgütü olan
FBI'ı yönetmiş Hoover için, zen-
ci lideri Martin Luther King ka-
dar sözgelimi, Adalet Bakanlığı'-
nın, giderek Başkan'ın gizliliğine
bile ulaşmak gereklidir, FBI,
Amerikan imparatorluğu içinde
başlı başına bir imparatorluktur.
Onun başına sanki "ilahi takdir"
le gelmişe benzeyen -en azından
kendisinin buna ınandığı kesin
olan- Hoover içinse FBI, Başkan-
dan, Senato'dan ve diğer kurum-
lardan da önemlidir.
"Hoover Kenncdy'lere Karşı",
dünyanın en gelışmiş üikesi ve ka-
pitalist sistemin en büyük uygu-
layıcısı ABD'nin iç mekanizmala-
rını bir kez daha açıyor, deşiyor,
sergiliyor. Hem de Amerikan ta-
rihiain en azından 20. yüzyıl içbı-
deki en trajik dönemlerinden bi-
rini fon olarak alan bir öyküde...
1960'lann Amerika'sında olup bi-
tenler, sadece çeyrek yüzyıl son-
ra kolay inarulır gibi gelmiyor in-
sana... "lmparaloriugun" yuzü-
ne çıkmaz bir leke gibi yapışmış
koyu bir ırkçılık; binlerce kilo-
metre ötede, Vietnam'da haklı bir
bağımsızlık savaşımına karşı giri-
şilmiş son derece yanlış bir savaş;
altüst olan toplumsal ve siyasal
yapı mekanizraaları...
Alabama'da zenciler, hem de
dua etmeye geldikleri küiselerin-
de vurulur, yakıhrken, imparator,
yani ABD Başkanı sadece şunla-
n söyleyebilmektedir: "Bütün o
yasaiar, söylenen güzel sözler ve
güzei amaçlann hiçbiri beş para
etmiyor. EyaJet yönetimi, yerel
polis ve görkemli FBI, olaylara
göz ymnuyor". Çünkü imparator
da olsa, karmaşık bir anayasal ya-
pı içinde yetkiler sınırhdır, belir-
lenmiştir. Başkan Kennedy'nin
gücü, tek başına Alabama'daki
zenci kıyımını durdurmaya yet-
memektedir. Tıpkı ABD'de gel-
miş geçmiş en tutucu politik ka-
nadı simgeleyen, her zenci özgür-
lük savaşımcısının ardında bir
"komünist" gören, Senatör Mac-
Carthy ve bir zamanlann başkan
adayı Barry Gokhvater'la aynı ke-
feye konulabilecek olan FBI Baş-
kanı Hoover'a sözünün geçmediği
gibi... öte yandan, anayasal ve
ÇAĞDAŞ BİR TRAGEDYA — Kenned} ailesinin yaşadıgı çagdaş tragedyada başrolü John Kennedy oynadı. Bir snikasta kurban
giden John Kennedy'nin ünlü oyuncn Marilyn Monroe'yla Uişkisi de uzun süre manşetlerden inmedi.
özerk bir devlet kurumu olan
FBI'ın yöneticisine dokunamayan
bir Başkan görüntüsü de, kuşku-
suz Amerikan demokrasisi denen
garip ve karmaşık sistemin bir
başka ilginç yanı olsa gerektir.
Bu fonun ön planında ise gör-
kemli Kennedy ailesi vardır: Bu
da bir "aile boyu imparatorluk"
tur. John ve Robert Kennedy kar-
deşler, Amerikan sistemi içinde
olunabileceği kadar liberal, çağ-
daş ve özgürlükçüdürler. Irkçılık
onlar için ABD'nin en büyük ayı-
bıdır ve bunu silmeye kararlıdır-
lar. Ama garip bir ailedir bu: Ba-
baları Joseph Kennedy, John'un
başkanhk kampanyası uğruna,
"şüpheti kavnaklar"dan (açıkçası
Mafya'dan) gelen çekleri kabul
etmekte duraksamamıştır. O
Mafya ki, John Kennedy, politi-
kası gereği onun tam karşısında-
dır, onu yok etmekle uğraşmak
zorundadır. 1960'ların çalkantılı
Amerikası içinde Kennedy kar-
deşler, değirmenlere saldıran bi-
rer Don Kişot gibidirler. Her şey-
leriyle birer düş kahramanı gibi-
dir onlar: Genç, yakışıklı, idealist,
heyecan ve umut doludurlar. Bir
süre için gördükleri düşü tüm
Amerika'ya da gördürmeyi, yok-
sulluk, sömürü ve ırkçılıktan ann-
mış, emeğe karşı hak eşitliğini
sağlamış bir ABD imajı ve umu-
du yaratmayı başanrlar, ama on-
ların yaşamı bir trajedi olmaya
mahkümdur. Kendileriyle birlik-
te hemen tüm çevrelerini de tra-
jik yokoluşlara sürükleyerek, bir
Shakespeare dramımn finaline
benzer bir sonla ölür giderler.
Gerçekten de alabildiğine tra-
jik bir öyküdür ontannki... Umu-
da doğru dörtnala gidişleri, onlan
felaketlerine sürükler, karmaşık
ve gizi hâlâ çözülememiş suikast-
lerda vurulur giderler. Onlarla
birlikte ABD'yi gerçek bir hak,
eşitlik ve adalet üikesi haline ge-
tirme umutları da yok olur: Ken-
nedyMerin ölümünden beri, böy-
le bir düş bile artık var olmaktan
çıkmıştır. Ama çevrelerindekiler
de onlar kadar trajiktir: "Nefret
ve şiddet yavaş yavaş yayıbyor"
diyen Martin Luther King, yine
bu önlenemez şiddetin kurbanı
olacaktır. Ağabeyinin ölümünden
sonra yasa gereği yerine geçen
başkan yardımcısı Lyndon John-
son'ı John Kennedy'nin odasına
sokmayan Robert Kennedy, biraz
Hamlet'i, biraz da bir erkek An-
tigone'u andınr... Oğuüarının bi-
rer birer ölümüne tanık olan an-
ne Rose Kennedy, sanki çağdaş
bir Medea'dır...
Bir diğer trajik figür ise kuşku-
suz Marilyn Monroe'dur. Ken-
nedy'lerin içine düştükleri "cadı
kazanı" ile hiç ilgisi olmayan,
kendi sorunlanyla ve yaşam kav-
gasıyla dolu Marilyn de, dolaylı
olarak Kennedy / Hoover sava-
şmın bir kurbanıdır. Çünkü en
bunalımlı günierinde bir erkekten
gelecek bir telefonu beklemiş dur-
muştur. Ama kader, bu erkeğin
aynı zamanda ABD Başkanı ol-
rnasıru istemiştir. Ve ne John
Kennedy ne de Robert Kennedy,
tüm telefonlannın dinlendiğini bi-
le bile Marilyn'i arayıp ona onca
gereksinme duyduğu bir "alo" se-
sini veremezler. Yalnızlığıyla ve
derin kederiyle başbaşa kalan Ma-
rilyn ise ölumü seçer. O, kendi
küçük kadın sorunlarını erkekler
dünyasının "'büyük" sorunlan ve
uğraşlarıyla dolu bir ortama ge-
tirmenin cezasını çekmiştir. Ken-
nedy faciasına bulaşmış kadınlar
da, Rose, Jacqueline veya Ma-
rilyn, faciadan paylarını alır, en
büyük acıları, doyumsuzlukları,
kayıp ve hüzünleri tadar, giderek
ölümün kucağına atılırlar.
Evet, Hoover Kennedy'lere
Karşı: İkind tç Savaş" adlı çok
ilginç dizi bize bunlan düşündür-
dü. Bakalım bizde de yakın tari-
himizin benzer dramatik olayla-
nna, örneğin bir Adnan Mende-
res / Ayban Aydan aşkına eğil-
mek, sinemacı ve TV'cilerimizin
ne zaman aklına gelecek? Oysa
topluma ve tarihe maJ olmuş ki-
şilerin yaşamlannda öylesine bü-
yük dramlar, giderek r'-ajediler
gizli ki!..
TKT'nin haberprogramında sanat haberleri de verilmeli
Spor iyi de
ya sanat nerede?Her akşam haberlerde, genç kuşaklara ufuklar
açacak, iç dengelerini sağlıkb kurmalannı
sağlayacak sanat haberleri de yer almalı.
Spor haberleri için TRT her
akşam özel bir 10 dakika ayırı-
yor. Hem de Batılıların "prime
time" dediği en gözde saatte... Ya-
rım saate indirilen (demek ki is-
tenirse olabihyormuş!) haberlerin
sonunda günün en önenui spor
haberleri kısaca veriliyor, genel-
de 20.40 - 20.50 arası yayımlanan
spor haberlerinde ise aynntıya
iniliyor.
Ben bir spor meraklısı sayıl-
mam. Dört yılda bir esen "kupa
fırnnası
n
na kapıldığımı ve birçok
macı TV'den izlediğimı itiraf ede-
yim. (Toplumsal paranoyaların
dışında kalmak ne mümkün!).
Ama işte o kadar. Yine de söz ko-
nusu "spor haberieri"ne karşı de-
ğilim. Çünkü görebildiğim kada-
rıyla bu küçük, ama yayın saati
bakımından çok önemli 10 daki-
kalarda, yalnızca futbola değil,
tüm sporlara değgin bir yayın an-
layışı egemen. Bu da, özellikle
"genç" bir toplum olan ve spo-
run her türlüsünden genç kuşak-
larının bedensel ve ruhsal sağlı-
ğı yönünde çok şey beklemek du-
rumunda bulunan ülkemiz için
önemli.
Her türlü dengesi altüst olmuş
bir toplumda, genç kuşakları,
yanlış değer ölçülerinden çağdı-
şı ideolojilere kadar türlü-çeşitli
tehlikelerden, tuzaklardan koru-
mada, beden ve akıl enerjilerini
depolamada ve yöneltmede spo-
run işlevi bu>-ük. Bu açıdan, yan-
bş bir "futbol çılgınlığı"mn biraz
dışına taşmak kaydıyla bu tür ya-
yınlara olumsuz bakmak zor.
Ama bir tek koşulla: Genç ku-
şaklar için yine kısır döngülerin
ötesinde uzak ufuklar açacak,
onlann iç dengelerini sağlıklı bi-
çimde kurmaları ve korumalan
yönünde işlev görecek olan sana-
ta da yer vermek koşuluyla... Her
akşam 10 dakika "spor
haberleri" mi var? İyi. Ama ni-
ye her akşam en azından 5 daki-
ka da "sanat haberleri" yok?
Niye sutopundan tekvandoya
dek ülkenin her bir yanında olup
biteni TV ekranından izliyoruz
da, sözgelimi Sadri Alışık'ın sağ-
SADRİALIŞDCTAN HABER—Televizyon haber programında spo-
run her alanından haberleri izleyebiliyonız. Ama örneğin, hastaneye
kaldınlan sinema o> uncusu Sadri Alışık'ın sağhk dunımunun güncel
raporunu bulamıyoruz.
lık dunımunun güncel raporunu,
Resit Gürzap'm ölüm haberini ve
aynntılı bir yaşamöyküsünü, fes-
tivallerde bir gece önce yaşanan
heyecanı, sinemamızdan resmi-
mize, müzeciliğirruzden arkeolo-
jimize, tiyatromuzdan müziğimi-
ze sanatın her dahnda olup bite-
nin güncel bir dökümünü bula-
mıyoruz? Niye TV'de, hem de bi-
rinci kanalda (dünyanın en kötü
programlanmış kanallarmdan bi-
ri olan sözümona 'entel' ikinci
kanalda da değil, birinci kanal-
da) böyle bir gündelik Sanat Ha-
berleri kavramı ve köşesi düşü-
nülmüyor, uygulanmıyor?
Kendi adıma, Spor Haberleri-
ne evet. Ama bunun ardından bir
de Sanat Haberleri köşesi gelmesi
gercktigini hep düşünecek, bek-
leyecek ve yeri gelince de yazaca-
ğım. "Atatürkçü" diye geçinen
TRT yönetimleri, Atatürk'ün,
kültürün önemi ve Türk toplu-
mundaki yeri konusundaki sayı-
sız deyişinin bir bölümünü bile
anımsıyor olsalardı böyle bir
programcık çoktan başlamış
olurdu.
Aİtın Kartal
Türkiye'ye
• Kültür Servisi — 9.
Uluslararası Kartal Kültür
ve Sanat Festivali
kapsamında düzenlenen ve
bu yıl dördüncüsü yapılan
4. Uluslararası Aİtın Kartal
Halkoyunlan Yarışması'nda
Türkiye birinci oldu.
Türkiye dışında KKTC,
Yugoslavya, Gürcistan,
Macaristan, Polonya,
Çekoslovakya, Malezya,
Romanya, Arnavutluk,
Fransa ve Meksika halk
oyunları ekiplerinin
katıldıkları yarışmada Türk
ekibi 96 puanla birinci,
KKTC ekibi ikinci,
Yugoslav ekibi üçüncü
sırayı aldı. Kartal sahilinde
önceki gece gerçekleşen
yanşma sonunda birinci
ekibe Aİtın Kartal ödülü ve
3 milyon lira, ikinci ekibe
Gümüş Kartal ve 2 milyon
lira, üçüncü ekibe ise Bronz
Kartal ve 1 milyon lira para
ödülü verildi.
Kartal
Festivali
• Kültür Servisi — Kartal
Kültür ve Sanat
Festivali'nde bu gece
sunuculuğunu Mesut
Mertcan'ın yapacağı,
Muazzez Abacı ve Yavuz
Değirmenci'nin katılacağı
konser saat 21.30'da Kartal
sahilinde izlenebilir. Genç
lletişim Grubu'nun konseri
ise saat 21.30'da
Soğanlık'ta. Kartai Gençler
Tiyatrosu 'Bekçi' adlı
oyununu saat 20.00'de
Küçükyalı'da sergiliyor.
Meksika, Polonya ve
Romanya halkoyunlan
topluluklannın gösterisi ise
Kartal sahilinde saat
20.30'da izlenebilir.
Yalova
Şenliği
• Kültür Servisi — Yalova
Belediyesi'nin düzenlediği
Kültür ve Folklor
Şenliklerinin 5!sinde bugün
saat 18.3O"da Ukrayna,
lngiltere, Hollanda, tskocya
ve Yunanistan hajk danslan
topluluklannın sunacağı
gösteriler Cumhuriyet
Alanı'nda izlenebilir. Şenlik
kapsamında saat 20.30'da
Çınarlı Park'ta 'Yasam ve
Edebiyat' başlıkh bir panel
düzenleniyor. Demirtaş
Ceyhun, Oktay Akbal ve
Talip Apaydın'ın konuşmacı
olarak katılacağı paneli
Fanık Şüyun yönetiyor.
'Basında
Kadının Yeri'
• Kültür Servisi — 24
Temmuz Basın Bayramı
dolayısıyla "Osmanirdan
Bugüne Türk Basımnda
Kadın" konulu bir sergi
hazırlandı. Ergun
Hiçyılmaz'ın sergisi 24
temmuz salı günü açılacak.
Lioness Yönetim
Çevresi'nin katkılanyla
düzenlenen serginin yanı
sıra acıhşta saat 14.00'te
"Türk Basmında Kadımn
Yeri" konulu bir panel de
yapılacak.
Tıme aıü/te
bu hafta
Kültür Servisi — Tolga
ve Sibel Savacı bugün saat
20.30'da Time Club'teki
söyleşiye katılacaklar.
Nilgün Sarayh'nın sinema
konulu söyleşisi ise yann
yine aynı saatte. Time
Club'te (Kalamiâ, Manolyah
Sok. No: 6) 28 temmuz
cumartesi günü ise Asya-
Pasifık Güzeli Melek
Gürkan söyleşecek.
1C
İSTANBUL BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ
İSKİ
İSTANBUL SU VE KANALİZAŞYON İDARESİ
GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
İNŞAAT İHALESİ
Aşağıda Özellikleri belirtilen kapalı zarf ile teklif alma yöntemindeki ihale ile ilgilenenler, ihale
dosyaşını İSKİ Genel Müdürlüğû Atıksu Arıtma İnşaat Daire Başkanhğı'nda görebilir ve dosya be-
delini İSKİ Genel Müdurlüğü merkez veznesine yatırarak alabilirler.
İsteklilerin şartnameye uygun hazırlayacakları kapalı teklif mektuplarını ihale tarihinde saat 11 .OO'e
kadar aşağıda belirtilen adreste Genel Evrak Müdürlüğü'ne gıriş, tarih ve numarasını ıçeren alındı
makbuzu karşıhğında teslım etmeleri gerekmektedir. Teklif zarfları saat 14.00'te İhale Komisyon
Başkanlıgfnca açılacaktır.
Teklif
verme Geçici İhale Dosya
İSKİ No: işin adı Keşif bedeli tarihi teminat tarihi bedeli
K3410 Pendik Kavakpınar-
Çamçeşme Mah.
Atıksu Kanalızasyon
inşaatı 4.000.000.000 2.8.1990 280.000.000 7.8.1990 750.000-
Not: 1- Postadakı gecikmeler dıkkate alınmaz.
2- İSKİ 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na tabi olmayıp ihaleyi yapıp yapmamakta, dilediği-
ne kısmen veya tamamen yapmakta, uygun bedelin tespit ve takdirinde serbesttir.
ADRESİ: İSKİ GENEL MÜDÜRLÜGU
Aksaray Meydanı 34410 Aksaray-İSTANBUL
Tel: 588 38 00 (35 hat)
Telex: 31293 ISU-TR — 23923 ISU-TR
Fax: 588 38 94
588 38 83
588 39 18
BUTUNLEME KURSLAM
dersler ba^lamıştır.
2. devre 25 TEMMUZ Çarşamba günü başlayacaktır.
ÖSS-ÖYS kurs kayıtlan
devam etmektedir.
BÜYÜK k) DERSANE
90-91 ders yılı kayıtlan devam etmektedir
Sısh Osmanbey (Sıte Sıneması cıkısı) Tel: 133 03 33 133 03 34 133 05 05
Bakırkoy Bahcelievler (Pereja yanı) Tel: 575 17 68 575 71 22 575 78 96
"YeşiÜ ve maviyi korumaya"
EGE
doğdu.
KAMOYILMAZ
İNSANSICAGI
Erdal Atabek
4. bası 5000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yaymlan Turkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul
Ödemeli gönderilmez.
POLATLI SULH CEZA MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Esas No: 1986/700 Karar No: 1989/1165
Hâkim: Hayrullah Özdemir 22545 Kâtip- Sinem Ulker
Davacı: K.H.
Sanık: Rasim Akıntaş, Hüseyin ve Hatice'den olraa 1940d.lu Polatlı Cumhuriyet Mah. nıif. kayıtlı olup halen aynı
mah. Inönü Cad. No: 19'da oturur, evli, 6 çocuklu, okur yazar, T.C. ıslam, sabıkasız, besici.
Suç: Gıda Maddeleri Nizamnamesi'ne Muh
Suç Tar.: 3.3.1986
Karar Tar.: 27.12.1989
Hüküm özeti: Sanık Rasim Altınlaş'ın taklit veya tağşiş edilmiş sucuk satmak suretiyle Gıda Maddeleri Nizamname-
si'ne muhalefet suçunu ışlediği sabit görüldü|unden, T.C.K.'nın 398, 402/1-2. maddelerimn uygulanması sonucu
olarak uç ay hapıs ve beş bın lira ajır para cezası ile cezalandınlmasına, uç a> müddetle curme vasııa kıldıgı meslek,
sanat ve tıcaretın taıiline, lakdiren yedi gün süre ile isyerinin kapatılmasına karar verilmiştir
Karar Yargıtay2. Ceza Dairesi'nin 1990/6509 esas, 1990/6845 karar sayılı ilamı ile 14.6.1990 tarihindeonanarak
aynı tarihte kesinleşmiştir. 28.6.1990
Basın: 28997