29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 HAZÎRAN 1990 CUMHURİYET/7 İNSAJNLAR F Ü S U N Ö Z B t L G E N G Ö R Ö Ş Mide Ihtiraslanmızdan her bırtnin, hatta aşkın bıte bır mıdesı vardır. Bunu çok doldurmamaltdır. Victoı Hu«o HODRI MEYDAN'A HODRİ CEVAP TARTIŞMASI Ama o cumhurbaskanıURT Ulusal Radyo Televiz- yon AŞ ıle TRT'nın ortak ya- pımı olan Hodri Meydan programının "yaz dönemi ta- tili nedeniyle" verdığı kokteyl pazartesi akşamı Ramada Ote- h Wınter Garden'da yapıldı. Programın sunucusu Ugur Dttndar ile tzzet Öz, Cansn Akbel gibı isimlerin yer aldığı yapım ekibi yaz tatili veda kokteylinde neşeli bir gnıp oluşturmuşlardı. Kokteyl da- vetının altındaki ısım de ya- puna şirket adına Turker İna- noghTna aitti. Geçen hafta Cumhurbaska- nı Tnrgut Ozal'ın tüm prog- ram suresınce tek konuk ola- rak yer aldığı ve partızan gö- rüşler ılerı sürduğu program nedenıyle Uğur Dundar ol- dukça eleştın almıştı Özelbkle de "çanak tutan sorular yönelttiği" konusu basında genış bır biçunde ışlennuştı. Tatil için veda kokteyli venlı- yordu, ama bu "faaOu" prog- ram nedenıyle TRT yönetimı muhalefete de söz hakkı duş- tüğünü kabul etmek zonında kalmış ve muhalefet liderlen- ne yenı bır program ile söz hakkı vereceğini duyurmuştu. Bu program ıçin eşıt süreli yamt hakkı verildiğıni zanne- den SHP Genel Sekreteri De- niz Baykal da Uğur Dündar ıle bu konuyu goruşmek üzere ve- da kokteyhne geldı. Orada da sadece 25 dakıka söz hakkı ve- rıldığini ve tek programda hem Demirel hem de kendisi- ne söz verileceğinı öğrendı Bunun üzenne Dündar ıle ara- lannda şu tartışma geçti: —Cumhurbaskanı Turki- ye'deki siyasi tezlerden birinin sabibi olarak konuştu, bir si- yasi parti lideri gibi taraf ola- rak konuştu. Cumhurbaskanı gibi konuşmadı. O nedenk bi- zJm de aynı sure ile kendi te- zimizi anlatmamız gerekir. —Ama o cumhurbaskanı... Aynca sadece siyasi konular- da konuşmadık ki, ozel baya- 0 Ue Ugili, aüesi ile Ugfli soru- lar da sorduk. Deniz Baykal « Adnaa Keskia, Hodri Meydan'a Hodri Cevap içia Ufcur Dundar ıl« uzan sore tartşülar. (Fotograf: Ahu Antmen) —Maksat vakit doidurmak ise bize de ozel yasamımızia ü- güi sorular sorarsınız, bizim böyle bir sıkıntnnız yok. —Valla bu konuda yetki be- nim değU. TRT yonetimi 25 dakika ayınyor. Sayın Suley- man Demirel de kabul etti. Si- zin yanıtınızı bekliyoruz. —Demirel'in bu yontemle ikimize aynı program içinde 25'er dakika sure tanınacağı- nı bilerek kabul ettiginden emin misiniz? Daha sonra arkadaşımız Ayşe Vıldınm, programla ilgili eleştırılerı hatırlatarak Uğur Dundar'a şu soruyu sordu: —Meslektaşlannızdan faz- lasıyla eleştiri aldınız. Çanak tutan sorular sordugunuz söy- lendi. —Biz eleştiriye açığız. Ama eleştırıler haksızdır.. —Ozal'ın verdiği yanıttann uzerine gitmemeniz de eleştiri konusu oldu... —Siz programı izlediniz mı? —Hayır izlemedim... Bu yarutı alan Uğur Dundar salona dönerek bağırmaya başladı: "Arkadaş programı izlememiş, ama soru soruyor, boyle bir şey gazetecilik ahla- kı ile bagdaşmaz..." Dundar'ın bu sınirli yakla- şımını kimse tasvıp etmedı. Yıldınm şöyle dedi: —Evet izlemedim, ama ye- terince okudum, siz de bilirsi- niz ki, ker şey izlenemez, ama okunarak da oğrenüir. Üstelik ben sizı burada eleşlirip yargı- lamıyonım, hakkınızda yapı- lan eleştirilere ne yamt verece- ginizi oğrenmek istiyorum. — Eleştiri ıle hakaretı kanş- tırmamak lazım Ben yüce di- van değihm. Özal'ı yargılaya- mam. Armut dıye soru soru- yorsunuz elma dıye cevap alı- yorsunuz Bunun takdin prog- ramı ızleyen kamuoyunundur. — Verdiği yanıtlann haklı olmadıgını gorunce mudahale etmemeniz eleştirUiyor. Orae- ğin basınla Ugili davalar konu- TAHTA PERDE YINE ORULDU Sirked'de yayalar yine aynı »kınbyı yaşıyorlar. (Fotograf: Muharrem Aydın) Yayalara geçit yok StRKECİ vapur iskelesinden karşı tarafa geçip Cağaloğlu ve Eminönü istikametine gitmek isteyenler üstgeçitin hemen yanında sıkışıp kahyorlar. Burada eski bır han vardı. Sonra yarı yarıya yıkıldı. Bir sure öncesine dek binanın etrafı yaya kaldınmın büyuk bölümunü de kaplayacak şekilde tahta perdeyle çevrümıştı. Yayalar günun yoğun ış saatlerinde buradan geçebılmek için kuyruk oluştunıyorlardı. Han ınşaatının o zamankı sahibi Acarer kardeşlerdı. Onlar bınayı Aslan Şırketler Grubu'na sattılar. Bir süre önce konuyu sutunlarımızda eleştirdik. Perde gerı çekildı. Şımdilerde han yenıden yapılmaya başlandı. Fakat inşaatın başlamasıyla birlikte eskı şekilde yine tahta perdeler örüldu. Yayalar yıne aynı sıkıntıyı yaşıyorlar. Eminönü Belediyesı de seyretmekle yetiniyor. sunda dogrn soylemedigi ve â- zin de doğruyu kendisine ha- tırlatmadığınız gibi.. — Dedığım gıbı soruyu sor- dum cevabını verdi. Hatta ben usteledim Fakat nıhayet kar- şımızdakı bır cumhurbaskanı. Ben daha fazla ustelesem, kal- kıp bana 'Ey Uğur Bey siz yü- ce dıvan mısınız' dıye sorar- sa... Ben yargılayamam ki. Kamuoyu duşuncesını behrtir. Ben görevımi yaptım. -•- Muhalefet liderierine yö- nelteceğiniz sorular da Özal'a sorduklanmzla aynı nitelikte mi olacak? — Hayır, nasıl aynı olsun. Sayın Ozal'ın aılesıyle ugüı ba- zı spekülasyonlar vardı. Aile- sıyle ılgılı sormak zorundayım. Ama Sayın Baykal'ın öyle bır sonınu yok. Onlara sadece ekonomı ve sıyaset soraca- ğım.. Kokteylde 7 dakıkahk bır de Hodri Şaka göstensı vardı. Bu göstenden önce konusan tzzet Öz, şımdıye dek çok başanlı programlar yaptıklarını söyle- di ve "Fakat bu son hafta çok ince dunımlar oldu. Tabiri ye- rindeyse birçok yerde gıydir- meler oldu, ama bunun dog- ru olmadıgını gosterecegiz. Dk programda bunu telafi edeceğiz" dedı. öz, bu arada davetlılenn arasında kendisim dinleyen Uğur Dundar'a. dö- nerek, "Öyle değil mi Uğur" diye seslendi. Dundar, kızgın bır ıfade ıle "Neyi telafi edeceğiz anlama- dım Izzet Öz" yanıtını verdı. Hodn Meydan'ın tatıle gır- mesı ıyı oluyor. Uğur Dün- dar'ın sınırlerinı ıyice yıprat- mış anlaşılan.. TÖRK DİL KURUMU Seyahatle iştigal HACETTEPt Universıtesı Türk Dıh ve Edebıyatı öğretım üyesı Prof. Dr. Talat Tekin, 6 yıldır Türk Dil Kurumu'nda aslı Oyeydi. Prof. Tekın 19 haaranda Ata- türk Kültur, Dil ve Tanh Yuksek Kurumu BaşkanlığYna ıstıfasını sundu. OZYOREK İÇİN YURUTMEYİ DURDURMA Suç görevi ile ilgili değil SHP'li Istanbul Belediye Meclisi üyesi Mustafa Özyu- rek ile DYP'lı üye Muhsin Di- van 20 mart günü Istanbul Be- lediye Meclisi'nde birer konuş- ma yapülar. Konu 18 mart gu- nü Cumhurbaskanı Turgut özal'ı ayakta karşılamadığı için görevden alınan Çanakka- le Belediye Başkanı tsmail özay idi. önce DYP'lı Muhsin Dıvan söz aldı, "Seçilen insanlann görevden aunması yasalara ay- kın ve anti demokratiktir, bu tntumu kımyoruz" dedı. Son- ra SHP'h Mustafa özyürek söz aldı. Ismaıl özay'ın yuz- de 54 oyla seçılen bir belediye başkanı olduğunu, cumhur- başkamna ayağa kalkmama- nın hıçbır kanunda suç olarak göstenlmediğıni, buna rağmen Içişlerı Bakam tarafından ge- ceyansı görevden uzaklaştırıl- dıgjnı, bunun ne anayasaya ne de yasalara uygun düştuğunu belirtti. "Niye bu olay çıkü? Yttzde 20 Ue Çankaya'ya tır- manırsanız, halkın destegini almazsanız, eleştirenlere de 'auşııiar' derseniz, bir shre Mustafa Ozyurek sonra bir tegmenin, bir beledi- ye başkanmın ve pek çok yurt- tasın alışamadıgını gorursu- nuz, sorunun temeli bu" dedı. Alkış kıyamet kopru. ANAP'- lılar bu arada "Sen suç işüyor- sun, bu meclisi kapattıracak- sm" dıye laf atıyorlardı. ANAP'h üyeler, bu konuş- malan tçişleri Bakanı'na ihbar etti. 2 gun sonra mufettışler geldi, ıfade alıp bır rapor ha- zırladılar. Raporda meclıs uyelerinın özal'a hakaret ettıği, bu yüz- den belediye meclisının 'fes- hedilmesi'-gerektığı savunulu- yordu. Bu rapordan sonra be- lediye meclisi feshedılmedı, ama her iki uye de görevden alındı. tçişlen Bakam Abdul- kadir Aksu, bu kararı 18 Ni- san 1990 gunu onayla>arak, seçılmış kışılerı görevden alan bir seçılmış kışı olma unvanı- nı kazandı. Aynca Cumhurı- yet Savcılığı da dava açmak üzere soruşturma açtı. Belediye meclisinin dığer uyeleri de kendilen de feshe- dilmedıklen ıçın, bu olaya faz- laca bu- tepki göstermediler. Pekı sonra ne oldu? Turkı- ye'de hâkımler vardı ve bu ka- rann haksız olduğunu savu- nan özyurek, Idare Mahke- mesı'ne başvurdu. Içişlerı Ba- kanlığı hakkmda davacı oldu. tstanbul 4. Idare Mahkemesı de bakanhğın bu karan hak- kında 22 hazıran gtlnü "yurut- meyi durdurma" karan verdı. Kararda şoyle denılıyordu- "Yasa hukmunde de belir- tildigi gibi meciis uyeleri ancak gorevleriyle Ugfli bir suçtan öturu geçici olarak görevden nzaklaştırılabileceğinden ve davacıya izafe edilen suçun gorevi Ue Ugili bulunmadığı anlaşıldıgından hukuka açık- ça aylun idare işlemi yurutul- mesinin durdurulmasına..." Prof. Dr. Talat Tekin Istıfa dılekçesmde Turk Dil Kurumu'nun 1983'ten sonra ye- ni bir statüye sokulduğunu be- lirten Tekin, şöyle dedı. "DU Kuramu 1983'ten beri Aydınlar Ocağı mensubu, Tûrk- lslam sentezcısı, tutucu hatta ge- ricı bir akademık kadronun ve- sayeb alünda gırnıış ya da sokul- muş, 1989'dan itibaren de bo kadro kurumun bıitun idari ve bUimsel organlanm ele geçirmiş bulunmaktadır. 40 kişilik Bilim Kurnlu'oun çogunluğunu oluş- ruran bu kadro ışten çok laf uretmekte, bilimden çok siyaset ve seyahatle "ıştigal" etmektedir. Yeni DU Kurumu'nca 6 yüı aş- kın sure içinde agır eleştırilere neden olan imla kılavuzlan ile Turkçe Sozluk ve bırkaç birey- sel çalışma nrunu kitap dışında ciddi herhangı bir eser ortaya konulmamıştır. " Prof Tekın 1932 yılında Ata- turk'ün büyuk bir coşku ve dev- rimcı anlayışla kurmuş oldu- ğu kuruma bugun hâkim olan bu kadro ıle bundan sonra ışbır- lığı yapamayacağını da belırte- rek TDK aslı uyelığınden ıstıfa ettiğıni belırtıyoT. HAYVANLAR İSM4IL GILC.EÇ KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK frk, Sana bır otoy antotica§trn 017)4,01%$ bono. Atmseye <x da,r Jz Yer y HIZLI GAZETECİ SECDET ŞEV Tı(? K^MYONUNA ATLAİ'P BiR SuZu SoRpgtZUE gr cc\ YAPA rsru peâM£2 Mı 7 SOKARKEN C ış yümn 7 TAUSIUH ÇİZGİLİK KÂMIL MASAK4CI AGAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES GARFIELD JIM DAVIS ODiB , SEMCE MAN ? TARİHTE BUGÜN MUMTAZ ARIKAN »EVET'.IÇIN BflZlOE ioıcec 28 Haziran >4g//? 5//q£7 BOKSTA BIR DEI/f. •1967 OE BuGUN, pUNYA AĞfR SlKLET BOKS $AM_ PRtMO £/ P&OFES YOKIEL. 8CKS/4 AgD '£>£ EPEA/ CA&AlE/SA, 193C 'i-U YtLLAROA YAP- rıĞl KA&Ç/LAÇMAL4/SLA P£K PE MlÇTl SUNUAI M£P£Mt, yOGUH £< ANCA&L, HEU/ YOİZIC TKK-t &AISPEN SOU/L RlNGıfJPE SHEKKEr V KA1CAY7- EOEKEK PUNYA 46>G SlKLET SOKS ŞAtAPıroNU OLUHCA GC/CUMU KAM/nLAMlfT-/ BlR YIL tZA MAK 8AEK rA&AF/NMM y£NlLEME PEĞlfiJ KO£UMU$rz/ PRfMO CAgNEISA, PUMYA AĞtB StfCCET SOKS ŞAMP/YOM/J4&/ /ÇISASrNPA, GECM'Ş G£ÇMfŞ EN iRl SPOfZCUYPU AĞIRLIĞ/ f2O KILOYU, SOYU Ji BULUYO/SDU TÜRK ve DÜNYA KARİKATÜRLERİNDEN Bediray Gureli Tome Sekulovski (YUGOSLAV YA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle