20 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/18 SPOR RöMA'DAN 28 HAZÎRAN 1990 Kamerun veMvsır'ın başarısı kara kıtanın futbol devrimini dünyaya duyurdu 1994'teAfrika'dan 3 takım Basın toplantısında Afrika'nın başarılarını dikkatlef izlediklerinivurgulayan FIFA GenelBaşkanı Havalange, "La Gazetta Dello Sport" gazetesine yaptığı açıklamada Avrupa'dan katılacak takımların sayısının azaltılacağını belirtti. CUMHUR CANBAZOĞLU ROMA — FIFA Genel Başka- nı Havalange yaptığı açıklamada Afrika'nın kupaya 3 takımla ka- tılma istemini haklı buldu. Bu ko- nuda olumlu bir karar verebile- ceklerini söyleyen Havalange, dünya futbolundaki gelışmelerin de sevindırici olduğunu belirtti. Italya'nın yüksek tirajlı gazete- lerinden La Gazetta Dello Sport'la bir soyleşi yapan Havalange ko- nu>-a netlik getırirken sorulan şoy- le yamtladı. — Üçuncii Dünya artık f utbol- da önemli bir yer ediniyor. Bu ne- denle kupaya fazla takımla katıl- raak istiyorlar. Siz ne diyorsunuz? — Bu program uzerınde uzun süredir çalışıyoruz. Aralık ayında kesin bir sonuca vanlacak. Bugü- ne kadar Afrika, Asya ve Conca- caf (Okyanusya - K. Amerika), dünya kupası finallerine ikişer ta- kımla; Avrupa 14, G. Amerika da 4 takımla katılıyordu. Finallere katılan takım sayısı 24 ile sınırlan- dırılarak ikişer takımla katılanla- nn kontenjanı 3'e çıkarüacak. Bu nasıl mı olacak? Afrika otomatik olarak 1 hak kazanacak. Buna karşın Avrupa'dan 1 takım azal- tacağız. Çünkü teknik olarak bu kıta böyle bir artışı hak etti. As- ya ve Concacafın kontenjanı ise daha sonra saptanacak sistemler- le Avrupa ve G. Amerika takım- lan ile eleme maçları oynadıktan sonra belirlenecek. — Televizyonda birçok biiyök hakem hatalanna şahit olduk. Bu- na karşın FIFA surekli hakemleri konıdu. Bu ikilemi nasıl açıklaya- caksınız? — Hakemler yerine TV futbo- lu yönetirse, bu, futbolun sonu olur. Televizyondan izlenerek yo- rum yapılmaz. Üstelik herkes ha- ta yapabilir. Ve her hatanın da bir bedeli vardır. Televizyonun göre- vi maçları yayımlamaktır, karar vermek değil. Bu aynmı iyi belir- lememiz gerekiyor. 1970 Dünya Kupası'nı düşünün aradaki farkın dünyalar kadar büyuk olduğunu göreceksiniz. — tstatistiklere göre ttalya 90'da bir maçta top en fazla 60 dakika oyunda kalabiliyor. Sizce bu, futbolun yerine saydığını gös- ler miyor mu? — Evet bazı takımlar çok vakit çalryorlar. Anımsıyorum. 1982'de F. Almanya - Avusturya maçında iki taraf da son derece sıkıcı fut- bol sergilemişlerdi. 1-0 biten maç sonunda Cezayir kupa dışı kal- mıştı. Cezayir Futbol Federasyo- nu başkanı bana mektup yazıp kuralları değiştirerek futbola akı- cılık kazandırmamı istemişti. Ona yanıt veremedim. Çünkü bu iste- min yaniü yoktu. Herkes dilediği gibi oynar. AFRİKA GERÇEGf KAMERUN — Dtinya kapasnda basandan başanva koşan Afrika temsilcisi Kamerun, trtık kara kıtanın da futbola damga vuracagını kanıtiadı ve bir dabaki kupaya Afrika'dan 3 takınun katılacak olmasında büyük pay sahibi oldn. >'DANNOTLAR Hooliganlar dıırınak bîlmiyorROMA (Cumhuriyet) — Italya-Uruguay maçından sonra Rimini kentinde otomo- billerle dolaşarak galibiyeti kutlayan ttal- yan taraftarlarla bir barda içki içen tngi- liz hooliganlann kavgasında 200 kişi çeşitli yerlerinden yaralanarak hastaneye kaldırıl- dı. Bunlardan 50'si (11 Ingiliz, 7 Alman, 25 Italyan, 5 polis, 2 jandarma) yatarak te- davi görürken çevrede de 1 milyar TL'den fazla hasar meydana geldi. Tutuklanan ln- gilizlerden 246 tanesi ttalya tçişleri Bakan- bğı'nın tuttuğu bir uçakla sımrdışı edile- rek lngiltere'ye gönderildi. • tngiliz hooliganlann taşkınhkları artın- ca UEFA bugün Bern'de bir toplantı yap- mayı kararlaştırdı. Disiplin komitesi top- lantısına UEFA'nın yeni başkanı Isveçli Jo- hansson başkanlık edecek. • Brezilyalı Branco'nun, Arjantinlilerin kendisine sıvı içinde uyuşturucu verdikle- ri şeklindeki suçlamaları Arjantinli yöne- ttalyan taraftarlarla yıldızları barışmayan tngiliz hooliganlar, Rimini ve civarında çıkardıkları olaylarda 1 milyarhk zarara yol açarlarken yaralı sayısı 200'e yükseldi. ticilerce ciddiye alınmadı. Teknik Direktör Bilardo, konu ile ilgili verdiği kısa demeç- te, "Bu suçlamayı yapamn aptal olması ge- rekiyor. Dünya Şampiyonu bir takınun böyle oyunlarla adını karalaması duşünülemez" dedi. • Onceki gün Romanya maçında sakatla- nan ve oyunu terk etmek zorunda kalan Serbest trlanda'nın gol ümidi Aldridge'nin çeyrek final maçında ttalya karşısında for- ma giyme şansı azaldı. Teknik Direktör Charlton, bek Staunton'un da sakat oldu- ğunu söyledi. • Gelecek sezon Fiorentina'run başına geç- meye hazırlanan Brezilya Milli Takım Tek- nik Direktörü Lazzaroni'nin yerine ttalya 90'da BAE'yi çahştıran Carlos Alberto Par- reira'nın geçeceği söylentileri arttı. Kulis- lerde, Brezilya Futbol Federasyonu Başkanı Ricardo Teixeiro'nun yakın arkadaşı olan Parreira'nın (47), ilk iş olarak Alemao, Dunga, Careca'yı takımdan uzaklaştıracağı konuşuluyor. • Bologna Belediyesi, iş yapamayan tiyatro gruplarının Dünya Kupası'nı protesto yü- rüyüşune izin verraedi. •Yugoslavya basınınca takımını sarhoş yö- nettiği iddia edilen Teknik Direktör Osim, tspanya maçından sonra yabancı gazeteci- lere verdiği kısa demeçte, Yugoslav gaze- tecilerle arasının iyi olmadıgı, bundan do- layı açıklama yapamayacağını söyledi. • Kamerun gazeteleri, Kasım 90'da kont- ratı bitecek olan Sovyet Teknik Direktör Nepomniachi'nin yerine takımın golcüsü 38 yaşındaki Milla'yı aday gösteriyorlar. • FİFA, Dünya Kupası'nda 2. turda Hollanda-F.Almanya arasında oynanan karşılışmada kırmızı kart gören F.Alman- yalı Rudi Völler'in çeyrek finalde Çekos- lovakya karşısında oynayamayacağını, Hollandalı Frank Rijkaard'ın da 3 ulus- lararası karşılaşmadan men edildiğini açıkladı. FIFA Disiplin Komitesi yaptığı açıkla- mada, karşılaşmada birbirlerine sert dav- ranan ve kırmızı kartla oyun dışı kalan F.Almanyalı Völler'in 1 maçlık cazasırun Çekoslovakya karşısında uygulanacağını belirtti. Kırmızı kartla oyun dışı kalan VöUer ve Rijkaad, yaklaşık 20 bin İsviçre Frankı (14 bin 300 dolar) para cezası odeyecek. BELÇİKA GALİBİYETİ UMUTLANDIRDI Robson: Bu Ingiltere kupada çok iş yapar /Belçika maçının uzatma + / dakikalarında gelen gol ile çeyrek y finale yükselen İngiltere'nin Teknik Direktörü Robson, takımınm ilk kez istediği gibi oynadığını ve şampiyonluk sinyalleri verdiğini söyledi. Robson, "İlk kez kafamdaki Ingiltere'yi sahada gördüm. Bu maçı kaptan Robson'a adıyoruz" dedi. METİN TÜKENMEZ BOLOGNA — ttalya 90'da Belçika'yı uzatmanın son dakika- sında attıklan golle eleyerek çey- rek finale yükselen Ingiltere'de yüzler gülüyor. Teknik Direktör Bobby Robson, maç sonrası dü- zenlediği basın toplantısında "flk kez düşündügüm futbolu sergile- yen Ingiltere ilerlemeye devam edecektir" dedi. Çok sayıda TV muhabiri ve ga- zetecinin kaüldığı toplantıda Rob- son göruşlerini özetlerken şunla- n söyledi: "flk kez kafamdaki Ingiltere'yi sahada gördum. Deme karşılaş- malan çok zor geçer. Bu tür maç- lardan galip çıkabilmek için çelik gibi sinir gerekir. Belçika karşısın- da öğrencilerim şanssız kaptanlan Robson için kapasitelerini sonu- na kadar zorladılar. Maçtîa ön- ce galip gelirsek bu zaferi Rob- son'a adayacağınuza söz vermiş- tik." Milli takım defterini kapatmak üzere olduğu hatırlatılan Bobby Robson'dan, PSV Eindhoven'ın başına geçmeden Ingiltere'yi yo- rumlaması istendi. Robson şunlan söyledi: "Son altı yılda sürekli dönyanın en iyi sekiz takımı içinde yer al- dık. Avrupa kupalanna bes yıldır İngiliz takımlannın katılamama- sı futbolumuzu olumsuz yonde et- kiliyordu. Ancak bu kupadaki tn- giltere, futbol düzeyi açısından ge- ri kalmadıgını kanıtiadı. Şimdi Kamerun ile karşılaşacagız. Onla- n asla küçiımsemiyoruz. Tıim la- raftariann dikkatini çekerinı. Ka- merun, Arjaatin gibi bir ülkeyi yenmiş bir ekip." Belçika galibiyetinden büyük gunır duyduğunu sözlerine ekle- yen Robson, Belçika'nın güçlü bir takım olduğunu vurgularken son saniyede bile olsa yenmenin ken- dilerini sevince boğduğunu söyle- di. Robson maçı anlatırken şöyle dedi: "Itiraf edeyim ki Belçika gibi super bir ekibi kupanın 100. go- lünü atarak yenmek mıithis bir duygu. Bizi çok sevindirdi. Daha önemlisi, İngiltere çok iyi top oy- nadı. Bundan sonraki tek hedefi- miz kafanuzdakileri sahaya uygu- layıp 8 temmuz gecesi Roma'da fi- nal beyecanını yaşavabilmek. lb- giltere takımı bu duşü gerçcge dö- nüşturebilecek güçte." ingiliz Teknik Direktör Bobby Robson, takım kaptanı Brian Robson'ın sakatlığı ile ilgili bir so- ruyu yanıtlarken "şanssıziıktan" yakındı. SiMOk.' i Ne sihirdir ne keramet Maradona'nın elinde marifet Spor S«rvisi — Italyan basını hâlâ Arjantin-Sovyetler Birliği maçında Maradona'mn kendi ceza alanı içindeto- pu elle düzelttiği pozisyonu tartışıyor. Maçın başlannda Sovyet futbolcu Kuznetsov'un kafayla kaleyegönderdiği topu eliyle çıkaran kaptan Maradona' nın bu hareketinin "açık penallı" oldugu göruşiınu savunan ttalyan gaze- te ve dergileri, İsveçli hakem Fredriksson'un penaltı ver- menıekJe bdki de Sovyetler'in kupadan elenmesine neden olduğunu belirttiler. Maradona'nın 'sibirli' eliyle 1986 Dünya Kupası'nda gol attıgını ve bu kupada da goliı çı- kardığını vurgulayan gazeteler, "Sihirii el, hem aüyor, bem çıkanyor" biçiminde yayın yaptılar. Maradona ise basın mensuplarının sorularını yanıtlarken topu elle dü- zeltüğini kabul etti ve "evet penalüydı" dedi. Futbolun önlenemeyen yükselişi(* •) Dünya kupasına ev sahipliği yapan îtalya'da futbol, tutku ,boyutlarını aşıp "hastalık" halini aldı. Çizmede ulusun haysiyeti için kupayı mutlak Italya'nın alması gerektiğini savunanların sayısı her geçen gün artıyor. NİLGÜN CERRAHOGLU ROMA — ttalya'da artık fut- bol tutkusu "gerçek"in boyutla- nnı aştı. "Kupa'90" sırasında doruğa erişen futbol hastalığı, çizmede kolektif bir isteriye dö- nüştu. ttalya bu kupayı görülme- miş bir duygusalhkla yaşıyor. Ulusun haysiyeti için kupayı mu- hakkak Italya'nın alması gerek- tiğini söyleyenler bile var. Hatta bu tezlere, faşist dönemi hatırla- tır bir biçimde, basm organlann- da ileri sürenlere de rastlanıyor. ttalya kazara şampiyon olaınaz- sa kan çıkacak. Uruguay maçın- da kalesine gol atmak için 65 da- kika bekleten Gökmavüiler, Ro- rna'nın her köşesinde hissedilen bir gerilim yarattılar. Otobüsle- rin, taksilerin, yayalann boşalt- tığı sokaklar, kepenklerini kapa- tan barlarla birlikte birden bire ölüm sessizliği çöktü başkentte. Stadyuma gidemeyenler ya evle- rine çekildi ya da kentin çeşitli raeydanlanna konan maksi ek- ranlar karşısında bir açıkhava si- neması gibi dizilen iskemlelere çöktüler. Ve gerçekten Salvato- re SchiUacci'nin 65. dakikada at- tığı gole dek nefeslerini tuttular. Italya'run bu kupayla birlikte keşfettiği Sicilya'lı futbokunun verdiği coşku evlerin pencerele- rinden, balkonlarından, kapalı kapüann ardından sokaklara taş- tı. Olimpico stadyumunu kırmı- zı - yeşil - beyaz bayraklarla bir ulusal kaleye çeviren 73.000 ttal- yanın gırtlağından çıkan koro halindeki çığlıklar, "onda" de- dikleri, seyircilerin kısım kısım ayağa kalkıp oturarak yaptıkla- n fiziki dalgalanmalar, Roma'- nın dört bir yanına dağıldı. Fut- bolla en ilgisiz insanlar bile "O- limpko"dan halka halka kente yayılan bu garip kupa hırsına bı- raktılar kendilerini. Zaferin ardından gelen frensiz coşku, sabahın ikisine, üçüne dek devam etti. Lastiklerini as- faltın üzerine gıcırdatarak gazlı- yan arabalar, çığlıklar, şarküar, kent çeşmelerine kendini atıp yı- kananlar, kafasına mavi peruka takmış, yüzünü kırmızı, beyaz, yeşil boyamış kızlar klaksonlar ve şururla dden de geçen binler- ce ttalyan bayrağı, bu kupanın unutulmayacak sahneleri arasına katıldı. Enesi gün çıkan gazete- lerde ise dramatik manşetler dik- kati çekiyordu: "Zaferden önce yaşanan azap", "ilk 65 dakika- nın karabasanı". "Kalbimizle ovBuyoruz"... gibi. Yalmz spor gazeteleri değjl, günlük siyasi gazeteler de iki gündür manşetlerini, başyazıla- nnı bu konuya ayınyorlar. Ço- ğu bu kolektif çilgınhğın artık normal olanı aştığmı vurguluyor. örneğin "La Stampa" gazetesi başyazısında "bu tip taşkınlıklar geneüikle Brezilya gibi Latin Amerika ttlkelerinde gorulürdii" diyor ve devam ediyor. "O a - man verdigimiz cevap hemen ha- zırdı. Zavalülar hiçbir şeyleri yok; insan gibi yaşamıyorlar ki hiç olmazsa arada bir boyle bo- şalıyorlar derdik Brezilyaular için. Oysa bu nedenlerin hiçbiri bizim gösterdiümiz taşkınhk için igeçerli detil... Çizmede derece derece artan sıcakla birlikte artan futbol şo- venizmine kadınlar da katılıyor- lar. ttalya'da belli başlı kamuo- yu araştırmalannı yapan "Do- xa"nın bulgulanna göre kadın- lann yalnız 1/5'i kupaya ilgisiz kalıyor Geri kalan kadınlann tfl- mü "ttalya 90"ı heyecanla izle- diklerini söylüyorlar. ERLIIS'DEN Evdeki hesaba göre F. AlmanyaAlmanya'da yükselen futbol ateşi son yılların gözde sporu tenisi gölgede bıraktı. Almanya'da Dünya Kupası maçları naklen yayımlanırken, sokaklar boşalırken yalnızca vitrinlerinde "Maçları burada izleyebiürsiniz" yazılı barlar ve lokaller müşteri çekebiliyor. DİLEK ZAPTÇIOĞLU BERLİN — Almanlar kendi- lerini şimdiden dünya şampiyo- nu olarak görmeye başladılar. Italya'nın Uruguay'a karşı çıkar- dığı vasat oyunu gördükten son- ra şampiyonluk umutları artan Almanlar şöyle bir hesap yapı- yor: "Pazar günü çeyrek final- de Çckleri mutlaka yeneriz. Ya- n finalde Ingiltere. finalde ise İUlya'ya karşı oynanz. Her iki rakip karşısında kondisyon ve takük ostünlüğamüz var. 1990 dünya şampiyonu biz oluruz." Çeyrek finale dogru Alman- ya'da yükselen futbol ateşi, son yılların gözdesi tenisi de ikinci plana itti. "Harika çocuklar" Boris Becker ve Steffi Graf'la başlayan tenis aşkı, Almanya'da gerçekten futbolseveTİeri kızdı- ran boyutlara ulaşmıştı. Önceki gün başlayan Wimbledon Tenis Turnuvası bu yıl ttalya'nın göl- gesinde kaldı. Tenis şu günlerde KlSA başka bir bağlamda manşetleri süslüyor: "Steffi'nin babası, çıp- iak mankene neden 800 bin mark ödedi?" Kendisınden çocuk bek- lediğini iddia eden genç kıza 800 bin mark ödeyen Herr Graf, şim- di iddialan reddediyor. ama sporseverler haklı olarak "Ma- dem suçun yok, neden şantaja razı oldunî" diye soruyorlar ve "Zavallı Steffi, kafası karmaka- rışık oldu, maçlan kaybedecek" diye üzülüyorlar. Finale doğru gidildikçe her maç Almanya'da doğal olarak daha dikkatli izleniyor. Sokaklar naklen yayınlann başladığı saat- lerde boşalırken sadece camekâ- nında "Dünya Şampiyonası maçlannı burada izleyebilirsi- aiz" yazan lokantalar ve meyha- neler müşteri çekebiliyor. Sonba- han aratmayan yağmurlu ve se- rin hava da futbolseverlerin işi- ne geliyor; eşlerinin "gezmeye çıkalım" diye tutturmasından kurtanyor. S.Irlandalılar Papa'yı ziyaret etti Dünya Kupası'nda Romanya'yı penaltılarla 5-4 yenerek çeyrek fi- nalist olan S.trlanda takımının futbolcu, yönetici ve teknik kadrosu Papa II. John Paul'u ziyaret etti. S.trlandalılan Vatikan'da kabul eden Papa John Paul. penaltı kurtaran kaleci Burner ve teknik di- rektör Charlton ile bir süre konuştu. (Fotoğraf: Reuter) Bordo-Mavililer 6 temmuzdasezonhazırhklanna başlayacak Trahzon'da hedef şampiyonluk KISA ÖMER GÜNERTrabzonsopr Teknik Direktörü Özkan Sümer düzenlediği basın toplantısında, Trabzonspor'un hedefini 'lig şampiyonluğu ve Avrupa kupalarında kolay yutulacak bir takım olmamak' olarak açıkladı. Olimpiyat-dünya şampiyonu Atlı ve Şit üzgün ^Dünyada güreşe ilgî azahyor' TRABZON — Trabzonspor'un yeni Teknik Direktörü özkan Sü- mer düzenlediği ilk basın toplan- tısında, hedefin, Türkiye liglerin- de şampiyonluk, Avrupa kupala- RAMAZAN ŞANIVAR ADANA — Dünya ve Olimpiyat şampiyonları lsmet Atlı ile Bayram Şit, dünyada güreşe olan il- ginin her geçen yıl azaldığını öne sürerek, "Avru- pa ve dünya şampiyonalanna 60-70 kadar sporcn kaülıyor. Bundan 40-50 yıl önce çok buyük potan- siyel vardı. Başta futbol olmak üzere basketbol, yiizme ve diger sporiar güreşten fazla ilgi görüyor" dediler. Güreş sporunu dunyaya Turklerin öğrettiğini sa- vunan tsmet Atlı ve Bayram Şit, "Güreşte yaptığı- mız oyunlan videoya alan yabancı ulkeler bizim ya- rattığımız oyunlarla artımızi yere getirdiler. Bunun sorumlusu güreşe onem vermeyen spor adamlan ve federasyon görevlileridir. Bizim donemlerimiz- de, 'aman rakibimız Turk olması n' diye korkan ya- bancılar vardı. Finallerde rakibinin Türk olduğu- nu gören Ruslar, Almanlar, tngilizler, Macariar ve diğer ulkelerin gürtşçileri hastalığı veya sakatlığı babane ederek bizimle güreşmekten kaçınırlardı. Şimdi ise durum farUı. Tüm yabancı güreşçiler, 'inşallah rakibimiz Türk olur' diye bizleri kıiçuk görüyoriar, bunun nedenleri araştınlmalıdır"dedi. Türk güreşinin başına getirilen Sovyet antrenör Şahmuradov'un diğer Türk antrenörlerden fazla bir özelliği olmadığını ileri suren dünya ve olimpi- yat şampiyonlan tsmet Atlı ile Bayram Şit şöyle konuştular: "Şahmuradov, bizim sporculanmızı ve gelenek- lerimizi bilemez. Bu yuzden başanh olacağını san- mıyonız. Ancak sosyalist ülkeden geldiği için pren- sip ve programa önem veriyor. tşte Türk antrenör- lerin en buyuk eksikligi budur. Şahmuradov'a ta- nınan imkânlar diğerlerine de tanınmalıdır. Güre- şin beş dakikaya indirilmesinin yararı gibi zaran da var. Sistem oturmadı. Tüm bunlann yanında gureşte şampiyonluklar kazanan sporcular yeterii destegi goremiyor. Araba, apartman, altın gibi ödüllerk onları teşvik etmek gerekir." rında da "kolay takım olmamak ve tur atlamak" olduğunu söyle- di. Teknik direktörlük yapmadığı dönemde kendisini yenilediğini ileri süren Trabzonspor'un yeni teknik direktörü özkan Şümer, kulüp başkanı ve yöneticilerin transferlerde hiç bir fedakârlıktan kaçınmadığını belirtti ve transfer- ler için "Alabilecegimizin en iyi- lerini aldık" dedi. Yabancı oyuncu olarak 3 Yu- goslavın transferinin çok iyi bir araştırma sonucu gerçekleştirildi- ğini söyleyen Sümer, bu oyuncu- ların, takıma uyum sağladıkları takdirde yararlı olacaklanna inan- dığını vurguladı. Eleştiriye açık ol- duğunu söyleyen Sumer, "Gercek- ler saklanırsa daha köhi olur" de- di. Trabzonspor'un en büyük transferi gerçekleştirdiğini savu- nan Trabzonspor'un eski başanh teknik direktörü Özkan Sümer, ayrı ayrı ülkelerdeo üç yabancı futbolcu alma haklanm, Uçüncü bir ulkeden alarak kullandıkları- nı belirtti ve bu futbolculann se- zon kapandığı için ızlenemediğin- den yakındı. Sümer'in verdiği bilgiye göre çalışmalara 6 temmuzda başlana- cak ve 15 temmuzda sezon açılacak. • Wimbledon Dünyamn en ünlü tenis turnuvalarından biri olan VVirabledon Tenis Turnuvası devam ediyor. Wimbledon kortlarında duzenlenen toplam 6.63 dolar odüllü turnuvada, ikinci tur karsılaşmaları oynandı. Çek Sukova, Hollandalı Jagerman'ı 2-1 yendi. Turauvanın dünkü sonuçları şöyle: Erkekler: Janos B. Svensson (tsveç) - Malivai Washington (ABD): 3-0 (6-3, 6-3, 6-4), Guy Forget (Fransa) - Eric Jelen (F.Almanya) 3-1 (7-6, 7-4, 6-7, 5-7, 6-1, 6-2. Bayanlar: Ann Henricksson (ABD) - Hana Mandlikova (Avusturya): 2-0, 6-3, 6-3, Zina Garrison (ABD) - Cecilia Dahlman (tsveç): 2-0, • Marlboro Advenrure Team 90- Marlboro firması tarafından 1984 yılından bu yana duzenlenen Adventure i (Macera) Yanşı'na bu i yıl Türkiye de katılacak. 13-28 temmuz tarihleri arasında A.B.D.'nin Arizona, Utah, New Mexico ve Colorado | eyaletlerinde yapılacak yanşta değişik ulkelerin yanşmacılan Jeep, motosiklet, sürat teknesi kullamp ata binecekler. Türkiye'yi ise bu yarışa Sıtkı Erkek ve Cengiz Cennetoğlu temsil edecek. Erkek ve Cennetoğlu çalışmalanru Kilyos sahillerindeki kum parkurda sürdürüyorlar... • Sutopu Türkiye Büyükler 1. Küme 3. Devre Sutopu Birinciliği bugun TSYD Levent Havuzu'nda başlıyor. Pazar gününe kadar sürecek 3. Sutopu birinciliğine 8 takım katılıyor. Turnuvanın bugünkü programı şöyle: 16.00: KSK - Yeşilyurt, 17.00: ENKA - ODTÜ, 18.10: G. Saray - tYtK, 19.15: Kmalıada - ASSK • Istanbul at yarışlarında altılı ganyan 6-7-7-7-4-10 şeklinde sonuçlandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle