Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 ŞUBAT 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3
ABD'nin 1991
yardım paketi
• WASHINGTON —
ABD yönetimi dün 1991
yılı için 14.8 milyar dolarlık
bir dış yardım bütçesi
önerdi. önerilen yardım
programı çerçevesinde 300
milyon dolarlık bir fonun
Doğu Avrupa'ya 230 milyon
dolarlık bir fonun da
uyuşturucu ile mücadeleye
aynldığı bildiriliyor.
Bütçede ABD'nin askeri üs
anlaşması olan ülkeler
arasında yer alan Türkiye'ye
yardım 598 milyon dolar
olarak belirlenmiş
durumda. Bu rakam 1990
yılı için planlanan yardım
miktan olan S1S dolara
oranla 85 milyon dolarlık
bir artışı'içeriyor.
Yunanistan'a yapılması
planlanan —tiimü askeri—
yardım miktan ise 1990
yılına oranla 4 milyon
dolar azaltılarak 345
milyon dolar olarak
belirlenmiş bulunuyor.
Marıdela'ya
ABD'den davet
• VVASHINGTON (AP)
— ABD Baskanı George
Bush'un hapiste bulunan
Afrika Ulusal Kongeresi
Baskanı Mandela'yı serbest
kalır kalrnaz ülkesine davet
edeceği açıklandı. Beyaz
Saray Sözcüsü Marlin
Fitzwater konuyla ilgili
açıklamasında Mandela'nın
bugun serbest bırakılması
olasılığının buiunduğunu
bildirdi. Ancak bu haber
GAfrika yetkdlileri
tarafından yalanlandı.
Güney Afrika Devlet
Başkanı Frederic De
Klerk'in bugün yapacağı
parlamentoyu açış
konuşmasında, Mandela'nın
serbest bırakılma tarihini
açıklaması bekleniyor.
Hamaney:
Batı çökecek
• LEFKOŞA (AA) —
Iran'ın dini lideri Ayetullah
Ali Hamaney, "Batı'nın da,
Doğu gibi çökeceğini ve
dünyayı Islamın yönetimine
terk edeceğini" söyledi.
İran devriminin 11.
yıldönümünü kutlama
törenleri için Iran'a giden
yabancı konuklara bir
konuşma yapan Hamaney,
Iran'ın eski dini lideri
Ayetullah Humeyni'nin "Ne
Doğu ne Batı" sloganının
gerçekleşmekte olduğunu
ileri sürdü. İran resmi
ajansı İRNA, Hamaney'in,
Doğu Avrupa'daki son
gelişmelere değinerek, "Ne
Doğu sloganı gerçekleşti,
çünkü artık ortada Doğu
yok" dediğini bildirdi.
Hamaney, "Altüst oluşu
biraz gecikse de, Batı da
eninde sonunda Doğu gibi
sona erecektir" dedi.
YunanistanVla
öğrenci eylemi
• ATİNA (AA) —
Yunanistan'da öğrenci
olaylan, boyutları
genişleyerek artıyor. Atina,
Pire ve Selanik'teki
üniversite binalarımn işgali
ve derslerin boykotundan
sonra dün de Trakya-
Makedonya Bakanhğı bir
grup öğrenci tarafından
işgal edildi. Sayıları 200
civarında olan öğrenciler,
binada bulunan Bakan
Yanis Deliyanis'in tüm
çabalanna rağmen işgali
sürdürmekte kararlı
olduklannı belirterek,
MAT'ın (Yunan Çevik
Polisi) derhal dağıtılmasını
ve polisin, gençliğin siyasi
ve sosyal faaliyetlerine
kanşmasırun engellenmesini
istediler.
Mazmviecki'den
yardım çagrısı
• BRÜKSEL (A A) —
Polonya Başbakanı Tadeusz
Mazowiecki Brüksel'de dün
yaptığı açıklamada, Batılı
ülkelerin Polonya'nın
ekonomisini geliştirecek
somut girişimlerde
bulunmalarını istedi. Üç
günlük resmi bir ziyaret
için Brüksel'e giden
Polonya Başbakanı
Mazowiecki basınla yaptığı
kısa söyieşide, başta tarım,
inşaat, haberleşme
sektörleri vc eğitim olmak
üzere somut projelerle işe
başlanması gerektiğini
söyledi.
ABD Başkanu'Avrupa'da195 biner asker bulunduralım' .
Bush'tan sürpriz öneriDün sabaha karşı
yaptığı geleneksel
'BirliğinDurumu'
konuşmasında ulusal
ve uluslararası
konularda yepyeni
öneri ve açıklamalarda
bulunan ABD Başkanı,
SSCB'ye Orta ve Doğu
Avrupa'daki asker
sayılarını 195.000'e
indirmeyi önerdi.
UFUK GÜLDEMtR
VVASHINGTON — ABD Baş-
kanı George Bush, önceki gece
Amerikan halkına hitaben yaptı-
ğı konuşmada, her iki süper gü-
cün Orta ve Doğu Avrupa'da as-
ker sayısının 195 bine indirilme-
sini önerdi. Bush, Türkiye, tngil-
jere ve Italya'daki asker sayısının
ise 30 binde dondurulmasını tek-
lif ederek söz konusu üç ülkeyi
"çifte 195" formûlünün dışında
tuttu.
ABD Başkanı Bush, bu sürpriz
önerisini, önceki gece ABD Kong-
resi'nde yaptığı yıllık "Birtigin
Durnram" konuşmasında ortaya
attı. Doğu Bloku'ndaki değişimin,
beraberinde "belirsizlikler" de ge-
tirdiğini kaydeden Bush, Avrupa'-
ya Sovyet askeri tehdidinin azal-
dığını, ama Sovyet stratejik mo-
dernizasyonunda buna koşut bü-
yük değişiklikler görülmediğıni
vurguladıktan sonra şoyle devam
etti:
"BB ytizden bİ2 de kendi stra-
BAŞKAN ŞAŞIRTT1 — Gecen yıllarda askeri indirira onerilerinin
bep Sovyctler'den gelmesine alışkın Amerikahlar, Başkan Busb'nn
diinkö çıkışıyla şaşkınlıga ugradılar.
tejik modemizasyonurauzu sür-
durmeli ve stralejik sa>unma ini-
siyatifîni muhafaza etraeliyiz. An-
cak diğer yandan da zaman, Av-
nıpa'daki asker sayısının daha u>-
gun sayriara indirilmesi için ol-
gundur. NATO liderieri ile konus-
tum. Gorbaço\ ile bu sabah tele-
fonla konuşturn. Avnıpalı mütte-
fiklerimirie, Avrupa'daki Ameri-
kan askeri varlıgının yaşamsal ol-
dnğu konusunda hemfikiriz. Ama
öle yandan asker say ıraız da azal-
tılabilir. Bu akşam ileri bir indi-
rim önerisi açıklamak istiyornm:
Orta ve Doğu Arrupa'daki asker
sayısının karşılıklı olarak 195 bi-
ne indlrilmesini öneriyonım. Bu
sayı, Amerika ve Avrapa'nın çı-
karlannı, NATO'nun savunma
stratejisini korumaya yelerlidir.
Bundan sonraki bedefimiz de
konvausiyonel kimyasal ve strate-
jik anlaşmalann imzalanmasıdır."
Bush'un bu konuşmasınuı he-
men ardından ABD yönetimi, in-
dırim planının ana hatlannı açık-
ladı. Verilen bilgilere göre Bush,
geçen günlerde NATO ülkeleri ile
danışmalarda bulunarak bu öne-
riyi somutlaştırdı. Çarşamba sa-
bahı da SSCB lideri Mihail Gor-
baçov'u telefonla arayarak öneri-
sini aynntılı olarak anlattı. Buna
göre Orta ve Doğu Avrupa'daki
Amerikan ve Sovyet askerlerinin
sayısı halen Viyana AKKUM mü-
zakerelerinde görüşülmekte olan
sayının çok daha altında bir raka-
ma, 195 bine indirilecek. Ancak
Türkiye, Ingiltere ve Italya'daki
Amerikan askerleri toplam 30
binde dondurularak "çifte 195"
formûlünün dışında tutulacak.
Yani Sovyetler'in Avrupa'daki as-
ker sayısı 195 binde kalırken,
ABD'nin ki 195 + 30 bin olacak.
Bu durumda ABD, tüm Avrupa1
da toplam 225, Sovyetler ise 195
bin askere sahip olacak.
Sovyetler'den ilk elden gelen
tepkiler, Amerikan askerleri için
öngörülen "195 artı 30" formûlü-
nün pek uygun bulunmadığı yö-
nünde. Moskova, çifte 195 formü-
lüne yanaşırsa büyük bir olasüıkla
çifte 195'de, "«rtı 30" ile gölge
düşürülmemesi gerektiği görüşü-
nü savunacak. Bu durumda da
Türkiye, Italya ve Ingiltere'dekı
Amerikan askeri sayısı VVashing-
ton ve Moskova arasında yeni pa-
zarlıklara konu olabilecek.
ABD Savunma Bakanlığı'nın
1988 yılında yayımiadığı bir rapo-
ra göre Türkiye*de 4 bin 900, ln-
giltere'de 29 bin 395, ttalya'da 14
bin 800 askeri bulunuyor. Toplam
sayı 49 bin 095. Bush, sayının 30
binde dondurulmasını öneriyor.
Bu durumda söz konusu ülkeler-
den yüzde 38.89 oranında Ameri-
kan askeri çekilecek. Ancak bu-
nun hangi oranlama ile yapılaca-
gı kesin değil. Eğer oransal bir in-
dirim yaptiırsa Türkiye'deki Ame-
rikan askerlerinin sayısı 2995'e
düşecek.
Tepkiler
Bush'un sundırğu indirim öne-
rileri Batı Avrupa ülkeleri tarafın-
dan genelde olumlu kaşılandı.
Ancak söz konusu ülkeler Avru-
pa'nın istikran açısından ABD as-
keri varlığının bölgede sürmesi
gerektiğini vurguladılar. tngiltere
de bu indirimin Washington tara-
fından tasarlanan bölgedeki son
indirim olması düeğinde bulundu.
Sovyetler Birliği ise indirim planı-
nı ve geleneksel birlik konusunda
ABD Başkanı Bush'un "gelişme-
ler olumlu yöndeydi" sözlerini
memnuniyetle karşılarken indiri-
min bu haliyle yeterli olmadığı
vurgulandı.
SSCB Dışişleri Bakanlığı Söz-
cüsü Gennadi Gerasimov, "İndi-
rira önerileri tavan degil taban
olarak düşünıilmelidir ve hiçbir
nlkede yabancı asker kalmayana
kadar indirimlere devam
edilmelidir" şeklinde konuştu.
Büyükelçi Nüzhet Kandemir Washington'u yine uyardı
4
Ermeni tasansı îlîskileri zedeler'Türkiye'nin Amerikalı Dostları Derneği'nde
konuşan Büyükelçi Nüzhet Kandemir, ABD'ye
"İkili ilişkilerin bazı etnik gruplann isteklerine
ipotek edilmesinden" duyulan rahatsızlığı anlattı.
WASHINGTON (AA) — Tür-
kiye'nin VVashington Büyükelçisi
Nüzhet Kandemir, ABD ile ortak
savunma için Türkiye'nin omuz-
ladıgı mali yük ve risklenn adil ol-
madığıru söyledi.
Türkiye'nin Amerikalı Dostla-
n Derneği'nin (AFOT) yıllık top-
lantısında konuşan Kandemir,
"Bizi rahatsız eden ve hayal kınk-
Ugıaa uftraUn, ikili ilişkilerimizin
bazı etnik gruplann isteklerine
ipotek edilmesidir" dedi.
Türkiye'nin Avrupa ve Batıb ül-
kelerin aynlmaz bir parçası oldu-
ğunu söyleyen Büyükelçi, "Tür-
kiye'nin temelleri, Batı savunma-
sı ve güvenligine olan sarsılmaz
baglılık ilkesine dayanır. Türkiye!'
nin Batı savunmasına katlusı kri-
tik biçimde öneralidir ve bu,
askeri-stratejik degerinden, slya-
sal baglılıgından, Tiirk balkının
ahlaki degerleri ile gücünden
kaynaklanır" dedi.
Öünyanın kritik bir noktasında
olan Türkiye'nin SSCB ile paylaş-
tığı uzun sınıra dikkat çeken ve
NATO ülkeleri arasında ikinci bü-
yük orduya sahip olduğunu anla-
tan Kandemir, ittifakın en az ge-
liri bulunan üyesi Türkiye'nin, en
çok savunma harcaması yapan
NATO ülkeleri arasında olduğu-
nu hatırlattı.
Türk ordusunun Ustün nitelik-
lerini ABD yönetiminin de bildi-
ğini kaydeden büyükelçi, "Türk
Sflahlı Kırvvetlerf nin lemel zayıf-
lıgı, sahip olduğu silah sistemle-
rinin ve malzemenin hem nitelik
hem de nicelik vönünden yeter-
sizligidir" diyerek çevresindeki us-
tun güçlerle karşılastırıldığında,
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin mo-
dernızasyonunun büyük önem ta-
şıdıgını söyledi.
Doğu-Batı ilişkilerinde yaşanan
olumlu gelişmelere karşın, dünya
barış ve istikrarının güç dengesi-
ne dayandığını kaydeden Büyükel-
çi, Doğu Avrupa'daki gelişmelerin
muhtemel tehlikeleri de getirdiği-
ni ve Batı ittifakının bu zamanlar-
da da dayanışmayı sürdürmesi ge-
rektiğini anlattı.
Büyükelçi şunlan söyledi:
"Bulundugu kargaşalı bölgede
Türkiye, daha da belirgin L>ir is-
tikrar adası olacakbr. SSCB, Or-
ta Avrupa ve Balkanlardaki geliş-
meler surdukçe, güçlıi bir istikrar
ve açıklık ögesine her zamankin-
dea fazla ihtiyaç doyulacaktır."
Büyükelçi Kandemir, konuşma-
sında Türk Amerikan Savunma
lşbirhği'nin, Savunma ve Ekono-
mik tsbirliğı Anlaşması (SEtA) ile
hükrne bağlandığını hatırlatarak
bu anlaşma ile ABD'ce Türkiye^
ye verilecek güvenlik yardımının
yüksek miktarda olmasının taah-
hüt edildiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Özal ile bugün görüşüyor
Denktaş federasyon isteğini yinelediDış Haberier Servisi — Kıbns
sorununa çözüm amaciyla iki top-
lum liderini 26 şubatta New
York'a davet eden BM Genel Sek-
reteri'nin çağrısından sonra göz-
ler yine Denkatş ve Vasiliu'ya çev-
rildi. KKTC Cumhurbaşkanı,
Cumhurbaşkanı Özal ile görüş-
mek üzere dün geldiği Ankara'da
"iki kesimli federasyon" koşulu-
nu hatırlatarak, "Federasyoo iste-
yen insanlar birbirlerini eşit
addederler" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Turgut özal-
ın davetlisi olarak dün akşam An-
kara'ya gelen Denktaş, Esenboğa
Havaalanı'nda yaptığı açıklama-
da, Endonezya, Malezya ve Sin-
gapur gezilerini tamamladıktan
sonra tstanbul'a geldiğinde, BM
Genel Sekreteri Perez de Cuellar-
ın mektubunu gördüğünü ifade
ederek, Genel Sekreter*in, kendi-
sini, 26 şubatta toplumlararası gö-
rüşmelere çağırdığını hatırlattı.
Rauf Denktaş, Genel Sekreter-
in kendisine "Sen daima bıraktı-
gımız yerden karşılıklı ikili göriiş-
melere hazınm diyordun, işle gel,
bıraktıginız yerden baslayınız" de-
diğini bildirdi ve şöyle devam etti:
"Bıruktjğınuz >er kimseyi aldat-
rnasın, bıraktığımız yer şu idi:
Karşılıklı bir taslak hazırlı|raa| stratejik azınlık arasında federas-
başlayacakak. İki kesimli federas-l yon olmaz. Ama bizim böyle ol-
yon taslagım.-
Federasyon isteyen insanlar. hiç
şiiphe yoktur ki, birbirlerini esit
addederler. Bir httknmetle bir
azınlık arasında federasyon ol-
maz, bir hükümetle 400 yıllık mi-
safir arasında bir federasyon ol-
maz, bir hükümetle asi bir azın-
lık veya Türkiye'nin gönderdigi
dnğumuzu, Sajın Vasiliu dünya-
ya gezip vurgulamakta, hatta bu
yönde kararlar çıkartmakla öviın-
mektedir, silahlanmakla övön-
mekledir."
Rum tarafının Singapur'dan si-
lah aldığını kaydeden Denktaş,
"Bu silahlar. agır (opiar, şenlik
toplan değüdir" dedi.
TEŞEKKÜR
25 Ocak 1990 Perşembe günü Beyoğlu Fitaş Sineması'nda
yaptığımız "MİNYELİ ABDULLAH" isımli filmimizin
galasına bizzat gelen veya çıçekleri ve telgrafları ile
tebrık eden;
Sayın;
DYP Genel Başkanı Süleyman DEMİREL
Sayın;
RP Genel Başkanı Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN
Sayın;
MÇP Genel Başkanı Alparslan TÜRKEŞ
Sayın;
Kültür Bakanı N.Kemal ZEYBEK
Sayın;
Devlet Bakanı Mustafa TAŞAR
Sayın;
Şişli Belediye Başkanı Fatma GİRİK'e
TGRT'ye, Zahit AKMAN'a
Sinema sanatçılarından Bulut ARAS,
Fındtkzade NİLGÜL, KaragümrükSTAD, Üsküdar ZAFER
. sinemalarının sahibı Sayın Alim KOCABEKİR'e
Türkiye Millî Kültür Vakfı'na, Aydınlar Ocağı'na
ayrıca galamızı teşrif eden bütün sanatçı ve dostlara
• teşekkür ederiz
MEHMET TANRISEVER
Feza Filmcilik Ltd. Şti.
60 ölü 150yaralı var
Doğu Beyrut
cehennem gibiBEYRUT (AA) — Lübnan'ın
başkenti Beyrut'un Hıristiyanla-
rın yaşadığı doğu kesimini kont-
rol altına almak isteyen iki Hıris-
tiyan grup arasında önceki gün
başlayan çatışmalar, taraflar ara-
sında varüan ateşkese rağmen sa-
baha kadar olaııca şiddetiyle sür-
dü.
Lübnan'ın Sesi Radyosu, Gene-
ral Michel Aoun'a bağlı Hıristi-
yan birliklerle "Lübnan Güçleri"
adlı Hıristiyan milis grubu arasın-
daki çatışmaların son 35 saattir
hiç durmaksızın devam ettiğini
duyurdu.
Hastane kaynaklan, Doğu Bey-
rut'taki çauşmalar sırasında 60 ki-
şinin öldüğünü, 150 kişinin de ya-
ralandığını bildirdiler.
Doğu Beyrut'un alevler içinde
olduğu ve kentin üzerinden yoğun
bir duman yükseldiği haber veri-
liyor. Kent sokaklannda askerler
ve milisler dışında kimsenin bu-
lunmadığı bildirildi.
Ağır silahların Hullanıldığı ça-
tışmalann, geçen yü Aoun birlik-
lerinin şubat ayında milislere dü-
zenlediği saldından bu yana çıkar
çatışmaların en şiddetlisi olduğu
kaydediliyor.
Doğu Beyrut'un Esrafıyen, Sin
El Fil, Ein Rammaneh ve Salou-
meb bölgelerinde ağır çatışmalar
oiduğu bildiriliyor.
Çatışmalar sırasında Aoun'a
bağlı birliklerin, Lübnan Güçle-
ri'nin lideri Samir Caca'nın mer-
kez karargâhını tahrip ettikleri
haber veriliyor. Lübnan Güçleri'-
ne bağlı milislerin de bu saldınya
karşılık olarak Aoun'un merkez
karargâhının bulunduğu Baabda
başkanlık sarayına bombalı saldı-
n düzenledikleri kaydedildi.
Polis yetkilileri, Hıristiyan
gruplann Itderlerinin merkez ka-
rargâhlarına düzenlenen saldııı-
lardan yara almadan kurtulduk-
larını açıkladılar.
Lübnan guçleri, dün geç saat-
lerde yayımladıklan bildiride, Ao-
un'a bağlı Kaşlık'taki donanma
üssü ile Cuniye limam yakınlann-
daki Saıba heiikopter iıssünü ele
geçirdiklerini belirttiler.
BUGUN
AIİSİRMEN
Herkes Sonımlu
Muammer Aksoy gibiler, bir toplumun sağlık ve geleceğinin
güvencesinin göstergeleridirler. Muammer Aksoy, bilimini, yü-
reğini, yaşamını toplumunun hizmetine sunmuş, kendinı dava-
ya adamış kişiydi. O ve onun gibilerin varlığıdır toplumu sağlıklı
yörüngeye oturtmanın güvencesi
Doğrusu, toplumun Muammer Hoca gibi kişılere gereksinim
duymaması, soruniarını çok daha olağan yotlardan çözmesidir
daha iyı olan. Ama öyle bir toplum ancak kâğıt üzerinde vardır.
Yalnız azgelişmiş ya da açık deyişiyie düpedüz geri kalmış top-
lumlarda değil, yeryûzünde başa güreşen ülkelerde bile Muam-
mer Hoca benzeri kişiler gerekli oluyor. ABD'de Vietnam Sava-
şı'na karşı çıkan gösteri yûrüyüşü sırasında gözaltına alınan ünlü
bilim adamı Dr. Spoack, İngiltere'de doksanını geçtiğı yıllarda
insanlık savaşımında başı çeken Bertrand Russell, Sovyetler Bir-
liği'nde yaşamının önemli bölümünü inandığı davaya adayan Sa-
harov, Fransa'da Camus, Sartre, F. Aimanya'da Heinrich Böll ve
Günther Grass, Doğu Almanya'da sapına kadar komünist oldu-
ğu ve hâlâ kaJdığı halde, Komünist Partisi'nin çarpıklıklarına, bas-
kıcı yöntemine bayrak açan Wolf Bıermann gibi aydın bilim ada-
mı, yazar ve sanatçılara toplumlan çok şey borçludurtar. Ve bu
insanlann varlıkları ile savaşımlan, bu tûr aydınlara her toplu-
mun gereksinimi olduğunu gözler finüne serer.
Bizimki gibi, "adam sende"ci, "bana dokunmayan yılan bin
yaşasın'cılığınçoğunluktaolduğudiyarlarda, toplumun herso-
rununu kendi kişisel davası halıne getirmis olan, her olayın so-
rumluluğunu benliğınin derinhğinde duyan insanlar daha da bü-
yük bir önem kazanıyorlar ve çok daha önemli işlevier yüklen-
mek zorunda kalıyorlar.
Bilim adamı, avukat, siyaset savaşımcısı Muammer Aksoy iş-
te böyle bir insandı.
Muammer Hoca'nın her anı toplumun önünde geçmiş olan ya-
şamının ana çizgilerini Cumhuriyet okurları iyı bilirier. Ünıversi-
tenin özerkliği için başlayan savaşım, Türkiye'nin daha çağdas
bir anayasaya kavuşturulmast doğrultusunda sürerken maden-
lerimıze, petrollerırnıze sahip çıkabilmemizin kavgası da onlara
eklenıyordu. Muammer Hoca, siyasi davaların avukatlığını yapı-
yor, petrol savaşımını veriyor, yürekten inandığı cumhuriyet dev-
riminin kazanımlannı özellikle laiklik ile hukukun üstünlüğünü
savunuyordu. Bu savaşım, kâh üniversite öğretim üyesi, kâh avu-
kat, kâh sanık, kâh politıkacı, kâh Hukuk Kurumu Başkanı, kâh
Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı, kâh CHP Parti Meclisi üye-
liği, kâh milletvekili adaylığı, kâh parlamenter olarak sürûyordu.
73 yaşındaki savaşımcı delikanlının yasamı, önceki gün evi-
nin önünde başına sıkılan bir kurşunla sona erdi.
Yirmibirinci yüzyıla on kala, toplum içinde gittikçe güçlenen
bir kesim, ülkenin umut simgelerinden biri olan Muammer Ak-
soy'un variığını kaldıramamıştı.
Muammer Hoca, bir hafta içindekı üçüncü terör olayında ve
bölgemizi allak bullak eden gelişmelerin otduğu, Türkiye'nin tüm
sınıriannda olaylann çıktığı, laıkliğe karşı eytemli kalkışmanın tüm
belirtilerinin gün yüzüne vurduğu bir sırada öldürüldü.
Cinayeti, şimdiye dek adı duyuimamış "islamı intikam Örgütü"
adlı kuruluşun üstlendiği söyleniyor. Ancak şu ana kadar gaze-
telere edilen telefon dışında herhangı bir ipucu bulunmuş de-
ğil. Muammer Hoca'yı gerçekten laiklik konusundaki savaşımı-
nı içine sindıremeyen şenatçılar mı öldürdü? Yoksa ortalığın ka-
nşması için terörden medet uman başka güçler mi kendisini her-
kesten ve her şeyden sorumlu tutan bu yurtsever aydının canı-
na kıydılar? Bu konuda henüz kesin yargıya varmak olanaksız.
Ama ne fark eder?
Her olayın sorumluluğunu benliğinin derinliğinde duyan, top-
lum için sürekli savaşım veren Muammer Aksoy'un katilleri kimler
olurlarsa olsunlar, onun ölümünden, demokrasiyi sürekli darbe-
lerle ortadan kaldırıp, şeriatçılığı adtm adım ileri götürenler, si-
lah zoruyla hukuku çiğneyip, Muammer Hoca'yı sık sık sıkıyö-
netim mahkemeleri önüne çıkaranlar. Atatürkçü Düşünce Der-
neğfnin kurulmasını zorunlu hale getirenler, Türk-islam sente-
zini egemen kılanlar, aymazlığıyla Türkiye'nin sorunlarına sorun-
lar katıp sivil çözümler üretemeyen iktidar, rejimin sınırları için-
de sivil alternatif oluşturamayan, kişisel tutkulardan başları dön-
müş Kişilerin başlarını tuttuğu muhalefet, tüm örgûtleriyte "adam
sende"ci toplum sorumlu.
Kendini her şeyden ve herkesten sorumlu sayan bu aydın, sa-
vaşımcı bilim adamını içine sindiremeyen toplum, geleceği ko-
nusundaki ipuçlarını da ortaya sermıştir.
Evet, kendini her şeyden ve herkesten sorumlu sayan Muam-
mer Aksoy'un öldürûlmesinden herkes sorumludur.
Üyemiz
SÜLEYMAN ŞAHİN TAR'ı
yitirdik.
Dost ve akrabalanna başsağhğı dileriz.
TÜRKtYE YAZARLAR SENDÎKASI
ENGLISH TEACHERS
ARE REOUIRED
FOR
A LANGUAGE CENTER
<SATISFACTORY
VVAGE+FURNISHED
ACC0MM00ATI0N
TEL: (31) 125525 10.30-14.00
(31) 216737 After 21 30
ALANYA'DA
SATILIK ARSA
Şehirde harika manzaralı,
altyapılı 3000 m2
arsa
acilen satılık.
15C.OCXD.000.- TL.
Tel: İstanbul 174 96 47 -
48 iş saatlerinde
12 Eylül 1980 - 30
Haziran 1984 arası
Cumhuriyet ciltleri 16
cilt satılıktır. 151 95 57
32 kisilik güçlükadrosuyla
•••l ( ^ «an DEVATAK
Her sayısı 5 milyon 300 bin satan
Sovyetlerin Dünyaca ünlü
Mizah dergisi KRDKODIL'/n
— (KPOKOAIUI)
3 BÜYÜK İSMİ
Vladimir Valeri Viçeslav
Moçalov Mohov Poluhin
Bu haftadan
Hibaren
Okurları için
ç i z m e y e başladı
BugsSMUTLAKABİR
GIRGIR NASILMIŞ GÖRÜN
HAFTA BOYUNCA doya doya GÜLÜN