Katalog

17 ARALIK 1990 CUMHURİYET/9 ANKARA HAVASICumhuriyet Ankara Bürosu METEOROLOJI Greve hava muhalefetiÇalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı İmren Aykut, Zonguldak ve MTA grevlerı ıçin Genel Maden-İş Sendikası yöneticılerinı kabul edecektı. Sendıka Başkanı Şemsi Denizer, bakanın özel kalemınde bır koltuğa otururken, yanında gazetecılerın çok yakından tanıdığı bir sıma göze çarptı. Eskı gazeteci, şimdinın Meteoroloji Genel Müdürü Faysal Geyik. Faysal Geyik'in, böylesı sıkışık bir gününde İmren Aykut ile ne konuşacağı tartışma konusu oldu. Bır gazeteci tartışmayı şöyle noktaladı: — Meteoroloji müdürü, Zonguldak grevi hava muhalefeti nedenıyle erteleneceği için burada olmalı. DIPLOMASI Başkentte iki bakan Ankara dıplomatik trafığın yoğun olduğu bır haftayı geride bıraktı. Oışışleri Bakanlığı Musteşan Büyükeiçi Tugay Özçeri bu yoğunluğu tek cümleyle özetliyor: "Şu anda bakanhkta 128 kışı çalışıyor, herkesin burnundan ter damlıyor. 128 kişi daha olsa, gene de kımse yapacak ış bulamamaktan şıkâyet etmez." Diplomatık traftk bu kez iki komşu ülke dışışlerı bakanının, SSCB'den Eduard Şevardnadze ıle İran'dan Ali Ekber Velayeti'nın birbiri ardından başkente gelip Körfez krizı ve ıkili ilişkıler konusunda üst düzeyli temaslar yapmasından kaynaklandı Velayeti'yi karşıla, Şevardnadze'yi uğurla, yemeklere katıl, görüşmeler ızle derken hem dıplomatlar, hem muhabirler, hem de gazetelerin Ankara temsilcileri trafiğin parçası oldular. Bu trafik ıçınde aksaklıklar pek olmadı, ama espriler çoktu. Bır gazetenin Ankara Temsilcısi, Velayetı onuruna Büyük Ankara Oteli'nde venlen yemekte, Türk ve İranlı diplomatlar arasında oturuyordu. İranlılar kendi geleneklerine uygun biçimde, kravatsızdılar, mintanları da yakasızdı. Ama hepsinin aynı biçim kesilmiş sakalı bıyığı vardı. Diplomatlar arasındaki "Ankara Temsilcisı" sağına baktı, soluna baktı. Dayanamayıp sordu: "Iran'da köselerı memur yapmıyorlar herhalde?" Türk diplomatlar şakanın "soğuk" kaçmış olabileceğinden kaygılanırken bir İranlı diplomat atıldı ve açıklamaya başladı. "Hayır öyle bir kural yok. Ama bıyık ve sakal gelenektendir, köselerin durumu ayrıca incelenir..." • • • İzledikleri yabancı konuklar konusunda kişisel yorumlar yapmayı, onlara kendilerınce not vermeyi pek seven bazı dış pol'rtika muhabirleri ise Şevardnadze'ye "hayranlıklannı" gızlemıyorlardı. Sovyet Bakan uluslararası politikadaki etkin kişiliğinin yanı sıra bembeyaz saçları, babacan tavırları ve güleç yüzüyle "sempati" topladı. Şevardnadze'nin havaalanında gazetecileri ozel olarak selamlaması, onlara başarılar dılemesi de bu sempatıyı arttırdı. Konuk bakanın TBMM Başkanı Kaya Erdem'i zıyaretinde anlattığı fıkra ise kulaktan kulağa yayılıverdi. Şevardnadze Erdem'e "Sızde nasıl bılmem, ama bizim parlamentoyu görmelısiniz... Öyle ateşli tartışmalar oluypr ki inanması güç. Üstelik parlamentonun tüm oturumları televizyondan naklen verilıyor. Bu yüzden tiyatrolanmız iflas etmeye başladı. İnsanlar tiyatroya g'rtmek yerine, evlerinde oturuyoriar, açıyorlar televizyonlannı, partamento konuşmalarını şen şakrak izliyoriar..." demişti. * • • Dışişleri Bakanlığı yetkililerı hem Şevardnadze'nin, hem de Velayeti'nin zıyaretlerınin çok olumlu bır havada geçtiğinı belirtıyorlar. Bu havayı bozabilecek tek şey, Velayeti'nin Anıtkabir'i ziyaret etmeyişiydi Bir gazeteci basın toplantısında İranlı bakana sordu: "Neden Atatürk'ü ziyaret etmedinız?" Velayeti, "Programa uyduk" dedi "Programda olmayan hıçbir şeyı yapmadık..." KİM KİME DUM DUMA BEHtç AK 4 GÜNÜN FOTOĞRAFI PIKNİK PIYALE MADK4 HIZLI GAZETECİ SECDET Ş£ . SAK'M CX • ÇıRPMMA ŞU ÇİZGİLİK KÂHÛL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAts GİRSES ŞEVARDNADZE ÖZAL'IN KONUGUYDU — Sovyetfer'k serbest piyasa ihracaü için bajUanö mı kunüdu?(Fototraf: Rıaı EZCT) I1N1 SOYLEŞİ MAZERET ANAFı halk kaşıyacak C3YP Genel Başkan Yardımcısı Esat Kıratltoğlu, 'sine-i millete' döndü; geçen gûnlerde seçım bölgesı Nevşehir'e gıttı. Ancak Kıratlıoglu 'kesin dönüş'ü, SHP ve DYP'nin oluşturduğu komisyonun alacağı karardan sonra yapacak. Nevşehir'e gidişinı "sine-i millet provası" olarak değerlendiren Kıratlıoglu ıle muhalefetın 'milletin sınesıne doğru aldığı yol' üzerinde konuştuk: — Efendim nedir bu sine-i millet tartışrnası? KIRATLIOGLU — ANAP iyice pirelendi. Köşkü ve konutu pıre sardı. Kaşınmaya başladılar. Bunların kaşıntısını pire ilacı da dindirmez. — Ne dındırır? KIRATLIOGLU - MiUettın bunları kaşıması lazım. 60 milyon çift el bır olursa, bunların kaşınması ancak giderilır. Yoksa. göstermelik anayasa değışıklığı bunların derdıne deva olacak ilaç değil. Zaten, bunlann anayasa değışikliği önerilerı de mılletı pırelendirecek cinsten. Aslında anayasa değışikliği ıstediklen de yok. — Erken secim umulan sonucu verır mi' KIRATLIOGLU — Tabıi verir, millet bunları 26 Mart'ta bir kere kaşıdı, ama insanın bazen kaşındıkça daha da kaşınası gelir. Erken seçımde bunları millet iyice kaşırsa, ancak pirelerinden kurtulurlar. Çünkü bizim vatandaş, pırelerden hoşlanmaz. — Sine-ı millet erken seçımi getırir mi? KIRATLIOGLU — Benım kanaatıme göre SHP ve DYP Meclis'ten çekılirse bunlar rahat oturamaz. zaten oturdukları koltuklar ığneli. Hareket ettikçe oralarına iğne batıyor. Kan kaybından gidecekler. Fazla da kanları yok, iğne işlerint görüvor Bunların sonu anemi — Sıne-ı millet provalannız nasıl gıdiyor? KIRATLIOGLU — Valla, Nevşehir'de bütün' vatandaşlar bizi sinesine çektı. Yaladılar, yuttular bızi, TBMM'den çekıleceğız dıye, Sayın Demirel'e de mınnetlerıni sunuyorlar. DIPLOMASI Halef-Selef Dışişleri Bakanlığı'nın dedikodusu boldur. Dedikodulann en heyecanlısı olmasa bile, gazetecılerin ikjisini en çok çekenı de henüz resmen açıklanmayan atamalar konusudur. Bakanlık koridorlarındaki son "fiskos" çok geçmeden basına da yansıdı. Müsteşar Tugay Ozçeri Birleşmış Milletler Daimi Temsiiciliği'ne atanacak, 1991 ortalannda New York'a gidecekti. Peki selef kim? Deniliyor ki Moskova Büyükelçisi Volkan Vural Dışişleri Bakanlığı'nın yeni müsteşarı olacak. Ya özçeri'nin selefinin selefi? O da müsteşar ikili siyasi işler yardımcısı Hüseyln Çelem. Söylenenlere göre Çelem, Moskova hazırlıkiarına başladı bile. Bu dedikodular bır yana üç büyükelçi Özçeri, Çelem ve Vural geçen gûnlerde bol bol sohbet etme fırsatı buldular. Özellikle SSCB Dışişleri Bakanı Şevardnadze'nin ziyaretı, özçeri ıle Vural'ı sık sık bır araya getirdi. Esenboğa Havaalanı'nda Şevardnadze'yi karşılamak için beklerken yapılan neşeli bir halef-selef muhabbetı de objektıflerden gizlenemedi. Başkenfte nöbet Gerek Türk-İş, gerekse Hak-lş konfederasyonlarının genel başkanlan, ış yaşamının gergın olduğu bu dönemde son derece ilgınç açıklamalar yapıynrlar. Örneğin Türk-İş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, grevde olan TTKI ışçılerıni ziyaret etmek için Zonguldak'a neden gitmediğını şöyle açıkladr. —Müzakerelerden kaçıyor dememeleri ıçın ben Ankara'da nöbet tutuyorum. Buna başka soyadı bulunmasm. Zonguldak'ta onbınlerce işçı "Çankaya istiia" dıye bağırır, sendikalar Çankaya'nın müdahaleci tavrını eleştinrken Çumhurbaşkanı Turgut Özal ile görüşen Hak-İş Genel Başkanı Necati Celik de bu zıyaretin değerlendirmesini şöyle yaptr —Bu dönemde Çumhurbaşkanı ile görüşmek cesaret işıdir. Yurek ister Doğru söze ne denir? GARFIELD JIM DAVIS REJfMLE- ü'N ÇAfl? - . /V<ASIr * ANLAY1Ş FARK1 Milletvekillerine özel lokanta TBMM'de bır üyeler lokantası yetersiz kalınca, ikıncisi açıldı. Bu lokantanın özelliği, milletvekillerinden başkasının girememesı, parlamenterlerin rahatça kendı aralarında sohbet edebılmelerı.. Asker kökenli ANAP Milletvekıh Abdullah Tenekeci geçen gun iki gazetecıyı burada mılletvekillerıyle konuşurken görünce itiraz ettı: "Buraya neden girdiniz? Gazetecilerın girmesı yasak değıl mı?" Gazeteci olgunlukla yanıtladr. "Hayır Kapıdakı yazıda, 'sayın milletvekillerinden başkasına servis yapılması yasaktır' dıyor Yanı gırmek serbest, yemek yemek yasak. Biz de yemek yemiyoruz zaten..." Tenekeci, baktı kı, gazeteci haklı "Ben o yazıyı değiştirırim Yanlış yazmışlar" demekle yetındi Gazetecıler de ılk raundu kazanmanın rahatlığıyla sohbetlerıne devam ettıler. Gazetede başlık: "Insan hakları kutlandı." Hangı ulkede? * • • Yenı bır gazete yayımlanıyor. Adı: Meydan... Hodrisi eksik! * * • Ferruh İlter: "Semra Özal, çumhurbaşkanı eşidir, parti yöneticisı olamaz " Cumhurbaşkanının kendısi oldu ama! Şinasi Nahit Berker 1990 urated Feature Syndıcate ine TARİHTE BUGÜN MİMTAZ ARIKAN 17 Arahk MOTORLU ILK VÇUS! 19O3'TS BUGUN,AM£g<KAU WKieur KAKDEft&l, ILK KBZ MOTOKIM SİK UÇAKLA HAVADA &UMATI BAÇAHOI. BlSıKLET TÜMtfZ ipYLE UĞRAŞAN BU İKİ kARP£ŞIH MPTiğl J7WAJ AĞ.I2JJ6IHO4Kİ 'UÇUCU*(tLiEfî) AOINI VE8PıKL£Xİ UÇAK,TAHBi- OAN YAPILMIŞ 8tl?HAMFAOAN KAYARAK H4VA- LANtyOHDü.KAHPB$U£RC>£hl OZVILLS, UÇAŞIN ALT KANAOINA YUZUKOYÜN UZANU/ÇTI. KÜÇUK MOTORUN DÖNOURDUĞU IKl P&İVANE, UÇASI .HAl/ADA nnABlLMİÇTİ! DI6BRICARDEÇ WlitUK, UÇASIAJ YANINDA KOŞUYOR.KANA&IN Y£B£ VUKMASIH1 £A/6£UJ^DHDU. BU UÇUS 1ZSANİYE SURDU VE UÇAK 4C METVB U2VOJ6I AŞTt. Af. Nl GUAJ WIL8U/?'UN UÇUfUYLA BU UZAK- LIK 65 METKEYl BULACAtcrt...