Katalog

CUMHUkİYET/10 HABERLER 17 KASIM 1990 P A R L A M E N T O D A N Akbulut'a soru Türkçakal, Başbakan Yıldırım Akbulut tarafından yanıtlanraası istemiyle TBMM Başkanhğı'na sunduğu soru önergesinde, bu konuyla ilgili iddianın MİT raporunda yer alıp almadığını da sordu. Şanlıurfa Tuneli'nin yapım çahşmalarının, "müteahhit fırmanın 40 milyar liralîk hakedişin ödenmemesi" yüzunden durduğu yolundaki iddialara açıklık getirilmesi de istenen önergede, şu sorulara da yer verildi: "Bu borcun ödenmemesi, ihalenin feshi için gerekçe yaratmak amacı taşımakta mıdır? thale feshedilecekse aynı işin Ceylan Inşaat fırraasına verileceği iddialan karşısında hukümet bir açıklama yapma ihtıyacı hissetmekte midir? Bu fırmaya ocak 1984 tarihinden bu yana hangi projeler ihale edilmiş ve ne kadar para ödenmiştir?" (Ankara/AA) P A R T İ L E R D E N Olağanüstü kongreler alınan ya da istifa nedeniyle boşalan il ve Üçe yönetimlerinde olağanüstü kongreler kasım ayı sonuna kadar tamamlanacak. Genel merkezin bir genelge ile 10 kasım tarihine kadar yapılmasım istediği olağanüstü kongrelerin bazı yerlerde bu tarihten sonra yapılacagı öğrenildi. Bazı ilçe yönetimleri, genel merkeze gönderdikleri yazılarda IJİİkongre gunü olarak 10 kasım sonrasındaki ' j tarihleri bildirdiler. Bunun uzerine genel merkez vetkilileri, bu yönetimleri kasım ayı sonuna kadar kongrelerini yapmalan için uyardı. SHP yetkılileri, kasım ayı sonunda olağanüstü kongrelerin tamamlanacağını dile getirdiler. Kasım ayı sonuna kadar olağanüstü kongresini yapacak olan yönetimler şunlar: Adana (Genel merkez tarafından görevden alındı), Seyhan (Genel merkez tarafından görevden alındı), Digor (t! yönetimi tarafından görevden alındı) Kağızman (Istifalar nedeniyle boşaldı), Bafra (İl yönetimi tarafından görevden alındı), Hekimhan (İl yönetimi tarafından görevden alındı), Doğanşehir (İl yönetimi tarafından görevden alındı). (Ankara / Cumhuriyet Bürosu) Ecevit Bornova'da Başkanı Bülent Ecevit, bugün partisinin Bornova ilçesinde düzenleyeceği salon toplantısında konuşacak. DSP İl Başkanı Suat Istanbullu'nun verdiği bilgiye göre saat 12.00'de lstanbul'dan Izmir'e gelecek olan Ecevit, Adnan Menderes Havaalanı'nda , partililer tarafından karşılandıktan sonra konvoy eşliğinde şehir turu yapacak. DSP | lideri, saat 13.00'te çarşı alanında bir kahvehanede düzenlenecek salon toplantısında halka hitap edecek. Istanbullu, Bornova'da miting yapmak istediklerini, ancak Kaymakamlık ve Valiliğin yer için kent merkezinden uzak alanları gösterdiğinı açıkladı. (Izmir / ANKA) ÖLÜM Avukat Ege Bağatur • ADANA (Cumhuriyet Gıiney llleri Bürosu) — Adana Belediyesi eski başkanlarından Avukat Ege Bağatur dün sabah geçirdiği kalp krlzi sonucu öldü. Avukat Bağatur evli ve ıki çocuk babasıydı. Bağatur'un cenazesi baroda bugün düzenlenecek törenden sonra toprağa verilecek. DÜZELTME • Gazetemizin dunku manşetinde yer alan "Öğretim üyeleri anti-laik eylemlerin en kapsamlısını bugün Ankara'da yapıyor" alt baslığı "öğretim üyeleri anti-laik tırmanışa karşı en kapsamlı eylemterini bugün Ankara'da yapıyor" şeklinde olacaktır. Duzeltir, özür dileriz. DYP'de genel başkan yardımalığının gündeme gelmesi tartışmalarayol açtı Cindoruk'a makam aranıyor...... . _. . ., ~ •/Eski Genel Başkan Hüsamettin Cindoruk'un genel merkez yönetiminde görev alacağı dikkate alınarak gündeme getirilen 'başyardımcılık' partide kişilere göre düzenleme yapılamaz. Bu iki başhhğa yol açabilir' dedi. ANKARA (Cumburiyet Bü- rosu) — DYP'de gelecek hafta sonu toplanacak 3. buyük kong- rede yapılacak tuzuk değişiklik- leri sıkıntı yarattı. Genel başkan başyardıracıhğı oluşturulması ve önseçim yöntemi sorun olurken yenileşme hareketinin öncüsu eski Genel Başkan Hüsamettin Cindoruk, tüzukte uyeliği gu- venceye alacak değişiklikler is- teHi 24-25 kasım tarihlerinde yapı- lacak kongreye hazırlık amacıy- la hukukçu GİK üyeleri Yasar Topçu, Necmettin Cevberi, Ke- mal Kestelli ve Bekir Sami Da- çe'den oluşan tüzük hazırlık ko- misyonu, tüzüğü baştan sona gözden gecirdi. Komisyonun ça- lışmalan sırasında, tüzüğün bu- güne kadarki uygulamalannda belirlenen aksakhk ve eksiklik- ler dikkate alınarak tüzük önemli ölçüde yenüendi. Tuzuk hazırlık komisyonun- da, genel başkan başyardımcılığı oluşturulması, milletveküi aday- lannı belirlemek için yapılacak önseçim ile Itongrelerde uygula- nacak seçim yöntemi konusun- da bir sonuca ulaşılamadı. Eski Genel Başkan Hüsamettin Cin- doruk'un genel merkez yöneti- minde görev alacağı dikkate alı- narak gündeme getirilen başyar- dımcılık önerisine hazırlık ko- misyonunda bazı üyelerin karşı çıktığı belirlendi. Başta komis- yon üyesi Kemal Kestelli olmak uzere bazı DYP'lilerın bu duzen- lemeye, "Bu partide kişilere gö- re düzenleme yapılmaz. Ayrıca bu, iki başlılığa >ol açabilir" gö- rüşüyle karşı çıktıkları öğrenil- di. Kongrelerde uygulanacak se- çim yöntemi konusunda ise iki ayrı göruş üzerinde duruluyor. Buna göre çarşaf liste ya da ay- rı ayn listelerle seçim yapılması önerileri değerlendiriliyor. Mil- letveküi adaylannın belirlenmesi yöntemi konusunda da bundan sonra nasıl bir yöntem uygula- nacağına ilişkin sonuca vanla- madı. Bu arada, eski Genel Başkan Hüsamettin Cindoruk, parti içi demokratikleşrne ve katılımı art- tırıcı tüzük değişildikleri konu- sunda hazırladığı tuzük değişik- likleri önerilerini genel merkeze sundu. Ciodornk, önerilerinde, üye kayıtlarına bir sistem geti- rilerek bilgisayara geçilmesini is- tiyor. Cindoruk, kongrelerde ve önsecimlerde genel başkanlık iş- lem merkezindeki uye kayıtları- nın geçerli olmasım savunarak uyeliğe guvence getirilmesini sa- vunuyor. Buna göre üyelik, di- siplin uygulamaları ve ölum dı- şında merkez karar kuruJu da- hil hiçbir yönetim organının ka- rarı ile sılinemeyecek. Cindoruk'un önerilerine göre genel merkezde bir üye seçim kurulu da oluşturulacak. 7 kişi- den oluşan bu kuruiun üyeleri MKK tarafından gizli oyla ken- di ıçınden seçilecek. Cindoruk, milletvekili adayla- DYP'NİN ESKİ GENEL BAŞKANLARINPAN HÜSAMETTİN CİNDORUK 'Demokratik yapıda olmalıyız' tç Politika Servisi — DYP es- ki Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, "Yeni Çizgf'nin bir metot olduğunu belirterek "Bir demokratik tartışma iklimi bâş- latmak istiyoruz. Kaülım ve yansıma istiyorsak demokratik yapımız olmaiı" dedi. Cindo- ruk, DYP ust yönetiminin değış- mesi halinde yeni gelecek kad- ro içinde kendini de gördüğunu bildirdi. Cindoruk, Star-1'de yayımla- nacak 50 dakikaük "Kırmızı Koltuk" adlı programda Ahmet Altan ve Neşe Duzel'ın sorula- rını yanıtlarken, Ibsan Sabri Çaglayangil için "Fizik olarak nygun degil", DemireTın liderliği için "şemsiye% kendi liderhk dö- nemi için de "Vestiyerci değil- dim, emanetçi dediler" şözleri- m kuüandı. Cindoruk, TÜSİAD Başkanı Cem Boyner'e götüru- len oneri ile Ugilı olarak da "Si- yasi partilere paraşutle inmek zordur. Liderlige veliahtlıkla gelinmez" dedi. Partide yenıleşmeyi "yeniden vapüanma" olarak değerfendi- ren Cindoruk, gençleşme konu- sunda, "tnsan 100 yaşında da genç olabilir, 30'unda da yaşlı. Yenileşme istiyorsanız, gençlik unsuru mutiaka vardır" görüşu- nu savundu. Süleyman Demirel ile göruş aynlıklan olduğunu da ifade eden Hüsamettin Cindo- ruk, "Liderlere eleştiri getirile- bikcegini, ancak saygısızlık et- memek gerektigini" belirterek "Sayın DemJrel'in kalitesine olan güvenim, ona olan saygım artmıştır" dedi. Cindoruk bu konuda daha sonra şu görüşle- re yer verdi: "Demirel'in liderliği büyük bir şemsiyedir. 25 yıldır kalıyor- sa liderligini ispatlamak zorun- da değil. 2 bü>uk ihtilal gecir- miş, hâlâ ayakta. Kapaülan par- tisini Zincirbozan'da kurmuş." Kadro değişikliği konusunda- ki sorulan da yanıtlayan Cindo- ruk, "Siyasette daima imtihana giriyoruz. Hep hakemler var. Çıkmayı bilmezseniz çıkanlırsı- nız. Bu çok acıdır" diye konuş- tu. Ihsan Sabri Çağlayangil'in, "fızik olarak uygun ohnadıgııu" söyleyen Cindoruk, "O da anla- dı çekildi. Ona savgı duyuyo- nım. Kadro degişirse, degişikli- gin içinde kendimi göriıyorum" dedi. Siyasette kendisini "liberal demokrat" olarak niteleyen Hü- samettin Cindoruk, DYP'nin de bu temele dayandığını belirterek şöyle "Siyaset kamu yaranna olma- lıdır. Vefa, davaya misyona ya- pılır. Partiyi 10 jddır tasıyanla- ra, Türkiye milletine vefa borcu- muz var. Tabana vefa borcumuz var. Yakın çevredeki arkadaşlar başanlı degillerse tabana inmek lazım." DYP'nin militarizme karşı bir parti olduğunu ifade eden Cin- doruk, 1980 darbesinin AP ta- banı uzerine kurulmak istendi- ğini öne sürdü. Cindoruk, bu konuda, "Biz buna karşı çıktık. Eger, Sayın Demirel 12 Eylül ile uzlaşsaydı, bugun Türkiye'de tum dengeler degişirdi. Başba- kan, hatta cumhurbaşkanı degisirdi" diye konuştu. D Y P N e v Ş « n i r a örgutune ü>e 500 kadın, saç tellerinden yaptıklan bir supiırgeyi pazartesi gunu Ankara'da düzenlenecek DYP Kadın Kurultayı'nda Genel Baş- Syeyman Demirel'e hediye edecekler. Nevsehir U örgütü Kadın Kolu Başkanı Fatma Muzaffer Erdogan, Türkiye'nin için- de trahındngTr sttonühm en fazla kadınlann yaşadıgını geri planda kalmak istemediklerini söyledi. nnm ise tüm üyelerin oy kulla- nacağı önsecimle yapılmasııu sa- vunuyor. Bazı seçim çevrelerin- de başka yöntemlerle aday be- lirlenmesine ise genel idare ku- ruiunun uçte iki çoğunluğuyla karar verilrnesini istiyor. Cindo- ruk ayrıca en az 3 ve en çok 30 sandığın bulunduğu seçim böl- geleri oluşturularak buraJarda "sandık işleri komiteteri" kunıl- masını onenyor. DYP'de tuzuk hazırhk komis- yonunun çalışmalarını tamam- lamasından sonra hazırladığı taslak, büyük kengre öncesinde son kez toplanacak genel idare kunılunda taıtışılacak. GlK'de- ki tartışmalar ışığında, taslağa son şekli verilecek. Demirel: Ülkemiz terör sahnesi 10 ayda toplam 300 kişinin öldürüldüğünü belirten DYP lideri "İktidarm ülkenin bu çetin meselesine çözüm getirmesini zaten kimse beklemiyor" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — DYP Genel Başkanı Sdleyman Demirel, Türkiye'de son aylarda işlenen cinayetlerin faillerinin meçhul olduğunu, soygunlann durmak bilmediği- ni belirterek "Ülkemiz, teröriin can almaya devam ettigi bir sah- ne haline geldi" dedi. Demirel, dün yaptığı açıkla- mada, yılın ilk 10 aymda 10 su- bay ve astsubay, 58 er, 25 güven- lik görevlisi, 37 korucu ve 170 si- vil yurttaş olmak Uzere toplam 300 kişinin terör çetelerince öl- dürüldüğüne dikkati çekti. Demirel, açıklamasında şu gö- rüşlere yer verdi: "Bu cinayetlerin pek çogunun faiü mechuldür. Soygunlann ar- dı arkası kesilmiyor. Tıpkı ikti- dann huzur ve güven vaat eden, guçlu olduklannı tekrariayan nutuklan gibi. Ne yazık ki ya- pantn yamna kâr kalması, bu nutuklardaki inandıncılıgı çok- tan silip götürmüştür. Art arda gelen olaylar, ülkenin pek çok yerinde, vatandaslann korkn ile yaşamasına sebep olmaktadır. Arkasında halk destegini çoktan kaybetmis bir iktidann, ülkenin bu çetin meselesine bir çözüm getirmesini zaten kimse bekle- miyor." Özal, Antenne 2'de konuşacakCumhurbaşkanı Özal, AGlK zirvesi için gidece^i Paris'te, Antenne-2 kanalının haber programında naklen yayına çıkacak. Özal daha önce 'Fransa'da naklen yayımlanacağı' belirtilen açıkoturuma katılmış program TV l'de banttan yayımlanmıştı. Haber Merkezi — 2 kasunda Fransa'da "naklen" yayımlana- cağı açıklanan bir açıkoturuma katılan Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın, yayının gerçekleşme- mesi uzerine yaşanan "skan- dal"dan sonra 19 kasım günu Fransız Antenne-2 kanalında bir haber programına çıkacağı bildirildi. Türkiye Gazetesi ile Fransız Antenne-2 kanalının ortaklaşa düzenlediği "Türkiye-Avnıpa ilişkileri" konulu bir programa Cumhurbaşkanı Turgut Özal da katılmış ve programın Fransa'- da naklen yayımlanacağı açık- lanmıştı. Ancak program 3 ka- sımda TRT tarafından 1. kanal- da yayımlanmış, Fransız Antenne-2 televizyonunda ise naklen yayın gerçekleşmemişti. Bu nedenle ortaya çıkan "nak- len yayın skandalı"ndan sonra programı hazırlayan Prof. Dr. Bener Karakartal, konunun ba- sına yanlış yansıtıldığım, özal'- ın katıldığı programın Fransa'- da naklen yayımlanacağının açıklanmadığını savunmuştu. Cumhurbaşkanı Özal'ın AGİK zirvesi için gideceği Pa- ris'te pazartesi gunü Antenne-2 kanalında yayımlanacak haber programına katılacağı bildirildi. Saat 08.00'de canh olarak ya- yunlanacak programda Özal'ın kendisine yönçltilen sorulan ya- mtlayacağı kaydedildi. Paris'ten muhabirimiz Sabetay Varol'un büdirdiğine göre "4 Gerçek" adıyla yayımlanan programda günün ük haberleri yapılan söy- leşilerle birlikte veriliyor. Antenne-2 televizyonu yetkilile- ri özal'ın pazartesi günkü prog- rama katılacağını doğruladılar. Programın 6 dakikalık "özel sayfa" bölümünde özal'ın ko- nuşacaı kaydedildi. Fransa'da yayımlanmaması nedeniyle skandala dönüşen açıkoturumu hazırlayan Prof. Dr. Bener Karakartal, özal'm canh yayına katılması için "ken- dilerinin girişimde bulundugunu" söyledi. CÛMEYT ARCAYÜREK yaayor Bizdeki "Gladio"nun Akları, Karaları Koltuk arabada da var. A r a b a d e ğ i 1, o t o mobil geliyor HYunonıT a m O t o m o b i l ANKARA — Genelkurmay'ın dünkü açıklamasıyla 70'li yıllarda resmi kişilerin yaptığı açıklamalar arasında içerik ve ya- zılı metin açısından en ufak fark yok. Sanki 70'li yıllardaki açıklamalar tozlu dosyalardan indirilmiş, uzerine dünkü ta- rih konularak yayımlanmış. Genelkur- may'a bağlı Ozel Harp Dairesi'nin "Kontrgerilla" gizli adıyla görev yaptığı, bu örgütün ABD'den -gizli kapaklı ışlerde kul- lanılan CIA'dan- gelen maddı destekle beslendiği, kımı terör olaylartna ya da dev- let terörüne kanştığı savları 70'li yıllarda sürekli ret edilirdi. Batı'da Roma Kılıcı, Süper Nato, Dev- let Çeîesı diye isimler alan Gladio ortaya çıkarıldıktan sonra, Türkiye'deki Kontrge- rilla örgütünün varlıöı yeniden tartışılma- ya açıldı. Gladio ile Ozel Harp Dairesi ara- sında kurulan köprülere karşı Genelkur- may dün yayımladığı açıklamada, örgütün "askeri bir kuruluş" olduğunu, görevinin işgal edilen vatan topraklannda karşı mü- cadeleyi sürdürmekle sınırlandığım "baş- ka hiçbir harekâtı kapsamadığım" bildirdi. Genelkurmay, özellikle Özel Harp Dai- resi'nin "bu gorevlerı dışında anarşı ve te- rör olaylarının hiçbirinde yer almadığını, almasının söz konusu olamayacağını" vurguluyor. Bu cümleler açıklamanın can alıcı noktası. Ne var ki 1978-82 arasında Genelkur- may Başkanlığı yapan 12 Eylül darbesi li- deri Kenan Evren Paşa yayımlanan anıla- rında, Genelkurmay Başkanı Torumtay'ın son açıklamalarını yalanlayan bilgiler ak- tarıyor. Yazdığına göre darbeden beş ay kadar önce zamanın Başbakanı Demirel, Evren2 den Özel Harp Dairesi personelinin terö- ristlere karşı kullanılmasını istemış. Gerek- çe olarak "vaktıyle de teşkilatın bu işler- de kullanıldığını" soylemış. Evren Paşa, "bu hal tarzına şiddetle karşı çıkarken", Demirel'e "teşkilatın gö- revinin bu olmadığını, vaktiyle yanlış kullanıldığını" belirtmiş. Bu açıklamalar şu sonucu verıyor: Bir devrin Genelkurmay Başkanı Evren ile Başbakan Demirel, Ozel Harp Dairesi'nin "vaktiyle terör olaylanna bulaştığını" ka- bul ederken Genelkurmay Başkanlığı'nın dünkü açıklaması, örgütün belirli görev- leri dışında "anarşi ve terör olaylarının hiç- birinde yer almadığını, almasının söz ko- nusu olamayacağını" ilan ediyor. Böylece "resmi kişilerden kime ya da kimlere" inanacağımız ciddi bir sorun ola- rak karşımıza çıkıyor. Ya Genelkurmay'ın dün açıkladığı gibi "örgütün" hiçbir zaman teröre bulaşmadığını kabul edeceğiz ya da darbe lıderliğinı üstlenen Genelkurmay eski Başkanı'nın anılarında yazdıklarını doğru bileceğiz. Veya Genelkurmay Başkanı Torumtay: ın dünkü açıklamasıyla Genelkurmay es- ki Başkanı Evren'i "yalanlama" gibi zor bir görevi üstlendiğı sonucuna varacağız. Üstelik Evren Paşa'nın anıları, Özel Harp Dairesi'nin, "vaktiyle" terör ve anarşi olaylarında kullanıldığını kanıtlıyor. 12 Ey- lül lideri, Demirel'in isteğine "şiddetle kar- şı çıktığını" söyledıkten sonra. "Ben Ge- nefkurmay Başkanı olunca Özel Harp Teş- kilatı'nı 'esas görevine' yönelttım'1 dıyor ve örgütün daha önceleri "esas görevinden ayrıldığım" kabul ediyor. Henüz Gladio, Türkiye'deki Kontrgeril- la (Özel Harp Dairesi) marifetleri yeniden ortaya çıkmadan önceki günlerde, Demi- rel Evren'in anılarına yanıt vermeye sabır- sızlanıyordu. Evren'in 12 Eylül öncesi de- ğeriendirmelerine fena tutuluyordu. Yanıt- larını kağıda dökerken "Bu tartışma bit- mez. Bir kitap yazılır haydi yeniden cevap- lar. O biter, bir başkası çıkar pıyasaya, buy- run yeniden cevaplamaya" dıyordu. Yanıtları dün bitirmış. Herhalde Özel Harp Dairesi'yle ilgili bölüme de gereke- ni hazırtamış olmalıydı. Bir yerde Kontrge- rilla hareketlerine doğrudan karışmış, hat- ta kışkırtan bir Başbakan gibi görünüyor- du Evren'in anılarında. "Doğruyu söylemiyor" dedi Demirel. "Ben, Evren'e böyle bir şey söylemedim. özel Harp Dairesi'nin teröristlere karşı kul- lanılmasını ondan ıstemedim. Ben hiçbir zaman yasal güçlerin dışındaki güçlerin kullanılmasına yanlı olmadım Onlara (as- keriere) her zaman söylediğim buydu. Eli- mizde organize ve güçlü Silahlı Kuvvetler varken başkalarını neden arayacakmı- şım?" Söyleşi arasında Demirel "bir şey" söy- ledi, ama söylediğinin aynntılannı verme- di, genişletmedi. Şöyle dedi: "Ben Ozel Harp Dairesi personelinin te- rörde kullanılmasını istemedim, ama 0 (Evren) bana 'İran'daki gibi yapalım' dedi." "iran'daki gibi yapmak" neyi amaçlıyor- du? Sorgusuz mahkemesiz asmayı, ceza- landırmayı mı? Demirel açıklamıyordu. Ne var ki ardından söylediklerı İran'la neyin anımsatıldığını bir bakıma anlatıyordu. De- mirel, Evren'den gelen öneriye "itibar" et- mediğini söylüyor ve "Ben, hep hukukun içinde kaldım ve terörle mücadelede de aynı çızginin muhafaza edilmesine itina gösterdim" dıyordu. Demirel'e göre Türkiye'de "Gladio" yok- tu. Bu tür gizli örgütler kapalı rejimlerde işlerdi. Sözlerine şunları da ekledi: "Ben 1974'de Ecevit tarafından Kontrgerilla or- taya atılınca, belgelerini, kanıtlarını sor- du m. Ecevit dün BBC'ye demeç vermiş, 'Uğraştım ama hakkından gelemedim' de- miş. Bızde Genelkurmay'a bağlı Gladio benzerı bir örgüt yoktur. Ha, bombalar pat- lar. Örneğin 11 Eylül 1980'de. MİT patlatır." Tartışmalarla resmi açıklamalardan sonra Türk Gladio varlığı yokluğu, Kont- rgeri/la'nın marifetleri yıne askıda kalıyor. Doğal olarak akla iktidarı, muhalefeti kapsayan bir öneri geliyor: Türkiye'de Kontrgerilla, Gladio gibi te- röre karışan örgütler yoksa TBMM'de bir araştırma komisyonu kurulsun, var olan "ak"larla var olmadığı söylenen "kara"lar ortaya. çıkarılsın. İşte bu kadar basit!