02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 KASIM 1990 •*** HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19 ARDENDAKI Bakanın demeci utanç GERÇEK (Baştarafı 1. Say/ada) deyişiyle 'inarjinal" yaşam bi- çimlerine de rastlamr. Bakan Cemil Çiçek'in yanlı- şı, kendi kafasına göre biçilmiş bir yaşam biçimini en doğru, en güzel, en namusiu, en ahlaklı sa- yarak daha özgür yaşamayı yeğ- leyen bütün yurttaşları karala- masıdır. Bu tutum ve davranı- şıyla, hoşgörüsüzlüğün vesığlı- ğın bir örneği gibi kişiliğini ser- gilemiştir. Bir, Bakan, evlilikten önce flörte karşı olabilir, bu fikri sa- vunabilir; ancak nikâhlanma- dan önce tantşıp, görüşüp, an- laşıp evlenmek isteyen gençlere ve ailelerine hakaret edemezi da- ha özgür düşünen yurttaşları ahlaksızlık ve namussuzlukla suçlayamaz. En azından be- lirli bir bilgi ve kiiltür düzeyin- de olması gereken Sayın Baka- nın "fahişelik" ile "flört" ara- sındaki ayrımı bilmesi gerekir. ANAP hükumetinin bakanla- rı birbirinden ilginç kişilikler sergiliyorlar. Devlet Bakanı Çiçek'in evlili- ğe, kadınlara, flörte yönelik fi- kirlerini çağdaş, uygar, seviyeli bir üslup içinde dile getirmesi daha iyi olurdu. Öyle bir iıslup ki hayata kendisi gibi bakmayan yurttaşların ustüne bir çarpı işa- reti koymasm, Bakanın konuş- malannı işitenleri "Bu zat nasıl devlet bakanı olmuş?" diye şaş- kınlığa süruklemesin. * • • (Baştarafı 1. Sayfada) Çiçek'i "çagdışf olmakla suçla- yıp, "Çagdışı görüşlerini açık- ça savunmaktan kaçınmayan bir kişinin Türkiye'de aile>le il- gili bir kuruluşun yönetiminden sonımltı olması talihsizliktir" görüşünü samndu. SHP Ankara İl Kadın Komis- yonu Başkanı Emel Sungur, Çi- çek'i istifaya davet ederken SHP Parti Meclisi üyesi, gölge kabine kadın bakanı Jale Can- dan ise "Çiçek'in görüşlerini ca- hilliğine bağlıyorum" dedi. Çe- şitli kesimlerden kadınlar ve üniversite öğrencileri Çiçek'i protesto etmek amacıyla kadın derneklerinin desteğiyle bir 'protesto yürüyüşü' yapmak is- tediklerini söylediler. Konuyla ilgili soru yönelttiği- miz öğretim üyesi ve kuruluşla- nn temsilcilerinin görüşleri şöy- le: Prof. Dr. Necla Arat (tÜ Ka- dın Sorunlan Araştırma Uygu- lama Merkezi Başkanı): Aile içi sorunlar, baskıcı yöntemlerle çözulmez. Yüriimeyen ilişkilerin yürümesini sağlamak kadar yanlış bir iş olamaz. Aile resinin baba olduğunu savunan bir dü- şünce sistemi yanhş. Bunun dı- şında 'Aktay' adlı çizgi filmi iz- liyorum. Bugünün yaşamını ta- rihsel yaşamla sürdüremeyiz. Yaşamlarımızın müzelere ben- zemesini istemiyorum. 'Yuva' dizisiyle de yanhş mesajlar ve- riliyor. Güdümlü bir aile olmaz, tabiat yasaları gibi sosyal yasa- lar yoktur. EUerindeki kitle iletişim araç- lanyla eğitimsiz kitlelere bir yön Boykotlar incelemede (Baştarafı 1. Sayfada) mekle suçladı. SHP Genel Baş- kanı Erdal İnönü ise üniversite öğretim üyelerinin kendi onur- larını korumak için gösteri yap- tıklannı belirterek, bunu "siya- si gösteri" olarak tanımlamanın yanhş olduğunu söyledi. Anka- ra Valisi Saffet Ankan Bediik de Anıtkabir'e yürümenin ve çe- lenk koymamn herhangi bir suç unsuru oluşturmadığını yineler- ken, eğitim ve öğrenim özgürlü- ğünün ve çahşma düzeninin bo- zulmamasını istedi. HÜ Eczacıhk Fakültesi öğre- tim üye ve görevlileri, dün saat 11.30'da Anıtkabir'e gelerek Atatürk'ün mozolesi önünde saygı duruşunda bulunup çelenk koydular. Daha sonra Fakülte Dekanı Atilla Hıncal, Anıtkabir özel defterine şunları yazdı: "Yiice Atam, ulusumuzun en büyttk varlığı ve guvencesi, kur- dugun ve bizlere emanet ettiğin laik, demokratik ve cumhuriyet- çi devlettir. Ülkemize senin ilke ye devrimlerin dogruhusiınd-a gençler yetiştirmekle sorumlu ve görevli olmamn bilinci içindeyiz. Gençlerimizi bilimdışı, akıldışı, çagdışı tüm gerici akımlara karşı ve gösterdigin aydınlık yolda birlik ve beraberlik içinde koru- maya azimli ve karariıyız. Son zamanlarda, senin koyduğun cumhuriyetimizin temelini teşkil eden ilkelere karşı tutum ve dav- ranışların giderek tırmandığını kaygı ile izliyoruz. Bu çagdışı gi- dişe fırsat ve destek veren kişi, kurum ve kuruluşlara senin bu- zurunda ve tarih önünde uyarı görevimizi yapraanın huzuru içindeyiz. Yannlanmız için koy- duğun aydınlık, uygar ve onur- lu ilkelerin için, bir kez daha, sa- na olan şükran duygulanmızı ifade ediyor, görev ve sorumlu- luklanmızın bilinci içinde huzu- runda saygı ile egiliyoruz." Daha sonra gazetecilerin so- rularını yanıtlayan Hıncal, Ata- türk neslinin üzerine düşen gö- revler olduğunu belirterek, "Uyan görevinin yerioe getirife mesinden sorumlu olduğumuzu verme çahşmaJarında başarıh olabilirler. Ancak bu başarı mı, yenilgi mi olacak bilmiyorum? Çok iyi hesaplanması gerekli. Çağ atlıyoruz demeçlerinin ve- rildiği şu günlerde, uygarlığı De- de Korkut masallanyla yakala- yabileceğimizi mi saruyoruz. Bir kere bu yanhş. Din her ş'eyden önce bir araç değil amaç olma- lıdır. Dindar olan insanlann di- ni bir araca indirmeleri de on- lann Makyavelist tutumlarını sergiliyor. Dinsel öğütlerle veri- lecek eğitim ve ahlakın, gerçek bir eğitim ve ahlak olacağına inanmıyorum. Korkuyla baskıy- la cennet, cehennem vaadiyle gerçekleşen eylemlere iyi eylem diyebilir miyiz? Bunlar, bu çalışmalarla Türk- İslam modeli denilen bir insan şablomı yaratmak istiyorlar. Bunu yaparken hangi normları seçtiler, neye dayanarak bunu yaptılar? Bunlann tartışılması gerek. Prof. Dr. Çiğdem Kâğıtçıba- şı (Boğaziçi Universitesi Psiko- loji Bölümü öğretim üyesi): tlk tepkim kızgınhktı. Aile konusu- na değinen bir bakan için de bu- nu söylemek çok yanhş. Gerek aile kurumuna gerek kadın so- runlarıyla ilgili konulara eğilir- ken araştırmalara değinen ilke- ler oluşturulmalı. Bu eksik. Bu olmadığı sürece, ortaya atılan görüşler tabansız kahp önemi olmamakta. Prof. Dr. Aysd Ekşi (Psiki- yatrist): Normal gençlerin cin- sel yaşantısı konusunda üç ola- sılık vardır, gencin erken evlen- mesi, evlilik öncesi arkadaşlık diişüniiyoruz" dedi. Hıncal, tür- ban ile ilgjli bir karann önümüz- deki günlerde üniversite yönetim kurulunda alınacağını söyledi. Hıncal, tıp fakültelerinde gün- deme gelen "kadavraya don giydirilmesi" istemi konusunda ise "saglık egitiminin gerektirdi- ği her türlü hususun yerine ge- tirilmesi kaçmılmazdır" dedi. Öte yandan Ankara Univer- sitesi Ziraat Fakültesi öğretim elemanları da yayımladıkları bildiride "özerk ve demokra- tik" üniversite kavramlarının yasal düzenlemelerle ortadan kaldırılması sonucu, teokratik düzen heveslisi bazı grupların açıktan ve planh bir şekilde la- ik düzeni yıkma çabalarını kay- gı ile izlediklerini belirterek şu görüşleri savundular: "Atatürk ilkelerinin en önemlisi olan laikliğin bu bag- lamda yıpratılma sürecine so- kulmak istenmesi biz üniversi- te mensuplarını laiklik ilkesinin koruma ve kollanmasında her zamankinden daha ağır bir so- ve cinsel perhiz. Erkenden ev- lenme olanağı bulunmayan bir gencin eğer karşı cinslç arkadaş- hğı yasaklanırsa, sonuç itibany- la onu cinsel perhize zorluyoruz demektir. Sağlıkb bir gencin cinsellikle ilgiü hiçbir yaşantısı- nın bulunmaması ise tıbben mümkün değüdir. tstanbul Üni- versitesi'ne girmiş bütün birin- ci sınıf öğrencilerinde yaptığı- mız araştırmanm bulgularına göre karşı cinsle arkadaşlık et- memiş gençler en yüksek oran- da imam hatip lisesi mezunları- dır. Bu öğrencilerin, başka so- rulara verdikleri yamtlar açıkça ortaya koymuştur ki en yüksek oranda cinsel sorunlan ve kor- kuları bulunanlar da imam ha- tip lisesi mezunlandır. Sa>m Ce- mil Çiçek ile bir açıkoturuma katılmayı gerçekten çok ister- dim. Jale Candan (SHP Parti Meclisi üyesi, Gölge Kabine ka- dın bakanı): Geleneksel Müslü- man Türk kadını modelini ye- niden dokumak, nehirleri geri- ye akıtmak gibi boş bir heves. Kadın-erkek ilişkilerine gelince çağdaş yaşamda görücülük usu- lüyle evlenilemeyeceğine göre kadın ve erkeklerin birbirlerini tanıyarak evlenmeleri mutlu bir ailenin başlıca koşuludur. Bu konuda tüm dünyada evlilik okulları kurulmuştur. Kendisi sanınm flörtün ne olduğunu bil- miyor. bunu ÇOK ayıp görüyorum. Cahilliğine veriyorum. Fahişelik bu gün özenilmeyecek bir mes- lek olmakla birlikte bir meslek olarak değerlendiriliyor. Çiçek'- in cins aynmcıhğına düşerek er- rumluluk altına sokmaktadır. Dinsel inanca dayalı görii- niim ve kıyafetle yüksekögretim kunımlanna girilmesinin anaya- saya aykırılığının ilgili mahke- mece karar altına alınmasına karşın konunun ısrarla >eni ya- sal düzenlemelerle guncelkştiril- mesi, üniversite mensuplannın haklı ve duyarlı tepkilerine ne- den olmaktadır. Laik devlet dü- zenine karşı olan çeşitli iç ve dış güçlerin üniversitelerimizi ken- di amaçlan doğrultusunda kul- lanmalanna ve yönlendirmeleri- ne engel olma ve bu uğurda her türlü mücadeleyi vermek gele- cek kuşaklara olan en büyük borcumuzdur." Sungurlu, TBMM'ye gelişin- de" gazetecilerin öğretim üyeleri- nin boykotu ile ilgili sorularını cevaplandırdı. Sungurlu, dersle- re girmemek suretiyle öğretim üyelerinin suç işlediklerini, Mec- lis'ten çıkan yasalara ve vatan- daşlann özgürlüğüne karşı eyle- me giriştiklerini kaydetti. kekler için doğal gördüğu bir şe- yi kadınlar için bu şekilde ifade etmesi yanlıştır. Oncelikle bu Birleşmiş Milletler'in kadınlar için her türlü ayrımcılığin önlen- mesi sözleşmesine aykındır. Yusnf Uludag (Emekli öğret- men): Bakan oluşu nedeniyle Sayın Cemil Çiçek'in açıklama- lannı ülkem ve kendim adına utanç kabul ediyorum. Böyle bir bakanın 20. yüzyılda değil orta çağda olması gerektiğini düşünüyonım. Tomris Uyar (Yazar): önce ben de bazı insanlar gibi bu açıklamalara inanamıyorum. Ama biraz düşününce bugünkü ortamı yansıttığı için bakanın görüşlerini başarıh buluyorum. Nejat Yavaşogulları (Müzisyen-Crup Bulutsuzluk özlemi): 1990 yılında böyle çok gerilerde kalması gereken dü- şünceleri duymak üzücü. Türki- ye'de bunlar halledilmişti, aile- ler flörtü kabul etmişlerdi sanı- yorum. tbrahim Eren (Radikal Yeşil- lerden): Ben artık bu tür insan- larla nasıl muhatap olunur bi- lemiyorum. Böyle insanların bulunduğu bir hükümetin hat- ta Meclis'in bulurunası bana utanç veriyor. Her yerde fahi- şelik arıyorlar, tüm kadınlara fahişe gözuyle bakıyorlar. Bü- tün bunlar bir gelişimin, devle- tin tepeden aşağı Islamlaştırıl- masının bir sonucu. Arkasından daha kötüleri, dehşet vericileri gelecek, hazırhkh olmalıyız. Ayla Kutlu (Yazar): Bakanla çıkalım, tartışalım. Flört fahişe- likten farklıdır. 21. yüzyıla gir- Ankara, Gazi ve Hacettepe üniversitelerinde "laiklige aykı- n hareketleri protesto" amacıy- la öğretim üyelerince yapılan ders boykotu hakkında Ankara Cumhuriyet Savcıhğı'nca incele- me başlatıldığı bildirildi. Bu arada TBMM'deki çahş- ma odasında dün TMMOB Yö- netim Kurulu üyelerini kabul eden SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, burada yaptığı konuşma- da, laiklige yönelik saldırılara karşı kurum ve kuruluşlann da- ha duyarlı olmalarının büyük önem taşıdığını söyledi. Inönu. "Öğretim üyeleri de laiklik kar- şıtı hareketlere duyariılığını gös- terdi, yüriiyüş yaptı. Bu yuniyü- şe 'hukuka aykırı' denmesi son derece ters. Şimdi dini duygulan istismar eden bir siyasi akım üniversite yöneticilerine müda- hale ediyor. Öğretim üyeleri de buna karşı gösteri yapıyor. Bu- nun üniversite siyasete giriyor diye degerlendirilmesi yanlış" diye konuştu. diğimiz şu günlerde, böyle talih- siz beyar'ar verilmemeh. Bu tür sözlerin ülkeyi geriye götürece- ği anlamı çıkanlmamalı. Bunla- nn toplumları ilerletmediği, ai- leleri bir arada tutmaya yetme- diği anlaşılıp çağdaş yaşam bi- çimi seçümiş. Türkiye'nin bu kadar lüks davranmaya hakkı yok. Yanlız, bir aydınlar günde- mi saptama işinde eksik kalıyo- ruz. Enise Arat (Türk Kadınlar Birliği Federasyonu Şeref Baş- kanı ve kurucusu): Devlet Baka- nı'nm bu sözlerini Türk kadını olarak kabul etmemiz olanak- sız. Bunlar kadını kafeslerin ar- kasına tıkmak istiyorlar. Bunu yapamayız. tnsan hakları, kadın-erkek eşitliğini kabul et- miştir. Çagdışı görüşler bunlar. Görücü usulüyle olan evlilikle- rin ne neticeler doğurduğunu gördük. Ayşe Dogangiin (Halkla iliş- kiler uzmanı): Çiçek'in sözleri- ne bakılırsa, 60 milyonluk nü- fusta, biz 30 milyon fahişeyiz. Bir kez 'alleden sonımln' dev- let bakanı ne dernek. Ben 18 ya- şımda flört etmeye başladım, kimse benden sorumlu olamaz. Doç. Eser Köker (AÜ Basın Yayın Yüksek Okulu öğretim üyesi): Devlet bu işte. Bizim, şu gün tepki göstermemiz gereken, flört edenleri fahişe olarak gö- renler. Şu örgüt bu örgüt değil, devletin ta kendisi. Tepki gös- termemiz gereken. En doğal in- sani ihtiyaçları hayvani ihtiyaç olarak niteleyen, bu konuda ko- nuşabilen insanlar. Emd Sungur (SHP Ankara İl Kadın Komisyonu Başkanı): Sa- yın Çiçek'i istifaya davet ediyo- rum. Türkiye'yi idare eden adamların 21. yüzyıla girerken bu kadar geri bir düşünceye sa- hip olmalarını endişeyle izliyo- rum. Kadını aşagılayan bu dü- şüncelere karşı, kadın-erkek bir- likte tavır konulmasını istiyo- nım. Türkhan Bagcıoglu (SHP Çankaya llçesi Kadın Komisyo- nu Başkanı): Saglık bakanının aile kurumu hakkındaki düşün- celerini pek hayretle karşılama- dım. ANAP iktidarının, kadın- ları eve kapatma isteği bir kere daha ortaya koyuldu. Ailede olan gecimsizliğin din adamlan tarafından uzlaştınlması düşün- cesi insanlan 'kadere' dogm ite- cektir. Kadın veya erkek kade- rin verdiği her tür kötülüğe bo- yun eğecektir. Kadın için beş sa- at mesai de bir yutturmacadır. Bu, kadını eve kapatma isteği- dir. Flörtle arkadaşhk ise en sağlıklı olaydır. Görücü usulüy- le evlenmek insanları alınıp sa- tılma durumuna düşürdüğün- den, en büyük ahlak yoksun- luğudur. GÖZLEM UĞUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) Yıl 1972... THKC (Türkiye Halk Kurtuluş Cephesı) lideri Mahır Çayan ve arkadaşları Istanbul Kartal Maltepe Askeri Tutukevi'nden ka- çıp Ankara'ya gelmişlerdir. Amaçlan büyük bir eylem yapmak- tır. Planladıkları eylem, Süleyman Demirel'ın kaçırılmasıdır. Bu amaçla Demirel'in evinin çevresinde dolaşırlar. Demirel'i ka- çırmayı başaramayacaklarını anlayınca Ünye'ye gitmeye karar verirler. Ünye'de ABD radar üsşünden ingiliz teknisyenlerini kaçıra- caklardır. Mahir Çayan, Ömer Ayna, Cihan Alptekin, Ertuğrul Kürkçü ve Ertan Saruhan, Aydınlıkevler'de postane önünde bu- luşarak makarna yüklü bir kamyona binerler. Kamyonu, Ertan Saruhan kullanmaktadır. Saruhan, sıkıyö- netim tarafından her yerde aranmaktadır. Araç, sıkıyönetım ka- rargâhının önünden geçer. Ankara çıkışında polis. kimlik de- netimi yapar. Saruhan, kendi kimliğini gösterir. Polis, "Geç'der. Çayan, Kürkçü ve arkadaşları, Unye'de bir Kanadalı ve İngi- liz uzmanı kaçırıp Tokat'ın Niksar ilçesi 'Kızıldere Köyü'ne gi- dip muhtarın evınde saklanırlar. Sonra bilinen dram yaşanır. Köy, güvenlik güçlerince sarılır. Yapılan çatışma sonunda Ça- yan ve dokuz arkadaşı güvenlik kuvvetlerince açılan ateş so- nunda öldürülürler. Kaçırılan teknisyenler de çatışma başlar başlamaz Çayan ve arkadaşlarınca öldürülmüşlerdir. Bu olaydan bir sonuç çıkıyor:' Sıkıyönetim, MİT ve Emniyet Genel Müdürlüğü gereği gibi çalışmıyor. Çalışsa; kendi kimlıği ile araç kullanan Ertan Saru- han Ankara çıkışında yakalanır ve Kızıldere olayı daha başla- madan önlenebilirdi. Daha da geriye gidebiliriz. Çayan ve arkadaşları, İstanbul'da Kartal Maltepe Cezaevi1 nden nasıl kaçmışlardı? Bu olaylar, insanın aklına başka soru işaretleri de getiriyor. Acabaşu ünlü 'tonöper(//a'örgütü, olacakları baştan bılıyordu da bu kaçışlara göz mü yumdu? Bilemiyorum. Böyle kesin yargı sahibi olacak ölçüde kanıt- ların ele geçeceğini de pek sanmıyorum! Bir başka olay anlatayım: Yine 12 Mart dönemi... Yıl 1971'dir. Denız Gezmiş'in liderlığindeki THKO (Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu) milıtanları Ankara'dan kaçıp, Elazığ ve Ma- latya'ya gelip, yöreyi araştırırlar Elde ettıklerı bilgileri Ankara1 ya gidip Sinan Cemgıl'e bildirırler. Örgüt, Teslım Töre aracıiığı ile kaçakçılardan silah satın alır Örgüt üyeleri, Atilla Keskin ve Alpaslan Özdoğan, sıkıyöne- timin kuş uçurtmadığı günlerde, küçük bir motosıklet ile yola çıkarrar. Motosikleti trene yükleyerek Sıvas'a gelırler. Amaç, Akçadağ Kürecik bucağı Karahan geçidindeki Ame- rikan üssüne düzenlenecek baskında görey almaktır. Sıvas ili Altınoba ıstasyonu şefi, Kesktn ve Özdoğan'dan kuş- kulanarak durumu Malatya Emniyet Müdürlüğu'ne bildirır. Ör- güt üyeleri, ayrıca Elbistan'da Nurhak bucağında bir bakkal ta- rafından ihbar edilir! MİT'ten Jandarma Komutanlığı'na THKO ile ilgili hiçbir bilgi gelmez. Devlet, bu olaylardan 'resmen' habersizdir. Tipkı bugünkü gibi! Sinan Cemgil ve arkadaşları da -bir rastlantı sonucu- Göl- başı ilçesi İnekli koyünde bir çoban tarafından jandarmaya ih- bar edilirler. Cemgıl'ın Nurhak'a gelişinden ne MİT'in haberi vardır, ne emniyetin... Çobanın ihbarı üzerine bir jandarma astsubayının komuta- sındaki birlik, THKO militanları ile çatışmaya tutuşur Çatışmada Sinan Cemgil ve Kadir Manga ötürler. Hacı Tonak yakalanır. Mustafa Yalçıner yaralanır. Ahmet Erdoğan ve Metin Güngör- müş olay yerinden kaçarlar. Her ıkısı de sonradan yakalanırlar. Buradan da aynı sonuç çıkıyor: Sıkıyönetim, MİT ve Emniyet Genel Müdürlüğü, THKO'nun Ankara'dan eylem yapmak üzere Nurhak Dağları'na kadar gi- dişi konusunda yerel güvenlik güçlerine hiçbir bilgi vermemiştir. Bütün bunları nereden biliyorum? O günlerdekı Nurhak operasyonunda görev alıp THKO üye- lerini sağ olarak yakalayan jandarma albayı Yılmaz Erkekoğ- lu'nun 'Nurhak, Ey Nurhak' adlı kitabından. THKC ile ilgili olayiarı da 1979 yılında Niğde Cezaevi'nde Er- tuğrul Kürkçü ile yaptığım konuşmada öğrenmiştım. Bütün bu olaylar düşündürücüdür. Bu olaylardan bugün için dersler çıkaranlar olacak mıdır der- siniz? Bırakın işleri AEG yapsın... Siz keyfinize bakın! Eko Lavamat 2S03 •EKo-Sıslem >Sessız çalışma •Sarsıntısız sıkma sağlayan UKS Sıstemı -31 program •Sıcak-soğuk sugınş, Favortl BulaşıK Makınesi •Su damiatrraya- ozel su tıs» yes •5 program •EkcnoTvk yıkama prog- ramı »On ıkj ^'şılık yemek taktmını yıkama kapasıtest Oç Kapıh No-Frost Soğutucu •Kartanma, buzlanma ve nemlenme- yi önleyen Far Sıstemı -Başka hıçöır soğutucuda olmayan "derın soğutu- o j - böJümu -Meyve ve setzelenr hücre zartarının patiamasını ve pro- teınlennın kaytsolniasını engetteyen •şok" dondurtna -Dort yildız' denn dondurucu. 3900 Üç KapOi Soğutucu •Meyve ve sebzeler ıçm "senn koru- yücu" «Dört yıkjızh denn dondurucu •Otomatık defrost Sûpor Buhartı Utû •Teflocı taöan • Ayarianabılıt buhar m*ktan »Kendı kenotnı temızteme ozellığı •Han*etı kordon g>rışı. Deluxe Minı Fınn •100 Oakıkaya kadar programlanabt- ten ümer 'Pılıç çevırme düzeneğı •Üç kaderr>efı program dûğrnesı •Paslanmaz ızgara ve beş adet şış Vampyr 410 Elektnklı Süpürg» •Yuzeye göre 250-1OOC wan arasın- da otomatık ayarianabılen efnış gûcu •Dûz yüzey-tıah ayaıit değışken fırça •Koltuk ve -aöyatör toz emıalen •Otomatık kordon toplama D»hıxe E Otomatık Fmn •12 saate kadar progıamıanaOten ümer •Turt» ısı dağılım sıstemı -Lk; tepsı -Bıı etekınklı ocak OtomaBk çakmak -Cam ast kapak. Yoğun istek nedeniyle kampanyamız 15 Kasım 1990 tarihine kadar uzatılmıştır. Üstelik şimdi çok kolay taksitlerle Şöyle bir uzanıp en ve sabit fiyat garantisiyle! Hemen sevdiğiniz yazarı okumak.,. sinemaya, AEG Yetkili Satıcınıza koşun,.. tıyatroya gitmek sızin de hakkınız. Bu fırsat) değerlendirin. AEG sıze, gönlünüzce yaşa- ^ w \ ^ ^ İşleri AEG'ye bırakın... mak için iyi bir fırsat veriyor. / ^ V " ^ • W Siz yaşamaya bakın! AEG S A B İ T F İ Y A T A E G T A K S İ T K A M P A N Y A S I Seçtığiniz AEG'yı terah ettiğiniz teslim tarıhı sûtununda x ile ışaretleyin. Peşinatı aşağıdakı banka hesaplarından birıne yatırın. Katılma formunu ve banka havale makbuzunu. AEG Turkıye Genel Dağıtıcısı Grunberg Ticaret AŞ, Cemal Sahır Sokak 24. Mecidiyeköy, 80300 Istanbul adresıne iadelı taahhutlü postalayın. Işlemlerın tamamlanması için satış sözleşmesı adresınıze gönderilecektir. Ürün SOGUTUCULAR 1200 Tek Kapıh 1350 Tok Kapıh 1700 Tek Kapılı 2500 İkı Kapılı 2700 ikı Kapılı 2700 No-Frost Iki Kapıh SR 271 No-Frost İkı Kapılı SR 368 No-Frost İkı Kapılı SR 332 No-Frost Uç Kapılı 3500 Uç Kapıh ÇAMAŞIR MAKİNELERİ 25C1 Lavamat 2502 Eko-Lavamat 2503 Eko-Lavamat 555 Eko-Lavamat Lavakn _avamer Mını Merdanelı BULAŞIK MAKİNESİ Favorıt FIRINLAR Star (İkı tepsıhj Star ES (İkı tepsılı) Elektro Turt» (Oç tepsili) Elektro Turbo ES fUç tepsılı) Elektro Star (Otomatık, üç teps*) Delınce E (Otomatık. üç tepsili) Mını Fınn Mını Fınn Deluxe Set Üstü Dörtlü Ocak E ELEKTRİKLİ SÛPÜRGELER Vampyr 406 Vampyr 410 DİĞER Super Burtarlı Utu (Tetlon tabanlı) Fırın Ustu Aspıratör H Kod • 101 • 102 • 103 • 104 • 105 • 106 • 107 • 108 • 109 • 110 • 111 • 112 • 113 • 114 • 115 • 116 • 117 • 118 • 119 • 120 • 121 C1122 D123 D124 • 125 • 126 • 127 • 128 • 129 • 130 emenTesl IPeşin, 4Taksrt 273.000 318 000 356.000 345.000 382.000 474 000 430 000 558.000 524.000 448.000 512.000 585.000 634.000 738.000 270.000 121.000 751.000 137.000 183.000 199.000 225.000 298.000 337.000 65.000 75.000 40.000 122 000 145 000 30 000 64 000 Toplam 1 365.000 1.590 000 1 780.000 1.725.000 1.910.000 2 370 000 2 150.000 2 790.000 2.620.000 2.240.000 2560 000 2 925.000 3.170.000 3.690.000 1 350.000 605.000 3.755.000 685.000 915.000 995.000 1.125 000 1.490.000 1.685.000 325.000 375.000 200 000 610 000 725.000 150.000 320.000 Arehk-Ocak Teslim Kod a 201 • 202 • 203 • 204 • 205 • 206 • 207 • 208 Û209 • 210 • 211 • 212 • 213 • 214 • 215 • 216 • 217 • 218 • 219 • 220 • 221 • 222 • 223 • 224 • 225 • 226 • 227 • 228 • 230 8Taksit 162.000 189.000 212.000 205.000 227.000 282.000 246.000 320.000 300.000 266.000 304.000 348.000 377 000 439 000 161.000 72 000 446 000 82 000 109 000 119000 134 000 177 000 200.000 39.000 45 000 24 000 72 000 86.000 37.000 ' Toplam 1 458.000 1 701.000 1.908.000 1.845.000 2 043.000 2.538.000 2.214.000 2.880.000 2.700.000 2.394.000 2.736.000 3.132.000 3.393.000 3.951.000 1.449.000 648.000 4.014 000 738 000 981 000 1.071 000 1.206 000 1.593.000 1.800.000 351.000 405 000 216000 648 000 774 000 333.000 Ocak Şubat Teslim Kod • 301 • 302 • 303 • 304 • 305 • 306 • 307 • 308 • 309 • 310 • 311 • 312 _313 • 314 • 315 • 316 • 317 • 318 • 319 • 320 • 321 • 322 • 323 • 324 • 325 • 326 O327 • 328 • 330 IPeştn, 10Taksit 140 000 163.000 182.000 177 000 196 000 243 000 212 000 275 000 258 000 229 000 262 000 300.000 325.000 378 000 138 000 62 000 384 000 70.000 94.000 102.000 115 000 152.000 173.000 33.000 39.000 20.000 62.000 74 000 32 000 Toplam 1 540 000 1.793.000 2.002.00C 1.947.000 2.156.000 2.673.000 2.332 000 3.025 000 2.838 000 2519000 2882 000 3300 000 3 575 000 4.158 000 1 518 000 682.000 4 224 000 770 000 1 034.000 1 122 000 1 265 000 1 672.000 1 903 000 363.000 429 000 220.000 682 000 814.000 352.000 "Teslımal peşınatın yatırılma sırasına rpre yapılacaktır Nor Fıyatiara % 20 KDV dahıkiır KDV oranında btr artış okırsa, fark tesfonatta alıodan talep editecektır Kampanyamız Merkez Bankası'nca 23 Ocak 1986 tarıhli Resmı Gazetede ılan edılen teblığe uygun 6ze< bir uygulamadır. Üredct firma Kefaletjndedir. AEG Türkiye Genel Dağrbctsı Grunberg Ticaret AŞ bölge teletonlan: Istanbul *) 175 33 06,175 02 29 Ankara: (4) 127 59 83 (7 hat) Izmir 51 22 66 5 : Adana- 7\ 14 47 gOSamsun (361ı 100 70Antaiya: ı3' 17 70 59 Erzurum: '01 n 44800
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle