Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/10 HABERLER 15 KASIM 1990
P A R L A M E N T O D A N
\A\ 1 4 9 V<=» 1r^3 Adalet Bakanı Oitan
I t l , I t ^ VC 1 U J sungurlu, Türk Ceza
Yasası'nın 141, 142 ve 163. maddelerinin anayasaya
aykırı olmadığını, bu maddelere giren fıiUerden dolayı
kişilerin yargılanmasının bir anayasa suçu teşkil
etmediğini bildirdi. Sungurlu, SHP Hatay Milletvekili
Ali Uyar'ın yazılı soru önergesini cevaplandınrken
DMG'lerde açılan davalarda, TCK'nm 142 ve 163.
maddelerine aykın fıillerden dolayı yargılanan sanık
sayısımn 1269 olduğunu, bunlardan 61'inin tutuklu
bulunduğunu belirtti. (Ankara / AA)
ÖzaFın terzisi ve berberi ^
Milletvekili Ahmet Ersin, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın
eşi Semra özal'ın 31 ekimde ABD'ye beraberinde
göiürdüğu berberi ve terzisine
Cumhurbaşkanlığı bütçesinden 2 milyon
lira harcırah ödendiği yolundaki iddialann
doğru olup olmadığını sordu. Ersin,
Başbakan Yüdırım Akbulut tarafından
cevaplandırılması istemiyle TBMM
Başkanhğı'na sunduğu soru önergesinde,
Semra Özal'ın ABD ve daha sonra
Japonya'ya yaptığı gezinin resmi olup olmadığının da
açıklanmasını istedi. (ANKARA/AA)
Medeni Kanun'da çeşitli
değişikükler yapan yasa
tasansı dün TBMM Genel Kunılu'nda kabul edildi.
Yasaya göre, boşanan kadın eğer menfaati varsa
kocasının soyadını kullanabilecek. Koşuların değişmesi
halinde bu iznin kaldırüması istenebilecek. Miras hukuku
aJanmda da kapsamh defişiklikler getiren yasaya göre,
evlilik dışı doğan çocuklar da mirastan eşit pay
alacaklar. Resmi Gazete"de yayımlandıktan sonra
yürürlüğe girecek yeni düzenlemeler uyannca, evlat
edinebilmek için diğer eşin izni zorunlu olacak, evli
olmayan iki kişi evlat edinemeyecek. Yasa, "Nişan
bozulur, nişanhlardan biri ölür veya kayıp olursa,
nişanlıların birbirlerine ya da anne ve babanın diğer
nişanlıya verdikleri pahaü eşyaların" dava yoluyla geri
istenebileceğini hükme bağhyor. Gayri menkul rehni
hakkında da değişikükler yapan yasa aynca yabancı para
üzerinden yapılan borçlanmalara iiişkin düzenlemeler de
içeriyor.
F m n İ V P t t P tPrfİİPr
Emni
y
et
görcvlilerinin
.cmıııyeııc lerıııer t e r f l süreıerininkısaltılmasını öngören yasa önerisi TBMM İçişleri
Komisyonu'nda kabul edildi. ANAP Yozgat Milletvekili
Ali Şakir Ergin ve DYP Erzurum Milletvekili Ismail
Köse'nin yasa önerileri birleştirilerek göriişülen ve
komisyonda kabul edilen yasa önerisine göre, Polis
Akademisi mezunlan ile meslekle ilgili 4 yıllık
yüksekokulları bitiren komiser yardımcıları ve komiserler
3 yıl başkomiser ve emniyet amirleri de 4 yıl görev
yaptıktan sonra bir üst rütbeye terfi edebilecekler. Diğer
yüksekoğretim kurumlanndan mezun olan komiser
yardımcıları 4 yıl, komiser yardımcılan ise 5 yıl sonra üst
rütbeye yükselebilecekler, yasa önerilerinde, komiser
yardımcısı olacaklarm bekleme süreleri 5 yıl,
komiserlerin bekleme süreleri de 6 yıl olarak belirlendi.
HEP
Adana
Milletvekili Cüneyt Canver, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Ev-
ren'in anılarının "darbelerin bile ciddi yapılmadığım" orta-
ya çıkardığını söyledi. Canver, TBMM Genel Kurulu'nda
yaptığı konuşmada darbe söylentilerine değinerek şunlan söy-
ledi: "Bu söylentiler için başka yerlerden açıklama yapüıyor.
Bu konuda Meclis'in açıklama yapması gerekir. Gericiliğin
TBMM'den değil, birtakım politikacılann, bilim adamları-
nın kafasından kaynaklandığı açıklansın. Bu iktidar genel
seçimle gidecektir. Başka şeyler üretmek hiç kimseye fayda
getirmez. Artık darbeler bile ciddi yapılmıyor. Sayın Evren
bile anılarında uğurlu saydığı gün ve rakamlardan bahsede-
rek, mübarek cuma günü darbe yapılmasına karar veriyor;'
P A R T İ L E R D E N
Evren'in anıları TBMM'de
DSP'nin kuruluşu E ^gününde özel olarak bir etkinlik düzenlenmezken,
cumartesi günü İzmir'de yapılacak mitingin yıldönümü
için organize edildiği bildirildi. DSP genel
merkezi yetkilileri Genel Başkan Bülent
Ecevit'in İstanbul'da olması dolayısıyla
bugün partide herhangi bir kutlama
programı olmadığını ifade ettiler. Yetkililer,
17 kasım cumartesi günü tzmir'in Bornova
ilçesinde düzenlenecek açık hava
toplantısının amacının DSP'nin kuruluş yıldönümü
olduğunu belirterek, Rahşan Ecevit'in de katılacağı
mitingte. Bülent Ecevit'in DSP'nin hedefleri ile bugünkü
sorunlan dile getiren konuşma yapacağını belirttiler.
T u r k
Sanayici ve
i ş a d a m l a r ı D e r n e gi
(TÜStAD) Başkanı Cem Boyner, basında yer alan
"DemirePden Boyner'e veliahtlık teklifi" başhklı habere
iiişkin olarak yaptığı açıklamada, "Şu andaki görevim
benim siyaset dışında kalmamı gerektiriyor" dedi. Boyner
açıklamasında, "Partiden ve Sayın Demirel'den DYP'de
görev almam yolunda davet aldım. Gerçekten çok
müteahhassisoldum" dedi. Olayı demokrasi ve hur teşebbüs
açısından gurur duyulacak bir gelişme olarak değerlendiren
Boyner, görevi nedeniyle öneriyi kabul edemeyeceğini
açıkladı. Boyner, "Demokrasi açıklık rejimidir. Bu tür
konulann açıkça tartışılmasından rahatsızlık duymuyorum"
dedi. ANKARA (ANKA)
ndyır
n a r t i c î ANAP'tan ayrılarak bağımsız
paı U M o l a n a l t l m i
ı,e t v e k i n n i n
"Demokratik Mücadele Partisi" dün resmen kuruldu.
DYP'ye yakında katılacak olan "hülle partisi"nin
kurucu başkanlığına Kayseri Milletvekili Servet
Hacıpaşaoğlu getirildi. Hacıpaşaoğlu ve Kastamonu
milletvekili Nurhan Tekinel'in de aralarında bulunduğu
dört kişilik DMP heyeti, dün saat 11.00'de İçişleri
Bakanlığı Genel Sekreteri Mustafa Çetin'e kuruluşla
ilgili evrakları verdiler. Başvurunun kabulünden sonra
bir bildiri yayımlayan DMP'liler, Türkiye'nin başta
gelen gereksiniminin siyasi istikrar olduğunu belirterek
Türkiye'nin geleceğinde yeni koalisyon dönemlerinin
yaşanmaması için fikir ve siyasi felsefe açısından
birbirine yakın partilerin birleşmesi gerektiğini
savundular. Veysel Atasoy, Akın Gönen, Nabi Sabuncu,
tlyas Aktaş, Nurhan Tekinel ve Servet Hacıpaşaoğlu'nun
kurucuları arasında bulunduğu partinin DYP Büyük
Kongresi'nden önce feshedilerek DYP'ye katıiması
bekleniyor. (Ankara / Cumhuriyet Bürosu)
ÖLÜM
Eski milletvekili Güneş
• ANKARA (AA) — Kırşehir eski milletvekillerinden
Mustafa Kemal Güneş Ankara'da öldü. 65 yaşında ölen
Mustafa Kemal Güneş'in cenazesi bugün Kırşehir
Cacabey Camisi'nde kılınacak öğle namazından sonra
Âşık Paşa Mezarlığı'nda toprağa verilecek.
SHP tstanbulİl Başkanı Karakaş uygulamanın sosyal demokrasiye ters olduğunu söyledi
'Görevden almalar yanlış'Adana il ve Seyhan ilçe örgütlerinin genel
merkez tarafından görevden alınmasını yanlış
bulan Ercan Karakaş, "Cesur ve köktenci
değişim gerekli, yeni bir üye yapılanmasına
gidilmeli" dedi.
lç Politika Servisi — SHP İs-
tanbul Jl Başkanı Ercan Kara-
kaş, Adana il ve Seyhan ilçe ör-
gütlerinin genel merkez tarafın-
dan görevden alınmasını, "sos-
yal demokrasi anlayışa ters bir
uygulama" olduğu gerekçesiy-
le karşı çıktığını, ancak bunun
Adana'da daha önceden yapı-
lanları onayladığı anlamına gel-
mediğini söyledi. Karakaş,
SHP'nin yeni bir üye yapılan-
masına ihtiyacı olduğunu da be-
lirterek "üye yemleme sistemi
bu sorunu çözümlememiştir.
Cesur ve köktenci değişim
gereklidir" dedi.
Karakaş, Cumhuriyet'in gö-
revden almalarla ilgili sorusunu
yanıtlarken sosyal demokrat
partilerin evrensel pratiğinde se-
çimle gelen organları görevden
alma pratiği olmadığına dikkat
çekerek şurçlan söyledi:
"Ülke >önetiminin seçimle
belirlenınesi ve seçbnle değişme-
si ükesini ödiinsttz savunan sos-
yal demokrasi bunu parti için-
de de aynen uygulamaktadır.
Bu nedenle görevden almalan
dün olduğu gibi bugün de doğ-
ru bulmuyorum. Bu, Adana'da
olanları onayladığım anlamına
gelmez. Tam aksine üye sahte-
ciliği ik enerjik olarak mücadele
edilmesinden yanayım. Bu işle-
ri bilerek yapanlar için disiplin
kurullan çauştınlmah ve partiy-
le ilişkileri kesilmelidir.
Diğer yandan, SHP'nin çağ*-
daş sosyal demokrat parti anla-
yışına uygun yeni bir üyelik ya-
pılanmasına ihtiyacı olduğu gö-
rülmelidir. 'Üye yenileme' bu
sorunu çözememiştir. Cesur ve
köktenci degisimler yapılmadan
sorun çözülemeyecektir.
SHP'de üye Ue sempatizanın
ve seçmenin farkını belirgin hale
getirecek yeni düzenlemeler >a-
pdmalıdır. Hak ve sonımluluk
sahibi, odentisini ödeyen ve par-
ti içi yaygın eğitimle surekli ye-
ni bilgilerle donatılan asıl işlevi
politika üretmek olan yeni bir
üyelik anlayışj hâkim kılınma-
lıdır.
Geçmişte Baykal yönetimi
üyelik konusundaki iyileştinne
önerilerini reddetmişti. Eski, iş-
levsiz üyelik anlayışında ısrar et-
mişti. Bununla da kalmayıp
aralarında tstanbul, Adana,
Ankara, Bursa ve Diyarbakır'-
ın da bulunduğu 11 ili hizipçi bir
anlayışla görevden almışu. Bu
iller ve görevden alınan diğer il-
çeler SHP'nin toplam üyesinin
yansının kayıtlı olduğu orgüt-
İerdir. Geçmişte yüz binlerce
üyenin iradesini niçe sayarak
dar grupçu anlayışla örgütleri
görevden alan Baykal yönetimi-
ni, Adana olayındaki tutumunn
inandıncı bulmuyorum."
Bu arada SHP MYK'nın
dünkü 3 saatlik toplantısında
Adana ve Seyhan yönetimlerini
belirlendi. MYK daha önce
Adana ü başkanlığına Tiimer
Mavi, Seyhan ilçe başkanlığına
da Mehmet Tatlı'yı getirmişti.
MYK'da aynca Yakakent'e es-
ki milletvekillerinden Fahri Bi-
rer'i ilçe başkanı olarak atadı.
Partiye geri dönen 22 kişinin İs-
tanbul Adalar ilçesine başvuru-
ları kabul edildi.
İnönü'den hükümete:
Vestel'i
kurtanrken
çiftçiyi
düşünmüyor
Hükümetin partizanca
tutumunu eleştiren
SHP lideri "Tehlikeye
atarken 'hangi
partidensin' diye
sormuyorlar, hizmet
getirirken 'hangi
partidensin diye mi
soruyorlar" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — SHP Genel Başkanı Er-
dal tnönü, hükümetin partizan-
ca tutumunu eleştirdi. "Tehlike-
ye atarken 'Hangi partidensin'
diye sormuyorlar. Hizmet geti-
rirken hangi partidensin diye mi
soruyorlar?" dedi. İnönu, hükü-
metin Asil Nadir'e ait Vestel şir-
ketini kurtanrken Körfez krizin-
den etkilenen çiftçiler için bir
şey yapıp yapmayacağmı sordu.
Inönü, üretidnin 657 milyar ala-
cagı bulunduğunu belirtti.
İnönü, dün Ankara'nın Göl-
başı ilçesine bağlı Karagedik bel-
desinde düzenlediği basın top-
lantısında, çiftçilerin enflasyona
esir edildiğini söyledi.
Üreticinin 657 milyar alacağı
olduğunu, bu nedenle de borç-
larını ödeyemediğini anımsatan
tnönü, "Hükümete öneriyonız:
Ürününü aldığınız çiftçinin ban-
ka ve kooperatif borçlannı ala-
caklanndan mahsup ediniz. Pa-
rasını hemen odeyiniz" dedi.
SHP Genel Başkanı İoönü,
Toprak Mahsulleri Ofisi'nin
çiftçi önündeki her türlü engeli
kaldırmasını da isteyerek "Hü-
kümet, Vüksek Pbudama Kunı-
lu'oun karan ile Beslen Makar-
na ve Gıda Sanayii gibi Ziraat
Bankası'na, Emlak Bankası'na
20 milyar liranın çok üzerinde
borcu olan bir şirketi kurtardı-
gı gibi Körfez krizinden etkile-
nen çiftçilerimizi de kurtaracak
mıdır?"diye sordu. İnönü, hü-
kümetin "Köylünün vüksek fi-
yatla gübre almasına, tanmsal
kuruluşlann işlemez hale gelme-
sine bilinçli olarak seyirci kaldı-
fını savundu.
SHP Genel Başkanı Inönü,
ziraat odalannın yasalardaki ye-
tersizlik nedeniyle güçlükle
ayakta durduğunu da kaydede-
rek mevcut yasaların koopera-
tifçiliğin gelişmesi için engel ol-
duğunu savundu ve devletin bu
kuruluşlardan elini çekmesini is-
tedi.
SHP Genel Başkanı Inönü,
tütün üreticisinin piyasanın açıl-
masını büyük bir tedirginlikle
beklediklerini söyledi.
SHP lideri, basın toplantısın
da sonra Karagedik Belediyesi'-
nin yaptırdığı çocuk parkını hiz-
mete açtı ve SHP'li Belediye
Başkanı Osman Şehiner'i ziya-
ret etti.
SHP'DE SAHTE ÜYELİK
Baykalcı delegenin
kaydı ANAFta çıktı
SHP'nin son kurultayında Baykal ekibi için
oy kullanan delege Mehmet Yeşilkavak'ın
ANAP Seyhan ilçe örgütüne uzun bir süredir
üye olduğu öğrenildi.
UFUK TEKİN
gün önce ölen eski başbakanlardan Prof. Dr. Sadi
ı r m a k ( du n jstanbul'da düzenlenen devlet töreni ile top-
rağa verildi. Sadi Irmak için İstanbul L niversitesi'nde de anma toplantılan düzenlendi. Cena-
zesi Vilayet önüne getirilen Sadi Irmak için düzenlenen devlet (örenine, Cumhurbaşkanı Turgut
Özal adına Yaver Albay Sedat Özdemir, Irmak'm ailesi, TBMM adına Başkanvekili Aytekin
Kotil, Devlel Bakanı İbrahim Özdemir, Çalışma Bakanı tmren Aykut, bazı milletvekilleri, İs-
tanbul Valisi Cabit Bayar, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Muhittin Fisunoğlu, Irmak'm çalışma
arkadaşlan ile yakınlan katıidılar. Tören sırasında. TBMM Başkanvekili Aytekin Kotil ve Devlet
Bakanı İbrahim Özdemir, Irmak'ın kişiliği ve çalışmaları hakkında birer konuşma yaptılar. Sadi
Irmak'm cenazesi Fatih Camii'nde kılınan namazdan sonra Aşiy^n Mezarlığı'nda toprağa ve-
rildi. (Fotoğraf: Uğur Günyüz)
ADANA —
Sahte üye ya-
pıldığı savıyla
il yönetimiyle
birlikte görev-
den alınan
SHP Seyhan il-
çe örgutündeki
bir üyenin ay-
nı zamanda
ANAP'ta da kaydırun olduğu
ortaya çıktı. SHP'nin son ola-
ğanüstü kurultayında Baykalcı
ekip için oy kullanan delege
Mehmet Yeşilkavak'ın, ANAP
Seyhan ilçe örgutune uzun bir
süredir üye olduğu öğrenildi.
Kızı ve eşi de ANAP'ta üye olan
Yeşilkavak, "Söylentileri ben de
duyunca ANAP'tan istifa ettim.
Ben bir demokratım" dedi.
"Sahte", "mükerrer",
"sağcı" ve "palates baskılı"
üyeler kaydedildiği savları üze-
rine kaosa sürüklenen SHP Sey-
han ilçe örgutündeki Döşeme
mahallesinden üye, kurultay de-
legesi Mehmet Yeşilkavak'ın,
birkaç yıldır ANAP Seyhan il-
çe örgütünde 8441 numaralı üye
ohduğu saptandı. ANAP Sey-
han İlçe Başkanı Bingöl Yalçın,
Yeşilkavak'ın uzun bir süredir
partilerinde üye olduğunu, an-
cak 25 Ekim 1990 günü örgüte
gönderdiği bir dilekçeyle istifa
ettiğini söyledi. Mehmet Yeşil-
kavak'ın SHP'de kurultay dele-
gesi olduğunun belirtilmesi üze-
rine ANAP İlçe Başkanı Yalçın,
"Nasıl olur? Sorduk, bu arka-
daş aktif değil, ama bizim de
üyemiz. Üyemiz olmasa neden
istifa dilekçesi versin? Muhte-
melen eylül ayındaki delege se-
çimlerimize de katılmıştır" de-
di.
Eşi Taliba ile kızı Siireyya Ye-
şilkavak'ın da ANAP Seyhan il-
çe örgutünün 8437 ve 8438 nu-
maralı üye oldukları ortaya çı-
kan Mehmet Yeşilkavak,
ANAP'taki kaydını "söylenti"
olarak değerlendirdi. "Söylen-
tiyse neden istifa dilekçesi ver-
diniz?" sorusuna Mehmet Ye-
şilkavak, "Mahallede 'Mehmet
Bey ANAP üyesi' diye laf çıkın-
ca her ihtimale karşı istifa dilek-
çesi gönderdim. Beni ANAP'ta-
ki delege seçimlerini kazanmak
için Zeki diye biri kaydetmiş.
Ama ben kendim kaydolma-
dım" diye konuştu.
SHP'nin 28 eylülde yapılan
olağanüstü kurultayında Deniz
Baykal ve ekibine oy verdiğini
belirten Mehmet Yeşilkavak'la
ilgili "çift üyelik" durumunun
SHP Genel Sekreter Yardımcı-
sı Güneş Gürseler'e de bildiril-
diği, ancak bugüne kadar her-
hangi bir soruşturma açılmadı-
ğı bildirildi.
SHP'li Anakent Belediye
Meclis üyesi Dursun Gündoğdu,
"Mehmet Yeşilkavak sadece bir
örnek. Daha böylelerinden çok
var. Sahte üyelik konusu bir id-
dia değil gerçektir. Partiye de
zarar vermektedir" dedi.
Bayındırlık Bakanlığı bütçesi görüşüldü
4
Urfa tüneli inşaatında aksaıııa var'Bakan Altınkaya, inşaat hızındaki aksamanın,
müteahhit firmanın 19 milyar liralık nakit
alacağından kaynaklandığını söyledi.
Bakanhk bütçesi görüşülürken, İstanbul'un su
sorununun çözümünde 'deniz suyunun arıtılması'
da gündeme geldi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Bayındırlık ve İskân
Bakanı Cengiz Altmkaya, "Mü-
teahhit firmanın 19 milyar lira
nakit alacağı nedeniyle Urfa Tü-
neli inşaatının hızında aksama
olduğunu" söyledi. İstanbul'un
su sorununun çözumu için "de-
niz suyunun arıtılması" yoluna
gıdileceğini kaydeden Altmkaya,
2000 yılından 2025 yılına değin
15 milyon nüfus için İstanbul1
un su gereksiniminin karşılana-
cağını belirtti.
TBMM Plan ve Bütçe Komis-
yonu'nda dün Bayındırlık ve İs-
kân Bakanlığı'nın bütçesi görü-
şüldü. Altınkaya, 2000 yılında
İstanbul'un nüfusunun 9.7 mil-
yona ulaşacağı ve su gereksini-
minin 939 milyon metrekup ola-
cağının hesaplandığını bildire-
rek, DSİ'nin ilk aşamada Melen
çayı birüıci aşama inşaatı ile Ki-
razdere ve Sazlıdere barajlarını
ele alacağını, bu tesislerin top-
lam maliyetinin 1 milyar dolar
olduğunu anlattı.
Yıllık bütçelerde, kalkınmada
öncelikli yörelere getirilen yatı-
nm hizmetlerine gereken öne-
min verildiğini vurgulayan Al-
tınkaya, "1990 yıh bütçesinden
yatırım ödeneğinin yüzde
44.6'sını teşkil eden 1 trilyon 488
milyar lira, 1991 yılı bütçesinden
de yatırım ödeneğinin yüzde
38.4'ünü teşkil eden 1 trilyon
894 milyar lira bu yörelere
aynlmıştır" dedi.
Bütçe üzerine ilk sözü alan
ANAP Çorum MilletvekUi Ünal
Akkaya, İstanbul'un su sorunu-
nun çözümü için bakanhğın
TRT ile işbirliği yaparak her gün
"Yağdır Mevlam Su" şarkısını
çaldırmasını, böylece vatandaşın
yüreğine su serpileceğini söyledi.
SHP İzmir Milletvekili Birgen
Keleş, bugün kentleşme ve ko-
nut politikalarının formüle edil-
mesinden sorumlu merkezi bir
otoritenin bulunmadığını belirt-
ti. Belediyelerin yetkilerini kısıt-
layan uygulamalara gidildiğini
vurgulayan Keles, verel vönetim-
leri kaybeden iktidann, imar
planı yapma ve onama yetkisi-
ni belediyelerin elinden aldığını
anlattı. Belediyelerin gelirlerine
iiişkin yasa maddesinin değişti-
rilmek istendiğini söyleyen Ke-
leş, "Vasalarla böyle oynamaya
kimin hakkı var" diye sordu.
DYP Niğde Milletvekili Mah-
mut Öztürk de, yapımı henüz ta-
mamlanan Onkoloji Hastanesi
1
nin asansörünün çalışmadığinı
söyleyince ANAP Aydın Millet-
vekili Okan Çağlar. "Müteahhiti
kim? tnci Baba. Sizi destekleyen
baba" diye söze girdi. Öztürk,
Çağlar'a, "Devlet ihalelerinde
mafyalar var. Sizde bin tane İn-
ci Baba, hem de usturuplu ba-
balar var" diye karşıhk verdi.
GAP'ta müteahhit alacaklannın
zamanında ödenmemesi nede-
niyle projenin uygulanmasmda
sıkıntılar olduğunu kavdeden
öztürk, Karayollan'nda keyfılik
olduğunu, devletin çukur ve ya-
maçlarla dolu yolların bakımı-
nı yapmak yerine, kaynaklan
lüks ve gösterişli otoyolu yapı-
mma aktardığını söyledi.
ANAP İstanbul Milletvekiü
Reşit Ülker İstanbul'un susuzlu-
ğunun kuraküktan değil SHP'li
belediyelerin beceriksizhğinden
kaynaklandığını öne sürürken
SHP İstanbul Milletvekili Ali
Topuz İstanbul Büyükşehir Be-
lediyesi'nin sorunu çözmek için
elinden geleni yaptığını söyledi.
Otoyol sevdası yüzünden dı-
şarıya ve içeriye vüksek faizle
borçlanıldığını kaydeden DYP
Zonguldak Milletvekili Tevfik
ErtUzUn ise "Devletin otoyollar-
dan aldığı ücretler de çok paha-
u. Devlet bu yollardan haraç alı-
yor. Vatandaş dava açsa kazanır.
Açan olmazsa ben açacağım."
CUNEYT ARCAYÜREK yazıyor
İki Lider, İki Niyet...
ANKARA — DYP'nin gençleşeceği, yöneti-
ci "takımın" yenileneceği savlarmın gazeteler-
de kol gezdiği günlerdi. O sıralar Demirel, "Bi-
ri Romanya'dan öteki Yugoslavya'dan iki trans-
fer yaptım mı, takım tamam. Şimdi bunları
arıyorum" diyor, her aklına gelenin kendine gö-
re hava bastığı DYP kongresiyle ilgili yanlış,
doğru ya da eksik irdetemelerle hafiften dalga
geçiyordu.
Ne var ki dalga geçilen beklentilerin ilki doğ-
ru çıktı. Odalar Birliği eski başkanlarından Er-
sin Faralyalı, DYP'ye kaydını yaptırdı. Dün de
TÜSİAD Başkanı Cem Boyner'in Demirel'den
sonra lider olacağı vaadiyle partiye gireceği ya-
yımlandı.
Beklentilerde bir canlılık gözlendi. Faralya-
lı'dan sonra Boyner, "dışarıdan transfer" ikin-
ci kişi miydi?
Teİefonda söyleşirken Demirel, "Yok canım,
yanılıyorsunuz" dedi. "Benim Simoviç gibi bir
kaleciye ihtiyacım var."
Ya Boyner? Hani bugün yarın DYP'li olaca-
ğı, üstelik genel başkanvekili sıfatıyla görev ala-
cağı, kısacası Demirel'in veliahtı Boyner?
Demirel yine, "Yok öyle bir sey"dedi. Boyner,
dün sabah Demirel'i aramış, gazetelerin "aziz-
lik yaptığından" söz etmiş, yayınlardan "daha
çok Demirel hesabına üzüldüğünü" söylemiş-
ti. Demiref adına veliaht haberlerinden üzülrrte?
Anlamı yoktu ama, Boyner'i teselli görevi De-
mirel'e düşmüştü:
"Doğru" dedi Boyner'e Demirel ve ekledi:
MAVİ DÜNYA'YA GÖNÜL VERENLER
DtNİZCÎNıN
• Bodrum Kupası * 1900' DEN GÜNÜMÜZE
GULETLERYELKEN TEKNELER
BASTI
• VVindsurf:
KLASİK DÖNÜŞLER
* AKDENİZ'İN
DOĞUSUNDABİR
ANTİKLİMAN:
AEGAE
KASIM 1990"^ SAY|:79
OenizdaveEvinizda"
D ItKjdUTlST TK )»3<0?
"Ben bir veliaht arıyorum. Ama Ingiltere'nin 42
yıllık kraliçesine veliahtlık yapan birisi gibi bir
veliaht arıyorum."
Kırk iki yıl bekleyecek bir veliaht? Şakalaş-
mayı aktaran Demirel, bir yandan gülüyor, öte
yandan Boyner'in partiye niçin giremeyeceği-
ni kesin dille açıklıyordu: "Boyner, bir işadamı
Siyasete fiilen nasıl girecek, işi gücü var"
diyordu.
Kuşkusuz DYP'de kimi önemli görevlere ni-
yetli olanlar ya da olmayanlar bulunabilirdi. An-
cak bir başka lider dün bize "gerçek
niyetinden" söz ediyordu.
Erdal İnönü, "Evet, Bağdat'la Ürdün'e gitme-
ye niyetliyim" diyor, "Ama niyet yeterli değil"
diye sürdürüyordu. Karar vermişti, ancak git-
meyi tasarladığı iki Arap ülkesinden "olumlu
yanıtlar" beklediği anlaşılıyordu. Niyet ancak
o zaman gerçekleşmiş olacak ve açıklanacak-
tı. "Çok ihtiyatlıydı."
İnönü, önceki gün SHP grubunda Ortadc-
ğu'da güvenlik ve işbirliğini sağlayacak bir kon-
feransın toplanması fikrini ortaya attı. Ancak
konferans için öncelikli bir koşul öne sürüyor-
du: Irak'ın Kuveyt'ten çekilmesi!
İnönü gibi niceleri -rehine bahanesiyle- Bağ-
dat'a gidip geliyor; ne çare, Saddam, Kuveyt-
ten çekileceğini değil ifade etmek, dokundur-
muyor bile. SHP Başkanı, bir konferans fikriy-
le Bağdat'a giderek Saddam'ı Kuveyt'ten çekil-
meye nasıl razı edecekti?
"Sağlamak diye bir iddia yok. Elberte Ku-
veyt'ten çekilmesini isteyeceğim" dedi İnönü.
Saddam'a söyleyeceklerini, Urdün'de öne sü-
receKierını daha şimdiden kafasında planlan-
mıştı. Şöyle diyecekti:
"Savaş, bir yol değfldir. Yanlıştır. Uzun vade-
de bir barış esastır ve uzun vadeli barış ise sı-
nırlara saygı göstermekle başlar."
Ana fikir buydu konferans için. İnönü, "ge-
ziyle ilgili çalışmaları arkadaşlarının yaptığını"
söylüyor, bir hafta içinde sonuç alınabileceği-
ni ekliyor.
Gezi üzerinde çalışmalar yapan
"arkadaşlan" ise İnönü'den ayrı kimi program-
lar, planlardan söz edıyorlar. Örneğin İnönü, ge-
zinin Dışişleri'ne önceden bildirilmeyecegine
değinirken genel merkezdekiler "önce partide
aralarında geziyi konuşmayı sürdüreceklerini,
sonra Dışişjeri'ne bildireceklerini, Bağdat ve
Amman'da İnönü'nün neler söyleyeceğini bir
paket' olarak saptadıktan sonra ilgili büyükel-
çiliklerle temasa geçeceklerini" bildiriyorlar.
Dışişleri de dün, İnönü'nün gezisiyle ilgili bil-
gıye sahip olmadığını açıklamakla yetiniyor. Ne
var ki bir soru bir yanıt akıllara takılıyor.
TÖ gibi dış siyasetteki oyunlarla içeride ve
dışarıda prestij kazanmayı aklına koyan bir li-
der, Erdal İnönü'nün çantasında uzun vadeli
planlarla Bağdat'a gitmesini uygun bulabilir
mi?
Tersine, daha başta bu gezinin anlamsızlığını
kanıtlamaya çalışır, kuşkusuz çalışacak.
Bu gezi -Ecevit'ten sonra- SHP'ye neler sağ-
lar, kestirmek zor. TÖ'nün düşlerine bir ortak
getirir ki gezi Çankaya'nın işine hiç gelmeyebilir.