Katalog

7 EKİM 1990 CUMHURÎYET/7 ANKARA HAVASICumhuriyet Ankara Bürosu BAŞBAKANIN GENÇLİĞİ Pehlivan Akbulut Başbakan Akbulut gençlık yıllarından söz etmeyi pek sever. Öğrencılığınde, genclığınde başından geçenlerı her fırsatta anlatır. Sohbet konusunun spor olduğu bır kokteylde Akbulut yıne gençlık yıllarına döndu "Bızım zamanımızda bugünkü gıbı futbol ayakkabıları yoktu. Şımdikıler çok lyı Bız postaîıa futbol oynardık Ben de fena değıldım o zamanlar. Ayrıca ben güreşe çıktım. Pehlıvanlık da yaptım. Ama bızım zamanımızda her şey çok kısıtlıydı " BUSH'UN AKIL HOCASI Körfez, sofranın tuzu biberi oldu DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, partısının TBMM grubunun salı günku toplantısında sırasıyla Istanbul'dakı saldırı olaylarına, benzin fiyallarına yapılan zamma, iki Almanya'mn birleşmesıne, ünıversitelerin açılmasına, ABD'de yapılan BM Çocuk Zirvesı'ne değındi. Konuşmasının sonlarına doğru, hâlâ Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ABD'ye yaptığı zıyarete ve Körfez krızine değınmeyen Demirel, mılletvekiilerının ve gazetecılenn bu konudakı şaşkınlığım anlamış olacak kı bu konudaki eleştırilerine, "Körfez'siz yapamayız Sofranın tuzu biberi oldu" dıye başladı. Demirel, Özal'ı ABD Devlet Başkanı George Bush'un "akıl hocası" ve "Ortâdoğu uzmanı" dıye niteledi DYP liderı, bu sözterıne dayanak oiarak da Özal'ın ABD gezısı sırasında yaptığı açıklamalardan gün gun yaptığı alıntıları gösterdı: "Özal, bırinci gün, 'Ambargo bu ışı çözer' dedı. Bush o sırada, nasıl güç kullanılacağının hesabını yapıyor. Ikıncı gun, 'Ambargo ile çözülebıleceği kanısındayım. Ama, asker de kullanılabilır' dıyor. Bu sabahkı (2 ekım salı günu) beyanatı çok şık. Anlaşılan Amerıka başını dondürmüş, 'Göreceksiniz, Saddam Kuveyt'ten çekılecek' diyor. Bu arada Ingılız Başbakanı güç kullanmaktan yana. Fransa da buna razı olmuş Sovyetler Bırlığı güçten söz etmeye başlamış Sadece Sayın Özal, 'Saddam çekılir' diyor. Temennı ederım, Sayın Özal'ın bu ışı herkesten lyı bıldığı ortaya çıkar." GUNUN FOTDGRAFI Öğrencilere betfava KFÇIDREN BELEDİYESI • ' ETSIZT K E • Mt BASl TMISTIR ANAYASA KOMISYONU Musa Gökbel'e Erdal Kalkan ısrarı SHP Genel Başkanı Erdal İnönü ve arkadaşlarının, "Temellı kapatılmış sıyası partilerın açılması'na ılışkın yasa tasarısı TBMM Anayasa Komısyonu'nda göruşulurken yaşanan gergın atmosfer, SHP Izmır Mılletvekılı Turan Bayazıt'ın yaptığı ufak bır hatayla az da oisa yumuşadı. ANAP Kahramanmaraş Mıl- letvekılı Mehmet Onur Bayazıt'ın, hükümetı ve 12 Eylül askerı yonetımini eleştırdığı konuşmasını tamamlamasından sonra tasarıyı hazırlayan SHP ÇEVRE Öğret dersi, al parayı İthalat-ihracattan. dövız ticaretine kadar her alanda liberallığı savunan ANAP hükümetı, eğitımde de benzer yoltar ızliyor. Çevre dersinı en iyı öğreten öğretmene 3 mılyon lıra para ödülü geliyor. Çevre bilincinın yaygınlaştırılması açısrndan öğretmene maddi teşvık belkı olumlu sonuç verecek. Bu arada öğretmen de çevre bilincini perçınleştırecek. Ama öğretmenlere anımsatalım. örneğin, Alıağa Termık Santrah'nın çevreye zarar verdığinı öğretmek yasak. Hatta vatan haınlığı... Gökova Termik Santrah'nın zararlarından soz etmek de yasak. Belki çevre bılincine uygun, ama ANAP politikasına uygun değıl. Bu koşullarda çevre bilincini gerçekten oğretebılecek öğretmen odülu de fazlasıyla hak etmış olmayacak mı? mılletvekıllerıne. "Partinin kuruluşunun üzerinden altı yıl geçtiğini anımsattı ve neden bu kadar geç kalındığını sordu. Bayazıt bunun üzerine yanında oturan SHP Muğla Milletvekili Musa Gökbel'i elıyle gostererek "Bu sorunuzu Sayın Erdal Kalkan yanıtlayabilır" deyınce, Gökbel başını öne eğıp diğer üyelere duyurmamaya çalışarak Bayazıt a "Musa, Musa" dıye fısıldadı. Ancak Gökbel'ın bu uyarısı işe yaramadı; Bayazıt, Gökbel'e "Erdal Kalkan" demeyi sürdürdü. Bu ısım yanılmasının farkma (sessızce güien gazetecılenn dışında) kımin vardığı anlaşılmadı, ancak bu sırada söz almak ıçin ellerıni kaldıran bazı ANAP'lı üyeler de aynı hatayı yaptılar. Komısyon Başkanı Kamil Tuğrul Coşkunoğlu'nun söz verdığı ANAP'lı üyeler, kendılerınden önce el kaldıran Gökbel'i gostererek, "Önce Erdal Bey konuşsun" dedıler. GUL - GEC INONÜ HIKAYELERI Tezahürat ne zaman? Erdal Bey, fazla tezahurattan hoşlanmaz. Kuruftay öncesı delegeleri bilgılendırmek ıçın duzenledığı sohbet toplantılanndan bınnde salonda bulunanlar "Başkan Inönu" sloganlan atmaya başlayınca kendilerını uyardr "Arkadaşlar, tezahürat yapmayın Bılgı akımını engellıyor. Şımdı benı dınleyın. Daha sonra hep bırlıkte tezahürat yaparız." Erdal Bey'ın bu uyarıları hemen her sohbet toplantısında yinelemesı uzerıne kendısmi destekleyenler heveslerini kurultay sonrasına saklamak zorunda kaldılar. Ancak bu kez de Erdal Bey, "Benı kimın destekledığını kımın desteklemedığını unuttum. Şımdı onumüzdekı tek hedef ıktıdar olmalı" deyınce tezahuratçıların hevesı "ıktıdar sonrasına" ertelendı. Şımdı partılıler arasında "Ya Erdal Bey iktidara geldıktan sonra da 'Tezahüratın sırasr değil, icraata bakalım' derse torkusu egemen oldu. MALİYE BAKANLIGI Kahveci'den birfikir,birfiş Malıye ve Gumrük Bakanı Adnan Kahveci, birçok konuda urettığı ılginç fikırlerine bır yenisını daha ekledı: Parmak damgalı fişleme. Bakanlığın tum personelı yenı yöntemle fışlenmeye başlandı. Her ikı parmak ızinı "bilgi fişi"nm uzerıne bastıktan sonra el yazısıyla da "Malıye ve Gumrük Bakanlığı'nda görevlı olmaktan gurur duymaktayım" dıye yazacaklar Yenı uygulamaya karşı çıkan çalışanlardan bazılan görüşlerını şoyle dile getirdıler "Bir defa, Malıye ve Gumrük Bakanlığı'nda çalısmaktan gurur duymuyoruz Ekmek paramızı burada çıkardığımız ıçin çalışıyoruz. Dıyelım kı gurur duyduk. Burada çalışmak gururlu da başka bakanlıkta çalışmak gurur duyulmayacak bir şey mi? 12 Eylul dönemınde bıle bu ölçüde fişleme olmamıştı. Bununla neyi amaçlıyorlar." Kocaeli'de jandarma çavuşu Zeki Kural, şaka yapayım derken 22 yaşındaki Filız Aslantaş'ı tûfekle delik deşık ederek oidürmüş! Üzulmeyın canım, ne kadar ilerledığımızı gosterıyor: Artık ayı şakası değıl, jandarma şakası yapıyoruz! ** • Zina davasmda Tan/u: — Cinsel ilişki yok, demiş kurtulmuş. Dinsel ilişkidir! • • • Batı ülkelennı Türkıye'ye yardıma çağıran NAJO Genel Sekreteri VVörner: "Türkıye, Orîadoğu'nun temel dıreğıdır." Yardıma muhtaç olduğuna göre buna ortadırek derler. . Şinasi Nahit Berker HAYVANLAR ISMAÎL GÜLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK PİKNİK PİYALE MADRA ONLJN PRENSI * OLJÜRMUSUM HIZLI GAZETECİ \ECDETŞE\ '13 yıl onos. o Mayıs gecesınde. ne. ışim vardı 5okak orta- Snda ° Neden o/ımde., doğurmak uzere olan kadmımın y&nnda değil de ırtsafsızca bir surek: 3vırtın içı'ndeydto UAYAT 6OİU &BPEÜKİİM \LK TAKSİTl j BİRfSl OLMAK ? UAKSIZÜ3A İS/AM YılTROl 9 Ö ÇİZGİLİK KÂMÎL MASARACI GARFIELD JIM I 9ŞMAN- SINIZ DAVIS /O-fc p BT/MdAiaKİIZ — ^ ~ x ( K4DI \ ( ORDAN l) TARİHTE BUGÜN MİMTAZ ARIKA\ 7Ekim "M/NUTBMAN'KİMOİR.NEDİR?. 1$3t'D£ BüSUfJ UAİLU OCMUŞTİJ. DEI/LETLE& 'NlN OZGuGl.UK SAl/AÇI Sf&AStfiJ- l/E BU <4PI OZELUKU.E 'a* ( f ) AOt, Z/İMAN/MlZDA, ABO "HıN t8 £>£>/ BALrÇTK FUZELE&'NE \/E- G/LM/ÇTf/Ç. \/UKL£E& BAŞLfK 7XŞlX4M gu FUZELE&M /3 S'A/ K/LOMEreEL/K HEDEFLE- EDREMİT SULH CEZA HÂKİMLİĞİ'NDEN E. NO: 1989/687 K. NO: 1990/8) Gıda Maddelen Tuzüğü'ne muhalefet suçundan sanık Edremıt tb- rahımce Mah ve Caddesı No. 28'de mukım Sabrı oğlu Şüknye'den oJma 1932 D 'lu Necatı Soyupak hakkmda tuz rutubet miktarı faz- la, etikeü olmayan ekmeğı fınnında saüşa arz etüğı ve hakkında mah- kemeraızın 8.2.1990 gun ve 1989/687 Esas, 1990/81 karar sayıü ila- mıyla TCK'nın 398, 3506 SY, TCY. 19, 647/4, TCY 72, 647/5 TCY. 402 ve 402/2 maddelen gereğınce 470.000 TL ağır para cezası, 3 ay müddetle sanığın cürme vasıta kıldığı meslek, sanat ve tıcaretınm ta- tilıne, 7 gün müddetle işyenmn kapatılmasına, karar özetının kapat- ma suresince ışyerının göze çarpan bır yenne yapıştınlmasına karar verilmış olup ilan olunur 10 9.1990 Basın: 34672 ELAZIĞ 1. ASLİYE CEZA HÂKİMLİĞİ'NDEN ESAS NO: 1990/204 KARAR NO- 1990/229 1918 sayüj yasaya muhalefet suçundan mahkememizin 8.5.1990 gün lü ılamı ile sanık Cevdet oğlu, Hafset'ten olma, 1966 D.'lu Diyarba- kır Lice ılçesi Yalaza köyü hane: 9'da nüfusa kayıtlı bulunan Rama- zan Çelik'in musnet suçtan 1918 sayüı yasanın 25/2. maddesi uya- nnca müsaderesine, ağır para cezasını ödemekte aczi halinde bir gü- nîi 10 000 lira hesabı ile 647 sayüı kanunun 4 ve 1918 sayılı yasanın 56. maddesi uyarınca 300 gün hapse çevnlerek ınfazına karar veril miş olup venlen bu gıyabı hüküm yapılan aramalara rağmen sanığa tebliğ olunamamıştır. 7201 sayılı Teblıgat Kanunu'nun 29 ve müteakıp maddelen uya- rınca gazetede ılanına, neşnnden itıbaren 15 gün sonra sanık Rama- zan Çelik'e tebLğ edılmiş sayüacağına ilanen tebhğ olunur. Basın. 34637