Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 EKİM 1990 CUMHURİYET/17
HAVA DURUMU TURKİYE'DE BUGÜN
Meteoroloji Genel Müdürlüğü'n-
den alınan btlgtye göre yurdun
kuzBy kesımieri parçalı bulutlu di-
ğer yerter u buluöu ve açtk ge-
çeçek. H/^SICAKLIĞI: Artacak.
RÜZGÂR: Kuzey ve batı, yurdun
güney kesirntennöe gûney ve batı
yönlerten hafrf, ara sıra orta kuv-
vette esecek. Denızlerde. Gûney
Ege ve Akdeniz'de gûnbatısı ve k>
dos diğer denizterde kıble ve lo-
dostan 2-4, yer yer 5 kuvvetinde,
saatte 4-16, yer yer 21 deniz mili
hda esecek. Van Gölü'nde hava;
az butuflu ve açık geçecek. Rüz-
gâr güney ve bat yönlerden hafif, ara sıra oria kuvvette
esecek. Göl küçük daigalı olup, görüş uzaktığı 10 km. do-
layında bulunacak.
Adana
Adapazarı
Adıyaman
Afyon
AOn
Ankara
Antakya
Antaıya
Artvin
*dın
Balıtesır
Bııecik
BınoıM
aois
ç
D
A 33° 18° Oıyartakır
A 25"M7«Edıme
A 32° 15° Etancm
A 25° F'Eraırum
A 20° 6°Estaşehır
A 26° 8° Gaaamep
A 30° 19° Gıngsun
A 32° 16° Gûmûşhane B
B 23° 12° HaMön A
A 31° 16° Ispam A
A 25° 13° ISanbul A
A 21" 12° lanır A
A 28° 10° Kars A
A 29° 14° Kasfcmomj B
B 26° 8°Kays«ı A
A 25° 14° Kjrktara* A
A 22° 15° Konya A
B 25° 4°Kûalıya A
A 29° 14° Mabtya A
31° 13° Mnsa
25° 10° K Maraş
24° 7°Mersn
21° -2° Muflla
28° 7°Mu$
31° 16° NfOde
21° 14° Ordu
22° 7 ° t a
25° 13° Samsun
28° 10° Snrt
24° 16° Sınop
28°13°SiV9!
19°-r fctonöj
22° 7°Trah2on
25° 7°Tunc«l
23°1O°Uşak
25° 9p
Van
25° 9°YQ28at
26° 8°Zongddak
A 30° 15°
A 31° 14°
A 30° 19°
A 30° 14°
A 26° 9°
A 25° 9°
B 22° 15°
B 24° 14?
B 23° 18°
A 31° 17°
B 22° 13°
A 22° 6°
A 25° 13°
A 24° 14°
A 28° 9°
A 24° 12°
A 22° 9°
A 23° B°
B 21° 15°
y. ** 'yaftmurtu A açık B-buMlu G-gûneşiı K-kan;
DÜNYA'DA BUGÜN
Amsttrdam Y 18°
Amman A 32°
Aina
BaOdat
Bareekna
Bclgrad
Befim
Bonn
Budapeşffi
Onevra
Cezayır
Octde
Dubaı
Frankfurt
Hme
Kahıre
Kopenhag
KMn
Letaşa
A 27°
A 36°
A 22»
A 20»
Y 19°
Y 20°
Y 21°
Y 20°
A 18°
A 21°
A 28°
A 37°
A 35°
Y 20°
A 30°
H 8°
h 29°
Y 13°
Y 21°
A 31°
Lemngrad
Londra
Madnd
Mlano
Mûntı
Nmtort
Oslo
Pms
Prag
ftytf
Roma
Ş
Tel Awv
Tünus
Vtaedık
Vtyana
Y KP
B 16°
A 23°
A 21°
A 22°
B 8°
Y 22°
A 23°
B 13°
A 24°
A 19°
A 36°
A 24°
B 18°
A 28°
A 33°
A 28°
Y 16°
A 22°
B 18°
VfeshmgtonA 21°
Zûnh B 26°
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Siislü bir at ara-
bası... Arabistan'ın
çeşitli yerlerinde ku-
rulan pazar yerlerine
verilen ad. 2/ Tarla-
larda saban ve pul-
lukla açılan su yo-
lu... Tanntanımaz.
3/ Müslüman ülke-
lerde oturan Yunan
asıllı kimse... Ince
pide halinde ekmek.
4/ Hicap... İçecek
koymaya yarar cam
kap. 5/ Kırşehir'in
bir ilçesi. 6/ Güver-
1 2 3 4 5
9
cine benzer bir av kuşu... "O" gös-
terge sıfatının eski biçimi. 7/ Çağ,
mevsim... Eleman. 8/ Bir göz rengi...
Altının, simgesini aldığı Latince adı.
9/ Kimileri uğur sayar... Yayvan
sepet.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Inzva da denilen ve Güney Ana-
dolu'da yaşayan Türkmenler arasın-
da yaygın olan telli çalgı. 2/ Gereğin-
den çok yemek yiyen... Baş örtüsü
olarak kullanılan bir tür ipekle dokuma. 3/ Bir ağaç cinsL.. Bilgi
ve erdem bakımından olgunluk. 4/ Tümör... Ayakkabmın yu-
muşak olan üst bölümü. 5/ Çelikten oksit giderme işlemi sıra-
sında çok ince ve sert kalıntılar biçiminde oluşan artık madde.
6/ "Çalma, hırsızlık" anlamında argo sözcuk... Akıl. 7/ Pamuk
ıpliğinden yapılan kahnca kilim... Danimarka, Norveç ve İsveç'in
ufak para birimi. 8/ ABD'nin bir eyaleti... Bey denilen bir dişi
anyla kovandan çıkan arı topluluğu. 9/ Guneydoğudan esen yel.
60 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Feriha Tevfik Hanım
7 EKİM 1930
Galveston'da yapılan beynelmilel güzellik miisabakasına
iştirak etmiş olan 1929 senesi Türkiye güzellik kraliçesi
Feriha Tevfik Hanım elyevm Paris'te bulunmaktadır. Feriha
Tevfik Hanım Paris'te saçlarını beş bin Türk lirasına sigorta
ettirmiştir.
Feriha Tevfik Hanımın uzun
kıvırcık saçlan Paris'te Halk
ve bilhassa berberler arasında
büyük bir alâka uyandırmış ve
esasen çok olan uzun saç
modası taraftarlarmı bir kat
daha arttırmıştır. Paris
berberleri Feriha Tevfik
Hanıma, saçlarını daha fazla
uzatmamasını tavsiye
etmişlerdir. Bugün san'atin
manevîbabası olan ticaret,
maksadını terviç ettirmek için hiç bir şeyden
çekinmemektedir. Geçen sene Feriha Tevfik Hanımın uzun
saçlarını kıskanan bir el, buklelerinden birini makasla
kesmiş idi. Feriha Tevfik Hanım, bugün saçlarını sigorta
ettirmiş olduğundan, badema sigorta şirketinin nezareti
altında bulunacak olan ve umumun takdirini celbeden bu
hazinenin paraya inkılâp etmesine imkân kalmıyacakur.
30 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Kararlar dağıtılıyor
7 EKİM 1960
Yüksek Adalet Divanı Başkanı Salim
Başol, son tahkikatın açılması
hakkındaki kararnamelerin
nazırlanarak tabedildiğini ve dünden
itibaren Yassıada'da bulunan
sanıklara dağıtılmaya başlandığını
söylemiştir.
Hariçle teması tamamen önlenmiş
olan Başkan, dun saat 15.40 da Salim Başol
Yüksek Adalet Divanı mensuplarına tahsis edilmiş olan
Heybeliada'daki Panorama Otelinden çıkmış ve otelin
önüne özel olarak yapılmış olan iskeleden Acar motörüne
binerek Yassıada'ya gitmiştir. Bu sırada etrafta çok sıkı
emniyet tedbirleri alınmış ve iskeleye halkın yaklaşması
önlenmiştir.
Buna rağmen Acar motörüne binerken görüşmeye muvaffak
olduğumuz Salim Başol, sorduğumuz soruları aşağıdaki
şekilde cevaplandırmıştır:
Sonı - Duruşmalann 14 ekimde başlayacağı, fakat birkaç
gün aksamanın mümkün olduğu Adalet Bakanlığı
tarafından bildirilmiştir. Bu hususta kesin kararı siz
vereceksiniz. Duruşmalarm başlangıç tarihinin birkaç gün
geriye kalması ihtimali var mıdır?
Cevap — Sanmıyorum.
Soru — Son tahkikatın açılması hakkındaki kararnameler
basılıp sanıklara dağıtılmış mıdır?
Cevap — Evet.. Başlandı...
Sonı — Yüksek Soruşturma Kurulu bütün dosyaları
eksiksiz olarak Yüksek Adalet Divanına teslim etmiş midir?
Cevap — Evet İşte şimdi o dosyaları görmeye gidiyoruz.
öte yandan, Yüksek Adalet Divanı Mensuplannın ikamet
ettikleri Panorama Otelinin önüne helikopterlerin
inebileceği küçük bir alan yapılmasına başlanmıştır.
Bilindiği gibi fırtınalı havalarda motörle Yassıada'ya gitmek
imkânsızlaştığı takdirde, Yüksek Adalet Divanı
mensuplarının Ada ile irtibatlan helikopterlerle
sağlanacaktır.
Otelin etrafında devamlı olarak devriye gezen Bahriye
erleri,halkın civara yaklaşmasına engel olmaktadırlar.
Evleri otelin yakınında bulunan kimseler arka yoldan
geçebilmektedirler. Otelin etrafı tel örgülerle çevrilmiştir.
Devriye gezen hücum botları sandal, motör veya diğer
vâsıtalarla denizden otele yaklaşılmasına imkân
bırakmamaktadırlar.
Otelde çalışmalar yapan Divan Üyelerinin teleobjektifli
fotoğraf makineleri üe resimlerinin çekilmesi ihtimalleri
dahi düşünülmüştür. Bu maksatla otelin pencereleri
perdelerle sımsıkı kapatılmıştır.
GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet
Anayasa bunalımı
7 EKİM 1989
SHP Genel Başkanı Erdal Inönü, yüzde 21.80'lik
çoğunluğuna dayanarak Başbakan Özal'ın
cumhurbaşkanlığı seçimini yaptırmasıile ülkede bir
"anayasa bunalımı" patlak vereceğini bildirdi. Özal'ın
"daha iyi mevkiye gelmek için halkı feda ettiğini" kaydeden
Inönü, bundan sonraki mücadelelerinin yeni bir anayasa
yapma mücadelesi olduğunu söyledi.
TARTKMA
Körfez Olayları ve Türkiye
Batı'nın güvenliği için Avrupa'da asker bulunduran ve Batı
Avrupa'yı nükleer başlıklı füzelerle donatan ABD, kıtalar
arası egemenliğinin en büyük dayanağı olan silahlı birliklerini
Avrupa'dan nereye kaydıracaktı? ^
rini Hitter görüntülü Saddam Httseyin'den
korumak için Suudi Arabistan'a taşınma-
ya başladılar.
Böylece Avrupa, hem SSCB'nin ve hem
de ABD'nin askeri gucünden arındırılmış
. . . . . . . . , , ,j x v- olacaktı. Hem de Dogu-Batı blokunun gü-
ğu-Batı çelışkısının ana momentı olan düğü ve sıcak savaşın egemen olduğu Kor- venjjğj jçm g e r e kli petrol kaynaklan güven-
ya ölçeğinde sanayileşme ve dünya pa- fez'de bir kıvılcımın parlaması yeterli ola- c e a j U n a a ım mış olacaktı.
c a k t l
- ,, „ „ , , lş bununla da bitmiyordu. Doğu-Batı ya-
Körfez'in en zayıf halkası Kuveyt'e sal-
dırtılan Irak birlikleri hiçbir direnişle kar-
şılaşmaksızın ve kan dökülmeksizin bir ge-
cede bu fllke işgal ediliverdi.
Do
"dünya ölçeğinde
zarında birlikte yer alma" sorunu Malta'-
da Bush-Gorbacov gorüşmeleri sonunda
cözüme bağlandı.
Bunun bir sonucu olarak iki "Almanya"
birleşti. SSCB, Doğu Avrupa'daki askeri
varlığıriı çekmeye başladı. Batı ülkeleriyle
var olan tüm zıtlaşmalarını bir kenara bı-
raktı.
Sıra ABD'ye gelmişti. Batı'nın güvenli-
ği için Avrupa'da asker bulunduran ve Batı
Avrupa'yı nükleer başlıklı füzelerle dona-
tan ABD, kıtalar arası egemenliğinin en bü-
yük dayanağı olan silahlı birliklerini Avru-
Da'dan nereye kaydıracaktı?
Çare bulundu. Batı'nın güvenliğinin
özündeki mesele, dünya ölçeğinde sanayi-
leşme için gerekli hammadde kaynakları ve
özellikle de petrol kaynaklan değil miydi?
O halde, hem Batı'nın güvenliği ve hem
de ABD'nin içinde bulunduğu ekonomik
çıkmazın bir sonucu olarak ABD'nin Av-
Tupa'daki askeri gücünü petrol kaynakla-
nnın bulunduğu bölgeye kaydırmak gere-
kiyordu.
Bunun için çağdışı rejimlerin hüküm sür-
Batıh haber ajanslarının abartılı biçim-
de yarattıkları kaosun arkasından gelecek
"dolu" belliydi.
"Tanrının kendilerini insanlığın konın-
ması için görevlendirdiğini" söylemekten
çekinmeyen ABD askerleri; Körfez ülkele-
kınlaşmasının bir sonucu olarak bu zama-
na kadar kendilerine büyük bir yük olmuş
olan askeri harcamalar bundan böyle ulus-
lararası sermaye tarafından karşılanmış
olacaktı.
Körfez hikâyesinin özündeki gerçeklik bu
kadar sade ve duru.
Biz bu olayların neresindeyiz?
Bu soruya verilecek cevap, Türkiye'nin
sanayileşmenin neresinde olduğunu bilme-
mize ve Washington'un Türkiye için Orta-
doğu'da biçtiği "rol"ün de bilinmesine
bağh.
Bilinen odur ki Türkiye Batı'nın güven-
liği için Körfez'de oluşturulacak uluslara-
rası "askeri güç"ün içinde yer almamalı.
Dünya pazan ve borç ödemeleri için "re-
kabet gücii olan mallar" denilen ucuz eme-
ğe dayalı şeyleri uretmeye son vererek kendi
kendimize yeterli, halk sektörune dayalı sa-
nayi, temel ihtiyaçlann karşılanması yolun-
da mücadele etmeliyiz.
Av. CELAL TOPRAKOCLU
4
Modüler Koordina^voıüa Tasanm İlkolerî
Orijinal metinleri, ilgili kuruluşlardan alınan yayıma kabul
edildiğini ifade eden yazılarla YÖK'e sunulan dosyada
mevcuttur.
Değerli gazetenizin 22 Eylttl 1990 günü
yayımlanan 23737 sayıh nüshasının 7. say-
fasında, "Bilimsel yayına karşı YÖK
Tarafımdan hazırlanan bu bilimsel çalış-
malar bir gerçektir. Orijinal metinleri, il-
gili kuruluşlardan alınan yayıma kabul edil-
ilgisiz" isimli, Ankara Cumhuriyet Biiro- diğini ifade eden yazılarla YÖK'e sunulan
su çıkışlı yazıda adımın okuyanlar nezdin- dosyada mevcuttur.
de kuşku uyandırıcı ve yanılgılara neden
olacak biçimde yayına konu edildiğini üzü-
lerek görmüş bulunuyorum.
Doçentlikten profesörluğe yukselme aşa-
masında ilgili birimlere sunduğum 70'e ya-
kın bilimsel, sanatsal eser ve çalışmalanm
arasında yer alan 3 adet makale ve bir adet
kitabın bulunamadığı, bu eserleri profesor-
Hacettepe Lniversitesi Giizel Sanatlar
Fakiiltesi Sanat III dergisinde de yayımla-
nan "Modüler Koordinasyonla Tasanm
Ilkeleri" isimli makale başta olmak uzere
her turlü eser ve makale Ana Sanat Dalı-
mızda mevcuttur ve kolayca ulaşılacak yer-
dedir. Her tür araştırmacı anılan kaynak
lüğe yukselme aşamasında "YÖK'e yayunj; eserlerLkolayca tonin edip yararlanmakta
lanmış gibi bildirdığim konusu yazınızda ve çahşmalanna kaynak eser olarak göster-
yer aldığı gibi değildir. mektedır. Yazınızda anılan kişi, diğer araş-
tınnacılardan niçin başka ve değişik yolu
seçmiştir?
Hakkımda bu konuyla ilgili soruşturma
açılması olayını ilk defa gazetenizde oku-
muş bulunuyorum. Bu da olayın gerçekle-
re ne denli uyduğunu ortaya koymaktadır.
Yazınızda bahse konu olan her tür olayın
bizzat benden de sorulmasını beklerdim.
Değerli gazetenizin saygın mensubunu iç-
tenlikle karşılar, dosyamdan belgelere da-
yalı gerçek bilgileri seve seve verirdim. Ma-
alesef yazıda belirtildiği gibi Cumhuriyet
gazetesi muhabiri beni arayıp bilgi istemiş
değildir.
Bunun yanı sıra Hacettepe Üniversitesi
Güzel Sanatlar Fakültesi'nde, güzel sanat-
lar kökenli profesör olarak bir tek ben kal-
mış bulunuyorum. Bu ortamda bu tür ya-
zıların sürpriz.,ye, rastiaAU ,qlınadığn»f dü-
şünüyorum.
Prof. Dr. AYHAN AZZEM AYDINÖZ
VEFAT
Merhum Hüseyin Hüsnü Bey ve merhume
Fatma Nebile Hanım'ın oğlu, merhume Sakine
Şehbenderler'in eşi, merhum Sezai
Şehbenderler'in kardeşi, Hayriye
Şehbenderler'in kay)nbiraderi, Mercanlı ve
Aray ailelerinin büyüğü, Jale ve Remzi
Kamman'ın babalan
SAMİ
ŞEHBENDERLER
6 Ekim cumartesi günü vefat etmiştir.
Cenazesi 7 Ekim pazar günü (bugün) Teşvikiye
Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakiben
Yeniköy Mezarhğı'na defnedilecektir.
AİLESİ
Not: Çelenk göndermek isteyenlerin TEV'na bağışU
bulunmalann rica ederiz.
Tuzla katliamı 2.ci yılını doldururken dört
karanfılimizi
I. HAKKI
ADAU
KEMAL
SOĞUKPCVAR
FEVZİ REFA
YALÇEN ŞEN
özlem ve sevgiyle kucaklıyoruz.
TUZLA ŞEHİTLERİ AİLELERİ ADINA
M. KEMAL ADALI
Biricik
DENİZ'imiz
ebediyete göçtü.
Hep bizlerle olacak, bizimle yaşayacak.
ANNESt: GÜL TOY
BABASI: ALİ HAYDAR TOY
ANNEAJV>T5l-DEDESİ. TLRKAN
VE A. BAKİ ÖZELGÖRÜ
TEYZESİ: HÜLYA EREN VE MEHMET EREN
KARDEŞİ: YEKBAN EREN
ÖZELGÖRÜ, TOY VE OĞUZTAŞ AİLELERİ
İSMAİEe
O sonsuz akışın
O en coşkun kabanşın
Yüreğimizi ısıtan bakışıydı
Tuzla'da katledilişinin 2'nci yılını doldururken seni ve can
yoldaslarını özlemle kucaklıyoruz.
M. KEMAL ADAU - MUSTAFA DEMİREL
Büyük bir kuruluşun reklam bölümü için
İngilizce bilen
• ART DIRECTOR,
Akademi (Grafik Bölümü) mezunu, ajans ve
karanlık oda deneyimli, tercihan İngilizce
bilen
• GRAFİKERLER,
En az lise mezunu, tercihan İngilizce bilen,
diksiyonu düzgün, büro makineleri
kullanabilen
• SEKRETER
aranmaktadır.
İlgilenenlerin telefonla randevu almaları rica
olunur.
R.T.T. A.Ş.
356 25 49-359 04 21
MARMARA ÜNİVERSİTESİ
İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER
FAKÜLTESİ (NİHAD SAYAR YAYIN VE
YARDIM VAKFI) 1990-1991 GÜZ DÖNEMİ
İNGİLİZCE KURSLARI
Genel katılıma açık olarak düzenlenen kurslarımızda izlenecek
programlar aşağıda sunulmuştur.
Genel İngilizce
Yoğun Genel İn-
gilizce
Çevlri
Conversation
Hafta içi-Hafta sonu
Hafta içi
İktisat, Işletme, Maliye, Bankacılıkkonu-
larında çeviri çalışmaları - Hafta sonu
Kbnuşma becerılerini geliştirmeyi amaç-
layan çalışmalar: Cumartesi.
NOT: Kurslarımızda başarı gösteren oğrencilerin Cambrldge Üni-
versitesi tarafından düzenlenen Flrst Certificate of English sına-
vına girerek İngilizce eğitım veren Yüksek Eğitim Kurumlarınca
uluslararası düzeyde geçerli yetertilik sertifikası almalan sağlanır.
Bilgi için başvuru: Dekan Sekreterltği-Ressam
Namık İsmail Sk. No: 1 Bahçelievler/İST.
Telefon : 57516 58
Hafta içi : 09.00-19.00
Hafta sonu : 09.00-12.00
Son başvuru tarihi : 10 Ekim 1990
AİNKARA N0TLAR1
MUST4FA EKMEKÇİ
Kıyak Ayhklar... (1)
Milletvekillerine kıyak aylıklarla kıyak emekliliklere ilişkin
yasa önehsi, 26 eylül çarşamba günü Meclis'te görüşülüp
şıpınişi geçirilirken tek ses çıkaran SHP Tunceli Milletvekili
Kamer Genç pldu. Yasa önerisi, bağımsız Siirt Milletvekili Zeki
Çeliker'indi. Önerinin adı, "Yasama organı üyeliğinden emekJİ
olanların özlük haklarına dair kanun tekifi" idi. Meclis Baş-
kanı Kaya Erdem, İstanbul'da, Ankara'da gazetecilerle özel
toplantılar yapmış, yanlış anlayıp cıngar çıkarmayalım diye
bizlere bilqiler de vermişti. Milletvekili aylıklarına yapılacak
arttırımlar da Kaya Erdem'in açıklamalanna göre hemen yü-
rürlüğe girmeyecek, gelecek dönem milletvekilleri bundan
yararlanabileceklerdi. Söyleşi sırasında Kaya Erdem'e takı-
larak sormuştum:
— Efendim, bu zamlardan gelecek dönem milletvekilleri
yararlanacağına göre şimdi milletvekilleri, bundan yararlan-
mak için erken seçime gidebilirler. Yoksa ufukta erken se-
çim mi var?
Uğur'la yan yana oturan Cüneyt, başkandan önce söze ka-
rışmış, şöyle demişti:
— Yukarıdan işaret gelmezse, erken seçim olmaz. Erken
seçime, ancak TO karar verir!
26 eylülde yasa önerisi, Meclis'te görüşulürken ben "Dil
Bayramı"ndaydım. Bir yandan da SHP kurultayında neler ola-
cağını kestirmeye çalışıyordum. Meclis Başkanı'nın açıkla-
dığı öneri görüşülmemişti. Veto edilip dönen, Yarkurul'da
bekleyen Zeki Çeliker'ın önerisi, aşağı indirilerek değişiklik-
lerle benimsendi. Milletvekilleri kıyak aylıkları hemen aimak
istiyorlardı. Anlaşmaya da varılmıştı, kimse söz alıp konuş-
mayacaktı. Değiştirge önergelerini, şu üyeler vertyoriardı: Zeki
Çeliker (Sürt-Bağımsız), Nafiz Kurt (Samsun-DYP, Meclis İda-
re Amirlerinden), Kazım Özev (Tokat-SHP, Meclis İdare Amir-
lerinden), Mehmet Deliceoğju (Adıyaman-ANAP), Muzaffer
Arıcı (Denizli-ANAP), İsmail Üğdül (Edime-ANAP, Divan üye-
si), Şakir Şeker (Sıvas-ANAP, Divan üyesi). Zeki Çeliker,
DYP'den seçildi, bağımsız kaldı. Çeliker, 29.3.1989 günü Mec-
lis'te, İdris Arıkan'm hemşerisi Abdürrezzak Ceylan'ı vurup
öldürmesi sırasında orada mıydı? İdris Arıkan, "asıl, Zeki Çe-
liker'i vuracağını" söylemiş miydi? Arıkan'm yargılanması dö-
nem sonuna bırakıldı.
Olayiar, Zeki Çelker'in, SHP'li Kamer Genç'in yanına gi-
derek konuşmamasını istemesiyle başlar. Yasa, sessiz se-
dasız geçmelidir. Tutanaklarda, kavgalar şöyle geçmektedir;
Başkanlık kürsüsünde, başkanvekillerinden SHP'li Aytekin
Kotil vardır: (Tunceli Milletvekili Kamer Genç ve Siirt Millet-
vekili Zeki Çeliker arasında ayakta tartışmalar)
Sayın İdare Amirleri lütfen... Sayın Kamer Genç... Sayın
Çeliker...
Zeki Çeliker (Siirt)— Aşağılık herif, pezevenk.
Başkan- Sayın İdare Amirleri, lütfen müdahale edin...
Kamer Genç (Tunceli)- Paraların hepsini sana iade ede-
ceğim. Parayı görünce köpekleşiyorsun değil mi...
Başkan- Sayın Genç lütfen... Sayın Çeliker... Sayın Genç...
Lütfen Meclis adabına aykın hareket etmeyelim.. Lütfen...
Önergeler okunmaktadır. Kamer Genç, Zeki Çeliker karşı-
lıklı sataşmaktadırtar biribirlerine. Başkan SHP'li Aytekin Kotil;
iki üyenin de bu oturum için Meclis'ten çıkarılmalarını öner-
mek ister. Kamer Genç savunma hakkı ister, özetle şöyle der:
Kamer Genç (Tunceli)- Sayın Milletvekilleri, ben imtiyazlı
her kanuna karşıyım. Burada TBMM'nin bir üyesi olarak ya-
sama görevimi yaparken vicdanıma göre hareket etmek zo-
rundayım. Burada bırtakım insanlar bizi baskı altında tutarak
"ille bu kanunda konuşmayacak" demeye hakları yoktur.
(ANAP sıralanndan "Kim demiş onu?" sesi.) Zeki Çeliker ge-
liyor, yanıma oturuyor, "Bu kanunda konuşmayacaksın" di-
yor. Ondan sonra da "Çıkar konuşursan ben çıkacağım, senin
Ijakkında şöyle laflar söyleyecegim" diyor. Ben kendimi sa-
vunmayacak mıyım? Şimdi, TBMM olarak biz evvela yasa-
lara, anayasaya, hukuka mı riayet edeceğiz; yoksa cebimizin
•menfaatine mi riayet edeceğiz.
... Ne karar verirseniz verin ben bu kanuna karşıyım, ben
her türlü imtiyaz kanunlarına karşıyım. İnsanlar 25 sene ça-
lışıyor, memuriyet yapıyor, zamanında emekli keseneğini ödü-
yor ve çalışarak bileğinin hakkıyla emekli oluyor; ama bir defa
milletvekili seçildin diye 5 senede siz o insana, 25 senede
kazandığı hakkı, kendi reylerinizle kendinize verirseniz, bun-
da ne hak var, bunda ne adalet var, bunda ne vicdan var ne
de başka bir adalet ölçüsü var.
Bu kanunları müzakere ederken, menfaat birliği var diye
hepimiz birleşirsek, insanları zorla susturursanız, o zaman
burada, TBMM içinde anarşi doğar, orada sükûnet olmaz.
O halde, ben TBMM üyesi olarak burada özgürce fikrimi
söylemeliyim; ama zaman zaman bu tertipler içinde olursâ-
nız, "Efendim, biz bunu konuşturmamak için Meclis'ten ge-
çici ihraç cezası verelim" derseniz, bu en ilkel toplumlarda
bile yoktur. TBMM'nin seviyesini bu duruma getirmeye hak-
kınız yok.
Mehmet Onur (Kahramanmaraş)- Bu Meclis'te en çok kc-
nuşan sensin.
Kamer Genç (Devamla)- O itibarla bu Meclis'te ben istedi-
ğimi konuşurum. Kürsü masunıyeti vardır. Çık sen de konuş.
Yani menfaat birliği olduğu yerde hepimiz birleşeceğiz.
Memlekette bu kadar sıkıntı var; asgari ücretle çalışan insan-
lar sürünüyorlar: insanlar açlıktan, işsizlikten çoluk çocuğu-
nu satmaya çıkarıyorlar, mahkûm oluyorlar; onların dertlerine
çare bulamıyoruz, kendi cebimize çare buluyoruz, buna karşı
çıkan insanları da Meclis'in dışına çıkanyoruz. Size yakışan
buysa, buyurun bana geçici ihraç cezasını verin. Saygılar
sunarım.
CAUSANLARIN
SORULARI/SORUNLARl
YILMAZŞİPAL
'Maaş Bağlama Oranun
9
SORU: 3. derece 8. kademeden emekli olan bir öfcretmenim.
Hizmet sürelerimin toplamı 33 yıl 9 aydır.
Gazetede yayımlanan tablolara göre maaş bagla-
ma oranları:
33 yıl için yüzde 83,
34 yıl için yüzde'84'tür.
Bu durumda maaş baglama oranım:
a) 9 aylık fazla hizmetim degerlendirilip yüzde 84
mii olur?
b) Sadece 33 yıllık hizmetim göz önüne alınıp yüz-
de 83 mü olur?
M.G
YANIli 5434 sayılı TC Emekli Sandığı Yasası'nm 41. maddesi
emekli aylığının hesaplanmasına Uişkindir.
Emekli, adi malullük, vazife malullüğü ayükları, genel ay-
lık göstergesi, ek gösterge ve kıdem göstergesi toplamının ge-
nel aylık katsayısı (320) ile "çarpılması sonunda bulunacak
tutarın fîili ve itibari hizmet toplamı 25 yıl olanlara yüzde 75'i,
25 yıldan az olanlara her tam yıl için yüzde 1 eksiği, fazla olan-
lara da her tam yıl için yüzde 1 fazlası üzerinden bağlanır.
Fiili ve itibari hizmet toplamındaki ay kesirleri tam ay sayı-
lır. Yıl kesirlerinin her ayı için emekli aylığı bağlanmasına esas
ayük tutannın yüzde l'üıin 12'de biri emekli aylığma aynca ek-
lenir!"
Bu kural taban aylığı için de geçerlidir.
Bir tam yıldan artan aylar için uygulanacak oranlar:
1/100/12x1 = »ToO.083 (1 ay)
1/100/12x2 = <7oO.167 (2 ay)
1/100/12x3 = %0.250 (3 ay)
1/100/12x4 = %0.333 (4 ay)
1/100/12x5 = %0.416(5ay)
1/100/12x6 = %0.500 (6 ay)
1/100/12x7 = <%0.583 (7 ay)
1/100/12x8 = %0.666 (8 ay)
1/100/12x9 = <%O.75O (9 ay)
1/100/12x10 = %0.833 (10 ay)
1/100/12x11 = %0.916(U ay)
1/100/12x12 = %1.000 (12 ay)
33 yıl 9 ay için uygulanacak aylık bağlama oranı 1/100/12x9
ay = %83.750'dir.