Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 EKİM 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3
SSCB'de plan
karmaşası
• MOSKOVA (AA) —
Sovyetler Birliği'nde,
parlamentonun ekonomik
reform için kilit önemde
sayılan bir yasayı
arlamentodan geçirdiği
gün, ülkenin çeşitli iktidar
odaklarından ekonomik
reformla ilgili anlaşılması
zor işaretler yayılmaya
başladı. SSCB'nin en büyük
cumhuriyeti olan Rusya
Federasyonu'nun
parlamentosu, dün Rusya
halkına hitaben bir bildiri
yayınladı. Bildiride, SSCB
Yüksek Sovyeti'nin, 15
ekimde, Başkan Mihail
Gorbaçov tarafından
sunulacak ekonomik reform
programını derhal kabul
etmesi halinde, Rusya
Federasyonu hükümetinin,
1 kasım tarihinde, SSCB
Başkanı Mihail
Gorbaçov'un desteklediği
Aganbegyan planını
uygulamaya, hiç kimseyi
beklemeden başlayacağı
açıklandı. Bildiride,
ekonomik reformun "birük
tarafından" tümüyle
uygulanmasının daha
yararlı olacağının
bilinmesine karşıhk, Rusya
Federasyonu'nun daha fazla
beklemeye niyetji olmadığı
belirtildi.
Jelev'den
SSCB'ye
suçlama
• SOFYA (AA) —
Bulgaristan Devlet Başkanı
Jelyu Jelev, ülkesinin 40
ıllık bir süre sonunda
ekonomik yönden başarısız
kalmasının sorumlusunun
Sovyetler Birliği olduğunu
savundu. Uzun yıllar süren
komünist yönetimin
ardından devlet
başkanlığına seçilen ilk
muhalif olan Jelev,
Demokratsia gazetesinde
önceki gün yayınlanan
demecinde, "Ülkemizin
bugün felaket içerisinden
bulunmasının nedeni,
Sovyetler Birliği ile olan
yakın ekonomik
bağlantımızdır. Bu durum,
Bulgaristan Komünist
Partisi ile liderlerinin,
Bulgar halkına karşı
işledikleri belki de en
büyük suçtur" dedi.
Brandt: 90'lar
demokrasinin
• NEYV YORK (AA) —
Sosyalist Enternasyonal,
ABD'deki ilk toplantısına
başladı. Ünlü VV'aldorf-
Astoria Oteli'nde
düzenlenen toplantıya tüm
dünyadan 91 demokratik
sosyalist parti ile
örgütlenmelerden temsilciler
katılıyor. Grubun
başkanlığını yapan Federal
Almanya eski
başbakanlarından Willy
Brandt, açilış
oturumundaki
konuşmasmda "199O'lı
yıllann, insanhğın
tamamına yakın bölümü
için demokrasi ve insan
ıakları dönemi" olacağını
söyledi.
Beloganov
Ankara'da
• ANKARA (Cumhuriyet
BUrosu) — Sovyetler
Birliği'nin Ortadoğu'dan
Sorumlu Dışişleri Bakan
Yardımcısı Beloganov, ikili
temaslarda bulunmak üzere
dün Ankara'ya geldi.
Beloganov, Dışişleri
Bakanlığı Müsteşarı Turgay
Özçeri ile ikili siyasi
istişarelerine bugün
başlayacak. Bu arada,
Devlet Bakanı Adnan
Kahveci de İhraç Ürünleri
Sergisi'nin açılrşına
katılmak üzere pazar günü
Moskova'ya gidecek.
ABI>Arnavutluk
ilişki kuruyor
• VVASHINGTON (AA)
— ABD'nin, yıl sonundan
önce Arnavuluk ile
diplomatik ilişkiler
kurabiieceği bildirildi.
Dışişleri Bakan Yardımcısı
Raymond Seitz, dün
Kongre'de bir komisyon
önündeki konuşmasmda,
komünistlerin
yönetimindeki
Arnavutluk'un Devlet
Başkanı Ramiz Alia'nın
haziran ayırida yaptığı bir
açıklamasında, 35 ülkeli
Avrupa Güvenlik ve
Işbirliği Konferansı'na
(AGIK) üye olmayı ve
Washington ile diplomatik
ilişkiler kurmayı
•stediklerini söylediğini
anımsattı. Seitz, Alia'nın bu
açıklamasından beri,
diplomatik ilişkilerin
kurulması yolunda
göruşmeler surdürdüklerini
kaydederek "Neden
olmasııı? Bu konuda, doğru
yönde ilerliyoruz ve yıl
sonundan önce diplomatik
ilişkiler resmen kurulmuş
olabilir" ifadesini kullandı.
Ljpğu Kudüs'teki Filistinli katliamını dünya kınıyor
IsraiPe büyük tepkiDış Haberier Servisi Doğu davranmasını istedi. Ancak konusunda nvanldı FVanca rvcie
rekir."'
Kudüs'te israil askerlerinin ön- Bush, Doğu Kudüs'teki olayla-
ceki gün Filistinli göstericilerin nn, Irak'a karşı kurulan koalis-
üzerine ateş açarak en az 20 ki- yonu çatlatabileceğine ilişkin
şiyi öldürmeleri dünyada sert görüşleri reddetti. Reuter ajan-
tepkilere yol açtı. Kanh olay bir- sına gore Bush şöyle dedi. "Is-
çok ülke tarafmdan kınanırken, rail güvenlik güçleri sosyal hu-
BM Güvenlik Konseyi de topla- zursuzluklara karşı daha hazır-
narak olayı görüştü. b k h
Y.e d a h a x r i n k a n h
olmalı-
Doğu Kudüs'te önceki gün dır. Özellikle ölüme >ol açacak
meydana gelen olaylann ardın- davranışlardan kaçınmalan ge-
dan önceki gece de Batı Şeria'-
da bir, Gazze şeridinde de 2 Fi-
listinli israil askerleri tarafmdan
öldürüldü. Olaylarda 60 kadaı
Filistinli de yaralandı. İşgal al-
tındaki topraklardaki İsrail güç-
leri alarma geçirilirken, FUistinli
liderler de Araplara genel grev
çağnsında bulundular.
• Israil'in en büyük müttefiki
ABD, Tel Aviv'e karşı uluslara-
rası tepkilere katıldı.
ABD Başkanı George
konusunda uyanldı.
ABD Dışişleri Bakanhğı, bu
olaydan yararlanılarak Filistin
sorunu ile Itak'ın Kuveyt'teki
saldırganlığı arasında ba&lantı
kurulması çabalarına ise ödün
verilmeyeceğini kaydetti.
• BM Genel Sekreteri Perez de
Cuellar, sözcüsü tarafından ba-
sına okunan açıklamasında,
Doğu Kudüs'teki kanb olayı kı-
nayarak Israil'in uyguladığı şid-
Fransa Dışişleri Bakanı Ro-
land Dumas da en az 20 Filis-
tinlinin ölümüyle sonuçlanan
Doğu Kudüs olaylannın Irak
Devlet Başkanı Saddam Hüse-
yin'in işine yaradığını söyledi.
Europe-1 radyosunda yaptığı
açıklamada Dumas, tsrail'de
tehlikenin arttığını ve daha şid-
detli çatışmaların çıkabileceğini
vurguIayarak"Ortadoğu'da bir
dizi barul fıçısı var ve bu banıt
Tel Aviv'e karşı tepkilere Washington da katıldı. ABD Dışişleri
Bakanhğı, Amerikalılann Doğu Kudüs'e gitmekten kaçmmalarını
istedi. Filistin'deki ayaklanma liderlerinin, işgal altındaki topraklarda
bulunan İsrail askerlerinin yok edilmesi emrini verdiği bildirildi.
Bush olaylardan "büyuk te-
essür duyduğunu" söyleyerek,
"Bu olaylan kınıyonız. Bir da-
ha tekrar edilmemeli" dedi.
Busb, Filistinli göstericilerin îs- ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan
rail polisi tarafından öldürülme- yapılan açıklamada da Israil'in
sini kınayarak, Tel Aviv'in tutumu eleştirilerek, Amerikalı-
olaylar karşısında daha ılımlı lar Doğu Kudüs'e gitmemeleri
det politikasından büyük üzün-
tü duyduğunu belirtti.
• Fransa Cumhurbaskanı Fran-
çois Mitterrand, İsrail1
in davra-
nışını kınayarak "losan halklan
bir yerde savunulurken, başka
bir larafla ihmal ediiemez.
Halk, bıktı" dedi.
fıçıları arasında da bağlantı
var" dedi.
Dumas, BM nin Filistinlilerin
kendi devletini kurma istegine
yamt vermediği sürece bu tür
olaylann, kendisini İsrail'e karşı
yürütülen Arap mücadelesinin
şampiyonu olarak gösteren Irak
I' .mmm ,;<AĞIT — Bir Arap hastanesinin öniinde, vunılan çocuklannın ölülerini bekleyen kadınlar, agıtlar yakarak lanetler okudular.
Mescid-iA ksayakınında Filistinlilerle tsrailpolisi çatıştı
Doğu Kudüs'te yeni olaylar
FKO, Doğu Kudüs'teki kanlı olaylardan BM Güvenlik
Konseyi'nin daimi üyelerini ve özellikle ABD'yi sorumlu tuttu.
KUD^S/TUNUS/BACDAT (Ajanslar)
— Doğu Kudüs'teki Mescid-i Aksa Camii
yakınlannda dün saban yüz kadar Filistinli
göstericiyle polis arasında çatışma çıktığı
haber verildi. AA'mn haberine göre, gör-
gü tanıkları, cami avlusu yakınlannda top-
lanan yüzlerce Filistiniinin Mescid-i
Aksa'ya girmek istediklerini söylediler.
Doğu Kudüs'te önceki gün en az 20 Fi-
listiniinin ölmesine, yüz elli kadar da kişi-
nin yaralanmasına yol açan olaylardan
sonra polis dün sabahtan itibaren camiye
girişleri yasaklamıştı.
Polisin camiye girmek isteyen Filistinli
göstericileri gözyaşartıcı gaz kullanarak da-
ğıttığı belirtildi.
Filistinli göstericilere gerçek mermilerle
ateş edilmemesi konusunda, yüksek ma-
kamların polise emir verdiği de kaydedili-
yor.
Görgü tanıkları, camiye girmeyi başara-
mayan Filistinlilerin duvar dibinde namaz
kıldıklannı söylediler.
Bu arada, Israil'de yayınlanan, politik
rengi ne olursa olsun, bütün gazeteler, Do-
ğu Kudüs'te önceki gün meydana gelen
olaylarla ilgili olarak polisin hatalı olduğu
görüşünde birleşiyorlar.
Bu arada 11 aydan beri ilk kez bugün Tu-
nus'ta toplanması beklenen Filistin Kurtu-
luş Örgütü Merkez Konseyi'nin Irak'ın Kör-
fez krizi ile Filistin-Israil çatışmasınm bir
arada ele alınması görüşünü desteklemesi
bekleniyor.
Füistin Kurtuluş Örgütü, BM Güvenlik
Konseyi'nin daimi üyelerini ve ilk planda da
ABD'yi, işgal altındaki topraklarda "İsra-
il'in cinayetlerinin ve vahşi baskı politika-
sının devam etmesinden" sorumlu tuttu.
Tunus'ta Filistin Haber Ajansı WAFA ta-
rafıdan yayımlanan bir bildiride, FKÖ,
"Son yıllarda tek kaygısı tsnül'in konınması
olan" ABD'yi kınkdı.
FKÖ, Doğu Kudüs'te önceki gün mey-
dana gelen ve İsrail Güvenlik Kuvvetleri'-
nin ateş açması sonucu 32 Filistinli'nin
öldüğü, 900'ünün de yaralandığı bildirildiği
kanlı olaylardan sonra BM Güvenlik Kon-
seyi'nin acilen toplanmasını istedi.
Örgüt, ABD'nin BM Güvenlik Konseyi'-
nde sürekli olarak israil lehine veto hakkı-
nı kullanmasının, "Orla Doğu'daki
sorunlan haksız bir yanlılıkla ele alan
ABD'nin sahte yiizünü gösterdiğini" kay-
detti.
FKÖ ayrıca, "Körii köıüne işgalci siyo-
nist saflannda yer aldığı, finanse ettiği, si-
iahlandırdığı ve Filistin topraklarındaki
işgalin devam etmesini teşvik ettiği için"
Washington'a sitemde bulundu.
Ebu Abbas'ın önerisi
Filistin Kurtuluş Cephesi lideri Ebu Ab-
bas, Doğu Kudüs'te İsrail askerlerinin çok
sayıda Filistinliyi öldürmesi üzerine, işgal
topraklanndaki Filistinlilerin silahlandınl-
ması gerektiğini söyledi.
Ebu Abbas, dün Bağdat'ta düzenlediği
basın toplantısında, Doğu Kudüs'te mey-
dana gelen olaylardan, ABD'nin sorumlu
olduğunu belirterek, tsrail'in, Körfez kri-
zinde Irak'ı desteklediği gerekçesiyle Filis-
tinlileri cezalandırdığım kaydetti.
Ebu Abbas, Filistinlilere kendilerini sa-
vunmalan için silah dağıtdması onerisini,
Tunus'ta yapılacak FKÖ merkez komite
toplantısında gündeme getireceğini belirt-
û.
Arap Birliği'nden çağrı
Arap Birliği, BM Güvenlik Konseyi'ne,
Ortadoğu konusunda uluslararası bir kon-
ferans düzenlenene kadar, İsrail işgali al-
tındaki topraklarda yaşayan sivil halkın
güvenliğinin sağlanması için karar alınması
çağrısında bulundu.
Arap Birliği açıklamasında, "Doğu Ku-
diıs katliamı, İsrail hükümetinin Filistin
ayaklanmasını ortadan kaldınnak ve işgal
topraklarında Yahudi yerteşim birimleri
kurmak konusundaki niyetlerini açıkça or-
taya koyuyor" ifadesi yer aldı.
KlBRIS SORUNU
De Cuellar'dan görüşme çağrısı
BM Genel Sekreteri, Denktaş ile Vasiliu'ya
gönderdiği mektuplarda kendilerini
görüşmeleri başlatmaya davet etti. Taraflann
eşitlik ilkesini teyit eden Cuellar, Rumların
AT başvurusuna değinmedi.
seyine vereceği rapor nedeniyle
dolaylı görüşmeleri başlatmaya
davet etti. Genel sekreter mek-
tupta Rum tarafının AT başvu-
rusuna değinmedi.
Genel Sekreter'in Kıbns özel
Temsilcisi Oscar Camillion ve
barış görevlisi Gustave Feissel
önümüzdeki hafta taraflarla do-
laylı görüşmelere başlayacaklar.
BM Genel Sekreterliği ve Ba-
tılı ülkeler Rum tarafının AT
başvurusuna rağmen "bir an
önce dolaylı görüşmelerin
başlamasına" öncelik veriyor.
Dışişleri Bakanı Ali Bozer, Nevv
ŞEBNEM ATtYAS
NEW YORK — BM Genel
Sekreteri Perez de Cuellar geçen
hafta Dışişleri Bakanı Ali Bozer
ile görüşmesinden sonra Rauf
Denktaş'la Yorgo Vasiliu'ya bi-
rer mektup gönderdi. Cuma gü-
nü gönderilen mektupta Cuel-
lar, Türk tarafınm ve Türkiye
1
nin istediği "göriişınelerde taraf-
lann eşitliği" ilkesini 649 sayılı
son Kıbns Güvenlik Konseyi ka-
rarından söz ederek diplomatik
bir dille teyit etti. Cuellar taraf-
lan ekim sonunda güvenlik kon-
York'ta 45. genel kurul nedeniy-
le yaptığı tüm görüşmelerde bü-
tün Batılı dışişleri bakanların-
dan Kıbns'ta görüşmelerin baş-
laması için "elinden geleni
yapmaya" çağırdı. Washington-
dan da aynı talep geldi. Cum-
hurbaskanı Turgut Özal'ı Nevv
York'ta iken ziyaret eden ABD
Dışişleri Kıbrıs Koordinatörü
Ndson Ledsky'nin de aynı şekil-
de Kıbrıs'ta görüşmelere devam
edilmesi için girişimde bulunul-
masım istediği bildirildi.
30 eylülde KKTC Cumhur-
baskanı Rauf Denktaş, Genel
Sekreter Cuellar'a yazdığı mek-
tupta AT başvurusundan duy-
duğu hoşnutsuzluğu dile getir-
di. Bozer 4 ekimde Cuellar ile
yaptığı görüşmede aynı şekilde
AT başvurusu ve AT'nin cevabı-
nın Kıbrıs'ta taraflann eşit ola-
rak görülmediğini kanıtladığını
söyledi.
KKTC, ABD diplomatlan ge-
nel sekreterin ve banş görevlile-
rinin dolaylı görüşmelerin baş-
laması yönünde girişimlerde bu-
lunmaya baslamalannı oldu bit-
ti şeklinde değerlendiriyorlar.
"KKTC'den istenilen az değil,
söylediklerimizin kaale alınma-
dığı bir dönemde toplumlararası
görüşmelerin başlatılmasını
istiyorlar" diyerek bu hoşnut-
suzluğu dile getiriyorlar.
BM Genel Sekreteri, Güven-
lik Konseyi'ne ekim sonunda bir
Kıbrıs raporu sunacak. Konsey
649 sayılı karannda Cuellar'ın
görüşmelerin devam etmesi için
dolaylı görüşmeleri öneren "ha-
reket planını" onaylamıştı.
Devlet Başkanı Saddam Hüse-
yin'in davasına hizmet edeceği-
ni belirtti.
Roma muhabirimiz Nilgiin
Cerraboğlu'nun bildirdiğine gö-
re Italya Başbakanı GiuBo And-
reotti İsrail 'i sert biçimde kına-
yarak BM'nin duruma müdaha-
le etmesini istedi. Andreotti, Or-
tadoğu sorununun çözümü için
bir uluslararası konferansın top-
lanmasımn kaçımlmaz olduğu-
nu söyledi.
Andreotti, "Kudüs katliamı-
nın Ortadogu'da Knveyt'in is-
galinden sonra bardağı taşıra-
cak son damlayı yaratan bir
provokasyon olabileceğini" de
sözlerine ekledi.
• Ingiltere Dışişleri Bakanı Do-
uglas Hurd, Arap-lsrail çatış-
masıru "zehirli bir kavga" ola-
rak niteleyerek bu sorunun,
uluslararası toplum tarafından
bir banş anlaşmasıyla sonuçlan-
dınlması çağrısında bulundu.
• Mısır Devlet Başkanlığı'nca
yapılan bir açıklamada ise İsra-
il'in, "vahşi bir baskı
uyguladığı" belirtilirken taraf-
lara, sorunu daha da karmaşık-
laştıracak tutumlardan kaçın-
malan çağnsı yapıldı.
Suudi Arabistan ve Tunus da
Israil'i sert biçimde kınadılar.
AT'den tepki
• Avrupa Topluluğu, dün
yaptığı açıklamada, İsrail hükü-
metini polisin gösteriyi dağıt-
mak için "aşın giiç" kullanması
nedeniyle kınadı. Sert bir dille
kaleme alınan AT açıklamasın-
da şöyle denildi:
"Topluluk ve üyeleri, İsrailli
işgal ku»etlerinin Filistinli gös-
tericileri dagıtmak için kabul
ediiemez şeklinde aşırı güç kul-
lanmasından endişe duyduğunu
belirtir ve bu durumu kınar."
Açıklamada, önceki gün ola-
yın, Israil'in sık sık tekrarladı-
ğı, özellikle sivillefe yönelik in-
san haklan ihlalleriniiı bir yenisi
olduğu belirtilerek, "Toplulu-
ğun, Arap-lsrail anlaşmazlığına
genel, kalıcı ve adil bir çözüm
bulunması şeklindeki tutumu ile
BM gözetimi altında uluslarara-
sı bir konferans toplanması çağ-
nsına verdiği desteğe bağlı oldu-
ğunu bir kez daha teyit ettiği"
kaydedildi.
• Yunanistan hükümeti de
önceki günkü olaylar nedeniyle
israil'i böyle bir olayın meyda-
na gelmesine izin vermekle suç-
layarak, sert bir şekilde kınadı.
• Japoaya Dışişleri Bakanlı-
ğı Sözcüsü de hükümetinin "İs-
rail yetkililerince aşın giiç kul-
lanılmasını kınadığım" açıkla-
dı.
• Sovyetler Birliği. de İsrail
Güvenlik Kuvvetleri'nin Filis-
tinli göstericileri oldürmesini kı-
nayarak Birleşmiş Milletler Gü-
venlik Konseyi'ni, Israil'e kar-
şı, Irak'ın Kuveyt'i işgaline kar-
şı olduğu gibi kararlı bir tavır al-
maya çağırdı.
• FederaJ Almanya hüküme-
ti de, Doğu Kudüs'te çok sayı-
da kişinin ölmesine yol açan ça-
tışmalardan duyduğu Uzüntüyü
bildirdi. Dışişleri Bakanlığı'-
ndan yapılan açıklamada, "Bu
olaylar ve somıçlan, Ortadoğu'-
daki çatışma ortamına acilen bir
çözüm bulunması geregini orta-
ya koyuyor" ifadesine yer veril-
di,
Ankara'ıun tepkisi
Doğu Kudüs'te meydana ge-
len ve çok sayıda Filistiniinin öl-
mesine yol açan olaylann,
Türkiye tarafından ciddi bir
tahrik olarak değerlendirildiği
ve şiddetle kınandığı bildirildi.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapı-
lan açıklamada, Türkiye'nin, iş-
gal altındaki Arap toprakların-
da mevcut olan gergin durumun
tehlikeli ve patlayıcı boyutlara
tırmanmasından ciddi şekilde
kaygı duyduğu kaydedilerek
"İşgal altındaki Arap toprakla-
nnda yaşayan Filistirılileri hedef
alan bu tür şiddet hareketlerine
bir an önce son verilmesi zanı-
reti bu son olay ile bir kez daha
kanıtlanmıştır" denildi.
israil maslahatgüzarının ba-
kanlığa çağnldığı bildirilen açık-
lamada, Türkiye'nin görüşleri-
nin maslahatguzara iletildiği ve
İsrail hükümetinin sağduyuyla
hareket etmesine atfedilen bü-
yük önemin vurgulandığı belir-
tildi,
'Yok edin' emri
Filistin'deki ayaklanma lider-
lerinin, Doğu Kudüs'teki kanh
olayın ardından, işgal altındaki
topraklarda bulunan tüm tsrail
askerlerinin yok edilmesi emri
verdiği bildirildi.
AA'mn Reuter'e dayanarak
verdiği habere göre ayaklanma
liderlerinin emrinde, "bu top-
raklarda bulunan tüm askerle-
rin ortadan kaldınlması gerek-
tiğinin belirtilmesi", işgal top-
raklarındaki tüm askerlerin 'öl-
dürülmesinio emredfldiği' anla-
mına geliyor.
Gerüimin doruğa ulaştığı böl-
gede dünden itibaren, 1 milyon
750 bin Filistiniinin yaklaşık ya-
nsı için 'sokağa çıkma yasağı'
getirUdi. Küçük yerieşim birim-
lerinde yaşayan diğer Filistinli-
lere ise bulundukları köy ve ka-
sabalardan ayrıunamalan emre-
dildi. Aynca İsrail polisi, Kudüs
müftü yardımcısı Şeyh Muham-
med El Omal'i tutukladı.
DUNY4DA BUGUN
ALİSİRMEN
Duvar
BERLİN — Duvar yok olmuştu. Belki mahalle aralarında-
ki bazı bölgelerde, kalıntılarına rastlamak olasıydı. Ama ar-
tık duvarın işlevi kalmamıştı. Adıyia hiç bağdaşmayan rejimi
ayakta tutamamıştı.
Duvarla birlikte yıkılmıştı Demokratik Alman Cumhuriyeti.
Gerçekten duvann ve sistemin birlikte yıkılması, yalnız A(-
manların çabasıylaolmadı. Çekoslovaklar sınırı açınca, Ma-
cariar göçmenlere olanak tanıyınca, duvar tek kaçış noktası
olmaktan çıktt, işlevini yitirdi.
Duvarın arkasında kalanların ne menem sosyalist olduk-
larını ise yıkılmayla birlikte, Batı yakasını sel gibi kaplayan
ırkçılık dalgası gösterdi.
Sanki duvarı aşıp gelenler, Hitler döneminden bu yana za-
mana, gelişmelere karşı direnmiş olanlardı.
"Yenıden kurulacak Almanya, ama Polonyalılar ve Türk-
ler olmadan" diyorlardı köpükler saçarak.
Daha şimdiden, Türklerin çoğunlukta olduğu Kreuzberg-
de olaylar patlak verdi bile.
Frankfurt Kitap Fuan'ndaki oküriar "Biz Türkler artık, Ak
manya'nın yeni Yahudileriyiz" diyorlardı.
Yoksullar, Batı'daki kardeşlerine oranla daha da ırkçı çık-
tılar.
Ama duvarın yıkılması uyanık yurttaşlarımızın işine yara-
madı da değil. Uğur Mumcu görmüştü ilk duvarın hemen di-
binde köfteci dükkânı açan ve de üstüne fiyakaiı bir Mc
Faruk' yazan yurttaşın dükkânını.
Alman televizyonu, Doğu Berlin'de 6 tane dönerci dükkâ-
nını birden açan girişimci Türk kadınımn öyküsünü geniş bi-
çimde verdi. Doğu Almanların muz ve egzotik olan veya
olmayan meyveye düşkünlükterine yerinde tanı koyan kimi
yurttaşlarımız da şimdi Doğu kesiminde manav dükkânı açı-
yorlar.
Duvarın yıkılması, iki Almanya'nın birleşmesi her şeyi alt-
üst etmiş, tabii başta fiyatları. Şimdi kimi malların, hizmetle-
rin ederi artıyor, kimilerininki düşüyor.
Berlin'de artanların hem de baş döndürücü biçimde artan-
ların başında ev kiraları geliyor. Bu durum özellikle, bir za-
manlar yıkıntı halindeyken, sonra Türt< mahallesine dönüşen
(isterseniz 'getto'su diyebilirsiniz) Kreuzberg'de oturan yurt-
taşlarımızı olumsuz biçimde etkileyecek gibi görünüyor. Çün-
kü bir zamanlar düşkünler diyarı diye bakılan Kreuzberg ar-
tık gözde. Yakında buradaki binaların onarılmalan ve kirala-
rın büyük ölçüde artması bekleniyor. Daha şimdiden girişim-
ler başlamış bile.
Bu gelişmenin sonunda doğallıkla düşük kira ile oturan
Türklere yol görünecek.
Fiyatı düşen maddelerin başında ise et geliyor. Etin gide-
rinin düşüşü şu anda yaşanan karmaşayı da çok iyi yansıtı-
yor. Doğu Almanya'da yaşayan lar toptan sürü satıyorlar Gü-
cü olup da bir sürüyû tümüyle alabilen Batılıya, bir koyu-
nun 1.5 marka, evet yanlış okumadınız '1.5 mark'a mal oldu-
ğu durumlarla bile karsılaşılmış. Almanya gibi her şeyin dü-
zenli, kuralına uygun olduğu kılı kırk yaranların ülkesinde,
bu hayvanlar kaçak olarak kesiliyorlar ve kamyonetlerle, kam-
yonlarla, yalnız Berlin'de değil, yeni başkentin yakınındaki
merkezlerde de satılıyorlar. 50 marka, kaçak kesilmiş olma-
sı şartıyla bütün bir koyunu satın alabiliyorsunuz. Yani ko-
yun etinin kilosu 3 marka kadar düşmüş kural dışı kesimler-
le.
Berlin artık yeni bir kent, 1960'ların 7D'lerin Berlini hızla
yok oluyor.
Leidecke, çoktan tarihe kanşmış. Kreuzberg'de varlığını
yüzyıla yakın sürdüren, çalışantarı da kendisi gibi tarih olan
bu şaraphane yok artık. Kurfürstendam'ın yanındaki sokak-
lardan birinde 68 kuşağının, kendılerinden yaşlılarla birlikte
K dans edip bira ictikleri ye bunun için yalnızca 2 mark öde-
dikleri Old Eden de tarih.
Duvar daha bir çok şeyıkendisiyte birlikte yıkıpgötüreealc
gibi görünüyor.
Ama yine de herkes duvarın yıkılmasından memfıUByyf
Ben pek fazla hoşnut değilim.
Bu hoşnutsuzluğum, belki de onu ilk gördüğüm 1968 yt-
lında olaya bakış açımdan kaynaklanıyor.
1968 kışının kartı bir gününde Almandan çok Berlinli olan
ve bu niteliğiyle övünen bir arkadaşım götürmüştü beni ilk
olarak duvara.
"Bak" demisti "Ne utanç verici, ne yabanıl bir görünüm."
— "Bana hiç de öyle gelmiyor. Pek hoş görünüyor" de-
dim.
Arkadaşım hem bozuldu hem de şaşırdı.
Açıklamak durumunda kaldım.
— Çok değil, daha 30 yıl önce "Drag nach Osten- Doğu-
ya açılma" diye bağıran bir adamın arkasından kaz adımla
yürüyordu tüm Almanlar.
— Eee ne ilgisi var bununla?
— ilgisi şu ki insanlığın gördüğü en büyük barbarfığın ve
en çılgın tutkunun sonunda, doğuya yayılmak ne söz. Re-
ichstag'ın iki kilometre doğusunar dahi gidemiyorsunuz.
Sonra gülümseyerek ekîedim.
— Bir zamanlar Hitler'in başkenti olan Beriin'in doğusu ile
batısını ayıran duvar, sanki kutsal bir yanıtı o çılgınlığın.
— "Ama" dedi, "duvar onun için dikilmedi."
— Biliyorum. Hatta öbür yandakilerin kaz adım merakın-
dan da haberim var Ama amaç kötü bile olsa sonuç, sizin
çoktan hak ettiğiniz bir sonuçtu.
Dostum sesini çıkarmadı. Eğer o günkü konuşmamızı
anımsıyorsa hâlâ kimbilir ne kadar gülüyordur şimdi.
İşte duvara bakış açım öyleydi. Şimdi bile yıkılan duvarla
saklanan şovenizmi görünce, ürperiyorum. Ve inanın buna
ürperen yalnız ben değilim. Bir çok politikaci ve devlet ada-
mı da aynı şeyieri düşünüyortar
Gerçi Almanya o zamandan bu yana çok yol aldı.
Almanların eski Cumhurbaskanı Gustav Heinemann gibi
bugün aynı görevi yürüten, Von VVeizsaecker de açık görü-
şün, demokratlığın, canlı somut bir simgesidir.
Demokrasiden yana olan birçok ülke ve kişi bu iki cum-
hurbaşkanına bakarak Almanları, haklı olarak kıskanabilir-
ler.
Ama bir tek VVeizsaecker veya politika sahnesindeki ben-
zerlerı acaba eski alışkanlıkları ve eğilimleri frenleyebilecekler
mi?
Umarız başanlı olurlar da yarın öbür gün bütün insanlık
"Yıkılmaz olaydı şu duvar" demez.
Çünkü her şeye karşın duvarın yıkılması iyi oldu. 21. yüz-
yıla bu ayıpla girmek daha çirkin olacaktı.
ITALYA
Komünist#
Parti
yeni ismini arıyor
NtLGÜN CERRAHOĞLU
ROMA — Köklerini küçük
bir orak çekiçten alan bir meşe
ağacı... Bugün ad değiştirmesi
beklenen İtalyan Komünist
Partisi'nin (İKP) büyük bir ola-
sılıkla yeni amblemi bu olacak.
Parti ambleminden orak çeki-
cin tamamen kaybolmasını is-
temeyen parti liderleri, yeni
simgelerinde bu eski sembole
giderek küçülen bir yer verecek-
ler.
1917 Sovyet Devrimi önce-
si sosyalizminin simgesi olan
meşe ağacı ise bundan böyle
Batı'nın en büyük komünist
partisi olan İtalyan komünist-
leriyle özdeşleşecek.
Bugün parti merkezine, hâ-
lâ İtalyan seçmenlerinin dörtte
birinin oylanna sahip olan par-
tinin yeni künyesini açıklama-
sı beklenen Genel Sekreter Ac-
hille Occhetto'nun kararlaştır-
dığı yeni ad ise hâlâ sürpriz ko-
nusu. "Yeni vaftiz töreni" eşi-
ğinde parti merkezinde önceki
gün beklenmedik bir basm top-
lantısı düzenleyen Occhetto1
'nun yaptığı son açıklamalara
göre partinin yeni adı içinde
muhakkak "demokrasi" ve
"sol" sözcükleri bulunacak. Ne
ki İtalya'mn en büyük sol par-
tisinin adındaki son nüanslar,
ancak bugün belli olacak. Bü-
yûk bir olasılıkla iKP'nin "de-
mokratik sol" olarak vaftiz
edilmesini bekleyen gözlemciler
Occhetto'nun son ana dek çe-
şitli isimler ortaya atarak oya-
lanma taktiği kullanmasmı, ge-
nel sekreterin nabız yokiaması-
na bağlıyorlar.