Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhurîyet
Sahıbı Cumhurıvel Malbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonıın Şırkelı adına
\adir \adi 0 Gcncl Yayın Müdtınl H i u ı CtmM. Munseu Muduru.
CmttK Ljakhgıl. Vazı IJICTI Muduru Otay Coanuu. 0 Haber Merkezı
Muduru N«kı» B«5Tr, Sayfa Duzcnı Yöneımenı Alı Acw 0 Trmsılaler
4NKARA Ahnrl Tan, İZMİR Hikwl Çrtinki>m, ADANA Ç«in Yi|enotla
I, PoMıka Crtıl M*r-rt D« Habeıta L>(aa fek, Ekonomı Cnfu Tarfcu, I; Scndık. *akna bmcı. kjıllur trtal l «rr. Isunfcul »0>ut knruh, Bail«j> N«*» NMı Amn -r ra/m Cumhun)tt Mnbualılc -» Gueteolık TAŞ. TUrt Oca(ı Cad
Habcılen bnal b<ak. E|aım Onaa Şayka. Haber Arasıfm» hmt\ InLaa. Yun Hatekıı \«tM Dofu. Spot Danısmanı Oku> « U d . U g i b o . H l » ! '4334 ist PK 24« Uunbul T<rı 512 0! 05 120 hat). Tde» 2224«. Fıı (I) 52* 60 72 0
\M><kıdır Yautaaa. Dııı Yazıljr I m Çd«ku. 4rastımu S"»*« «n> Dıutllmc AUdıl IUKI 0 Koordınaıor Atm b n b n trmal. HauKI Çrtukns. Okn «urofo/- AatM: Zı»a GOkalp Bl> Inkıtap S. No 19 '4. Trt 13] 11 41-47. Tder 42344. Hx: (4) 133
0 MaJı I5
K- Enl Eıtal 0 MtılusctK Balnıl ltaeı 0 Bui(C PUnlana Sty^ Osaaabq«>tlı # RcUa-r An> Tofm 0 Ek Goa«w l ».t I h n llkaı 0! 65 0 lıafr- H Zıya Blv 1352 S 2/3. feL 13 12 30. Tsta 523i», Fls: (51) 19 53 «0
Va)inlar Hıl» *k.ol 0 Idare N « r > Oant 0 l;l«-™ Onkr Çrttt 0 B.ip-lücm N.J Inl 0 Pmonc! Sotı Bosınaotfa . Srio4. Alı Sinara. tkan l u 0 Adsıu İMnO Cal I»S No I Kıt I. Ttl 19 37 52 (4 hat). Tstar 62155. Fu (71) 19 23 71
TAKVİM: 10 EKİM 1990 Imsak: 4.38 Güneş: 6.02 Öğle: 11.56 lkindi: 15.05 Akşam: 17.40 Yatsı: 18.59
38 bin kişi
öğretmen
ol mak için
yarışacak
14 ekimde yapılacak
"öğretmenlik için
mecburi yanşma ve
yerleştirme smavı"
sonucu 69 dalda 11 bin
600 öğretmen belirlenecek.
Egitim Servisi — Mffli Eği-
tim Bakanlığı'na bağlı ilk ve
orta dereceli okullar ile yaygın
eğitim kunımlannın öğretmen
ihtiyacmı karşılamak uzere 14
ekim tarihinde yapılacak "öğ-
reünenlik için mecburi yanşma
vc yerleştirme smavı" sonucu,
69 dalda 11 bin 600 öğretmen
aunacak. öğretmen olabümek
için 4 yıl süreli öğrenim görme-
lerine karşın bunun yeterli gö-
rülmediğinden yakınan bazı
öğretmen adaylan, bu sınavın
bilgiyi ölçmeye yönelik olma-
dığı görüşünu savundular.
öğretmenlik görevine ilk de-
fa atanacak olanlar, daha ön-
ce öğretmenlik yapmış olup bu
görevinden stajyerliği kalkma-
dan aynlanlar ve özel öğretim
kurumlarında stajyer öğret-
men olarak çalışanlar ile bu
kurumlarda öğretmenlik açı-
sından stajyerliği kaldınlmış
olmakla birlikte ilk defa dev-
let memurluğuna atanacak
olanlann girmeleri gereken sı-
nava 38 bin 530 kişi katılacak.
Bu yıl ilk defa Anadolu Li-
seleri'ne de sınav sonucuna gö-
re öğretmen atanacak. Mate-
matik, kimya, fızik ve biyolo-
ji dallannda isteyen adaylar
için tngilizce ve Almanca sına-
vı yapılacak. Yabancı dil sına-
vında da başanlı olan adaylar,
Anadolu Liseleri'ne atanacak-
lar. 2 bin 400 öğretmen de
açıktan atama ve kurumlara-
rası nakil yoluyla alınacak.
Bu arada 3 yıldır girmesine
karşın sınavı kazanamayan
V.E. adb lstanbul Üniversitesi
Fen Fakültesi mezunu bir öğ-
retmen adayı, öğretmen olabil-
mek için 4 yıl eğitim ve öğre-
nim gördüklerini, diploma al-
dıklannı ama sonuçta öğret-
men olamadıklannı söyledi.
Sınavın yapümaması gerek-
tiğini belirten V.E.'nin bu ko-
nudaki görüş ve önerileri şöy-
le:
"4 yıHık bir öğrenim, 3.5 sa-
BÜik tesl usulü bir sınavla öl-
çülemcz. tstanbul İ'niversite-
si Edebiyat Fakültesi Coğraf-
ya Bölümii'au bitirmiş ve ko-
nusnyla ilgili doktora yapmış
bir öğretmen adayı tanıyonım.
5 yıldır sınava giriyor ve kaza-
namıyor. Okulumuzu bitirin-
ce öğretmen olalım demiyonız.
Bizi stajyer öğretmen olarak
gofevlendirsinler, başanlı olur-
sak kadrolu öğretmen yapsın-
lar, başanlı bulmazlarsa ken-
dimize başka bir mesiek ara-
nı."
Ter kokusunıın
'suçhısu'
bulundu
Le Monde gazetesinin ver-
diği habere göre araştırma-
lar tere kötü kokuyu veren
maddenin "hexenoik asit"
olduğunu gösterdi.
Dts Haberler Servisi — Çev-
reyi rahatsız edip kişiyi güç du-
rumda bırakan ter kokusunun
formülü bulundu.
Le Monde gazetesinin New
York Times'tanaktararak ver-
diği habere göre Amerika Phi-
ladelphia'da kurulu Monell
Chemical Center'dan doktor
George Preti ve arkadaşlan ta-
rafından yapılan bir arastırma
insan vücudunun yaydığı en
tatsız kokulardan biri olan
koltuk altı ter kokusunun suç-
lusunu belirledi.
Bu arastırmaya katılan altı
erkek gönüllüye merkeze gel-
meden önce bir hafta yıkan-
mamalan ve deodoran kullan-
mamaları söylendi. Bu kişiler
btından sonraki 15 günü araş-
tırma merkezinde temizlikleri-
ni sadece kokusuz bir sabunla
yaparak ve koltuklannın altın-
da pamuk yastıkçılar taşıyarak
gecirdiler. Bu yastıkçıklar bi-
limsel incelemeye geçilmeden
önce ağzı kapalı şekilde soğuk-
ta saklandılar. Daha sonra ya-
pılan incelemelerle ilk kez in-
san teri bileşkenlerine aynldı.
Preti ve ekibi bir dizi deney-
sel yaklaşım ve mantıksal çı-
karsamalarla formulü oluştu-
ran maddelerden hormonal
(testosteron türevi) kökenli
olup her zaman kötü kokular-
dan sorumlu tutulanları eledi-
ler. Araştmnalar tere kötü ko-
kuyu veren maddenin hormo-
nal kökenli olmadığım ve suç-
lunun 'hexenoik asit' olduğu-
nu gösterdi.
Yüzlerce kimyasal bileşken
içinden aynştınlan bu asitin
bir gövde salgısı olmaktan öte,
koltuk altlannda her zaman
yoğun olarak bulunan bakteri
florasının doğal bileşkenleri-
nin bozulması sonucu oluştu-
ğu belirlendi.
Sevmeyi bilmîyoruzSERPtL GÜNDÜZ
Türkiye'de yaşayan insanlar
olarak genel ruh sağlığımız na-
sıl?
Mutlu olmasını biliyor mu-
yuz?
En çok nelerden hoslanıyor ve
nelerden korkuyoruz?
öteki toplumlardan farklı ka-
rakter özelliklerimiz var mı?
Bu soruların yanıtını aramak
için yola çıkıldığında gözlemler
ve araştırmalar, ruhsal yanımı-
zı hiç değerlendirmediğimizi
gösteriyor. Mutluluğumuzun ve
sıkıntüanmızın farkında değiliz.
Birtakım hayat olaylarının bizi
nasıl etkilediğinin hesabını yap-
mıyoruz.
özeUikle Türk kadını iç psi-
kolojik çatışmalarını, aile içi
mutsuzluklarını kendi mutsuz-
luğunu konuşmaktan, duygu ve
düşüncesini bir başkasıyla pay-
lasmaktan çok, kendi içinde iş-
lemeyeözengösteriyor.Yani ruh-
sal sorunlarını bedenine yansı-
tıyor, bedenselleşnriyor. Sonuç:
Baş ağrısı ve uyuşma...
Ciddi cinsel problemlerimiz
var. Bir başkasının desteğini ve
yardımını istemiyoruz. Genel
V
ğ Bakırköy Ruh ve Sinir
f Hastalıkları Hastanesi'nden
Doç.Dr. Arif Verimli'ye göre birisi
Seni seviyorum' dediği zaman
bile sıkılıyoruz, ama sevilmekten
hoslanıyor, onore edilmek istiyoruz.
Ciddi cinsel problemlerimiz var.
/ Rahatı çok seviyoruz.
/Ayaklanmızı uzatıp yatmayı
^^mutluluk sayıyoruz. Çok çalışmadan
Tkazanmak istiyoruz. Hiç çaba
göstermeden birileri bize bunları versin
diye bekliyoruz.Yaşlanmaktan ve bakacak
birini bulamamaktan korkuyoruz.
hastanelere başvuranlann yüzde
40'ını psikolojik sorunlu insan-
lar oluşturuyor.
En çok yaşLlık endisesi duyu-
yoruz.
Sevilmekten hoslanıyor, ama
sevmeyi bilmiyoruz. Sevdiğimi-
zi söyleyemiyonız. "Ben seni
seviyorum" diyemiyor, birisi,
"seni seviyorum" dediği zaman
sıkılsak bile biraz ferahlık duyu-
yoruz.
Rahatı seviyor, ayaklanmızı
uzatıp yatmayı mutluluk sayıyo-
ruz.
Çok çalışmadan kazanmak
istiyor, sorunlanmızı da kendi-
miz çözmekten çok birileri çöz-
sün diye bekliyoruz.
Toplumumuzun en az beşte
birinin psikiyatrik desteğe ge-
reksinimi var. 55 milyonluk nü-
fusun 2-2.5 milyonunun zaman
zaman da olsa yataklı bir teda-
vi kurumunda tedavi olması ge-
rekiyor.
Bakırköy Ruh ve Sinir Hasta-
üklan Hastanesi'nde psikiyatrist
Doç. Dr. Arif Verimli ile, "ruh
sağltğımız nasıl" sorusundan
yola çıkarak yaptığunız görüş-
mede çıkan genel sonuçlar bun-
lar. Doç. Verimli, "Türk toplu-
munun ruh sağlığı dendiği za-
man konuşulacak şe>lerin göz-
lem sonucu olduğunu belirtmek
gerekir" derken, bu konuda bi-
limsel veriler alabilmek için ul-
kemizde yapılan çalışmaların
çok az olduğuna dikkat çekiyor.
Gelişmis Batı ülkeleri ya da
sanayileşmiş ülkelerin uğraştığı
ruhsal sonınlar başka, bizim uğ-
raştıklarırmz bir başka yoğun-
pazartesi günü Milano'da, nnlü modacılar 1991 ilkba-
g | , a r
/ > a z
hazır giyim koleksiyonlarını sergilediler. Byblos'un par-
lak renkVer, streç pantolonlar, geniş hasır şapkalardan oluşan koleksiyonuyla büyuk ilgi topladı-
ğı defilelere Mila Schon dnsellik çagrıştıran dekolte bluzlar, renkli ceketlere uygun eşarplar ve
mini eteklerle katıldı. Krizia'nın incilerk süslü beyaz ipek gece elbiseleri de dikkati çeken giysiler
arasındaydı. Fotoğrafta Krizia'nın sıcak bir yaz için hazırladığı kıyafet gorülüyor. Krem rengi
bir ceketin altına giyilen şeffaf siyah bluzdan oluşan takım, önümüzdeki yaz modasının oldukça
çarpıcı olacağını şimdiden müjdeliyor. (Fotoğraf: AP)
lukta diyen Doç. Verimli'ye gö-
re, Türkiye'de her yüz kişiden bi-
rinin şizofreni olduğunu söyle-
mek mümkün. Akıl hastalığı
anlamında zelcâ gerüiklerini de
sayarsak yatınlarak tedavisi ge-
reken nüfusun sayısı yüzde 4'ü
buluyor. Yani 55 milyonluk bir
ülkede 2-2.5 milyonluk bir nü-
fusun zaman zaman da olsa ya-
taklı bir tedavi kurumunda te-
davi görmesi gerekiyor. Buna
yatınlarak tedavisi gerekmeyen
nevrotik bozukluklar, stresle il-
gili sonınlar ve psikosomatik
türden rahatsızlıklar, kişilik bo-
zukluklannı da kattığımız za-
man, bir üniversitenin çaüşma-
sından yola çıkarak psikiyatrik
yardıma gereksinim gösteren nü-
fusun yaklaşık yüzde 2O'ye ya-
kın olduğunu söylemek müm-
kün.
Doç. Verimli, Türkiye'de eği-
tılmemiş anne baba, genel sağ-
llk tedbirlerinin çok yeterli ol-
mayışı, bilgisizlik, bakımsızlık
ve beslenme bozukluğu yuzün-
den beyni zedeleyen hastalıkla-
nn çok görüldüğünü belirtirken
diğer ülkelere göre beyin sakat-
hklannın bizde birazcık fazla ol-
duğunu öne sürüyor.
Psikiyatrik hizmetlere aynlan
yatak sayısmın Mısu-, Fas ve Ce-
zayir'in bile altında olduğunu
dile getiren Doç. Verimli, "Bizûn
Türkiye'de toplam 7 bin yatağı-
mız var. 6 milyon nüfuslu Isveç-
te psikiyatrik hizmetlere ayrdnuş
yatak sayısı 26 bin. En az 30 bin
yatağa ulaşmamız gerekir" di-
yor.
Doç. Arif Verimli'nin gözlem-
Koruma alanları
genişletiliyor
Başbakanlık Özel Çevre Koruma Kurumu
Başkanı Mustafa Keten, 30 kasıma kadar özel
çevre koruma alanı ilan edilebilecek yerlerin
saptanacağını, daha sonra kesin karar
verileceğini söyledi.
MUSTAFA BALBAY
ANKARA — özel çevre ko-
ruma alanlan genişletiliyor. 30
kasıma kadar bütün bölgelerde
"özel koruma alanı" ilan edile-
bilecek yerler saptanacak, daha
sonra uygun bulunanlar bu sta-
tüye kavuşturulacak.
Başbakanlık Özel Çevre Ko-
nıma Kurumu Başkanı Musta-
fa Keten, bu konuda valiliklere
ve yerel yönetimlerle birlikte ha-
reket edeceklenni, onlardan ge-
len önerilerin dikkate aiınacağı-
m söyledi.
Bir yerin özel çevre koruma
alanı olarak ilan edilebilmesi
için aşağıdaki koşuUardan en
azmdan uçüne uygun olması ge-
rekecek:
• Arkeolojik açıdan değer ta-
şıması, önemli bir savaşa sahne
olması, kutsal yerler ya da tari-
hi mezarlıklar gibi ülkemizin ta-
rihi, arkeolojik ve kûltur zengin-
liğini yansıtması.
• Türizra ve yaban hayatının
gelişmesine katkıda bulunacak
özelliklere sahip olması.
• Yangın, madencilik ve zirai
faaliyetler gibi nedenlerle biyo-
lojik yapısı bozuhnamış olması.
Biyolojik zenginliklere sahip
olması.
• Kara parçası ile akarsu ve
göl gibi sulak kısımlarıyla bir-
likte jeomorfolojik ve ekolojik
bakımdan bir bütünlük içinde
kalabilecek olması. Genişliğinin
de en az 300 hektan bulması.
• Yerleşim bölgeleri dışında
kalması ve uzun vadede böyle
bir yerleşime uygun olmaması.
Valilikler araahğıyla tüm il-
lerde duyurulan bu girişim so-
nunda önerilen yerler 30 kasım-
dan itibaren değerlendirmeye
alınacak.
Çevrenin paıiisi
olmaz
Keten, kurum olarak
"koruma" işlevini tek başlanna
yerine getirmenin mumkün ol-
madığını söyledi. Merkezi yöne-
tim, valilikler ve belediyelerin
ortaklaşa hareket etmesi gerek-
tiğini belirten Keten, şöyle dedi:
"Çevrenin partisi olmaz. Ko-
ruma alanı içinde kalan yerel bi-
rimlerde belediye başkanı han-
gi partiden olursa olsun faaliye-
timizi eşit sürtJürüyorar. Biz
mevcut koruma alarlanndaki
çalışmalanmızın >anı sıra yeni
alanlann tespitini de sağlayaca-
ğız. Koruma kriterlerinin tam
olarak tespit edilmesi için geniş
çaplı bir envanter çalışmasına
ihtiyaç var."
Halen Köyceğiz-Dalyan, Gö-
kova ve Fethiye'nin bir bolümü
ile Patara, Kekova ve Göksu
deltalan özel koruma alanı çer-
çevesinde bulunuyor. Kurum
Başkanlığı bu bölgelerde imar
planı çalışmalannın bir bölümü-
nü tamamladı. Kekova, Patara
ve Göksu'da ise henüz "dunım
tespit" çalışması yapılıyor. Bu
alanlarda daha önce su basma-
nına kadar olan bölümü bitmiş
inşaatlann devamına izin verili-
yor, diğer inşaat faaliyetleri ve
projeler ise iptal edildi.
Öte yandan Izmir büromuzun
haberine göre turizmi ateşe ben-
zeten ODTÜ'den Prof. Enlal
Özhan, "Bu ateşi dogru kulla-
nırsamz, onunla yemek pişirebi-
lirsiniz. Eger dogru kullanmaz-
sanız evinizi yakarsımz" dedi.
Deniz kaplumbağalanyla birden
dünya çapında üne kavuşan
Dalyan'da bugüne kadar ciddi
hiçbir koruma önleminin alın-
madığını belirten Prof. özhan,
Dalyan'ın çok "kritik bir
noktada" bulunduğunu söyledi.
Dalyan olayı ile birlikte Tür-
kiye'de ilk kez "ekolojik turizm",
"Yumuşak turizm", "Nitelikli
turizm" ve benzeri adlarla anı-
lan kitle turizmine alternatif tür-
lerden söz edilmeye başlandığı-
nı belirten Prof. özhan şunlan
söyledi: •
"Dalyan. Türkiye'de devlet ta-
rafından y üriitülen turizm geliş-
mesinin, ekolojik özelliklere za-
rar vereceği nedeniyie ilk kez
sorgulandıgı önemli bir örnek-
tir."
Dalyan'a bugüne dek özel
çevre koruma bölgeleri başkan-
lığı tarafından daha çok imar
açısından yaklaşıldığım buna
rağmen bölgedeki yatak sayısı-
nın gelen turist sayısıyla birlik-
te hızla arttığııu vurgulayan
Prof. özhan, Dalyan'da doğal
çevrenin korunması için bugüne
dek hiçbir ciddi önlemin alın-
madığmı söyledi.
Ierine göre psikolojik dünyamı-
zı hiç değerlendirmiyoruz. Dü-
şünüyoruz, konuşuyoruz, üzülü-
yoruz, seviniyoruz, mutlu oluyo-
ruz, ama bunlann farkında bi-
le değiliz. Hayat olaylanmn bi-
zi nasıl etkilediğini fark etmiyo-
ruz. "Örneğin" diyor Doç.
Verimli, "Türk kadınlaruıda psi-
kolojik sıkıntılardan kaynakla-
nan bedenseUeştirme vardır. Ya-
ni psikolojik sıkıntılar varken,
baş ağnsı yakınması ön plana
gelebilir. İsveç'te yaşayan Türk
kadınlannda asüsız bedensel şi-
kâyetler gibi bir çalışma yapıl-
mjş."
Nijeryalıda yok da niye Türk
kadınında var? "Çünkü" diyor,
Doç. Verimli vz şunlan söyluyor:
"Mutluluk kavramlanmız as-
gari düzeyde. Ciddi cinsel prob-
lemlerimiz var. Şiddetli ve man-
Uklı bir biçünde cinsel egitime
ihtiyacı var bu toplumun. Bir
başkasıyla dertleşme, yardım is-
teme yok. Anne baba ilişkileri-
nin katı oldugu egitim sistemi-
miz var. Bu yüzden ruhsal so-
runlanmızı bedenimize yanatan
bir toplamuz demek mümkün.
Ringe çıkmış boksör gibi herkes
gergin. Bu yüzden genel hasta-
nelere başvuran vakalann yüz-
de 40'ını psikolojik sorunlu in-
sanlar oluşturuyor. Kendi so-
runlannı çözemeyecek şekilde
eğitilmiş insanlar, karşılanna
büyük hayat olaylan çıktıgı za-
man çok çabuk yıküıyoriar. Bir-
takım sorunlanmızı kendimiz
çözmek yerine bir başkasının
yardımı bekler bir yapımu var."
Doç. Verimli'nin gözlemledi-
ği bir başka olgu da bu... Mut-
suzluğa yol açan bu dunım in-
sanlan yapay yollardan mutlu-
luk arayışına, uyuşturucu ve al-
kole yönlendiriyor. Bu, özellik-
le benlik gelişim ve ergenlik dö-
neminde oluyor.
Ayrıca kitle iletişim araçlan-
nın yaygınlaşmasıyla refahı ve
rahat yaşamayı görüyoruz. Ama
değişen dünyayı izleyecek eko-
nomik guçten de kısmen yoksu-
nuz. Batı dunyasını mı yaşaya-
cağız, kendi geleneklerimizi tni
yaşayacağız ıkilemi arasında ka-
hyonız.
Pelci, en çok nelerden korku-
yoruz?
*"Yaşlanma ve bize bakacak
birilerinin bulunmamasından
korkuyoruz" diyor Doç. Verim-
li. Bu yüzden çocuklaruruzı da
bir sigorta gibi görüyoruz. Doç
Verimli'nin bir başka gözlemine
göre hastalık kapma ve hastalık
korkusunu çok fazla yaşıyoruz.
Karar vermekten korkuyoruz
bir de... "Bu da tnvalet egitimi-
mizin Batı toplumlanna göre
çok erken başlamasından
kaynaklanıyor" diyor Doç. Ve-
rimli.
"Çişimi yapsam nu, yapma-
sam mı ikilemi o kadar küçük
yaşta veriliyor ki, annesine kü-
çük yaşta çişini soyleyen çocuk
başka bir şeyi versem mi, verme-
sem mi kararsızlıgını yaşıyor."
En çok sevmekten, bizi biri-
lerinin sevmesinden hoşlanıyo-
ruz. "Sevmeyi bilmiyoruz" diyor
Doç. Verimli ve devam ediyor:
"Bizde sevdiğini söylemek
yok. Birisi seni seviyorum dedi-
ği zaman bile sıkılıyoruz. Sevgi-
nin ifade edilmesi çok önemli.
Kadın annesinden görmüyor ki
bunu kocasına söylesin. Aynı şey
koca için de geçerli. Mutlu ol-
masnu bilmek bile öğrenmektir.
Ben seni seviyorum olayı yok.
Ama sevilmek ve onore edilmek
istiyoruz."
Toplum olarak bir de iletişim
sorunumuz var. Bu evliliklerde
çok daha yaygın. Kan ve koca
mutluluğunu ve sıkıntısıru asla
birbirine anlatmıyor.
En çok rahatı seviyoruz.
"Ayaklanmızı uzatıp yatmayı
mutluluk sayıyoruz" diyor Doç.
Verimli, "Genel özelliklerimiz-
den bir başkası da otoriteye çok
çabuk uyuyoruz. Çok çalışraa-
dan kazanmak istiyoruz. Hiç ça-
ba göstermeden birileri bize tüm
bunlan versin" diye bekliyoruz.
Televizyonda 'özeP günlerTV-3 için Rupert Murdoch, TV-2 için CNN ve
BBC ile yayın anlaşmasına giren TRT,
sponsor programlar da eklenince "yarı özel"
bir televizyon görünümü alacak. TV-3 için
TRT ve Murdoch'un temsilcileri "teknik
konuları" görüşmek için bir araya geldiler.
da sponsorluk esaslanna göre
hazırlatıyor. TRT'nin program
üretiminde üstlendiği ana görev
ise haber programlan ve eğitim
kültür programlanndan oluşu-
yor. CNN ve BBC'nin devreye
girmesi durumunda ise TRT'nin
AYŞE SAYIN
ANKARA — Türkiye'de özel
TV konusunda anayasa ve ya-
sa değişikliği tartışmalan sürer-
ken TRT de kendisini gelecek-
teki "özel günler"e hazırlıyor.
Ingiliz basın imparatoru Rupert haberciliğini de bu kuruluşlar
Murdoch'la TV-3 için yayın an- üstlenmiş olacak. TRT'de bazı
laşması yapan, BBC ve CNN ile üst düzey yetkiüler, BBC ve
de görüşmeleri sürdüren TRT CNN'in TRTden yayımlanma-
kurumu, dış yapımlar ve spon- sımn yasal olarak mümkün ol-
sor programlar da eklenince madığı göruşünü savunuyorlar.
"yan özel" televizyon görünü- 2954 sayılı Radyo-Televizyon
mü alacak.
Programlannın
yabana dizi ve filmlerden olu-
şan TRT, yerli drama, eğlence,
müzik programlanmn büyük
bölumünü kurum dışından ya
Yasası'na göre "haber verme"
yüzde 60'ı işlevinin TRT'nin görevi pldu-
ğu belirtiliyor. Yetkililer
TRT'nin, haberlerde bir ajans
ya da televizyonun haberinden
yararlanabileceğini, ancak su-
rekli olarak bir yayını vermenin
hukuki sakıncalanna dikkat çe-
kiyorlar.
TRT'nin haberlerine kadar
uzanan özel kesim parmağı,
TRT'nin "yavaş yavaş
özelleştirilmesi" konusunu gün-
deme getirdi. Bu konuda hükü-
met kanadında yoğunlaşan gö-
rüş, özel TV'ye geçişte aşamalı
bir yol izlenmesi ve TRT'nin ilk
başta "yan özel" bir kuruluş
görünümüne sokulması şeklin-
de. örneğin ANAP Samsun
Milletvekili ve eski TRT spiker-
lerinden Mehmet Akarca,
"Özel TV ile ilgili çalışmalan-
nız ne durumda?" sorusuhu ya-
nıtlarken şu görüşlere yer
veriyor:
"Şu anda ANAP'ın günde-
minde özel TV ile ilgili beUrgin-
leşmiş bir çalışma yok. Ama
özel TV'ciliğe aşamalı bir geçiş
söz konusu olabilir. Örneğin
TRT, Anadolu Ajansı gibi yan
özel hale getirilebilir. Boylece
özel TV'ciliğin sonuçlannı ön-
ceden görme imkânı doğar."
Istanbul'daki toplantıya
TRT'den TV Daire Başkan Yar-
dımcısı Sedat Örsel, Ankara Te-
levizyonu Teknik Müdurü Çe-
tin tzbul, Yayın Planlama Mü-
dürü Canan Ansoy katıldılar.
Toplantıda TV-3'ten verilecek
"Sky Channd" programlannın
tngiltere'den Türkiye'ye nasıl
aktanlacağı, dubiaj olayımn na-
sıl gerçekleşeceği gibi konular
üzerinde durulduğu öğrenildi.
TRT'nin istemlerine "kayıtsız
şartsu evet" diyen Murdoch'un
temsilcilerinin Istanbul'a bu is-
temlere hazırlıklı olarak geldiği
belirtiliyor. TRT yetkilileri, Sky
Channel'ın tngiltere'de basarı
grafiğinin düşük olduğu şeklin-
de gazetemizde yer alan haber-
lerin, TRT'nin pazarhk gücünü
arttırdığını da ifade ediyorlar.
Sky Channel programlannı
nisan ayında yayımlamayı he-
defleyen TRT, CNN ve BBC
yetkilileriyle de görüştü.
Bernstein
emekli oluyor
• NEW YORK (AA) —
Dunyanın Önde gelen
orkestra şeflerinden olan
Amerikalı Leonard
Bernstein emekliye
ayrılıyor. Sözcüsü Margaret
Carson tarafından dün New
York'ta yapılan açıklamada,
Bernstein'ın, bu kararı
doktorunun tavsiyesi
üzerine aldığı belirtildi.
Leonard Bernstein'ın,
orkestra çalışmalarına son
verme kararına karşın,
muzikle ilgili diğer
çahşmalannı sürdüreceği
kaydedildi.
MeksikaVla 6
ton kokain
• MEXICO (AA) —
Meksika polisi, 5.8 ton saf
kokain ele geçirdi. 8 milyar
dolar değerindeki
uyuşturucunun, Meksika
tarihinde ele geçirilen en
büyük miktar olduğu
kaydedildi. Uyuşturucunun,
Kolombiya'daki Medellin
uyuşturncu karteliyle ilgili
olduğu polis tarafından
bildirildi. Kaçakçıların,
polisle silahh çatışmaya
girdikleri ve kaçmayı
başardıkları belirtildi.
Meksika polisi, son 22 ay
içinde, 70 ton civarında
uyuşturucu ele geçirdi.
Kirliliğe karşı
bisiklet
• DENİZLİ (Cumhuriye'
— Hava kirliliği ve
gürültüye karşı "bisikletli
yaşam" kampanyası
başlatıldı. Denizli Yeşiller
ve Çevreciler Derneği'nin
düzenlediği kampanyanın
açılışında Vali Alpaslan
Karacan ve Belediye
Başkanı Ali Manm ile
birlikte yaklaşık 5 bin kişi
bisikletleriyle kent
merkezinde tur attı.
Kampanya nedeniyie hafta
sonlannda kentteki bazı
caddelerin trafığe
kapatılacağı açıklandı.
"Bisikletli yaşam"
kampanyasına Denizli halkı
büyük bir ilgi gösterdi.
Bisikletle şehir turunda ana
caddeler trafiğe kapatıldı.
Rize'nin
2evi
• RİZE (AA) — Rize"de
asırlık iki ev "geleneksel
Rize evleri" olarak aslına
uygun şekilde restore
ediliyor. Cumhuriyet
Meydanı semtinde üç katlı
olarak 1900'lü yıllann
başında yaptırılan iki evin
restorasyonu, Kültür
Bakanlığı Eski Eserler ve -
Muzeler Genel Müdürlüğü
tarafından 1987 yılmda
başlatıldı. Evlerin
restorasyonu
tamamlandıktan sonra
bahçe düzenlemesi
yapılacak. 3 dönümlük
bahçede yöreye özgü oyun
yeri, havuz, serender,
turistik eşyanın teşhir
edileceği 4 taş kemer
dükkân, bir turizm burosu
ve bir de PTT şubesi yer
alacak.
Carettaların
konınması
• DENİZLI (Cumhuriyet)
— Alman Teknik Yardım
Komitesi Başkanı Dr.
Kinzelbach, Türkiye'nin
caretta caretta
denizkaplumbağalannın
konınması konusunda
öncülük yaptığım açıkladı.
Caretta caretta türü
denizkaplumbağalannın
Akdeniz'de sadece Türkiye,
Yunanistan ve ltalya
kıyılannda yumurtlama
alanları olduğunu belirten
Dr. R. Kinzelbach,
Türkiye'deki koruma
çalışmalannın Yunanistan
ve ltalya'dan önde
olduğunu söyledi. Dr.
Kinzelbach, "Türkiye
birkaç yıl sonra
kaplumbağalann konınması
konusunda dünyaya ömek
bir ülke olacak" dedi.
Dünya Posta
triınu.
• ANKARA (AA) —
Dünya Posta Birliği'nce ilan
edilen "Dünya Posta
Günü" dün kutlandı.
Ülkeler arasında
haberleşmeyi geliştinnek,
uluslararası haberleşmede
bütünlük oluşturmak
amacıyla aralarında
Türkiye'nin de bulunduğu
22 ülkenin katıhmı ile
kurulan Dünya Posta
Birliği'nin 9 Ekim 1874
yılındaki ilk genel kurulu
dolayısıyla ilan edilen
Dünya Posta Günü'nde
çeşitli etkinlikler
duzenlendi. Dünya Posta
Günü nedeniyie PTT Genel
Müdurlüğü'nün Aydınlık
Evler'de bulunan PTT
Müzesi ziyaretçilere ücretsiz
açıldı.