Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 EKİM 1990 CUMHURÎYET/17
ABD'li askerler Antalya'da Körfez krizi nedeniyie
bölgede bulunan Amerikan askerterinin bir kısmı izinlerini An-
taba'da geçiriyorlar. Çevreyi gezen ve alışveriş yapan asker-
ler şimdi ülkelerinde olmak istediklerini belirttiler. ABD'li as-
kerler Chris Michals (20) savaşın kötıi birşey olduğunu vur-
gulayarak, "Şimdi ABD'de olmak isterdim. Savaş kötü bir
şey ancak Saddam'ın durdurulması lazım. Savaş bitecek ve
biz evimize döneceğiz" dedi. (Fotoğraf: AA)
Kitap sıkıntısı
sürüyor
Haber Merkezi — Okullann
açılmasının üzerinden üç hafta
geçmesine karşm Güneydoğu ve
Ege bölgesinde kitap sıkıntısı
yaşanıyor. "Terör" ve "ögret-
mensizlik" nedeniyle çok sayıda
okulun kapalı olduğu Güneydo-
ğu'ya birçok kitabın gönderil-
mediği bildirildi. Sıkıntının bu
yıl yeniden düzenlenen ilkokul
4. ve 5. sınıf sosyal bilgiler kita-
bında yasandığını bildiren bayi-
ler, ilkokul 3. sınıf Türkçe, or-
taokul 3. sınıf vatandaşlık bilgi-
si, ortaokul 1. ve 2. sınıf İngiliz-
ce ve lise 3. sınıf sosyoloji ders
kitaplan da bulunmuyor. Diyar-
bakır Milli Eğitim Yaymevi yet-
kilileri Elazığ Bölge Şefliği'nden
bölgeye dağıtım yapıldığını be-
lirterek sıkıntının iki haftaya ka-
dar biteceğini söylediler.
John Lennon 50 yaşında
Yoko Ono'nun
gözyaşlan
DışHaberierServisi—Bundantam 10
yıl önce evinin önunde öldürülen Beatles
topluluğunun kurucusu, muzisyen John
Lennon'ın 50. yaş günü dün BirlesmışMü-
letler'den, "Imagine" adlı parçasımn ya-
yımlanmasıyla kutlandı.
Dünya uzerinde tam 130 ulkede bir mil-
yar kişinin izlediği 10 dakikalık müzik ya-
yımnda onceBM Genel Sekreteri Perezde
Cuellar'ın eşi Marcela de Cuellar kısa bir
konuşma yaptı. Ardından John Lennon-
ın karısı Yoko Ono konuştu. Yoko Ono1
nun, yayıtu izlerken 10 yıl önce yitirdiği
büyük mutluluğa ağladığı gözlendi
(sağda).
Bu arada Lenon benzeri görünümüyle
Sovyetler Birliği'nin John Lenon'ı olarak
anılan şarkıcı LeonitJickhommav da (sol-
da) dun Liverpool'da sanatçının yaşgunu
kutlamalarınakatıldı. (Fotoğraf: Reuter)
Ifade verecek
Horzum bugün
Mecliste
ANKARA (Cumhuriyet Bii-
rosu) — Kamu bankalarını do-
landırdığı gerekçesiyle halen tu-
tuklu olan işadamı Kemal Hor-
zum, bugün TBMM'deki araş-
tırma komisyonunda ifade vere-
cek. Kemal Horzum, tutuklu
bulunduğu Çankırı Cezaevi'n-
den bugun Ankara'ya getirile-
rek, yargılandığı mahkemede
duruşmaya çıkanlacak.
Bu arada komisyonun bilgisi-
ne başvurmak uzere Cumhur-
başkanı Turgut Özai'dan rande-
vu istemine henüz yarut verilme-
diği belirtildi. Komisyondaki ge-
nel eğilim, Kemal Horzum'dan
önce Cumhurbaşkanı Özal ile
görüşülmesi doğrultusundaydı.
HABERLERİN DEVAMI
Kıyak'a Özal vetosu
(Baştarafi 1. Sayfada)
diği arumsatılan gerekçede, öde-
nek ve yolluklann hesaplanma-
sında anayasanın 86. maddesin-
de kabul edilen ölçütlerin, mil-
letvekillerinin emekliliklerinde
de esas alınmasının kamuoyun-
da daha kolay kabul göreceği
ifade edildi. Anayasanın 86.
maddesinde milletvekili ödenek-
lerinin aylık tutannın en yüksek
devlet memurunun almakta ol-
duğu miktarı, yolluklannın da
ödenek tutannın yansmı aşama-
yacağı hükme bağlanıyor.
Milletvekillerinin aylık öde-
neklerinin hesaplanmasında öl-
çüt olarak alınan "en yiiksek
devlet memuru" ifadesinden
hangi kamu görevlisinin kaste-
dildiğınin yasada açıklanmama-
1
nedeniyle, uygulamada tered-
jütler doğacağı belirtilen gerek-
çede şoyle denildi:
"Bu nedenle, hizmet ve emek-
lilik haklannın tespitinde anaya-
sanın ilgili maddesinde belirtilen
genel çizgi ve mahfuz bulunan
ana duşünceje uygun bulunan
ana düşunceye uygun bir diızen-
lemenin yapüması, hizmette bu-
lunurken anayasa tarafından be-
lirlenen ve kabul edilen bir öl-
çuniin emeklilikte de kabul edil-
mesi, biitün düzenleme ve işlem-
lerde kolaylık sağlayacak, ka-
muoyunda daha kola> kabul gö-
rebilecek ve miıteaddit defalar
iade ve iptal kararlan ile mey-
dana gelen boşluğu ölçülii bir
şekilde doldurmayı mümkün kı-
labilecek oluralu bir yaklaşım
olarak görülmektedir."
Cumhurbaşkanı Özal'ın veto
gerekçesinde, yasanın karşı çıkı-
lan diğer bölümleri şöyle sıra-
landı:
."— Eraekli milletvekillerinin
ayhklarının hesaplanmasında en
yiiksek dereceli devlet memuru-
nun sözleşme ucretinin esas
alınması, böylece emekli aylıgı-
nın tespitinde devlet memurla-
nnın tabi olmadıgı farklı bir sis-
tem getiriimesi, bu farklılığı bü-
yük bir ayncalıga donüştürür.
— Yasama organı iiveleriyle
dışandan atanan bakanlann
emeklilik statüleri yeniden dü-
zenienirken 4500 ek gösterge uy-
gulanması haksızlıklara yol
açar.
— Yasama organı eski iiyele-
rine sağlanan sosyal haklar da-
ha önce Anayasa Mahkemesi'n-
ce iptal edildiğinden görevde bu-
lunan milletvekilleri ile görevi
sona erenler arasında paralellik
kurmayı anayasanın yasakladı-
ğı ve haklı nedene dayanmayan
ayrıcalık durumu oluşturur."
Cumhurbaşkanı Tiırgut Özal,
veto gerekçesinde yasanın bazı
maddeleri için de karşı öneriler-
de bulundu.
Cumhurbaşkanı Özal, gerek-
çesinde yasama görevi sona eren
ancak emeklilik hakkı kazan-
manuş milletvekiilerine "yasa-
ma müşavirliği" adı altında kad-
ro verilmesinin bazı sıkıntılar
doğurabileceğini belirterek, ya-
sama görevi sona erdikten son-
ra "serbest çalışanlann dışında
kalanların" TBMM'de danış-
man olarak görevlendirilmeleri-
nin daha uygun olacağını bildir-
di.
Cumhurbaşkanı özal ayrıca
yasada sözu edilen temsil tazmi-
natının emekli ayüğı bağlanma-
yanlara ödenmesini, yasama
meclisi üyeliği sona erenler ile
dışandan atanan bakanlann bu
görevlerinin sona ermesinden
itibaren, kamu ve ozel kesimde
çalışmıyorlarsa bu tazminattan
yararlanmalarını önerdi.
Özal, veto gerekçesine, devlet
memurlannın ölümü halinde iki
aylık, memur emeklilerinin ölü-
mü halinde ise bir aylık ölüm
yardımı ödendiğine işaret ede-
rek, memurların ölum yardımı-
nın arttınlnıası ve milletvekille-
ri ile aralanndaki farklılığın gi-
derilmesi için ilgili yasalarda dü-
zenlemeye gidilmesini önerisini
ekledi.
Anayasa Mahkemesi'nin iptal
kararından sonra idare mahke-
mesince durdurulan "kıyak
emeklilik" olarak bilinen ve es-
ki milletvekillerinin de aldığı
maaşlann 1 temmuzdan itibaren
yeniden ödenmesine ilişkin hük-
mün yargı kararlarına aykın ol-
duğunu bildirdi.
Cumhurbaşkam Türgut Özal
ayrıca ek gösterge rakamlannın
kademeli olarak 6 binden 10 bi-
ne çıkarılmasını öngören geçici
ikinci maddesini, yasanın yürür-
lüğe girdiği tarihten önce yasa-
ma görevi sona eren milletvekil-
lerinin de temsil tazminatından
yararlanmasını düzenleyen geçi-
ci 3. maddesinin ve emeklilikte
25 hizmet yılının yeterli görüle-
rek bir defaya mahsus olmak
uzere yaş sınırı aranmamasına
ilişkin geçici 4. maddenin de ye-
niden gözden geçirilmesini iste-
di.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü
Buyükelçi Kaya Toperi de dün
yaptığı açıklamada, Cumhur-
başkanı Özal'ın anayasanın 89.
maddesi gereğince söz konusu
yasayı tekrar görüşülmek uzere
TBMM'ye "iade" ettiğini belir-
terek "Kanun uzerinde yapılan
incelemeler. anayasanın 86.
maddesinde belirtilen genel 61-
çunun dikkate alınması ve daha
önceki iade ve iptal kararlannın
gözönünde bulundurulması su-
retiyle yapılmıştır"dedı.TBMM
Başkanı Kaya Erdem'in, millet-
vekillerinin özluk haklarına iliş-
kin daha önce hazırlattığı taslak
uzerinde çalışmaların sürÖürü-
leceği öğrenildi.
Bozer itirazı
(Başlarafı 1. Sayfada)
alacak" dediler. Dışişleri Baka-
nı Bozer, dün gunün büyuk bö-
lümünü makamında toplantı ya-
parak geçirirken ANAP Meclis
Grubu'na ABD'de >p
apılan temas-
lar hakkında Devlet Bakanı Gü-
neş Taner'in bilgi vermesı üze-
rine bazı milletvekilleri "Neden
Bozer konuşmuyor?" diye itiraz
etti.
Dışişleri Bakanı Ali Bozer'in,
kamuoyundaki beklentilerin ter-
sine Türkiye'ye dönüşünde isti-
fa edip etmeyeceği konusunda
net bir açıklama yapmaması, ya-
kın çevresinde iki etkene bağla-
nıyor. Ali Bozer'i "iyi tanıdığı"
bilinen bir kişi, Cumhuriyet'e bu
etkenleri şöyle anlattı:
"— Ali Bey çok duyarlıdır.
Kolay incinir. Ancak bu kez
Özal-Bush gdriişmesine alınma-
masından duvduğu rahatsızlığı
giziedi. Bu olay ve bunun ben-
zeri başka zorluklar sonucunda
istifa etme kararı vermedi. Ön-
ceki giınden beri net bir açıkla-
ma yapmamasının ilk nedeni de
budur. Basmın bazı haberierie
kendisini istifaya zorladığının
farkında. İstifa etmek istemiyor.
ANAP içinden bazı siyasiler de
istifa telkininde bulunuyorlar.
Ama o durumu kendi başına de-
ğerlendirmek, yakın arkadaşla-
nna danısmak ve gerek bakan-
lıkta, gerekse kamuoyunda na-
sıl bir hava doğduğundan emin
olduktan sonra karar vermek
istiyor.
— tkincisi, Ali Bey ABD te-
maslan konusunda bilgi verme
sorumluluğunu kendisinde du-
yuyor. Cumhurbaşkanı'na bu
konuda gerekli bilgi ve gorüşle-
ri aktardıktan sonra kendisine
gönişünü soracaktır. Cumhur-
başkanı Özal'ın bu konudaki
fıkrini bilmeden bir karar açık-
lamak istemiyor."
öte yandan Devlet Bakanı
Güneş Taner, ANAP Meclis
grubuna ABD'deki temaslann
ekonomik bölümü konusunda
bilgi verdikten sonra dışişleri ba-
kanüğına atanma talebi olmadı-
ğını belirterek "Dışişleri Baka-
nı'ndan memnunuz" dedi.
Grup toplantısında Mardin
Milletvekili Vahap Dizdaroglu-
nun "Niye bu temaslaria ilgili
dışişleri bakanı bilgi vermiyor da
siz konuşuvorsunuz?" sorusuna
Taner, "Ben Korfez olayının
ekonomik yönü ile ilgili temas-
lar hakkında bilgi veriyorum.
Gerekirse Sayın Bozer'in kendisi
de gruba bilgi verebilir" dedi.
Taner, grup toplantısından
sonra da gazetecilerin sonılan-
nı yanıtladı. Bir soru üzerine,
grupta Cumhurbaşkaru'nın tali-
matıyla konuşmadığını belirten
Taner, ekonomik konularda bil-
gi verdiğini tekrarladı. "Dışişleri
bakanı olmanız söz konusu mu"
sorusuna Taner, sinirlenerek
"Dışişleri ile benim ne ilgim var?
Benim anladığım mesele
paradır" karşılığuu verdi. Taner,
şöyle konuştu:
"Bir tane dışişleri bakanı var.
Adam yerinde duruyor. Adamı
istifaya zorluyorsunuz? İstifa
havası da yok zaten. Ne yapmış-
tır dışişleri bakanı? Yanlış bir
politika mı uygulamıştır? Bu
politika dışarıda eleştirilmiş mi-
dir? Benim dışişleri bakanı ol-
mak için ne arzum, ne talebim
vardır. Dışişleri Bakam'ndan
parti olarak da hükümet olarak
da memnunuz."
Bir başka gazetecinin "Peki
Sayın Bozer durumundan mem-
nun mu" sorusuna ise Taner kız-
gın bir ifadeyle "Onu Ali Bey'e
sorun, benim adım Güneş
Taner" dedi. Taner, kendisinin
grupta konuşmasının Bozer'e
ikinci darbe olarak nitelendiril-
mesini de yadırgadığını söyledi.
Taner, Bozer'in ABD Başkanı
Bush ile Özal'ın yaptığı görüş-
meye katılmamasının da sadece
"Türkiye'de eleştiri konusu
yapılabileceğini" belirterek bu-
nun normal bir prosedür oldu-
ğunu savundu.
ANAP Meclis Grubu'nun
dünkü toplantısına Başbakan
Yıldırım Akbulut, Istanbul'da
bulunması nedeniyle katılmadı.
Devlet Bakanı Guneş Taner, söz
alarak bir süre önce ABD'de
Körfez krizi konusunda yapılan
temaslan anlattı. Bozer'in isti-
fası ile boşalacak olan dışişleri
bakanlığı için adı geçen Taner,
IMF ve Dünya Bankası ile yap-
tığı görüşmeler hakkında bilgi
verirken Kuveyt'ten 150 milyon
dolar yardım geldiğini, bir o ka-
dar daha yardım geleceğini söy-
ledi. Bunun üzerine milletvekil-
lerinden, "Ne zaman gelecek?
Nereden biliyorsun?" sesleri
yükseldi. Taner de gorüşmeler
sonucunda bu yardımın gelece-
ğini bildiklerini belirtti.
Taner, milletvekillerinin soru-
lannı yarutlarken de bazı gaze-
telerde kendisinin Özal'ın tali-
matı üzerine ABD'ye gittiği yo-
lundaki haberleri yalanlayarak
"Benim IMF ve Dünya Bankası
ile goriışmelerim vardı. Cum-
burbaşkam'mn programı •ile
çakıştı" dedi.
ANAP'lıIar, Taner'i, Körfez
krizi ve ekonomik durumla ilgili
soru yağmuruna tuttular. Bur-
dur Milletvekili Fethi Çelikbaş,
Körfez krizinin Türkiye'ye ma-
liyetini sordu. Taner de "Kesin
olarak söyleyemem, ama 4-6
milyar dolar civannda" karşılı-
ğını verdi. Taner, Korfez krizinin
enflasyonu 8-10 puan etkileyece-
ğini sözlerine ekledi.
Taner, IMF ve Dünya Banka-
sı ile ilgili görüşmelerin olumlu
geçtiğini söylerken "ABD ile ser-
best ticaret anlaşması konusun-
da istediğimiz sonucu alırsak AT
konusunda o kadar fazla asıl-
mamıza gerek kalmayacak"
dedi.
Yozgat Milletvekili Seyit Ah-
met Dalkıran, Taner'e, "1982'de
Kafaoğlu, 'Altına uzanan ellen
kırarız' deyip alıın fiyatlannın
düşmesini saglamıştı. Ama siz,
'Enflasyonu duşureceğim' deyip
düşiiremiyorsunuz" sorusunu
yöneltti. Taner ise "Toptan eşya
fiyatlan uzerinde etkimiz olu-
yor, ama tüketicive >-ansırken et-
kili olamıyonız" karşıhğını ver-
di. Taner, kamu sektörünün enf-
lasyona etkisinin yüzde 10 oldu-
ğunu, özel sektörün bu etkisinin
ise yüzde 3 olduğunu söyledi.
Taner, enflasyon tahmini ile il-
gili bir başka soruyu yanıtlarken
de "Şu anda yüzde 48 civarın-
da, ama özel sektör rakamları
henüz gelmedi. Onlar gelince
yüzde 44-45 civannda olacağını
sanıyonım" dedi.
Taner, akaryakıt fiyatlan ile
ilgili eleştiriyi yanıtlarken de
"Şimdi arttırmayıp gelecek aya
bıraksaydık, enflasjon daha faz-
la olacaktı" şeklinde konuştu.
Hatay Milletvekili Mehmet
Pürdeloglu'nun çiftçiye olan
borçların ne zaman ödeneceği-
ne ilişkin sorusu üzerine Taner,
125 milyar liranın hazır olduğu-
nu ve birkaç ay içerisinde öde-
neceğini bildirdi.
Mesut Yılmaz'ın istifası son-
rasında devraldığı dışişleri ba-
kanlığı görevini 7.5 aydır sürdü-
ren Ali Bozer'in istifa edeceği
söylentileri, Cumhurbaşkanı
Özal ile ABD Başkanı Bush ara-
sında yapılan görüşmeye alın-
maması üzerine ortaya çıktı.
ABD Dışişleri Bakanı Baker'ın
katıldığı bu görüşmeye Bozer'-
in girmemesini bizzat Cumhur-
başkanı Özal'ın istediği yolun-
daki haberler, bazı basın organ-
ları ve siyasi çevrelerde
"skandal" olarak nitelendirildi.
Aynı çevreler, Bozer'in istifa et-
mesi gerektiğini de gündeme ge-
tirdiler.
Özellikle Körfez krizinde
Türkiye'nin oynadığı rol konu-
sunda Cumhurbaşkanı Özai'dan
farklı bazı göruşler taşıdığı bi-
linen, ancak bunlan bugüne dek
kapalı kapılar dışında ifade et-
meyen Dışişleri Bakanı Bozer,
önceki gün yurda dönüşünde is-
tifasına Uişkin söylentileri yalan-
lamadı. Bozer, gazetemize ver-
diği demeçte, "Müsbet ya da
menfi bir şey yok" derken yakın
çevresine "İstifa etmeyi şu anda
düşünmüyorum" diye konuştu.
Onurlu yaşamı bizlere rehber olan
Sıverek Endustri Meslek Lisesi eski
öğretrneni
örnek insan
MUZAFFER KIRÇAY'ı
Aramızdan aynlışının 2. yılında
bitmeyen hasret ve sevgiyle anıyoruz.
Bugun saaı: 12.3O*da yaşamının son
gunünü video kasetten izledikten sonra
kabrı başında anıyoruz.
Annesi ve kardeşleri adına
\1LMAZ KIRÇAY
BOĞAZ'IN NERESİNDE BÖYLE BİR "HAYAT" VAR?
BOĞAZİÇİ
T A R A B Y A
Tarabya yürüyiiş
mesafesinde;
Mecidiyeköy 10,
Beşiklaş 15 dakikalık
yolda.
1584 ağaçlı bir konı
içinde büyükler ve
kiiçiikler için ayn
yüzme havuzları, iki
tenis kortu, yürüyiiş ve
koşu parkurlan,
dinlenme köşeleri,
çocuk bahçesi...
Isı ve ses yalıtımı için:
Çift dış duvar,
pencerelerde çift cam,
çatıda İzocatn, yüzer
döşeme sistemi. Çöp
öğiitme makinesi uydu
anten...
Güvenliği "tam"
sağlanmış bir hayat:
Bekçi kontrollü giriş
kapısı, aşılması
imkânsız birset
biçiminde, evleri
çevreleyen doğal
sınırlar, göriintülü dış
kapı kontrolü, daire
kapısı emniyet sistemi,
yangın ihbar sistemi...
Boğaziçi-Tarabya
projesinin 8.4.1988
tarihinde, 1988-1/40
cilt numarası ve 86/598
dosya numarasıyla
İnşaat Ruhsatı;
15.7.1988 tarihinde de
Temel Üstü Ruhsatı
alınmıştır.
Bir evin, hayatınıza getirebileceği güzellikleri görmek için
Boğaziçi-Tarabya'ya gelin.
Boğaziçi-Tarabya, Boğaz'ın en güzel noktasında. Evleri hem
Tarabya KoyıTndan, hem Karadeniz yönünden seyrine
doyulmaz iki ayn Boğaz manzarasına bakıyor.
Boğaziçi-Tarabya'nın salonlan, odalan, mutfakları, banyolan
geniş, aydınlık! Hayatınızı kolaylaştıracak imkânlarla
donatılıyor. Yüzme havuzlan, tenis kortları, koşu parkurlan
kapınızın önünde sizi bekliyor.
Bu güzel hayat size havası tertemiz, şehir gürültüsünü
duymayan, 1584 ağaçlı bir korunun dallan altında sunuluyor.
Ve bu korunun doğal sınırlan; Boğaziçi-Tarabya'yı yeşil bir
emniyet kemeri gibi koruyor.
Boğaziçi-Tarabya'da hayat yakında başlıyor. Boğaz'da bir
daha ele geçmeyecek bu fırsattan yararlanmak için
gecikmeden Boğaziçi-Tarabya'ya gelin.
nurol
Tarabya Yokuşu, Semiha Şakir Vakfı Okulu Yanı Tarabya - İstanbul Tel: 162 17 65 -162 18 42
İNŞAAT VE TİCARET A.Ş.
Nurol İnşaat, yurt içinde ve dışında
buyuk barajlar. tuneller. sanayi
sıtelerı. luks konul projelerı
gerçekleştirmiş. 25 yıllık tecrubeye
sahip bir kuruluştur. Bunyesınde
5.0001 aşkın ışçı. 400 muhendıs,
mimar, teknık personel çalısmaktadır
ve 100 milyar lıra değerinde makine
parkına sahıptır. Savunma
sanayiımızde de milyar dotarlık
proıelerde Nurol'un ımzası vardır.