Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 EKİM 1990 CUMHURİYET/19
HAVA DURUMU
Meteoroloji Genel Müdûrtû-
Jû'nden aJınan bügıye göre yuntun
kuzey kesimteri parçaa bukrilu, Mar
maratom doğusu, Karaderaz le Iç ve
Doflu Anadolu'nun kuzeyi yajmur
ve yer yer sagnak yaJışJı, öteki yer-
ler az buhıtiu ve açık geçecek. HA-
VA SICAKUĞI: Yurtun kuzey kesım-
lerinde biaz azabçak, diğer yertenle
değişmeyecek. RÜZGAR: Gûney ve
batı yönierden hafif, ara sıra orta atte 4-16 yer yer 21 deniz mtf hızla esecek Dalga yük-
kuvvetto, yurdun kuzey kesimlerin- sekfiğı 03-1 m ai*cıtta0a 13-2 m Cfvarında buluna-
de kuvvelnce esecek. Deniztenmiz- cak Van GölO'nde hava: Az buk/tlu ve açık geçecek. Ruz-
de, Karadeniz'de gûn batısı ve ka- gâr gûney ve batı yönlertten hafif, ara sıra orta kuvvette
rayel. Marmara ve Ege'de yıldız ve esecek
poyraz, Akdenc'de günbatısı ve lo-
dostan 2-4, yer yer 5 kuvvetnde, sa-
TÜRKİYE'DE BUGÜN
A 32° 18° Oıyaıtnkır
¥ 21° 15° Edkra
A 31° 12° Eranean
A 21° *>Emmm
Y 19° S°Eskqahr
Y 20°10°Gaaanlap
A 3f22°Qfesun
30° 12° Uanısa
A 31°15°GümûşhatwY
BaMHir
BMc*
Sınjöt
Bıtlts
Bolu
Bursa
Y 26° 12° Hakkin
A 31° 15° Isparte
A 15° 16° Isönbtrf
A 27°13°İZT!W
A 28° 8°Kaıs
31° 12° Kasömonu Y
Çonım
Y 16° 9°Kaywn
A 26° 14° KırVlareiı
A 26° 18° Konya
Y 21° 6°KûOlıya
A 30° 15° Matatya
21" 8°Manfn
ie°-2°MuCb
20° 9 Mw
31° 12 Nfrto
2J°16°Oı*ı
24° e°Ro»
28° 12° Samsun
27° 8°Sîrt
22°16°Sinop
30°19°Sıvas
18° 0°1etanlaû
18° 7°TraBmn
26° 6°Tun«*
24° 13° Uşak
24° 8°Van
23° 8°Ytaoat
26° 10° Zonould*
A 31° 16°
A 32°M°
A 28° 19°
A 28° 14°
A 26° 7»
A 25° 8*
Y 21° 16°
Y 22° W
Y 20° W°
A 31° 15°
Y 21° 6°
Y 22° 7°
A 22° 15°
Y 22° 15°
A 25° 9°
A 22° 7°
A 21° 7°
Y 20° 8°
Y 20° 15°
ı buluflu Isst A-aç* B-bulullu G-çüne$k K-kvtı S-ssi Vyagnartı
Cezaytr^'î?
vii. Tunus
BULMACA
SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 5
1/ Mantıkta, çeliş-
mcye düşmeden yad-
sınamayacak öner-
melerin teknik adı.
2/ Faiz... Metal eşya
üzerine vurulan
reokli cam katmanı.
3/ Altı düz, küçük
gczinti vapunı... Yer-
siz söz ya da davra-
nı$. 4/ Ustünde açı-
lır bir körüğü buJu-
nan iki adı hafif ara-
ba. 5/ Yüce... Yap-
macıklı dav raruş. 6/
Bankacıbkta faizin
başlangıç tarihi... A$ı boyası. 7/ Su...
SSCB'de Gulag kamplarındaki tu-
tuklulara verilen ad... Lityumun sün-
gesi. 8/ Ince perde ya da örtü... Don,
şalvar. 9/ Neşeli ve serbest kadın...
Ruh.
YUKARIDAN AŞAClYA:
1/ Yeşile çalan açık mavi renk. 2/
Müstahkem yer... Tlırpgillerdeıı, şal-
gama benzeyen bir bitki. 3/ Hindis-
tan'da yetişen, tırmanıcı bir cins bi-
ber ağaa... Yûz. 4/ Omurgayı oluşturan kemiklerden her biri...
Sulak yer. 5/ Edepsiz, yaygaracı. 6/ Kemiklerin yuvarlak ucu...
"Hayır" anlamında kullarulan bir söz... Uğur, talih. 7/ Geçi-
mini sağJatnak için kendinden daha yaşb bir kadınla yaşayan
enç erkek... Bir nota. 8/ Kendisine inanılan kimse... Sosyolo-
jide boy. 9/ Astım hastalıgının tedavisinde kuüarulan bir alkaloit.
60YILONCE Cumhuriyet
Kitaplann seçimi
10 EKtM 1930
Bazı mektep idareleri, maarif müdürleri, muallinüer
birlikJeri mektep kitaplanru inceden inceye tetkik
etmeden yalnız hangi kitapçı daha fazla kumüsyon
verirse onun kitaplannı tercihan kabul ve intihap
ediyorlar. Hatta Maarif idarelerinden kitapçılara
gönderilen tamimlerde bilhassa: "Azami iskonto
miktannın büdirilmesi", "bu kumüsyonJar muaJJimler
birliği tasarnıf sandığına kalacaktır" gibi kayıtlar
olmakla beraber "kitap siparişi iskonto miktannın
çokluguna bağbdır!' şartını ilave edenler de var.
Mektep kitaplarının intihap
ve siparişinde mûnderecatı,
metodu, tabı nefaseti gibi
kıymetlerden hiç birinin
nazan dikkate
alınmamasının mahzurlanru
Maarif erkânı takdir etmek
mevkikıdedirler. E&asea
Maarif idareleri
kitapçılardan ne kadar fazla
kumüsyon ahrlarsa alsınlar,
kitaplar mektep talebelerine
gene üzerlerindeki mevzu
fiatla satılmaktadır. Bu
kumüsyonlarla fakir
talebelere yardım edileceği iddiası mes'elenin
ehemmiyetini zerre kadar azaltmaz. Fakir çocuklara
yardım elbette lâzım, hatta elzemdir. Fakat bu yardım hiç
bir zaman diğer talebeye tahmil olunmamaJıdır. Baska
teşekküller vasıtasile daha salim usullerle pek
âlâmuayenet edilebilir.
Çok ciddi bir ihtimam, dikkat, itina, hassasiyetle
yetiştirmek vazife ve mecburiyetinde oldugumuz
yavruların eline, "siparişi iskonto miktannın çokluğuna
bagh" kitaplar vermek ve kitaplann tercihinde yalnız bu
noktayı gözetmek, kendi bindiği dalı kesmekten çok
daha büyük, çok daha feci bir gaflettir. Mektep kitaplan
böyle intihap edilmez, diyoruz.
PERTEV
Pcrtev difnm-
:mt, Pertcr ko-
ooyalap, Perter
PUDRALAR1
30 YIL ONCE Cumhuriyet
Y.SoruşturmaJCurulu
10 EKİM 1960
Yüksek Sonışturma Kunılu
yanndan itibaren, vazife taksimi
yaparak yeni kadrosu ile çalışmayal
başlıyacaJctır. Evvelce 12 tâli kurul f
halinde çalısan, Yüksek
Sonışturma Kurulunun bundan
böyle sekiz tâli ve bir merkez
kurulu halinde çalışacağı tahmin
edilmektedir. Nedim Ökmea
Her ne kadar, Yüksek Adalet Divanına, Topkapı,
Üniversite, 6-7 Eyiül ve Anayasanın ihfâli hâdiseleri gibi
dört mevzu intikal etmişse de bu dört konunun
dayandığı dosyalann mevcudu beş yüzü geçmektedir.
Yüksek Soruştunna Kurulunda kalan ve soruşturması
yürütülen dosyalann mevcudu ise iki binin üstündedir.
YaJnızca, sakit Tarım Bakanı Nedim ökmen'e ait dosya
sayısı iki yüzü bulmaktadır.
Yüksek Sonışturma Kurulu öğleden önceleri, tâli
kurullar halinde çahşacak, öğleden sonra da genel kurul
toplantılan yaparak, tâli kurullann mütaJealannı
kararlara bağhyacaktır. Bu kararlar, derhal Yüksek
Adalet Divanına sevkolunacaktır.
İslâm Enstitüsü
tstanbul'daki Yüksek tslâm Enstitüsü'nün çalışmalan
Milli Eğitim BakanlıgYnca yeniden düzenlenecektir. Bu
münasabetle, orta okullardaki din derslerine ve Imam -
Hatip okullarına öğretmen yetiştiren bu müessesenin batı
ölçüleri içinde müspet ilim anlayışı ile çalışabilmesini
temin için gerek bina ve gerekse ders programlan gözden
geçirilmektedir... Atatürk inküâblanm benimsemiş din
adamlan yetiştirecek olan Yüksek tslâm Enstitüsünün
halen 150 öğrencisi vardır ve bu miktar üç yıl içinde
400'e çıkarılacaktır. 1961 yılında 400 öğrencili bir bina
inşa edilmiş olacaktır.
GEÇEN YIL BUGUN JCumhunyet
Türkiye beklesin
10 EKtM 1989
Türk diplomasisinin yeni girişimleri sonuç vermezse,
Ankara'mn ATye yaptıgı tam üyelik başvurusu
konusunda Brüksel Komisyonu tarafından hazırlanan ve
aralık ayına doğru topluluk karar organı durumundaki
Bakanlar Konseyi'ne sunulacak "mütalaa raporu",
Türkiye ile tam üyelik müzakerelerinin başlatılmaması
tavsiyesini içerecek.
DÜNYADA BU6ÜN
Amskrttam B 15°
Amnon A 30°
Aüna
Baan
Barcekma
Basel
Bd«rad
Bertın
Boraı
Brûksel
Canevra
Cezayıı
Odte
Duta
Franklurt
a™
Htbınkı
Kahın
KopenHag
KUn
Wtoşa
A 27°
A 34°
A 23°
A 17°
A 25°
A 14°
B 12°
B 14°
A 16°
A 15°
A 28°
A 38°
A 38°
A 13°
A 30°
B 10°
A 31°
B 14°
B 12°
A32°
Ljmngrad
londra
Madnd
Mto»
Mortreal
MoslIM
Mrih
NmVtafk
Oslo
Pans
Pmg
Rryad
Roma
Sofya
fel/knv
Imus
Vwnd.li
V)y«
A 10°
B 16°
A 21»
A 20°
B 18°
B 14°
A 12°
B W
Y 12°
A « °
A 13°
A 37°
A 26°
Y 28°
A 32°
A 28°
A 28°
A 12°
A 18»
Y 14»
VtetangttnA 23°
Zürth A 17»
IABT1SMA
Evet Müdahiliz...
Dolmabahçe Sarayı'nın arka bahçesinde yükselen otel için
nıimar Ş. H. Eldem'in Taşbk Kahvesi, başka yerde aynısıyla
kurulabilir kandırmacasıyla icazet alınarak yok edilmemiş
miydi?
Maçka Ktslası'nın Borsa'ya devredilmek
istenmesi uzerine, konuyu olaylar dizisi ha-
line getiren nedir, hiç düşündünüz mü?
Yargı yolunda bulunan bir anlaşmazlık-
ta, yargı kararına rağmen fıili saldınlar,
devlet büyüklerinin taraf tutan beyanlan,
bilim adamlanru ve bilim kunıluşlannı aşa-
ğılayan suçlamalar hangi cesaret, hangi an-
layış ve hangi ahşkanhkla yapılıyor?
Bu sorulann yamtı, borsa başkanı ile ya-
pılan bir röportajın sonunda apaçık belir-
tiliyor. "Yalnız Türkiye'de dcgil, dünyada
usuller böyledir." (Para Dergisi 26.8.1990)
Toplum belleğinin unutkanlıkla yarah ol-
duğunu sanarak bundan yararlanmak iste-
yenler için usuller, gerçekten önemh'dir ve
bUindiği gibi 80'li yı1larda kap-kaç/iş bitir
şekUnde formüle edilmistir.
Sevda Teped, zamanın belediye başka-
nımn makamında Arap şeyhine oldu bittiy-
lesatılmak istenirken haklı tepkilere karşı,
gerekirse Anayasada değişiklik yapüabile-
ceği söylenmemiş ve buna gerek kalmadan
iş bitirilmemiş miydi?
Boğaz'da yapılaşmayı öngören yasa de-
ğişikliğini iptal eden Anayasa Mahkemesi'-
nin karan, Resmi Gazete'de aylarca yayım-
lanmayarak Boğaziçi korulanna inşaat ya-
sağı getiren Bogaziçi Yasası komik duru-
ma düşürülmemiş, kazanılan zamanla Çen-
gdköy, Anadoluhisan, Tarabya, Sanyer ve
KandJlli'deki korular villalarla donatılma-
nuş mıydı?
Türkiye'nin en eski ve en çok bilinen u-
nıtım posterlerinde yer alan "Araavutköy
yalılaruun öniinden kazıkh yol geçirilirken"
Boğaz'ın kültürel kimliği hukuk, yasa,
plan, mahkeme karan çiğnenmemiş miydi?
Haliç yıkımlan zamamnda, dümdüz bir
alan görmek sevdasıyla, Perşembe Pazs-
'n'ndaki Ceoeviz Sanıyı'mn bölgedeki son
kalıntılan, dozerlerin mekanik güdümüne
terk edilerek ortadan kaldınldıktan sonra
biraz ah vah edilmiş, sonra unutulmamış
mıydı?
Eminönö'ndeki Barbaros Evterl, güya
bir kaza sonucu, bir gece yerle bir edildik-
ten sonra yine her şey unutulmamış, işler
yoluna girmemiş miydi?
Trafiğe sağladığı olanak açısmdan farkı,
yakuzca bir trafik şeridi olan yeni Galata
Köpnisü'nün yapılmak istenmesindeki
amaç hâlâ bilinmezken bugün, tarihi Ga-
lata Köpnisü'nün ne yapılacağı tartışması-
na girişilmemiş miydi?
Levanten mimarinin dünyada örneği ol-
mayan Beyoğlu-Taıiabaşı-SİT alanı, SO'li
dönemlerin başbakaruyla yanşırcasma, be-
lediye meclisinden geçirilen üç şeritli yol
planı ile yıkımlara başlayıp, oldu bittiyle
dört şeritlik yıkun yaparak "kafadaki pUn"
Költöre Çifte Standart
Eşdeğer eğitimden geçildiği, aynı işler yapıldığı halde kadro,
unvan ve maddi ödemeler açısından oluşturulan farkın
personel arasında yarattığı huzursuzluk ise konunun bir diğer
boyutudur.
Üniversitelerin arkeoloji ve sanat tarihi
bölümlerinin prehistorya, protohistorya ve
önasya arkeolojisi ile klasik arkeoloji ana-
bilim dalı mezunlan 657 sa>ılı Devlet Me-
murlan Kanunu'nun değişik 36. maddesi-
nin Ortak Hükümler Bölümü'nün (A) ben-
dinin dördüncü fıkrası kapsarruna alınarak
teknik hizmetler sınıfında "arkeolog" kad-
rolanna atanmışlardır.
Konuya ilişkin Bakanlar Kurulu karan
17.9.1987 gün 19577 sayılı Resml; Gazete'-
de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. An-
cak sanat tarihi ile arkeoloji ve sanat tari-
hi bölümü mezunlan bu kapsam dışında tu-
tulmuşlardır. Böylece arkeolog kadrolan-
na atanan meslek gruplan ile sanat tarih-
çilerinin maaşlan arasında üç katı fark
oluşmuştur. Bu durumda yeni işe giren bir
sanat tarihçisi 300.000 TL maaş alırken, bir
arkeolog 900.000 TL maaş almaktadır.
Üniversitelerin tarih bölümleri ile sanat
tarilü bölümleri arasmda gerek içerik gerek-
se eğitim açısından hiçbir benzerlik ve iliş-
ki bulunmamaktadır.
Kultür ayrımcüığı olarak nitelenebilecek
olan ve faturası tamamıyla sanat tarihçile-
rine çıkanlan bu yapay aynma karşın Köl-
tür Bakanlığı'na bağlı müzeler ile koruma
kurullannda çalışan biz sanat tarihçileri,
müzecilik faaliyetleri ile arazide yapılan ka-
zı ve tespit çalışmalanm, arkeolog kadro-
larına atanan meslek gruplan ile aynm ya-
pümaksızın birlikte yürütüyoruz. Arkeo-
İoglar arazide çabşıyor gerekçesi ile giyecek
yardımı parası alırken, ayru işi yapan biz-
ler bu olanaktan da yoksun İcalıyonız.
Eşdeğer eğitimden geçildiği, aynı işler ya-
pıldığı halde kadro, unvan ve maddi öde-
meler açısından oluşturulan farkın perso-
nel arasında yarattığı huzursuzluk ise ko-
nunun bir diğer boyutudur.
Malrye ve Gümriik Bakanlıgı; Yüksekög-
retim Kurulu Başkanüğı'nın teknik hizmet-
ler sınıfına alınmalannın uygun olduğu yo-
lundaki görüşüne dayanarak prehistorya,
protohistorya ve önasya arkeolojisi ile kla-
uygulanmamış mıydı?
Dolmabahçe Sarayı'nın arka bahçesinde
yükselen otel için mimar S. H. Eldem'in
Ta$hk Kahvesi, başka yerde aynısıyla ku-
rulabilir kandırmacasıyla icazet alınarak
yok edilmemiş miydi?
Beşiktaş-Levent aksındaki gökdeleniere
geçen dönem verilen ruhsatlan garantiye al-
mak ve yenilerine olanak tanımak için,
Imar Yasası, yasaya aykın olduğunu bile
bile ama usule uygun yorumlanarak parsel
parsel tnrizm alanı ılan edilmemiş miydi?
Taşluşla, gözü yalnızca alacağı yüklüce
kredide olan bir inşaat şirketine, otel olmak
üzere 49 yıllığına devredilmek istenirken
hak arayan bilim adamlanna yapılan "va-
tan haini" suçlaması unutulmamış mıydı?
Gerçi Bebek Koyu'na koadurulmak is-
tenen marina ve Ta?|asJa'nın otel oluşu, ka-
muoyunun tepkileri ve mahkeme kararla-
nyla engellenmişti, ama usullerde risk de
var, olacak o kadar...
Evet, usuller böyiesi açık gasplar yoluy-
la kademe kademe, alışkanlık haline gele-
rek olgunlaştı, benimsendi ve artık vazge-
çilmez oldu. Ama bu arada tstanbal'ua gc-
lecek elli yıllık tarilü de beürtemnis oldu.
O nedenle, Maçka Kışlası ile ilgili geliş-
meleri olay haline getiren faktör, sıraladı-
ğunız bu süreçle birlikte değerlendirilmelî,
dersler çıkartılmalı. ÇUnkü ayru usulleri
kullanmak isteyenlere karşı, Uk günden baş-
layarak ilk kez böylesine açık ve net bir ka-
muoyu tepkisi oluştu.
Bu noktada taraflânn, şu veya bu kurum
olmadığı son derece açık.
Taraflann biri, yüzlerce yıhn toplumsal
emeğiyle yaratılan evrensel kültürel değer-
lerüı sahibi olan bir ulus.
Diğerini ise tarife imkân yok.
Bir avuç desek yeter mi acab'a?
ŞENER ÖZLER
Mimar/tstanbnl
sik arkeoloji bölümü mezunlannı teknik
eleman olarak tanımıştır. Keza 1989 yılı içe-
risinde Yükseköğretim Kunımu Baskanlj-
gı ve MflH EgWiB BaJunbfı, sanat tarihi bö-
lümii mezunlan için de teknik hizmetler sı-
nıfına alınmalan uygundur yolunda görilş
belirtmişken, aym statü nedendir bilinmez
bu meslek elemanlanna tanınmamaktadır.
Son zamanlarda çeşitli yayın organlan ile
radyo ve televizyonda kultür mirasımızın
zenginliği ve önemi vurgulanmakta, kamu-
oyunda bu konuda konımacılığa yönelik
bir biünç oluşturulmaya çalışılmaktadır.
Ancak öte yandan ne yazık ki taşınmaz kul-
tür varlığı yapunalığı ve eski eser kaçakçı-
Uğmın önü alınamamaktadır. Konunun
öneminin ortaya çıktığı günümüzde, kul-
tür varlıklannı tespit eden, korunması ve
değerlendirilmesinden sorumlu olan meslek
gruplan arasmda böyle bir aynm yapmakla
amaçlanan, kişileri mesleklerinden soğuta-
rak yağmacı ve kaçakçılara alet etmek mi-
dir?
MaBye ve Gümrük Bakanhğı'mn bu ko-
nuda uyguladığı çifte standarda gerekçe
bulmak mümkün değildir. Söz konusu hak-
sızhk ve çelişkinin en kısa zamanda gideri-
lerek mağduriyetimize son verilmesini yet-
kililerden talep ediyoruz.
BtR GRUP SANAT TARİHÇİSİ
POUTIKA VE OTESl
MEHMED KEMAL
Kuveyt'e Asker Deıfcen...
Bir emirsubayı vardı, bir de emireri, ben ikisinin arasında
kalıyordum. Onbaşıydım. Emir onbaşısı yoktu. Ama binba-
şının ne zaman bir işi çıksa,
"Onbaşı..." diye bağınyordu.
"Buyurun binbaşım!"
"Git kantine bir küçük rakı al, gel."
"Başüstüne binbaşım."
Kantine gidip, binbaşının rakı istediğini söyiüyordum. Kan-
tinci mırın kınn ediyor, vermek istemiyofdu.
"Bunca borcu var, kaç aydır ödemiyor."
"Vallahi ben bilmem."
"Ben kantin subayına ne derim?"
"Gideyim kantinci venmiyor, diyeyim mi?"
"Yok canım, dur hete bekle."
Biraz bekliyordum, şişeyi veriyordu.
Dönüp binbaşıya rakıyı getiriyordum. Binbaşı kızıyordu.
"Niye geciktin?"
BinBâşıya, 'borcun varmış, onun için kantinci rakı vermek
tstemedi, geciktim diyemezdim. Susardım. Binbaşı bağınrdı:
"Niye geciktin? O deyyus rakı vermek istemedi mi yoksa?"
"Yok binbaşım öyle değil."
"Ya ne?"
"Alay komutanı çağırmış kantinciyi de oraya gitti. Ondan
geciktik."
Alay komutanı deyince akan sular dururdu, bir şey soyle-
mezdi. Sadece karnından konuşur gibi,
"Ya öyle mi?" derdi.
Kantincinin borcundan ötürü rakı vermek istemedigini bil-
mez miydi, bilirdi. Borç gırtlağına kadar çıkmıştı. Sadece kan-
tine mi borcu vardı, mahfele de ordu evine de...
Kışla, kasabanın içindeydi. Onun için çarşı ile içli, dışlıy-
dık. Talim yerine yakın bakkala da borcu vardı binbaşının.
Beni bakkala gönderır, boğma rakısı aldırırdı. Boğma incir-
den yapılırdı, kaçak rakı. BakJcal kaçak rakı olduğundan çe-
kinir, verirdi. Binbaşının talim yerindeki fellah bakkala da bor-
cu, bir türlü odenmezdi.
Aldığı parayi ne yapar, kumar mı oynardı? Hiç görmedim
oynadığını. Kumarcıların yanına da uğramazdı. Mahfelde ku-
mar oynayanların arasında hiç görmedim. Öyteyse derdi rtey-
di, aldığı paralar nereye gidiyordu? Sonra bir gûn emirerin-
den öğrendik. Kanserli bir bacısı varmış, hep ona gidermiş.
Binbaşı da efkâr eder, durmadan içermiş.
İngiliz yapısı ipe sarılmış, camdan bir küçük matarası var-
dı. Susadı mı başına dikerdi. içinde rakı varmış. Sonradan
öğrendik. Talimde, bölük odasında, deniz kıyısındaki okalip-
tüslerin altında cam çekti mi, durmadan matarayı başına
dikerdi.
Kore'ye asker göndermeye başladılar. Gönüllü isteniyor-
du. Binbaşı ilk gönüllü yazılanlardan oidu. Bir gün baktık,
bizim kışlanın karşısındaki limandan askerter gemilere bin-
diriliyor. Mersin'e gideceklermiş. Oradan da Kore'ye... Nasıl
gideceklerse ne bileyim ben... Binbaşı helallaşmadan gitti.
Askeriiğim bitti, tezkere aldım.
' Birgün Kızılay'dan Çankaya'ya doğru çıkıyorum. Bir de ne
göreyim, bizim binbaşı. Beni lanımadı, ama ben onu tanı-
dım. "Binbaşım!.." dedim. Yüzüme baktı, sonra o da beni
bildi. "Ne oldu?" diye sordum, sol kolu sallanıyordu. •
"Savaşta, Konuri'de..." dedi.
Ayak üstü şurdan burdan konuştuk.
Ortalıkta asker gönderelim, bakanlar kurulu karan gibi laflar
dolaşıyordu. Kuveyt'e mi asker gönderme dendikçe Kore'ye
giden binbaşıyı düşündüm. İskenderun'da Fransızların yap-
tığı kışladan yolcu etmıştik. Yazık kız kardeşi de kanserliydi,
o zaman binbaşının Kolu Kore'de kalmadan önce... Ne de ya-
kışıklıydı. jpli İngiliz matarasından yudum yudum içerdi, giz-
li gizli... Kolu Kore'de kalmadan önce...
tNGILÎZCE*yi
DİL BİLİM'de
yaşayarak öğrenin.
• Her seviyeye herkese sınıflar
• Uzman öğretim kadrosu
• Milli Eğitimden seçtifîka
• Herkese uygun taksitlerle
DİL BİLİM
Söğütlüeşme Cami karşısı, Kadıköy
TEI: 348 01 71-34619 47
ULAŞACA(
D A Ğ I T I M
0
ELEKTRONIK CİHAZLAR
PAZARLAMA A.Ş.
mmımmm
NCR'a
3INIZ UZM;
BAYİLİKLER
VERİLECEKTİR.
r
€İM£lTIMAi
wmmm
\N ADRES
•
•
Tevf* Erdonmez Sokak
Gul Ap! 2/32 Esenlepe
80280 IslanOul
T«4 90 1 166 30 89-166 57 33
Fax 90 1 166 57 33
Tlx 39648 PRX TR
JollyTour•flll I •Y«TtT*T«
İYAŞADIĞINIZ ANLARI
UTULMA2A
J
1AAAAAAAA7
FARKSIZ ODEME
KAPODOKYA
LAPİSINN *** +
OTEL
370.000 * * *
ŞEHİR PALAS
350.000
PAMUKKALE
** *
KORUOTELİ
350.000
lAA/İAA/1
TURBAN TERMAL
300.000
BURSA
KERVANSARAY
TERMAL OTEL
435.000
27/29 Ekim
ALMİRA
OTEL
200.000
*****
11*> A ı*> <1 A A flnrıftrtftftı'ırtft
tÛ\AAA/VVVVV'ı'VVv
UCRETLERE: YARIM PANSİYON, KONAKLAMA, ULAŞIM
UCRETLERİ, MÜZE GİRİŞLERİ, REHBERÜK
HİZMETLER/, LÜKS OTOBÜSLERLE SEYAHAT
BURSA YALOVA BÖLĞESINDEKİ OTELLERE
ULAŞIM DAHİL DEĞİLDİR
ÖZEL FİYATLARLA KIBRIS:
SALAVİSBAY, DOME OTEL, ACAPULCÇ OTEL, GRAND ROCK DORANA OTEL
. ' CLUB GÜZELYALI
jSTANBUL HAVA YOLLARI GREEN AIR, NOBLE AIR UÇAK BILETİ SATIŞLARI
IM
J888
JollyTour
Vallkonağı Cad. Başaran Apt.
33/1 Harbiye/İST.
147 98 1 1
:A
3 1
^
18
"
131 W19
KADIKÖY BUROMUZ
LİON TOURİSM
O n u r
Kat 3 - 338 87 76