Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/14 DIŞ HABERLER 9 OCAK 1990
BULGARİSTAN
Moskova'dan soydaşlara destekSSCB Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Gennadi Gerasimov,
Türk azınlığa haklarını iade etmek kararını "doğru yönde
atılnuş bir adım olarak" değerlendirerek "bu kararın
uygulanmasının Bulgaristan'ın uluslararası prestijini
yükselteceğini" söyledi. Sofya'da hükümet, Türk azınlıkve
milliyetçilerin temsilcileri 'sosyal forum'da bir araya geldiler.
Dış Haberler Servisi — Bulgaristan'da
yönetim, Türk azınlığın haklanna karşı çı-
kan milliyetçiler ve Türk azınlık temsilcile-
ri, dün krize bir çözüm bulmak amacıyla
düzenlenen "sosyal fomm"da bir araya gel-
diler. Toplantırun başlamasıyla grev ve gös-
terilere son verildi. Sovyetler Birliği, Bulga-
ristan Devlet Konseyi ve Bakanlar Kurulu-
nun geçen ay sonunda aldığı, Türk azınlı-
ğa haklarını iade etme yolundaki kararın
"dogru yönde atılmtş bir adım" olduğunu
bildirerek Bulgaristan'da ulusal uzlaşmayı
engelleyebilecek davranışlardan kaçınılrnası
çağrısında bulundu.
AA'ya göre Sovyet Dışişleri Bakanlığı söz-
cüsü Gennadi Gerasimov, dün duzenlediği
basın toplantısında yaptığı açıklamada, yeni
Bulgaristan vönetiminin, Jivkov yönetimi-
nin "zor yoluyla tek tip bir toplam yaratma"
çabalarını "biiyük bir siyasi hala" olarak
nitelediğini hatırlattı.
Gerasimov, yeni Bulgaristan yönetiminin
bu hatayı düzeltme yolunda attığı adımla-
rın genel olarak memnuniyetle karşılandı-
ğını, ancak özellikle, Türk azınlıkla Bulgar-
lann birlikte yaşadığı bölgelerde tepki do-
ğurduğunu kaydetti.
Sovyet sözcü, Bulgaristan hükumetinin,
Türk azınlığa haklarını iade etme kararının
"tüm Avrupa'da yaşanan siırece uygun,
doğru yönde atılnuş bir adım" olduğunu be-
lirtirken, bu karann uygulanmasının, "Bul-
garistan'ın uluslararası prestijini de yüksel-
teceğini" söyledi. Gerasimov, "konuyla il-
gili tum taraflan. baskı takrjklerinden ve her
türlü şiddetten kaçmma>-a" çağırırken, Bul-
garistan'da ulusal uzlaşmanın bir an önce
sağlanmasını diledi.
Sosyal forum
Mecliste Parlamento Başkaru Stanko To-
dorov yönetiminde başlayan "sosyal fonım"
toplantısı, Komünist Parti yönetiminin Turk
azınlığa din ve diğer ozgürlüklerinin veril-
mesi kararından sonra dört gün üst üste ya-
pılan karşı gösteriler üzerine gerçekleştiril-
di. Bulgaristan Haber Ajansı BTA, toplan-
tıya bütün siyasi ve muhalif gruplann tem-
silcileriyle bazı kentlerden heyetlerin katıl-
dığını duyurdu. Ajans, toplantıya katılan ta-
raflan n "göriişmelerde barısçıl ve ciddi bir
havanın sağlanması" amacıyla bütün gös-
teri ve gre\
r
lerin enelenmesi çağnsını oybir-
liğiyle kabul ettiklerini bildirdi.
Görüşmelerin başlarnasından sonra pro-
testo gosterileri ve grevlere son verildiği bil-
dirildi. Hukümet, muhalefet ve Türk azın-
lığıru temsil edenler arasında yapılan görüş-
melerde, reform yanlısı olarak bilinen Po-
litbüro üyesi Andrei Lukanov'un hüküme-
ti temsil ettiği kaydedildi. Çevreci Eco-
Glasnost muhalefet grubu yetkilisi Petar Be-
ron, "Etnik sonınun çözümlenecegine ina-
nıyorum" dedi. Ancak aynntı vermedi.
Gayri resmi Işçi Sendikaları Başkanı Kons-
tantin Trenchev, Reuters'e yaptığı açıklama-
da, "Baskı altına alınan Türklerin öç alma-
ya kalkışmamalaruu umanm. Aksi halde bu
bir patlama olur" diye konuştu.
Bu arada, Türk azınlığın haklannın geri
verilmesini protesto amacıyla ülke capında
düzenlenen gösterilerin, devrik Jivkov re-
jimi taraftarlannın reformcu Mladenov ik-
tidannı yıpratmak amacıyla giriştiği eylem-
ler olduğu belirtiliyor.
Gözlemciler, göstericilerin büyük bölü-
münün yerel yöneticilere ait resmi araçlar-
la taşınmasının, yerlerini kaybetmekten kor-
kan ve Jivkov dönemindeki onlemleri uy-
gulayan yerel yöneticüerin gosterileri kışkırt-
tığını ortaya koyduğunu ifade ediyorlar.
Aynı kaynaklar, KP olağanüstü kongre-
sinden önce parti içinde geniş çaplı
"temizlik" yapılacağının açıklanması üze-
rine mevkilerini kaybetmekten korkan ye-
rel yöneticüerin, Türk azınlığa haklannın
iadesi konusunu kullanarak yeni yönetime
karşı bir direniş başlattıklannı vurguluyor.
Sofya'daki Türk azınlık aleyhinde yapı-
lan gösteriler sırasında yuhalanan Başba-
kan Gueorgui Atanassov da televizyonda
yaptığı açıklamada, hükümetin, devlet ku-
rumları ve yönetimin faaliyetlerini engelle-
mek isteyen bazı siyasi güçlerin girişimle-
rinden endişe duyduğunu bildirdi.
Bu arada Bulgar Radyosu, Moskova Ti-
yatrosu sanatçılarının, Türk azınlığın hak-
lannın geri verilmesi karannı resmen onay-
layarak halkın tepkisine yol açan KP Mos-
kova Birinci Sekreterinin tutumunu protesto
için açlık grevi yaptıklarını duyurdu.
Bulgaristan'da Türklere karşı düzenlenen
gösteriler ve ülkenin içinde bulunduğu si-
yasi kriz, uluslararası basın ve yayın organ-
larında da geniş yer buluypr. The New York
Times Gazetesi'nde dün birinci sayfadan ve-
rilen haberde, hükümetin, gösterüerden en-
dişeli olduğu belirtildi. Gazete, Bulgarlann
Türkleri "Troya aü" olarak görduklerini de
öne sürdü.
ABD de destekliyor
ABD, Bulgaristan'daki Türk azınlığa
isirnlerini kullanma hakkıyla dil ve ibadet
özgürlüğü verilmesine ilişkin kararın refe-
randuma götürülemeyeceğim bildirdi. ABD
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, demokrasiler-
de söz konusu hakların zaten insanların te-
mel haklan olduğunu belirtti. Sözcü, her
yönetimin kendi vatandaşlanmn temel hak-
larını koruma sorumluluğuna işaret etti.
AZERBAYCAN
Türk
sınırındaki
engeller
sokulduNahcivan'da göstericiler
Türk ve Iran sınırındaki tüm
engelleri söktü. Azerbaycan
Halk Cephesi olağanüstü
kongreden radikalleşerekçıktı.
MOSKOVA (Ajanslar) — Sovyetler Bir-
liği'nin Azerbaycan Cumhuriyeti'ne bağlı
Nahcivan özerk Cumhuriyeti'nin Türkiye
ve tran ile olan sımrlanndaki tüm engelle-
rin göstericiler tarafından yıkıldığı ve böl-
gede önceki gün üç değişik gösteri düzen-
lendiği bildiriliyor. Azerbaycan Cumhuri-
yeti'nde Halk Cephesi örgütü hafta sonun-
daki tartışrnalı olağanüstü kongresinden ra-
dikalleşerek çıkarken, örgütün yönetim ku-
ruluna ilk kez iki din adamı girdi.
Sovyetler Birliği'nin Azerbaycan Cum-
huriyeti'ne bağlı Nahcivan Özerk Cumhu-
riyeti'nin Iran ve Türkiye ile olan sınırın-
daki tüm engellerin yıkıldığı bildirildi.
Izvestia Gazetesi'nin dunkü sayısında yer
alan habere göre önceki akşam saatlerin-
de, Nahcivan özerk Cumhuriyeti'nin
Türkiye ile olan sınırlarında, elektronik
kontrol sistemlerinin ve kontrol kulelerinin
sağlam kaldıgı 'son 250 metrclik bölüm'
çevresinde toplanan yüzlerce kişi, sının kurt
köpekleri ve silahlarla korumaya çalışan as-
keri biriiklere ultimatom vererek bölgeyi kı-
sa bir sürede boşaltmalarını istediler.
Ultimatom üzerine, askerlerin, bir köp-
rü başını da içeren sınır şeridini boşaltma-
larından sonra halkın, sağlam kalan son sı-
nır engellerini de yıktığını büdiren Izvestia
Gazetesi, "Nahcivan Özerk Cumhuriyeti
boyonca sınır laşı ve kontrol kulesi
kalmadı" diye yazdı.
Iran haber ajansı IRNA tarafından ön-
ceki gün yapıldığı bildirilen diğer bir gös-
teride ise göstericilerin lranh Azerilerle bağ-
lantı kurma haklarını destekleyen siogan-
lar attıkları ve "Allatau ekber" diye bağır-
dıkları kaydedildi.
Azerbaycan'daki Halk Cephesi'nin ön-
ceki gece yarısından sonra sonuçlandırıla-
bilen kongresi ile ilgili olarak edinilen bil-
gilere göre iki günlük tartışmalar boyunca,
Halk Cephesi'nin yoldan çıktığını' savunan
ve örgütün daha ılımlı bir politika gütme-
sini isteyen, aralarında sosyal demokrat
grubun da yer aldığı muhalefet, yönetim
kurulu ve meclis seçimlerine katılmayı red-
detti.
Bu arada yine Azerbaycan Cumhuriyeti
sınırlan içinde yer alan ve Ermenilerle Azer-
baycanhlar arasında düşmanlık konusu
olan Dağlık Karabağ bölgesinde gerginli-
ğin yeniden tırmanmaya başladığı ve böl-
geye temel mat sevkiyatının kesildiği' bil-
dirildi.
öte yandan resmi bir ziyaret için Türki-
ye'de bulunan Azerbaycan Sovyet Cumhu-
riyeti Başbakanı Ayaz Niyazioğlu Mutta-
libov, İstanbul'dan uçakla Anlcara'ya geçti.
Başbakanlığa ait GAP uçağı ile Ankara'-
ya gelen Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cum-
huriyeti Başbakanı Muttalibov'u, Esenboğa
Havaliraanı'nda Maliye ve Gümrük Baka-
nı Ekrem Pakdemirii karşıladı.
SOFYA
COMECON'un
kaderi
görüşülüyor
SOFYA (AA) — On sosyalist ülke ara-
sında, 1949 yılında oluştunılan Karşılıkh
Ekonomik Yardım Konseyi'nin (COME-
CON) geleceği, Bulgaristan'ın başkenti Sof-
ya'da bugün başlayacak toplantılarda bel-
İi olacak.
Özellikle Doğu Bloku ülkelerinde geçen
yü yaşanan hızlı siyasi ve ekonomik reform-
lar sonrasında yapılacak ilk toplantılarda,
COMECON'a yeni bir işlerlik kazandınl-
ması üzerinde durulacağı bildiriliyor.
Doğu Bloku ülkelerinde ekonomik ser-
besti ve dışa açılma ile birlikte, COME-
CON'a üye ülkelerden Çekoslovakya, ör-
gütün işleyişinde radikal değişiklikler yapıl-
masım istemiş, bu isteğe Polonya ve Ma-
caristan da katılmıştı.
COMECON'un liderliğini yapan Sovyet-
ler Birliği de, üye ülkeler arasında, sübvan-
siyonlu fıyaılar yerine dünya fıyatları üze-
rinden konvertibl paralarla ticaret yapılma-
srnı önermişti. Sovyetler Birliği yetkilileri,
aynca COMECON ülkeleri arasmda düşük
kaliteli mallar yerine, Batı'ya ihraç ettik-
leri kaliteli rnallann satılmasım istemişti.
Diğer adı CMEA olan örgüte SSCB, Ma-
caristan, Romanya, Polonya, Bulgaristan,
Doğu Almanya, Çekoslovakya, Vietnam,
Küba ve Moğolistan üye bulunuyor.
ROMANYA ANKARA
Yılmaz-Dimitrov
görüşmesi bugünDışişleri Bakanı Mesut Yılmaz bugün Kuveyt'te Bulgar
meslektaşı ile yapacağı görüşmeden bir sonuç almayı
beklernediğini söyledi. Ankara'da Türkler'e karşı düzenlenen
gösteriler konusunda "ciddi" sorular tartışıhyor.
Romanya'da cezaevterinde yüzlerce Securitate üyesi mahkemeye çıkartılaeaklan gümü bekUyoriar. (Fotograf: Reuter]
ANKARA (Cumhuriyet Bttrosu) — Türk
azınlığın haklannın iade edilmesinin ardın-
dan Bulgaristan'da meydana gelen ve gün
gectikçe yeni boyutlar kazanan gelişmeler,
Ankara'da ciddi bazı "sorular" yaratmaya
başladı. Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz, bu-
gun Kuveyt'te Bulgaristan Dışişleri Bakanı
Boyko Dimitrov ile bir araya gelecek. Yıl-
maz, yapacağı görüşmede kesin bir sonuç
almayı beklemediğinı söyledi.
Dışişleri çevrelerinde tartışılan ciddi so-
ruların başında, Türk azınlığını hedef alan
"gerici ve şoven" gösteriler karşısında Sof-
ya'daki yeni yöneticüerin ayakta kalıp ka-
lamayacağı bu soruların başında geliyor.
Ankara'daki yetkili çevreler, Dışişleri Ba-
kanı Mesut Yılmaz'ın Bulgar meslektaşı
Boyko Dimitrov ile bugün Kuveyt'te yapa-
cağı göruşmenin bu ortamda gerçekleşme-
sinin "talihsiz" olduğunu belirtiyorlar. Bul-
garistan'daki görüntünün henüz
"netiesmediğini" bildirerek, "Bu buluşma
ileride bir tarihte yapılsaydı, daha verimli
olurdu" görüşüne yeT veriyorlar.
Bulgaristan'da Türklere din, dil ve isim
seçme özgürlüğünü iade eden Komünist
Partisi Merkez Komitesi'nin'*29 aralık tarihli
karanna tepkilerin giderek yayılması kar-
şısında Ankara'da duyulan yeni kaygüar şu
şekilde özetleniyor.
1) Jivkov'un görevden uzaklaştınlması-
nın ardından işbaşına gelen yeni yönetim ile-
ri bir adım atıp Türk azınlığa eski yönetim
tarafından gasp edilen haklarını iade etti ve
demokratikleşme yönünde geleceğe dönük
niyetini gösterdi. Âncak bu adımın yol aç-
tığı ve henüz yerel düzeyde tasfıye edilme-
miş olan eski kadrolardan da güç alan ge-
rici ve şoven tepkilerin boyutunu hesapla-
yamadı. Başta Kırcaali'de başlayan daha
sonra Türklerin yaşadıkları diğer kentlere
yansıyan ve son olarak Sofya'ya kadar ge-
len gösteriler Devlet Başkanı Petar Mlade-
nov'un istifasını isteyecek boyuta erişti. Bu
durumda yeni yönetirain bu baskılara kar-
şı koyup koyamayacağı sorusu gündeme
Securitate hesap veriyorNikolay Çavuşesku'ya bağlı güvenlik örgütü üyelerinin
yargılanmasına dün Sibiu kentinde başladı. Securitate
üyesi Ion Bundea 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Dış Haberler Servisi — Romanya'da ye-
ni yönetime karşı halkta bazı tedirginlikle-
rin görüldüğüne ilişkin işaretler ortaya çı-
karken, devrik Devlet Başkanı Nikolay Ça-
vuşesku'ya bağlı polis örgütü Securitate'-
nin üyelerine karşı açılan davalardan ilki,
Sibiu kentindeki askeri mahkemede dün
başladı. Mahkemede, gizli polis Securitate
üyesi Ion Bundea, Çavuşesku çiftinin öldü-
rülmesinden sonra orduya ateş açmak su-
çu ile 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Bükreş'teki iyi haber alan kaynaklardan
edinilen bilgilere göre, Bundea, bir grup as-
kere ateş açıp, aralanndan birini yaralamak-
la suçlanmıştı.
USC sözcüsü, Aurel Dragos Muntenau
tarafından "terörist" olarak suçlanan Secu-
ritate üyelerinden, diğer iki yüzbaşı Vanga
Livin ve binbaşı Marco Aurel hakkmda da
Sibiu kentinde davalara başlandığı bildirildi.
Yargılaianların temyize başvurma hak-
lan bulunmadığını kaydeden Munteanu,
duruşmalara yabancı ve Rumen basın men-
suplanmn girebüeceğini büdirerek, Nicu
Çavuşesku ve Securitate Başkanı General
Julian Vlad'ın yargılanacak kişiler arasın-
da bulunduğunu kaydetti.
USC, Securitate elemanlannı yargılamak
üzere olağanüstü mahkemeler oluşturmuş-
tu. Çavuşeskular'm öldürülmesinden son-
ra idam cezasının kaldırıldığı Romanya'da
yargılanacak kisilere verilebilecek en ağır ce-
za ömür boyu hapis olacak.
Bu arada Romanya'da halk ayaklanması
sırasında, ölü sayısının 10 bini aşmadığı bil-
dirildi.
Çavuşesku rejiminin düşmesinden sonra
ülke yönetimini eline geçiren Ulusal Sela-
met Cephesi (USC) Konseyi Yürütme Kon-
seyi uyesi Silviu Brncan, dün AFP'ye yap-
tığı açıklamada, daha önce ölü sayısının 64
bin olarak ileri sürüldüğünü hatırlattı.
Brucan, bu sayının 1965 yüından beri, Ni-
kolay ve Elena Çavuşesku'nun emirleri ile
öldurülenlerin ve ayaklanma sırasında ölen-
lerin toplam sayısı olduğunu belirtti.
Seçimlerin ertelenmesi
Basın mensuplarının, UKC Başkanı Ion
Diescu ve yardımcısı Dumitnı Mazilu'nun
nisan ayında yapılması planlanan seçimle-
rin ertelenebileceği yolundaki açıklaraala-
nna ilişkin sorulan üzerine Munteanu, böy-
le bir ertelemeden henüz bilgisi olmadığını
söyledi.
Munteanu, aynca özgür basına inandı-
DIŞ BASIN Ebc
Litvanyalı ayrılıkçılar iyi düşünmeliLitvanya Komünist Partisi'nin So\-yetler
Birliği Komünist Panisi'nden ayrılma ka-
ran alması, Litvanya ile diğer Baltık cum-
huriyetleri ve Sovyetler Birliği'ni oluşturan
öteki 12 cumhuriyet, 104 milliyet ve 18 özerk
bölgede aynlıkçı hareketlerin anacağı bek-
lentisini doğurdu.
Litvanya anayasal haklarını kullanarak
birlikten aynlmak ve kendi geleceğini ken-
di tayin etmek istiyor; ancak Litvanya'nın
veya herhangi başka bir cumhuriyetin böy-
le bir girişimde bulunması, onu demokra-
siye yaklaştıracağına daha da uzaklaştınr.
Aynlıkçılık, iç savaş sırasında ABD'de de-
mokrasiyi nasıl tehlikeye attıysa aynı akım,
şimdi Sovyetler Birliği'nde kurulmakta olan
demokrasi için bir tehdit oluşturuyor. Azın-
lıklar konusunu inceleyen ABD Başkanı
Abraham IJncoln. şöyle bir saptamada bu-
lunmuştu: "Azınlıklar, sonuçta bölünmele-
rine ve mahvolmalarına neden olacak bir
döngü içine giriyorlar; dahil olduklan ço-
ğunluk, onlar tarafından yönetilmeyi red-
dettiği zaman, derhal aynlma eğilimi gös-
teriyorlar."
Kısa vadede birlikten aynlmak, siyasal
gücün uygulanması ve etnik sorunların çö-
zümü için iyi bir yol gibi görunebilir; an-
cak şimdiye dek yaşanan örnekler, bunun
ciddi sorunlara neden olduğunu gösterdi.
Birinci ve ikinci dünya savaşlanndan son-
ra İrlanda, Kore, Çin, Vietnam, Hindistan,
Pakistan, Filistin, Almanya ve Kıbrıs çeşith
zamanlarda bölündüler. Bu ülkelerin bölün-
mesi, ülkeyi meydana getiren ayrı etnik ve-
ya ideolojik gruplann kendi kaderini tayin
hakkını kullanmaları amacıyla gerçekleşti-
rüdiyse de büyük toplumsal sorunlara ne-
den oldu, vatandaşlık ve hukümranlık kav-
ramları fakirleşti.
Bölünmelerden sonra 'yanlış tarafta' ya-
şayan milyonlarca insan, evlerini, yurtları-
nı terk etmek zorunda kaldı. Bir o kadarı
da geride kalarak kendileri için etnik açı-
dan homojen bölgeler yaratmaya çalıştılar.
Bu, çeşitli sosyal çatışmalan beraberinde ge-
tirdi. Bölünmeler, pek çok ülkede bölgesel
sorunlan gündeme getirdi. tkinci Dünya Sa-
vaşı'ndan sonra çıkan belli başlı savaşların
hemen hepsinin kökeninde bu sorun yatar.
Kore"de, Vietnam'da, Hindistan ile Pakis-
tan arasmdaki çatışmada, İsrail ve komşu-
ları arasındaki çatışmalarda, çözülememiş
toprak sorunlan belirleyici olmuştur.
Litvanya ve>3 diğer cumhuriyetlerin Sov-
yetler Birliği'nden ayrılmasında da aynı so-
runlar ortaya çıkacağa benziyor. Estonya ve
Litvanya'da azımsanamayacak azınlık grup-
lan yaşıyor; Letonyalılar ise kendi ülkele-
rinde azınlık durumundalar. Bu cumhuri-
yetlerin bağımsız birer devlete dönüşmesi
durumunda büyük göçlerin gerçekleşmesi
beklenebilir. Ancak bu ne homojen devlet-
lerin kurulmasını sağlar ne de çoğunluklarla
azınlıklar arasındaki sorunların çözülmesi-
ni.
Mihail Gorbaçov, siyasal sistemi demok-
ratikleştirmeye ve cumhuriyetlereküçümse-
nemeyecek haklar vermeye çalıştı. Özgür-
lük peşinde koşan azınlıklarda bu girişimin
başarılı olup olmayacağı henüz belli değil.
Gorbaçov, "Birlikten aynlarak self deter-
minasyon hakkını ele geçirmeye çalışmak,
birliğimizi bozmaktan, halklan karşı kar-
sıya getirmekten, kan ve ölümden başka bir
işe yaramaz" diyor.
Baltık cumhuriyetlerindeki azınlıklar, ay-
nlıkçı politikalann kendilerini demokrasi-
ye götüreceğine inanıyorlar. Fakat uzun va-
dede, bağımsızlık arayışı, demokrasinin ta-
mamen yitirilmesine ve içinden çıkması güç
bir çıkmaz sokağa girilmesine neden olaca-
ğa benziyor. (4 ocak) .
ğını kaydederek Köylü Partisi ve Liberal
Parti temsilcilerinin televizyona çıkarak
gnıplannın programlan hakkında bilgj ver-
diklerini hatırlattı.
Romanya'da Çavuşesku'nun idam edil-
mesinden sonra iki hafta gibi kısa bir süre-
de oluştunılan siyasi partiler, UKC'nin, ba-
sın ve hükümeti kontrolü altında bulundur-
ması dolayısıyla seçimlerde haksız üstünlü-
ğe sahip olacağı görüşünü ileri sürüyorlar.
Bazı siyasi gruplar da Romanya televiz-
yonunu, UKC'nin haberlerine geniş bir şe-
kilde yer vermesine karşın kendi toplantı-
larını boykot etmekle suçluyorlar.
Romanya'da halkın bazı kesimlerinde ye-
ni yönetime karşı tedirginliğin başladığı
gözleniyor. BBC, halkın Ulusal Kurtuluş
Cephesi'nin kendi başına hareket etmesin-
den tedirginlik duyduğunu ve ülke yöneti-
minde daha fazla söz sahibi olmak istedi-
ğini belirtti. Nitekim önceki gün Bürkeş'te
yapılan iki ayrı gösteride bu özlem dile ge-
tirildi. önceki sabah Köylü ve Hıristiyan
Demokrat partiler tarafından düzenlenen
ilk gösteride, ayaklanma sırasında ölenler
anıldı. Bu gösteriden bir süre sonra ise yak-
laşık 3 bin öğrenci gösteri yaptı. öğrenci-
ler, Çavuşesku döneminin eğitim sistemi-
nin değiştirümesini ve Ulusal Kurtuluş Cep-
hesi'nde öğrencilerin daha fazla temsil edil-
mesini istediler.
AT'yle ilişki
Romanya'ya ilişkin diğer bir gelişmede,
Ulusal Kurtuluş Cephesi, Avrupa Ekono-
mik Topluluğu ile diplomatik ilişki kurmak
istediğini belirtti.
Romanya Radyosu, UCK'nin, AT nez-
dinde bir temsilci atamak istediğini haber
verdi ve Romanya'nın AT ülkeleriyle "kar-
şılıklı yarar Uişkisi temelinde çeşitli alaniar-
da işbirliği yapmayı arzuladığını" belirtti.
Monarşi isteği
Çavuşesku yönetiminin devrilmesinden
sonra yeniden kurulan "Liberal Parti"nin
ise monarşiye dönülmesini istediğı bildiril-
di.
Liberal Parti Gazetesi "Liberarul"un
Yazı Işleri Müdürü Dan Lazarescu, önce-
ki gün Reuter'e verdiği demecte, iki gun ön-
ce eski Romanya Kralı Mihaü'e bir mek-
tup yazarak ülkeye geri dönmesini ve kral-
lığ] üstlenmesini istediğini söyledi.
Lazarescu, "Biz monarsinin veniden ku-
rulmasından yanayız" dedi.
hızla girdi. Yeni yönetimin duruma hâkira
olup olamayacağı önümüzdeki günlerde bel-
li olacak. Duruma hâkim olamadığı takdir-
de Türk azınlığın durumu Jivkov yönetimi-
ne oranla çok daha tehlikeli bir duruma gı-
rebilir. Bu kez gücünü halktan alan baslu-
lar daha da artar.
2) Türk azınlığına karşı düzenlenen gös-
terilere katılan Bulgarlar. bir yandan "Os-
manlı sovenizmi" düşüncelerini yayarlarken,
diğer yandan "Bulgaristan Bulgarlanndır,
Türkler gitsin" sloganlarını kullanıyorlar.
Türklerin Turkiye'ye gıtmeleri için "ttstnne
para vermeye hazır olduklannı" duyuruyor-
İar. Bu provokasyonlar karşısında etkin ça-
tışmalara meydan verilirse, Türkiye geçen
yaz yasanana oranla çok daha büyük ve cid-
di bir göç sorunu ile karşı karşıya kalabi-
lir.
3) Türkiye, Türk azınlığı mensupianmn
Bulgaristan'da iyi Bulgar vatandaşlan ola-
rak yaşamalannı ve temel haklarından ya-
rarlanmalarını istiyor. Bulgaristan'a karşı
şoven beklentileri bulunmuyor. Bu açıdan
özellikle Kırcaali'de Türkler tarafından dü-
zenlenen karşı gösterilerde Türk bayrakla-
nnın sallanması ve "Türkler gelecek, bizi
kurtaracak" slogaruanmn atümasını da tas-
vip etmek mümkün değil. Bunlar karşı ta-
rafa istediği kozlan vereçek olan gereksiz
provokasyonlardır.
Yılmaz, Kuveyt Havaalanı'nda, Kuveyt
Devlet Bakanı tsa Muhammed EI-.Neridi ta-
rafından karşılandı. Yılmaz. havaalanında
yapuğı açıklamada, Bulgar yönetiminin, ul-
kesinde yasayan ve Bulgaristan'ın sadık va-
tandaşı olan Tiirk azmlığıyla ilgili olarak,
29 aralıkta almış olduğu kararlan en kısa
zamanda ve tam olarak uygulamasını bek-
lediklerini söyledi.
Yılmaz, Bulgaristan'da Jivkov yönetimi-
nin artığı olan bazı ırkçı unsurlann diren-
melerine rağmen, bu kararlann uygulanma-
sının, hem Bulgaristan'ın uluslararası ima-
jım bir lekeden, hem de Türk-Bulgar iliş-
kilerini ağır bir yükten kurtaracağını kay-
detti.
Bulgaristan Dışişleri Bakanı Boiko Di-
mitrov da, "Türkiye ile ilişkilerimizde yeni
bir sayfa açmak istiyoruz" dedi.
D.ALMANYA
Yuvarlak masa
görüşmeleri
çıkmaza girdi
Dış Haberler Servisi — Demokratik Al-
manya'da yönetim ile muhalefet grupları
arasında yapılan yuvarlak masa görüşme-
lerinin dünkü oturumunda, muhalefet, top-
lantı salonunu terk etti. Muhalefet grupla-
n, hükümetle aralarında sürekli olarak tar-
tışma konusu olan gizli polis örgütü feshe-
dilmedikçe, görüşmelerin süremeyeceğini
bildirerek, Hans Modrow hukümetine, gü-
venlik güçlerinin genel durumuyla ilgili bir
rapor hazırlaması için ultimatom verdi. Mu-
halefet, hükümetten, komünist yönetim za-
manında kurulmuş olan gizli polis örgütü-
nün feshedileceği konusunda garanti veril-
mesini isteyerek, aksi takdirde, yuvarlak ma-
sa toplantılanndan tamamen çeküeceklerini
bildirdi. Hükümetin ise muhalefetin ultima-
tomunu reddettiği bildirildi.
Muhalefetteki Yeni Forum ve Sosyal De-
mokrat Parti, halka gelecek pazar günü so-
kaklara dökülerek Komünist Parti aleyhin-
de gösteri yapma çağnsmda bulundu. AA'-
nın haberine göre muhalif Yeni Fonım ve
Sosyal Demokrat Parti, halkın, hükümetin
yeniden kurulmasını istediği gizli polisin
oluşturulmasına karşı çıkmasıru istedi. Mu-
halefet temsilcileri, iktidarla muhalefet ara-
sındaki yuvarlak masa görüşmeleri sırasın-
da gizli polisin feshedilmesi konusunda gü-
vence alamamalan durumunda görüşmeleri
terk edeceklerini söylüyorlar. Gözlemciler,
muhalefet gruplanmn görüşmelerden çekil-
meleri halinde Başbakan Hans Modrow yö-
netiminde kurulan geçici hükümetin geçer-
liliğini yitirme tehlikesiyle karşı karşıya ka-
lacağını bildiriyorlar.
Hükümet ile muhalefet gnıplan arasın-
da dün yapılan görüşmelerde muhalefet,
komünist yönetim zamanında oluşturulmuş
olan gizli polis örgütünün, 19 ocak tarihi-
ne kadar feshedilmesini ve onun yerine ye-
ni bir örgüt kunılması planlanndan vazge-
çümesini istedi. Görüşmelere hükümet adı-
na katılan Peter Koch ise hükümetin, mev-
cut polis örgütünü ocak ayının sonuna ka-
dar dağıtmayı düşündüğünü ve benzeri bir
örgütün tekrar oluşturulmasımn düşünül-
mediğini açıkladı. Ancak Koch'un bu açık-
lamasının muhalefet tarafından inandıncı
bulunmamasının üzerine, görüşmelerde bel-
li bir sonuca ulaşılamadı.