Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/10 HABERLER 9 OCAK 1990
P A R T I L E R D E N
Qn1 Ha ranHPVIı S o l d a yeni bir p a r t i
O U l U d . İ C U I U C V U kurulması için bir süredir
görüşen İstanbul Milletvekili Abdullah Baştürk ile eski TİP
ve SDP Genel Başkanı Mehmet Ali Aybar'ın önümüzdeki
gunlerde yeniden bir araya gelmeleri beklenirken SHP'den
kaçan miİletvekilleri yann bir değerlendirme toplantısı
yapacaklar. Bu toplantıda Baştürk'ün Aybar ile yaptığı
görüşmeler hakkında bilgi vereceği de öğrenildi. Toplantıya
eski SHP Parti Meclisi üyesi Aydm Güven Gürkan'ın da
katılacağı, milletvekillerinin bu toplantıda kurulacak yeni
partinin yapılanma konusu üzerinde duracakları bildirildi.
Toplantıda, Aybar'ın kuracağı parti ile birleşilmesi konusu
da geniş bir biçimde değerlendirilecek. Bu toplantının
ardından Aybar'ın da Ankara'ya gelerek perşembe günü
Baştürk ve SHP'den kopan diğer milletvekilleriyle görüşmesi
bekleniyor. (Ankara / Cumhuriyet Bürosu)
Sosyalist Parti Genel Sekreteri
y g m Büyükdağh, Türkiye'deki
dinci akımın tehlikeli boyutlara ulaştığını söyledi. Dinci
akımlann askeri darbelere neden olduğunu öne süren
Büyükdağlı, "Türkiye askeri darbeler
ortamından çıkmış değil" dedi.
Büyükdağlı, dinci akımlann güçlenmesine
eski Cumhurbaşkaru Kenan Evren ve
ekibinin neden olduğunu söyledi. Amerika
Birleşik Devletleri'nin üniversitelerinde
Türkiye üzerinde yapılan araştırma
sonuçlarına değinerek "Solun ezildiği bir
dönemde devlet dinci akımı toplumsal
uyanışa engel olarak gördü" dedi.
Özellikle 1980 yılından itibaren sistemli olarak din devleti
kurulması cahşmalannın yoğunlaştığıru öne süren
Büyükdağlı şunlan söyledi: "Son olarak ABD'de bir
üniversitenin yaptığı araştırmada Türkiyede irticarun
yükselişiyle ilgili olarak askeri müdahalelerin olabileceği
konusundaki sözler dikkat çekicidirT (Ankara / UBA)
T B K P l s t a n b u l H
yonetimi
a d ,na bir açıklama yapan Yalçın
Ergündoğan, "halkın tercihinin parlamentoya yansıtılması
gerektiğim" belirterek Hazine yardımının, halk desteğini
yitirmiş partilere payanda görevi üstlendiğini öne sürdü.
Ergündoğan, dün yaptığı yazılı açıklamada, ayrıca anti-
demokralik, Anayasa, Siyasal Partiler ve Seçim Yasası ile,
halkın tercihinin parlamentoya yansımasımn önünün
tıkandığım söyledi. Halkın tercihinin parlamentoya tam
yansımasınj sağlayacak değişikliklerin zaman geçirilmeden
yapılabilmesi için siyasi partilere "demokratik uzlaşma"
çağrısı yapan Yalçın Ergündoğan, iktidar partisi ANAP'ın
oylannın yüzde 15'lerin altına düştüğünü vurguladı. (tç
Politika Servisi)
. Yol Partisi'nde delege
_ • seçimierinin 20 ocakta
başlayacağı bildirildi. DYP Genel Başkan Yardımcısı Esat
Kıratlıoğlu, yaptığı açıklamada,
DYP'nin daha çok dinamizm
kazanması için genel kongrenin erkene
alındığını belirterek "örgütlerimiz bütün
gücüyle iktidara hazırlaruyor. Bu arada il,
ilçe kongrelerini de yaparak önümüzdeki
aylarda daha da canlanacaklar. Genel idare
kurulu ve baskanlık divanımız, kurultay
takvimini belirlemiş ve örgütlerimize duyurmuştur" dedi.
Esat Kıratlıoğlu, DYP'nin iktidara doğru yürüdüğünü gören
seçmenlerin yurdun her köşesinden DYP'de yönetici olmak
için büyük bir çaba içine girdiğini, bunun da partisi
açısından sevindirici olduğunu söyledi. (Ankara / UBA)
ANAP TBMM grubunun bugünkü
. toplantısmda Trabzon Milletvekili
Necmettin Karaduman, "Cumhurbaşkanının tarafsızlığı ve
sorumsuzluğu" konusunda gündem dışı söz alacak. Grupta
• — N Zonguldak Milletvekili Pertev Aşçıoğlu,
P * * * / y ^ V " P
a r t
'
n
'
n
genel politikası" ve Eskişehir
Milletvekili Erol Zeytinoğlu da "ekonominin
içinde bulunduğu durum" hakkında
görüşlerini açıklayacaklar. öte yandan
ANAP Genel Başkan Yardımcısı Orhan
Demirtaş, ANAP'ın üye sayısımn 200
bine düştüğü yolundaki haberleri yalanlarken, "Bu
söylenenler bize daha çok gübre oluyor, fışkmyoruz,
büyüyonız" dedi. ANAP Baskanlık Divanı dün yaklaşık
3.5 saat süren bir toplantı yaptı. Başbakan Yıldırım
Akbulut'un ayrılmasından sonra bir basın toplantısı
düzenleyen Orhan Demirtaş, ANAP'ın üye sayısımn halen
1.5 milyon olduğunu söyledi. Demirtaş, Trabzon ve
Bakırköy kongTelerinin 27 ocakta yapılacağını, daha önce
feshedilen parti örgütlerindeki kongrelerin tarihlerinin de
önümüzdeki günlerde belirleneceğini söyledi.
\ ^ » T l İ l l Vr*İ1<=»r "Yenilikçi Sosyal Demokratlar"
I C I l l l l I V V j , l l t : i önceki gün SHP il binasını
ziyaretlerinin ardından Bayraklı Düğün Salonu'nda
düzenlenen bir toplantıya katıldılar. Parti yönetimine ilişkin
çeşitli eleştirilerın dile getirildiği toplantıda,
lzmir Milletvekili Veli Aksoy, Genel Başkan
^ Erdal Inönü ile kurultay konusunda
", görüştüğünü belirtti. Aksoy, "Sayın Genel
Başkan'a parti içi statükocu unsurların
PM'de yer almaması dileğimi ilettim" diye
konuştu. Ankara Milletvekili ömer
Çiftçi'nin yönetime ilişkin eleştirilerine cevap vermek için
söz alan PM üyesi Mahmut Türkmenoğu da konuşmasında,
"İki kurultay arka arkaya kırmızı güllü liste çıkaran
arkadaşlar, niye şimdi Genel Başkan'a idip 'Tek liste çıksın,
hepımız o listeye oy verelim' diyorlar" dedi. tstanbul
Milletvekili tsmail Cem ise "Biz bu kurultaya liste kavgası
gibi bakmıyoruz. Kimseye bizi listeye alm demedik"
şeklinde konuştu. (lzmir, Cumhuriyet Ege Bürosu)
SHP Tunceli Milletvekili
. Orhan Veli Yıldınm,
gazetemizde çıkan "orduda irtica" haberleri üzerine
TBMM'ye soru önergesi verdi. Yıldınm, MUli Savunma
Bakanüğı'mn yamtlaması için verdiği önergede askeri okul
sınavlarında "teokratik devlet özlemi içeren sorular
sorulduğu iddiasının ne ölçüde doğru olduğunu" sordu.
Yıldınm, soru önergesinde, 1983 yılından bu yana
düşüncelerinden dolayı Silahlı Kuvvetler'de soruşturmaya
tabi tutulmuş ve ihraç edilmiş subay ve astsubaylann
sayısımn açıklanması isterainde bulundu. Yıldırım'ın orduda
irtica başlıkh haberler üzerine yönelttiği sorulardan bazılan
şöyle: "Askeri okullara öğrenci alımında özellikle mülakat
imtihanında, teokratik devlet özlemli sorulara ağırlık
verildiği doğru mu? Askeri okullara öğrenci alımında
mezhebi, yaşadığı bölge veya doğdu il etken oluyor mu?
1980 sonrası askeri okullara Tunceli doğumlu kaç öğrenci
başvurmuş ve bunlardan kaç tanesi askeri okullara
ahnmıştır? Türkiye'de münteşir bazı gazetelerin askeri
garnizona alınmadığı doğru mudur? Cumhuriyet
Gazetesi'nin garnizona sokulmadığı söylenmektedir, bu
doğru mudur? Hükümetin tanımış olduğu imtiyazlarla
güçlenen Al Baraka, Faysal Finans gibi İslam Kalkınma
Bankası kaynakh şirketlerin irticai hareketlere etkisi var mı?
Varsa ne önlemler düşünüyorsunuz? Bu konunun Rabıta
olayı ile ilgisi var mı? Varsa etkisini araştırdınız mı?"
AÇIKLAMA
• Amerika'nın Sesi Amerikan Basın ve Kültür
Merkezi, 21 ve 22 kasım günlerinde gazetemizde
yayımlanan, Amerika'nın Sesi Radyosu'nun Kürtler
lehinde bir program yaptığı yolundaki haberler
konusunda şu açıklamayı yaptı: Kasım 21 ve kasım 22
günlerinde Cumhuriyet Gazetesi'nde, Amerika'nın Sesi
(VOA) Radyosu'nun Kürtler lehine bir program
yayımladığı konusunda iki yazı çıkmıştır. Bu konudaki
haberleri inceledikten sonra, Amerika'nın Sesi Radyosu
yetkilileri böyle bir programı kesinlikle
yayımlamadıklarını özellikle belirtmişlerdir. Kürtler
hakkında bir raporun müsvettesi hazırlanmış, ancak
Amerika'nın Sesi yetkilileri doğru ve dengeli olmadığı
görüşünde olduklarından bu raporu asla yayına
koymamışlardır.
• Düzeltme — Pazar günü yayımlanan sayımızda,
Harbiye As Sineması'nın ani program değişikliği sonucu,
sinema ilanında yanlışlık olmuştur. Doğru programın
yeraldığı ilan, dünden itibaren gazetemizde
yayımlanmaktadır. özür dileriz.
ANAP Grup BaşkanvekiliDaldal:Daha rahat çalışacağız
Mecliste ÖzaPsız dönemMecliste Özal'ın cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra bütçe
görüşmeleri ve yeni yıl tatili geldi. Bugünden itibaren Meclis yasama
çahşmalarına hızla başlıyor
ANAP milletvekillerinin "parmak makinesi" olarak hareket
etmeyecekleri, bunun da yasaların görüşülmesi sırasında ANAP'ta
sıkıntı yaratabileceği belirtiliyor.
Bağımsızların sayısımn artması ve SHP kökenli 18 bağımsız
milletvekilinin Meclis çahşmalarına renk katabilecekleri kaydediliyor.
ANKARA (Cumhuriyel Büro-
su) — ANAP TBMM'de, Turgul
Özal'ın cumhurbaşkanı seçilme-
sinden sonra bütçe göriişmelerini
tamamlayarak yılbaşı tatiline gir-
mesinin ardından "zoriu döne-
me" bugün başlıyor. ANAP mil-
letvekillerinin bu dönemde "par-
mak makjnesi" olarak hareket et-
meyecekleri, bunun da yasaların
görüşülmesi sırasında ANAP'ta
sıkıntılar yaratabileceği belirtili-
yor. ANAP Grup Başkanvekili
Raşit Daldal, "Önceki yıllara gö-
re daha rahal çalışacagız" dedi.
SHP kökenli 18 bağımsız millet-
vekilinin etkili muhalefet hazırlık-
larının da Meclis çalışmalanna bu
dönemde "yeni renk katabilece-
gi" savunuluyor.
Özal'ın cumhurbaşkanı seçil-
mesi ve Yıldınm Akbulut'un da
başbakan seçilmesinin ardından
Meclis gündemini 1989 mali yılı
bütçe yasa tasansmın görüşülmei
oluşturmuştu. Bütçenin kabul
edilmesinin ardından yılbaşı tati-
line giren TBMM, bugünden iti-
baren çahşmalarına yeniden baş-
lıyor. Bu dönemde Meclisin daha
etkin hale gelebileceği ve ANAP
Meclis grubu için "daha zoriu ge-
çecegi" belirtiliyor.
ANAP Gnıp Başkanvekili Ra-
şit Daldal, bu döneme ilişkin
Cumhuriyet muhabirinin scrusu-
nu yanıtlarken, "Önceki yıllara
göre daha rahat hareket ederiz.
Bizim için zor olmaz. Çünkü sü-
rekli arkadaşlaria istişare ederek
kararlar alınz" biçiminde konuş-
tu. DYP Grup Başkanvekili Kök-
*al Toptan ise, "Biz o zemini ala-
bildiğine canlı tutmaya çalışaca-
ğız" dedi. Toptan, "Bu dönemin
nasıl sonuçlar dogurabilecegini
kestirmek şimdiden miimkün ol-
maz. Umuyoruz ki, ANAP gru-
bu Meclise getirilecek iilke sorun-
larına daha duyarlı olur" şeklin-
de konustu.
ANAP milletvekillerinin bu dö-
nemde, muhalefetin sürekli suç-
ladığı biçimde "parmak
makinesi" olarak hareket etmeme
kararlılığının parti içinde sorun
yaratabileceği belirtiliyor. Parti içi
muhalefet gruplannın bu konuda
kararlı olduklan ve kendilerine
aykırı gelecek tasanlar lehine oy
vermeyecekleri ifade ediliyor.
ANAP içi muhalefetin önde gelen
Isimlerinden Hasan Celal Giizel
ve arkadaşlarının başta "nereden
buldun" yasa önerisi ve hayali ih-
racatçılara hapis cezası öngören
yasa tasarısı konusundaki tavrının
da ANAP grup yönetimini zorla-
yacağı belirtiliyor. ANAP için
Ayasofya Müzesi'nin camiye dö-
nüştürülmesi konusunda DYP'-
nin verdiği önerinin de zoriu bir
engel oluşturduğu kaydediliyor.
Meclisin salı günkü birleşimin-
de "Horzum olayı ve eski Türki-
ye Emlak Bankası Genel Miidii-
rii hakkındaki iddialan" araştıra-
cak komisyon için üye seçimi ya-
pılacak. ANAP, komisyon üye-
liklerine Bitlis milletvekili Faik
Tanmcıoflu, Adana milletvekili
Ledin Barias, Sıvas milletvekili
Şakir Şcker, Van milletvekiü Ay-
dın Arvasi, istanbul milletvekili
Temel Gündogdu ve Antalya mil-
letvekili Hasan Çakır'ı, SHP, Icel
milletvekili Fikri Saglar ile İstan-
bul milletvekili Mehmet Mogul-
lay'ı, DYP ise Bursa milletvekili
Mehmet Gazioglu'nu aday göster-
di. Bu adaylar salı günkü birle-
şimde genel kurulun oyuna sunu-
lacak. Komisyon üyderi yapacak-
lan Uk toplantıda da baskanlık di-
vanlannı oluşturarak çalışmalara
başiayacaklar. Koraisyon, iki ay-
lık sürede konuya ilişkin bir rapor
hazırlayarak TBMM Başkanlığı'-
na sunacak.
Genel kurulda bugün ayrıca
SHP Tekirdağ milletvekili E«is
Tütiincü'nün "Sosyal güvenlik
kurumlanndaki çöküşün önleıı-
mesi ve ulusal güvenlik sisteminin
kurulması için alınacak tedbirie-
rio tespit ediimesi" ve SHP Ko-
caeli Milletvekili Ömer Türkça-
tal'ın "SEKA grevinin nedenleıi
ile ekonomik ve sosyal boyutlan-
nı, olayın sonımlulannı tespit
etmek" amacıyla verdikleri Mec-
lis araştırması önergelerinin ön
görüşmeleri yapılacak.
Tasanya göre, gelir ve kurum-
lar vergisi mükellefleri tarafından
üniversitelere makbuz karşıhğm-
da yapılacak bağışlar, gelir ve ku-
rumlar vergisi matrahından indi-
rilecek. Vakıflarca kurulacak üni-
versiteler de, mali kolaylıklardan
ve istisnalardan aynen yararlana-
caklar, bunlar ayrıca emlak ve
arazi vergüerinden muaf tutula-
caklar.
Vakıf üniversitelerine Bakanlar
Kurulu karanyla Hazine ya da ka-
mu tüzel kişilerine ait arazi ve te-
sisler tahsis edilebilecek. Aralık-
sız üç yıl eğitim ve öğretim yapü-
masından sonra, bu araziler yine
Bakanlar Kurulu karanyla üni-
versitelere hibe edilebilecek.
Cıunhurbaşkanlıgi resepsiyoniannın Ukinde Akbulutlar, Özailar'la. (Fotoğraf: Rıza Ezer)
Muhalefetsiz resepsiyonTUNCAY ÖZKAN
ANKARA — Cumhurbaşkanhğı Köşkü
yeni yıl resepsiyonlan için dün ilk kez konuk-
lara açıldı. Siyasi parti liderleri, milletvekil-
leri ve diğer mülki erkânın çağnlı olduğu re-
sepsiyona, SHP, DYP, DSP, RP, MÇP, IDP
genel başkanları ile muhalefet partilerinin
milletvekilleri katılmadılar.
Cumhurbaşkanhğı'nda her yıl geleneksel
olarak verilen yeni yıl resepsiyonlan, bu yıl
da sorunlu başladı. Resepsiyona ANAP dı-
şındaki partilerin genel başkan ve milletve-
killeri çağnldıklan halde katılmadılar. Bü-
lent Ecevit'in resepsiyona katılmayacağı yo-
lunda mazeret bildirdiğini açıkladılar.
Çankaya'da 15 ocağa kadar devam edecek
olan resepsiyonlann dün yapılan birincisine
467 kişi eşleriyle birlikte çağnldılar. Bunla-
nn 57'si gelemeyecekleri yolunda mazeret bil-
dirdi. Köşk yetkilileri, mazeret bildirenlcr
arasmda bazj muhalefet milletvekillerinin de
bulunduğunu söylediler. Resepsiyona Zon-
guldak'tan başlanarak tstanbul dahil olmak
üzere ülerin milletvekilleri çağnldı. Bakan-
lar Kurulu'nun ve diğer mülki erkân ve as-
keri erkânın da yansı çağrıldı. Diğer millet-
vekilleri ve yetkililer ise bugün akşam yapı-
lacak resepsiyona katılacaklar.
Saat 19.00'da Başbakan Yıldınm Akbu-
lut'un, eşi Semia Akbulnl ile birlikte Köşk'e
gelmesiyle başlayan resepsiyonda, Cumhur-
başkanı Turgut ÖzaJ ve eşi Semra Özal aynı
saatte davetlilerin tebriklerini kabule başla-
dılar. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile eşi
Semra özal konuklan siyah giysileriyle kar-
şılarken, kabul sırasında davetlilerin proto-
kol sırasına girmediklerini gören Semra Özal,
eşi Turgut Özal'a, "Genc sıraya koymamış-
lar galiba" dedi. Bunun üzerine Turgut Özal
da "boşver getiyoriar işle" yamtuu verdi. Jlk
sırada ANAP milletvekilleri ve eşleri geldi-
ler. Arkalanndan ise Başbakan ve eşi özaJ-
lar'a mutlu yıllar dilediler.
Özallar'ın resepsiyonuna eski Cumhurbaş-
kanı Kenan Evren'in kızları ve eşleri Şenay-
Erkan Giirvit ile Miray-Maksnt Göksu katı-
lırlarken Marmaris'te bulunan eski Cumhur-
başkanı Kenan Evren gelmedi.
Cumhurbaşkaru özal, Gölge Adam ve Gır-
gır dergilerinin sahibi Ertugrul Akbay'ın elini
sıkarken, "çok yakışıklısın" diye iltifat et-
ti. Akbay buna tebessüm ederek karşüık ver-
di.
Özallar'ın baslattıklan tamirat calışmala-
nnın sürdüğü Köşk'ün salonlannı birbirine
bağlayan koridorlanna büyük gümüş şam-
danlar ve siyah mumlar yeıleştirilmişti.
Köşk'ün salonlannda ayrıca şimdiye ka-
dar rastlanılmayan "nazar boncnklan" da
dikkati çekiyordu. Tabaklar içine yerleştiri-
len çok sayıda nazar boncuğu Köşk'ün de-
ğişik yerlerine konulmuştu.
Parti çalışmalarınısürdüren Dalan:
ANAP'aşırı
sağ'a kaydı
İDRİS AKYÜZ
Bedrettin Dalan'ın Bahnumcu'-
da, parti kurma çalışmalannı sür-
dürdüğü "Mermer Köşk"ün ikin-
ci katı. Şömineli, geniş bir calış-
ma odası. Parke döşemelerin üze-
rine dört parça "Biinyan" halı se-
rili. Bir tarafta "maroken" kol-
tuklardan oluşan oturma grubu,
hemen yanında "masif" yuvar-
lak toplantı masası. Duvarlar çe-
şitli tablolarla süslü. Şöminenin
üzerinde bir "Kur'ann Kerim"
tam karşısındaki duvarda, Ata-
türk'ün çerçevelenraiş veciz sözü;
"Acizlcr için imkânsız, korkaklar
için miithiş göriinen şeyler, kah-
ramanlar için idealdir." Odarun
giriş kapısının karşısındaki ceviz
çalışma masasının üzerinde ise,
Prof. Dr. Yüksel Ülken'in "Att-
liirk ve tktisat", onun yar^nda da
Ali Rıza Cihan ve Abdullah Te-
kin'in yazdığı "Çağdaş Devlet
Adamı tnönü" kitapları.
Eski İstanbul Belediye Başka-
nı Dalan, iki hafta önce yaptırdı-
ğı kamuoyu araştırmasının sonuç-
lannı anlatıyor. Partisinin bir "t«-
ban harekâtı" ile oluşmasına özen
gösterdiğini belirten Bedrettin Da-
lan, tstanbul Universitesi Ekono-
CÜNEYT ARCAYÜREK yazıyor
Yoğun Çalışmalar
ANKARA — Parlak diplomat-
larımızdan "yeni dönem" özel
kalem müdürû Nabi Şensoy, bin
bir gece masallannı andıran
Köşk resepsiyonlanyla ilgili bil-
gi verirken, "çok / ^ u n çalışma-
lar içinde" olan TO'nûn çağnlı
listesine kanşmadığını söyledi.
Listeyi Dışişleri Protokol Dai-
resi hazırlamıştı. En âlâsından
viski, şarap, yiyecekle süslene-
cek resepsiyonlara geçen yılla-
ra kadar bin beş yüz kişi çağn-
lırken. bu yıl rakam birden beş
bine yükseldi.
Listeyi yukandan buyruk al-
madan bu kadar geniş ölçekte
protokol dairesi hazırtadrysa bo-
yundan büyük işlere girişmiş.
Başbakanlığı sırasında devlet
parasının -iki özel uçak, 3-5 ta-
ne otomobil dışında- öyle har
vurup harman savrulmasını ön-
lemek için TÖ, genelge üstüne
genelge yayımladı. Dışişleri, de-
mek ki bu buyruklara, TÖ'nün
"tasarruf" anlayışına uymuyor.
İşte bu olmaz. Derhal soruştur-
ma açılmalı. TÖ'yü kamuoyun-
da zor durumda bırakacak iş-
lemlere kimin, hangi cesaret ve
cüretle giriştiğini sorgu sual et-
meli.
Muhalefet partilerinin ağzı tor-
ba değil ki büzebilesin. TÖ, re-
sepsiyonlarda kalabalığı neden
arıyormuş? Gezilerinde halkta
bulamadığı desteği bulmak, hiç
değilse Köşk'ün sınırlı salonla-
nnı zorlayarak her çevreden in-
sanı etrafında görebilmek, her
kesimin desteğiyle Köşk'te otur-
dugunu, meşruluğunun artık ka-
bul edildiğıni kanıtlamak için!
SHP ve DYP adı üzerinde
muhalif. Ya ANAP'taki yeni kıpır-
danışlara ne demeli? Necmet-
tin Karaduman belki bugün ko-
nuşacak. TÖ'nün partiye ve hü-
kümete "müdahalelerini" kına-
yacak, konumuna uygun dav-
ranmasını isteyecek. İki başka
konu ANAP üst yöneticilerini ra-
hatsız ediyor. Biri hayali ihracat
yapanlara hapis cezası verilme-
si, iKindsi "nerden buldun?" ya-
sası.
kırtıcılık yapıyoıiar. Oysa tasan
sadece "devlet yönetiminde ve
bürokraside olanlara" yönelik.
Yolsuzluğa, hırsızlığa, rüşvete
karışanları saptamak istiyor.
ANAP grubunda bugün ba-
kanlara sorulaıia yüklenecekler.
Sonra hafiften bu iki tasarıyla
yeni bir zoriama başlayacak. TÖ
ise siyasal gündemi ekonomi-
den, önemsediği sıkıntılardan
anndırmak için ortaya çeşitli ko-
nular atıyor. Daha doğrusu -
partiiçi muhalefete göre o konu-
nun gündeme gelmesini- "erba-
bı kişilerle" sağlıyor. Partiiçi mu-
halefetten biri dün "ilk önce cu-
rı SÖ'nün yaşgünüymüş. Bu
arada gazeteciler Zonguldak
gezisini dillerine dolamışlar.
Halk ilgi gostermemiş, TÖ şinirli.
Muhalefet, örgütüne, TÖ'den
beklediği ilgiyi esirgeyin diye ha-
ber salmış. TÖ, "muhalefet sizi
tanımıyor" somsuna fazla bo-
zuk. Oysa olay dalga dalga ya-
yılıyor. Yeni yeni olaylaria somut-
laşıyor.
Dûn Mılliyet'in yeni bürolan
açılıyor. TÖ, törende, muhalefet
yok. Nedeni ise çok basrt. Tele-
fonlar açılıyor SHP'ye. "TÖ,
ayrıldı" haberi gelince; İnönü ile
Baykal törene gidiyorlar. Bu ara
Gerçekten TÖ, yoğun çaltşmalar içinde. Bu hafta dört resepsiyon,
günübirlik İstanbul, KDV seminerinde konuşma, cumartesi GAP'a
sututturma töreni. Haftanın sadece çarşamba günü boş.
TO, hayalicilerin hapsedilme-
sine sürekli karşı çıktı. Alparslan
Pehlivanlı ile kimi ANAP millet-
vekilleri direniyor. Yönetici ler
"hapis cezasf'nı kabul ederler-
se TO'ye karşı vaziyet alacakla-
rından kaygılanıyorlar. Gruptaki
eğilime karşı çıksalar halkın, Ha-
zine'nin parasını yiyenleri hima-
ye etmiş olacaklar.
"Nerden buldun" yasasını
kösteklemek için yöneticiler
başka çare bulmuşlar. Küçük
esnafa gidip, "Yasayı isteyenler
servet düşmanı. Yarın gelecek,
küçûcük tezgâhını nerden bul-
dun? diye soracaklar" diye kış-
ma selamlığını getirdi. Sonra
Doğramacı ile anlaşarak türban
konusu. Şimdi de Ayasofya. Sı-
rada Menderes'in naaşı var" di-
yordu. Gözleri, akıllan başka
yönlere çekmenin bütün yolları
aranıyor ve bulunuyor.
Yoğun çalışmalar
Gerçekten TÖ, yoğun çalış-
malar içinde. Bu hafta dört re-
sepsiyon, günübirlik İstanbul,
KDV seminerinde konuşma, cu-
martesi GAP'a su tutturma töre-
ni. Haftanın sadece çarşamba
günü boş.
O gün de muhterem refikala-
TO, toplumun her sorunuyla uğ-
raştığını gösteren örnekler veri-
yor. Günlerce önce Jivkov'un,
Çavuşesku'nun düşeceğini bil-
mişti TÖ, açıkladı. Beşiktaş'ın
Fenerbahçe'yi yeneceğini de
birkaç gün önce kestirmiş. Be-
şiktaş'ı bu yıl şampiyon ilan et-
miş.
Törenden ayrılacak, Meteoro-
loji Genel Müdürlûğü'ne bakan
Devlet Bakanı Konukman'a,
"Hani bugün güneşli olacaktı"
diye sormuş. Bakan gülümse-
miş, "Genel müdürü değistire-
lim isterseniz" demiş. Kısa ko-
nuşmayı fantezi diye algılarken,
AA'dan bir haber: Meteoroloji
Genel Müdürü değişti, eski ga-
zetecilerden Faysal Geyik yeni
genel müdür" diye bir haber
gelmez mî? Meğer TÖ, "Mete-
oroloji Genel Müdürü değişe-
cekti ne oldu?" diye sorarmış
bakana. Geyik, DTCF'nin Sans-
kritçe Bölümü'nden mezun.
Çok sağlıklı hava raporlan ala-
cağız demektir.
Unutmayalım, bir de AT brifin-
gi var yoğun işler arasmda. Bo-
zer bilgiler sunacak ve başvuru-
muzun 93'ten önce ele alınma-
sı için neler yapılacağına Köşk-
te karar verilecek. Bu arada
ABD gezisi... Parlak bir başan
kazanması gerekiyor. Ermeni ta-
sansmın hızını kesmek için ulus-
lararası sorunlarda küçük ödün-
ler verebilir miyiz? Örneğin Kıb-
ns sorununda Bush'un ve Kong-
re'nin gönlünü edecek oranda,
küçücük bir ödün?
Derya Sazak, Mılliyet'in büro
şefi. TO gelmiş büroya, fırsat bu
fırsat, önemli konulara yanıt an-
yor. "Ayasofya" diyecek olmuş.
TÖ'nün yanrh "Bırak şimdi bu
konuyu."
Bırakın şimdi enflasyonu,
Köşk'ü tanımayan gelişmeleri,
siyasal çarpıklığı, anayasadaki
tarafsızlık ilkesinin çiğnenme-
mesini ve benzeri olayları.
Havamız Faysal Geyik'e ema-
net, Beşiktaş şampiyon.
İşte o kadar!
Öğrencilerinpartilere girmesiniyasaklayan kuralın kaldınlmasını isteyen Ecevit:
Seçîlme yaşı 21'e îndirilsînDSP Genel Başkanı, "Kadınlara kota sistemi yerine
onların siyasetteki etkinliğini sınırlayan engeller ortadan
kaldırılmalıdır. O yaştaki genç hanımlar, henüz ev işi
konulannda ağır yük altına girmedikleri için, politikaya
yaşıtları olan erkekler kadar zaman ayırabilirler" dedi.
BETUL UNCULAR
ANKARA — DSP
Genel Başkanı Bülent
Ecevit, milletvekili seçil-
me yaşının 21'e indiril-
mesini önerdi. öğrenci-
lerin siyasi partilere gir-
mesini yasaklayan ana-
yasa kuralının kaldırılmasını isteyen Ece-
vit, kadınlara kota sistemi yerine, onların
siyasetteki etkinliğini sınırlayan engellerin
kaldırılması gerektiğini vurguladı.
Bülent Ecevit, "kadınlara kota" ayrıl-
masıyla ilgili olarak Cumhuriyet'in sonı-
lannı yanıtlarken, kadmlann politikada
çok daha etkin duruma gelmelerini, parti
yönetiminde, yerel yönetimlerde ve
TBMM'de kadmlann olabildiğince çok sa-
yıda ve ağırlıklı biçimde yer alabilmeleri-
ni içtenlikle istediklerini söyledi.
Partilerinin ilk ve kurucu genel başka-
nının bir kadın olmasımn bu konudaki iç-
tenliklerinin somut kamtlanndan biri ol-
duğuna işaret eden Ecevit şöyle konuştu:
"Ancak biz, bazı sonınlar yaratabilecek
ve dogalüğı tartışüabilecek kota sistemi ye-
rine, kadınlann siyasetteki etkinliğini sı-
nıriayan engelleri kaldırmak istiyoruz.
Bu konuda cumhuriyet Türkiyesi'nde
herhangi bir yasal engel yokrur. Ancak ba-
zı sosyal veya fiili engeller vardır. Bunla-
nn başında aktif politikacılığın çok zaman
alıcı olması. özellikle Türkiye'de geeegün-
düz çauşmayı gerektirmesi geliyor. Bu, ka-
dmlann siyasete yeterince zaman ayırabil-
melerini zoriaşünnaktadır. Örneğin biz ör-
gürümüzün yönetim kurullannda kadmla-
nn çok sayıda yer almasını istediğimiz hal-
de, amacımıza yeterince erişmekte o yiiz-
den güçliik çekiyoruz. Ancak mahalleler-
de, köylerde ve sandık bolgelerinde etkin
çalışma gnıplan oluşturmaya uğraşıyonız
ve kadınlar, evlerinden çok uzaklaşma zo-
runda kalmaksızın, bu çalışmalara daha
rahatlıkla katılabiliyor ve siyasal yaşama
kendilerini tabandan hazırlama olanağını
elde edebiliyorlar. Nitekim ocaklı bucaklı
yıllarda pekçok kadın kendi yöresinde si-
yasal çalışmalara etkin biçimde katılabi-
liyordu."
DSP Genel Başkanı, tskandinav ülke-
lerinde kadmlann çok sayıda aktif politi-
kaya katılabilmelerinin başta gelen bir ne-
deni olarak o ülkelerde ev işi ve çocuk ba-
kımı yükünü hafifletici kurumsal düzen-
lemelerin yaygmlaşmasım gösterdi ve DSP
programmda aym amaçla çocuk yuvala-
nnın yaygınlaşması konusuna ağırlık ver-
diklerini anlattı.
Asıl çözümün milletvekili seçilme bak-
kının genç yaşta, örneğin 21 yaşında kadın-
erkek tüm yurttaşlara tamnması gerekti-
ğine dikkat çeken Ecevit bu konuda da
şunlan söyledi:
"O yaştaki genç hanımlar, henüz ev işi
veya çocuk bakımı konulannda agır yük
altına girmedikleri için politikaya, kendi
yaşıtlan olan erkekler kadar bol zaman
ayırabilirler. O sayede bir kez aktif politi-
kaya erken yaşta adımlarını attıktan son-
ra da, politikacılığa ısınabilir ve daha ile-
ri yaşlardaki yaşam biçimlerini de ona göre
düzenJeyebilirler.''
metri Bölümü Başkanı Prof. Ah-
met Gökçcn ve arkadaşlarına, 17
ilde 3 bin 857 kişi üzerinde yap-
tırdığı araştırma sonunda, seçme-
nin yüzde 11. l'inin, kuracağı par-
tinin iktidar olacağı görüşünde ol-
duğunu vurguiuyor. Araştırmaya
göre, seçmenin yüzde 53.2'sinin,
"Dalan faktöriii" yeni bir parti-
nin, yüzde 10 barajını aşacağımn
saptandığını belirten Bedrettin
Dalan, aynı ankete göre "yapıla-
cak Uk genel seçimde" ANAP'ın
iktidar şansının yüzde 7.9 olduğu-
nun ortaya çıktığıru ifade ediyor.
Ankette, özellikle "yeni bir
parti kunılursa, siyasi yelpazenin
neresinde olmalıdır" sorusunun
kendisirü yakından ilgılendirdiğini
söyleyen Dalan, araştırma sonuç-
lanna göre seçmenlerin yüzde
25 l'inin "s«ğ", yüzde 26.7'sinin
"sol" ve yüzde 46'sının
"merkez" parti kurulmasım iste-
diği sonucunun çıktığma dikkat
çekiyor.
Bedrettin Dalan, bu bağlamda,
kuracağı parti ve ANAP'la ilgili
sorularımızı şöyle yanıthyor:
— Başka kamuoyu araştırma-
lan yapacak mısımz? Partinin rts-
men kuruluş Urihini bdiriediniz
rai?
DALAN — Tabii, araştırmala-
rı mutlaka yapmak lazım. Ger-
çekten Türkiye'de iktidan ile mu-
halefeti ile fiili bir siyasi boşluk
oluştu. Bunu oluşturacak, bu boş-
luğu dolduracak yeni kadrolar, si-
yasi bir oluşum doğuracak nok-
taya geldi. Toplumsal hareket da-
ha hızlı gidiyor. Resmi kuruluş
daha öne alınabilir. Samnm bu da
mart ayının ikinci yansıdır.
— Kurncular kurulu kaç kişi-
den oluşacak, pariamentodan si-
zin aranızda yer alacak ANAP'lı
milletvekilleri var mı?
DALAN — Parlamento üzerin-
de çalışınıyorum. Bu konuda ba-
zı milletvekili arkadaşlann başvu-
rusu var, ama önemli olan şu:
Partinin tavandan tabana değil,
tam tersi kurulmasıdır. Kurucu
üye sayısı da 100-150 arasında
olacak.
— Yani, ANAP'ın bir taban
hareketi ile mi kunıldugunu soy-
lemek isüyorsunuz?
DALAN — Evet, ANAP ola-
yını taban hareketi doğurdu. Mer-
kezde bir parti olayına hitap edi-
yordu. Sonradan partinin yanlış
yonetimi, o boşluğu tekrar mey-
dana getirdi ve taban dağıldı. Ve
dağılan seçmen, kendi kafa yapı-
sına uygun bir merkez partisi bul-
duklannda orada toplanacaktır.
— Peki sizce ANAP'ın bugün-
kü duruma gelmesine hangi fak-
(öricr etken oldu?
DALAN — ANAP tavanı,
özellikle teşkilatlar "aşın s»ğ"a
kaydı. Partisine gelen partili, teş-
kilatına gelen adamla kendi ara-
sındaki benzerliği, birliği buiama-
dı. Esasında partinin cansızlaşma-
sının temelinde bu taban-tavan
uyuşmazlığı var. Hayırlı uğurlu
olsun, ben dahi o uyuşmazlığın
içine girdim. Yoksa, kurucusu ol-
duğum partiden ayrılır mıydım?
ANAP'ın kuruluşunda bulunma-
yan birçok kişi, partinin başına
gelip oturdular. Ve parti aşın sa-
ğa çekildi.
— Bundan kimler sonımlu? Bu
sözlerinizle, ANAP teşkilatından
sonımlu Mehmet Keçeciler'i mi
kastediyorsunuz, aynca bunda
Sayın Özal'ın bir etkisi oldu mu?
DALAN — Keçeciler, partinin
kuruluşunda kurucu olmayan ki-
şidir. Ama ne hikmetse kendisini
kurucu ilan ediyor ya da üç kişi-
den birisi olarak gösteriyor. Doğ-
ru değildir, 30 kurucu üyeden,
belki 25'inin tanımadığı Keçeciler,
parti kurulduktan sonra teşkila-
tın başına getirildi ve onun gibi
birçok kişi de partinin yönetimi-
ne hâkim oldular, geçip gitti. Ke-
çeciler'i Turgut Bey getirdi. Ku-
nıcular kurulu toplantısmda, "bu
benim eskiden beri tanıdıgım çok
yakın mesai arkadaşımdır, kendi-
sine güvenirim. Parti teşkilatı baş-
kanı yapmak istiyorum" dedi ve
biz de o zaman siyaseti fazla bil-
mediğimiz için oybirliği ile kendi-
sini seçtik.