Katalog

4 OCAK 1990 HAVA DURUMU TURKIYE'DE BUGUN IneBoroky Genel Mudurtuflij ncten atnan talgryegAre bulunbagetenmızparçalı yw pr çok lx*ıöu Itamara'nın taüa ile luyi Egtıkımdalalaıtunıyıırtyafelıgacccek. « « MH e f l d O A M d y g . Kaadenztaydaındatartı kartşık p » n « Mtf «rterte lar yMMe oUcak HMLSRMO.BI B*b«9«t«TO«alent>as tarmk û m tasadb dmcafe saHcak RÛZGARKuaywD*)feMenMf aıa sra ortatameneyutfcm baü Irsurtenrele kunclf olarak esecek. Denuknmu* ns Oit A M M D 1 * gutahs w karayel Mefc dnstomz* y*ta «tara»«lden« , Bat Kmdmz, Ege w Bat AMnoife M taı*- « M ı saat* tttf BaS Kmtanz Ege ve Bab AMenzVe » 4 0 dnfe ıriitafcee- cak-OmzmuMI yeryerdtadafctfota cak. ıblga yuteetffr 05-1.5 metre, Batı Ka Adana Adapazan Adıyaran Afyon KS< Ankara Antakya Analya Artvın V*n Balkear radenc EgeveBatAMenz<!e2-3kni 3ol^r«abukmacak \bnG6iunde hav» Çok buMb ve karla kanş* yaftmurkı geçecet Ruzgar kuzey ve bat yönfcflfen an sra orta kuvvene eacek. <M kupjk dalgak otocak G&us uzakhfiı 10 km yafc anınoa 3-5 km dabymda bukmacak. Ongft Bîtts Bokı Bursa ÇanaktaJe Çorum Demtf 10° 6° Dıyaroator 4° 0°E(!ıra 6° 3°Eraraan 5°-4° Erzurum 1° 9° Estaşenır 4° 3° Gazuntep 6° 2°&(esun 12° 3° Gumuşhane K 3°-*>Hald(ân 9° 4°lsparta 4° 0° istanbul 2 -3" tzmır 6° 0°Kani 4° 3° KasOmonu K 6° 0°Manısa 2°-4» KMaraş 0O-8 0 Mersm 3° 12°l*ıflla 5° 3°Muş 5° 2°NıJde 8° 4°0rdu f - 8 0 Ka 2° 7° Samsun 6° 2°S«rt 2° 2° Stnop 8» PSnras 0° 0°-4° Kaysen 3° 1° Kırklare» 6° 2°Kon»a 3° 2° Kutahya 5° PMalatya 4»-3»U5ak f-ffftı 3° -3P \tazgal 3° 2° Zongukiak -Q , bulutlu k ya0muriu A-açık B-tulufe G-guneşk K-kanı S-sısk Y-yaftmurtu DUNYADA BUGÛN Bekjrat Bertn Bonn Bmksel Budapeşte Canmre Cezayır Gdde Oubayı Frankfıvt Gıme Helsmkj Kahtre CUMHURtYET/17 BULMACA SOLDAN SAĞA 1/ Antü Denızı'nde bıradaulkesı 2/Ser best meslek adamlan ru ıçınde toplayan res- mıbırhk' Meşınkes kısı 3/ Kar fırtınası Tkrpana da denılen ırı bır balık 4/ Kısa ve çarptcı propaganda sözu îşaret 5/ He- kımlıkte kuUanüan ırı gövdeh ve buyük yap- raklı bır bıtkı 6/ Bır spor takımının gözde oyuncusu Mayalı hamurdan yapılan, yagda kızartılarak pışırılen bır tür yı yecek 7/ Bır yuzeyın eğıklık derecesı- nı anlamaya yarayan araç. Bır ya da daha çok artı ya da eksı elektnk yük- lü atomlann ya da atom gruplarının ortak adı 8/ Cet Maun da denılen büyük bır orman ağacı 9/ Yanağın alt kısmı Altın YUKARIDAN AŞA&YA 1/ Afnka'da bır ülke. 2/ Adaletlı Ök- çagda kendı yasalanyla yöoetılen bır ya da bırkaç kentten oluşan devlet 3/ Bır ınceleme sonucunu içe- ren kâğıt Yurdumuzda bır göl 4/ Amazon bölgesmde bataklık sık orman 5/ Bır hayvan Bankada hesabı olanlara göndenlen ödeme ya da çekme mektubu Bır renk 6/ Derlı toplu, duzenlı 7/ Asya'da bır ırmak Yalvarma 8/ Hamur tahtası Tirnak bo- yası 9/ Boyun egen, kendısını başkasının buynığuna bırakan Hay- sıyet 60 YIL ÖNCE Cumhur.yet Fuzuli oyunlar 4 OCAK 1930 Futbol heyetı bu senekı lıg maçları fıkstürünü tanam ederken hıç lüzumu olmadığı halde bır yenılık ıcat ettı. Lıg maçlannın arasına küçukler kupası, muhtelıf takımlar müsabakası dıye bır takım fuzuli oyunlar soktu Futbol heyetının düşuncesıne göre bu maçlar bazı noktalardan ehemmıyetlı addedılmektedır Fakat tstanbul gıbı pek çok futbol oynayan kulübe, ancak tek bır sahaya malık olan bır şekılde, o bazı noktalardan ehemmıyetlı addedılen maçlar, bılakıs fenalık tevlıt etmektedır Ikı devre üzenne tertıp edılen lıg maçlannın bır tek sahada oynanması zaruretı üzenne karşısında bunlann ıkmal edümesı bıle müşkul addedılebılırken bu fuzuh maçlar spor hayatımızın en canlı faalıyetı olan lıg maçlannı her sene olduğu gıbı bu sene de yanda bırakacağına şuphe edılmemehdır Yarın havalar bozduğu, Taksım stadyumu çamur deryasına döndüğü, yahut kar yığınları altında kaldığı vakıt, lıg maçlarına devam edebılmek ıçın ılkbaharı beklemekten başka çare kalmavacaktır lşte araya sokulan bu maçların ve lıg maçlannı haftalarca tehır etmenın fenalığı da o vakıt anlaşüacaktır Feci bir kaza Almanyanın en maruf tavyarecüennden olup, tstanbula on bır saatte gıdıp dönmeye muvaffak olan ve matbaamıza o zaman Berlın'de bulunan Başmuhamnnıızden mektuplar ve gazeteler getıren tayyarea Her Şroder'ın fecı bır kazaya duçar olarak vefat eyledığını teessürle haber aldık Lufthanza Alman seyn havaı şırketı ahrren Beriın ıle Bahn muhıü Atlası'de Kanarya adalanndan Tenenf adasmda bır hat tesıs etmış ıdı Bu hatta ışleyecek ılk tayyarenın kumandanlığına Her Şroder tayın olunmuştur "Tenenffe" tesmı>e olunan bu tayyare bır hamlede Kanarya Adalanna gıtmış ve dönmustur Lakın tam Berhne varacağı sırada kesıf bır sıse tutulmuş ve bılmecburıye yere ındığı sırada tayyare alabora olarak Her Şroder ve bır refıkı vefat eylemıştır 30 YD. ÖNCE Cumhunyet Ahmet E. Yalman 4 OCAK 1960 Pulbam Davası ve "Yem Torbası" adlı başmakalesınden ötürü 15 a> 16 gün hapıs cezasına mahkura edılen Vatan Gazetesı Başyazan Ahmet Emın Yalman, eşı Rezzan Emın Yalman ıle bırlıfcte, dün sabah saat 9 45'de Beyruttan uçakla şehnmıze gelmıştır Ahmet Emm Yalman havaalanmda Ahmet E. Yalman oğlu, kardeşı, Vatan Gazetesı kadrosu, Kım dergısı sahıplen ve kalabalık bır gazetecı grubu ıle dostlan tarafından karşılanmıştır Bu karşılama sırasında 1 Şubeye mensup sıvıl polısler de hazır bulunmuş, fakat hıç bır mudahale yapmamışlardır Ahmet Emın Yalman gumnık sahasında gazetecılere şunlan söylemıştır "— Bu yıl Turk gazetecılığının kuruluşunun 100 yıldönümu Kuruluş tanhınden ben bu mucadeleler normal şekılde devam edıyor Ben ve bazı arkadaşlarımla maruz kaldığımız bu akıbetı, bu mucadelelenn devamı şeklınde karşılıyorum Lahor'dan hareket edeceğımız sırada Pakıstan Tımes Gazetesınde mahkumıyet habennı gördüm Seyahat programını bozmak ıçın hıç bır sebeb görmedım Ve seyahatımı bıtırdıkten, Tahran'da bulunan eşımı de aldıktan sonra yurda döndum Alakanıza çok teşekkur edenm " Ahmet Emm Yalman bugun savcılığa muracaat ederek cezaevıne gırmesı ıçın mehıl talebınde bulunacaktır GEÇEN YIL BUGÜIN Cumhunyet Hayali şoku 4 OCAK 1989 Ibevlet Planlama Teşkılatı, uzun suredır raflarda bekletılen dosyalan ışleme koymaya başlaymca, 1984 yüında hayali ıhracata adı kanşan büvuk şırketlenn de başı derde gırdı Aıalannda Suzer Dış Tıcaret, ENKA, Ram ve Yaşar Dış Tıcaret'm de bulunduğu çok sayıda dış tıcaret sermaye şırketme 1984 yüında haksız olarak ödendığı behrtılen vergı ıadelcrının üç-dört katı bulan gecıkme cezalan üe bırlıkte gen alınması yoluna gıdıüyor Söz konusu fırmalar hakkında 1918 sa>üı yasa uyannca "toplu kaçakçüık" suçundan dava da açılabıleceğı belırtüıyor Mustafa Suzer, uygulamayı durdurabılmek ıçın Başbakan Turgut özal ve Devlet Bakanı Yusuf özal'la göruştu, ancak şımdüık bır sonuç alamadı TARTIŞMA Ayctuılara Karşı Bir 'Aydın' Sayın Hılmi'nin ileri surduğu duşuncelere, eleştirilerine.diyebilirim ki tumuyle katılıyorum. Ancak onun Bulent Eceyit'ten bu alandaki iyimser beklentileri konusunda ciddi diyebileceğim kuşkularım var. Aydın kavTamıyla ılgıh olarak bır süre önce "Tarüşma" köşesınde çıkan bu- yazı kanıraca çok ılgı çekıcıydı (Ahmet Hılhıı "Bırakınız Konuşsunlar", Cumbunyet, 26 Kasım) Tartışmacı, yıne Cumhunjet'te ondan kısa bır sure önce Bulent Ecevit'ın aydınlarla ılgıh olarak yayımlanan sözlennden bır alıntı yapmakta, buradan yola çıkarak, daha doğrusu Sayın Ecevit'ın söyledıklerının eleştırel bır değerlendırmesını yaparak bu konuda kendı duşuncelennı açıklamaktadır Sayın Hilmi'nın ılen surdüğu duşuncelere, eleştırılerıne dıyebılırım kı tümuvle katıhyorum Ancak onun Bulent Ecevıt'ten bu alandaki ıyımser beklentılen konusunda cıddı diyebileceğim kuşkularım var Samyorum Saym Ecevıt, onun söyledıklennı çok buvuk olasılıkla, kışıye, kendine yonelik ve öznel >argılar olarak algılaşacaktır, belkı çoğu zaman olduğu gıbı bunu açıkça belırtmeden algıladıklarının yönünü değıştırecek, onları başka bıçımde yansıtacaktır Sonuç olarak, Sayın Ahmet Hilmı de onun gozunde "bız aydınız diye orta> a çıkıp tafra atanlardan" bırı olabıhr Böyle olduğuna da doğrusu pek şaşmam Çünku Sayın Hılmı, yazısından çıkartabıleceğımız kadarıyla düşunen, sorgulayan, tartışan bır kışı Oysa bır zamanlar halkın ve çoğu aydırun "umudu" olan Saym Ecevıt'm tutumunda, ne yazık kı dıyelım, etkılı bır bıçımde düşünmek, sorgulamak, tartışmaktan çok, eleştırılere tepkı göstermek, çevresıyle arasına sınır koymak, "benden olmayanlann" karşısına neredeyse hep "ben'ı" çıkarmak söz konusu olmuştur Acaba onun usunda ne gıbı bır aydın ımgesı var 9 Sanırım o, savunmasız durumda olduklan zaman hekımlere, öğretım uyelenne, aydınlara, toplum önünde kötu sözler söylemeyeceğı gıbı Vabdettin gıbı bınsını de "aydın" olarak nıtelendırmeyecek tır Ancak kanımca en az ıkı nokta var kı Ece vıt'ın tutumunu açıklamakta bıze ışık tutabılır tlk olarak, belkı pek çok kı$ı gıbı onun da aydın olmakla "okumuş olmayı" kanştırdığıru görüyoruz, "Bizım partıde ışçı, memur, koylu ( ..) hatta avnkat, ışadamı gibı uruversıte mezunian da var. Niye onlann sesı duyulmu>or? Çnnku onlar biz aydınız dıye..."sözlenyle de neredeyse övunüyor Sayın Ecevıt Görülebıleceğı gıbı ıkma olarak \ / Ecevıt, "ses çıkaran aydınları" pek tutmamaktadır O zaman, kendısı, ses ve dıltn dışında aydınlara ıletışım aracı olarak kullanabıleceklen, duşündüklennı belırtebıle- ceklen bır başka araç göstermek durumunda kalacaktır örneğın ekınç ("kültür") kavramında olduğu gıbı aydın kavranumn da az çok kesm bır tanımını yapmak oldukça güç görunuyor Belkı yaklaşık bır bıçımlendırme olarak aydının, bellı bır eğıtım düzeyınde yetışmış, ancak kendı uğraş alanında etkınlık gostermekle yetınmeyıp toplumsal, sıyasal vb genel konulara ılgı duyan, bu alanlarda duşunen, etkıleşımde bulunan, üke olarak belkı başta kendısı olmak üzere gözlemledığı her şeyı eleştırebılen, toplum yaşamı, duşun acunu, sanat vb önemlı her alanda genelde yenüıkten yana olan kışı olduğu söylenebılır Ancak burada "aydın kişi" ıle aydını karıştırmamak gerekecektır, bınncısıyle, eğıtım duzeyı ılen olmamakla bırlıkte aydından bekledığımız nıtebklen kendılennde bulundurabılen kışılen anlatmak ıstıyorum Çok kesın olmasa da bellı bır duzeyde eğıtım görmuş, ayrıca kendı kendını eğıtmış bulunmanın, aydın olmanın gereklı bu- koşulu olduğu söylenebıhr sanıyorum "Populıst" tutumda olan kışıler, kendılenyle gerçekten ya da görünüşte özdeşleştırdıklen halkı, halk kavrammı yucelterek ona bır dokunulmazlık yuklemek, kendılennı de yenne göre bu dokunulmazlığın sımrlan ıçıne koymak eğılımmdedırler Halk ıçın en 1yı olan nedır, onlar bunu çok ıyı bıldıklen kanısındadırlar O zaman, olup bıtenlen anlamaya, aralarında bağlantı kurmaya çalışan, soru soran, u-deleyen, eleştıren kışılenn tutumlan onlara "tafra" ızlenımını verebılecektır Oysa uğraş alanı, toplumsal konumu ne olursa olsun aydın, kanımca kendısını, çevresuıı, ıçınde bulunduğu ınsan topluluğunu bıUnçlendırerek, aydınlatarak, ona toplum nılelıgı kazandırma çabası ıçınde olan bıreydır Benım yazısından çıkarabıldığıra, tartışmaamız Ahmet Hılmı, Bulent Ecevıt'ten en azından aydınca düşünmesım ıstemekte, bunu ummaktadır Ben ıse doğrusu şunu bılmek ısterdım Avrupa ülkelenndekı sosyal demokrat-ve demokratık sosyalıst arkadaşlan, konuyu açtıklannda Saym Ecevıt acaba ne tur bır yamt vermektedır ya da verebdır"' Belkı de ülkesınde "gerçek" aydın bulunmadığı, kendısının de partısındekı okumuşlarla yelındığı gıbı bır yanıtı YAMANORS Bir Aydın Türk I>Ui Czerine Son Düsünceler Dilimiz, devrimcilerin elinde gelışecek ve yerleşecektir. Osmanlıcaya ve Amerikancaya karşı olan devrimcileri devrim ülkusünde birleşmeye çağırıyorum. Bu köşede 9 Ekım 1989'da yayımlanan "Turk Dili Üzenne" başlıklı yazım nedemyle dört yazı yayımlandı Bu arada benım de ıkı yazım daha yayımlandı Tüm yazanlara teşek- kür edıyorum Öncelıkle bır tartışmayı başlat tığım ıçın sevınçlıyım Köşenın adı da "Tartışma" olduğuna göre buna hızmet ettı- ğıme ınanı>orum Ancak üzüntu duyduğum konulara da rastladım Gena, bağnaz gıbı yaf- talarla benı damgalayanlara da saygı duyuyo- rum Ben de onları yaftalayabilınm, ama kım- se>ı bır tek yazıyla yargılayacak denb uzak gö- ruşluluğu edınemedım Sayın Sevgı özel'ın yaası, tek umut olan Dıl Dernet«'nın yanında olduğumu öğrenmeme neden olurken, Sayın Yusuf Gur'un aşağıla yıcı yazısı da ekonomı ıle dılın yakın ılışkısı olduğunu "öğretti." "Göruşlerin ustune bagda$ kurup otnrma" dıye bır deyımı de Turkçeye armağan eden "buyuk dübUimci" Yusuf Gür*e teşekkur edı- yorum Sözcüklen çarpıtan, ışme geldığı gıbı yorumlayan, kendınden menkul görüşlen sav- layan Sayın Gür, sızm yazınız ıse bır trajedı hankası değıl mıdır 9 Benım savunduğum gö- ruş, var olan Türkçe sözaikler ıçın değıl, ya- bancı kökenlı sözcükler ıçın geçerlıdır Ayn ca sözcüklere arabesk yakıştırmasını keşfettı- ğlnız ıçın kutluyonım Ne büyük bır heybetı varmış bu sözcüğun, muzığe, lıberalızme der ken dılbıljysıne de eklenıyor Dost dedıgınız kışı sıza dost olarak görmuyor, Bay Gür Serbest pazar ekonomısı, sızın de beğendı- ğınız bır şey kı baştacı etmışsınız Mudahale- cüık, ılerlemenın yanında olursa yararlıdır Dıl devnmı de bır mudahaledır, bunun onderı de Ataturk'tur Kemalıst devrim bır mudahale- dır, ayrıca devrim sözcüğu müdahaleyı ıçerır, aynı zamanda devnmcı rnüdahalecıdır Kapı- talıst bır yorumla dılı açıklarsamz, sosyalıst bır dıl yorumuna da yol açarsmız Daha son- ra da polıtık, dınsel, hukuksal dıl görüşlen, bakalım sıra nelere gelecek Dılımız, devnmcılerın elinde gelışecek ve yerleşecektir Osmanlıcaya ve Amenkancaya karşı olan devrımcılen de\nm ülkusünde bir- leşmeye çağırıyorum Türk dılı yalnız benım değıl, hepımızındır ŞABANERİM Ekonomıst 4 Ben Devletim 9 Devletimizın hunerlerini içeren bu yapıtlan bize ulaştırdığı için Cumhuriyet Kıtap Kulubu'ne teşekkur etmek istiyorum. "BEN DEVLETİM: Fıslerim, dışlenm, ış- kence yapanm, koleleştınrım, suçlanm, sa- kat bırakınm, pasaport vermera, çevreyı kır- lebrım, ınsan baklannı tanımam, vatandaş- hktan..." Devletimizın hunerlennı içeren bu eserlen bıze ulaştırdığı ıçın Cumhunyet Kıtap Kulu- bu'ne teşekkur etmek ıstıyorum özellıkle bız yundışındaküere önemlı hızmetler verıyor Devletimizın hunerlennı sergüeyen eserlere bu hızmet ıle kavuşuyoruz Yoksa bu eserlen çan tamızla getırmeye kalkışsak, devletımız kük- reyerek bızı demır kafeslerı ıçıne çekebılır "Amacınuz mahalınde (\lman makamla- nnca) temın (tayın) edılen ogretmenler yen- ne Turkıve'den ogretmen gondermektır. Fe- deral Alman>a'dakı bazı eyaletlere laf anla- tamıyornz. Ancak ıdeolojık faalıvet gosteren oğretmenlenn peşını bırakmavacagız. Bıze, ıdeolojık faah>et gosteren oğretmenlenn ısun- lennı bıldırın." (Hasan Saglam, Mülı Eğıüm Bakanı, 27.12.1982. Tercuman) Bu beyandan hemen sonra bır kısım kon- soloslarımız dahıl, kelle toplamaya hazır ve nazır bır kısım "vaüuısever" vatandaşlanmız, Nazi tonıolan'yla da ışbırhğı >aparak uzun lısteler hazırladılar Başta Eğıtım ve Bılım Sendıkası (GEW) ıçınde aköf çalışan oğret- menler olmak uzere hoşa gıtmeyen kışılerden oluşturulan bu lısteler, uzennde "GİZlJ" ıba- resı yazılı resmı yazılarla Devlet tsühbarat Merkezi'ne ulaştınldı Eğıtım \ e Bdım Sendıkası (GEW) ıçmde ak- tıf calışmam yanında, 1977 yıhnda Knzey Ren Westfâlya Eyaleti'nde oluşturduğumuz Tur- kıye Oğretmenler Biriıgının (NAW-TOB'un), kuruluşundan ben değışmemış Genel Başka- nı olduğum ıçın lısterun başına yerleştuıldım Eşım olmasından başka hıçbrr suçu olmayan Cemile Dagdeviren ıse ıkıncı sıraya yerleştı- rüdı 31 7 1983 tarıhh Turkıye gazetelerı, 31 8 1983 tanhıne kadar "yurda dön"meye çağrüanlar arasında bızım ısımlenmızı de ve- nyordu Eğıtım ve Bılım Sendıkası'nın (GEW'ın) topladığj 10.000 ımza başta ohnak üzere, bırçok saygın bılım ınsanı ve politik»- anuı "durumu bır kez daha gozden gecırme" yolundakı ıstemlen Turk hukumetınce gulünç bu-şekılde gen çevnldı (Cumhunyet 3 8 1985) Ve bızler Bakanlar Kurulu'nun 2 8 1984 gun ve 84/8302 sayılı karan ıle Turkıye Cum- hunyetı vatandaşliğından çıkanldık Bu hak- sızhğa boyun eğmedık Çok uzun bu- uğraş so- nucu, kılıtlı masalardakı "gizli dosy»"ları adalet önune çıkarabıldık Bırı Tnnceli- Nazımiye Asliye'de, bın de Tunceli Ağır Ce- za'da olmak uzere ıkı dava açıldı Ağır Ceza Mahkemesı'nın 1986/113 sayı ve 8 10 1986 ta- rıhlı aklama kararından sonra Ashye Ceza Mahkemesı de 1988/5 sayı ve 17 3 1988 ta- nhlı karan ıle bızı akladı Kararlar yasal su- relerı ıçınde kesınleştı Danıştay 10. Dairesi ıse 1987/771 sayı ve 18 Kasım 1987 tanhlı ka- ran ıle Bakanlar Kurulu'nun bızımle ılgıh va- tandaşlıktan çıkarma karannı iptal etti. ALİ DAĞDEVİREN Dortmund TJC ISTANBUL BÜYÜK ŞEHIR BELEDİYESİ İSKİ ISTANBUL SU VE KANALIZAŞYON İDARESI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İHALE DUYURUSU Asagıda ozelhklerı belırlılen kapalı zarf nle teklıf alma yontemındekı ıhale ıle ılgılenenler ıhale dosyasını İSKİ GENEL MUDURLUĞU TICARET IŞLERI DAIRE BAŞKANLIĞI NDA gorebılır ve dosya bedelını İSKİ GENEL MUDURLUĞU merkez veznesıne yatırarak alabıhrler Istekhlerın şartnameye uygun hazırlayacakları kapalı teklıf mektuplannı ıhale tanhınde saat 11 00 e kadar aşağıda behrtılen adreste GENEL EVRAK MUDURLUĞU ne gırıs tarıh ve numarasını ıçe ren al ndı makbuzu karşılığında teslım etmelerı gerekmektedır Teklıf zarfları saal 14 00 te Ihale Komısyon Başkanlığı nca açılacaktır KEŞIF IHALE GEÇICI DOSYA İSKİ NO IŞIN ADI BEDELI TARIHI TEMINAT BEDELI T6944 Ceşıtlı celık dırsek 850 000 000 9 11990 25 500 000 255 000 T 5783 1 2 3 numara kırma taş 39 000 000 10 11990 1170 000 11700 (mıcır) Not 1 Postadakı gecıkmeler dıkkate alınmaz 2 İSKİ 2886 sayılı Devlet Ihale Kanunu na tabı olmayıp ıhaleyı yapıp yapmamakta dıledığıne kısmen veya tamamen yapmakta uyqun bedelın tespıt ve takdırınde serbesttır ADRESI İSKİ GENEL MUDURLUĞU Aksaray Meydanı 3441 Aksaray ISTANBUL TEL 588 38 00 (35 Hat) TELEX 23923 ISU tr FAX 588 38 83 EVET Lisan ögrenmek Ama Ben ENIYI IENKOLAY Ayda 30.000 TL-ye Naslöğrenebiirim diyorsanız, arayın İSt 1407387-1523558 tzmıt:110140 ErJme: 20325 17-27 Yaşında Baynlara İNGİLTERE'de INGILIZCE'yi ucuza öğrenmek ıçın guverılır tek yol AU PAİR1 lık yapmaktır CERİN LİMİTED STİ. BartMro* Bul MatMrpaşa Sok V% B*fUtta«-l* T.l 1»1 43 ««-«7 Ankara. 213 M tT tsnlr 22 M 16 Nufus cuzdanımı yıtırdım Yenısını çıkaracağimdan, eskısı hukumsuzdur SURSEL OZKAN ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇt Bekir Semerci'nin Kitabı... Mıllı Eğıtım Bakanı Avnı Akyol, 1990 yılı eğıtım bütçesı gorü- şulurken Koy Enstıtulerı nın kapatılmasının "yanlış' olduğunu söyledı Bakanın bu sözlerı uzerıne ANAP'lılar, mırıldandılar Iç- lerınden 'Bu ne bıçım bakan"?" dıyenler olmuştur, ne bıleyım? Eee, böyledır bu ışler, gerçeklerı ne denlı saklasanız, sonu- na dek saklayamazsınız Bırgüngehr, açığa çıkıvenr Bakanı söy- leten Türkıye'nın gerçeklendır Avnı Akyol, 1931 doğumludur Köy Enstıtulerı kurulduğunda 0 dokuz yaşındaydı ANAP oylarıyla, Çankaya'ya çıkıp oturan Hacı Turgut Bey, Avnı Akyol dan daha yaşlıdır Köy Enstıtulerı gerçe- ğını onun daha ıyı bılmesı gerekır Ama, bugüne dek, bu konu- larda hıç ağzını açmadı O Köy Enstıtulerı'nı değıl, ımam hatıptılerı tuttu, cuma selamlıklanna benzer dınsel gosterılerde, daha bır ışe yarar dıye mı ne bıleyım? Hacı Turgut Bey'ın, demokrasıye aykırı olarak, Çankaya'ya tırmanıp oturması olayı ıkı ayda unu- tulur mu hıç'' 26 Mart 1989 seçımlerı uzerınden dokuz ay geçtı, unutuldu mu' Bu yıl Köy Enstıtulerı'nın kuruluşunun 50 yılı, yarım yüzyıllık olay çok çok önemlı Buyıl Eğıt-Der.^enışbır ızlenceyle, kutla- mayı kararlaştırdı Köy Enstıtulerı'nı Uç gün surecek toplantılar yapılacak bu yıl toplantılar 17 nısanda başlayacak Koy Enstıtulerı yle ılgıh pek çok kıtap yayımlandı uluslararası duzeyde araştırmalar yapıldı Bırçok ulke Koy Enstıtulerı nı or- nek aldı Köy Enstıtulerı'nın kapanmasında en buyük payı olanlardan bırı, Demokrat Partı'nın Mıllı Eğıtım Bakanı Tevfık Ilen bu enstı- tulerı gezdıkten sonra, 1944 te Samsun Bayındırlık Muduru yken, "19 Mayıs' Dergısı'nın 66. sayısında şunlan yazmıştı " Tesadüfen görmemış olanların katıyen bılmelenne ve tasav- vur etmelerıne ımkân olmayacak şekılde yepyenı bır gençlığın, yepyenı bır neslın bu Koy Enstıtulerı nde yaratılmakta olduğunu zevkalarak, gururduyarakgordük Bugun dıleğımız Turkıye ıçın çok faydalı olan bu Koy Enstıtulerı davasının muvaffak olması, gerçekleşmesıdır Bu guzel, bu hayat dolu, ıstıkbalımız ıçın çok ümıt verıcı bu enstıtuden ayrılırken şoyle duşundum "Şehırle- rın kasvetlı, ınsanı bedbın edıcı havasından bunalanlar buraya uğramalıdırlar Burası hasta dımağ ve ruhlar ıçın bır şıfa kayna- ğı olacaktır ' (Mahmut Makal 'Ağlatı' sayfa 167, 17 Nısan Ya- yınları, Eylul 1989) Bunları yazan Tevfık Ilen, DP mılletvekılı, Mıllı Eğıtım Bakanı olduktan sonra, 1951 yılında, Köy Enstıtûlen'nı tümüyie kapattıl Hasanoğlan Yüksek Köy Enstıtüsü çıkışlı, emeklı öğretmen Bekır Semercı ' Türkıye'de Ilen Atılımlar ve Köy Enstıtülen ' ad- lı bır kıtap yayımladı Bekır Semercı nın babası, dedesı semer- cıydı Hadım ılcesının Kalınağıl Koyu nde doğdu Onunla aynı ılçedendık Çocukluğumdan anımsıyorum Ben ılkokul bırdey- ken o dördüncu sınıftaydı 'Kalınağıllı Bekır" derlerdı Babası Semercı Mehmet Usta anası "Kocaoğlanlarm Oksüz Zeynep" tı Babası oldûğunde on altı yaşındaydı Bekır daha Çıfteler Köy Enstıtüsû'ne gıtmemıştı Bır rastlantı sonucu Köy Enstıtusu ne gırdı Orada mudur Rauf Inan'dı Bekır Semercı, Türkıye'dekı ıleri atılımlan, 'Tarıh boyunca köy-koylu',' Osmanlı dönemınde ıçınde koy bulunmayan Batılılaşma hareketlerı ve onun kader kurban- lan" 'Bağımsızlık savaşçısı-Laık Cumhurıyetçı Mustafa Kemal", "Mustafa Kemal'ın başlattığı koyculük hareketlerı ve sonrası', 'kö- yumun yaşamı', ' Kapatıldıktan yıllar sonra koy kalkınmasında uygulanan Köy Enstıtulerı yontemlen" başlıklarında toplamış ya- pıtını, bunları anılarla donatmış Yapıt, güzel bır roman akıcılı- ğıyla okunuyor Insanı hıç sıkmıyor Ikıncı Dunya Savaşı'na gırmemesıne karşın, Türkıye'de halk yığinları açlık çekiı Halk çocuklarından hıç açlık çekmeyenler, Koy Enstrtülerı'nde okuyanlardı Nedenı çok açık, çünkü onlar uretıcıydıler yıyeceklermı kendılerı uretıyorlar, açlık çeken ens- tıtulere de yardımcı oluyorlardı Bekır Semercı, yapıtında, 2 Dün- ya Savaşı yıllarının Köy Enstıtüsü'nu şöyle anlatıyor Tarım Bakanlığı buyük bır devlet çıftlığını Çıfteler Köy Enstı- tüsû'ne devretmıştı Bu çıttlık arıcılık, tavuk kumeslen, meyve, sebze bahçelerı, tahıl ıçın ayrılan bölümlerden oluşmaktaydı Traktörlerle gunlerce ekın ekılır, bıçer döverlerle gunlerce har- man kaldırılırdı Kaldırılan tahıllar "kurs bınaları' denılen ambar- lara kamyonlarla doldurulurdu Savaşın yurdumuza sıçrama tehlıkesıne karşı genç kuşak sılah altına alınmıştı Yurtta çalışa- cak gençler asker olunca tarım uretımınde de buyük duşuş ol- du Ekmek karneye bındı Köylerde ve kentlerde yıyecek sıkıntısı başgösterdı Enstıtumüz oğrencılenn açlık çekmemesı ıçın yı- yecek üretım seferberlığıne gırıştı Enstıtunün değınnenınde kam- yonlarla tahıl oğutuldu Ambarlara taşındı Öğretmen Hatıce Sokmen kız öğrencılerle enstıtunün onune koca koca kazanlar koydu Öğretmen Hamıt Ozmenek'ın koylerden satın alıp ara- balarla getırdıgı tenekelerle yoğurt da ambarlara ındırıldı öğ- retmen Hatıce Sökmen, bır kumandan gıbı kız oğrencılenne emır verıyordu — Kazan başına 1 Içlerıne bıraz su koyun 1 Yoğurt koyun 1 Un ılave edın* Karıştırın 1 Durun' Ellerınıze bıçaklarınızı alın Yıkan- mış bıberlerı, domateslerı kazanların ıçıne kıyın Bu ışlemden sonra kız öğrencıler ellerınde marangoz ışlığın- de özel yapılmış tarhana kanştırıcıları ıle kazanlan durmadan ka- nştırııiardı Tam olgun bır hamur krvamına gelınce Hatıce Sokmen seslenır — Tarhana kazanlarının ağzını kapayın* Kızlar yanıma' Şımdı de bulgur kazanlarını çatın! Temızlenmış buğdayları koyun ıçı- ne> Su dökün ustune Yakın kazanların altını! Bu gırışımle gunlerce enstıtüye yetecek kadar tarhana, bul- gur erışte, kuskus uretıldı Bunlar temız çarşaflarda kurutuldu Tarhana, erışte kuskus, ensütûnün ambarına ytğıldı Enstıtunün yıllık kuru yıyeceğının büyük bır bolumü böylece tamamlandı Yazlrk sebzemız bıze yettığı gıbı öğretmenlertmıze ve Hamıdıye köylulerıne de satılıyordu Sıra kışlık sebze dıkımıne geldı " Bekır Semercı böyle tatlı tatlı anlatıp gıdıyor Böyle güzel ku- ruluşların kapatılmasına okudukça nasıl yanıyor ınsan Bu ku- ruluşları kapatanlara, kuranlara karşı çıkanlara ne dersınız'' Ha, ne dersınız'' (Bekır Semerci'nin yapıtı Istanbul'da "Özgür Yayın Dağıtım" da çıkmış Adresı Ankara Caddesı 31/2 Cağaloğlu-lstanbul Te- lefonu 526 25 13. Kitabı bulamayanlar Bekır Semerci'nin 575 35 82 nolu telefonundan da ısteyebılırler) tLAN DİYARBAKIR 1. SULH CEZA MAHKEMESt'NDEN EsasNo 1989/165 Karar No 1989/867 Hikun Vdı Defrrmeoa 27897 Kltıp Al] Çakn Davaa K H Samk Mehmet Dcmu Mchmn oğhı Şahıde'dCTi olraa 1934dluErganıüçcsıH)mtn)ıtL&- yıi nofusuna kayıtlı olup halen Dıyarbakır lskendcrpaşa Mahallesı Azuojlu Sokak Ddck Apt 3/îleoturur Petck Pananesı nın müstecın Suç Gıda Maddts TuzttğO ne muhakfa Suç tr 25 I 1989 Karar tr 9 10 1989 Yukanda açık kırtüığı >afllı bulunan sanık hakkında mflsnet soçtan dotayı mahkeme- mızde yipılan sçık yargılaması sonunda O D Sanıgın eytemıne uyan TCK nın 3% ımddesı göcjınct î ay hapıs « 5000 te» agır para cezası> la cezalandınlmasına Ağır para ceusı 3506 sayılı kamınla dejısık TCK nun 19 maddesı uyannca 20 000 un- dan az oiamayacağından 3 ay hapıs ve 20 000 lıra agır para cezasıyla cezalandınlmasHia, Sanıgm suçıınu ıkran lehuıe haTıfletKi sebep kabul edılerek TCK'oun 59/2 maddea ge- reSınce cezası 1 6 ofanında ındmlmesıjle sanığın 2 ay 15 gün hapıs ve 16.666 lıra ağır para cezasıyla cezalandırümasına 647 îayuı kanunun 3506 sayılı kanunla dejısık 4 maddea geegınce sanığa vmlen lapıs cezasmın beher gtoû 5000 bradan ajır para cezasına çevnlerek 375 000 Ura ajır para coa sıyla cezalandınhnasına TCK nun 72 maddesı geregınce sanıga tayın olunan aynı nevıden ağır para cezalan ıçü ma olunarak sanığın neuceten 391 666 lıra ağır para cezası üe cezalandırumasına TCK nun 402 maddesı geregınce janığın suça vasıta kıldığı meslek ve sanaunın ve öca- retmın 3 a> mûddetle tatılıne Fıılın ışİEiuj şckJınc gore 7 gün sure de ışyennın kapaulmasına. Karann kegnieşmesını müteakıp karar Azetuun buyuk harflcrle >azılmak surenyle ve ka patma süresı karar kalmak üzere ışyerının gûze çarpan bır yenne asıimasına Aynca karar ezetının masrafı bılahare vıikılmlüden alınmak Uzere Ankara tstanbul ve lzmır de yayımlanan ve lırajı 100 0O0 ın üzcnnde bulunan bır gazetede ve varsa suç yenn; de yayımlanan mahallı bır gazetede derhal ılan ettınlmesıne Yısâ yolu açık obnak llzere sanığın yUzüne karşı venlen karar açıkça okunup usulen an- Utıldl 9 10 1989 Basın 39020 DOSTUM MOZART NadirNadi 7 bası 5000 hra(KDV ıçınde) Çağdaş Yayınları Türkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu tstanbul Ödemeli gondenlmez.