26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 OCAK 1990 EKONOMÎ CUMHURİYET/13 Elektrik tüketinıi • ANKARA (ANKA) — Sanayide ocak-kasım dönemleri itibarıyla 1988'de 1987'ye oranla yüzde 7.4 olan elektrik tuketimi artışı, 1 9 8 9 ^ 1988'e oranla yüzde 3.1'de kaldı. Türkiye Elektrik Kurumu'nun (TEK) verilerine göre anılan dönemler itibanyla elektrik tuketimi sanayi dallarına göre önemli farkhlıklar gösteriyor. 1989 yılının ilk 11 aylık dönerainde tüketim miktannda geçen yılın ayru dönemine göre en büyük artış yuzde 18.8 ile toprak sanayiinde görüldü. Gümrük yönetmeligi • ANKARA (ANKA) — Gümruk Kanunu'nun uygulanmasına ilişkın gümrük yönetmeliğinde değişikhk yapılarak Fiktıf antrepolarda mal tutma süresi iki yıldan 6 aya indirildi. Maliye ve Gümrük Bakanhğı'nın dünku Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğinde, ithalatçıların akreditif açılması için bankalara ödedikleri komisyon makbuzunu beyannamelerinde bulundurma zorunluluğu da getirildi. Aynca sergi, fuar ve benzeri yerler de fiktif antrepo sayılarak bu gibi yerlerde eşya sergileme süresi 6 ay olarak belirlendi. Hazine'de atama • ANKARA (ANKA) — Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı Musteşar Yardımcılığına AT nezdinde Ekonomi ve Ticaret Başmüşaviri A. Hamit Cemiloğlu atandı. Cemiloğlu'nun, görevden alınan M. ökmen Atamyıldız'ın yerine Hazine ve Dış Ticaret Musteşar Yardımcılığına getirilmesine ilişkin üçlu kararname Resmi Gazete'de yayunlandı. Dıracat yönetmeligi • ANKARA (ANKA) — Geçici olarak ihracatı yapılabilen malların izabe, imalat, navlun ve sigorta bedelleri nakit veya mal ile ödenebilecek. Hazine ve Dış Ticaret Musteşarhğı'nın Resmi Gazete'de yayunlanarak yürürluğe giren tebliğine göre söz konusu malların ihraç edildikten veya işçilik gördükten sonraki halleri ile kesin satışlanna da ilgili meslek kuruluşu karar verecek. Acenteye turizm teşvikiEn az bir milyar lira sermayeli seyahat acenteleri devlet tarafından teşvik edilecek. Teşvik, acentelerin en az 1 milyar liralık pazarlama hizmet paketine verilecek. Yeni teşvik sistemiyle seyahat acentelerinin birleşerek büyük tur operatörleri olmaları amaçlanıyor. İlgili yasada seyahat acentelerinin yanı sıra tur operatörleri de yer alacak. GÜNSELİ ÖNAL ANKARA — Turizm Bakanh- ğı Müsteşarı Mustafa Turkmen, yabancı tur operatörleri ile Tur- kiye'dekı meslektaşları arasında bozulan rekabet ortamımn yeni- den düzenlenmesi için en az bır milyar lira sermayeli seyahat acentelerinin devlet tarafından teşvik edileceğini söyledi. Teşvi- ğın, seyahat acentelerinin, "bir milyar liralık pazarlama hizmet paketine" yapılacağını belirten Turkmen, "Seyahat acentekrinin birleşerek buyuk tur operatörleri olmalarının amaçlandıgınr* bil- dirdı. Turizmde en önceükli soru- nun pazarlama olduğunu vurgu- layan Turkmen, pazarlamaya ya- pılacak teşviğin meyvesinin 1990'- da alınabılmesi için "trenin kaç- mak uzere" olduğunu belirterek seyahat acentelerinin pazarlama projelerini beklediklerinı kaydettı. Turizm Bakanhğı Müsteşarı Mustafa Turkmen, "Türkıye'de turizmden söz edilemeyeceğinın" behrtildığı 1980'li yılların başla- nnda hazırlanan Turizmi Teşvik Yasası'nın o günün gereksinimle- rine yanıt verdiğini söyledi. Yasa ile yatırımların hızlandmldığmı, yeni otel, motel ve tatil köyü ya- pımını özendiren teşvikler verildi- ğıne dikkat çeken Turkmen, "Kendi koşullan, günun şartian açısından bu dognıydu. Bu kannn kendisini ispatladı. Hiçbir lilkeye nasip olmayacak bir hızla yatak kapasitesi 40 binden 140 bine ge- lebildi. Şu anda 381 bin yatak da inşa halinde. Fakat 1989'a geldi- ğimizde gorduk ki uç konuda ay- DI başanyı gosterememişiz. Tanıt- ma-pazariama, egttim ve altyapı" diye konuştu. 1990'da her üç konunun da üs- tesinden gelineceğıni vurgulayan Turkmen, en önceliklı olarak pa- zarlama konusu uzerinde durula- cağmı belırterek şöyle konuştu: "Pazarlama için ocak ayı bile geç. Pazariama, kasım, aralıkla yapılır. Ocakta devam eder. 1990'da meyvesini almak istiyor- sak, tren kaçtı kaçacak, son dem- lerinde yetiştirecegiz. Geçen sene- nin haziran, temmuzunu haüriar- sak eger, ustyapının çok hızlı ve plansız buyudüğu yerlerde. sek- törde yeni olan, daha kasımdan pazariamasını yapmamış 'saldıra çayıra, mevlanı kayıra' anlayışıyla giden yadnmcılann tesisleri ne ol- dn? Dolulnk oranlan oldukça döştii. Ama çok enteresan bir ko- nu vardı. Yan yana ve aynı yüdızh iki tesisten biri yuzde 96, diğeri yüzde 40 doluydu. Birisi yatağını 140 marka, diğeri 40 raarVa veri- yordu. Pazariama sonınundan dolayı, geçen sezon sektörde bel- li sıkınblar yaşadık." Tanıtma ve pazarlamanın bır- birinden çok farkb olduğunu be- lirten Turkmen, "Tanıtma, altya- pı mahiyetindedir. Devlete dusen görevdir. Pazariama, ticari olay- dır, ozel sektore duşen bir gorev- dir. 1990 ile biriikte en önceükli ihü'yacunız olan pazariama konu- suna oylesine ledbirier getirdik ki 1990'da hiçbir sonınumuz kalma- yacak" dedı. Turizmde pazarlamanın "turis- ti ulkesınden alıp Turkıye'ye ge- tirip tatibni gecırdıkten sonra ge- ri götürene kadar var olan akti- vitelerin gerçekleşmesi için gere- ken hizmetin toplamı" olduğunu söyleyen Türkmen, bu işi seyahat acentelerinin yaptığına dikkat çekti. Türkmen, bu hizmetlerin oluşturduğu paketin, Kaynak Kullanım Destekleme Fonu'ndan yuzde 20, yatırım indirimınden yuzde 25, gumruk indiriminden yüzde lOOorarunda yararlandın- larak teşvik edileceğini, yüzde 50 öz kaynağı olan seyahat acentele- nne kredi verileceğini anlattı. Seyahat acentelerinin birleşerek büyük tur operatörlerı olmalan- nı istediklerini vurgulayan Türk- men, "İlgili yasada artık sadece A, B, C gnıbu seyahat acenteleri değil, bir de tur operatörleri bö- lurau olacak. Şimdi zamam geMi" dedi. Teşviğin seyahat acentesine değil, hizmet pakedı projesine ve- rileceğıne dikkat çeken Turkmeıı, "Bu hizmet pakedini diken seya- bat acentesi. ama içerisinde otel- d, ulaştırmacı da olabilir. Seya- hat acentesi bu hizmeti satın ala- cagına, onu ortağı da yapabilir. Ulaşürma firması işin içine uçak- lanyla. otelci yataklarnla girer. tster hizmeti saün almak şeklin- de, ister onlan da ortak ederek ol- sun, ola> dogal olarak tur opera- toriıiğüne gidiyor" diye konuştu. Geçen yü 22 seyahat acentesi- nin bir mılyon /ioların uzerinde döviz getırdığinı bildiren Türk- men, bu rakamın koydukları bir milyar lira sınınnın iki misli oldu- ğuna dikkat çektı. Türkmen, bu seyahat acentelerinin projelerini ocakta bitirmeleri ve bu projele- rin teşvik edilmesi durumunda çarkın dönmeye başlayacağını söyledi. Acentelerin bu teşviklerden ya- rarlanabilmesı için belgeyi Turizm Bakanlığı'ndan alacaklarını kay- deden Turkmen, ulkeyle ilgili ge- reğinden fazla proje geldiğinde, bazı projelerin diğer ülkelere ya da darboğazda buhınulan hizmet- lere kaydırılacağını ifade etti. Seyahat acentelerine yapılacak teşviğin, turizm gelirlerinı de art- tıracağmı kaydeden Türkmen şöyle dedi: Üst gelir grubu "Diyelim ki 100 yatağınız var. 100 yataktan doluluk oranınız dü- şnk olursa 70 lira kazanacağını- za, doluluk oranınızı arttınrsamz 80 lira kazanırsınız. Pazariama ile aynı yaünm ve aynı imkânla 10 lira fazla kazanırsınız. Pazaria- manın uç faydası >ar. Daha yuk- sek doluluk oranı, daha ust gelir grubuna hitap etmek ve tesisi da- ha uzun sezon doldunnak. Bu yuzden pazarlama, korkunç onemli. Hem sezonun uzaması, hem dolulugun artması, hem ust gelir grubu oteicinin de acenlenin de lehine." 100 liranın 48'i kamuya 30Aralıkl988ile8 Arahk 1989 arasında mevduat hacmi 14 trilyon lira arttı. Bankalar bu dönemde topladıkları her yüz liranm 48 lirasını mevduat munzam karşılığı veya menkul değerler karşılığı olarak kamuya devretti. ANKARA (AA) — Bankalar 8 aralık tarihine kadar topladıkla- n her 100 liralık mevduatın 48 li- ra 17 kuruşluk bölümünü kamu- ya aktardılar. Merkez Bankası verilerine da- yanarak yapılan hesaplamalara göre 30 Aralık 1988 - 8 Aralık 1989 arası donemde mevduat hac- mi 14 trilyon 504.6 milyar lira art- tı. Bankalar aynı dönemde, dev- let tahvili ve Hazine Bonosu mev- cutlannı da 4 trilyon 822.1 milyar lira arttırdılar. Bankaların Mer- kez Bankası'ndakı mevduat mun- zam karşılıklan da yılbaşından 8 arahk tarihine kadarkı surede 2 trilyon 165 milyar lira büyüme gösterdi. Böylece mevduat artışuun 6 Bankacılık kesiminden kamuya aktarımlar Ajte Arahk 88 Ocak 89 Şubaî Mart Nısan Mayıs Hazran Temmuz Ağustos Eyttl EMm Kastm 8Araf*89 Fark (Milyar Mmtfnt 25 3517 24 708 7 25 919 6 27 570 2 28 810 0 29.464 6 31357 5 30 8692 32 285 5 34 680.5 37.605.8 390364 39.856.3 14 504 6 iîra olarak) Mmtaat IHMZMI 3.747 9 4.043 5 42272 4.523 7 4.711.1 4 813 0 4.934.2 4.975 8 5.2451 54649 56996 59487 5 912 9 2165 0, feftari 6.583.5 7.113.0 7.130.4 7 488.1 7 698.1 8.822.9 9.051.7 8.979.2 9.312.6 9 831.6 10.390.9 11040.6 11.405.6 4.8221 tnlyon 987.1 milyar liralık bölu- mü Hazine ve Merkez Bankası'- na gert döndu. 8 arahk tarihli ve- rilere göre bankalardaki toplam mevduat 39 trilyon 504.6 milyar lira dolayında bulunuyor. Bankaların ehndeki kamu men- kul değerinin toplamı da aynı ta- rih itibanyla 11.4 trilyon lirayı aşıyor. Bu değerli kâğıtlann 9 tril- yon 358.9 milyar liralık bölümü- nü devlet tahvüi, 2 trilyon 46.7 milyar liralık bölümünü de Hazi- ne bonosu oluşturuyor. Bu arada, Merkez Bankası'n- dakı bankaların mevduat mun- zam karşılıklan toplamı ise 5 tril- yon 912.9 milyar lirayı buluyor. Bu verilere göre mevduatın yüz- de 43.5'ine eşjt miktardaki para kamunun kullammına sunulmuş bulunuyor. Mali müşavirin bir saati 50 bin TL ANKARA (Cumburiyet Büro- su) — Serbest muhasebeci, mali muşavir ve yeminh mali müşavir- lerin çahşma koşullan, yetkileri ve en az ücret tarifelerine ilişkin yö- netmelikler yürürluğe girdi. Resmi Gazete'nin dünkü sayı- sında yayımlanan yönetmelikler- le yemınli mali muşavirlerin tas- dikıni yapabilecekleri konu ve bel- geler teker teker sayıldı. Yeminli mali müşavirler, tasdik konulanyla ilgili tum defter, ka- yıt ve belgeleri gizh olsa bile in- celemekle yetkili kıhndılar. Ucret tarıfeleri de şöyle belirlendi: Serbest muhasebeci mali mdsa- virier Bir saatlik damşma ücreti 50 bin lira, aybk olarak da firma- mn yılhk cirosuna göre 100 bin li- ra ile 1 milyon 200 bin lira arasın- da değişecek. Serbest muhasebeciler Serbest muhasebecilenn defter tutma as- gari ücretleri, şirketin türü, çahş- ma alanı ve işçi sayısına göre 75 bin lira ile 600 bin lira arasında değişiyor. T U K E T I C I G O Z U Y L E MERAL TAMER Kendinipişirenyumurta makinesi Yerliyi ithal diye satmakYılbaşından 2-3 gün öncey- di. Gazetedeki odamıza kadar gelen postacı, elinde flasterler- le yapıştırılmış bır paketı "Or- du'dan Dr. Selçuk Pervaz'dan size bir paket var" dıyerek ım- za karşılığı önümüze bıraktı. Paketin içinden ambalajı içinde perişan bir yumurta pı- şirme makinesi ve bir de tuke- tici mektubu çıktı. Doğrusunu söylemek gerekırse ilk bakışta "Bu alet de niye yollanmış. Sa- dece mektup gelst yelmiyor muydu?" diye geçırdik içimiz- den. Ama yumurta makinesi- ni, ambalajı ve mektubu ınce- ledikçe okurumuza hak verdik. Eğer sadece mektup gelmış ol- saydı, olayı gözümuzde bu şe- kilde canlandıramazdık. İsterseniz önce Dr. Selçuk Pervaz'ın mektubunu okuya- hm: "Ekim 1989'da Samsun'dan CADIA marka elektrikli yu- murta pişirme aletini hevesle aldım. Saücı aletin Italyan ma- li olduğunu so>leyerek sattı, fakat e>e geldigimde Türk raaJı olduğunu fark ettim. Sorun bununla başladı \e ikinci kul- lanmada otomatik olarak ka- panması gereken aletin otoma- tigi çalışmayınca alet tamameu >^narak size gönderdigim ha- İe geldi. Daha onceki tecnıbelerimden bu konularda bir hak iddia edemeyeceğimi, iddia etsem de sonuç alamayacağınu bildigimden bu komikligi sizin de görmeniz için size yolluyonım. Saygılanmla." Yumurta yerine kendım pışıren bu yumurta makinesinin ambalajı ve kendisi gerçekten de hayret vericiydi. Fiyakalı ambalajın üzeri tama- men ttalyanca yazılıydı: CADIA-Automatica Macchina da cnocere i'uovo, Documento di ga- renzia per un anno... diye sürüp giden açıklama- lardan makinemn Türk mali olduğunu anlamak mümkun değildi. Ancak makıneyı iyice incele- diğinizde kordonunun ucunda "Türk mah" iba- resini görmek mümkündü. Paketin içinde mahn Türkçe kullanma küavuzu da vardı. Ama ithal mali pek çok üründe bu tur Macchina da cuocere i'uovo İVVEKTtNE'JTO CON StGNO VOOIACC i JNZIONAMENTO l Otomatik kontrcHO daha ikıncı kullanışta bozuiduğu ıçın yumartalarta bırlıkte "kM- Ari piflrM" yumurta makinesinin amba- latında tek keiıme Türkçe yok Makmenın "«sHi fatTleri" ıse ûstkapaOmda Kal- yanca şöyle anlatılıyor • Otomaök ve termostat kontrollC • Yu- murta fMştıgı zaman alarmla uyanr • Bu- harla palıştığı ıçın daha lyı pışme sajlar • Ûstün kalıtesınden dolayı uzun ömürtü- dür Tûrkçe kullanma kılavuzlanna rastlamak mümkündü. O kıla- vuzun üzerindeki SEÇtL YERLtiCAYA • İTHALAT, İMALAT, tHRACAT" amble- mınden yola çıkarak bu malın "pazariayıcısına" ulaşmak is- tedik, ama karşımızda • üreticisini" bulduk. Kendisini Secil Yerlikaya'nm kardeşi olarak tanıtan Yalcın Yerlikaja, yumurta pişiricisinin kendi atölyelerinde üretildiği- m ve Turk mali olduğunu söy- ledi. Tamamen yabancı dilde yazılmış ve uzerinde hiçbir Türkçe ibare bulunmayan am- balajın ne anlama geldiğini sorduğumuzda ıse "2 yıl oncc tlalyanlar CADIA markasıyia yumurta pişıricisi uretirsek, sa- hn alabileceklerini soylemişter- di. Hatta bir parti de almışlar- dı. O parti ihracat için hazır- ladtğunız amtMİajlan nıyoruz" yanıtını aldık. Stok finansmanının "el yaktığı" bir ortamda 2 yılhk ambalaj stoku yapmak bize hiç de 'gerçekçi" gelmedi. Yoksa malın satışını ve albenisini art- tırmak icın mah ithal malıymıs gibı gösteren ambalajlar hazır- lanıp da içine yerh mallar kon- ma yoluna mı gıdiliyordu? "Hayır" dıyordu Yalçm Yeriikaya, "HâU o am- balajlan kullanıyoruz. Biz malımıza itbal malı- dır demiyoruz. Zaten içindeki kullanma kılavn- zu da Türkçe..." Ama mali satan "ithal mah" di- yordu ve alan da öyle zannediyordu. Ambalajlama ile ilgili mevzuat buna ızin veri- yor mu, vermiyor mu bılemiyoruz. Ama aynı mah ben de tstanbul'da bulup satın alsaydım, katiyen yerli mal aldığımı düşünmezdım. Blze göre bn- rada bir yanlış var. Eger Turkiye'de her isteyen mabnın ambalajını ithal mahymış gibi yapıp içine yerli mah koyabiliyorsa pes dogrusu... Yok efer bu mumkun değil de, bu örnekte söz konnso ol- duğu gibi bazı fînnalar "ben yaptım oldu" di- yorlarsa. o takdirde "ambalaj" işinin başında- ki yetkili mercilerin karariardaki "boşluklan" doldurmalan gerekmez mi? Satıcıyı da şaşırtan video kaseti Ankara'dan yazan Özkan Özmal adlı okuru- muzdan aldığımız mektup ilginçti: "Intrigue" adlı filmi izlemek üzere video ku- lübüne gittiğımde, bu füm "Eva'nın Asjklan" ola- rak Türkçeye çevrilmişti. Kasetin uzerinde yaz- dığına göre oyuncular Dalila Di Lazzaro ve Ca- rol Bouguet, yönetmen de Cuciano Salce idi. Yanı film, izlemek istediğim nimın ta kendisiydi. Ama kaseti vıdeoya taktığınuzda bizı kötu bir sürpriz bekliyordu. Yönetmen Alex Damiano'nun "Intrigue" fılmiyle başbaşaydık ve aynı adı taşı- ması dışında kasetin uzerinde yazüı bilgilerle, yanı orijinal "Intrigue" fılmiyle uzaktan yakından bir ilgisi yoktu. Aynca filmin başında hiçbir band- rol yazısı ve uyarı bulunmaması da dikkat ceki- ciydi, adeta yeni tür bir korsancılığın habercisiy- di. Kasetin uzerinde orijinal Intrigue filmine ait bılgılerı verip başka bandı sunan bu şirket ETt VİDEO'dur. Bu mektup üzerine ETt VtDEO"yu aradık ve söz konusu filmin afişleri ile biriikte şu yanıtı al- dık: Fılm alışlanmızı materyaller üzerinden yap- makta ve yerli materyallerimizi de orijınallere uyarlamaktayız. Orijinal afişte de görüleceği gi- bi elimizdeki orijinal materyal ile bizim yaptığı- mız materyal arasında hiçbir fark yoktur. Anka- ralı okurumuzun düştüğü çelişkiyi aynen biz de yaşıyoruz. Aynca orijinal metinden yazdığımız konuyla, filmin konusu da apayn çıkmışür. "ltal- ya'da da böyle şeyler olur" diye teselli bulup, bu- dan sonra daha dikkaüi olmaya caba haıcayaca- ğız- Elimizde olmayan ve bilmeyerek yapmış ol- duğumuz ışlemden dolayı kendimizi yine de so- rumlu tuttuğumuzu bilmenizi rica eder, saygüar sunanz. Birlik'ten kuvvet doğdu. BİRÜK SİGORTA'DAN BİR DEFADA 2 MİLYAR 430 MİLYON30 Kasım 1989'da Izmir, -büyük bır yangına sahne oldu. Bu yangında ETHEM ÖZSOY TARIM TİCARET VE SANAYİİ A.Ş.'nin yaklaşık 2,5 milyarlık pamuğu yandı, kül oldu. Birlık Sigorta'nın deneyımli uzman kadrosu hasar tesbıtıni iki günde tamamladı. Olaydan kısa bir süre sonra, ETHEM ÖZSOY TARIM TİCARET VE SANAYİİ A.Ş.'ne tam 2.430.305.836'lık hasar ödemesı nakten ve def'aten yapıldı. Binlerce esnafımızın üye olduğu Esnaf ve Sanatkârlar Kefalet Kooperatiflerıyle Türkiye Halk Bankası'nın ortak kuruluşu olarak 1958 yılından ben hizmet veren Birlık Sigorta, üye ortaklarından aldığı güçle, bu yüksek miktardaki hasar ödemesini anında yapabilmıştır. Birlık Sigorta ınanmaktadır ki; bır sigorta şirketi, hasar ödeme aşamasında güvenılirlik, iş anlayışı ve kadro sınavından geçer. Çabukluğuyla, uzmanlığıyla... SIQ0R[\
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle