26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 OCAK 1990 HABERLER CUMHURİYET/11 PARLAMENTODA BUGÜN • TBMM Adalet Komisyonu'nda son günlerde yoğun biçimde tartışılan iki yasa önerisi görüşülecek. Komisyonda önce Danıştay Yasası'nda değişiklik yapan tasan, daha sonra da ANAP'lı Gökhan Maraş ve arkadaşlarının "Nereden Buldun" yasa önerisi ele ahnacak. • TBMM Milli Savunma Komisyonu'nda Askeri Ceza Yasası'nda değişiklikler getiren tasan görüşülecek. • Plan-Bütçe Komisyonu'nda çeşitli uluslararası anlaşmalann onaylanmasının uygun bulunduğuna ilişkin tasanlar ele ahnacak. • TBMM Genel Kurulu saat 15.OO'te toplanacak. Genel kurulun gündeminin ilk sırasında Emniyet Teşkilatı Kanunu'nda değişiklik yapan kanun hükmünde kararname ve bu k'onudaki Içişleri Komisyonu raporu yer alıyor. Genel kurul gündeminde aynca çeşitli konularda toplam 22 yasa öneri ve tasansı bulunuyor. P~TTTTL E R DTÜ 27 ya da 28 ocakta yapılacak olan Trabzon ANAP ilçe kongreleri öncesi, Trabzon'da tansiyon her geçen gün yilkseliyor. Trabzon Milletvekili Eyüp Aşık'ın desteklediği önceki yönetimle, Enerji ve Tabü Kaynaklar Bakanı Fahrettin Kurt'un desteklediği diğer grup arasında bir uzlaşmanın gerçekleşmesi için parti içinde yapılan çalışmalann sonuçsuz kalacağı ileri sürülüyor. Geçen hafta içinde Trabzon'a gelen Enerji ve Tabü Kaynaklar Bakanı Fahrettin Kurt ile Trabzon Milletvekili Eyüp Aşık'ın açıklamalan, ocak ayı sonunda yapılacak olan ANAP ilçe kongrelerinin büyük bir çekişme içinde geçeceğini gösteriyor. Liberal kanadın destekçisi Enerji ve Tabü Kaynaklar Bakanı Fahrettin Kurt, "Partinin, memleketin, özellikle de Trabzon'un yaranna olacak her türlü uzlaşmaya hazınz" dedi. Kurt, "Ancak Eyüp Aşık'ın birleşme konusundaki düşüncelerinde samimi olmadığını da belirtti. Trabzon Milletvekili Eyüp Aşık ise kongrelerin adil yapılmayacağı endişesini taşıdığını söyledi. (ömer Güner/Trabzon) KurtveAşık Atatürk'ün Seymen TBMM Başkanlığı'na verdiği soru önergesinde, Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde yapılan onarım ve dekorasyonlarda Atatürk'ün tarihi yatak odası ve banyosunun yıkılıp yıkılmadığını sordu. Seymen, Atatürk'ün kızkardeşi Makbule Atadan'a tahsis ettiği Camlı Köşk'ün de yıktınhp yıktırılmadığım, aynca yeni biryazhk köşk yaptırılıp yaptınlmadığının açıklanmasını istedi. {Ankara / Cumhuriyet Bürosu) Ortak açıklama istifalar" olduğu yolundaki iddialara karşın, dün ortak bir açıklarna yapan, Bakırköy, Şişli, Zeytinburnu, Beyoğlu, Beşiktaş, Eminönü. Usküdar, K. Çekmece, ^ Sarıyer ve Kâğıthane ilçe başkanlan "örgüt k'ş içerisinde desteğini kaybettiği için partiden İ5!ayrılan bazı kişilerin partiye kayıtlı sade '/üyelerin akhnı çelerek, dolaştırdıklan listelere imza koymaları için iknaya çalıştıklannı ve istifa rakamlannı şişirerek, kamuoyunu yanıltma çabası içinde olduklanm" belimiler. tlçe başkanlan, istifa rakamlarının gerçeği yansıtmadığını ve kendilerine "toplu istifa" başvurusu olmadığını bildirdiler. SHP lstanbul İl Başkanı Ercan Karakaş da yaptığı yazılı açıklamada, il merkezine ulaşan istifa sayısının 30 civannda olduğunu ifade etti. Bu arada, geçen pazar günü Mıstık Sineması'nda yapılan toplantıda SHP'den 6 bin üyenin istifa ettiğini öne süren eski Beyoğlu İlçe Başkanı Münir Aydın, rakamların abartı olmadığını, ancak dilekcelerin henüz ilgili ilçelere verilraediğini açıkladı. Aydın, toplu istifa düekçelerinin bu hafta sonu, il ve ilçe düzeylerinde parti yetkililerine verileceğini belirtti. (Iç Politika Servisi) H l l V T l T l l C i l SHP milletvekilleri Güneş U - U ^ U l U O U Gürseler ve Ali Haydar Erdoğan, Cumhurbaşkanı Turgut Özal hakkmda milletvekilliğinden ayrılmasından sonra bir ay içerisinde mal bildiriminde bulunmaması nedeniyle suç duyurusunda bulundular. Gürseler ve Erdoğan'ın dün Cumhuriyet Savcılığı'na yaptıkları başvuruda, 2871 sayılı kamu görevlileriyle ilgili yasanm birinci maddesinin kamu görevlilerinin mal bildiriminde bulunmalannı ve bunun yenilenmesini içerdiği anımsatıldı. Yasanın 5. maddesinin de görevin sona ermesinden itibaren bir ay içerisinde bildirimin yenilenmesini zorunlu kıldığı kaydedilerek özal'ın milletvekilliğinin sona ermesinden sonra bir ay içerisinde mal varlığındaki artışları ilgili merciye bildirmediği vurgulandı. (Ankara / Cumhuriyet Bürosu) TBMM'de Bakanlığı Özel Kalem Müdürü, eski gazeteci Faysal Geyik'in Meteoroloji Genel Müdürlüğü'ne atanması TBMM Genel Kurulu'nda tartışma konusu oldu. DYP Adana Milletvekili Orhan Şendağ, "Faysal Geyik, işaret parmağını ıslatıp, havada tutarak mı hava tahmin raporu hazırlatacak?" diye sordu. (ANKARA Cumhuriyet Bürosu) Parti kurma çalışmalarını yoğunlaştıran eski lstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, Suadiye Rotary Kulübü'nün haftahk toplantısına katılarak bir konuşma yaptı. Toplantıya, daha önce yapılan açıklamanın aksine gazeteciler alınmadı. Yemekli toplantıda, "Türkiye'nin genel siyasi durumu ile îstanbul'un sorunlan" konusunda konuştuğu belirtilen Dalan'ın parti kurma çahşmalanndan da söz ettiği kaydedildi. Çiftehavuzlar'daki Büyük Kulüp'te verilen yemeğe gazetecilerin, Dalan'ın isteği üzerine alınmadıkları bildirildi. (Iç Politika Servisi) Kırcalı veda etti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Başbakan Yüdırım Akbulut tarafından resmen emekliye sevk edilen Danıştay Başkanı Sırrı Kırcalı, dün Danıştay'ın verdiği veda çayı ile görevinden ayrüdı. Kırcalı veda konuşmasında, Danıştay'ın Türkiye'nin en etkili kurumlanndan biri olduğunu belirterek, "Çok tepki almamıza rağmen çekinmeden çalıştık" dedi. TBMM gündemindeki Danıştay Yasası ile İdari Yargılama Uşulü Yasası tasanlannın "diyalog" ile geri alınabileceğine' inandığını belirten Kırcalı, emekliye sevk işleminde ciddi hukuk hatalannın olduğu görüşünü yineledi. Bu arada, Başbakan Yıldırım Akbulut'un Cumhurbaşkanı Özal döneminden kalan Özel Kalem Müdürü Fevzi lşbaşaran kendi isteğiyle görevinden aynldı. DGM savcılarına eleştiri • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — SHP Içel Milletvekili Ekin Dikmen, Devlet Güvenlik Mahkemeleri (DGM) savcılarıru, dün TBMM Genel Kurulu'nda. eleştirerek, "DGM savcıları, kanunlara uymama yetkisini nereden ve kimlerden alıyorlar?" diye sordu. Dikmen, DGM savcılarının avukatlara, sanıklann dosyalarını incelettirmemelerinin ve sanıklann yakınlannı duruşmalara almamalarırun, demokratik hukuk devletine indirilen darbeler olduğunu söyledi. Adalet Bakanı Oltan Sungurlu ise, DGM savcıları hakkındaki şikâyetlerin muhakkike verildiğini, tahkikat konusu olan beş dosya bulunduğunu bildirdi. Teknik öğretmenlerin eylenıi • Eğitim Servisi — Teknik öğretmenler, daha önce yûzde 20-40 arasında verilmesi öngörülen özel hizmet tazminatlannın yüzde 2-8'e düşürülmesini protesto amacıyla eylemlerini sürdürüyorlar. Gaziantep'te bir grup öğretmen Maliye ve Gümrük Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı'na birer telgraf çekerek, bu durumun düzeltilmesini ve haklannın geri verilmesini istediler. Bursa'da da bir grup öğretmenin yaptığı açıklamada, Milli Eğitim bünyesi ile diğer kamu kuruluşlannda çalışan teknik öğretmenler arasındaki tazminat ayrımının giderilmesi istendi. Kırşehir'de ise endüstri meslek lisesinde görevli 35 teknik öğretmen, özel hizmet tazminatının düşürülmesini protesto için dün toplu viziteye cıktı. ANAPgrubundayasanın çıkmasıyönündekonuşan Üğdül uzun süre alkışlandı 'Nereden buldun'a alkışANKARA (Cumhuriyet Büro- su) —.Cumhurbaşkanı Turgul Özal ile Başbakan Yıldınm Akbu- lut'un "nereden buldun" yasa önerisi ile yaş meyve ve sebze it- halatı konusundaki tavırları ANAP grubunda sert tepki top- ladı. ANAP'ın dün toplanan TBMM grubunda Hasan Celal Güzel yanlısı milletvekilleri Özal ve Akbulut'u eleştirirlerken gru- bun büyük bir bölümünun alkışlı desteğini aldılar. ANAP Içel Mil- letvekili Rüşdn Kâzım Yücelen, Cumhurbaşkanı özal'ı yaş sebze ve meyve ithalini destekleyen tavrı nedeniyle kınadı. ANAP Edirne Milletvekili İsmail Üğdpl, Kırşe- hir Milletvekili Gökhan Maraş'- ın bugün Adalet Komisyonu'nda görüşülecek olan "Nereden buldun" önerisinin yasalaşması- nı istedi. Önerınin hukuk tekniği açısından incelenmesi için Adalet Komisyonu'nca alt komisyonu ha- vale edilmesi bekleniyor. Başba- kan Akbulut ise öneriye karşı ol- duğunu gazetecilerin sorusu üze- rine açıkladı. "Gayri mcşru malı- nuz olduğu intibaında olan varsa kalksın ilan etsin, alnından öperim" dedi. ANAP Meclis grubunun dün basına kapalı yapılan toplantısın- da konuşan Yozgat Milletvekili Ali Şakir Ergin, eğitimde ilerleme sağlanamadığını ve birçok aksak- lık olduğunu söyledi. Ergin, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni de eleştirerek şu görüşleri savundu: "Ordu tamamen içine kapan- mış dunımda. Egitimi, eglencesi, lojmanı hepsi kendi içinde halk- buı kopuk yapılıvor. Ordu bu mil- letin içinden çıkrnış, ama millel- tetl kopuk. Ordu millede iç içe ol- malıdır. Memurlar ve askerler av- nı lojmanlarda oturmalıdır. Loj- maniar tek bir elden yönetilraeü." Akbulırt: Bu sorunun sorulacağı ortamı yaratırsak' insanlar tedirgin olur. Gayri rneşru malımız olduğu intibamda olan varsa kalksın ilan etsin, alnından öperim. alkışıru alırken Akbulut tepki gös- ında olan varsa kalksın ilan etsin, termedi. alnından öperim." Başbakan Akbulut, başlangıcı- Başbakan Akbulut, Cumhur- na katıldığı grup toplantısından başkanı özal'ı ABD'ye yolcu Cumhurbaşkanı özal'ı ABD'ye ederken havaalanında da gazete- yolcu etmek amacıyla erken aynl- cilerin aynı konudaki sorularına dı. Akbulut, bir gazetecinin, şu yanıtı verdi: "Mal beyanında bulunacak "Nereden buldun şeklinde bir mısınız" sorusuna şu yanıtı verdi: "Benim adım Yıldırım. Yıldı- nm olduğunu ispata gerek görmü- yonım. Ama ülkenin herkesi se- ferber okun. Gaynmeşru addedi- lecek bir malımız olduğu inb'ba- Nereden buldun konusu bize sıkıntı veriyor. Tartışmalardan ANAP zarar görüyor. Seçim bölgemde, ailemde sıkmtıya düşüyorum. Bu iş bitsin. Y ü c e l e n : ithalatı serbest bırakırsak; mesela İsrail hükümeti, üreticisine, 'Sana sübvansiyon, Türkiye pazarına gir' derse iki yıl sonra portakal bahçeleri sökülür. sorunun sorulacağı bir ortam ya- ratırsak insanlar tedirgin olur. Ben şahsen öyle düşünüyonım. Yann sen bunu nereden buldun denilirse o cemiyetin pek rabat edeceği kanaatini taşımıyorum. Ama hiçbir şey olmaz diyorlarsa da o da doğrudur. Ama o zaman bunu herkes için koyalım. Herkes soylesin malını mülkünü. Madem ki boyle bir kötü hava esmiştir Türkiye'de, biıtün gündemi işgal ediyor, rnadem ki insanlann gaynmeşru kazanç içinde olduk- lan şüphesi taşınıyor ülkemizde, o zaman herkes için koyalım. Ne- den birini birinden ayınyornz? Herkes vatandaştır. Niye gelip bir genel müdüriin kaynından hesap sonıyorsunuz da falanca şahsın kaynından sormuyorsunuz? Sonra hesap ne dcmek, nasıl soracaksınız? Rüşvet alıyorsa, ir- tikap yapıyorsa yasalar var. Şimdi siz bunlan ispat edemeyeceksiniz, ama hesap soracaksınız. Dünya- da bunun tatbikatı var mıdır, yok mudur bilmetn. Ama endiselerim var." Akbulut, mal varlığını açıkla- mayı dûşünüp düşünmediğini so- ran bir gazeteciye de "Böyle bir ortamda aqklamam. Ben kendi- rai ispata gerek duymuyoruıu. CUHEYT ARCAYÛREK yazıyor "Nereden buldun' ANAP Edirne Milletvekili İs- mail Üğdul, pirinç ve ayçiçek ya- ğı ithal edilmesini eleştirdi. Pirinç ithalinin zamansız olduğunu be- lirten Üğdül, bu ithalatın hemen durdurulmasını, üreticinin zor du- nımda olduğunu söyledi. Kırşehir Milletvekili Gökhan Maraş'ın "nereden buldun" yasa önerisine de değinen Uğdül, özetle şunlan söyledi: "Nereden buldun konusu bize sıkıntı veriyor. Bu taruşroalardan ANAP zarar görüyor. Zalen eski kanunla yenisi arasında çok önemli bir fark yok. Ben seçme- nimin içinde bu soruyla karşıla- şıyorum. Seçim bölgemde, ailem- de sıkıntıya düsuyorum. Bu iş bil- sin." Üğdül'ün konuşması 70 dola- yında Güzel yanlısı milletvekilinin Anımsatmak, UnutmamakANKARA — ABD yolcusu TO, kişiye özel görkemli uçağına binmeye hazırlandığı sı- ralarda, SHP grup toplantısında Erdal İnö- nü, "Orada söyleyeceği şeyler yalnız ken- disıni bağlar" diyordu. ABD, anımsamalı ve unutmamalıydı ki TÖ, Türkiye'de iktidarın ne yapacağı hak- kında şu veya bu yolda "garanti vermeye" olanak tanıyan konumda değildi. Oysa, Türkıye'deki iktidarın "ne yapacağına" karar veren, o kararları uygu- latan tek "merci" TÖ idi. ABD de gerçeği biliyor, Türkiye'nin TÖ'den sorulduğuna ina- nıyor, VVashinglon'un kararlılığını Büyükel- çisi Abramowitz, her yerde sergıliyordu. Ne var ki, İnönü'nün, gezinin başladığı saatlerde söyledikleri önem taşıyordu. Ta- bü TÖ gibi, ABD de söylenenleri sivrisinek saz biçiminde algılamıyorsa... İnönü, bir yerde daha vurucu olmalıydı. "Bugünkü iktidarı" söz konusu ettikten sonra, geleceği daha belirgin çizgilerle söy- lemeli, TÖ'nün vereceği garantilerin "ge- lecek iktidarlan" bağlamayacağını açıkça duyurmalıydı. Kuşkusuz inönû, "orada söy- leyeceği şeylerin" ancak TÖ'yü, bir açıdan bugünkü uydu iktidarı bağlayacağını, Türk- iye'nin gelecegıni ve ulusal yararlannı kap- samadığını anlatıyordu. Ama TÖ ve ABD, yararlarına uygun ge- len ortamlarda doğrudan olmayan "hatırlatmalan" fazla dikkate almıyorlardı. Anamuhaletet, tavrınıtoyarken,daha ön- ceki günlerde Demirel de sorumuz üzeri- ne, "orada alınan kararların" partisini bağlamayacağını" net biçimde açıklamıs- tı. Yüzde 20 oyla tarafsız zırhına giren TO : yû tanımayan muhalefet, dünkü açıklama- larla Türkiye'yi bağlaytcı sözlerıni, verece- ği güvencelerle çızilecek yeni politikaların gelecek iktidarlarca benimsenmeyeceğini ABD'ye bildiriyordu. ABD'nin "büyük dost" diye nitelediği TÖ'nün yapacağı görüşmeter, daha bugün- den askıya alınıyordu. TÖ ile ABD'yi bilen inönü, 'Türkiye'nin ulusal çıkarları aleyhin- de bir gelişme sağlanacağından" kaygıla- nıyor ve bu yüzden, tam gününde ABD'ye anımsatmalar yapıyor, "unutulmaması ge- reken gerçekleri" sıralıyordu. ABD, kemikleşen kimi noktaları artık göz önüne almak zorundaydı: TÖ, ilk seçimden 10, özelgörkemli uçağına binip gkierken SHP Genei Başkanı Erdal İnönü grup topiantısında, "Özal'ın ABD'de söyleyeceği şeyleryakuz kendinibağiar" diyordu. TÖ'yü uğuriamaya hevaalanına gelen Başbakan Akbulutise "neraden buidun" konusunda Çankaya hokan görüşleröne sürüyor, "servet düşmanlığtnctan" söz ediyordu. TÖ giderayakANAP grubunda yeni aynlık tohumlan ekmiş gibiydi... sonra bugünkü konumundan indırilecekti. Partamentoda çoğunluğu alacağı varsayı- lan muhalefet partileri, TÖ'nün ABD ile ya- pacağı görüşmelerden çıkacak sonuçlan tanımayacaklardı. Bu açıklamalardan sonra geziye Hous- ton dışında önem verip vermemek, ABD yönetimine kalıyordu. Türkiye ile ilişkilerin alacağı biçimlerin sorumluluğu, bundan böyle, tümüyle ABD'ye geçiyordu. TÖ, bindi uçağa gitti. Akbulut, bir telaş havaalanına gitti geldi. O sırada ANAP gru- bunda "hararetli müzakereler" bekleniyor, Basbakan'ın Nereden Buldun Yasası'na ne diyeceği merak edıliyordu. Geçen hafta salı günkü ANAP grup top- lantısı, Akbulut yanlısı milletvekillerınin "günü" olmuştu. Başbakan alKışlanmış, desteklenmişti. Dün ise Hasan_Celal Gü- zel yanlıları hazırlıklıydı. İsmail Üğdûl, kür- süde "nereden buldun" konusunun GAP: tan daha çok kamuoyunu ilgilendirdiğini söylüyor, HCG taraflısı 70 milletvekilinin al- kışını topluyordu. Bu kez "gün" HCG'nin- di. Dünkü izlenimlere göre, ANAP grubu- nun önemli bolümü yasaya oiumlu bakıyor- du. Grup kararı ahnacak mıydı? Vbksa si- yasal gelişmelerde duyarlı aşamalara git- mesi olası konuda, ANAP'lılar "vicdanla^ rının sesine" göre mi davranacaklardı? Bel-' li değildi. ANAP grubu, Akbulut'un tepelerden esınlendiğı içerikte açıklamadan yoksun kalırken; Başbakan, havaalanında basına rengini belli ediyordu. 'Nereden buldun' toplumda büyük "tedirginlik yaratacaktı" Madem ki, bu yola gidilmek isteniyordu, öy- leyse "herkesten aynı beyanlar istenılme- liydi." Türkiye'de kimi kesimleri genelden niçin ayırt ediyorduk? Bu gorüşler, daha çok Çankaya kokuyor- du, bir eksiği ile: "Servet düşmanlığı" ya- pılıyor! Yasa bugün komisyondan geçecek. Akbulut'un vaktivar. Önümüzdeki günler- de servet düşmanlığını da gündeme geti- rebilir. TÖ, gider ayak ANAP grubundaki ayrı- lıklara yeni tohumlar ekmişti. ANAP'ta ar- ta kalanlan bitirecek yeni alanlar keşfedi- liyordu. Katalitik Sobada SözDemirdöküm'ün.Şimdi katalitik sobada da lıder güvencesinden Demirdöküm yararlanacakstnız: Demirdöküm tecrübesi ve garantisi size mükemmel bir ürün sunuyor... Katalitik Soba • Kalıtesı TSEK belgesıyle onaytanrnıştır. • Konforlu kutlanımı kolay. • Toz, koku, duman çıkarmaz, havayı kurutmaz. Soba kurma derdi yoktur, az yer kaplar. • Otomatik ateşleme sistemıne sahiptir. Pratik... sağlam • Ne boru ne kablo gerektırdiğınden. 4 adet dönen tekerleğiyle her yöne kolaylıkla hareket eder. Evinizin dilediğıniz odasına, odanızın dılediğıniz koşesıne parmağınızın ucuyla iterek taşıyabilırsiniz... • Her parçasının, uretımin her aşamasında defalarca kalıte kontrolü yapılmıştır. Sobanız ambalajlanmadan önce bir kez daha yanma testınden geçrılmiştir. Zarif... çağdaş • Modern çızgilerı. ve rengı. ıleri dizaynıyla evınızin, büronuzun dekorasyonuna ideal uyum sağlar. Tasarruflu... ekonomik • Bacadan ısı kaybı yoktur Yakıtı % 100e varan yuksek verimle yakar, paranızın tam karşılığını alırsınız. • Dilediğinizce ayarlayabıleceğinız 3kademeli yanma sistemıyle, en az yakıt sarfiyaîıyla en yüksek ısmma konforu sağlar. • Hızlı ısıtma özellığiyle 1 dakika içinde en yüksek ısıtma gücüne ' ulaşır. Emniyetli... güvenli • Termokupl hava kontrol • elemanıyla tam emniyetlidir. Güvenlik sistemi yanmayı otomatik olarak süreklı kontrol eder. Satış örgütü yaygın... Servisi uzman • Demirdöküm'ün yetkıti satıcılan ülkemızin her köşesınde. uzman servisi her zaman yanınızda. Demirdöküm'u seçmekle. aynı zamanda gerçek bir "tüketiciyi komma" sisteminin güvencesıni de yaşarsınız... Demirdöküm'ün üstünlüklerini gördünüz... Şimdi katalitik sobada da söz Demirdöküm'ün, karar sizin... (DDemirdöküm ınııııiı sıııMERKEZ TIC. A.Ş. TaaiPasaCao -«Darusşalana Tozar. tj No 3 Le»M ıSÎAfetlı le ı< Itl <4jtX«»22Faksi4)U8TO44 HbUUMl9UIII$WKIM2lEal MJ.MM-,SOK ta 5 •**•<*• C »* Ml '11? BaBnıma 6IAN6O. T« ıiılTS3666(»Halıt»s ıl 1755963 fc»«Tıi J :s • (i 16'1." 31 19*33 HnıW.ı24i23'Q99 SlaulTtf Kanunen gerekli mal beyanlanmı- zı yetkili mercilere veriyoruz. Ama şimdi böyle bir ortamda bu- nu cazip görmüyorum. Kendimi ispat etmek gibi bir dunıma gir- mem." ANAP tçel Milletvekili Rüşdü Kâzım Yücelen de Devlet Bakanı Güneş Taner'in hazırladığı yaş sebze ve meyve ithalatını serbest bırakan kararnameyi sert biçim- de eleştirdi. Yücelen, tarım ürün- lerinin ithalatının yanlış olduğu- nu belirterek "Bu ithalat, foou düşurüp gSmriiğü vükselterek de olsa, Türk milletinin zaranna olur" dedi. • Yücelen, narenciye üretimini örnek vererek "Biz ithalatı serbe- set bınüursak, tnesela tsrail bukü- meti kendi üreticisine, 'Sana süb- vansiyon, Türkiye pazarına gir' derse. iki yıl sonra Türkiye'de portakal bahçeleri sökülür" diye konuştu. Yücelen, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hal mafyası kim? Tanm ünınlerinin fıyattan bahçeden ha- k gelene kadar yüzde 100 arnyor. Asıl mafya orada. Sayın Bakan çıksın mafyanın bunlar olduğunu söylesin. Meyve sebze ithal edin- cc fiyatı tam kontrol edecek? Üre- ticilere yeni pazarlar açmak ANAP programında ve beyanna- mesinde varken, böyle bir karar- namenin hazuianması yanlıştır. Sadece Sayın Bakanın tüketiciyi konımak için büyük şehiıierde meyve sebzeyi aracısız satma dü- şüncesine katıhyorum, ama bunu yapmak için yabancı süpermar- ketleri Türkiye'ye çağırmaya ge- rek yok." "Nereden buldun" yasa öneri- sinin hukuk tekniği açısından in- celenmesi için Adalet Komisyo- nu'nca alt komisyona havale edil- mesi bekleniyor. Alt komisyona rapor hazırlaması ve teknik bazı düzeltmelerin yapılması için üç günlük süre tanınacağı öğrenildi. Adalet Komisyonu öneriyi göriiş- mek üzere önümüzdeki hafta çar- şamba günü yeniden toplanacak. Gruptan sonra toplanan ANAP Grup Yönetim Kurulu, yaş mey- ve sebze ithalatına ilişkin kararna- me konusunda genel görüşme açılmasım kararlaştırdı. Ecevit'ten Karababa'ya: Üç dört kişinin sozculugünu yapıyor ANKARA (AA) — DSP' Genel Başkanı Bülent Ecevil, I eski Genel Baş-1 kan Necdet Ka-1 rababa'mn par- i ti yönetimine yönelttigi eleşti- ] rilerle ilgili ola- rak, "Arkadaşlanmız parti için- de kendilerini kanıtlamak bakı- mından pek de şansı olmayan bir yol izlemeye başlanuşlardır" de- di. Ecevit DSP'nin son günlerde hızlı ve belirgin bir gelişme süre- cine girdiğini belirterek, "Parti çalışmalanndan uzunca bir sfire- dir uzak kalmış" bazı kişilerin bu gelişmeden telaşa kapıldıklannı iddia etti. Ecevit, şunlan söyledi: "Bu arkadaşlarunız parti için- de kendilerini kanıtlamak, kendi- lerini benimsetraek bakımından pek de şansı olmayan bir yol iz- lemeye başlanuşlardır. Bu hareket sadece üç-dört arkadaşımızdan geliyor. Sayın Necdet Karababa da o üç-dört kişinin sözcülügünü üstlenmiş gibi görünüyor. Bu, bi- zim için bir sorun değildir. Örgü- tümüzden de böyle hareketlere yaygın tepki gelmektedir." "Eski usül politikacılıga alışmış" bazı kımselerin DSP'nin kendine özgü yapılanma yöntemi- ni içlerine sindiremediklerini de öne süren Ecevit, şöyle devam etti: "Çünkü bu sabır isteyen ve bi- raz zaman alıcı bir yönteradir. Ama bu yönteme ve bu yöntemin dayandığı ilkelere sıkı sıkıya baglı kalmakla, DSP şimdiye kadar hiçbir partide görülmedik ölçüde sağlam ve sağlıkiı bir altyapı oluş- turmaktadır. O arada sosyal de- mokrasimn gereklerine uygun ola- rak da çalışan, halk kesimlerine ve halka üstünlük taslamayan ay- dınlann tam bir uyum içinde be- raber çalısabilecekleri bir ortam oluşturmaktadır. Eski usul poli- tikaya alışmış veya Türkiye'de ge- çerli politika yöntemlerine alışmış olan bazı kimseler bunu içlerine sindirememişlerdir. Bu birkaç ar- kadaşımız, bu yöntemlerle DSP'nin çökmeye mahkûm oldu- ğunu. hiçbir yere varamayacağı- nı düşünüyorlardı. Oysa son za- manlarda yapılan kamuoyu yok- lamalan, tam tersine, DSP'nin hızlı >c islikrarlı bir büyüme içi- ne girdigini göstermektedir."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle