Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
20 Dr. İrfan KALAYCI İnönü Üniversitesi İktisat Bölümü ikalayci@inonu.edu.tr Ekonomik ve bölgesel göstergeler ışığında C S TRATEJİ yüzyıldan fazladır ki, ABD’nin Ortadoğu’daki karapetrolsevdası, OPEC’in önemli bir üyesi İran için petropolitik silaha dönüşmüş durumdadır. (Tüm dünyanın itibar ettiği CIA’nın verileri bu gerçeği bir parça doğruluyor.) 1) İran, 2005 yılına göre, günlük yaklaşık 4 milyon varil ile petrol üretiminde dünya dördüncüsüdür. S.Arabistan 9.5 milyon varille dünya birincisi, ABD ise 7.6 milyon varille üçüncü sırada. (Dünya petrol üretimi günlük 83 milyon varildir.) 2) İran, 2004’te tahmini olarak günlük 2.5 milyon varil petrol ihracatı gerçekleştirmiş ve böylece dünya petrol ihracatında beşinci sırada yer almıştır. ABD ise bunun yarısından daha az bir ihracatla 15. sırada. S.Arabistan 7.9 milyon varille birinci (2003). 3) 2006 tahminlerine göre, İran (S.Arabistan’ın yarısına eşdeğerde) 132.5 milyar varillik bir petrol rezervine sahip olduğunu iddia ediyor. Bu, dünya petrol rezervinde 3. sırada olduğuna işaret eder. ABD’nin 2002 başı itibariyle rezerv miktarı ise İran’ın 6’da 1’i kadar, yani 22.5 milyar varildir. (Dünya 13.sü). 4) Petrol tüketimi ve ithalatı: Dünyanın en büyük petrol tüketicisi ve ithalatçısı, vahşi kapitalizmin anavatanı ABD’dir ve 2004 tahminine göre, her gün yaklaşık 13.2 milyon varil ithalat yaparken, yerli üretim desteğinde 20.7 milyon varil tüketmektedir. Bu rakam bile, onun niçin canı pahasına Ortadoğu’ya ‘bela’ olduğunu anlatmaya yeter. İran’ın günlük petrol tüketimi ise, henüz Batılı anlamda bir tüketim toplumu olmamasının da etkisiyle, sadece 1.5 milyon varil olup dünyadaki sırası ise sadece 17’dir. T üm dünya İran’a bir ABD saldırısını beklerken; asıl İran’ın ABD’yi ne zaman/niçin ‘vuracağı’ ve bunda ekonomik gücünün yeterli olup olmadığı tartışılmalıdır. İran’ın ABD’yi vuracağı, hem de bunu, kaybedecek bir şeyi olmayan bir insanın psikolojisiyle yapacağı iddia edilse de, bu çatışma yüzünden Ortadoğu’da yine ‘sıfır toplamlı oyun’ oynanacaktır; yani bazı bölge ülkelerinin kazanıp bazılarının ise kaybedeceği bir oyun! Çünkü İran savaşı, bölgeyi daha da silahlandıracak ve bu, silah üreticileri ile tüccarlarını daha da zenginleştirecek. Savaştan doğrudan ya da dolaylı etkilenen her ülke, işsizliği ve yoksulluğu önleyebilecek kaynaklarını savaş bütçesine aktaracak. Savaşın adını, ister ‘uygarlıklar çatışması’, ister ‘çıkar çatışması’ olarak koyun; sonuçta, önce yoksul insanlar ölecek ve az gelişmişgelişmiş ülkeler arasındaki makas daha da açılacak. ABDİran düellosu İRAN’IN EKONOMİK GÜCÜ ? Makro parametreler: İran ekonomisini, bizim için ‘hısım’, kendisi için ‘hasım’ konumundaki ABD ile karşılaştırarak tanımaya çalışalım.(*) 1) İran, 2006’da satın alma gücü paritesiyle 610 milyar $’lık GSYİH elde etmiş ve bununla, Türkiye’nin iki basamak altında kalarak, dünyanın 21. büyük ekonomisi ololmayı başardı. (ABD ise 13 trilyon $ ile dünya birincisidir.) 2) İran, aynı dönemde, yıllık yüzde 5 ile reel büyüme oranında dünya ortalamasını tutturdu. 3) Kişi başına düşen GSYİH’si 8900 dolar olan İran (aynı değere sahip Türkiye ile) dünya refah merdiveninde 93. basamakta kalıyor. (ABD ise, 43 bin dolar ile, bazı çok zengin ada ve kent devletlerin ardından 10. sırada.) 4) İran, dünyanın en az borçlu ülkelerinden birisidir. 2006 yılı tahminlerine göre dış borcu 15 milyar dolar civarında ve dünya borç liginde 72. sırada yer alıyor. (ABD ise, tüm dünyaya ihraç ettiği aşırı düzeydeki Hazine bonosu nedeniyle 10 trilyon dolar borç ile dünya Uluslararası kamuoyunda ABD’nin İran’ı vurması veya İran’ın ABD’yi vurmasının tartışıldığı bir ortamda, iki ülkenin ekonomik göstergeleri arasındaki uçurum göze çarpıyor. Ulusalcılık yapan ve Ortadoğu’da antiemperyalist öncülüğü üstlenen İran, enerji kaynaklarını özgürce kullanmak istiyor. birinciliğini elinde tutuyor.) 5) İran, karakteristik yapısı itibariyle halen bir tarım ülkesidir: Toplam işgücünün yüzde 30’u tarım sektöründe çalışıyor ve bu sektörün GSYİH’deki oranı yüzde 11’dir (sanayi yüzde 42, hizmetler yüzde 47). 6) İran Hükümeti’nin 2007 tahminlerine göre işsizlik oranı yüzde 15 olup oldukça yüksektir. (ABD ise yüzde 5 oranıyla belki övünebilir, ama o da dünyanın en büyük hapishanelerine sahiptir.) 7) İran’ın yaşadığı enflasyon, yıllık sadece yüzde 16. Fakat güncel dünya konjonktüründe böyle bir enflasyona sahip çok az ülke olduğu için halen yüksek sayılıyor ve onlarca negatif rakamlı ülkenin yerleştiği dünya enflasyon liginde 217. sırada. (ABD’de enflasyon ılımlı düzeyde; yüzde 2.5.) 8) İran’da yoksulluk sınırında yaşayan nüfusun toplamdaki payı yüzde 40 gibi yüksek bir orandır (2002). (Dünyanın en kapitalist ekonomisi ABD’de ise, 2004 tahminine göre sadece yüzde 12.) Ancak her iki ülkede de gelir bölüşümü pek hakça düzeyde değildir. Gelir paylaşımını 01 arasında ölçen Gini Katsayısı, İran için 0.43 iken ABD için 0.45’tir. (Gini katsayısı sıfıra gittikçe gelir bölüşümü adaleti, 1’e doğru gittikçe adaletsizliği artmaktadır. AB ortalaması 0.31’dir.) DOĞALGAZ 1) İran, 2004 tahminlerine göre, 84 milyar metreküp doğalgaz üreterek dünya doğalgaz üretiminde 7. sırada bulunurken, ABD ise, ondan neredeyse 6 kat daha fazla üreterek ve ancak Rusya’dan sonra 2. sıraya yerleşmiştir. 2) Petrolde olduğu gibi doğalgaz tüketiminde de ABD, şampiyonluğu kimseye bırakmıyor: 2004’te 635 milyar metreküp doğalgaz tüketmiştir. İran’ın tüketimi 85.5 milyar metreküp ve dünyadaki sırası yine 7. 3) İhracat ve ithalat: Doğalgaz denilince Rusya akla gelir; 216.8 milyar metreküp ile dünya doğalgaz ihracatı şampiyonu. ABD, onun 10’da 1’ine karşılık 10. sırada. İran 3.5 milyar metreküp ile 27. sırada. İran’ın hiç ithalat yapmadığı doğalgazı, PETROL İran’ın reel ekonomik gücü petrol+doğalgaza dayanıyor. Dış tehditleri bununla bastıran İran, ABD’yi yine bununla tehdit ediyor. Yarım Ahmedinecad Bush