26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

ımsızlık gününde yineledi C S TRATEJİ 13 istiyor baskıdan kurtulmak için İran gibi ŞİÖ’ye davet edilmeyi bekliyordu. Böylece, Pyongyang, az da olsa rahatlayacaktı. Bunun yanında, İran’ın ABD’ye ve dünyaya meydan okuması, Rusya ve Çin gibi uluslararası sistemdeki dengenin yeniden oluşturulmasını savunan iki aktörün bunu desteklemesi de Kuzey Kore’nin özellikle Rusya ve Çin’in gündeminden çıkmasına neden oldu. Kuzey Kore’ye öteden beri verilen sözlerin hiç biri yerine getirilmemişken İran’ın elinde hiçbir nükleer silah olmamasına rağmen kârlı pazarlıklar yapması ve ABD ve Batı’dan paket üstüne paket teklifleri ve ödünleri alması, Kuzey Kore’yi çileden çıkardı. Böylece, Kuzey Kore, tekrar gündeme gelebilmek ve kârlı bir pazarlığa oturabilmek için kendi kartlarını masaya koydu. İran’dan farklı olarak Kuzey Kore, blöf yerine somut adımlar atarak füzeleri ateşledi. Kısaca, Kuzey Kore, "İranlaşmak" istedi. Kuzey Kore’nin niyetinin böyle olduğu fırlatılmasından 40 saniye sonra düşen uzun menzilli Taepodong–2 füzesinden belli oldu. Füzenin henüz hazırlıkları tamamlanmadan ABD’nin 4 Temmuz Bağımsızlık Günü kutlamalarına yetiştirmek için apar topar atılması Kuzey Kore’nin nedenli bir tehdit olduğunu gösteriyor. Kuzey Kore en kısa zamanda görüşme masasına oturup tıpkı Libya gibi kitle imha silahlarından vazgeçerek, elindeki nükleer teknoloji hakkı saklı kalmak kaydıyla küresel politika ve ekonomi ile entegre olmak istiyor. Büyük ölçüde Çin’in yaptığı insani yardım ile ayakta duran Kuzey Kore’de insanlar açlıktan ölüyor. Bütün gelirini nükleer teknolojiye aktaran Kuzey Kore, ayakta kalabilmesi için içe kapanma dönemini sona erdirmesi gerektiğinin farkında. Hâlâ 1950’li yıllarda yaşayan Kuzey Kore, artık Soğuk Savaş’ın bittiğini kabullenmek zorunda. Güney Kore’nin bugün geldiği durum orta. Bütün bu düşünceler içerisinde Kuzey Kore, en iyi kazançla bu işten çıkmak istiyor. Bu füze denemeleriyle Kuzey Kore’nin verdiği mesaj "beni unutmayın ben de varım" şeklinde yorumlanabilir. ÇİN KAYGILI Son birkaç yıldan beri, Çin, Kuzey Kore konusunda yaşanan gelişmelerden fazla memnun gözükmüyor. Özellikle Bush’un 2001 yılında, Kuzey Kore’yi Şer Ekseni içerisinde sayması ve daha sonra yaptığı bir başka açıklamada bu eksenin ortak paydasının Çin olduğunu açıklaması Çin’i oldukça kızdırdı. Öteden beri, Çin, Kore yarımadasının nükleer silahlardan arındırılmış bir alan olmasını savunuyor. Çin, bu görüşünü ortaya atarken, Kuzey Kore’nin nükleer silahlarından çok Güney Kore ve ABD’nin füze kalkanı projesi nedeniyle Kore yarım adasına yerleştirilecek olan balistik füzelerine işaret ediyor. Kuzey Kore’nin elinde bulunan füzelerden en fazla tedirgin olan ülke hiç şüphesiz Japonya’dır. Son füze denemelerine en sert tepkiyi Japonya verdi. Çin ise, son yıllarda ilişkileri iyice gerginleşmiş olan Japonya’ya karşı Kuzey Kore’nin bir tampon vazifesi yapmasına göz yumuyor. Aslında bu strateji Çin imparatorluğunun yaklaşık bin yıl boyunca Japonya’ya karşı uygulamış olduğu en önemli stratejilerinden birisiydi. Çin, Güney Kore’de bulunan Amerikan askeri varlığına karşı da Kuzey Kore’yi en önemli güvenlik aygıtı olarak görüyor. Ancak Çin, yanı başındaki bir sorunun ABD tarafından çözülmesini ulusal güvenliği ve çıkarları açısından sakıncalı buluyor. Bu nedenle Çin, Kuzey Kore’nin nükleer sorununun çözümü için oluşturulmuş olan altılı görüşmelerin en etkin üyesi ve bu görüşmelerin sürmesi için en fazla çalışan ülke oldu. Özetlemek gerekirse, Çin, Kuzey Kore sorununu dar bir kapsamda değerlendirmeyip, daha geniş bir perspektif içerisinde soruna Kore yarımadası olarak bakmakta ve bu bağlamda ABD’nin Güney Kore’deki askeri varlığını geri çekmesini ve iki Kore’nin birleşerek Kore’nin nükleer silahlardan arındırılmış bölge yapılmasını istiyor. Yine de son füze krizinde Çin, bütün taraflara soğukkanlı ve sakin olmaları konusunda çağrıda bulunarak, Kuzey Kore yönetimine de uluslararası toplumun çağrılarına uyması yönünde tavsiyede bulundu. Çin’in itidal çağrısında bulunmasının en önemli nedeninin çıkacak bir bölgesel krizden Çin ekonomisinin ve refahının büyük yara alması endişesidir. Bu nedenle, Çin, Dışişleri Bakan yardımcısını nükleer sorun hakkında konuşmak üzere Kuzey Kore’ye gönderdi. Kim Songil kurmaylarıyla... tekrar alabilmek için Bush’un başlattığı Asya stratejisi kapsamında birkaç yıldan beri bir takım politikalar yürütülüyor. Bu politikaların temel felsefesi, Çin’in kuşatılması mantığından yola çıkıyor. Bu amaçla, Hindistan, Tayvan ve Japonya anahtar oyunculardır. Güney Kore’de artan Amerikan karşıtlığı Washington’un Güney Kore’yi bu kuşak içerisine pek fazla katmamasına neden oluyor. Bush’un son zamanlarda, Japonya’dan bölgede güvenlik açısından daha etkin olmasını istemesinin Japonya’nın ulusal ordu kurmasına yeşil ışık yakıldığı şeklinde yorumlanıyor. Hali hazırda, 2000 yılından bu yana Japonya’da da ulusal ordunun bulundurulmasını yasaklayan anayasanın dokuzuncu maddesinin değiştirilmesine yönelik tartışmalar devam ediyor. Japonya Başbakanı Koizumu’nun geçtiğimiz günlerde ABD’yi ziyaret etmesi ve güvenlik konularının gündeme getirmesi bu iddiaları doğrular nitelikte. Kuzey Kore’nin bu gezinin ardından böyle bir deneme yapması da ayrı bir soru işaretidir. Öte taraftan, ABD Kuzey Kore’ye fazla ses çıkarmadan bir taşla iki kuş vurmak istiyor. Dünya kamuoyunun dikkatini nükleer silahların ne kadar tehlikeli olabileceği konusuna çekmek istiyor. Böylece, İran’a yönelik baskıların ne derece haklı olduğunu ve İran’ın nükleer silah yapmasını en başından engelleyerek ileride ikinci bir Kuzey Kore tehlikesinin ortaya çıkmasının önlenmesinin altını çiziyor. RUSÇİN İLİŞKİSİ Kuzey Kore’nin bu tehlikeli adımına en sert tepki Japonya’dan geldi. Daha füze denemeleri yapılmadan önce istihbarat raporlarına dayanarak Japon hükümeti Kuzey Kore’yi uyararak, füzelerin Japon topraklarına düşmesini savaş nedeni sayacağını açıklamıştı. Bu uyarıya rağmen Kuzey Kore’nin denemeleri yapması, Japonya’nın sorunu BM Güvenlik Konseyine götürmesine neden oldu. Japonya, Güvenlik Konseyi’ne Kuzey Kore’ye başta ekonomik yaptırımlar olmak üzere bir takım önlemlerin uygulanmasını içeren bir paket sundu. Rusya ve Çin ise, hiçbir karar önerisini desteklemeyeceklerini açıklayarak diplomasinin kullanılmasını istediler. İran’dan sonra ÇinRus ikilisinin Kuzey Kore sorununda da ABD’nin karşısına çıkması, ABD’nin gelecekte BM’de işinin daha da zorlaşacağı anlamına geliyor. Japonya, bölgeye yönelik politikalarında değişim sinyalini 10 Aralık 2004 tarihinde, hükümetin "Yeni Savunma Programını" kabul etmesiyle verdi. Bu programı, daha önceki benzerlerinin aksine önemli kılan şey güvenlik açısından büyük bir algılama değişimidir. Bu yeni program, tarihinde ilk kez, açıkça Japonya’nın orta vadedeki tehditlerinin adını koyuyor. Buna göre, Japonya’nın ana tehdit merkezleri Çin Halk Cumhuriyeti ve Kuzey Kore olarak ifade ediliyor. Gerçekte, Japon ulusunda giderek arttan milliyetçilik bu programın arka planına da yansııyor. Japonya, kendisi açısından, ya da bir başka deyişle gizli gündeminde bölgede ekonomik gücün yanında askeri güç olmanın da bahanesini arıyor. Bu konuda en güçlü iki bahane Çin ve Kuzey Kore’dir. WASHİNGTONTOKYO EKSENİ Kuzey Kore’nin füze denemelerini ABD’nin 4 Temmuz Bağımsızlık günü kutlamalarının yapıldığı gün gerçekleştirmesi açıkça ABD’ye karşı bir mesajdı. ABD yönetimi, çok fazla bir tepki göstermedi. Bu denemelerin bir provokasyon olduğu açıklanarak, Kuzey Kore’nin kendisini daha da yalnızlaştırdığı dile getirildi. Irak ve İran konusunda hiçbir ödün vermeyen ABD’nin Kuzey Kore’de gevşek davranması, değerlendirmeler ve tepkilerin üst düzeydeki yetkiler tarafından yapılmaması, Kuzey Kore’nin ABD’nin yakın gündemi içinde olmadığı şeklinde yorumlanıyor. Ancak ABD, Kuzey Kore sorununa doğrudan dahil olmanın Çin’le ikinci Kore Savaşı krizini gündeme getireceğinin de farkında. Bu nedenle ABD, Kuzey Kore’ye doğrudan yaklaşmıyor. Bunun yerine Japonya’yı öne sürüyor. Son yıllarda, ABD, bölgede artan Çin’in etkinliğine karşı Japonya’yı gündeme getiriyor. ABD’nin Irak’ın işgalinden sonra özellikle AsyaPasifik bölgesinde kaybettiği stratejik mevziileri Kuzey Kore’yi protesto gösterilerinden...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear