22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Ş S iir Atlası CEVAT ÇAPAN Nora RUZİÇKOVA/ Şiirler Çeviren: Baki YİĞİT lovak şair, çevirmen ve görsel sanatçı Nora Ruziçkova, 1977’de Bratislava’da doğdu. Bratislava Güzel Sanatlar Akademisi’nde resim ve grafik eğitimi aldı. 2005’te doktorasını tamamladı. Halen bu akademinin İntermedya ve Multimedya Bölümü’nde öğretim görevlisi. Son yıllarda video sanatı ve metin animasyonu oluşturma çalışmalarına ağırlık vermekte. 1997’de dergilerde şiir yayımlamaya başlayan Ruziçkova’nın ilk şiir kitabı 1998’de çıktı. Yayımlanmış altı şiir kitabından bazıları: Çözgü ve Atkı (2000), Biçimsiz (2004), Hava Parselleme (2007), Çalışma ve İçtenlik (2012). ‘...o zaman ve orada’ kabarık mücevherler gibi bıraktıktan ve bedenimi bir sonraki sırada olduğu karanlığa yolladıktan hemen sonra   fark ettim mi hafif ama sürekli bir titreme ağaran bir netlikle algıladım özgün tanelerin nasıl ayrıldığını aşınmış bölümlerden nasıl kayarak yöneldiklerini canlı dokuya bedenin dehşet içinde kendini nasıl donattığını karanlıkta nasıl direndiğini karanlığa ince bir sedef tabakayla   LOKALİZASYON   ay gündüz yarım hap gibi ortasından bölünüp uzanmış kusursuz yüzeyine kırağı cilalı göklerin hep günün belirli bir saatinde belirli bir miktar tam doz ne iyileştiren ne de öldüren lokalizasyon: burada ve şimdi o zaman ve orada hatta şimdi olmayan dert hiçbir şey orayı buradan daha iyi yapmaz: yapışır dile düzgün ve akılda kalıcı bir biçimde boğazdan aşağıya kayacağına   PROJEKSİYON    birbiri üzerine dağılmış sesler yığılmış küçük çatlak kemikler kırık makine parçaları bel vermiş baharlar cıvıl cıvıl hava tropikal kopyası delen ışıklarla dövmelenmiş gece teni dar yankılar kimsenin izlemediği gerilen ve vazgeçilmez tatlı dumana düşen dolaşık bir iplik KENT PARKI   sözcükler su damlaları gibi yuvarlanıyor yağlı kuştüylerinden bir yabancının akan teninde kaybediyorum kendimi. taşıyorum  öğleyin kurduğum göz alıcı çadırdan  sisli bir konuşma kıyısına kovuyorum uyuzu    seyrek geçen biri olarak geçiyorum bugün  dünün çevresinden. sürüklüyorum kendimi  ilişkiler kurmadığım, kök salmadığım   hiçbir şeye dayanmadığım, beni doyurmalarına izin vermediğim  teşekkür etmediğim, günaydın demediğim, yalnız sessizce kesintisiz  nefes aldığım kent parkına,  yani kesin olarak söylenemez  pek çok türün hangisinden olduğum IŞIKLAR   bütün gece boyunca çevremde yıkandı nefesin usulca ve durmadan dik bir uyku kıyısı oluyordum sonsuz uzun düşüyordum düşüyordum aynamdan ve inemedim senin kayıp deniz yatağına bütün ters takla tabakalarından sonsuz bir zaman ağır gök levhaları düştü benden soyundum alacakaranlık tenini kararmış kurşunu   ve uzun altın saç daha da uzadı mühürlü yüzeye eğilip bütün bir sonsuzluğu taradığım ışıklarda küçük kıvılcımlar uçuşup düştü karanlık suya n düşüp söndüler mırıldanarak TİTREME   önce hiçbir şey fark etmedim ellerimi ve ayaklarımı oynattım ileri geri oynattım konuştum güldüm hıçkırarak ağladım ve kullanma talimatlarını izledim kaybolan yazının yerine ve kullanma talimatlarını izledim kullanma talimatları olarak tüm beden hareketlerini S A Y F A 26 n 18 E Y L Ü L 2014 C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1283
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear