25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Maya Angelou’dan “Kafesteki Kuş Neden Şakır, Bilirim” Rüzgâra kapılmış düşüncelere bir pusula r Cem TUNÇER aya Angelou bir şair. Bir dansçı. Bir şarkıcı ve aktris. Amerika tarihinin, sadece yazın alanında değil, politika alanında da önemli figürlerinden biri. Ömrünün sonuna kadar üreten; siyahlar, kadınlar, göçmenler için birçok kampanya örgütleyen ve sayısız ödül alan sembolik bir isim. Malcolm X ve Martin Luther King Jr. gibi dönemin muhalif isimleri ile birlikte de çalışan Angelou, ikisinin de suikasta kurban gittiği dönemde, göçmenler, kadınlar ve siyahlar için çalışmayı sürdürür. Malcolm X’in ve Martin Luther King Jr.’ın ölümleri Angelou’nun hayatında önemli bir yere sahip. Malcolm X ile sağ kurtulduğu suikast girişiminden hemen sonra konuşup üç gün sonra Malcolm’un öldürüldüğünü öğrenen Angelou, 1968’in 4 Nisan günü, yani doğum gününde, Martin Luther King Jr.’ın ölüm haberini alır. Kafesteki Kuş Neden Şakır, Bilirim, bu önemli ismin kendi kaleminden, yaşamının ilk on yedi yılının hikâyesi, yedi ciltten oluşan ilham verici yaşam öyküsünün ilk cildi. Siyah ve çirkin rüyasından, sarı saçlar ve mavi gözlerle uyanma hayalleri kuran; acımasız, küçük pamuk kozaları yüzünden kesilen ve kan içinde kalan çokça siyah parmak gören; yine de çarpım tablosunu ezbere bilen ve Shakespeare okumaktan vazgeçemeyen Marguerite Johnson’ın hikâyesi. SİYAH OLMANIN ANLAMI... Küçük Maya, Kaliforniya’daki anne babası boşanınca Arkansas’a, babaannesinin yanına kendisinden bir yaş büyük ağabeyiyle gitmek zorunda kaldığında henüz üç yaşındadır. Arkansas’ta, dedeleri ve büyükanneleriyle yeni bir hayata başlamak zorundadır iki küçük kardeş. Arkansas, Stamps. Güney Amerika. Öyle bir ayrımcılık vardır ki çoğu siyah küçük çocuk, beyazların neye benzediğini bile bilmez. Tek bildikleri, beyazlar farklıdır ve korkulasıdır. Çocuklar için siyah bölgeyi geçmek, kıta aşmak gibidir. Beyazların gerçekliği bile sorgulanır; onların gerçek olduğuna inanmak için, beyazların mutfağında çalışan siyah kadınlar dışında bir sebep yoktur. (Buraya bir parantez açmak gerekli sanıyorum. Arkansas’ta, siyah bir toplum içinde büyüyen ve ayrımcılığın içine doğan Maya, yıllar yıllar sonra, 1993’te, bir başka Arkansaslının, Bill Clinton’ın göreve başlama töreninde şiir okuyacak ve bir başkanın göreve başlama töreninde şiir okuyan ilk siyah –aynı zamanda kadın olacaktır.) Kapalı siyah toplumlarda, büyükannesi S A Y F A 4 n 1 3 M Siyah ve çirkin rüyasından sarı saçlı bir kadın olarak uyanma hayalleri kuran küçük kız Marguerite Johnson, yıllar sonra, yaşadığı dönemde ve coğrafyada çocuk olmayı, siyah olmayı ve kadın olmayı anlatıyor Kafesteki Kuş Neden Şakır, Bilirim’de. bir parçası haline getirmeyi başarıyor. Kitap sadece otobiyografik yazının bir parçası değil, aynı zamanda bir çocukluktan gençliğe geçiş romanı. James Baldwin’in dediği gibi “Angelou yaşamıyla yüzleşirken öyle ağırbaşlı, öyle etkileyici ki” kitabı okurken kendinize “bu bir otobiyografi” diye hatırlatmadığınız sürece, cümleler bir yetişkinliğe erme romanındaki gibi akıyor, karakterler ki bir tanesi Maya’nın kendisi ve olaylar bu yönde gelişiyor. Diyaloglar, karakterlerin gelişimi ve yazına dikkat ettiğimizde, kitabın otobiyografik kurgunun bir parçası olduğunu, bir yazarın kaleminden çıkmış yedi ciltlik bir kurmacanın ilk cildini okuduğumuzu söyleyebiliriz. Her ne kadar kitabı küçük Maya’nın ağzından, birinci kişiden dinliyor olsak da, kitabın bazı bölümlerinde, yazarı büyük Maya Angelou’yu, küçük kızın hayatını yukarıdan izleyen ve arada sırada küçük Maya’dan hikâyeyi alan hayalet bir anlatıcının varlığını hissedebiliyoruz. KAFESTEKİ KUŞ NEDEN ŞAKIR? Kitap, Paul Laurence Dunbar’ın Sympathy adlı şiirindeki bir mısradan alıyor adını. “Kafesteki kuş neden şakır bilirim, ah bilirim,” mısrasıyla başlıyor kitap, Dunbar’ın şiiriyle. Maya, siyah bir kadın olmanın ne demek olduğunu bu tehlikeli dönemde keşfederken tutunduğu dal, sadece yazarlar ve şairler değil. Evet, Shakespeare okumaktan vazgeçmez, bilinen ve bilinmeyen siyah şairler için acılarının kendisine nice zor zamanlarda güç verdiğini söyler. Fakat tüm bu atmosferde, Maya’nın elinden tutan bir diğer güç de müzik olur. Yıllar önce, Amerika’da hâlâ köleliğin olduğu vahşet zamanlarında, ko¨le sahipleri arasındaki intihar oranının ko¨leler arasındakini katıyla as¸tıgˆını söyler caz tarihçisi, yazar Albert Murray. Bunun sebebini ise ko¨lelerin bunalımla bas¸ etme yolu varken sahiplerinin olmayıs¸ına bagˆlar. Ko¨lelerin bunalımla bas¸ etme yolu, bluesdur. Devam eder Murray: “Blues bir evden bunalımı kovamaz ama c¸alındıgˆı her odanın ko¨s¸esine su¨pu¨rebilir.” Edebiyat ve müzik, Maya, siyah ve kadın olmanın trajik sonuçlarına maruz kaldığında onun elinden tutan iki güç haline gelir. Konuşmaktan bile vazgeçtiği buhran dönemlerinde, okumaktan ve müzik dinlemekten vazgeçmez. Belki de bu yüzden, ilerleyen yıllarda bir yandan toplumun ötekileri için çabalarken, bir yandan şiir yazar, şarkı söyler. Kafesteki Kuş Neden Şakır, Bilirim, Maya Angelou’nun sadece hayatını anlattığı bir otobiyografi değil, aynı zamanda, karşılaştığı türlü zorlukları aşma yollarından birinin, edebiyatın, Angelou’nun gözünde somutlaşmış hali. Kitabın önsözünü yazan Müge İplikçi’nin dediği gibi, Maya Angelou gibi kadınların yazdığı otobiyografiler, kaybolmuş ruhların rüzgâra kapılmış düşüncelerine pusula oluyor. n Kafesteki Kuş Neden Şakır, Bilirim/ Maya Angelou/ Çeviren: Sinem Er/ Everest Yayınları/ 280 s. K İ T A P S A Y I 1291 ve dedesinin sahip olduğu mağazada çalışır Maya. Burada bazen gülerek, eğlenerek pamuk toplama yarışı yapan siyahları izler, bazen büyükannesinin yaşadığı zorluklara tanık olur fakat hiçbir zaman okumayı bırakmaz. Her ne kadar Shakespeare ilk aşkı da olsa, Langston Hughes, James Weldon Johnson, W.E.B. Du Bois gibi siyah yazarlar onun tutkusudur. Kafesteki Kuş Neden Şakır, Bilirim’de, o dönemi birinci ağızdan, o zamanlar küçük bir kız olan Maya’dan dinliyoruz. Ayrımcılığın yoğun olduğu, göletlerden beyaz bir kadınla “şey ettiği” için “şeyleri” kesilmiş siyah insan cesetlerinin çıktığı dönemi, henüz nedenlere anlam veremeyen fakat sonuçların ortasına doğmuş bir kız anlatıyor. Siyah olmanın ne anlama geldiğini bu küçük kız keşfettikçe, keşfediyoruz: Mağazada dinledikleri radyoda, siyahi boksör Joe Louis nakavt olmak üzereyken “bir başka linç daha, ağaçta sallanan bir başka siyah adam. Tuzağa düşürülen ve tecavüz edilen bir kadın daha” diyor Maya. Siyah bir adamın yenilmesinin karşılığı bu toplumda ağaçta sallanan adam, tecavüz edilen bir kadın. Joe Louis yerden kalkıp beyaz boksörü devirince, bir siyah annenin oğlunun K A S I M 2 0 1 4 Edebiyat, Maya Angelou’nun karşılaştığı zorlukları aşma yollarından biri... dünyanın nasıl da en güçlü adamı olduğunun gururunu yaşıyor. Maya, günler geçtikçe, büyüdükçe, doğduğu kimliğin, siyah olmanın ne anlama geldiğini öğreniyor. Kitabın ilk bölümlerinde, Maya Angelou’nun siyah kimliğinin hangi şartlar altında şekillendiğini okurken ilerleyen bölümlerde, büyükanne ve dedesinin yanından annesinin yanına taşınmasıyla birlikte, kadın olmanın zorluklarıyla karşılaşmasına da tanık oluyoruz. HAYALET ANLATICI Kafesteki Kuş Neden Şakır, Bilirim, küçük bir kızın büyüme hikâyesi. Maya Angelou, otobiyografisinin ilk cildi olan bu kitabı, kurduğu cümleler, yarattığı karakterler, ilgi çekici benzetmeler vasıtasıyla aynı zamanda edebi yazının C U M H U R İ Y E T
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear