24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

O K U R L A R A Son iki yüzyılın belgeleri ile Doğan Hızlan’ın Hürriyet gazetesinde 20032006 yılları arasında yayımlanmış yazılarından bir seçkiyi elimizin altına getiriyor: “Edebiyat Daima”. “Benim Gündemim”, “Tanıdıklarım Bildiklerim”, “Kültürün Geniş Açısı”, “Kitaplardan Esen” adlı dört bölümden oluşan çalışmada Hızlan’ın edebiyat, yazarlar, kitaplar, gündemi meşgul eden konular hakkındaki görüşleri yer alıyor. Gazete yazıları olmalarına rağmen geleceğe kalacak, bugünden ve bugünün kültüründen haber verebilecek yazılar kitapta yer alanlar. Yitirilenlerin ardından yazılmış yazılar da var aralarında, Türkçenin sorunları da; çok satmak da sorgulanıyor, kitapla ilgili her türlü mesele de... Fuarlarda, kitabevlerinde, yazarların çalışma odalarında, yayınevi koridorlarında, sayfalar arasında dolaşan “Edebiyat Daima”, Türk kültür dünyasının en önemli ismi Doğan Hızlan’ın o her zamanki doğal, yapmacıksız, samimi kalemini yansıtıyor. Kaçırdıklarınızı bulabileceğiniz, okuduklarınızı hatırlayabileceğiniz ve kültür hayatımız hakkında yeniden düşünebileceğiniz kitap, edebiyatın vazgeçilmezliğini bir kez daha vurguluyor sanki. Hızlan’la kitabını konuştuk. Bol kitaplı günler!.. Dolmabahçe’den Nişantaşı’na Sultanların ve paşaların pemti olarak nitelenen bir yerleşim biriminin tarihi "Dolmabahçe'den Nişantaşı'na". M. Burak Çetintaş, 370 sayfalık kitabı adından da anlaşılacağı gibi, söz konusu yörelerin 150200 yıllık geçmişinden başlayan ve günümüze uzanan ilginç hikâyesini anlatıyor bize. ? Özgen ACAR stanbul’un dünü, bugünü hakkında Türkler ve yabancılar yüzlerce kitap yazdılar. Kimisi İstanbul’un tarihsel olaylarına ışık tuttu, kimisi yaşamı ve gelenekleri üzerinde yoğunlaştı. Kimileri siyasal dünyasının perdesini araladı, kimileri de sanat dünyasına yöneldiler. Son yıllarda İstanbul’un çeşitli yörelerini ayrıntılı anlatan kitaplar da raflarda boy göstermeye başladı. Bunlar arasında M. Burak Çetintaş’ın, 370 sayfalık “Dolmabahçe’den Nişantaşı’na” adlı kitabı dikkati çekiyor. Adından da anlaşılacağı gibi, kitap okuru söz konusu yörelerin 150200 yıllık geçmişinden başlayan ve günümüze uzanan ilginç bir yolculuğa çıkarıyor. J. Schranz’ın çizgileriyle 1850’lerde Dolmabahçe vadisi ve açıklarda bekleyen Osmanlı donanmasına ait savaş gemilerinin arkasında Sarayburnu silueti. İ TURHAN GÜNAY eposta: cumkitap@cumhuriyet.com.tr turhangunay@cumhuriyet.com.tr “SULTANLAR” VE “PAŞALAR” Bizans’ın başkenti “Sultanahmet”in yanı başında, Osmanlı’nın başkenti “Topkapı”nın dar sınırlarından çıkmak isteyen “Saray”ın Avrupa’nın mimari ve toplumsal yaşamına uygun olarak 19. yy sonlarına doğru kabuk değiştirişi de kitaba yansıyor. Dolmabahçe’de “sultanlar” ve Nişantaşı çevresinde “paşalar” ve “nazırlar” ile yeni yapılanmaya geçiş sonrasında “modernleşme” adı altında gelişigüzel yapılanmanın oluşumuna ilişkin zaman dilimi kitapta belgeler ile bir sinema şeridi gibi okura sunuluyor. Alt başlığı (Sultanların ve Paşaların Semtinin Tarihi) olan kitap, 500 kadar sepyalaşmış foSAYI 846 İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk ? Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız ? Yayın Yönetmeni: Turhan Günay ? Yazıişleri Müdürleri: Mehmet Sucu ve Güray Öz (Sorumlu) ? Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı ? Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. ? Baskı: İhlas Gazetecilik A.Ş. 29 Ekim Cad. No: 23 Yenibosna İstanbul Tel.: 0 (212) 454 30 00 ? İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2 34381 Şişliİstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 ? Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden/Reklam Müdürü: Eylem Çevik ? Yerel süreli yayın ? Tel: 0 (212) 251 98 74 75 0 (212) 343 72 74 toğraflar, yerli ressamların ya da doğusalcı yabancı ressamların resimleri, gravürler, belgeler ile bu semtlerde yaşayan halkın geçmişine gerçekçi bir ayna tutuluyor. Topkapı Müzesi Başkanı Prof. Dr. İlber Ortaylı, Antik AŞ’nin yayını olan kitabı önsözü ile okura sunuyor. Altı yıllık bir çalışma sonrasında yüzlerce fotoğraf, belge, mülakatı ayıklayıp kitaba dönüştüren Çetintaş aynı yerleri en azından üç beş kez, tekrar tekrar ve ısrarla gezip incelediği anlaşılıyor. Bugün denizden karaya doğru bakıldığında Dolmabahçe Sarayı’nın ardında gökdelenler, iğne atılsa düşmeyecek çarpık yapılanma görülür. Oysa kitaptaki resimlerde Dolmabahçe Vadisi’nde denize dik inen yeşil yamaçlar, kıyıda inci gerdanlık benzeri dizi yalılar göze çarpıyor. Sayfaları çevirdikçe yörenin dönemin kır kahveleri ile önemli gezinti bölgesi olduğuna insanın inanası gelmiyor. Dolmabahçe öncesindeki Beşiktaş Sarayı, Ihlamur Kasrı’na uzanan uçsuz bucaksız arazilerdeki konaklar ya da kıyıdaki yalılarda yaşayanların çeşitli portreleri son iki yüzyılın tarihini belgeliyor. YİTİK DÜNYANIN SON BELGELERİ Kitap, 1738 tarihli Vakıf belgelerinden 1930’ların makalelerine; ahşap konak bestelerinden Osmanlı Döneminin son ileri gelenlerinin öykülerini içeren yaşam kesitlerine uzanan renkli ancak yitik bir dünyanın ele geçen son belgelerini gelecek kuşaklara aktaran sanki tek ciltlik bir ansiklopedi. Futbolun kitleleri henüz etkisine almadığı günlerde bu yörede sultanlardan nazırlara; paşalardan sokaktaki insanlara değin insanların ok atış talimi yaptıkları yeşil alanlar ve buralardaki nişan taşları okura zamanı donduran (genç kuşakların hiç tanışmadıkları) kilometre taşlarını anımsatıyor. Yörenin zamanla gelişigüzel yapılanmaya açılması ile kent içinde kalan Ok Meydanı’nın ünlü nişan taşları da ya temel inşaatında ya bina aralarında kaybolup gitmiş. Yazar, semte adını veren ve günümüze kalabilen bazı nişan taşlarının eski fotoğraflarını, günümüzdeki konumlarını ve üzerlerindeki eski yazılı metinleri de meraklı okura aktarıyor. Kamu yapıları, dinsel binalar, silahhaneden Teknik Üniversite’ye dönüşen kurumlar, yitip giden mezarlar ve mezar taşları ile üzerlerinde yükselen apartmanlar, plastik şişelerden su içen günümüz gençlerinin bilmedikleri çeşmeler, sebiller ve sarnıçlar... Bana öyle geliyor ki her gün Dolmabahçe’den, Nişantaşı’ndan geçenler, bu yöreyi bü Levend Çiftliği’nde Üçüncü Selim sofası ve menziltaşı, 1890’lar. tünleyen cadde ve sokaklara bakan binalarda yaşayanlar, binalarının altlarında ya da ardında nelerin yaşandığını bilmiyorlar. Kitap yöre insanına yaşadıkları ortamın dünyasını sindirterek öğretiyor. ? Dolmabahçe’den Nişantaşı’na/ M. Burak Çetintaş/ Antika AŞ Yay. (Tel.: 0216474 00 04)/ Kasım 2005/ 370 s. SAYFA 3 CUMHURİYET KİTAP
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear