26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

AYŞEGÜL GÜÇHAN * S on yüların politik açıdan en sıcak böleelerinden Dİri oldıığu bilinen Balkanlar üzerine yapılan bilimsel çalışmala ra bu kcz mimarlık alanından bir örnek geliyor: Ralkanlarda Osmanlı Dönemi Konutları(l). Nur Akın'ın Osmanlı Imparatorluğu'nun BuJgaristan, Yunanistan, Yugoslavya, Arnavutluk, Macaristan ve Romanya'da egemen olduğıı dönemlerde sürdüruüğü yönetsel ve kültürel politikayı baz alarak yol açtığı kentsel ve miınari dönüsümleri ve karşılıklı etkileşimleri irdeleyen kapsamlı yapıtı, çoğunluğu yok olan ya da yok olma tcndidi taşıyan bir mirasın örneklerini gün ışığına çıkarması açısından bir yandan belgesel işlevi görürken, diğer yandan da mimarlık tarini ve yazının ileriki sayfalarında vurgulanacak olan benzeşim ilişkileri kurarak analitik bakış açısından öncmli bir çalışma. Yazann on yıiı aşkın bir süre öncc başladığını belirttiği ve doçenrlik çalışması olarak başlayan araştırma, Balkan incelemeleri konusunda merkez oltna niteliği taşıyan Viyana'da kaynak araştırması yaptıği yıllarda bulduğu yeni ve ender kaynaklarla derinleşmiş ve 1989 ve 1990 yülannda bu ülkelere yaptığı aynntıIı gezilerle bütünleşerek kısa süre önce kitaplıklarımızdayerini alan Balkanlarda Osmanlı Dönenıi Konutları'na dönüşmüş. Balkanlarda Osmanlı Dönemi Konutları 'Balkanlarda Osmanlı Dönemi Konutları'nda Osmanlı împaratorluğu'nun Batı'ya açılması nedeniyle önem verdiği Balkanlar'daki egemenliğinin ardından belirmeye başlayan değişimler, toplurnsal/ekonomik/kültürel alışverişin dönüştürücü etkileri çok sayıda örnekle sergileniyor. Yazarın '19. Yüzyıhn tkinci Yansında Galata ve Pera' adlı çalışması anımsandığında, her iki yapıtta da aynı yaklaşım biçiminin geçerli olduğu görülüyor. lerde mcrkezle ilişkiler nedeniy le kimi ortaklıklar taşıyan, ancak kendi yerel bireşimlerini olııştıı ran bölgesel kültürlcrle, kacınıl maz olarak bölgenin katkılarını da içeren, ancak özel koşullan nedeniyle onlardan kısmen farklı laşan mcrkezdeki kültürün toplamıdır. (...) Bu açıdan Balkanıar'ı merkezin yüksek kültürüne en çok yaklaşan bölge diye nitele mekyanlışolmaz.' (5) Akın'ın, kültürel alışverişin kentölçeğindeve yapıtipolojisinde yansımaları üzerine olan ayrıntılı çalışma yöntemi yayımlanan ilk kitabı olan 19. Yüzyılın îkinci Yansında Galata ve Pera'dan aşina olunan bir nokta olduğu için, okurun, Balkanlarda Osmanlı Dönemi Konutları'nı okuma ve anlamlandınna güçlüğii çekmemesi yöntemli çalışma u/.erinde ısrarla durulmasına açıklık kazandırır. Yazarm 19. Yüzyılın Îkinci Yarısında Galata ve Pera'da kentin Batılılaşma vönündeki dönüşümlerin belgelenmesınden once Sosyal Yapı ve Batılı Eöilimler"; "Fiziksel Yapı ve Batılı Eğilimler"; "Bölgeyi Oluşturan Nüfus"; "Bölgenin Tarini"; "Bölgenin Kentsel Ozellikleri" gibi irdelenecek dönüşümleri hazırlayan baglamın en ayrıntdı biçimde dokümantasyonuna ilişkin yöntemi Balkanlarda Osmanlı Dönemi Konutları için de geçerliliğini koruyan bir yöntem olarak vartığını duyumsatan bir öfie. Okura yönelik bir başka okuma ipucu da, yazann vurguladığı gibi, konunun coğrafi referans NurAktn'dan kapsamlı bir araştırma lannm daha kolay algılanabilmesi için, Osmanlı döneminde söz konusu olmayan bugünkü ulusal sınırların teınel alınmış olma sı. Akın'ın Balkanlarda Osmanlı Dönemi Konutları konulu çalışmasını irdclemcden önce yazarm çalışma alanı ve yöntemine değgin dikkat çeken noktalarm vurgulan ması hem söz konusu çalışmanın okunması, hem de bilimde yöntem sorununa bir kez daha dikkat çekilmesi açısından önemli görünüyor. Yöntem üzerine çalışarak kariyerine başlayan Akın'ın çalışmalannın bütünü göz önüne alındığında, yazarın tümelden tıkele doğru giden bir yol izlemekte olduğu ayrımsanıyor. Yapıtları kronolojik olarak değerlendirildiğinde sınırları daraltarak daha spesilîk konulara girdiği gözlemlenen yazarın, Balkanlarda Osmanlı Dönemi Konutları, yayınlanan ilk kitabı olan 19. Yiizydm Ikincı Yansında Galata ve Pera'dan(2) ön ce gelen bir çalışma. Balkanlarda Osmanlı Dönemi Konutları'nda Osmanlı Imparatorluğu'nun Batı'ya açılması nedeniyle önem verdiği Balkanlar'daki egemenliğinin ardından belirmeye başlayan değişimler, toplumsal/ekonomik/kültürel alışverisin dönüştürücü etkileri çok sayıda örnekfe scrgileniyor. Yazarın 19. Yüzyıkn Ikinci Yansında Galata ve Pera adlı çalışması anımsandığında, her iki yapıtta da aynı yaklaşım biçiminin geçerli olduğu görülecektir. Sözü geçen çalışmayı gerçekleştirirkcn 18481900 yılları arasında çıkan ve yoğun haber kaynagı niteliği taşıyan günlük Fran sızca gazeteleri tarayarak bölgenin o dönemdeki ortamından günü gününe ve birinci clden bilgiler yakalanıa olanağı elde ettiğini bildiren Akın'm(3) iladeleri, yön temıne ilişkin ipuçları olarak değerlendirdmelidir. Yazarın, calışmalarında ele aldığı döneııı vapdarı s>alt biret mimarlık üriinii olarak değil, fakat, gcrçekleştirddikleri dönemin siyasal, topiıımsal, ekonomik yapılannıaları çeıçevesineoturtulmuş birergös tcrge olarak bclirmcktedir. Yine aynı çalı>mada "Istanbul'un kozmopolit ortamınm fiziksel çevreye etkisi"(4) ifadesini kullanan Alun, bu vurgu ile okurundan, süreç ıçerisinde çcşitli etmenlerle değisjebilen nüfııs bileşiminin yol açtığı değişim ve dönüşümlerin altının çizileceğine vönelik bir "satır aralarını okuıııa " çaDası beklentisini ımlemcktedir. Bu tür bir okuma edimi yazarın bir önerisi olarak algılanmalı ve Balkanlarda Osmanlı Dönemi Konutları calış masında da bir beklenti olarak varsayunıahdır. l 19. yüzyılda 528000 kilometrekarelik bir alana vayilan ve Avrupai Osmani ve Rumelii Şanane olarak adlandırılan Balkanlar'da 500 yıl kadar egemenlik süren ()sman lılarm bu bölgeye yerleşmeye başlamaMyla yeni bir politik yapılanmanın başladığı ve parçalanan merkezi güçlerin yerini alan derebeyliklcrin Osmanklar tarafından orta dan kaldırılıp yerel yöneticilerin Osmanlı kadrolarma katıldığının belirrildiği sayfalar(6), Osmanlı kültürünün, imparatorlu ğun yaydma alanlarında kabul görüşünün ipuçlarını vermcsi açısından altının çizilnıesi zorunlu gibi görünen ifadeler. Osmanlılara karşı Latin ve Macarlardan istenen yardımın bedeli olarak ycrli halkın kendi mezheplerini kabule zorlanması, bıına karşın Osmanlıların yerel halkın bağlı ol duğu Ortodoks kilisesini tanıyıp koruyuculuğunu üstlenmesi ve metropolitlerc tımar vererek onları doğrudan doğrııya Osman lı Devleti'nin bir görevlisi haline getiınıesi(7) görece özgürlük saglayan Osmanlıların isülâcı olarak değil, salt yeni ekononıik/politik düzenin yöneticileri olarak tolere edilmesinde önemli etkenler olsa gerektir. Yazarın "Gerçekten de Balkanlar'da üsmanlı egemenli&i, bir yandan yörenin çeşitli bölgelerindeki kentsel nüfusun ctnik ve dinsel oluşumunda değişimler yaratırken öte yandan yerli halkın kunılu diizenini fazla sarsmamaya özen göstermiştir"(8) ifadesi, bu çıkanmı desteldemekteuir. Ancak, yine yazarın vurguladığı gibi, "Osmanlılarm yerel halkla Osmanlı kökenli gruplar arasında kendiliöinden oluşan kaynaşmayı amaçladıklart kuşkuludur. Onlar daha çok, Müslümanlarla Müslüman olmayan gruplann aynlmasına özen göstermişlerdi. Müslüman olmayanlara uygulanan konut, giysi ve sosyal davranışlarla çeşitli kurallar Osmanlı yönetim stratejisinde önem taşımaktaydı' (9). Padişah buyruğu olan topîumsal/sınıfsal statüye göre giyim ilkesinin bir dereceye kadar uygulandığını, ancak, dinsel farklılıklara göre giyim ilkesinin çok da uygulanabilir bir ilke olarak tutunmadığını ve özellikle de Bosna'da Sırplar ve Hırvatların egemen sınıf olarak gördükleri Osmanlı giysilerini yeğlediklerini(10)okumakisteristemez ortalama500 yıllık bir birlikteliğin her türlü smırlamayı zorladığı ve birlikte yaşama kültürünün Balkan kentlerinde köklü alışkanlıkları degistirirken yeni oluşumun gereksindiği/gerektirdiği kurumlar denli, en belirtik kültürel göstergelerden biri olan mimarlık üzerinde de nızlı ve radikal olmayan; ancak, süreç içerisinde sindirilmiş dönüşümlere ister istemez yol açmasının yazgı gibi bir zorunluluk olciuğunu dü^ündürüyor. bnparatoıHuğun YayıHna Manbm ve KabUGörüs Yazann Balkanlarda ()smanlı Dönemi Konutlan'nın başlancigında vurguladığı nokta, çalışmanın aksını açıklaması açısından önem taşıvor: "Bıııada incelennıeye değer olan, Balkanlar'daki ınevtut koşııl lara Osm.ınlı yonelımıyle gelen yt'niliklcr kadar, biılikte yasaına ve küluire] alışveriş sonutıı ortava çıkan iııüıılerdiı. Kaldı ki, Osmanlı kulturu /..ıten, Innıık coğralyasının ıçindeki birbirinden çok farkîı bölgeSAYFA 14 Pocltel'den bir görunu$, Yugoslavya. Merkezden gönderılen üst düzeyde gö revlilerin üstleııdiöi küJlür yönlendirme işlevinin çcşitli yönlerde işlendiğinin vaırgulandığı çalışmada ilk işlevin ()smanlı kentinin fiziksel cevresini oluşturan cami, med rcsc, tekkc, vb. gibi yapıların kent dokusuna katıldığı, ancak bu yapıların her zaman yerel kültüre özgü anıtlarla birlikte varol duğu(ll) özellikle Yugoslavya'ya ayrılan bölümde ayrıntılı bir örnekleme vöntemiyle açımlanıyor. Kültürü yönlendirme işlevinin bir başka yönünü ise merkezin, Bal kanlı kültürlerle tek tek ilişki kunnak yerine, söz konusu kültürlerin birbirleriyle rahatça iletişim kıırabileceklerı ortamın vapı landınlmasıoluşturuyor;(12) "Osmanlı uö ncminde Balkan halklarını ayıncı sınırlar ortadan kalkmış ve önemli boyutta bir ha rcketlilik olmuştur. Osmanhlar aracılıgıyla gclcn yeni kültürel etkiler küçük kasabalaıa dek yansımıştır. Böylece B.ılkanlar Douıı Batl elkikşiminde önemli bir IOI üsllenmiş, Balkan varıınadası bu kultur ıdış\ eıışının temsilcisi lulınegelnıiştır"! 1 i I. Kuşkusıızküllüıel ılkileşimiıı hoınujen lııı bi çimde topluıııun her labakabindj eşdegeı sonuçlar verebilecek bir gerçeklik ol.ırak « CUMHURİYET KİTAP SAYI 602 Küttür Yömendlrme Işlevl ve Yönlerl
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear